llavinya
Dekan
- Katılım
- 9 Ekim 2006
- Mesajlar
- 7,781
- Reaksiyon puanı
- 92
- Puanları
- 0
http://img383.imageshack.us/my.php?image=alnmy4.jpg
İnsanın var olduğu ilk günden beri, aklını ve kalbini meşgul eden soru ve kuşkular olagelmiştir. Ve son insanın da bu dünyadan ayrılacağı ana kadar bu soru ve kuşkular insanlığı meşgul etmeye devam edecektir. Çünkü ilk insanın psikolojisi ne ise, son insanın da psikolojisi o olacaktır, temel esaslar açısından. Ve insanın psikolojik aleminde en önemli yerlerden birini din duygusu işgal etmektedir. Bundandır ki, tanrısal bir din inancını benimsemeyenler, insan ürünü dinler icat etmekte ve ona inanıp yaşamlarını ona göre sürdürmektedirler.
Timaş Yayınları'ndan çıkan ve Ömer Sevinçgül’ün kaleme aldığı 12 kitaplık “Özel İnsanlar Arıyorum” dizisinin ilk iki kitabından biri olan “Alınyazımı Ben mi Yazıyorum?” isimli kitap, insanoğlunun din ve yaşam eksenli soru ve kuşkularına cevaplardan oluşmakta.
Kitaplarda “İnsan tanrının elinde bir oyuncak mıdır? Alınyazısını insan kendisi mi yazar? Evren kendi kendine olamaz mı? İnsan mı tanrıya benziyor, tanrı mı insana? Din bir felsefe midir? Tanrıya inansam dine inanmasam olmaz mı? Niye bazı insanlar çirkin de bazıları güzel? Ruh çağrılınca gelen ruh mudur? Ölünce nereye gidilecek? Çocukken ölenler nereye gidecek? Allah yerine Tanrı denilemez mi? Kur’an aslını korudu mu? Peri var mı ve gerçekten güzel mi? Şeytan nasıl ürer? İnsan çalışarak peygamber olabilir mi? İsa gelecek mi? Kur’an erkekten yana mıdır? Kadından peygamber olmaz mı? Kadın niye mirastan yarım pay alıyor? Peygamber neden bir melek değil de insanlardan seçilmiştir. Dört kadınla evlenme nedir? Peygamber niçin çok hanımla evlendi? Tanrı yok edemez miydi şeytanı? İslam’ı işitmeyenler cehennemlik mi? Çeviriye Kur’an denir mi? Allah hem her yerde hem hiçbir yerde nasıl olur? Aşırı dindarlık olur mu? Mezhepler nerden çıktı?” ve benzeri sorulara cevaplar verilmekte.
( Bilgi için )



İnsanın var olduğu ilk günden beri, aklını ve kalbini meşgul eden soru ve kuşkular olagelmiştir. Ve son insanın da bu dünyadan ayrılacağı ana kadar bu soru ve kuşkular insanlığı meşgul etmeye devam edecektir. Çünkü ilk insanın psikolojisi ne ise, son insanın da psikolojisi o olacaktır, temel esaslar açısından. Ve insanın psikolojik aleminde en önemli yerlerden birini din duygusu işgal etmektedir. Bundandır ki, tanrısal bir din inancını benimsemeyenler, insan ürünü dinler icat etmekte ve ona inanıp yaşamlarını ona göre sürdürmektedirler.
Timaş Yayınları'ndan çıkan ve Ömer Sevinçgül’ün kaleme aldığı 12 kitaplık “Özel İnsanlar Arıyorum” dizisinin ilk iki kitabından biri olan “Alınyazımı Ben mi Yazıyorum?” isimli kitap, insanoğlunun din ve yaşam eksenli soru ve kuşkularına cevaplardan oluşmakta.
Kitaplarda “İnsan tanrının elinde bir oyuncak mıdır? Alınyazısını insan kendisi mi yazar? Evren kendi kendine olamaz mı? İnsan mı tanrıya benziyor, tanrı mı insana? Din bir felsefe midir? Tanrıya inansam dine inanmasam olmaz mı? Niye bazı insanlar çirkin de bazıları güzel? Ruh çağrılınca gelen ruh mudur? Ölünce nereye gidilecek? Çocukken ölenler nereye gidecek? Allah yerine Tanrı denilemez mi? Kur’an aslını korudu mu? Peri var mı ve gerçekten güzel mi? Şeytan nasıl ürer? İnsan çalışarak peygamber olabilir mi? İsa gelecek mi? Kur’an erkekten yana mıdır? Kadından peygamber olmaz mı? Kadın niye mirastan yarım pay alıyor? Peygamber neden bir melek değil de insanlardan seçilmiştir. Dört kadınla evlenme nedir? Peygamber niçin çok hanımla evlendi? Tanrı yok edemez miydi şeytanı? İslam’ı işitmeyenler cehennemlik mi? Çeviriye Kur’an denir mi? Allah hem her yerde hem hiçbir yerde nasıl olur? Aşırı dindarlık olur mu? Mezhepler nerden çıktı?” ve benzeri sorulara cevaplar verilmekte.
( Bilgi için )