- Katılım
- 29 Haziran 2007
- Mesajlar
- 64,457
- Reaksiyon puanı
- 529
- Puanları
- 0
Ocak ayından bu yana Beşiktaşta forma giyen Gökhan Süzen, arkadaşımız Ersoy Özdeme konuştu...
Onun kariyerinin miladı Abdullah Avcı 1999 Düzce depremini memleketinde hisseden Gökhan Süzen, A Takıma çıksam yeter diye düşünürken bir anda Galatasaray, Beşiktaş ve Sakaryanın dikkatini çekti. Gökhan, Sakaryayı istedi ancak transfer gerçekleşmedi. Beşiktaş ise yetiştirme bedeli ödemedi. Florya onun için mecburi istikamet oldu.
SARI-kırmızılı ekipte 2000li yılların en çok konuşulan genç oyuncuları Arda Turan, Aydın Yılmaz, Uğur Uçar, Cafercan gibi isimlerle birlikte geleceğin yıldız adayları arasında gösteriliyordu. O dönem Galatasaray PAF takımının hocalığını yapan Abdullah Avcı ile tanıştı ve hayatı o tanışmanın ardından değişti.
Gökhan, ilk sene Floryada süper genç ve iki sene de PAF takımı oyuncusu olarak boy gösterdi. 2006-07de ise Galatasaraydan hocası Abdullah Avcının izinden giderek İstanbul Büyükşehir Belediyespora transfer oldu.
2006 yılı Eylül ayında, İstanbul BBnin Samsunsporu penaltı atışları sonucu 6-5 yendiği maçın 107. dakikasında oyuna girerek ilk resmi maçını oynadı. Alibeyköydeki kiralık günlerinin ardından Süper Lig sahnesine adım attığında ise tarih 20 Eylül 2008i gösteriyordu. Aynı sezon toplam 22 maçta şans bulan Gökhan, hem futbol izleyecisinin dikkatini çekmeyi başardı hem de takımın sivrilen oyuncularından biri oldu. Şimdiye dek 119 kez Süper Lig maçına çıkan Gökhan Süzen, 5 aydır siyah-beyazlı camianın oyuncusu.
DAHA İYİ OLABİLİRDİ
Kartalın 1987 doğumlu oyuncusu, Beşiktaşa transferi için Hedefsiz bir takıma gelmedim derken Transferim sezon başı olmayınca devre arasını bekledim. Beşiktaşın ilk yarıdaki maçlarını izledim. Ve ben de maçları izledim. Takımımız çok genç olması nedeniyle tecrübe eksikliği yaşadı. Karabük ve Gaziantep maçlarında o son dakika gollerini yemeseydik belki Fenerbahçenin üzerinde olacaktık. Güzel bir lig oldu ama bizim adımıza daha iyi olabilirdi şeklinde konuşuyor.
İçinde bulunduğumuz sezon içinde yer yer eleştirilen, kimi zaman da alkış alan Gökhan Süzen ile arkadaşımız Ersoy Özdem konuştu, Hüseyin Çağlar ise fotoğrafladı
SOL BEKTE OYNAMAK ZOR
Burada sol bek oynuyorum ama biraz zor oluyor. Geçen sezonun ilk yarısını hep önde oynayarak geçirdim. Önde oynamak hücum seven oyuncu için daha iyi. Samet Hoca beni isterken sol bek olarak istediğini biliyordum. Yapabileceğimi de biliyordum. Alışmak biraz zor ama çalışıp başaracağım. Her gün yeni bir şey öğreniyorum. Oynadıkça daha çok alışıyorsun. Durduğun yeri öğreniyorsun.
GEÇMİŞİMİ UNUTMAM
Düzce dönemlerini çok iyi hatırlıyorum. Geldiğim yerleri hiç unutmadım. Bazen öyle bir an geliyor ki; kendi kendime Hatırla o eski günleri diyorum. Ne zaman şans geleceği belli olmaz, gelince de iyi kullanmak lazım.
NEDEN BÖYLE OLUYOR?
