Başörtülü casus istemiyoruz

  • Konuyu başlatan Konuyu başlatan FY2005
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi

EzberimSin

Profesör
Katılım
10 Nisan 2009
Mesajlar
1,340
Reaksiyon puanı
11
Puanları
218
Kaynağa bakın, Bugün gazetesi.Başka bir şey yazsa şaşardım zaten.
Olayların gerçekliği araştırılmadan hemen galeyana gelmeyin, bunlar adamın kendi düşünceleri.Bir kez okumayla sizin düşüncelerinizmişcesine kabullenmektense, öncelikle doğruluğunu araştırın.
Böyle mesnetsiz, çirkin açıklamalara destek vermeyin.

Doğru diyorsun bi bakıma fakat orda hanfendinin tavrı önemli olan yani başı örtülü ve başı açık olarak insan ayrımcılığı yapmak. yanlış olan bu vurgulanmak istenen de bu...
 

sdelta

Profesör
Katılım
23 Nisan 2008
Mesajlar
4,234
Reaksiyon puanı
145
Puanları
243
Hadi iran'a naş.Türkiye laik kalacak.

Ya valla böyle konuşanları göndersen İran'a falan iki gün sonra ben ettim siz etmeyin der geri gelirler.. Ülkemizin, laikliğin, özgürlüğün kıymetini bilmiyorlar...
 

suphi

Öğrenci
Katılım
12 Mart 2009
Mesajlar
95
Reaksiyon puanı
0
Puanları
6
Osmanlı Devleti şeriatla yönetilen modern bir devlet olsaydı, çağındaki yeniliklerden geri kalmazdı ve bugün varlığını devam ettiriyor olurdu.

Bir şeyi anlamamakta ısrar ediyorsunuz.Eğitim alanında türbanın yasak olması yüzünden -başını gerçekten Allah inancı için kapatanlardan bahsediyorum- türbanlı kızların üniversiteye girememesi vahim bir durum.Ama diyelim ki üniversitelerde türbana izin verildi.Türbanlı arkadaşlar gittiler, okudular, meslek sahibi oldular ve kamuda bir görev edindiler.Gelecekler kamu kurumuna türbanlarıyla, 'buraya böyle giremezsiniz' diyecek birisi.'Nasıl olur' diyecek türbanlı arkadaş.'Ben üniversite eğitimimde bile çıkarmadım türbanımı'.'Olmaz' diyecek adam 'çıkarmalısın'.Bu kez türbanlı arkadaş türban kamu kurumlarında serbest kalsın diye isyan edecek.Anlamak istemediğiniz nokta türban üniversiteler ile sınırlı kalmayacak.Öyle olsa ben de serbest kalmasından yanayım, çünkü biliyorum ki serbest kalırsa elinizde türban diye bir koz kalmayacak.Ama ileriyi görebilmek lazım.

Emine Erdoğan başının babası tarafından zorla kapatıldığını ve bu yüzden günlerce ağladığını söylemişti.Allah inancı için başını kapatanlara lafım yok.Peki zorla başı kapatılanlara ne diyeceksiniz? Hani dinde zorlama yoktu.

Bazı arkadaşlarda cemaat evlerini olağan bir şeymişcesine anlatıyor.Meşrulaştı cemaat evleri yani öyle mi? Yapmayın arkadaşlar, bu kadar da olmaz.

Ayrıca insanlar sizin düşüncenizde değiller diye onları cahillikle suçlayarak bir yere varamazsınız.Benden söylemesi.

Birde Mehmet Akif bilimsel bir kaynakmış gibi, herkes onun şiirlerini alıntılamaya başladı.Ben de büyük üstad Neyzen'den bir şiir alıntılayayım o zaman.

Be Hey Dürzü

Ne ararsın Tanrı ile aramda
Sen kimsin ki orucumu sorarsın
Hakikaten gözün yoksa haramda
Başı açığa niye türban sorarsın

Rakı, şarap içiyorsam sana ne
Yoksa sana bir zararım; içerim
İkimiz de gelsek kıldan köprüye
Ben dürüstsem sarhoşken de geçerim

Esir iken mümkün müdür ibadet
Yatıp kalkıp Atatürk'e dua et
Senin gibi dürzülerin yüzünden
Dininden de soğuyacak bu millet

İşgaldeki hali sakın unutma
Atatürk'e dil uzatma sebepsiz
Sen anandan yine çıkardın amma
Baban kimdi bilemezdin şerefsiz

Neyzen Tevfik
 

faygen

Öğrenci
Katılım
25 Ekim 2008
Mesajlar
7
Reaksiyon puanı
0
Puanları
0
Çalışan insan üreten insandır. Üreten insan toplumunu geliştiren insandır. Ayrıca beni saydırmakla uğraşma ama çalışan pek çok Cumhurbaşkanı ve başbakan eşi vardır. Sadece tek bir örnek veriyorum ki iddian çürüsün:

"Türkiye'nin 10'uncu cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in öğretmen eşi Semra Sezer Ankara'ya 18 Eylül 1975 tarihinde naklen geldi. Çankaya İlköğretim Okulu'nda görev yapan Semra Sezer, Şubat 2000'nde emekliye ayrılmak üzere dilekçe verdi. Bayan Sezer dilekçesinde “eşinin sağlık durumunun, uzun soluklu bir bakım gerektirdiğini'' gerekçe göstererek emeklilik talebinde bulunduğu ileri sürüldü. Semra Sezer'in dilekçe verdiği dönemde, Ahmet Sezer, by-pass ameliyatı geçirmişti. Semra Sezer'e, görevinden ayrılırken, okuldaki başarısı nedeniyle okul yönetimince bir maaş ikramiye ödül verildi. Ankara Çankaya İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü'ne bağlı görev yapan Semra Sezer, 1/4 kadro derecesinden emekli oldu."

Başını kapatan insanın özgürlüğü savunması nasıl bir ironidir? Başınızı kapatmakla özgürlüğünüzden feragat ediyorsunuz ya...

"Şahsen ben hem kapalı bir bayan hemde eğitimli bir bayan istiyorum, ne olacak o zaman hadi? Söylesene bana?"

