- Konuyu başlatan
- #61
Ebussuud Efendi
Asistan
Haklısınız.Devlet için tek gerçek var. Devletin bekası. 1040'ta kurulan ve bu zamana dek ayakta olan Türk Devletinin benimsediği şiar bu.
Haklısınız.Devlet için tek gerçek var. Devletin bekası. 1040'ta kurulan ve bu zamana dek ayakta olan Türk Devletinin benimsediği şiar bu.
Tabi ki avrupada muhteşem kanuni derlerYukarıdaki padişahların hepsinin büyük başarıları var. Mekanları cennet olsun. Benim en sevdiğim padişah ise Kanuni'dir. Zira onun döneminde müthiş ilerleme kaydedildi. Maalesef torunlarından bazıları da bıraktığı ülkenin sefasını sürdüler.
Yenilmez türk derler di taki 1571 inebahtiya kadarYukarıdaki padişahların hepsinin büyük başarıları var. Mekanları cennet olsun. Benim en sevdiğim padişah ise Kanuni'dir. Zira onun döneminde müthiş ilerleme kaydedildi. Maalesef torunlarından bazıları da bıraktığı ülkenin sefasını sürdüler.
Tabi ki avrupada muhteşem kanuni derler
Mesaj otomatik birleştirildi:
Yenilmez türk derler di taki 1571 inebahtiya kadar
Tabi ki bir yorumcunun böyle bir yorum yapmasını bekliyordumİnebahtı'yı aldılar ama bizde kıbrısı adlık. Sokullu'nun bir sözü vardır ' Biz sizden Kıbrıs Krallığı'nı alarak kolunuzu kestik. Siz ise donanmamızı yenmekle bizim sakalımızı tıraş ettiniz. Kesilen kol yerine gelmez ama tıraş edilen sakal daha gür biter. '
Hiç zırva çekemem. Nasıl kaybettiği umrumda değil. 4. Murat devri onunkinden bin beterdi. Hainse hainin kralı 4. Murat devrindeydi.Abdulhamid Döneminin 3'e ayrıldığını ve kaybedilen toprakların sebeplerini biliyorsundur umarım.
Her görüşe saygım sonsuzdur kendisi çok sevmem.Seveni varsa dediğim gibi saygım sonsuz yorumunuz için teşekkür ederim2. Abdülhamid Han'ın yeri çok ayrıdır benim gözümde![]()
Neden olarak sorarsan mesela Afrika'da o an ki en güncel modern teknoloji ile ilk su kuyusunu açtırması başında gelir. Osmanlıda bir çok konuda yenilikler yapmasına rağmen özünden koparmadı. Üstelik çok zor bir zamanda tahta çıkıpta uyguladığı siyasetle devleti tam 33 sene boyunca ayakta tutmayı başarmış ve ömrünü uzatmıştır. O yüzden Cennet Mekan Ulu Hakan Sultan 2. Abdülhamid Han HazretleriHer görüşe saygım sonsuzdur kendisi çok sevmem.Seveni varsa dediğim gibi saygım sonsuz yorumunuz için teşekkür ederim
“Sultan Abdülhamid, Avrupa’da bir hasta olarak ele alınmaktadır. Fakat bana göre o, Haliç kıyılarında bulunanların hepsinden daha yüksek bir diplomattır. Ona karşı âdilâne hüküm verilmediği kanaatindeyim.Alman Başbakanı Otto Von Bismark ”
“Sultan Abdülhamid Han’ın hal’ edilmesi kararını destekledim. Ancak, altı ay sonra anladım ki Abdülhamid’in siyasetteki ağırlığı bütün meclise denk ve hatta meclisten fazla idi.
Şeyhülislâm Mustafa Sabri Efendi”
“Sultan Abdülhamid’in akıllılığı, çalışkanlığı ve vatanseverliği her şüphenin üstündedir.