Futbolun önüne geçen olaylar oldukça sinirleniyorum, kızıyorum, üzülüyorum. Neden böyle oluyor diyorum? Niye böyle bir ligde oynuyoruz. Böyle şeylerin olmaması gerekiyor. Bu tip olaylar devam ettikçe milli takımımız da düşüşe geçiyor. Derbi sonrası ölen kardeşimizin ailesine başsağlığı diliyorum. Daha ne diyeyim ki?
OLİMPİYAT AVANTAJ OLABİLİR
Olimpiyat Stadında oynamamız gündemde. Öyle olursa ben elimden geldiğince arkadaşlarımı Olimpiyat Stadına alıştıracağım. Orada 6 sene geçirdim. Evet oynamak zor, kışın soğuk var. Oraya gelen takımlar futboldan uzaklaşıyor. Biz İBBde iken o avantajı iyi kullanıyorduk. Bunu avantaja çevirebiliriz. Orada iyi sonuçlar almamız biraz da taraftara bağlı. Gelen takımlar Yine mi buraya geldik? diyor. Bu bizim için avantaja dönüşebilir
ABDULLAH AVCIYA HAKSIZLIK YAPILIYOR
Beşiktaşta şampiyonluk istiyorum. O duyguyu merak ediyorum. Kalıcı değil, vazgeçilmez olmak istiyorum. Yurt dışı olursa Liverpoola gitmek istiyorum ama milli takım hedefim hep olacak. Yeri gelmişken Abdullah Avcıya yapılan eleştirilere katılmıyorum. Hoca oyuncu performansına bakar her zaman. Tek başına karar verebilecek yetkiye sahip ama herkesin kararına saygı duyar.
SAMET HOCA GİDERSE
Gitmek ya da kalmak yönetim veya hocanın kararı ama hocamızın ayrılması durumunda beni çok zor günler bekler.
FERNANDES OLAYINDA HAKLIYDIM
Kavga olayından sonra Manuel Fernandes gelip benden özür diledi. Aleyhimde birçok şeyin yazılması beni üzdü. Fenerbahçe maçında oyundan çıktıktan sonra o hareketi yapmamalıydım. Kendimi hatalı buluyorum. Ama asla hocaya veya başka birine kızgınlığım yoktu. Tamamen kendime kızmıştım. Ama o kızgınlığımı da yavaş yavaş kontrol ediyorum. İBBde oynarken bu tip şeyler yazılmazdı. Sadece kazandığımız zaman Belediye çalışıyor şeklinde gazetede yer bulurduk.
MUAZZEZ ERSOY DİNLİYORUM
Boş zamanlarımda gezmeyi severim. Taksimde dolaşmaktan, sinemaya gitmekten ve puzzle yapmaktan hoşlanırım. Jessie adında bir kedimiz var, onunla oynuyorum. Pek sakinleştiğim söylenemez ama maçlardan önce sakinleşmek için sanat müziği dinliyorum. En çok da Muazzez Ersoyu severim.
ARDA DÖNMESİN
Yıl 2005 Dönemin Galatasaray Başkanı Özhan Canaydın, Türkiye şampiyonu olan PAF takımla hatıra fotoğrafı çektiriyor. Mülayim, Cafercan, Oğuz, Harun Karadaş, Ferhat, Arda Turan, Erkan dönemin kadrosunda. Gökhan Süzen ise Mehmet Güven ile birlikte ayakta ve en sağda Gökhan o günler için şöyle diyor: O zamanlardan belliydi ama Ardanın buralara geleceğini hiç düşünmezdim. Bence olabildiğince devam etmeli ve dönmemeli
REKABETE HAZIRIM
İsmail (Köybaşı) ve Uğur (Boral) abi iyileşecek. Futbol hayatımın başından bu yana rekabetin içindeyim. Oynadığım zamanlar da oldu, yedek kaldığım zamanlar da Çalışmayı hiç bırakmıyorum. Hangi bölgede şans verilirse kendimi o bölgeye hazırlarım. İsmailin ve Uğur abinin gelmesi benim için daha iyi. Ben buralara rekabet ederek geldim.