İşte asıl sorun bu zihniyet.... Ben istiyorum. Ben erkeğim, isterim. Kadınlara soran? yok...

sana saydırmakla uğraşmıyorum anlamadığım için soruyorum

başımı kapatmakla ben hiç bir şeyden vazgeçmiyorum asıl bana kısıtlama getiryorlar bunu neden hala kabul etmiyosun anlamıyorum.

evet haklısın kimsenin bana neden başörtü takıyorsun diye sordugunu hatırlamıyorum herkes olayı kendine göre yorumluyor ya çağdışısın yada casus...
o kadar çok ön yargılarınız varki bir kere empati kuramıyorsunuz...
bence eğitimin asıl amacı kendini karşıdakinin yerine koyabilmek,birden fazla bakış açısına sahip olabilmek beni bu şekilde yetiştirdiler şimdi bunun ne kadar değerli bir şey oldugunu anlıyorum...
 

consept06

Öğrenci
Katılım
22 Nisan 2009
Mesajlar
2
Reaksiyon puanı
0
Puanları
0
1 dini yaşamanızda bi engelmi var camiye gittinizde polismi tutukladı

2 turban yasak değildi neden bu yasak geldi hiç araştırdınızmı

3 türbanın dini emir olduğunun kesin ispatı varmıdır yoksa din bunu bir vicdan meselesi olarak seçme hakkınamı açmıştır
4 türban siyasal simge olarak günümüzde bile hala çatır çatır siyasal malzeme olarak kullanılmıyomu

5 size allah adına hüküm verme dem vurma yetkisini kim verdi

6 turkan saylan hakkında hakarete varan ifadeler var bunlar bi yana bu insan hakkında sonunda türbana mahkum oldu allahım sen ne büyüksün vs ifadeleri var sıklıkla sizin hiçmi allah korkunuz yok kimin içinde ne kadar allah sevgisi var nerden biliyosunuzki bir insanı böyle yargılıyosunuz

7 eleştiri yapayım derken kul hakkı yiyosunuz siz dini herkezden iyi biliyosunuz ama yine belirtim affı olmayan tek günah var kul hakkı yemek vicdanen türban takmayı seçen arkadaşların hakkını bugün asıl olarak en çok yiyenler kim araştırın bi. sağcı yada solcu o masum arkadaşların hakkınında hesabı sorulucak allah katında nasılsa tıpkı türkan saylanın hakkının sizlerden sorulacağı gibi

8 siyasal duruşunu beğenirsiniz yada beğenmezsiniz ama türkan saylan burda peki bu adı sıkça geçe zatı muhterem fettulah nerde

9 bu ülkeye aşık olan sağcıda olsa solcuda türbanlıda olsa başı açıkta.. bu ülkenin birliğinin zarar görmesi ihtimali belirdiğinde ki çok yakın. biz yine tek vucut olucaz nasılsa. sizler iyi düşünün allahın yanında olayım derken siyonistlerin yanında olmayın yanlışlıkla vebali ağır olur
saygılar
 

Uba

SDN Okuru
Katılım
17 Mart 2009
Mesajlar
42
Reaksiyon puanı
0
Puanları
0
"Bizim buralarda bir söz vardır, " Hatun gerek ki , Bey doğura " yani eğitimli, ahlaklı bir insan istiyorum ki, ileride çocuklarımı da bu hayat felsefesi ile yetiştirsin."

E işte yine aynı zihniyet!!! Yani kadın erkek doğursun diye lazım!


Anlama güçlüğü yaşıyorsun büyük bir ihtimal ile yada konuyu işine geldiği gibi saptırmaya çalışıyorsun.

Yukarda benden alıntıladığın sözü anlamayacak kadar kör olmuşsun, yazık. Halbu ki sözü daha iyi anlaman için yanına açıklamasınıda yazmıştım.

Söz de geçen " Bey " kelimesi erkek çocuk anlamında değil, " Beyfendi " anlamında kullanılmıştır. Sözün arkasından açıklamasını yazdığım halde bu şekil anlam çıkarmanız, konuyu saptırma amacınız olduğunu ortaya koyuyor.



Şu şiiri ekleyen kişiye aynı şiir ile cevap verelim isterse;



Ne ararsın ALLAH (c.c) ile aramda
Sen kimsin ki Başörtümü sorarsın
Hakikaten amacın özgürlük ise
Başı kapalıyı niye zorlarsın açmaya !


Bir başka büyük Şairde Şu mısraları söylemiş;

Bacımın iffeti batmakta zalimin gözüne
acırım billahi tükürüğe, tükürsem yüzüne
M.akif
 

biruye

Öğrenci
Katılım
22 Nisan 2009
Mesajlar
4
Reaksiyon puanı
0
Puanları
0
Dünya üzerinde Şeriat, Dört Halife döneminin ardından sonra bitmiştir. Yani baktığımız zaman ne Osmanlı gerçekten Şeriat ile yönetildi ne de İran veya diğerleri yönetiliyor, İran'ın kuralları sert olabilir, bu onun kurallarıdır, sırf Müslüman bir ülke diye bu sertlik Şeriat ile bağdaştırılamaz. Bu sadece bazı şeylere düşmanlığı gösterir.

İki, bugün İran'ın katılılığından ve sertliğinden bahsedenler, Rusya veya Çin'den neden bahsetmiyorlar? Bu ülkeler, özellikle bazılarının ata yerine koyduğu Lenin ve Stalinler, İran'ın sert yönünden daha mı yumuşaktı? Yoksa burada ki dert aslında başka birşey mi?

Bu gün bazıları, bazılarına "hadi sen İran'a" deme gibi bir küstahlığa giriyor. Kimi kimin ülkesinden kovuyorsunuz? Bu ülkenin bir evladıysa, başı kapalıda olsa, koyu dincide olsa, başı açık olsa, mini etek giyse, ateistte olsa bu ülke üzerinde istediği gibi yaşama hakkı vardır. Ama sizin görüşleriniz, bu ülke sadece bizim gibi düşünenlerin yeridir demekten öteye gidemiyor. Farklılıkları hazmedemiyorsunuz.

Bugün burada başörtüsü altında bazı şeylere kinlerini kusanların, merak ediyorum, 100 yıl önce ailelerinde yaşayan insanlar nasıllardı? Acaba onlarıda mı yoktan sayıyorlar? Onlar belki kapalıydı belki açıktı ancak onların şöyle bir özelliği vardı "Karşısındakine saygı gösteriyordu." Sizde olmayan birşey.

Osmanlı Devleti şeriatla yönetilen modern bir devlet olsaydı, çağındaki yeniliklerden geri kalmazdı ve bugün varlığını devam ettiriyor olurdu.

Bir şeyi anlamamakta ısrar ediyorsunuz.Eğitim alanında türbanın yasak olması yüzünden -başını gerçekten Allah inancı için kapatanlardan bahsediyorum- türbanlı kızların üniversiteye girememesi vahim bir durum.Ama diyelim ki üniversitelerde türbana izin verildi.Türbanlı arkadaşlar gittiler, okudular, meslek sahibi oldular ve kamuda bir görev edindiler.Gelecekler kamu kurumuna türbanlarıyla, 'buraya böyle giremezsiniz' diyecek birisi.'Nasıl olur' diyecek türbanlı arkadaş.'Ben üniversite eğitimimde bile çıkarmadım türbanımı'.'Olmaz' diyecek adam 'çıkarmalısın'.Bu kez türbanlı arkadaş türban kamu kurumlarında serbest kalsın diye isyan edecek.Anlamak istemediğiniz nokta türban üniversiteler ile sınırlı kalmayacak.Öyle olsa ben de serbest kalmasından yanayım, çünkü biliyorum ki serbest kalırsa elinizde türban diye bir koz kalmayacak.Ama ileriyi görebilmek lazım.

