- Katılım
- 30 Mayıs 2007
- Mesajlar
- 6,887
- Reaksiyon puanı
- 175
- Puanları
- 1,243
HaberTürk editörü sayın arkadaşın yukarıda linki verilen videosunda her ne kadar makul talepler olsa da, aşırı yanlış bilgilendirme var. Zannediyorum bazı arkadaşlar taraf tutmaktan dolayı, söz konusu kararlar hakkında hiçbir bilgi sahibi olmadan sayın editöre inanmayı daha kolay buluyorlar.
SDN'nin ilgili röportajında BTK başkanının belirttiği gibi, büyük medyanın editörleri bile bir kaç sayfalık bir şeyi okumadan, sadece kulaktan dolma bilgilerle açıklamalar yapıp kamuoyunu yanlış şekillerde bilgilendiriyor ve bilgi kirliliğine yol açıyorlar. Başkanın açıklamaları çok makul ve bilgilendirici; bu konuda eleştiri getirenler konuyla ilgili değil, siyasi eleştiri getiriyorlar.
BTK'nın bazı kararlarının makul olmaması, elbette kimseye durduk yerde yalan haber yapma veya bilgiyi çarpıtma hakkı vermemektedir.
İşte videoda ve sair medyada yanlış aktarılan bilgiler:
1- Deniliyor ki, bir paketi seçen, bunu düzenleyemeyecek; oysa kurul kararının 6. maddesi 2. fıkrasına göre, kullanıcılar kendilerine verilecek olan şifreyle neyin filtrelenip neyin filtrelenmeyeceğine kendileri karar verebilecek. Kurul bunu internet sağlayıcılara 7. madde 6. fıkra ve 8. fıkra ile mecbur etmiş. Yani internet sağlayıcılara bir inisiyatif bırakılmamış, herkes kendi paketinde örneğin "ben bu paketi kullanıyorum ama sosyal medyaya erişim açık olsun filtrelenmesin" gibi ayarlar yapabilecek. O yüzden editörün bu konudaki ifadesi doğru değil.
2- Deniliyor ki, kullanıcıya tercih bırakılmamış, illa da bir paket seçmesi lazım. Kurul kararına göre, kullanıcı internet hizmeti alırken "güvenli internet hizmeti almak istemiyorum" şeklinde tercihte bulunabilecek. Bu durumda standart pakete girecekler ve herhangi bir filtreleme uygulanmayacak. (Madde 7/4) Ayrıca, yine kurul kararına göre kullanıcı istediği zaman paketler arasında geçiş yapabilecek.
3- Deniliyor ki, kimin nereye girdiği kayıt edilecek ve fişleme yapılacak. Kesinlikle çok feci bir çarpıtma söz konusu; tam tersine kurul kararına göre "servis sağlayıcılar kullanıcıların kişisel verilerini korumak ve bilgi güvenliğini sağlamakla yükümlü" olacaklar. Yani kurul bırakın fişlemeyi, tam tersine internet sağlayıcıları, kişisel verileri korumaya mecbur ediyor. (Madde 9/8) (Bu elbette göreceli bir durum, ama işin aslı söylendiği gibi değil.) Bununla birlikte, kurul kararında, kim hangi saatte hangi adrese girmiş gibi bir kayıt tutulacağına ilişkin hiçbir ibare yok; yani burada da bir yanlış bilgilendirme söz konusu. Hatta "bu bilgiyi nereden aldınız, kimin nereye hangi saatte girdiğinin kayıt edileceğini nereden çıkardınız" diye sorulacak bir durum var.
4- Deniliyor ki, filtreyi aşmaya çalışan cezalandırılacak, fişlenecek. Yine büyük bir çarpıtma. Kurul kararında filtreyi aşmaya çalışanlar hakkında hiçbir işlem öngörülmemiş; yani ceza verilecek diyenler neye göre ceza verilecek veya ne ceza verilecek belirtmiyor; çünkü kurul kararında kişilerin hiçbir şekilde cezalandırılacağına veya filtreyi aşmaya çalışanların kurula bildirileceğine ilişkin hiçbir uygulama yok. Kurul kararı 11. madde 1. fıkrasına göre, seçilen paketteki filtrenin sağlıklı çalışması için internet sağlayıcılar gerekli önlemleri alacak. Bu da şu anlama geliyor; diyelim ki çocuk filtresini seçtiniz fakat çocuğunuz bu filtreyi aşmaya çalışıyor; işte internet sağlayıcı bunu engelleyecek ve filtrenin aşılmaması ve seçtiğiniz paketin gerçekten düzgün çalışması için tedbir alacak. Bu sırada da sizin bilgilerinizi kaydedip bir yerlere iletmesi söz konusu değil.