İngiliz Casus Arminius Vambery”
Nerdesin Şevketlim Sultan Hamîd Hân
Feryâdım varır mı bârigâhına
Ölüm uykusundan bir lahzâ uyan
Şu nankör milletin bak günâhına
Filozof Rıza Tevfik Bölükbaşı
“Genç yaşta tahta çıktığı zaman öylesine mücadele eder, öylesine saldırılara göğüs gerer ve öylesine vuruşur ki sonunda Avrupa devletleri tahtta Sultan Abdülhamid bulunduğu müddetçe Osmanlı Devleti’ni yok edemeyeceklerini anlarlar. Onun için Sultan Abdülhamid’i devirmek için ellerinden geleni yaptılar ve tahttan indirdiler. Sultan Abdülhamid düşürülür düşürülmez İngiltere, petrol kuyularının üzerine atıldı. İngiltere, çoktandır bu petrol kuyularına gözünü dikmişti. Petrol, yüzyılımızın başında emperyalizmin ana maddelerinden birini oluşturuyordu.”
Yunan Kraliyet Ailesinden Prens Michel De Grèce
“Bana göre Sultan Abdülhamid, gelmiş geçmiş Osmanlı padişahları arasında en müstesna mevkii işgal edenlerden biridir. Osmanlı Devleti’nin kuruluşundan beri gelen
en başarılı hükümdarlardandır. Çok sakin ve gösterişten uzak bir halde yaşardı. Bir meseleye çözüm ararken, mütehassıslarını dinler, ancak onların fikirlerine esir olmazdı. Şehzade iken de akıllı, nazikti ve İstanbul’a gelen seçkin Avrupalılar kendisini ziyaret etmek isterlerdi. Henry Woods(ingiliz general)”
“Komşularının zaafları üzerine şüphe edilebilecek gizli emellerin sahibi olduğu ne kadar iddia edilirse edilsin daha sonra anlaşıldı ki Abdülhamid, bizzat Avrupalıların huzur ve çıkarlarını, hatta kendilerinin bile başaramayacakları en akıllı ve dengeli şekilde koruyabilmiş bir hükümdardı.İngiltere Dışişleri Bakanı Edward Grey”
Benim için ne kızıl sultan ne de ulu hakan.Evet, Sultan ABDÜLHAMİT HAN, bu ülkede bir turnusol kâğıdı gibidir. Sol ve batıl zihniyet onun için hep "Kızıl Sultan"dır. Çünkü o aç kurtların sofrasında ülkesini tam 33 yıl aklı ve deha seviyesindeki siyasi bilgisiyle ayakta tutmayı başarmış bir adamdır. Bununla beraber onun en büyük başarısı aynı zamanda Osmanlı topraklarını o güne kadar görülmemiş ölçülerde eğitim, sanat, mimari ve alt yapı zenginliğine kavuşturmuştur. Bu eserlerin bir çoğunu ise devletin kesesinden değil, kendi alınteri ile kazandığı şahsi servetinden yaptırmıştır. Yahudi sermayesinin organize edip teşkilatlandırdığı Jöntürkler onu yıktıktan sonra ülke toprakları takriben 20 kat küçüldü ve bu günkü Anadolu bozkırlarına mahküm edildi.
Ömrünü uzatsada o ömür içinde çok acılar çekmiştir bilindiği üzere.Neden olarak sorarsan mesela Afrika'da o an ki en güncel modern teknoloji ile ilk su kuyusunu açtırması başında gelir. Osmanlıda bir çok konuda yenilikler yapmasına rağmen özünden koparmadı. Üstelik çok zor bir zamanda tahta çıkıpta uyguladığı siyasetle devleti tam 33 sene boyunca ayakta tutmayı başarmış ve ömrünü uzatmıştır. O yüzden Cennet Mekan Ulu Hakan Sultan 2. Abdülhamid Han Hazretleri![]()
Bahsettiğin Mısır'ın saliyaneli yönetime sahip olduğunu ve Mısır Valisi İsmail Paşa'nın Avrupalı ülkelerden borç aldığını,Maliye ve ulaştırma bakanlarının İngiliz olduğunu ve bu bakanların ekonomi düzeltme ayağına donanma harcamalarında bilerek kısıtlamaya gittiğini,askeri harcamaların azaldığını ve en sonunda Mısır'daki Osmanlı'ların hürriyet vaadiyle Osmanlı Devleti'ne karşı ayaklandırıldığını,Abdülhamid Han'dan ayaklanmayı bastırmak için asker yollaması istendiğinde asıl amacın halkı bakın devlet kendi vatandaşını,sizi vuruyor diyebilmek olduğunu tahmin eden Abdülhamid Han'ın asker yollamaması üzerine İngiliz ve Avrupalı devletlerin sözde isyanı bastırma bahanesiyle devleti işgal etmesi üzerine Abdülhamid Han'ın İngilizlerle masaya oturup Mısır'dan çekilmelerini ve buna karşın Mısır'ın Osmanlı'ya vergi verecek ve bağlı kalacak,işgal üzerine Osmanlı'nın müdahale edeceği bir anlaşmayı imzaladığı ve yaklaşık 35 sene önce yapılan bu anlaşmaya karşın,İttihatçıların zamanında İngilizlerin Mısır'ı himayesi altına aldıkları açıklamasından sonra bir de üstüne Lozan'da Türk'lerin Mısır'da hiçbir hakkı olmadığı imzasını atan ittihatçı ''kurtarıcılarımızın'' Abdulhamid Han'ın reddettiği mevzuyu güle güle imzalamasından bihabersin sanırım.Ömrünü uzatsada o ömür içinde çok acılar çekmiştir bilindiği üzere.