Emine Erdoğan başının babası tarafından zorla kapatıldığını ve bu yüzden günlerce ağladığını söylemişti.Allah inancı için başını kapatanlara lafım yok.Peki zorla başı kapatılanlara ne diyeceksiniz? Hani dinde zorlama yoktu.

Bazı arkadaşlarda cemaat evlerini olağan bir şeymişcesine anlatıyor.Meşrulaştı cemaat evleri yani öyle mi? Yapmayın arkadaşlar, bu kadar da olmaz.

Ayrıca insanlar sizin düşüncenizde değiller diye onları cahillikle suçlayarak bir yere varamazsınız.Benden söylemesi.

Birde Mehmet Akif bilimsel bir kaynakmış gibi, herkes onun şiirlerini alıntılamaya başladı.Ben de büyük üstad Neyzen'den bir şiir alıntılayayım o zaman.

Be Hey Dürzü

Ne ararsın Tanrı ile aramda
Sen kimsin ki orucumu sorarsın
Hakikaten gözün yoksa haramda
Başı açığa niye türban sorarsın

Rakı, şarap içiyorsam sana ne
Yoksa sana bir zararım; içerim
İkimiz de gelsek kıldan köprüye
Ben dürüstsem sarhoşken de geçerim

Esir iken mümkün müdür ibadet
Yatıp kalkıp Atatürk'e dua et
Senin gibi dürzülerin yüzünden
Dininden de soğuyacak bu millet

İşgaldeki hali sakın unutma
Atatürk'e dil uzatma sebepsiz
Sen anandan yine çıkardın amma
Baban kimdi bilemezdin şerefsiz

Neyzen Tevfik

Mehmet Akif Ersoy, Cumhuriyet döneminin en büyük şair ve ilim adamlarından birisidir. Kişilik ve ahlakını bir köşeye bırakalım bu ülke için verdikleri takdire şa'yan bir insandır. Arnavut kökenli olmasına rağmen en Türk milliyetçisiyim diye geçinenden daha milliyetçidir. Şairliğinin yanında bir Öğretmendir, üniversitelerde "Türkçe" eğitimi veren bir öğretmen. Onun gibi yüksek bir şahsiyeti, Neyzen Tevfik gibi biriyle kıyaslamanız, Akif'e değil, edebiyata yapılan bir saygısızlıktır. Açın okuyun Akif'in onlarca şiirini, verilen mesajları irdeleyin. Orada kullanılan güzel Türkçe'yi, verilen mesajları, efendiliği ve alçak gönüllülüğü inceleyin. Tevfik'in yazdığı adı sözde şiir diye anılan, ancak üç beş kelimenin yan yana gelip hakaret ve küfür içeren boş cümleler olduğu gerçeğini dışarıda tutarak.

Tevfik'e cevap olarak yazmış birisi, hoşuma gitti.

Ne ararsın Tanrı ile aramda .................................ne işim var tanrın? ile aranda
Sen kimsin ki orucumu sorarsın?.........................kefereye oruç mu sorulur aptalmısın
Hakikaten gözün yoksa haramda..........................hakikaten gözün yoksa karıda kızda
Başı açığa neden türban sorarsın?......................çağdaş göbeği açığa niçin kudurmuş gibi bakarsın
Rakı, şarap içiyorsam sana ne...............................çatlayıncaya kadar iç banane
Yoksa sana bir zararı, içerim..................................zararın olamaz bana laf atma karıya kıza fena döverim
İkimiz de gelsek kıldan köprüye.............................paraşüt taksan bile şaşkın kefereye
Ben dürüstsem sarhoşken de geçerim................dene bir bakalım biraz gülelim eylenelim
Esir iken mümkün müdür ibadet............................hadi şimdi hürsün yapsana ibadet?
Yatıp kalkıp Atatürk'e dua et....................................yatıp kalkıp ALLAH'A dua et
Senin gibi dürzülerin yüzünden.............................senin gibi dinsizlerin yüzünden
Dininden de soğuyacak bu millet...........................ibret alıyor bu millet ibret.
İşgaldeki hali sakın unutma.....................................rakıya su katmayı unutma
Atatürk'e dil uzatma sebepsiz.................................atatürkü sahiplenme şerefsiz
Sen anandan yine çıkardın amma..........................anan belli değil baban belli değil
Baban kimdi bilemezdin şerefsiz! ......................... yinede tahmin ederiz ey salak dinsiz.
neyzen teyfik............................................ ...................teyzen değil !!
 

joker10

Asistan
Katılım
20 Nisan 2009
Mesajlar
331
Reaksiyon puanı
0
Puanları
0
bende sizi istemiyorum. SDN' de tabi. Gidin kendinizi çok sevdirtmeden :D
 

biruye

Öğrenci
Katılım
22 Nisan 2009
Mesajlar
4
Reaksiyon puanı
0
Puanları
0
Bu arada, Türban ile Başörtüsünün farklı olduğunu savunan arkadaşlar olmuş. Velev ki farklı olsun, soruyorum sizlere; bugün anadoluda, 50-70 yaşları arasındaki teyzelerimiz ne anlar siyasetten, çirkeflikten, ülkeyi yıkmaktan vs. vs. Peki sorarım size, 18-20'sindeki genç nesil, size göre türban, halka göre başörtüsü takınca sorun oluyor da, bu garip insanlar takınca neden sorun oluyor? Neden onları oğullarının yemin törenine almıyorsunuz? Neden kızlarının mezuniyet törenine sokmuyorsunuz?

Bugün başörtüye iyi diyorsanız ve türbana kötü diyorsanız, kabulüm, başörtüsü takan herkese özgürlük verin her ortamda, türbanıda el birliği ile gömelim toprak altına, ne dersiniz? Durun tahmin edeyim, tabii ki karşısınız. Nedenini bilmek içinde müneccim veya alim olmaya gerek yok.
 

suphi

Öğrenci
Katılım
12 Mart 2009
Mesajlar
95
Reaksiyon puanı
0
Puanları
6
Al birde burdan yak.
Birde Mehmet Akif bilimsel bir kaynakmış gibi, herkes onun şiirlerini alıntılamaya başladı.Ben de büyük üstad Neyzen'den bir şiir alıntılayayım o zaman.
Bu cümlenin neresinde Neyzen Tevfik ile Mehmet Akif kıyaslanıyor işgüzar arkadaşım.Gelipte bana Mehmet Akif'in biyografisini anlatma.Üniversite sınavı dolayısıyla istesem de istemesem de hepsinin biyografisini ezberlemiş durumdayım.
Sorun şu ki ben kıyas yapmadan sen yapmışım gibi göstererek üste çıkmaya çalışıyorsun.Okuduğunu anladıktan sonra gel seninle konuşalım.
Şiire gelince, tamamen uydurmaca olmuş.Orjinali kadar iyi olmadığını kabul et.
 

tetrapanazomi

Asistan
Katılım
8 Nisan 2009
Mesajlar
417
Reaksiyon puanı
26
Puanları
0
Suphi,

Memur başını açınca görevini tam yapar, başörtülü olursa yapamaz mı yani? Ne sakıncası var başörtülü memurun anlayamadım senin mantığını?
 

faygen

Öğrenci
Katılım
25 Ekim 2008
Mesajlar
7
Reaksiyon puanı
0
Puanları
0
Dünya üzerinde Şeriat, Dört Halife döneminin ardından sonra bitmiştir. Yani baktığımız zaman ne Osmanlı gerçekten Şeriat ile yönetildi ne de İran veya diğerleri yönetiliyor, İran'ın kuralları sert olabilir, bu onun kurallarıdır, sırf Müslüman bir ülke diye bu sertlik Şeriat ile bağdaştırılamaz. Bu sadece bazı şeylere düşmanlığı gösterir.

