SDN Fenerbahçe Kulübü

Korpe

Rektör
Katılım
2 Ağustos 2009
Mesajlar
10,169
Reaksiyon puanı
16
Puanları
0
[h=1]Nefretlik bir futbolcu: Selçuk Şahin![/h][h=2]Fenerbahçe'nin orta saha oyuncusu Selçuk Şahin 2003 yılından beri Sarı Lacivertli formayı terletiyor.[/h]
fft104mm1889174.jpg
Terletmesine terletiyor ama hiçbir zaman beğenilmiyor. Ne yapsa ıslıklanıyor, yuhalanıyor. Fenerbahçe'de ortada bir kötü gidişat, bir mağlubiyet varsa ve sahada da 90 dakika ya da daha az, Selçuk Şahin varsa, kötü günün sorumlusu o oluyor.

2003-2004 sezonunda ilk maçı. Rakibi Fenerbahçe'ye geldiği takım İstanbulspor. Hocası Daum. İstanbulspor'un hocası Aykut Kocaman. Fenerbahçe maçı 3-0 kaybediyor, Selçuk Şahin dahil sol bek Erhan Albayrak ve artık aramızda olmayan kaleci Enke baş sorumlular...

2004-2005 sezonunda UEFA Kupası maçı... Rakip Zaragoza. Saracoğlu tıklım tıklım. Maç 1-0 kaybediliyor. Selçuk Şahin oyundan alınırken ıslıklar, yuhalamalar... Bu iki maç daha ilk senelerinden birer örnek sadece.

Daha sonra o da alışıyor her şeyin tek sorumlusu olmaya... Gülüyor, 'Eyvallah' çekiyor.

Appiah, Aurelio, Deniz Barış, Kemal Aslan, Josico, Maldonado ve unuttuğumuz bir çok oyuncu... Selçuk hep yedek. Ama ihtiyaç oldu mu hazır kıta. Oynadığı mevkii itibariyle hata yapması çok normal. Hata yapınca takım zor durumda kalıyor. Takım gol yiyor. Doğru. Bir Appiah, Aurelio olmadığı da doğru. Peki gönderen var mı? Yedek olarak daha iyisini alan var mı? Yok.

Ama suçlu hep o, nefret edilen o. 9 senede çıktığı maç sayısı 149. Senede 15-16 maç. 20 bile değil. Hep bölük pörçük. Bir kere 20 maç üst üste oynamış mı? Hayır.

En son Moskova hüsranı. Suçlu yine Selçuk Şahin. Islıklanan, yuhalanan. Zaten o da pek takmadı kafasına. 'Eyvallah' dedi, kaptanlık bandını verdi Alex'e... Paşa paşa çıktı oyundan 9 senedir olduğu gibi...

Biraz ayıp olmuyor mu sizce? Evet bir Alex değil. Appiah değil. Ama geçen sezon Trabzon maçında ölümüne oynaması, bu yüzden sakatlanması hiç mi gelmiyor akıllara? Gelmez tabii. Adı Selçuk bir kere. Bizim evladımız. Döveriz de severiz de. O zaman biraz sevmeye başlasak, en azından dövmesek, sövmesek... Çok mu olur?

