Murataltug
Dekan
- Katılım
- 15 Ekim 2017
- Mesajlar
- 5,873
- Reaksiyon puanı
- 3,096
- Puanları
- 293
- Yaş
- 39
s king kara ev
dostum, Bazen kaçmayıp savaşmaktan başka çare yoktur.
ömrümüzün ne kadar olacağı belli değil.”
Dolandırıcılar para yapar,
arılar bal yapar.”
Çünkü önemli olan, inanmaktı.
bazen rüyanızda duyduklarınız gerçek olabilirdi
Hava bazen çürük lahana kokusuyla doluyordu, bazense yanan mumlar gibi kokuyordu. Ara sıra çürümüşlüğün ıslak kokusu burnuma çarpıyordu.
Üstlerinde, gri gökyüzü, kirli bir torbaymış gibi sonsuzluğu kaplıyordu.
Bazı şeylerin gerçekleşmesi engellenemezdi. Hepsi buydu.
Evet,” dedi Neden ölmüyorsun? Tanrım, oradaysan neden parmağınla bu yaşlı adamın çürümüş kalbine dokunup çarpmasını durdurmuyorsun?
Tüm dünya neredeyse altüst olacak, neye gülüyorsun?”Güzel mi? Tüm dünya neredeyse altüst olacak,”
Biri huzur vermeye çalışıyor, iyiliğini istiyordu. Sevgi dolu, görünmez bir varlık, desteğini sunuyordu.
Nasıl olursa olsun, her giydiği onun üzerinde daha güzel görünürdü özel zevkleri vardı klasik, hatta eski moda denebilecek bir şıklığı tercih ederdi. Çoğunlukla ince zarif
yorulduğum zamanlarda çok duygusal oluyorum, Dikkat et,
kendi kendine. yoksa ipin ucunu kaçıracaksın.
Galip gelmeye mecbur olması, galip geleceği anlamına gelmiyordu bunun farkındaydı asil çağlar
gururlu imparatorluklar yok olmuşlardı
Sevdiğiniz ne varsa ona sıkıca sarılıp olanca gücünüzle sevmeliydiniz,
olanca gücünüzle sevmeliydiniz, çünkü bir gün onu kaybetmeniz kaçınılmazdı
Bu kederi ne uzaklaştıracak, ne azaltmaya çalışacaktı. Bu keder onun çelikten kalkanı olacaktı.bu keder seni asla terk etmeyecek.
Bu keder çelikten kalkanın olacak
Buna hazır mısın? Başka türlü olmasını istemezdim zaten.
Yaşadığın sürece öyle olacak.
Bu kederi Nereye gidersen git, ne yaparsan yap. Her yeni kapıda. Her kadınla. Çocukların olursa, onlarla birlikte. Dinlediğin her müzikte duyacak, okuduğun her kitapta göreceksin.
keder Yemeğinin bir parçası olacak. Sonsuza dek seninle kalacak. Tüm dünyalarda.
Kederi de onunla birlikte yürüyordu, çünkü ikisi artık tek bir varlık haline gelmişlerdi.
Yıldızlarla donanmış gökyüzü, başının üzerinde sonsuzluğa doğru uzanıyordu.
şekil değiştiren ya da ortadan kaybolan evler vardı. Pislikler arasından çocuk feryatları ve dev makinelerin mekanik sesleri yükselirdi
Pislikler arasından işkence çeken çocukların feryatları yükselirdi
Bir canavarın bile gururu vardı
Geldiğiniz yerde kapı çalma âdeti yok mudur, Öylece paldır küldür içeri mi girerler
Carl Bierstone kırk yıldır aranmakta olan kötü, çok kötü bir adam 1964 yılında, taciz ettiği birkaç çocuğu öldürmekten idama mahkûm olmuş ama hapishane arabasından kaçmış, iki gardiyanı çıplak elleöldürmüş. O günden bugüne dek izine rastlanmamış. Şu an seksen beş yaşındaymış
canavarlar ve yaratıklar, patikanın iki tarafında kıvranıp böğürüyordu. elindeki kılıçla yaratıkların önüne çıkan uzuvlarını koparıyordu.