İki, bugün İran'ın katılılığından ve sertliğinden bahsedenler, Rusya veya Çin'den neden bahsetmiyorlar? Bu ülkeler, özellikle bazılarının ata yerine koyduğu Lenin ve Stalinler, İran'ın sert yönünden daha mı yumuşaktı? Yoksa burada ki dert aslında başka birşey mi?

Bu gün bazıları, bazılarına "hadi sen İran'a" deme gibi bir küstahlığa giriyor. Kimi kimin ülkesinden kovuyorsunuz? Bu ülkenin bir evladıysa, başı kapalıda olsa, koyu dincide olsa, başı açık olsa, mini etek giyse, ateistte olsa bu ülke üzerinde istediği gibi yaşama hakkı vardır. Ama sizin görüşleriniz, bu ülke sadece bizim gibi düşünenlerin yeridir demekten öteye gidemiyor. Farklılıkları hazmedemiyorsunuz.

Bugün burada başörtüsü altında bazı şeylere kinlerini kusanların, merak ediyorum, 100 yıl önce ailelerinde yaşayan insanlar nasıllardı? Acaba onlarıda mı yoktan sayıyorlar? Onlar belki kapalıydı belki açıktı ancak onların şöyle bir özelliği vardı "Karşısındakine saygı gösteriyordu." Sizde olmayan birşey.



Mehmet Akif Ersoy, Cumhuriyet döneminin en büyük şair ve ilim adamlarından birisidir. Kişilik ve ahlakını bir köşeye bırakalım bu ülke için verdikleri takdire şa'yan bir insandır. Arnavut kökenli olmasına rağmen en Türk milliyetçisiyim diye geçinenden daha milliyetçidir. Şairliğinin yanında bir Öğretmendir, üniversitelerde "Türkçe" eğitimi veren bir öğretmen. Onun gibi yüksek bir şahsiyeti, Neyzen Tevfik gibi biriyle kıyaslamanız, Akif'e değil, edebiyata yapılan bir saygısızlıktır. Açın okuyun Akif'in onlarca şiirini, verilen mesajları irdeleyin. Orada kullanılan güzel Türkçe'yi, verilen mesajları, efendiliği ve alçak gönüllülüğü inceleyin. Tevfik'in yazdığı adı sözde şiir diye anılan, ancak üç beş kelimenin yan yana gelip hakaret ve küfür içeren boş cümleler olduğu gerçeğini dışarıda tutarak.

Tevfik'e cevap olarak yazmış birisi, hoşuma gitti.

Ne ararsın Tanrı ile aramda .................................ne işim var tanrın? ile aranda
Sen kimsin ki orucumu sorarsın?.........................kefereye oruç mu sorulur aptalmısın
Hakikaten gözün yoksa haramda..........................hakikaten gözün yoksa karıda kızda
Başı açığa neden türban sorarsın?......................çağdaş göbeği açığa niçin kudurmuş gibi bakarsın
Rakı, şarap içiyorsam sana ne...............................çatlayıncaya kadar iç banane
Yoksa sana bir zararı, içerim..................................zararın olamaz bana laf atma karıya kıza fena döverim
İkimiz de gelsek kıldan köprüye.............................paraşüt taksan bile şaşkın kefereye
Ben dürüstsem sarhoşken de geçerim................dene bir bakalım biraz gülelim eylenelim
Esir iken mümkün müdür ibadet............................hadi şimdi hürsün yapsana ibadet?
Yatıp kalkıp Atatürk'e dua et....................................yatıp kalkıp ALLAH'A dua et
Senin gibi dürzülerin yüzünden.............................senin gibi dinsizlerin yüzünden
Dininden de soğuyacak bu millet...........................ibret alıyor bu millet ibret.
İşgaldeki hali sakın unutma.....................................rakıya su katmayı unutma
Atatürk'e dil uzatma sebepsiz.................................atatürkü sahiplenme şerefsiz
Sen anandan yine çıkardın amma..........................anan belli değil baban belli değil
Baban kimdi bilemezdin şerefsiz! ......................... yinede tahmin ederiz ey salak dinsiz.
neyzen teyfik............................................ ...................teyzen değil !!

şiir çok hoşuma gitti :)
 

Cem

Profesör
Katılım
23 Ağustos 2006
Mesajlar
1,028
Reaksiyon puanı
0
Puanları
0
Al birde burdan yak.

Bu cümlenin neresinde Neyzen Tevfik ile Mehmet Akif kıyaslanıyor işgüzar arkadaşım.Gelipte bana Mehmet Akif'in biyografisini anlatma.Üniversite sınavı dolayısıyla istesem de istemesem de hepsinin biyografisini ezberlemiş durumdayım.
Sorun şu ki ben kıyas yapmadan sen yapmışım gibi göstererek üste çıkmaya çalışıyorsun.Okuduğunu anladıktan sonra gel seninle konuşalım.
Şiire gelince, tamamen uydurmaca olmuş.Orjinali kadar iyi olmadığını kabul et.
neyzen tevfik ile Mehmet Akif kıyaslanabilir mi? neyzen tevfik'in tüm benliği Akif'in sadece adı karşısında yitip gider. kıyasa hiç gerek yok gerçekten,neyzenin Akif karşısında kıyas kabul edilebilecek bir ağırlığı yok.
uydurmaca şiir hakkında ise orijinali kadar kötü olduğunu söylemek isterim.
 

ATmaCA53

Profesör
Katılım
21 Nisan 2009
Mesajlar
3,993
Reaksiyon puanı
35
Puanları
0
bence site adminleri bir an önce bu konuya el atmalıdır konu nerden nereye gelindi, bir kadını eleştirirken konu türbana örtüye gelindi yazık bakın konuyu saptırmadan burdaki üyelere şu belgeyi göstereceğim inanıp inanmamakta size kalmış br şey.

işte türkan saylan gerçeği işte belgeler okuyunda ağzınız açık kalsın

http://img13.imageshack.us/img13/6463/50840355.jpg

http://img7.imageshack.us/img7/4531/13968198.jpg

http://img7.imageshack.us/img7/1116/91513721.jpg

http://img7.imageshack.us/img7/3557/78794475.jpg

http://img7.imageshack.us/img7/472/55089744.jpg

http://img7.imageshack.us/img7/7919/26984295.jpg


Son Ergenekon operasyonu ÇYDD ve ÇEV'in Doğu ve Güneydoğu'daki zeki öğrenciler üzerinde ilginç faaliyetler yürüttüğünü ortaya çıkardı.

