Kadınları Anlama Sanatı..:) Bükçe Dili....

  • Konuyu başlatan Konuyu başlatan LaWa
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi

LaWa

Profesör
Katılım
22 Şubat 2009
Mesajlar
3,119
Reaksiyon puanı
47
Puanları
228
KADIN DİLİ...( BÜKÇE )

Oğlum bir hafta sonra evleniyor. Sorumluluk sahibi bir baba olarak, ona öğüt vermem gerekiyor. Fakat bunu evde yapamam çünkü annesi ağız tadıyla öğüt vermeme izin vermez, sözü ağzımdan kapıp kendi devam eder. İş yerimden oğluma telefon açtım, akşam yemeğini dışarıda birlikte yiyelim, dedim. Deniz kenarında ki bu şirin lokantada şimdi onu bekliyorum.
Geliyor aslan parçası, yakışıklılığı da aynı ben. Hoş beşten sonra konuya giriyorum.
-Oğlum haftaya düğünün var, bir baba olarak sana bazı konularda yol yordam göstermem gerekiyor.
Kaç dil biliyorsun oğlum sen?
-İngilizce, Fransızca bir de kendi dilimi de sayarsak Türkçeyle üç dil oluyor.
-Bugün ben sana dördüncü dili öğreteceğim. Dilin adı Bükçe. Kadınlar tarafından kullanılır. Sen buna "kadın dili" de diyebilirsin.
-Kadınların ayrı bir dili mi var?
-Tabi ki. Eğer kadın dilini bilirsen bir kadınla yaşamak dünyanın en büyük zevkidir.
Ama bu dili bilmezsen hayatın kararabilir.
O yüzden bir kadınla mutlu olmak isteyen her erkek Bükçe'yi öğrenmeli.
-İyi de niye Bükçe?
-Çünkü kadınlar konuşurken genellikle, söyleyecekleri sözü, net söylemezler. Eğip bükerler onun için dilin adını "Bükçe" koydum.
-Bükçe zor bir dil mi baba? Diye sordu gülerek.
-Bana bak, çok önemli bir konu, eğleniyor gibisin biraz ciddiye al. Bir kadınla mutlu olmak istiyorsan bu dili bilmen çok önemli. Çünkü kadınlar sözü bükerek Bükçe konuşurlar sonrada senin sözün doğrusunu anlamanı beklerler. Felsefesini anlarsan kolay, anlamazsan zor.
-Tamam, baba, haklısın ciddiyetle dinliyorum. Peki, sence kadınlar neden bizimle aynı dili konuşmuyorlar, söyleyeceklerini direkt söylemiyorlar.
-Bence bir kaç sebebi var. Birincisi, duygusal oldukları için, 'hayır', cevabı alıp kırılmaktan korktuklarından dolayı, sözlerini de dolaylı söylüyorlar. İkincisi, kadınlar dünyaya annelikle donanımlı olarak gönderildikleri için onların iletişim yetenekleri çok güçlü.
-Bu konuda biz erkeklerden bir sıfır öndeler yani.
-Ne bir sıfırı oğlum, en az on sıfır öndeler. Düşünsene, henüz konuşmayan, küçük bir çocuğun bile yüz ifadesinden ne demek istediğini hemen anlıyorlar. işin kötüsü kendiler 'leb' demeden leblebiyi anladıkları için biz erkekleri de kendileri gibi zannediyorlar. Onun için, leb, deyip bekliyorlar. Hatta bazen, leb, demek zorunda kaldıkları için bile kızarlar. Niye, leb, demek zorunda kalıyorum da o düşünmüyor, diye canları sıkılır.
-Biz de bazen Canan'la böyle sorunlar yaşıyoruz. Niye düşünmedin, diye kızıyor bana.
-Kızarlar oğlum kızarlar. Kadınlar ince düşüncelidirler, detaycıdırlar, küçük şeyler gözlerinden hiç kaçmaz. Bizim de kendileri gibi düşünceli olmamızı beklerler fakat erkekler onlar gibi değil. Biz bütüne odaklıyız, onlar detaya. Beyinlerimiz böyle çalışıyor.
-Ne olacak baba o zaman, yok mu bu işin çaresi?
-Var dedik ya oğlum, Bükçe'yi öğreneceksin, bunun için buradayız. Hazır mısın?
-Hazırım baba.
-Bükçe bol kelime kullanılan bir dildir. Biz erkeklerin on kelime ile anlattığı bir konu, Bükçe'de en az yüz kelime ile anlatılır. Dinlerken sabırlı olacaksın. Mesela karın o gün kendine elbise aldı, diyelim. Bunu sana "bu gün bir elbise aldım." diye söylemez.
Elbise almak için dışarı çıktığı andan başlar, kaç mağazaya gittiğinden, almak için kaç elbise denediğinden, indirimlerden, yolda gördüğü tanıdıklarından alırken yaptığı pazarlıktan devam eder ve sana kocaman bir hikâye anlatır.
-Hikâye dili yani.
-Aynen öyle. Sen akıllı bir erkek olarak ona asla, "Hikâye anlatma, ana fikre gel, kısa kes." demeyeceksin. Böyle bir şey dediğinde, bittin demektir. İster öyle de, istersen "seni sevmiyorum." de. İki durumda da "seni sevmiyorum" demiş olacaksın.