Ersoy ÖZDEM / AMKSPOR
Onun kariyerinin miladı Abdullah Avcı 1999 Düzce depremini memleketinde hisseden Gökhan Süzen, A Takıma çıksam yeter diye düşünürken bir anda Galatasaray, Beşiktaş ve Sakaryanın dikkatini çekti. Gökhan, Sakaryayı istedi ancak transfer gerçekleşmedi. Beşiktaş ise yetiştirme bedeli ödemedi. Florya onun için mecburi istikamet oldu.
SARI-kırmızılı ekipte 2000li yılların en çok konuşulan genç oyuncuları Arda Turan, Aydın Yılmaz, Uğur Uçar, Cafercan gibi isimlerle birlikte geleceğin yıldız adayları arasında gösteriliyordu. O dönem Galatasaray PAF takımının hocalığını yapan Abdullah Avcı ile tanıştı ve hayatı o tanışmanın ardından değişti.
Gökhan, ilk sene Floryada süper genç ve iki sene de PAF takımı oyuncusu olarak boy gösterdi. 2006-07de ise Galatasaraydan hocası Abdullah Avcının izinden giderek İstanbul Büyükşehir Belediyespora transfer oldu.
2006 yılı Eylül ayında, İstanbul BBnin Samsunsporu penaltı atışları sonucu 6-5 yendiği maçın 107. dakikasında oyuna girerek ilk resmi maçını oynadı. Alibeyköydeki kiralık günlerinin ardından Süper Lig sahnesine adım attığında ise tarih 20 Eylül 2008i gösteriyordu. Aynı sezon toplam 22 maçta şans bulan Gökhan, hem futbol izleyecisinin dikkatini çekmeyi başardı hem de takımın sivrilen oyuncularından biri oldu. Şimdiye dek 119 kez Süper Lig maçına çıkan Gökhan Süzen, 5 aydır siyah-beyazlı camianın oyuncusu.
DAHA İYİ OLABİLİRDİ
Kartalın 1987 doğumlu oyuncusu, Beşiktaşa transferi için Hedefsiz bir takıma gelmedim derken Transferim sezon başı olmayınca devre arasını bekledim. Beşiktaşın ilk yarıdaki maçlarını izledim. Ve ben de maçları izledim. Takımımız çok genç olması nedeniyle tecrübe eksikliği yaşadı. Karabük ve Gaziantep maçlarında o son dakika gollerini yemeseydik belki Fenerbahçenin üzerinde olacaktık. Güzel bir lig oldu ama bizim adımıza daha iyi olabilirdi şeklinde konuşuyor.
İçinde bulunduğumuz sezon içinde yer yer eleştirilen, kimi zaman da alkış alan Gökhan Süzen ile arkadaşımız Ersoy Özdem konuştu, Hüseyin Çağlar ise fotoğrafladı
SOL BEKTE OYNAMAK ZOR
Burada sol bek oynuyorum ama biraz zor oluyor. Geçen sezonun ilk yarısını hep önde oynayarak geçirdim. Önde oynamak hücum seven oyuncu için daha iyi. Samet Hoca beni isterken sol bek olarak istediğini biliyordum. Yapabileceğimi de biliyordum. Alışmak biraz zor ama çalışıp başaracağım. Her gün yeni bir şey öğreniyorum. Oynadıkça daha çok alışıyorsun. Durduğun yeri öğreniyorsun.
GEÇMİŞİMİ UNUTMAM
Düzce dönemlerini çok iyi hatırlıyorum. Geldiğim yerleri hiç unutmadım. Bazen öyle bir an geliyor ki; kendi kendime Hatırla o eski günleri diyorum. Ne zaman şans geleceği belli olmaz, gelince de iyi kullanmak lazım.
NEDEN BÖYLE OLUYOR?