sonuçta su kaynakları açmış darülaceza kurmuş,hamidiyi alaylarını kurmuş,hicaza demir yolları yapmış bir insan sonuçta kendisi bunu inkaar edemem ama ne yazık ki bir o kadar kötülüğüde olmuştur beyefedi.
Abdülhamid beye yıldız suikastı yapıyorlar ve onca insan vefat ediyor.Abdülhamid bey onu yapanı bulun diyor ama ne yazık ki diğer devletlerden tehdit gelince adamı öldüremiyor Edward Joris'i ve ne yazık ki belçikaya geri gönderiliyor abdülhamide ne kadar cesur desenizde biraz ödlek biriydi çünkü osmanlının eski gücü gitmişti.Çok bir şey yapamazdı o yokluk içerisinde.
Ödlekliğini şu yüzden dedim kendisi savaşmayada korkar bir insandı çünkü osmanlının eski gücü maalesef kalmamıştı bir tek 1897 yılında bir savaş gerçekleştiriyor ve onuda kazanıyor.
Namazı da cemmatle asla kılmamıştır.Sadece cuma günü camiye giderdi işte o suikaste cami yakınlarında olmuştur...
Çok toprak kaybetmiştir ne yazık ki o zamanlar ingilizler çok güçlü olduğu için mısırı tamamen alıyorlar.
Amcası denizi severdi kendisi sevmezdi o yüzden donanmamıza çok bir önem vermedi ama ilk deniz altıyı o yaptırdı isimine kendi adını verdi 6 eylülde 1886 denize indirdik.
ama keşke donanmaya çok önem verseydi çok daha iyi yerlere gelebilirdi osmanlı.
Donanmalarımız ne yazık ki navarin ve sinop baskısı yüzünden harabeye dönmüştü.
Dediğimiz gibi iyi ve kötü yanları olmuştur bunları bilerek konuşalım.Yorumunuz için teşekkür ederim hiçbir insan dört dörtlük ve kusursuz değildir![]()
Bir çok yerde size hak verdiğim oldu ne yazık ki Osmanlı imparatorluğu zaten denizcilik alanında çok büyük gelişmeler gösterememişlerdi buna en iyi örnek sömürgecilik ve kolonizimciliktir.Bahsettiğin Mısır'ın saliyaneli yönetime sahip olduğunu ve Mısır Valisi İsmail Paşa'nın Avrupalı ülkelerden borç aldığını,Maliye ve ulaştırma bakanlarının İngiliz olduğunu ve bu bakanların ekonomi düzeltme ayağına donanma harcamalarında bilerek kısıtlamaya gittiğini,askeri harcamaların azaldığını ve en sonunda Mısır'daki Osmanlı'ların hürriyet vaadiyle Osmanlı Devleti'ne karşı ayaklandırıldığını,Abdülhamid Han'dan ayaklanmayı bastırmak için asker yollaması istendiğinde asıl amacın halkı bakın devlet kendi vatandaşını,sizi vuruyor diyebilmek olduğunu tahmin eden Abdülhamid Han'ın asker yollamaması üzerine İngiliz ve Avrupalı devletlerin sözde isyanı bastırma bahanesiyle devleti işgal etmesi üzerine Abdülhamid Han'ın İngilizlerle masaya oturup Mısır'dan çekilmelerini ve buna karşın Mısır'ın Osmanlı'ya vergi verecek ve bağlı kalacak,işgal üzerine Osmanlı'nın müdahale edeceği bir anlaşmayı imzaladığı ve yaklaşık 35 sene önce yapılan bu anlaşmaya karşın,İttihatçıların zamanında İngilizlerin Mısır'ı himayesi altına aldıkları açıklamasından sonra bir de üstüne Lozan'da Türk'lerin Mısır'da hiçbir hakkı olmadığı imzasını atan ittihatçı ''kurtarıcılarımızın'' Abdulhamid Han'ın reddettiği mevzuyu güle güle imzalamasından bihabersin sanırım.