-Ne alakası var, baba. Seni sevmiyorum demekle, kısa anlat demenin.
-Çok alakası var. Kadınlar dinlenmedikleri zaman sevilmediklerini düşünürler.
-Bu önemli, Bükçe'de dinlemek sevmektir, diyorsun.
-Aynen öyle. Devam edelim. Bükçe ima dolu bir dildir. Kadınlar konuşurken, bir şeyler ima etmeyi severler. Biz erkeklerde imalı konuşuyoruz diye düşünürler ve sözlerimizle onlara ne demek istediğimizi çözmeye çalışırlar. Oysa erkeklerin ima yeteneği pek gelişmemiştir. Bizim kastımız söylediğimiz şeydir.
-Geçen hafta Canan bana "Bir kaç kilo daha versem gelinliğin içinde daha iyi duracağım." dedi. Ben de "Böyle de iyisin." dedim. Canı sıkıldı bir kaç saat surat astı.
"Neyin var." diye sordum. "Hiçbir şeyim yok." dedi. Sence nerede hata yaptım?
-Böyle de iyisin, derken o "de" ekini orda kullanmamalıydın. Canan bunu şöyle anlamıştır. Böyle de fena sayılmazsın, eh işte, idare edersin ama tabi daha da iyi, daha da güzel olabilirsin."
-Peki, ne demem gerekiyordu?
-Şunu hiç unutma. Kadınlar kendileri ile ilgili, giysileri ile ilgili ya da aileleri ile ilgili bir soru soruyorlarsa, kesinlikle iltifat bekliyorlardır. Es kaza eleştirmeye kalkarsan yandın. Bunu hiç unutmazlar. O gün "Hayatım sen zaten çok güzelsin, kilo vermeye falan bence ihtiyacın yok." deseydin, o günün zehir olmazdı. Mesela bir gün kucağına oturup, ağır mıyım, derse sakın "evet, biraz" falan deme "hayır" de. Yoksa bir daha kucağına oturmaz.
-Yani diyorsun ki bir kadın her daim güzeldir, her giydiği yakışır ve her kadının annesi bir hanımefendi, babası da beyefendidir. Bana ne yaparlarsa yapsınlar.
-Aferin oğlum, çok hızlı anlıyorsun bana çekmişsin.
Kadının, kendi anne babasıyla sorunu olsa, kendi eleştirir, ama asla senin eleştirmeni kabul etmez. Bunu kendine hakaret olarak alır.
-Ve asla unutmazlar, değil mi?
-Aynen öyle. Yıllar önce annene, annesi için "biraz cimri" demiştim. Hala "Sen benim annemi sevmezsin." der ve annesi bize bir şey aldığında gözüme sokar, en çok göreceğim yere koyar.
-Hadi o konularda dilimi tutarım da, şu ima işini çözmek zor geldi.
-Zor gibi ama biraz gayret edersen çözersin. En önemlisi imaları anlayacaksın ama "sen şunu mu demek istiyorsun." diye asla yüzüne vurmayacaksın. İlla Bükçe anlatacak, asık bir yüzle karşılaşmamak için senin de anlaman gerekiyor.
"Hayır, evde yiyeceğim ama istersen hazır bir şeyler alıp geleyim, ne dersin."dedim.
"Tamam" dedi. Döneri sever biliyorsun, dün eve giderken, ekmek arası döner yaptırdım. Onun dönerini de kepekli ekmek arasına yaptırdım. Bunu düşündüğüm için ayrıca sevindi. O da diyette, düğünde daha zayıf görünme derdinde, bu sıralar.
-Bu Bükçe'de kısa konuşma yok mu baba?
-Var ama yerinde olsam hiç tercih etmezdim. Kadın konuşmuyorsa ya da kısa konuşuyorsa kesin ciddi bir sorun var demektir. Mesela baktın canı sıkkın, soruyorsun, "Neyin var" diye. "Hiçbir şeyim yok." diyorsa, aman bir şeyi yokmuş, diye bırakma. Yoksa az sonra, çok ilgisiz olduğundan yakınarak, ağlamaya başlar.
-Bükçe'de "Hiçbir şey yok" demek "Çok şey var, benimle ilgilen" demek oluyor, o zaman.
-Evet. Biz erkekler "Bir şey yok." diyorsak ya gerçekten bir şey yoktur, sadece başımızı dinlemek istiyoruzdur ya da bir şey vardır ama şu anda konuşacak bir şey yok." diyoruzdur. Her ikisinde de konuşmak istemiyoruzdur. Ama kadınlar ilgiyi sevgi olarak gördükleri için "Bana değer veriyorsan, ilgilen ki anlatayım." demek istiyordur.
Çok nadirdir, gerçekten anlatmak istemiyor olabilir, o zaman da fazla üstüne varıp bunaltmayacaksın tabi.
-Bir arkadaşım da kadınların "peki" demesi tehlikelidir, demişti.
-Doğru. Bir kadının ağzından çıkan "kuru bir peki, olur, tamam" her zaman tehlikelidir.
Bu Bükçe de "Şimdi tamam diyorum ama acısını daha sonra çıkaracağım." demektir.