İddialara göre, MİT 2001 yılında bu faaliyetleri misyonerlik olarak tanımlıyordu. İddia edilen ETÖ'nün ÇEV ve ÇYDD ile misyonerlik faaliyetlerine destek vermesi ne anlama geliyor.

HEDEF KİMSESİZ VE ZEKİ ÇOCUKLARDI

Ergenekon'un son operasyonu Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği ve Çağdaş Eğitim Vakfı'nın eğitim dışında, bu ülke insanının kabul edemeyeceği türden faaliyetler yürüttüğünü ortaya çıkardı. Ele geçirilen belge ve bilgilere göre bu iki dernek özellikle doğu ve güneydoğu'daki kimsesiz ve zeki çocuklar üzerinde özel bir çalışma yapıyordu.

MİSYONERLERDEN DESTEK ALDILAR

MİT de 2001 yılında, bazı dernek ve vakıfların bölgede misyonerlik faaliyeti yürüttüğünü tespit etmişti ve bunu bir raporla teyit etti. Bu arada ÇYDD ve ÇEV'in Dünya Kiliseler Birliği'nden yani uluslararası misyonerlik örgütünden maddi destek aldığı ortaya çıktı. Bilgiler üst üste konulduğunda işaretler Türkan Saylan ve Gülseven Yaşer'in derneklerini gösteriyordu. Nitekim bu süreçte kendilerinden de itiraflar geldi.


MİT RAPORU: GAYELERİ KADROLAŞMAK

İddiaları kısmen doğrulayan itiraflar geledursun, karanlık ilişkileri deşifre eden belgeler de kamuoyuna yansıyor. İşte Milli İstihbarat Teşkilatı'nın 24 Nisan 2001 tarihinde Emniyet Genel Müdürlüğü'ne gönderdiği "Dünya Kiliseler Birliği" konulu rapor. Raporun detayları dikkat çekici.


"DÜNYA KİLİSELER BİRLİĞİ'NİN ÜLKEMİZDEKİ HIRİSTİYANLAŞTIRMA FAALİYETLERİ ÇERÇEVESİNDE BAZI DERNEKLER VE VAKIFLAR VASITASIYLA TOPLADIKLARI PARALARI HIRİSTİYAN DÜNYASINA HİZMET AMACIYLA KULLANDIĞI, DOĞU VE GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGELERİMİZDEKİ KİMSESİZ VE ZEKİ ÇOCUKLARA BURS VERİLEREK HIRİSTİYAN DÜNYASINA HİZMET EDECEK KADROLAR OLUŞTURULDUĞU BELİRTİLMEKTEDİR. "


Hedefte kimsesiz ve zeki çocukların olduğunu yazan MİT amacın da kardolaşmak olduğu vurguluyor.

VAN'DAKİ ÜNİVERSİTE ÜSLERİ MİYDİ ?

Bu belge de ÇYDD Başkanı Türkan Saylan'ı huzursuz edecek nitelikte. Belgenin tarihi 11 Aralık 2005. Yani Mit raporundan 4 yıl sonra yazılmış. Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi'ndeki Ali isimli bir asistana "Durum değerlendirmesi" başlığıyla gönderiliyor.

Mail'in atıldığı ülke Filipinler olarak görülüyor. Kilise kurmak için çalışan misyonerlerin üniversite ayağı sorumlusu olduğu anlaşılan kişinin gönderdiği mesajda bazı talimatlar var.

KÜRTÇE İNCİL'İN ÜNİVERSİTE'DEKİ DAĞITIMINA ÖNEM VERİNİZ. PROF. DR. H.B'NİN ÖNCEKİ YIL YAPMIŞ OLDUĞU ÇALIŞMALAR ÇOK FAYDALI OLMUŞTU. KARDEŞİMİZ BU GİBİ ÇALIŞMALARI DEVAM ETTİRSİN. SİZE DESTEKLERİNİ BOL LÜTUF İLE SUNUYORLARDIR.

Mail'de ismi geçen iki kişiyi ise Türkiye yakından tanıyor. Son Ergenekon operasyonunda tutuklanan Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ayşe Yüksel ve evi aranan Türkan Saylan. Yüksel, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği'nin de Yönetim Kurulu Üyesi.


YAPTIĞINIZ HİZMETLERDE PROF. DR. M.İ İLE PROF. DR. AYŞE YÜKSEL'DEN DAHA ÇOK FAYDALANABİLİRSİNİZ. AMA BU KARDEŞLERİMİZ AÇTIĞIMIZ ÜNİVERSİTE EVLERİ İLE BAĞLANTILI GÖRÜNMESİNLER. HOCAMIZ TÜRKAN SAYLAN'I SIKLIKLA YANINIZA GÖNDERMEYE ÇALIŞIYORUZ. HASTALIĞI SEBEBİYLE BU DURUM SEYREKLEŞECEK. BUNU HOCAMIZ AYŞE YÜKSEL BİLİYOR. TÜRKAN SAYLAN GELDİĞİNDE YAPTIĞI İŞLERİ AYŞE YÜKSEL'E DEVREDECEK.


Bu cümlelerin devamında Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi eski rektörü Yücel Aşkın'ın Türkiye gündemini bir dönem çok meşgul eden dava süreciyle ilgili de bir bölüm yer alıyor. Herkes, Aşkın'la uğraşırsen biz işimize bakalım deniliyor.

"HERKES REKTÖRE ODAKLANMIŞKEN KENDİ ÇALIŞMALARIMIZI DEVAM ETTİRELİM. ÖNÜMÜZDEKİ DÖNEMDE EV GRUBU SAYINIZIN ARTMASINA NEDEN OLACAK KADAR ÇOK SAYIDA İMAN EDEN KİŞİNİN OLMASI İÇİN NOEL'E YAKLAŞTIĞIMIZ ŞU GÜNLERDE DUA EDİYORUZ."

Bölgede ciddi bir misyonerlik faaliyetinin yürütüldüğü ap açık ortada. Burada dikkat çeken nokta ise Bu faaliyetleri yürütenlerin Ergenekon zanlısı ya da iddia edilen ETÖ ile çok yakın bağlantılarının olması. İşte bu ilişkiler, illegal Ergenekon yapılanmasının Türkiye'deki millet iradesini yıkma çabasını daha da anlamlı kılıyor.
 

biruye

Öğrenci
Katılım
22 Nisan 2009
Mesajlar
4
Reaksiyon puanı
0
Puanları
0
Al birde burdan yak.