Hakan Ateşler / Fanatik.com.tr

Kaynak
 

Korpe

Rektör
Katılım
2 Ağustos 2009
Mesajlar
10,169
Reaksiyon puanı
16
Puanları
0
[h=1]Aziz Başkan da 'transfer' dedi[/h][h=2]Spartak Moskova rövanşından sonra Fenerbahçe'nin patronunun da yakın çevresine, “Orta sahaya takviye lazım” ifadelerini kullandığı öğrenildi. Chelsea'li Meireles Kanarya'nın listesinde favori durumda.[/h]
fft104mm1889150.jpg
Şampiyonlar Ligi’nden elenmesine rağmen, Trabzonspor ve Bursaspor’un Avrupa Ligi’ne vedasıyla kasasına hatırı sayılır bir para girecek olan Fenerbahçe, son dakika bombasını patlatmakta kararlı. Bu konuda yönetim ve teknik heyette de hemfikir. Başkan Aziz Yıldırım’ın Spartak Moskova rövanşından sonra, yakın çevresine tıpkı Aykut Kocaman gibi, “Bu orta sahaya takviye şart” ifadelerini kullandığı biliniyor. Mücadele edeceği Avrupa Ligi’nde çıtayı hayli yükseğe koyan Sarı-Lacivertliler’in listesinde favori durumundaki oyuncu ise Meireles. Chelsea’de 2015’e kadar sözleşmesi bulunan, ancak fazla süre alamadığı için İngiliz kulübünün satışına sıcak baktığı Portekizli oyuncu için kesenin ağzı açılıyor. Teknik direktör Aykut Kocaman’ın da kadrosunda görmek istediği ve oyun planında geniş yer ayırdığı Meireles’in durumunun hafta başına kadar netlik kazanacağı ortaya çıktı. Ada ekibinin pazarlıklara 10 milyon Euro’dan başladığı, ancak bu rakamın daha makul seviyelere çekilebileceği düşünülüyor.

kaynak

fft104mm1888943.jpg


Dirk Kuyt’tan, golcülüğüyle ilgili çarpıcı sözler. Fenerbahçe Dergisi’ne konuşan Hollandalı yıldız, “Doğuştan gelen bir gol koklama yeteneğim var. Doğru yerde, doğru zamanda, doğru noktada olmayı başarabiliyorum. Kimi zaman da bunu gözüm kapalı yapabiliyorum. Çalışkanlığımı da buna eklediğimizde şu anda bulunduğum başarılı noktadayım” dedi. Hayatı boyunca hep hırslı ve kazanmayı seven bir oyuncu olduğunu vurgulayan Kuyt, “Ancak altını iyice çizmek isterim ki; bu bireysel bir hırs değil, takıma yansıyan ve takım halinde motive olmayı seven bir hırs. Bireysel olarak iyi olmaktansa, takım olarak kazanmayı her zaman için tercih ederim. Teknik ve hızlı olabilirsiniz ama bu özelliklerinizi ortaya çıkarabilmek için mutlaka sıkı şekilde çalışmanız gerekir. Ben, bu disiplini küçük yaşta aldım” diye konuşt

Kaynak
 

leroy

Asistan
Katılım
23 Ağustos 2012
Mesajlar
473
Reaksiyon puanı
0
Puanları
0
1 hafta galiba transfer döneminin bitimine şu tranfer umarım olmuştur meireles yani...
 

cobra11

Müdavim
Müdavim
Katılım
28 Haziran 2009
Mesajlar
4,659
Reaksiyon puanı
16
Puanları
218
[MENTION=287660]vlkn1907[/MENTION] [MENTION=286034]leroy[/MENTION] [MENTION=142183]CuMaAli[/MENTION] listemize yeni eklenen arkadaşlar tekrardan "hoşgeldiniz", sizleri hep aramızda görmek isteriz :)

bu arada avatarları 12 numara olanı yaparsak tek yürek tek avatar sloganımızada uymuş oluruz. Teşekkürler şimdiden :)

transfer dönemi 5 eylülde bitiyor diye biliyorum. şu aralar yeni bir transfer haberi duyabiliriz :)
 

Korpe

Rektör
Katılım
2 Ağustos 2009
Mesajlar
10,169
Reaksiyon puanı
16
Puanları
0
26.08.12idman__lPJsKnWe_.jpg


İdman Notları
Fenerbahçemiz, Spor Toto Süper Lig’in 3. haftasında, 2. Eylül Pazar günü deplasmanda Sivasspor ile oynayacağı maçın hazırlıklarına, Can Bartu Tesisleri’nde bugün öğle saatlerinde yaptığı ve basına kapalı gerçekleştirilen idmanla başladı.