Denizcilik mevzusuna gelince Abdülaziz döneminde dünyanın 3. büyük deniz gücü olmuştuk ama bu donanmanın sadece yıllık boya parası bile Denizcilik Bakanlığının bütçesini aşıyordu! Abdülhamid Han karacıydı. Ama Mustafa Kemal de,İnönü de karacıydı. Demek ki,Türkiye’nin etrafı denizlerle çevrili bile olsa böylesine büyük bir deniz gücünü besleyebilecek ekonomik altyapısı mevcut değildi. Savaş gemisi alıp yeniden dışarıya bağımlı kalmaktansa Abdülhamid Han tercihini kara ve demiryollarından yana kullandı. Ayrıca Abdülhamid Han donanmaya mukavemet kazandırmak için yeni ve teknolojik toplar ürettirmişti mevcut gemilere bu büyük toplar entegre edildiğinde gemilerin bu topları taşıyacak kuvveti olmadığı ortaya çıkınca bu büyük ateş gücüne sahip topları taşıyacak yeni gemiler üretme kararı aldı ancak saltanat ömrü buna yetmedi tabi.Çanakkale savaşındaki başarı da önemli ölçüde bu topların başarısıdır.
Tarihinizi düzgün okuyun.Sonra Abdulhamid Han'a düşman kesilip de sonradan pişman olan Mehmet Akif'in,Rıza Tevfik'in durumuna düşmeyin benim başka diyecek sözüm yok.
Her neyse.Bu konuda fazla tartışmaya girince agresif olabiliyorum o yüzden gerek yok.Bir çok yerde size hak verdiğim oldu ne yazık ki Osmanlı imparatorluğu zaten denizcilik alanında çok büyük gelişmeler gösterememişlerdi buna en iyi örnek sömürgecilik ve kolonizimciliktir.
Osmanlı denizciliğe venedikliler ile tanışıyor vedasınıda ruslar ile yapıyorlar.
Şundan bahsetmek isterim.1600 yıllarda bilindiği üzere rönesans ve reformun etkisi ile yeni gemiler güçlü gemiler inşa edilmişti ve böylece avrupalılar için kolonizm ve sömürgecilik başlamış oldu osmanlı da bunlara ayak uydurabilirlerdi ama ne yazık ki ayak uyduramamışlar'dır.Misal;
Bilindiği üzere bir tek osmanlı imparatorluğu(Toprak dışı) dışında 2 yere gitmişlerdir bizimkiler 1.cisi izlandada 4. murad zamanında köle almak için.
2.ciside aceh sultanlığıdır.Ordada amaç müslümanlığı yaymaktır.
Bizler portekizlilerle deniz yoluyla savaşsakda hiçbir zaman kazanamamıştık.Dediğiniz gibi gemilere çok bir önem vermemişti osmanlı işi gücü kara idi bu yüzden osmanlı imparatorluğu batmıştır şayet çok fazla dine değilde bilime önem vermiş olsalardı belki şu anda daha iyi bir konumda olabilirdik.
Gerçekte Lozan şu anda bir kürdistan kurmasını engellemektedir günümüzde şöyle bir algı yaratıyorlar lozan biticek ve biz süper güç olacağız bizim yunanlılara onlarında bize verdiği topraklar vardır keza bu bitse büyük bir ödünç gerçekleşecektir ve bu kimsenin işine gelmeyecektir.
Lozanın her maddesi Türkün Lehine olarak kalacaktır.Şayet ingilizler bunu bildiği için sürekli musul sorununu oyalamaya çalışmıştır.Türklerin eline çok gidince bizim Aleyihimize işlediler ne yazık ki.