Bu cümlenin neresinde Neyzen Tevfik ile Mehmet Akif kıyaslanıyor işgüzar arkadaşım.Gelipte bana Mehmet Akif'in biyografisini anlatma.Üniversite sınavı dolayısıyla istesem de istemesem de hepsinin biyografisini ezberlemiş durumdayım.
Sorun şu ki ben kıyas yapmadan sen yapmışım gibi göstererek üste çıkmaya çalışıyorsun.Okuduğunu anladıktan sonra gel seninle konuşalım.
Şiire gelince, tamamen uydurmaca olmuş.Orjinali kadar iyi olmadığını kabul et.

İlk önce "işgüzar" gibi sıfatlarınızı rica ediyorum kendinize saklayınız.

Mehmet Akif'e atıfta bulunup, Tevfik'in sözde şiirini; alın sizde o varsa bizde bu var gibi bir sunumla önümüze bırakırsanız buradan alınacak sonuç sadece kıyaslamadır. Ayrıca, Tevfik'in şiirimsisinin edebiyat açısından hiçbir değeri yok, düz yazı olsa bile kaliteli değil. Onun için o metne cevap olarak yazılmış yazıda (benim tarafımdan yazılmayan) kalite aramanız abesle iştigal olur, öyle bir yazıya ancak öyle bir cevap verilebilir.
 

Turab Garip

Dekan
Emektar
Katılım
30 Mayıs 2007
Mesajlar
6,902
Reaksiyon puanı
181
Puanları
1,243
Bir takım ahmaklar atasözlerinin dahi zahirine bakıyorlar. Herhalde "ağaç yaşken eğilir" denildiği zaman, "tabi büyüyünce eğemeyiz kırılır" diye yorum yaparlar..

Bu noktadan sonra o kimseye ancak şeftali mi yoksa kayısı mı büyüyünce daha iyi eğilir onu anlatırsın.

Ama o ahmaklara şunu söyleyebiliriz, çünkü kendilerinin metodu böyle;
Başı kapalı görmek istemiyorum diyenler, hadi Almanya'da naş! Sakın zorunuza gitmesin, Neyzen Tevfik o şiiri kurtuluş savaşında cephede okusaydı, ilk kurşunu Mehmetçikten yerdi, bir de "senin babanı Atatürk mü belirledi" diye laf da işitirdi. :)

Yazı desem yazık değil, hayret desem ki ne hayret.. Sizin babalarınız Atatürk'ten sonra mı belli olmaya başladı? Kendinize ne kadar çirkin bir şeyi yakıştırıyorsunuz.. Biz bunlardan beriyiz, rahatsız olduysanız Fransa'ya gidin, ABD'ye gidin.. Bu ülke bizim. Çanakkale'de büyük dedem, Adana'da küçük dedem, Kore'de büyük dayım, Kıbrıs'ta küçük dayım bu ülke için savaştılar. Ama gel gör ki 90'lı yıllara kadar aynı dedem namaz için toplanıldığında "polis gelip fakirlere dağıtmak için pişirdiğimiz çorba kazanlarını devirirdi" diyor. Doğru veya yanlış bulursunuz umurumda değil; sürekli hadi İran'a gidin, hadi Arabistan'a gidin diye bizi kovmaya kalkışanların, bu ülkeyi sahiplenmelerine hak olarak sayılabilecek hiç bir şeyleri yok.

Ne diyelim, Neyzen'i de sizleri de göreceğiz kıldan köprüde, hepimiz aynı yerin yolcusuyuz madem.

Bir de İran nedir ki, iki günde tozla duman olur diyor. "Kum Fırtınası" isimli belgeseli izlemenizi tavsiye ederim. ABD'nin İran operasyonunun nasıl facia ile sonuçlandığını, operasyondan vazgeçmek zorunda kaldığını, bir daha oraya girmekten korktuğu için Irak'ı (Saddam'ı) güçlendirip İran'ın üstüne sırf bu yüzden saldığını, ne karadan ne denizden oraya yaklaşamadığını hatırlatırım. Üstelik tüm dünyada en büyük düşmanı İran olmasına rağmen neden bugüne kadar giremedi oraya?

Merak etmeyin, bu kadar gıcık olduğunuz İran da yıkılacak. ;) Ama sizlerin bunu sevinçle karşılayacağınız bir ortamda değil, o zaman sizler de deyim yerindeyse tırsınızdan saklanıyor olacaksınız. Çünkü forum ortamında yaptığınız bu cengaverlik ile ülkedeki sahtekarlık, dolandırıcılık, fuhuş vb şeyleri karşılaştırdığımızda hiç gerçekçi görmüyoruz sizin bu kahramanlığınızı...

Bir de "ülkemizde çok huzur var ne olur yıkmayın" diyorlar. Yahu siz değil miydiniz her siyasi konuda "ülke batıyor, kriz var, terör şöyle böyle" diyenler. Anlaşılan işimize gelince "cumhuriyetiz huzur var", işimize gelmeyince "akp şeriat getiriyor huzur yok". İkisi bir arada, kepeğe karşı da etkilidir bu kesin. :D
 

suphi

Öğrenci
Katılım
12 Mart 2009
Mesajlar
95
Reaksiyon puanı
0
Puanları
6
İlk önce "işgüzar" gibi sıfatlarınızı rica ediyorum kendinize saklayınız.

Mehmet Akif'e atıfta bulunup, Tevfik'in sözde şiirini; alın sizde o varsa bizde bu var gibi bir sunumla önümüze bırakırsanız buradan alınacak sonuç sadece kıyaslamadır. Ayrıca, Tevfik'in şiirimsisinin edebiyat açısından hiçbir değeri yok, düz yazı olsa bile kaliteli değil. Onun için o metne cevap olarak yazılmış yazıda (benim tarafımdan yazılmayan) kalite aramanız abesle iştigal olur, öyle bir yazıya ancak öyle bir cevap verilebilir.

İşgüzar : Gereği yokken, daha çok kendini göstermek için işe karışan.

Kabul etsenizde etmesenizde işgüzarlık yaptınız.

Öncelikle ben toplumu siz, biz diye ayırmıyorum.Ayrımcılık yapan görüldüğü gibi sizlersiniz.
sizde o varsa bizde bu var
Mehmet Akif'e gelince, herkes 'medeniyet dediğin tek dişi kalmış canavar' dizesini sanki bilimsel bir temeldeymişcesine kullanırken buna karşı olduğum duruşunu ortaya koydum.Yani tepkim şaire değil, bir şair dizesinden kanun gibi bahsedilmesineydi.
Madem şairlerin dizelerini kanun sayıyorsunuz, buyrun size şiir demek istedim.Siz anlamak istediğiniz gibi anladınız ve buna devam ediyorsunuz.
Neyzen Tevfik büyük bir ustadır, türk edebiyatında hiciv türündeki en başarılı örnekleri veren şairlerden biridir, siz kabul etsenizde etmesenizde.
 