Teknik Direktörümüz Aykut Kocaman yönetiminde saat 11.00’de başlayan idman, 1 saat 30 dakika sürdü. Spartak Moskova maçının ilk on birinde başlayan oyuncularımız, salonda kuvvet çalışması ve sahada çeşitli parkurlardan oluşan dayanıklılık koşusuyla antrenmanı tamamladı. Diğer oyuncularımız ise koşu, ısınma ve koordinasyon hareketleriyle başladıklarını idmanı dar alanda yapılan pas organizasyonlarıyla sürdürdü. İdman, yine dar alanda yapılan çift kale maçlarla noktalandı.

Sakatlıkları süren oyuncularımız Volkan Demirel, Serdar Kesimal ve Milos Krasic, tedavi ve çalışmalarını tesislerde sürdürdü.

Fenerbahçemiz, Sivasspor maçı hazırlıklarını, 1 Eylül Cumartesi günü Can Bartu Tesisleri’nde yapacağı idmanla tamamlayacak. Saat 11.00’de başlayacak ve basını kapalı gerçekleştirilecek bu idmanın ardından Takımımız, Sabiha Gökçen Havalimanı’ndan kalkacak özel bir uçakla Sivas’a hareket edecek.


Kaynak

millitakimkadro2012__UvRKNj3p_.jpg


Milli Takımımıza 7 Oyuncumuz Çağırıldı
A Milli Futbol Takımımızın, FIFA 2014 Dünya Kupası grup elemelerinde 7 Eylül Cuma günü Amsterdam’da Hollanda ve 11 Eylül Salı günü İstanbul’da Estonya ile oynayacağı maçların aday kadrosu ve program açıklandı.

Fenerbahçemizden Bekir İrtegün, Caner Erkin, Egemen Korkmaz, Mert Günokk, Gökhan Gönül, Hasan Ali Kaldırım ve Mehmet Topal, aday kadroya çağrılan futbolcular oldu.

Abdullah Avcı yönetimindeki A Milli Takım aday kadrosuna şu futbolcular davet edildi:

BEKİR İRTEGÜN-FENERBAHÇE

CANER ERKİN-FENERBAHÇE

EGEMEN KORKMAZ-FENERBAHÇE

MERT GÜNOK- FENERBAHÇE

GÖKHAN GÖNÜL-FENERBAHÇE

HASAN ALİ KALDIRIM- FENERBAHÇE

MEHMET TOPAL- FENERBAHÇE

BURAK YILMAZ- GALATASARAY A.Ş.

HAMİT ALTINTOP-GALATASARAY A.Ş.

SELÇUK İNAN-GALATASARAY A.Ş.

SEMİH KAYA-GALATASARAY A.Ş.

UMUT BULUT -GALATASARAY A.Ş.

HAKAN KADİR BALTA-GALATASARAY A.Ş.

CENK GÖNEN- BEŞİKTAŞ A.Ş.

TOLGA ZENGİN-TRABZONSPOR A.Ş.

ARDA TURAN-CLUB ATLETICO DE MADRID

EMRE BELÖZOĞLU-CLUB ATLETICO DE MADRID

ÖMER TOPRAK-BAYER 04 LEVERKUSEN

GÖKHAN TÖRE- FC RUBIN KAZAN

NURİ ŞAHİN-LIVERPOOL FC

SERCAN SARARER- SPVGG GREUTHER FURTH

MEVLÜT ERDİNÇ-STADE RENNAIS FC

TUNAY TORUN-VFB STUTGART

MEHMET EKİCİ-SV WERDER BREMEN


A Milli Takım, 2 Eylül Pazar günü saat 22.30’dan itibaren Swisssotel The Bosphorus’da kampa girecek ve 3 Eylül Pazartesi günü 11.00’de Amsterdam’a hareket edecek.