Sana en kısa zamanda kesin bir ceza keser. Fakat pekinin yanında "peki canım, olur hayatım" gibi bir hoşluk ekliyorsa korkmaya gerek yok.
-Zor bir dil baba.
-Yok, yok gözün korkmasın. Bükçe, konuşman gerekmiyor. Dili anlaman yeterli.
-Anlamak da pek kolay değil ama.
-Korkma o kadar zor değil. Devam edelim. Kadınlar istediklerini söylemek zorunda kalınca, düşünemediğimiz için biz erkeklere kızarlar ve konuşurken suçlayarak konuşurlar fakat suçladıklarının farkında olmazlar. Sitem ediyoruz zannederler.
-Nasıl yani?
-Mesela, karın sana "ne zamandır dışarı çıkmadık." derse bunu suçlama olarak üstüne alma, seninle gezmek canı istiyordur, bunu sen düşünüp teklif etmediğin için kalbi kırılmıştır. Maksadı seni suçlamak değildir. "Daha geçenlerde gezmeye gittik." gibi bir savunmaya girme. "Tamam, canım haklısın, ben de istiyorum, en kısa zamanda gideriz." de, konu kapanır. Tabi ilk fırsatta da sözünü yerine getirirsen iyi olur.
-Küçük ama önemli detaylar.
-Aynen öyle. Mesela karın "üşüdüm" diyorsa, üstünü kalın giy demeni, ya da kombiyi açmanı değil, ona sarılmanı istiyordur.
-Keşke okullarda öğretselerdi biz erkeklere Bükçe'yi. Ne kadar erken başlasak o kadar çabuk kavrayabilirdik, belki.
-Haklısın aslında ben de sana öğretmek için geç kaldım. Neyse zararın neresinden dönülse kardır.
-Not mu? Alsaydım, epeyce detayı varmış dilin.
-Sen bilirsin oğlum, unutacaksan al. Keşke ben de not alıp gelseydim. Umarım sana eksik öğretmem.
Şimdi aklıma geldi. Kadınların en nefret ettiği sözcük "Fark etmezdir. Fark etmezi kadınlar "Hiç umurumda değil, ne? Yaparsan yap " diye anlarlar.
-En değerli sözcük nedir?
-Sen bil, bakalım.
-Seni seviyorum, demek herhalde.
-Evet, kadınlar "seni seviyorum" sözünü sık sık duymak isterler. Biz erkekler söylemiştim, zaten biliyor diye bu konuda gaflete düşmemeliyiz.
-Bükçe sadece konuşma dili midir baba? Bunun bir de davranış dili var gibi geliyor bana.
-Ben de tam ona geliyordum. Kadınlar küçük şeylere önem verirler. Akşam ona sarıl, televizyon izliyorsan sarılarak izle. Gündüz onu düşündüğünü ifade etmek için kısacık da olsa bir mesaj gönder, küçük sürprizler yap. O yemek hazırlarken ona yardım et, salata yap, çay demle.
-Akşam gelip sırt üstü yatmak yok yani.
-Gözünde büyütme. Sayınca çok şey gibi görünüyor ama aslında bunlar zaman alacak, zor ve masraflı şeyler, değil. Sen bu küçük şeylere dikkat et, zaten karın sana paşa gibi davranır, seni yormaz. Bir erkek bu küçük şeylere dikkat etmezse zamanını karısıyla büyük kavgalar yaparak geçirir. Sevgiyle geçirmek varken niye kavgayla geçiresin ki? Kadınlar çok vericidir ama eğer sen hep alıp vermezsen, bir gün birden patlarlar. Küçük küçük alırlarsa, büyük büyük verirler.
-Tamam, baba bunlara dikkat edeceğim.
Garson yemek tabaklarını kaldırırken oğlumun telefonu çalmaya başladı. Belli ki nişanlısı arıyor, konuşmak için deniz kenarına doğru adımlamaya başladı. Az sonra geldi.
-Baba çok teşekkür ederim. Bükçe'yi anlamaya başladım. Canan aradı. "Salonun perdelerini ne renk olsun karar veremedim, yarın birlikte m i baksak." dedi. Tam "Fark etmez, sen seç" diyecektim ki bunu senin söylediğin gibi "Ev de perde de umurumda değil" gibi anlayacağı aklıma geldi. "Tabi canım, istersen birlikte bakabiliriz ama ben senin zevkine güveniyorum, sen seç istersen," dedim çok mutlu oldu. Kendi seçecek.
-O zaten perdeyi çoktan seçmiştir de kadınlar illa yaptıklarını onaylatmak isterler.
Birlikte de gitsen o seçtiği perdeyi almak isteyecektir. Biz erkekler onların ne demek istediklerini anlarsak, işlerden kolay sıyırırız.
-Baba tekrar teşekkür ederim. Bu iyiliğini hiç unutmayacağım. Bana Bükçe'yi öğretmeseydin halimi düşünmek bile istemiyorum.
-Şanslısın oğlum. Benim seninki gibi bir babam yoktu.
Bunları deneye yanıla öğrenmem yıllarımı aldı.
Sen yine iyisin, hazıra kondun.
Güle güle kullan,