Lozan 5 bölümden oluşur ve 143 maddedir.Bunlardan daha önce dediğim gibi birtek ırak sorunu çözülememiştir.
Lozan hiç bir maddesinde 100 yıl sürecektir yazmaz ve bu süresiz olarak devam edecektir şayet bittiği an Bizler için hiç iyi olmaz.
Necmettin beyin bir sözü vardı sorun orta doğuy'sa bilin ki asıl hedef "Türkiye"dir diye.
Bunun yüzünden Atatürk böyle bir antlaşmaya gerek duymuştur ve bu yüzden ismet inönüyü isviçreye lozana göndermiştir.Gelecekte sorunların orta doğudan çıkacaklarını biliyordu çünkü.
genellikle günümüzde sağcı veya çok dinci yayınlar bunu çok kötü bir durummuş gibi gösteriyor ama biraz daha incelenip okunursa iş gerçeğe çıkmış gözüküyor.
Tabi ki benimde sizinkine saygım sonsuz ne diyelim her görüş farklıdır sonuçta günümüzde önemli olan edebi bir şekilde tartışmaktır.Her neyse.Bu konuda fazla tartışmaya girince agresif olabiliyorum o yüzden gerek yok.
Benim bu konudaki fikrim sabit.Senin görüşüne de saygı duyarım sen öyle görürsün ben böyle![]()
2. Abdülhamid başarız bir padişahtır herkes için.Evet Muratcım, senin için!![]()
Normal bir padişah diyelim.Her padişahın yeri ayrıdır tabi kiBaşarısız padişah mı? Devlet zaten bitmek üzereydi. Elinden geldiğince bu toprakları savunmaya çalıştı.
Bazı insanlar böyledir, kara demiştir bir kere. dünya alem ak dese yine de fikri değişmez.Başarısız padişah mı? Devlet zaten bitmek üzereydi. Elinden geldiğince bu toprakları savunmaya çalıştı.
Zaten sen ben kimiz ki bu konuda karar verecez karar verenler dönemin üst düzey yöneticileri siyasi ve haskeri adamları ve günümüzün tarihçileri.
Ama şunuda unutmamak lazım II.Abdulhamid döneminde en çok okul açan padişah sevilmeme nedenlerinden biride aşırı müslüman ve takva sahibi olması. O zamanlar 7 düvel ile uğraşırken içindede muhalif İTTİHATÇILAR ile uğraştı padişah. İktidar ve koltuk hevesi ile yapılan çok büyük yanlışlıklar var o zaman adama. Darbe girişimleri suikastlar saldırılar iftiralar yalan haberler...
Düşün adamlar Padişah zor durumda kalsın ve Meşrutiyet ilan etsin diye Edirneyi bilerek kaybediyorlar. Emirlere uymuyorlar veya kendi düşüncesinde olmayan komutanlara askerlere bilerek yardım etmeyip ölmelerini bekliyorlar. Sırf padişah devrilsin de ve başa geçsinler diye. ( Başa geçince ne yapacaklarını hiç bilmiyorlar hiçbir planları yok tek amaçları Abdulhamid'i devirmek olduğuna çok feci bocalıyorlar. Yıllardır kendi içinde inatlaşan ve çatışan balkan devletlerinin arasını yapıyorlar. ( Onlarda birlik olup bize savaş açıyor ) Daha sonra bizim elimizde esir olan ARAP kökenli bağımszlık isteyen ŞERİF HÜSEYİN'i serbest bırakıyorlar bu adamda gidip Arapları ayaklandırıyor bağımsız olsunlar diye. ( Ve İngilizler ile birlik olup tüm arapları ayaklandırıyorlar.
Günümüzde tanıdık geliyor mu bu hareketler ? ( Devrilmek istenen bir lider var ama sonrası yok. Yapılan benzer oyunlar ve onu devirmek için her yok mübah anlayışı...
Bütün dediklerine katılsam da son cümlen olmadı be üstat. Günümüzdeki durumla aynı mı? Bence hayır.
Neden ? HDP ile ortak hareket etmek dirsek teması kurmak Selahattin Demirtaş'a özgürlük demek Tiyatrolarına gitmek. Görevden alınan belediye başkanlarını ziyaret etmek nedir ne içindir ? Koltuk sevdasına kimlere arka çıkmaktır ?
