Aşk hikayeleri...

  • Konuyu başlatan Konuyu başlatan ebay
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi

ebay

Öğrenci
Katılım
13 Aralık 2008
Mesajlar
78
Reaksiyon puanı
0
Puanları
0
Aşk, ateş ve su

Ateş bir gün suyu görmüş yüce dağların ardında
sevdalanmış onun deli dalgalarına.
Hırçın hırçın kayalara vuruşuna,
yüreğindeki duruluğa
Demiş ki suya:
Gel sevdalım ol,
Hayatıma anlam veren mucizem ol…

Su dayanamamış ateşin gözlerindeki sıcaklığa
al demiş;
Yüreğim sana armağan…
Sarılmış ateşle su birbirlerine
sıkıca, kopmamacasına…

Zamanla su, buhar olmaya,
ateş, kül olmaya başlamış.
Ya kendisi yok olacakmış, ya aşkı…
Baştan alınlarına yazılmış olan kaderi de
yüreğindeki kederi de
alıp gitmiş uzak diyarlara su…

Ateş kızmış, ateş yakmış ormanları…
Aramış suyu diyarlar boyu,
günler boyu, geceler boyu
Bir gün gelmiş, suya varmış yolu
Bakmış o duru gözlerine suyun,
biraz kırgın, biraz hırçın.

Ve o an anlamış;
aşkın bazen gitmek olduğunu.
Ama gitmenin yitirmek olmadığını….
Ateş durmuş, susmuş, sönmüş aşkıyla.

İşte o zamandan beridir ki:
Ateş sudan,
su ateşden kaçar olmuş..

Ateşin yüreğini sadece su,
Suyun yüreğini
Sadece ateş alır olmuş…
 

ebay

Öğrenci
Katılım
13 Aralık 2008
Mesajlar
78
Reaksiyon puanı
0
Puanları
0
Bilir misin yalnızlık ne demek? Bilir misin gökyüzündeki yıldızlardan medet ummayı? Uzattın mı elini bir yıldız boyunca belki tutarım diye farkında olmadan?

Uykusuz kalmayı bilir misin sabaha kadar? Hiç küstün mü hayata? Aslında kendindir küstüğün küçüğüm……

Kapatıp gözünü hayaller kurduğun oldu mu geleceğe dair? Bazen küçük bir masumiyet belirir tebessümünde, bazen gözünde hırçın bakışlar.

Kızdın mı kendine günlerce? Kendini tanıyamadığın oldu mu hiç? Bazen cesaret edemeyen konuşmaya ve bazen hiç susmayan sen.

Sevdin mi birini? Her yağmur yağışında saatlerce bekledin mi? Sevdiğini pencerenin önünde?

Bir yudum sevgi için dilendiğin oldu mu sert bakışlardan? Yaslanacak bir omuz aradın mı?Birden güldüğün oldu mu sebepsiz? Her şeyde kendini bulmadın mı hiç? Rüyalarda yaşadığın oldu mu hayatını,istemediğin oldu mu uymayı?

Baktığın ama göremediğin oldu mu etrafı? Ufak bir sorunu büyütüp ölmeyi de mi istemedin hiç? Sebebini bilmediğin bir ağırlık çökmedi mi üstüne? Büyüdüğünü fark edip zamana düşmen oldun mu?

Hecelerin az geldiği, kelimelerin yetmediği oldu mu duygularını anlatmaya?

Ağladığın oldu mu sebepsizce sabaha kadar? Belki sen ağlamayı bilmiyorsundur, sevmeyi bilmediğin gibi…..

İki damla yaş değildir ağlamak. Önce hüzünlenmek sonra düşünmek,hayal etmek anıları yaşamak büyük bir özlem içinde o küçük oyuncak bebeğe sarılmak…..

İşte budur ağlamak ve yalnızlığı yeniden yaşamak…

Sensizlik diyarlarında geziniyorum,her gün…..

Her sana uzandığımda ellerim boşlukta yalnızlığın verdiği ızdırapla kıvranıyor. İleride bir gün buluşacağı ellerin hayaliyle yaşıyor. Bir gün uzaklara gidip unutuldun hissine kapılırsan hayatının en büyük hatasını yapmış olacaksın. farkında olmadan birilerin kalbinde,birilerin beyninde,birilerinin gözlerinin önünde olduğunu bilmeyeceksin. Bunun için ağlayacaksın. boş yere göz yaşı dökeceksin ama bunun boş yere olduğunu asla bilmeyeceksin hayatının anlamını,varolmanın bazılarına verdiği mutluluğu yaşattığın o güzel duyguyu asla anlamayacaksın ANLAYAMAYACAKSIN…..



www.saitcamlica.com
 
Üst