Yönetici: Yazının tamamını kocaman harflarle yazmak doğru birhareket değil.
 

LaWa

Profesör
Katılım
22 Şubat 2009
Mesajlar
3,119
Reaksiyon puanı
47
Puanları
228
Bu dili iyi öğrenmemiz lazım..:)
 

alabula

Profesör
Katılım
9 Mart 2008
Mesajlar
3,814
Reaksiyon puanı
40
Puanları
0
Çok keyifli bir yazı olmuş. Kaynağı merak ettim.
 

berckai

Profesör
Katılım
17 Mayıs 2008
Mesajlar
2,394
Reaksiyon puanı
9
Puanları
0
çok güzelmiş teşekkürler aman sen yine de yazı karakterlerine dikkat et biliyorsun idareyi :D
 

ozerxcom

Müdavim
Müdavim
Katılım
24 Şubat 2009
Mesajlar
3,294
Reaksiyon puanı
14
Puanları
218
Yaş
38
Konum
Kayseri
Çok güsel arşivime ekledim. Sanki bi romandan alıntı gibi :) Tşk ederiz..
 

aşkıtuğra

Doçent
Katılım
21 Mart 2009
Mesajlar
542
Reaksiyon puanı
3
Puanları
18
ASIM YILDIRIM'dan dinlemiştim daha önce çok güzel emeğine sağlık
 

nsgnc

Profesör
Katılım
6 Nisan 2008
Mesajlar
1,572
Reaksiyon puanı
10
Puanları
218
Çok doğru şeyler... Türkçe öğreteceğimize bükçe öğreniriz daha iyi.. :D
 

AliA

Ordinaryüs
Emektar
Katılım
29 Haziran 2007
Mesajlar
64,456
Reaksiyon puanı
530
Puanları
0
Valla bu dili ben biliyorum ve iyi anlıyorum. Bu yüzden kızlarla anlaşırken fazla zorluk çekmiyorum. Hatta en yakın arkadaşım bir kızdır mesela.
 

özel.üye

Asistan
Katılım
25 Eylül 2007
Mesajlar
328
Reaksiyon puanı
4
Puanları
18
Kitap olur bu makale yaa =)) ama gerçekten güzeldi haklılık payı var :D
 

Berkin Bozdoğan

Profesör
Katılım
18 Mayıs 2005
Mesajlar
4,926
Reaksiyon puanı
39
Puanları
0
Merhaba,

Bu yazıyı okuyunca eşcinselleri daha iyi anlıyorum.

Güzel günler dilerim.
 

LaWa

Profesör
Katılım
22 Şubat 2009
Mesajlar
3,119
Reaksiyon puanı
47
Puanları
228
gscikilom sende videoyla desteklemişsin teşekkürler..:)
 

DarkLady

Dekan
Katılım
18 Ağustos 2007
Mesajlar
6,597
Reaksiyon puanı
12
Puanları
0
Bükçe dili bütün erkeklere öğretilmelii
mail olarak alıntılıyorum teşekkürler
 

hodja

Öğrenci
Katılım
2 Şubat 2009
Mesajlar
7
Reaksiyon puanı
0
Puanları
0
Sivaslı bana bunlar mutlu olmaktan çok mutlu etmenin yolları gibi geldi.
Burda kadınlarada biraz erkek dili öğretsek ne olabilir !!