Nitekim herkes biliyor şu anki mevcut filtre uygulamalarının hepsi aşılabilir durumda; böyle bir durumda da söz konusu filtrelemenin hiçbir değeri kalmıyor; işte kurul buna açıklık getiriyor ve filtre olacaksa adam gibi olsun diyor. O yüzden burada büyük bir çarpıtma ve yanlış bilgi aktarımı var; internet kafelerdeki filtre programlarıyla buradaki "filtre" sözcüğünün aynı olması nedeniyle, bir TV editörü bile hakkında konuştuğu kurul kararını okumadan veya değerlendirmeden, sırf isim benzerliğinden dolayı yanlış bilgilendirme yapıyor.
Bütün bunlar bir yana; ben sektörün içinde olduğum için doğrudan biliyorum; birçok aile bu filtreleri evlerinde kullanmak istiyorlar; ben onlarca müşteri için bugüne kadar farklı uygulamalar denedim; OpenDNS de bunlara dahil. Fakat hepsi bir şekilde aşıldığı için, çocuğum hala buralara giriyor diye şikayet ediyorlar. İşte BTK kararı, tam olarak buna açıklık getiriyor; filtre seçilmişse, o filtre düzgün çalışacak diyor; hiçbir şekilde filtreyi aşan cezalandırılır veya kurula bildirilir gibi bir şey söz konusu değil.
5- Yine haberde deniliyor ki, "eskiden mahkeme kararı çıkıyordu sayfada şimdi o da çıkmayacak, site kapalı mı açık mı belli olmayacak". Keşke gerçekten sayın editörün dediği gibi belirsizlik olsa. Kendisi bilgiyi nereden edinmiş bilemiyorum, fakat kesinlikle hakkında konuştuğu kurul kararından edinmediği kesin; sanırım birisi bir şey söylemiş, o da okumadan, değerlendirmeden taraftarlığına yenik düşmüş. Bir medyanın, hem de büyük bir medyada teknoloji editörlüğü yapan saygıdeğer bir kimsenin bu kadar yanlış bilgi vermesi, Türkiye'de internet kullanımının yeri hakkında maalesef acı bir bilgi veriyor.
Bu konuyla ilgili olarak kurul kararının değişik yerlerinde, örneğin 10. maddenin 1. fıkrasında açıkça deniliyor ki, kullanıcı, engellenmiş bir siteye girdiğinde, internet sağlayıcı tararından bir bilgilendirme sayfası gösterilmesi zorunludur. Yani site açılmayacak, hiçbir yazı çıkmayacak kısmı, yanlış bilgilendirme mi denilir veya bu kadar şeyden sonra "yalan" mı denilir bilmiyorum; fakat doğru değil. Karara göre, her internet sağlayıcı, filtreye takılan bir siteye ilişkin bilgilendirme yapacak bir sayfayı kullanıcıya göstermekle yükümlü.
Son olarak, haberde ve başka yerlerde belirtilmemiş, kurul kararına göre bu filtreler sadece bireysel aboneler (gerçek kişiler) için. Yani kurumsal aboneler (tüzel kişiler) için herhangi bir filtre paketi yok.
BTK'nın bu kararları, belki senkronizasyonsuzluk, mevzuat yetersizlikleri, belki internet sağlayıcıların yanlış anlaşmaları veya izgüzarlıkları nedeniyle yanlış veya belirsiz şekillerde uygulanabilir; eleştirilebilecek şeyler var; ama iğnenin batırıldığı yer çok yanlış. Nitekim BTK kararı ile BTK başkanının yaptığı açıklamalar bire bir örtüşüyor.