Kolu ağrıyor, tüm vücudu sızlıyordu çok yorgundu. Kan kaybediyordu
Bu yolculuğa onunla birlikte başlayan herkes ölmüştü
ve o ölüyordu. Yalnız olmamayı diledi. Çok korkuyordu Her şey yitirilmişti,
dostum, Bazen kaçmayıp savaşmaktan başka çare yoktur.
ömrümüzün ne kadar olacağı belli değil.”
Dolandırıcılar para yapar,
arılar bal yapar.”
Çünkü önemli olan, inanmaktı.
bazen rüyanızda duyduklarınız gerçek olabilirdi
Hava bazen çürük lahana kokusuyla doluyordu, bazense yanan mumlar gibi kokuyordu. Ara sıra çürümüşlüğün ıslak kokusu burnuma çarpıyordu.
Üstlerinde, gri gökyüzü, kirli bir torbaymış gibi sonsuzluğu kaplıyordu.
Bazı şeylerin gerçekleşmesi engellenemezdi. Hepsi buydu.
Evet,” dedi Neden ölmüyorsun? Tanrım, oradaysan neden parmağınla bu yaşlı adamın çürümüş kalbine dokunup çarpmasını durdurmuyorsun?
Tüm dünya neredeyse altüst olacak, neye gülüyorsun?”Güzel mi? Tüm dünya neredeyse altüst olacak,”
Biri huzur vermeye çalışıyor, iyiliğini istiyordu. Sevgi dolu, görünmez bir varlık, desteğini sunuyordu.
Nasıl olursa olsun, her giydiği onun üzerinde daha güzel görünürdü özel zevkleri vardı klasik, hatta eski moda denebilecek bir şıklığı tercih ederdi. Çoğunlukla ince zarif
yorulduğum zamanlarda çok duygusal oluyorum, Dikkat et,
kendi kendine. yoksa ipin ucunu kaçıracaksın.
Galip gelmeye mecbur olması, galip geleceği anlamına gelmiyordu bunun farkındaydı asil çağlar
gururlu imparatorluklar yok olmuşlardı
Sevdiğiniz ne varsa ona sıkıca sarılıp olanca gücünüzle sevmeliydiniz,
olanca gücünüzle sevmeliydiniz, çünkü bir gün onu kaybetmeniz kaçınılmazdı
Bu kederi ne uzaklaştıracak, ne azaltmaya çalışacaktı. Bu keder onun çelikten kalkanı olacaktı.bu keder seni asla terk etmeyecek.
Bu keder çelikten kalkanın olacak
Buna hazır mısın? Başka türlü olmasını istemezdim zaten.
Yaşadığın sürece öyle olacak.
Bu kederi Nereye gidersen git, ne yaparsan yap. Her yeni kapıda. Her kadınla. Çocukların olursa, onlarla birlikte. Dinlediğin her müzikte duyacak, okuduğun her kitapta göreceksin.
keder Yemeğinin bir parçası olacak. Sonsuza dek seninle kalacak. Tüm dünyalarda.
Kederi de onunla birlikte yürüyordu, çünkü ikisi artık tek bir varlık haline gelmişlerdi.
Yıldızlarla donanmış gökyüzü, başının üzerinde sonsuzluğa doğru uzanıyordu.
şekil değiştiren ya da ortadan kaybolan evler vardı. Pislikler arasından çocuk feryatları ve dev makinelerin mekanik sesleri yükselirdi
Pislikler arasından işkence çeken çocukların feryatları yükselirdi
Bir canavarın bile gururu vardı
Geldiğiniz yerde kapı çalma âdeti yok mudur, Öylece paldır küldür içeri mi girerler
Carl Bierstone kırk yıldır aranmakta olan kötü, çok kötü bir adam 1964 yılında, taciz ettiği birkaç çocuğu öldürmekten idama mahkûm olmuş ama hapishane arabasından kaçmış, iki gardiyanı çıplak elleöldürmüş. O günden bugüne dek izine rastlanmamış. Şu an seksen beş yaşındaymış
canavarlar ve yaratıklar, patikanın iki tarafında kıvranıp böğürüyordu. elindeki kılıçla yaratıkların önüne çıkan uzuvlarını koparıyordu.
Kolu ağrıyor, tüm vücudu sızlıyordu çok yorgundu. Kan kaybediyordu
Bu yolculuğa onunla birlikte başlayan herkes ölmüştü
ve o ölüyordu. Yalnız olmamayı diledi. Çok korkuyordu Her şey yitirilmişti,