Zaten bu tarz birşey var. Hocalar konseyinde yeni bir zararlı madde cıktıgında haram ilan edilir. Daha önce tütün insanları iyileştirmede kullanıldığı için serbestti ancak artık gerekmediğinen ve tıp ilerlediğinden sigaranın haram olduğunu söylediler.
İbrahim yaratıcının bütün noksan sıfatlardan uzak olduğunu nereden bulmuş? Ve sanırım o zamanlar bilim pek gelişmediği için onların gerçekten battığını sanmış.
Sigaranın haram olduğunu değil mekruh olduğunu söylediler. Alimler kafalarına göre Kuranda açıkça haram olduğu ismen belirtilmeyen şeyler hakkında fetva verirken mekruh diye belirtirler.
Mekruh diye belirtseler bile artık günümüzde hiçbir yararı yok. Haram olduğunu düşünüyorum.
Sen söyle peki... Tüm her şeyi yaratan, her şeyin sahibi olan bir güçte hiç noksanlık olur mu? Bir tane bile olumsuz bir durum tespit edilebilinir mi?
Olabilir çünkü bunu engelleyen her hangi bir şey yok.
Hayır ben onu çok eşliliğe neden başvurulduğunu açıklamak için anlatmıştım.
Anladım fakat yazılma sebebinin nesil devamı olarak açıklanmasının doğru olduğunu düşünmüyorum.
Bilimsel bir cevap mı yazmak istedin yoksa doğmatik bir düşünce mi zuhur etti aklında bilemedim şimdi
Ya biraz açar mısın... Ben o kadar açıklayıcı yazarken sen son cevabında kestirip atmışsın.
Diyorum ki yaratılana bakıp yaratanı anlayamayız ve bizim anlayabildiğimiz her şey yaratılmıştır (aslında yaratılıp yaratılmadığı kesin değil ama böyle kabul edelim) o yüzden bizim içinde olduğumuz evrene bakıp yaratıcının her hangi bir kusura sahip olmadığını söyleyemeyiz.Bilimsel bir cevap mı yazmak istedin yoksa doğmatik bir düşünce mi zuhur etti aklında bilemedim şimdi
Tümevarım ve tümdengelim diye bilimsel ve ilimsel bir gerçek var, yanlış mı biliyorum
Bir yol olmak zorunda değil.
Bir yolsuz dünya yürümez.
Çünkü o zamana göre yazıldı. Ama nedense Peygamber efendimiz veya 4 halife gibi insanların dedikleri çoğu şey doğru çıktı. Örneğin;
İlimle ya da bilim ile bu görüşüne kanıt sun, o zaman
Ben bulabildiğim her değerli bilgiyi sizlere sunmak için çaba sarfeder iken sizler de görüşlerinizi sadece kendi düşünceleriniz ile değil savunduğunuz değerlerin yani bilimin ve diğer görüşlerin sağlam kanıtları ile desteklemelisiniz aksi halde bu tartışmanın hiç bir faydası ve değeri olmaz.Doğrudur.İlimle ya da bilim ile bu görüşüne kanıt sun, o zaman
1500 yıl içinde ps6 çıkacak desem pek kahin olmam sanırım. O zamana göre yazıldı demek saçma bence çünkü tanrı yazıyor sonuçta sonsuza kadar güncel bir kitap yazabilirdi.
O zamanın insanına AK-47 ya da PS6 ya da örneğin laptoptan bahsedersen tepkileri şu olur; ne diyon dayı? O zamanın şartlarına insanların anlayabileceği şekilde yazmalılar.
Ben bunu bilim ile değil mantık ile destekleyeceğim, siz bir yol olması gerektiğini söylüyorsunuz ancak buna herhangi bir kanıt göstermediniz o yüzden herhangi bir yol yokmuş gibi kabul edilmelidir.İlimle ya da bilim ile bu görüşüne kanıt sun, o zaman
Sunduğun şeyin olan birşeyin yokluğunu kanıtlamaya benziyor. Olan birşeyin olmadığını kanıtlayamazsın.
Kaldıki bu oranlar çoğu zaman birbirine çok yakın seyreder. Ve yine her halükarda çocuğun cinsiyetini erkekten gelen koromozm belirleyecketir.
Nası sunmadım, aklı ve diğer her şeyi kullanmak gerekir diye Hz İbrahim'i bile örnek gösterdim hem adli tıbbda bilirsiniz her küçük ayrıntıdan tümevarım ve tümdengelim metotları kullanılarak çokça yol ve çözümleme sağlanır, bulunur
O halvet kelimesini bana göstersene ,Kuran da nerede ise bende bileyim.
ek olarak tefsirine bakmayıp mealle bir şeyleri kanıtlamaya çalışanlara
Biraz araştırıltıktan sonra yapılsaymış yorum keşke . Araştırdığında bulman kolay . Çünki bu soru kafama takıldığında cevabını kolay şekilde bulmuşdum . “Ey iman etmiş kimseler! Yemek için izin verilmeden, vakitli vakitsiz Nebî’nin evlerine girmeyin; davet edilirseniz girin, yemeği yiyince dağılın. Orada bir sohbet ortamı da aramayın. Bu haliniz Nebî’yi üzüyor ama sizden çekiniyor. Allah gerçeği söylemekten çekinmez. Onun eşlerinden bir şey istediğinizde perde arkasından isteyin. Bu sizin gönülleriniz için de, onların gönülleri için de daha nezih olur. Allah’ın elçisini üzmeye ve onun arkasından eşlerini nikâhlamaya asla hakkınız yoktur. Böyle yapmanız Allah katında ağır bir kusur olur.” (Ahzâb, 33/53)