Hakkında bu kadar konuşulan ve fakat kendisine atıfta değil atışta bulunulan kurul kararı:
http://www.btk.gov.tr/Duzenlemeler/Hukuki/kurulkararlari/2011/2011 DK-10-91sss.pdf
Kamuoyuna selam.
SDN'nin ilgili röportajında BTK başkanının belirttiği gibi, büyük medyanın editörleri bile bir kaç sayfalık bir şeyi okumadan, sadece kulaktan dolma bilgilerle açıklamalar yapıp kamuoyunu yanlış şekillerde bilgilendiriyor ve bilgi kirliliğine yol açıyorlar. Başkanın açıklamaları çok makul ve bilgilendirici; bu konuda eleştiri getirenler konuyla ilgili değil, siyasi eleştiri getiriyorlar.
BTK'nın bazı kararlarının makul olmaması, elbette kimseye durduk yerde yalan haber yapma veya bilgiyi çarpıtma hakkı vermemektedir.
İşte videoda ve sair medyada yanlış aktarılan bilgiler:
1- Deniliyor ki, bir paketi seçen, bunu düzenleyemeyecek; oysa kurul kararının 6. maddesi 2. fıkrasına göre, kullanıcılar kendilerine verilecek olan şifreyle neyin filtrelenip neyin filtrelenmeyeceğine kendileri karar verebilecek. Kurul bunu internet sağlayıcılara 7. madde 6. fıkra ve 8. fıkra ile mecbur etmiş. Yani internet sağlayıcılara bir inisiyatif bırakılmamış, herkes kendi paketinde örneğin "ben bu paketi kullanıyorum ama sosyal medyaya erişim açık olsun filtrelenmesin" gibi ayarlar yapabilecek. O yüzden editörün bu konudaki ifadesi doğru değil.
2- Deniliyor ki, kullanıcıya tercih bırakılmamış, illa da bir paket seçmesi lazım. Kurul kararına göre, kullanıcı internet hizmeti alırken "güvenli internet hizmeti almak istemiyorum" şeklinde tercihte bulunabilecek. Bu durumda standart pakete girecekler ve herhangi bir filtreleme uygulanmayacak. (Madde 7/4) Ayrıca, yine kurul kararına göre kullanıcı istediği zaman paketler arasında geçiş yapabilecek.
3- Deniliyor ki, kimin nereye girdiği kayıt edilecek ve fişleme yapılacak. Kesinlikle çok feci bir çarpıtma söz konusu; tam tersine kurul kararına göre "servis sağlayıcılar kullanıcıların kişisel verilerini korumak ve bilgi güvenliğini sağlamakla yükümlü" olacaklar. Yani kurul bırakın fişlemeyi, tam tersine internet sağlayıcıları, kişisel verileri korumaya mecbur ediyor. (Madde 9/8) (Bu elbette göreceli bir durum, ama işin aslı söylendiği gibi değil.) Bununla birlikte, kurul kararında, kim hangi saatte hangi adrese girmiş gibi bir kayıt tutulacağına ilişkin hiçbir ibare yok; yani burada da bir yanlış bilgilendirme söz konusu. Hatta "bu bilgiyi nereden aldınız, kimin nereye hangi saatte girdiğinin kayıt edileceğini nereden çıkardınız" diye sorulacak bir durum var.
4- Deniliyor ki, filtreyi aşmaya çalışan cezalandırılacak, fişlenecek. Yine büyük bir çarpıtma. Kurul kararında filtreyi aşmaya çalışanlar hakkında hiçbir işlem öngörülmemiş; yani ceza verilecek diyenler neye göre ceza verilecek veya ne ceza verilecek belirtmiyor; çünkü kurul kararında kişilerin hiçbir şekilde cezalandırılacağına veya filtreyi aşmaya çalışanların kurula bildirileceğine ilişkin hiçbir uygulama yok. Kurul kararı 11. madde 1. fıkrasına göre, seçilen paketteki filtrenin sağlıklı çalışması için internet sağlayıcılar gerekli önlemleri alacak. Bu da şu anlama geliyor; diyelim ki çocuk filtresini seçtiniz fakat çocuğunuz bu filtreyi aşmaya çalışıyor; işte internet sağlayıcı bunu engelleyecek ve filtrenin aşılmaması ve seçtiğiniz paketin gerçekten düzgün çalışması için tedbir alacak. Bu sırada da sizin bilgilerinizi kaydedip bir yerlere iletmesi söz konusu değil.