_taha

Profesör
Katılım
12 Temmuz 2008
Mesajlar
2,217
Reaksiyon puanı
17
Puanları
218
Yaş
37
kim ne derse desin saylanı görün herkes ibret alsın farkında değil ama Allah belasını vermiş zaten ....
 

neydiyaaunuttum

Doçent
Katılım
27 Ekim 2008
Mesajlar
615
Reaksiyon puanı
0
Puanları
0
Bir takım ahmaklar atasözlerinin dahi zahirine bakıyorlar. Herhalde "ağaç yaşken eğilir" denildiği zaman, "tabi büyüyünce eğemeyiz kırılır" diye yorum yaparlar..

Bu noktadan sonra o kimseye ancak şeftali mi yoksa kayısı mı büyüyünce daha iyi eğilir onu anlatırsın.

Ama o ahmaklara şunu söyleyebiliriz, çünkü kendilerinin metodu böyle;
Başı kapalı görmek istemiyorum diyenler, hadi Almanya'da naş! Sakın zorunuza gitmesin, Neyzen Tevfik o şiiri kurtuluş savaşında cephede okusaydı, ilk kurşunu Mehmetçikten yerdi, bir de "senin babanı Atatürk mü belirledi" diye laf da işitirdi. :)

Yazı desem yazık değil, hayret desem ki ne hayret.. Sizin babalarınız Atatürk'ten sonra mı belli olmaya başladı? Kendinize ne kadar çirkin bir şeyi yakıştırıyorsunuz.. Biz bunlardan beriyiz, rahatsız olduysanız Fransa'ya gidin, ABD'ye gidin.. Bu ülke bizim. Çanakkale'de büyük dedem, Adana'da küçük dedem, Kore'de büyük dayım, Kıbrıs'ta küçük dayım bu ülke için savaştılar. Ama gel gör ki 90'lı yıllara kadar aynı dedem namaz için toplanıldığında "polis gelip fakirlere dağıtmak için pişirdiğimiz çorba kazanlarını devirirdi" diyor. Doğru veya yanlış bulursunuz umurumda değil; sürekli hadi İran'a gidin, hadi Arabistan'a gidin diye bizi kovmaya kalkışanların, bu ülkeyi sahiplenmelerine hak olarak sayılabilecek hiç bir şeyleri yok.

Ne diyelim, Neyzen'i de sizleri de göreceğiz kıldan köprüde, hepimiz aynı yerin yolcusuyuz madem.

Bir de İran nedir ki, iki günde tozla duman olur diyor. "Kum Fırtınası" isimli belgeseli izlemenizi tavsiye ederim. ABD'nin İran operasyonunun nasıl facia ile sonuçlandığını, operasyondan vazgeçmek zorunda kaldığını, bir daha oraya girmekten korktuğu için Irak'ı (Saddam'ı) güçlendirip İran'ın üstüne sırf bu yüzden saldığını, ne karadan ne denizden oraya yaklaşamadığını hatırlatırım. Üstelik tüm dünyada en büyük düşmanı İran olmasına rağmen neden bugüne kadar giremedi oraya?

Merak etmeyin, bu kadar gıcık olduğunuz İran da yıkılacak. ;) Ama sizlerin bunu sevinçle karşılayacağınız bir ortamda değil, o zaman sizler de deyim yerindeyse tırsınızdan saklanıyor olacaksınız. Çünkü forum ortamında yaptığınız bu cengaverlik ile ülkedeki sahtekarlık, dolandırıcılık, fuhuş vb şeyleri karşılaştırdığımızda hiç gerçekçi görmüyoruz sizin bu kahramanlığınızı...

Bir de "ülkemizde çok huzur var ne olur yıkmayın" diyorlar. Yahu siz değil miydiniz her siyasi konuda "ülke batıyor, kriz var, terör şöyle böyle" diyenler. Anlaşılan işimize gelince "cumhuriyetiz huzur var", işimize gelmeyince "akp şeriat getiriyor huzur yok". İkisi bir arada, kepeğe karşı da etkilidir bu kesin. :D
sonuç = işlerine geldiği gibi konuşup otarafa çekiyolar gelmeyenide hadi naş naş gidip kovamya çalışıyolar
bu kovmaya çalışanlar şunu utmasınlr dedelrim bu ülke için savaştılar abim kardeşim kuzenlerim amca dayı hepsi bu ülke için askerlik yaptılar asker çağına gelmiş yakınlarımda var kimin ülkesinden kimi kovuyosunuz ne haddinize
yazdıklarının noktasına virgülüne katılıyorum sonuna kadar haklısın ama gel görki anlamıcaklar bize kafalarınız yıkanmış derken kendilerine hiç bakmazlar
resmen abd ırakı dümdüz etti diye mutlu oluyolar nasıl bi insanlık bu anlamadım
kırmızı ile belirtiiğim yerlerin altına imzamı atarım
 

biruye

Öğrenci
Katılım
22 Nisan 2009
Mesajlar
4
Reaksiyon puanı
0
Puanları
0
Kabul etsenizde etmesenizde işgüzarlık yaptınız.

Öncelikle ben toplumu siz, biz diye ayırmıyorum.Ayrımcılık yapan görüldüğü gibi sizlersiniz.

Mehmet Akif'e gelince, herkes 'medeniyet dediğin tek dişi kalmış canavar' dizesini sanki bilimsel bir temeldeymişcesine kullanırken buna karşı olduğum duruşunu ortaya koydum.Yani tepkim şaire değil, bir şair dizesinden kanun gibi bahsedilmesineydi.
Madem şairlerin dizelerini kanun sayıyorsunuz, buyrun size şiir demek istedim.Siz anlamak istediğiniz gibi anladınız ve buna devam ediyorsunuz.
Neyzen Tevfik büyük bir ustadır, türk edebiyatında hiciv türündeki en başarılı örnekleri veren şairlerden biridir, siz kabul etsenizde etmesenizde.

Nasıl bir gaflet içerisindesiniz anlamakta zorluk çekiyorum. Birşeyler savunuyorsunuz ama bilinçlice değil, takım tutar gibi, fanatik gibi. Neyin ne olduğunu irdelemeden/bilmeden.

Bakın sizi terbiyeye davet ediyorum, sizin daha bir hazırlık öğrencisi olduğunuz halde, sizden yaş ve yaş büyük olduğum halde sizin gibi senli benli ifadeler kurmadım. Siz bana tutup işgüzar felan diyemezsiniz. Haddinizi bilin. Onu geçtim, sizden öyle bir söz beklemeyeceğim gibi, sizden bir takdir teşekkür övgü sözüde beklemiyorum. Bana sözlükten terim anlamları vermeye çalışmayın. Ben sizin kazanmak istediğiniz yerleri bitireli yıllar oldu.

Bakın ben diyorum ki, "mini etekliside, ateistide, başı kapalısıda, koyu müslümanı da benim insanımdır, bu ülkede yaşama hakkı vardır" Siz veya sizin fikirlerinizi taşıyan insanlar ise bu gerçeği görmek istemeyip, onlar gibi olmayanı toplumdan dışlıyor, onlara haklar vermiyor ve küstahca bu ülkeden kovmaya çalışıyor.. Tarafsız biri çok güzel gözlemler ve hak verir, kim ayrımcılık yapıyormuş.