Hani derler ya, "anamda kız doğaydım diye"

3. cins heralde burdan doğdu:D:D:D


Adim gibi eminim bunu yazan bir kadindir,

Evlilikte, Mutlu olmanin anahtari sunlardir.
Surekli kadina sen soyle tatlisin, son boyle sekersin, sen bir tanesin demek.
Surekli cicek getirmek.
Surekli hediyeler almak.
Mumkun oldugunda yemege / sinemaya / akrabalarina goturmek.
Surekli pembe yalan uydurmak.
Ebeveynlerine kutsanmis varliklar gibi davranmak.
Her yaptigi yemegi begenmek.
Surekli guzel oldugunu ima etmek.
Ve son olarak.
Alis veris'e gitmesine engel olmamaktir, tabi az para ile :D

Bu yazilar bekar erkekleri ve kiz arkadaslarini kapsamaz, evli olanlara yoneliktir.
Size altin sozum:
Bir kadini yonetmek istiyorsan, kralice olmasini saglayacaksin!
Saygilar,

Kesinlikle alinti degildir bana aittir.
Sivaspor 2009® :mrgreen:
 

musti_x

Asistan
Katılım
22 Mayıs 2007
Mesajlar
290
Reaksiyon puanı
1
Puanları
18
çok güzel bir çalışma arşivime ekledim.
 

HapS

Müdavim
Müdavim
Katılım
23 Ocak 2008
Mesajlar
3,346
Reaksiyon puanı
63
Puanları
228
yıllar önce bunları ilk öğrendiğimde sevgilimle aramdaki ilişki epey bi iyi yönde değişmişti bir süre sonra bundan şüphelenen sevgili sevgilim hayatında başka birisimi var birisi sana taktikmi öğretiyor diye azarladı bazı kadınlar vardir ki bükçe mükçe sökmez :D ona göre
 

ulash

Doçent
Katılım
8 Nisan 2008
Mesajlar
820
Reaksiyon puanı
10
Puanları
18
Yıllar önce bir büyüğüm kadınlar hakkında çok önemli bir ipucu vermişti bunu sizinle de paylaşayım...
"Kadınlara kraliçe gibi davranacaksın öyle hissetmelerini sağlayacaksın. Fakat asla ve asla kralın sen olduğunu unutmayacaksın."
 

evowinds

Dekan
Katılım
2 Kasım 2008
Mesajlar
9,100
Reaksiyon puanı
174
Puanları
243
Hangi kadın yazdı laaa bunları. Çıksın ortaya :P

Sema Maraşlı :mrgreen:
Eşimle Tanışmayı Unutmuşuz
E%C5%9Fimle-Tan%C4%B1%C5%9Fmay%C4%B1-Unutmu%C5%9Fuz.jpg
 

TakeRisks

Asistan
Katılım
17 Mayıs 2012
Mesajlar
367
Reaksiyon puanı
0
Puanları
16
Alın bu da erkeklerin dili NETÇE

-Şirinciğim
smilev.gif
erkek dili “Netçe” yi öğren.

-Zor bir dil midir?

-Çok kolay bir dil. Biz kadınların dili “Bükçe” gibi konuşurken imalar
smilev.gif
eğip bükmeler falan yoktur. Gayet net
smilev.gif
açık ve düz bir dildir.

-O zaman öğrenecek bir şey yok. -Tabi ki var. Kadın ile erkek arasındaki yaratılış farklarından birisi de iki cinsin konuşma dillerinin farklılığıdır. Beyinler farklı çalışınca
smilev.gif
haliyle dilden dökülenler de farklı oluyor. Erkek dili kolaydır; ama biz kadınlar düz yolda yürümeye alışkın olmadığımız için sürekli sapaklar bulmaya çalışırız. -Nasıl yani?

-Mesela sofrada kocan sana “ekmeği getiri misin” dediğinde sadece ekmeği getirmeni istiyordur. Sofraya ekmeği getirmeyi unuttuğun için beceriksiz bir kadın olduğunu ima etmeye çalışmıyordur. Ya da saçın dökülüyor diyorsa
smilev.gif
sadece saçının döküldüğünü söylüyordur
smilev.gif
kel kalırsan seni sevmem
smilev.gif
demek istemiyordur.

-Emin misiniz. Onlar hiçbir şey ima etmezler mi?

-Erkekler biz kadınlar gibi ima
smilev.gif
mesaj ya da kıssa anlatıp hisse bulma metodunu pek kullanmazlar. Erkek fıtratına aykırıdır.

