Yaprakların efendisi

Bu konuyu okuyanlar

warkortali

Müdavim
Katılım
14 Kasım 2006
Mesajlar
3,735
Reaksiyon puanı
181
Puanları
63


Nick Merdenyan, İslamiyet, Hıristiyanlık ve Museviliğin sembollerini, kuru yapraklar üzerinde hoşgörüyle bir araya getiriyor.

Merdenyan, Sheraton Hotel&Convention Center Ankara Shops'daki ArtGallery'de, kuratörlüğünü Rahmi Çöğendez'in yaptığı ve geliri UNICEF'e aktarılacak "Buluşma Noktası-Hoşgörü Yaprakları" adlı ilk Türkiye sergisini açtı.

Sergideki 94 adet kuru yaprak üzerinde, üç dinin sembol ve duaları, hat ve tezhip sanatının tüm incelikleriyle nakış gibi işlenmiş, yan yana ve hoşgörüyle duruyor.

Ayrıca, sergide Budizm'den alıntılar, dilekler, güzel sözlerin yazılı olduğu yapraklar da beğeniye sunuluyor. Sergide, orijinal 40 takı da yeralıyor.

"Bana hediye..."

İstanbul Kapalıçarşı'da 40 yıldır esnaflık yapan Ermeni asıllı ve Hıristiyan Merdenyan, bu sanatın"kendisine hediye edilmesine" oğlunun vaftiz töreninin sebep olduğunu söyledi.

Törende hediye gelen "Difenbahya" adlı bitkinin iki yaprağını bir kitabın arasına koyduğunu, yaprakları bir-iki yıl sonra kitap arasında kurumuş ve ipeksi görünüm almış halde bulduğunu anlatan Merdenyan, görüntüye hayran kaldığını ve o günden sonra yapraklarla yeni bir şeyler üretmeyi kafasına koyduğunu aktardı.

Merdenyan, ilk olarak yapraklardan birinin üzerine Kanuni Sultan Süleyman'ın Tuğrasını, diğerine Yunus Emre'nin "Sev Seni Seveni"yazısını deneme amaçlı işlediğini belirterek, aynı gün Amerikalı bir çiftin bu esere hayran kalmasıyla işe devam etme kararı aldığını kaydetti.

Bu işi, 1991 yılından bu yana dünyada sadece kendisinin yaptığını savunan Merdenyan, üç dini yapraklarda bir araya getirmesi ile ilgili olarak, "Birlikte yaşıyoruz, ama birbirimizi tanımıyoruz. Ne yazık ki benim çocukluğumdaki hoşgörüyü bugün benim oğlum göremeyecek. Umarım, bu eserler hoşgörü ve tanışmak için bir mesaj olur."

"Turistik objeye dönüştürülüyor"

Merdanyan, yaprakların üzerine sanatını icra ederken, artık üç dinin yazılarını bile birbirine karıştırmaya başladığını dile getirerek, eserlerinin Mevlana'nın felsefesine denk düştüğünü kaydetti.

Eserleri hakkında din adamlarından olumlu tepkiler aldığını, yurtdışındaki sergilere büyük ilgi gösterildiğini aktaran Merdenyan,"Yaptığımız sanat Türk kültür sanatı. Bunu komşularımıza ve diğer ülkelere tanıtmaya çalışıyorum" dedi.

Merdenyan, Türkiye'de hemen fikirlerin kopyalanıp çalındığını ve turistik bir obje haline dönüştürüldüğünü savunarak, bu nedenle uzun yıllardır sergi açmadığını kaydetti. Merdenyan, bunda ağır ve sağlamadım atarak ilerlemek istemesinin de etkisi olduğunu belirtti.

"Dokunmadan önce ellerimizi yıkarız"

Eserlerinin turistik ürün olmadığını vurgulayan Merdenyan, "Bu eserlere dokunmadan önce ellerimizi yıkarız. Onun içeriğine saygılı olunması lazım, bazı kurallara uyulmalı" dedi.

Merdenyan, müşterilere de hikayesini anlatmadan eseri vermediğini aktararak, bu konuda başından geçen ilginç bir olayı şöyle anlattı:

"Amerikalı bir çift geldi ve uzun uzun inceledikten sonra üzerinde Ayet-el Kürsi yazılı yaprağı almak istediler. Paketlerken konuşmalarına kulak misafiri oldum. Birbirlerine bunun banyolarında güzel duracağını söylüyorlardı.

O anda kala kaldım ve 'Siz yanlış gelmişsiniz, bu eser düşündüğünüz yere uygun değil. Çünkü bu eserin üzerindeki yazı bizim için çok özel bir dua ve evimizin en özel köşesinde ve yukarda durması gerekli' dedim.

Şaşırdılar ve eserle ilgili bilgi verince duygulandılar, yine de onu almak istediklerini ve evlerinin en güzel köşesine asacaklarını söylediler. O nedenle eserin hikayesinin anlatmadan satmıyorum."

Merdenyan, eserlerinin satın alınmasının önemli olmadığını, sadece kişilerin bu eserleri ve eserdeki hoşgörüyü görmelerini istediğini bildirdi.

"Çocuklarım bunlar"

Merdenyan, eserlerin üç kişilik bir ortak çalışma ürünü olduğunu da söyledi.

"Difenbahya" ve "Kaladium" adlı tropikal bitkilerin yapraklarının ABD'nin California kentindeki bir seradan getirildiğini, yaprakların özel bir şekilde kurutulduğunu belirten sanatçı, figürler ve yazılar için de özel boya karışımı kullandıklarını aktardı.

Merdenyan ve Laura Bush

Sanatçı, figür ve yazılara göre değişmekle birlikte, 3-4 yaprak için 10-12 gün uğraştıklarını belirterek, "O kadar beynime ve dünyama girdi ki bu sanat, bu bana bir hediye, benim hayatım, çocuklarım bunlar" dedi.

Hattat olmadığını vurgulayan Merdenyan, "Yazılarda biz kamış değil, kedi kılı fırçaları kullanıyoruz" dedi.

Ayrıca Merdenyan, gül motifli bir eserini Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'e hediye ettiğini, müşterileri arasında Hillary Clinton, İtalyan Savcı Di Pietro, Barbara Bush, Bill Gates gibi isimlerin bulunduğunu kaydetti.

Merdenyan, eserlerini Ebru Yalkın ve Hülya Kalaycı'yla birlikte ortaya çıkarıyor.

[size=10pt]Kaynak[/size]
 

too_late

Müdavim
Katılım
2 Mart 2007
Mesajlar
2,494
Reaksiyon puanı
4
Puanları
38
Haberi ilk okuduğumda benimde çok ilgimi çekmişti :) Düşünsenize üç din tek bir yaprakta sentezleniyor :) Görülmesi gereken bir sergi bence :)
 

warkortali

Müdavim
Katılım
14 Kasım 2006
Mesajlar
3,735
Reaksiyon puanı
181
Puanları
63
Öhöhmm öhömm talha evet doğru yalnız too late arkadaşımızın rızası alınmıştır ..
 
Üst