Futbolun önüne geçen olaylar oldukça sinirleniyorum, kızıyorum, üzülüyorum. Neden böyle oluyor diyorum? Niye böyle bir ligde oynuyoruz. Böyle şeylerin olmaması gerekiyor. Bu tip olaylar devam ettikçe milli takımımız da düşüşe geçiyor. Derbi sonrası ölen kardeşimizin ailesine başsağlığı diliyorum. Daha ne diyeyim ki?
OLİMPİYAT AVANTAJ OLABİLİR
Olimpiyat Stadında oynamamız gündemde. Öyle olursa ben elimden geldiğince arkadaşlarımı Olimpiyat Stadına alıştıracağım. Orada 6 sene geçirdim. Evet oynamak zor, kışın soğuk var. Oraya gelen takımlar futboldan uzaklaşıyor. Biz İBBde iken o avantajı iyi kullanıyorduk. Bunu avantaja çevirebiliriz. Orada iyi sonuçlar almamız biraz da taraftara bağlı. Gelen takımlar Yine mi buraya geldik? diyor. Bu bizim için avantaja dönüşebilir
ABDULLAH AVCIYA HAKSIZLIK YAPILIYOR
Beşiktaşta şampiyonluk istiyorum. O duyguyu merak ediyorum. Kalıcı değil, vazgeçilmez olmak istiyorum. Yurt dışı olursa Liverpoola gitmek istiyorum ama milli takım hedefim hep olacak. Yeri gelmişken Abdullah Avcıya yapılan eleştirilere katılmıyorum. Hoca oyuncu performansına bakar her zaman. Tek başına karar verebilecek yetkiye sahip ama herkesin kararına saygı duyar.
SAMET HOCA GİDERSE
Gitmek ya da kalmak yönetim veya hocanın kararı ama hocamızın ayrılması durumunda beni çok zor günler bekler.
FERNANDES OLAYINDA HAKLIYDIM
Kavga olayından sonra Manuel Fernandes gelip benden özür diledi. Aleyhimde birçok şeyin yazılması beni üzdü. Fenerbahçe maçında oyundan çıktıktan sonra o hareketi yapmamalıydım. Kendimi hatalı buluyorum. Ama asla hocaya veya başka birine kızgınlığım yoktu. Tamamen kendime kızmıştım. Ama o kızgınlığımı da yavaş yavaş kontrol ediyorum. İBBde oynarken bu tip şeyler yazılmazdı. Sadece kazandığımız zaman Belediye çalışıyor şeklinde gazetede yer bulurduk.
MUAZZEZ ERSOY DİNLİYORUM
Boş zamanlarımda gezmeyi severim. Taksimde dolaşmaktan, sinemaya gitmekten ve puzzle yapmaktan hoşlanırım. Jessie adında bir kedimiz var, onunla oynuyorum. Pek sakinleştiğim söylenemez ama maçlardan önce sakinleşmek için sanat müziği dinliyorum. En çok da Muazzez Ersoyu severim.
ARDA DÖNMESİN
Yıl 2005 Dönemin Galatasaray Başkanı Özhan Canaydın, Türkiye şampiyonu olan PAF takımla hatıra fotoğrafı çektiriyor. Mülayim, Cafercan, Oğuz, Harun Karadaş, Ferhat, Arda Turan, Erkan dönemin kadrosunda. Gökhan Süzen ise Mehmet Güven ile birlikte ayakta ve en sağda Gökhan o günler için şöyle diyor: O zamanlardan belliydi ama Ardanın buralara geleceğini hiç düşünmezdim. Bence olabildiğince devam etmeli ve dönmemeli
REKABETE HAZIRIM
İsmail (Köybaşı) ve Uğur (Boral) abi iyileşecek. Futbol hayatımın başından bu yana rekabetin içindeyim. Oynadığım zamanlar da oldu, yedek kaldığım zamanlar da Çalışmayı hiç bırakmıyorum. Hangi bölgede şans verilirse kendimi o bölgeye hazırlarım. İsmailin ve Uğur abinin gelmesi benim için daha iyi. Ben buralara rekabet ederek geldim.
Ersoy ÖZDEM / AMKSPOR