-Erkekler kıssa anlatmak yerine
smilev.gif
hisseyi suratında patlatır diyorsunuz yani.

-Evet öyle de diyebiliriz. Bazen kırıcı olabiliyorlar ama kadınlar gibi kurnazlık yetenekleri pek fazla olmadığı için ve az kelime ile konuşmayı sevdiklerinden dolayı dolambaçlı yollara girmek istemiyorlar. Erkeklerde dolambaçlı yollarda olsalardı
smilev.gif
emin ol
smilev.gif
kadın erkek hiç anlaşamazlardı. Tabi dünya da yaşanmaz olurdu.

-Netçe’yi öğrenmemin kadınlara ne faydası olacak?

-Kadınlar “Netçe” yi öğrensinler ki erkeklerin her sözünün altından bir anlam çıkarmaya çalışmasınlar
smilev.gif
alınganlık etmesinler. Erkeklerle konuşurken net olmaya çalışsınlar. Onların anlamasını beklemek yerine
smilev.gif
açıkça söylesinler. Kadınlar kırıldıkları zaman neye kırıldıklarını bile söylemiyorlar
smilev.gif
erkeğin anlamasını bekliyorlar
smilev.gif
anlamazsa da surat asıyorlar. Bu durumda erkekler de ne yapacaklarını şaşırıyorlar.

-Ama erkeklerde
smilev.gif
azcık da dolambaçlı yollara girsinler. Düz düz de gitmez ki hayat. Her şeyi dan dana söyleyip kalbimizi kırmasınlar. Onlar da “kadın dili"ni öğrensinler.

-Kadın dili “Bükçe” hikayesini yazdıktan sonra beklemediğim kadar çok teşekkür aldım erkeklerden. Bu kadar ilgilerini çekeceğini düşünmemiştim. Demek ki erkeklerde kadınları doğru tanımak ve ona göre davranmak istiyorlar. Belki de bugüne kadar hata bizdeydi kadınları onlara
smilev.gif
olduğu gibi tanıtmadığımız için.

-Aslında dünyadaki en önemli şey kadın ve erkeğin doğru iletişim kurması değil mi? Çünkü dünya kadın ve erkeğin üzerine kurulu. Fakat maalesef ki bir eğitim almadan bir arada yaşamaya başlıyoruz. Sonra da üç günde aşkı
smilev.gif
beş günde sevgiyi kaybediyoruz.

-Her şeyin bir ilmi vardır. Sevmenin de bir ilmi var tabi ki. Seven gönül
smilev.gif
sevgiyi yaşatan akıldır. Sevgi gönülden doğar
smilev.gif
akıldan beslenir büyür. Akıl sevgiyi beslemezse o sevgi kısa zamanda ölür gider.

-Sevgi deyince sadece gönül işi olarak düşünmüştüm hep.

-Bütün hatada burada zaten. Sevgiyi gönlün üstüne yıkmak
smilev.gif
yeni doğan bebeği kendi başına büyüsün diye ortada bırakmak
smilev.gif
ilgilenmemek gibidir.

-Akıl ne zaman devreye girecek?

-Sevdiğini uzaktan seveceksen akla hiç ihtiyacın yok. Sev platonik platonik. Ne zaman ki bir araya gelmeye başladın sözler ve davranışlar karşı karşıya geldi aklın hemen devreye girmesi lazım. Evlilikte gönül ve akıl işbirliği çok önemlidir. Gönül ve akıl el ele verirse sevgi hiç azalmaz gün geçtikçe artar.

-Sevgiyi kaybetmemek çok önemli.

-Sevdiğin neden hoşlanır
smilev.gif
neden hoşlanmaz
smilev.gif
nasıl mutlu olur
smilev.gif
neye kızar
smilev.gif
niçin kırılır
smilev.gif
onun için ne yapman lazım. Sor soruları bul
smilev.gif
cevabı
smilev.gif
yap hizmeti
smilev.gif
bakalım sevgi ölüyor mu?

-“Ne
smilev.gif
nasıl
smilev.gif
neden
smilev.gif
niçin” leri sıralayınca sevginin akla neden ihtiyacı olduğu daha iyi ortaya çıktı.

-Gönül bencildir
smilev.gif
sadece kendini düşünür. Sevdiğine kavuşmayı isterken de kendini düşünür. Kavuşup mutlu olayım ister. Gönlün bu bencillikten kurtulması için
smilev.gif
aklın yol göstericiliğine ihtiyacı vardır. Ancak akıl yardım ettiğinde
smilev.gif
sevdiğini düşünmeye başlar.