Devlet Suriyede savaş halinde iken PYD - YPG terör örgütü değil demek nedir ? Esad iyi çocuk demek nedir ( adam kaç bin insanı öldürdü 7-8 milyon insanı ülkesinden kaçtı açlık sefalet diz boyu halen iyi adam barışın deniyordu. )
Savaş olsa İran'ı Suriyeyi tutarım demeler nedir ?
Libyada ne işimiz var demeler nedir. ( Milli bir mesele milli bir kazanım var o deniz yetki alanı ile. )
Yapılan bir işe doğru mu yanlış mı bakmadan direk İSTEMEZUK demek nedir açıkla o zaman...
5 benzemez bir araya geliyor sırf iktidarı devirmek için... ( 15 temmuz Darbesi oluyor ülkede. Kontrollü darbe deniyor. Tiyatro deniyor. Canlı yayınlara bağlanıp sizde sokağa çıkın denmiyor mesela. Bir evde kahve içiliyor o sırada bunlar normal işler mi ? )
FETO ile mücadelede hükümet yanlız bırakılıyor ve bunun gibi bir sürü olay daha ne olacak... Benim gözümde pek fark yok gibi.
Satmak nedir özelleştirme nedir kullanım hakkını devir etme nedir kiralama nedir kamulaştırma nedir bence öğren öyle konuşalım...Atatürk döneminden kalan fabrikaları sat*ğını biliyorsunuz.
Satmak nedir özelleştirme nedir kullanım hakkını devir etme nedir kiralama nedir kamulaştırma nedir bence öğren öyle konuşalım...
Körlemesine SATTILAR lafı çok sığı bir cümle. Kimin malını kim satıyor veya satabilir ? ÖZELLEŞTİRME nedir mantığı nedir kaç yıllık işlerdir artısı eksisi nedir bilinmeden körlemesine ve SIĞI muhalefet söylemleri ile sattılar deyip konuları kapatmak çok yanlış söylemler.
Türkiye Kamu-Sen Konfederasyonun Ar-Ge Merkezince hazırlanan asgari geçim endeksinin aralık ayı sonuçları açıklandı.
Araştırmaya göre, dört kişilik ailenin asgari geçim haddi aralık ayında 6 bin 897 lira 69 kuruş olarak hesaplandı. Bu rakam, bir önceki aya göre yüzde 0,56 artış gösterdi.
Çalışan tek kişinin açlık sınırı bir önceki aya göre yüzde 0,41 artarak 2 bin 636 lira 64 kuruş, yoksulluk sınırı ise 3 bin 408 lira 93 kuruş oldu.
Bazılarını sattılar bazılarını kapattılar bazılarını özelleştirdiler. Her geçen gün daha da fakirleşiyoruz. Asgari ücrette çalışan Alman bir vatandaşın 2 yılda aldığı aracı biz 10 yılda alıyoruz. Sosyal aktivite yok, kıyafet alışverişi yok, insanın kendine bakamıyor, alım gücü çok kötü. Ne var? Evet simit ve çay var. Yoksulluk sınırının altındayız. Vergiler tavan seviyede ve bunu demem bile malum kişi ilan edilmeme sebep olur. Anlatabiliyor muyum?
Hayır anlatamıyorsun. Bilmeden başkasının ağızı ile taraflı gazetelerin gözü ile konuşuyon. Satma nedir özelleştirme nedir öğren diyorum sana. ALGI böyle birşey işte bilmeyen insanları böyle kandırıyorlar.
Bana dersin ki 2000 öncesi biz 10 tane araç alıyorduk asgari ücretle şunu yapıyorduk şuan yapamıyoruz o gün ki şartlar ile bu gün kileri karşılaştır diyecemde şimdi fark ettim 2001 imişin boş ver sen böyle sanmaya devam et ne diyem... Ne desem anlayamıyacaksın öncesini görmedin bilmiyon hayal edemiyon.
Sen seçim olacak iktidar değişecek ve bir sabah kalkacaz sihirli deynek deymiş gibi PESPEMBE bir dünyaya üyanacaz arabalar telefonlar bedava olacak 1000 TL ye Iphone 13 alacan sanmaya asgari ücretler 10 bin TL olacak paralar havada uçacak tarzı hayaller kurmaya devam et...