Kaynak
 

CuMaAli

Profesör
Katılım
6 Mayıs 2011
Mesajlar
1,332
Reaksiyon puanı
2
Puanları
218
110527-095144-354719-CB.jpg

Şampiyonluğun ardından, Türk sinemasında içinden Fenerbahçe geçen filmleri tekrar izledik. Unutulmaz replikler eşliğinde bir zamanlar Yeşilçam’ın halkla nasıl bütünleştiğini gördük.

Serdar Akbıyık

Sİnema dediğin şey gücünü halktan alır. Toplumun aynasıdır. Türk halkının futbol sevgisi ortada. Sinemamız bu sevgiye nasıl yaklaşmış? Bu yılın şampiyonu Fenerbahçe olduğu için Yeşilçam döneminde içinden Fenerbahçe geçen filmleri topladık, bakın ne kadar etkileyici, samimi ve komik. Yani sinemanın en güzel yüzü. 1959 yılında başlayan ligimizin ilk şampiyonu Fenerbahçe kendini sinemada da göstermeye başladı.

Yapma be abi, Fener hatırına...

1958’de Osman Seden’in Altın Kafes filminde Zeki Müren şoför ve arabasına 10, 15 kişi bindirmiş. Trafik memuru ehliyetini alıyor. Yolculardan Münir Özkul “Yapma be abi, Fenerbahçe hatırına” diyor. Polis cezayı yine de kesiyor. Özkul diyor ki “Ulan gitti 25 kağıt. Herhalde Cimbomlu’ydu”. Galatasaray Fenerbahçe rekabeti daha o zaman filmlerimize damgasını vuruyor. 1964’te Fenerbahçe -Altay karşılaşıyor. Lefter herkesi çalımlıyor, şutunu çekiyor. Altaylı Varol planjonla topu tutuyor. Sonra dönüp kameralara poz veriyor. Lefter çok kızıyor ve hakeme gidip “Bre hakem bey. Maç mı oynuyoruz yoksa film mi çeviriyoruz? Şu Varol denen adama baksana kaleci değil sanki aktör” diyor. Evet Varol hem maç yapmakta hem de film çevirmektedir. Şekerli misin Vay Vay filminin çekimleri o sırada habersizce yapılıyor.

Hakim bey ‘goool’ diye bağırır

Yeşilçam’ın meşhur Fenerliler’inden biri de Sadri Alışık. 1965 yılında Osman Seden’in Şakayla Karışık filminde Ofsayt Osman karakterini oynar. İki zengin iş adamı iddiada bir serseriye para verirler. Ofsayt Osman saftır dürüsttür. Paraya dokunmaz ama sevdiği kız hastalanır. Osman parayı kız için kullanır. Yakalanır ve mahkemeye çıkarılır. İşte o unutulmaz monolog, “Çocuğu kurtaracak kadarını aldım, üst tarafına el sürmedim. Hepiniz, hepiniz hakem olun abiler... Ya bu maç be. Ama böyle hayat sahasında oynanıyor. Oyuncuları bizleriz. Ben Osman. Ofsayt Osman. Söyleyin be gene mi atamadım golü? Adaletine, insanlığına kurban olayım hakim bey, bu da mı gol değil?” Ve hakim “Gooooolll” diye bağırır. İzleyenlerin gözyaşları sel olur akar. Yeşilçam’daki futbol sevgisi sadece Fener için değil, diğer takımlar için de geçerli. Bu da Yeşilçam’ın bir zamanlar halkla ne kadar bütünleştiğini gösteriyor.

Zaten ne çektiysek bi Trabzon’dan bi de Mahmut Hoca’dan...