Nitekim herkes biliyor şu anki mevcut filtre uygulamalarının hepsi aşılabilir durumda; böyle bir durumda da söz konusu filtrelemenin hiçbir değeri kalmıyor; işte kurul buna açıklık getiriyor ve filtre olacaksa adam gibi olsun diyor. O yüzden burada büyük bir çarpıtma ve yanlış bilgi aktarımı var; internet kafelerdeki filtre programlarıyla buradaki "filtre" sözcüğünün aynı olması nedeniyle, bir TV editörü bile hakkında konuştuğu kurul kararını okumadan veya değerlendirmeden, sırf isim benzerliğinden dolayı yanlış bilgilendirme yapıyor.
Bütün bunlar bir yana; ben sektörün içinde olduğum için doğrudan biliyorum; birçok aile bu filtreleri evlerinde kullanmak istiyorlar; ben onlarca müşteri için bugüne kadar farklı uygulamalar denedim; OpenDNS de bunlara dahil. Fakat hepsi bir şekilde aşıldığı için, çocuğum hala buralara giriyor diye şikayet ediyorlar. İşte BTK kararı, tam olarak buna açıklık getiriyor; filtre seçilmişse, o filtre düzgün çalışacak diyor; hiçbir şekilde filtreyi aşan cezalandırılır veya kurula bildirilir gibi bir şey söz konusu değil.
5- Yine haberde deniliyor ki, "eskiden mahkeme kararı çıkıyordu sayfada şimdi o da çıkmayacak, site kapalı mı açık mı belli olmayacak". Keşke gerçekten sayın editörün dediği gibi belirsizlik olsa. Kendisi bilgiyi nereden edinmiş bilemiyorum, fakat kesinlikle hakkında konuştuğu kurul kararından edinmediği kesin; sanırım birisi bir şey söylemiş, o da okumadan, değerlendirmeden taraftarlığına yenik düşmüş. Bir medyanın, hem de büyük bir medyada teknoloji editörlüğü yapan saygıdeğer bir kimsenin bu kadar yanlış bilgi vermesi, Türkiye'de internet kullanımının yeri hakkında maalesef acı bir bilgi veriyor.
Bu konuyla ilgili olarak kurul kararının değişik yerlerinde, örneğin 10. maddenin 1. fıkrasında açıkça deniliyor ki, kullanıcı, engellenmiş bir siteye girdiğinde, internet sağlayıcı tararından bir bilgilendirme sayfası gösterilmesi zorunludur. Yani site açılmayacak, hiçbir yazı çıkmayacak kısmı, yanlış bilgilendirme mi denilir veya bu kadar şeyden sonra "yalan" mı denilir bilmiyorum; fakat doğru değil. Karara göre, her internet sağlayıcı, filtreye takılan bir siteye ilişkin bilgilendirme yapacak bir sayfayı kullanıcıya göstermekle yükümlü.
Son olarak, haberde ve başka yerlerde belirtilmemiş, kurul kararına göre bu filtreler sadece bireysel aboneler (gerçek kişiler) için. Yani kurumsal aboneler (tüzel kişiler) için herhangi bir filtre paketi yok.
BTK'nın bu kararları, belki senkronizasyonsuzluk, mevzuat yetersizlikleri, belki internet sağlayıcıların yanlış anlaşmaları veya izgüzarlıkları nedeniyle yanlış veya belirsiz şekillerde uygulanabilir; eleştirilebilecek şeyler var; ama iğnenin batırıldığı yer çok yanlış. Nitekim BTK kararı ile BTK başkanının yaptığı açıklamalar bire bir örtüşüyor.
Hakkında bu kadar konuşulan ve fakat kendisine atıfta değil atışta bulunulan kurul kararı:
http://www.btk.gov.tr/Duzenlemeler/Hukuki/kurulkararlari/2011/2011 DK-10-91sss.pdf
Kamuoyuna selam.