-Tamam bu bilgilerden sonra erkek dili “Netçe” yi öğrenmeyi daha çok istiyorum. Başka kuralları var mı?

-Var. Erkekler soru sorulmasını ve soru sormayı sevmezler. Biz kadınlar soru sormayı severiz. Soru sormayı çoğu zaman amaç dışı kullanırız. Bizim için cevaplar pek önemli değildir. Kadınlar karşıdaki ile ilgilendiğini göstermek için
smilev.gif
biriyle tanışmak için
smilev.gif
sohbet başlatmak için farklı sebeplerle soru sorarlar. Erkekler ise soru sorulduğu zaman kendini hesaba çekiliyormuş gibi ya da işine burnunu sokuyormuş gibi hissederler. Doğru düzgün cevap vermezler.

-Haklısınız. Ben de akşam evde sohbet muhabbet edelim diye Ferhat’a soru sorarım. O da doğru düzgün cevap vermez
smilev.gif
konuşmak istemiyor diye benim de canım sıkılır. Demek ki erkekleri konuşturmanın yolu soru sormak değilmiş.

-“Netçe”nin başka önemli bir kuralı da şudur: Erkekler “hayır” kelimesini gerçek anlamında bir şeyi istemedikleri zaman kullanırlar
smilev.gif
“evet” sözcüğünü de bir şeyi istedikleri zaman kullanırlar. Biliyorsun biz kadınlar bazen nazlanmak için
smilev.gif
istediğimiz bir şeye “evet” dememiz gerektiği halde “hayır” deriz. Bekleriz ki karşımızdaki anlasın
smilev.gif
ısrar etsin
smilev.gif
ondan sonra “evet” diyelim. Erkekler bu yöntemi kullanmazlar. Bir erkek “hayır” diyorsa üstüne gidip
smilev.gif
ısrar edip zorla yaptırmaya çalışmamak lazım.

-Bunu öğrendiğim iyi oldu.

-Netçe’nin başka bir kuralı da erkekler
smilev.gif
emir cümlelerini
smilev.gif
sevmezler. Hele bir kadın emir cümleleri ile ondan bir şey istiyorsa
smilev.gif
hükmedilmeye çalışıldığını düşünür ve yapacağı bir şeyse bile direnebilir.

-Emir cümleleri kurduğumda Ferhat’la hep çatışıyoruz.

-Netçe’ de önemli bir kural da erkekler yardım istemeyi ve istemedikçe yardım teklif edilmesini sevmezler. Kadınlar ise yardım istemekten çekinmezler ve yardım teklif etmeyi de pek severler.

-Bunun için mi bir adres ararken Ferhat birilerine sormak yerine
smilev.gif
kendim bulacağım
smilev.gif
diye dolanıp duruyor. Ben “dur bir soralım” dediğimde hiç dinlemediği gibi bir de sinirleniyor.

-Evet. Erkekler mücadeleyi ve başarmayı severler. Yardım istemeyi de zayıflık olarak görürler. Bu yüzden çok zorda kalmadıkça yardım istemezler. Bu yüzden eşin araba kullanırken
smilev.gif
yanında sessice otur ve gezintiye çıktığını hayal et. Sus ki tatsızlık çıkmasın. Biraz dolansanız da o nasıl olsa halleder. Tabi bu konu sadece araba kullanmayla ilgili değil. Onu üzgün gördüğünde de hemen “ne yapabilirim” diye yardım teklif etme. Onun yanında ol ve başaracağına inan yeter. Ondan daha akıllı ve güçlü görünmeye çalışma. Her zaman ona ihtiyacın olduğunu hissettir.

-Erkekler otoriter kadını da ezik kadını da sevmezler
smilev.gif
diye okumuştum bir yerde.

-Çok doğru. Erkekler kadının kadınsılığını ve yumuşaklığını seviyorlar. Yumuşaklık ile eziklik arasında çok fark vardır.

-Güçlü görünmemek demek
smilev.gif
ezik olmayı getirmiyor yani.

-Aynen öyle. “Netçe” de bir önemli kural da erkekler
smilev.gif
dert anlatmayı ve hatalarını konuşmayı sevmezler. Biz kadınlar dert anlatmayı severiz
smilev.gif
hatalarımızı anlatmaktan gocunmayız hatta çoğu zaman gülerek anlatırız. Oysa erkekler geçmişte yaptıkları bir hatanın hatırlatılmasından bile hiç hoşlanmazlar.

-Netçe’ de en kıymetli sözcükler nedir?