Size Tevfik'iniz ile edebiyat hayatınızda başarılar diliyorum. Hiciv ile hakareti, saygısızlığı karıştırmak böylelerine mahsus olsa gerek. Tevfik'i büyük şair olarak gören kişinin edebiyat bilgisinden şüphe ederim. Tevfik'in bazı kesimlerce sevilmesinin tek ama tek sebebi, onun siyasi görüşüdür. Kimse kimseyi kandırmasın!
 

TazzzY

Dekan
Emektar
Katılım
12 Kasım 2008
Mesajlar
7,353
Reaksiyon puanı
275
Puanları
263
Al birde burdan yak.

Bu cümlenin neresinde Neyzen Tevfik ile Mehmet Akif kıyaslanıyor işgüzar arkadaşım.Gelipte bana Mehmet Akif'in biyografisini anlatma.Üniversite sınavı dolayısıyla istesem de istemesem de hepsinin biyografisini ezberlemiş durumdayım.
Sorun şu ki ben kıyas yapmadan sen yapmışım gibi göstererek üste çıkmaya çalışıyorsun.Okuduğunu anladıktan sonra gel seninle konuşalım.
Şiire gelince, tamamen uydurmaca olmuş.Orjinali kadar iyi olmadığını kabul et.

En son yerel seçimler öncesi kendin Emin konuşan vatandaş sen değilmiydin Halk aslında herşeyin cevabını veriyor ama nasıl yüz varsa hala Bu görüşleri savunmaya anlamıyorum :razz:

Bu tartışma beni aşar... (Bu cümleden alıntı yapıp komik anlamlar çıkarmayın ama)

Türbanı kadınlar takar. Ben erkek olarak kadınların haklarını bir yere kadar savunabilirim gerisi herkesin kendinin bileceği iş... İsteyen takar, istemeyen takmaz.

İran'la ilgili olarak da ölmez sağ kalırsak bir iki yıl sonra tekrar İran'ın füzesini, uçağını, dünyaya kafa tutuşunu tekrardan konuşuruz. Tabi öyle bişeyleri kalırsa. Bu adamlar 10 yıl Irak'la savaşıp yenişemediler. Amerika Irak'ı 3 ayda dümdüz etti. İran dediğiniz mollaistan iki lokmalık beyler... Sadece o kadar. Ama dünya gözü ile gördüğüm güzelim İsfahan'ın harab olmasını elbette istemem.

Dünyaya kafa tutmak değil dünya ile bir olmak lazım... Çoluğu çocuğu olmayanlar için atıp tutmak kolay... Umarım bir gün kollarınızda kanlar içinde bir ana, baba, evlat tutmazsınız. O zaman anlarsınız bazı sataşmalar ölümle biter!

Irak ile iranı birbirine Benzetme ırak karma insan topluluğunun olduğu bir ülke Başta içten satıldılar ırak hükümetine bakarsak ırakın ne denli kolay alındığını anlıyabiliriz ama İran %80 Şii olan bi toplum Ve iran ırak ile savaşmadan önceki iran değil Daha güçlü Ve daha teknolojik silahlara sahip artık Amerika aslında ırakda baya kayıp verdi afganistana bile natodan asker istiyor İsrail Amerikanın sonu iran ile rusyanın elinde...
 

XLone

Asistan
Katılım
1 Ocak 2008
Mesajlar
212
Reaksiyon puanı
1
Puanları
0
Bu kadını halâ savunuyorlar.Böyle insanlara eğitimci diyorlar.Eğitimcilerin yüz karası..
 

turkrock35

Öğrenci
Katılım
14 Aralık 2008
Mesajlar
29
Reaksiyon puanı
0
Puanları
0
iranı hedef göstern insnlra yada insn gibi görünen.. leri çok yadırgıyorum nednmi iran teknolojide bizden çok çok ileride ve bunu ambarboyla başarıyorlar. adamlar 10 yıl sonra uzaya adam göndericekler kendi roketlerini yapıyorlar bizde ne var uni. de turban olsunmu olmasınmı ya bırakın bu işleri çağdaslıkmış eger duzen bana ve sevdiklerime acı çektıroyorsa edeyım ben böle kılık kayfet kanuna ve bunu cıkaran her kim çıkardıysa özgurlükmüş çağdaşlıkmış demokrasıymış
 

respector

Asistan
Katılım
15 Mart 2009
Mesajlar
475
Reaksiyon puanı
2
Puanları
0
Irak ile iranı birbirine Benzetme ırak karma insan topluluğunun olduğu bir ülke Başta içten satıldılar ırak hükümetine bakarsak ırakın ne denli kolay alındığını anlıyabiliriz ama İran %80 Şii olan bi toplum Ve iran ırak ile savaşmadan önceki iran değil Daha güçlü Ve daha teknolojik silahlara sahip artık Amerika aslında ırakda baya kayıp verdi afganistana bile natodan asker istiyor İsrail Amerikanın sonu iran ile rusyanın elinde...

Vakti geldiğinde bu mesajından sana alıntı yapacağım. Herşey bir zaman meselesi...
 

suphi

Öğrenci
Katılım
12 Mart 2009
Mesajlar
95
Reaksiyon puanı
0
Puanları
6
biruye,

Eğitiminiz beni hiç ilgilendirmediği gibi, benim eğitimimde sizi hiç ilgilendirmemelidir.Ne yani? Yalnızca üniversiteden mezun olduktan sonra mı bu ülke hakkındaki görüşlerimi dillendireceğim.Aymazlık denir bunun adına ki bunu benden beklemeyiniz.
Beni terbiyeye davet etmeniz için, benim terbiyesizlik yapmam lazım.Bu durumda davetinizi karşılıksız bırakıyorum.
Az önce beni terbiyeye davet eden siz, Tevfik'e söylemediğinizi bırakmadınız.Sanırım ben merkezcilik dedikleri bu oluyor.Saygılı ol, haddini aşma diyip bunları sizin yapmanız.Ayrıca Tevfik'in sevilmesinin sebebi siyasi görüşüdür demişsiniz sanki Mehmet Akif'in sevilmesinin nedeni başka bir şeymiş gibi.
Ayrımcılık yapma meselesine gelince, önceki mesajlarınızdan birinde yazdığınız 'siz, biz' sözcüklerini hatırlatmak isterim.Belki benim yapamadığım irdeleyi siz yaparsınız.Ee nede olsa benim geçtiğim yollardan yıllar önce geçtiniz değil mi?
 

Neam_Usame

Öğrenci
Katılım
21 Nisan 2009
Mesajlar
5
Reaksiyon puanı
0
Puanları
0
Zulmedenler (çağdaş zalimler) Nasıl Bir İnkılapla Yıkılacaklarını, Yakında Göreceklerdir!
 
Üst