YeŞİlçam ve Fenerbahçe deyince Hababam Sınıfını ayrıca değerlendirmek gerekir. Sıkı Fenerbahçeli Rıfat Ilgaz’ın eseri Ertem Eğilmez’in elinde Türk sinemasının en önemli serisi olarak ortaya çıktı. Mahmut Hoca ile öğrencilerinin yaşadığı köşe kapmacada hep bir Fenerbahçe maçı için okuldan kaçma hikayesi vardı. Hele Hababam Sınıfı Uyanıyor’daki şu sözler unutulmaz, “Biz ne çakiyorsak bu hayatta bi Trabzon’dan, bi de Mahmut Hoca’dan.” 2000 yıllarında Ertem Eğilmez’in oğlu Ferdi Eğilmez Hababam Sınıfı’nın yeni versiyonunu çekti. Oyuncular hikayeler hep değişti. Ama aynı kalan Fenerbahçe sevgisiydi...1959 yılında Asaf Tengiz’in yönettiği Gönül Kimi Severse filminde ünlü Cilalı İbo (Feridun Karakaya) Fenerbahçe’nin ilk şampiyonluğunun öyküsüyle beraber fakir ama mert bir şoförün hikayesini anlatıyor. Metin Oktay’ın ağları delen golüyle ilk maçı Galatasaray kazanıyor. Cilalı İbo şoklarda. Mahallesine döndüğünde bütün Galatasaraylılar göbek atıyor. İkinci maçta ise Fenerbahçe Can’ın ve Lefter’in golleriyle maçı 4-0 kazanıyor. Külüstür dolmuşuna 20 sokak çocuğunu dolduran İbo Galatasaraylı mahalle sakinlerinin karşısında “Yaşşa Fenerbahçe” tezahüratı yaptırıyor. Özellikle bir sahne vatandaşların katkısıyla çekiliyor. İbo’nun arabası Galata Köprü’sü üstünde bozuluyor. Cilalı İbo aşağıya inip “Fenerbahçe adına yüklenin arkadaşlar” dediğinde. Etrafta kim varsa arabayı ve birbirlerini itmeye başlıyorlar. Kameraya bakanları mı istersiniz, gülenleri mi?

http://www.stargazete.com/kultursanat/hakim-bey-bu-da-mi-gol-degil-haber-354719.htm


 

Korpe

Rektör
Katılım
2 Ağustos 2009
Mesajlar
10,169
Reaksiyon puanı
16
Puanları
0
[MENTION=194915]cincoz[/MENTION] h.g kardesim
 

cincoz

Asistan
Katılım
5 Kasım 2011
Mesajlar
216
Reaksiyon puanı
0
Puanları
16
[MENTION=74929]Korpe[/MENTION] hoş bulduk kardeşim
 

Whisper1907

Profesör
Katılım
15 Haziran 2009
Mesajlar
4,512
Reaksiyon puanı
24
Puanları
0
Yarın tüm Fenerium'larda indirim var da bizim maaş günü ayın 5'i olmayaydı iyiydi :mrgreen:
 

angel75

Dekan
Katılım
13 Temmuz 2011
Mesajlar
5,272
Reaksiyon puanı
18
Puanları
218
[MENTION=71554]cobra11[/MENTION]; nasıl böyle bir hata yaptım anlamadım :) Aykut'u düşünüyordum herhalde :)
düzelttim...

Yarın tüm Fenerium'larda indirim var da bizim maaş günü ayın 5'i olmayaydı iyiydi :mrgreen:

sen iste ben alırım büyük FENERLİ...
 

CuMaAli

Profesör
Katılım
6 Mayıs 2011
Mesajlar
1,332
Reaksiyon puanı
2
Puanları
218
[video=youtube;VzV2T1YpKuE]http://www.youtube.com/watch?v=VzV2T1YpKuE&feature=relmfu[/video]
 

vlkn1907

Profesör
Katılım
30 Ağustos 2012
Mesajlar
1,179
Reaksiyon puanı
0
Puanları
0
@vlkn1907 @leroy @CuMaAli listemize yeni eklenen arkadaşlar tekrardan "hoşgeldiniz", sizleri hep aramızda görmek isteriz :)

bu arada avatarları 12 numara olanı yaparsak tek yürek tek avatar sloganımızada uymuş oluruz. Teşekkürler şimdiden :)

transfer dönemi 5 eylülde bitiyor diye biliyorum. şu aralar yeni bir transfer haberi duyabiliriz :)
teşekkürler hoşbulduk ayrıca bu ortasahaya kimi istersiniz gerçekten alabileceğimiz bir oyuncu mesela meireles adı geçiyor ama ben istemiyorum essien daha yararlı olur gibi
 