-Takdir cümleleri tabi ki. Erkek küçücük bir şey de yapmış olsa takdir edilmekten çok hoşlanır. Takdir edildikçe
smilev.gif
teşekkür edildikçe daha çok yapmak isteği duyar. Eleştirildikçe ve suçlandıkça da yaptıklarını bırakır
smilev.gif
yapacaklarını yapmaz ve kadından uzaklaşır. Bu durumda erkek
smilev.gif
bilinçli bazen bilinçsiz olarak kendinin kıymetini bilecek
smilev.gif
takdir edecek başka bir kadın aramaya başlar.

-Ne çok hata yapıyormuşum meğer. Kendimi ve etrafımdaki arkadaşlarımı düşünüyorum da bütün yaptığımız kocalarımızı eleştirmek. Şunu yapmıyorsun
smilev.gif
bunu yapmıyorsun
smilev.gif
şunu yap bunu yap.

-Her erkek
smilev.gif
sevdiği kadının kahramanı olmak ister. Hiçbir kahraman da hatalarının sayılıp
smilev.gif
burnunun yere düşürülmesinden hoşlanmaz. Erkekler zaten hatalarının çoğu zaman farkındadırlar
smilev.gif
bilmedikleri için değil yapmak istemedikleri için yapmazlar. Fakat takdir edilen erkek yapmadığı pek çok şeyi yapmaya başlar.

-Biz kadınlar da erkekler istediklerimizi yapmayınca
smilev.gif
bilmiyor ya da unutuyor diye sürekli öğretmeye çalışıp tekrar ediyoruz.

-Netçe’ de tekrar kelimeler en berbat kelimelerdir. Erkekler kadınların onlara sürekli bir şeyi hatırlatmalarından nefret ederler. Bir şeyi çok söyleyen kadına dırdırıcı gözüyle bakarlar.

-Anladım
smilev.gif
yapılmayanın üzerinde durmayacağız
smilev.gif
yapılanları görüp takdir edeceğiz.

-Her erkek kendini dünyanın en yakışıklı
smilev.gif
yakışıklı değilse de en çekici erkeğinden biri zanneder. En güçlü ve en akıllı olduğuna da inanır. Kadın ise “sen zannettiğin gibi değilsin” diye tam aksini ispat etmeye çalışırsa
smilev.gif
o kadın o erkek için bitmiş demektir. Eğer zorunluluktan devam etmesi gereken bir evliliğin içindelerse erkek kadına ya ölü muamelesi yapar ya da aptal muamelesi. Çünkü ancak ya bir aptal ya da bir ölü onun gibi bir adamın kıymetini bilmez.

-Erkekler takdir edildikçe şımarmazlar mı?

-Hayır. Erkekler takdir edildikçe gayrete gelirler. Kadın erkeğe kendini iyi hissettirmelidir. Kadın “Ben çok şanslıyım senin gibi biriyle evli olduğum için” gibi cümlelerle ya da “Evimin güneşi
smilev.gif
hayatımın anlamı
smilev.gif
yiğidim
smilev.gif
erkeğim” gibi hitaplarla erkeğin kulağından kalbine halat atarsa onu kendine sıkıca bağlayabilir.

-Ben de tam aksi “nerden düştüm senin gibi adama” havalarında davranıyorum kocama. Sizi dinledikçe yaptığım hataları çok iyi fark ettim.

-Sevgi emek ister
smilev.gif
sevgili muhabbet etmek ister. Muhabbete de hizmet gerek. Muhabbeti istiyorsun sevdiğine adım adım yaklaş
smilev.gif
onun adımlarını saymadan ve beklemeden. Ona hizmet et. Elinle
smilev.gif
ayağınla
smilev.gif
dilinle
smilev.gif
gözünle
smilev.gif
kulağınla
smilev.gif
aklınla ve tabiî ki gönlünle.Bunun için de muhabbet yolunda ki taşların farkında olup onları kaldırman lazım.

-Sayenizde epey bir taşı gördüm ve yoldan kaldırmaya başladım. Bazıları ağır geldi ama vazgeçmeveceğim.

-Evdeki kahramandan yardım iste. Hatalarını gördüğünü samimiyetle ona itiraf edersen sana seve seve yardım edecektir.

-Tamam
smilev.gif
teşekkür edim.

Sema Maraşlı
"Muhabbet Olsun" kitabından
 

evowinds

Dekan
Katılım
2 Kasım 2008
Mesajlar
9,100
Reaksiyon puanı
174
Puanları
243
[MENTION=270399]TakeRisks[/MENTION], bu ayrı bir konu onu burada heba etmeseydin keşke :D

Neyse Sema hanım durumu eşitlemiş gözüküyor. :)
 

-Hewal-

Dekan
Katılım
27 Haziran 2008
Mesajlar
5,210
Reaksiyon puanı
11
Puanları
0
Bu kitabı ilişkilerin başucu kitabı gibi bir şey.
 
Üst