CuMaAli

Profesör
Katılım
6 Mayıs 2011
Mesajlar
1,332
Reaksiyon puanı
2
Puanları
218
limasolun_forma_renkleri_neden_sari_lacivert13464801880_h920001.jpg

Limasol'un sarı-lacivert forma renklerini, Fenerbahçe aşığı bir Türk futbolcu belirlemişti. 1955-56 döneminde AEL'in Başkanı, mavi-beyaz forma rengini değiştirirken fikri, takımın gol kralı Sevim Ebeoğlu'ndan almıştı.

Tarihinde ilk defa Türkiye'den bir takımla resmi bir maça çıkacak olan AEL, sarı-lacivertrenklerini Fenerbahçe aşığı eski bir futbolcusundan aldı.

Türk ve Rum takımlarının birlikte olduğu Kıbrıs Futbol Federasyonu döneminde (1934-1955) gol kralı olan ilk ve tek Kıbrıslı Türk Sevim Ebeoğlu, Doğan Türk Birliği'nde oynuyordu. O dönem 1. Kıbrıs Ligi'nde oynayan tek Türk takımı Lefkoşa Türk Spor Kulübüydü. Lefkoşa dışındaki yerlerde yaşayan yetenekli Türk futbolcuların 1. Lig'de oynayabilme amacıyla Rum takımlarına transfer olması doğal karşılanıyordu. Ebeoğlu da bu gayeyle AEL Limassol'a transfer oldu. AEL'de 3 kere şampiyon olan Ebeoğlu bir kez de gol krallığı yaşadı.

Efsaneler arasında Kulübün hâlâ efsaneleri arasında anılan Ebeoğlu bu saygınlığa oyunculuğudöneminde de sahipti. Ebeoğlu'nun, AEL'de oynadığı dönemde kulüp başkanı Nikos Solominidis, takımın mavi-beyaz forması yerine bir renk istedi. Solominidis ,İngiltere'ye gidip yeni formaları almadan önce takımının başarılı golcüsü Ebeoğlu'nun fikrini sordu. Kıbrıs'ta Doğan Türk Birliği ve Fenerbahçe takımlarına olan tutkusuyla bilinen Ebeoğlu, renklerin sarı-lacivert olmasını istediğini söyledi. 1955-56 sezonu itibariyle bu istek üzerine AEL Limassol'unrenkleri sarı-lacivert olurken Ebeoğlu, 1955'te Kıbrıs'ta çıkan olaylar nedeniyle İngiltere'nin Coventry City takımına transfer oldu ve bu renklerı fazla sırtında taşıyamadı.
(SKORER)

http://www.tumspor.com/uefa-avrupa-ligi/haber/920001-fenerbahcenin-rakibinin-sari-lacivert-sirri
 

Korpe

Rektör
Katılım
2 Ağustos 2009
Mesajlar
10,169
Reaksiyon puanı
16
Puanları
0
İstanbul da oturan kaç arkadaşımiz var?
[MENTION=194915]cincoz[/MENTION]+, [MENTION=70878]preferst[/MENTION] , [MENTION=287660]vlkn1907[/MENTION] sizler nerelerde oturyorsunuz güzel kardeslerim
 

Korpe

Rektör
Katılım
2 Ağustos 2009
Mesajlar
10,169
Reaksiyon puanı
16
Puanları
0
[MENTION=286034]leroy[/MENTION] sen nerede yasiyon kardes
 
Üst