Flaş! İbrahim Tatlıses başından vuruldu! Sağlık durumu nasıl? Tüm gelişmeler burada!

[adrasa]

Görüntülerden bir şey anlamadım. :huh:

aynen

 

[OnLT]

Tatlıses'in vurulma anı...

[SDNTV3]http://video.haber7.com/video_contents/16032011095407.flv[/SDNTV3]

Oha ya

 

[AliA]

İbrahim Tatlıses'e saldırıyı terör örgütü PKK'nın alt kolu TAK üstlendi!

İstanbul polisi sanatçı İbrahim Tatlıses’e saldırı düzenleyenleri yakalamak için çalışmalarını sürdürürken terör örgütünden bir açıklama geldi.

Tatlıses’e yapılan saldırıyı terör örgütü PKK’nın taşeron örgütü TAK üstlendi.

Terör örgütü PKK’nın alt kanadı olan TAK bugüne kadar terör örgütünün doğrudan üstlenmediği olayları üzerine almasıyla biliniyor.

Geçen yıl İstanbul Taksim’deki bombalı saldırının arkasında da aynı isim vardı.

TAK’ın Daha Önce Üstlendiği Saldırılar

İstanbul Halkalı’da 3’ü asker biri sivil 4 kişinin şehit olduğu otobüse saldırı,

Diyarbakır’da 4 polis ve bir şoförün şehit olduğu kanlı saldırı,

Taksim’de 31 Ekim’de bir kişinin ölümü, 15’i polis 32 kişinin yaralanmasına yol açan intihar saldırısı,

Erzincan’ın Fevzi Paşa caddesindeki Alperen Ocakları ve Bağımsız Türkiye Partisi bürolarına yönelik olarak gerçekleştirilen saldırıları TAK üstlenmişti.

TRT


Tatlıses'i ben vurmadım!

Ünlü sanatçı İbrahim Tatlıses'e yönelik silahlı saldırı nedeniyle gözlerin üzerine çevrildiği Kasım Zengin, hakkındaki iddiaları yalanladı. İHA'ya konuşan Zengin, "İddiaları duyunca şube müdürünü bizzat ben aradım. Dostum olan İbrahim Bey'in bu şekilde canına kast edilmesi, aynı can acısını şahsıma da yaşatmaktadır. Allah'ın izniyle iyileştikten sonra geçmiş olsun ziyaretine gidip yanaklarından öpeceğim" dedi.

İddiaların ardından yüzlerce tehdit aldığını belirten Zengin, "Maaşlı üfürükçülerin çıkardığı suni fırtınaya kapılan iş yaptığımız insanların çoğu, bizimle sözleşmelerini feshetmeye başladılar. Bunlar, şahsım dışında üretilen suni fırtınalardır. Yargıç, savcı ve polis pozisyonunda basın medya var" diye konuştu.

Tatlıses'e yönelik saldırının ardından bazı basın organlarında, şüphelerin Kasım Zengin üzerinde yoğunlaştığı öne sürülerek, Zengin'in ünlü sanatçıyı "300 bin dolar vereceksin yoksa seni öldürürüm" şeklinde tehdit ettiği iddia edilmişti. Tatlıses'in son altı ayda 3 kez ölümle tehdit edildiği gerekçesiyle savcılığa başvurduğu öne sürülürken, İHA'ya konuşan Kasım Zengin, hakkındaki iddiaları yalanladı.

Zengin, "Dostum olan İbrahim Bey'in bu şekilde canına kast edilmesi, aynı can acısını şahsıma da yaşatmaktadır. İbrahim Bey uzun yıllardır benim dostumdur. Birlikte çok yemek yemişizdir, sohbet etmişizdir. Aynı muhabbet şahsım tarafından hiçbir zaman kesilmemiştir. Allah'ın izniyle kesilmeyecektir de. Konuyu duyduğumuz andan itibaren gerek aile bireylerimiz, gerekse şahsım Kuran'ı Kerimlerimizi açmış evlerimizde dua etmişizdir. Hala da dualarımızı etmekteyiz. Saldırıyı gerçekleştirenlerin, dostumun canını yakan canların Allah'ın eliyle Allah'ın nar-ı cehennemine sevk ediyorum" dedi.

Basında yıllarca kendisi hakkında haberler yapıldığına dikkat çeken Kasım Zengin, yapılan haberlerin hiçbirini ciddiye almadığını söyledi. Zengin, bu nedenle kamera karşısına geçerek açıklama yapma gereği duymadığını ifade etti. Fakat son olayın ardından büyük sıkıntılar yaşadığını belirten Zengin, "Hiçbir zaman kendi üretmediğimi tüketmem. Yapılan haberlerin hiçbirini kale almadım, bu nedenle basın ve medyanın önüne çıkmadım. Avukatımla yaptığım görüşme ve aynaya baktığım zaman kendimi seyrettiğimde bu açıklamayı yapma ihtiyacı duydum. Basına ve medyaya intizar etmek için bu konuşmayı yapıyorum. Bahsedilen konuların hiçbirisiyle ilgilenmiyorum. Basında, medyada hakkımda çıkarılan dedikoduların, vesveselerin fırtınasına kapılacak kişi değilim. Bu fırtınaya da kapılmayı düşünmüyorum. Biz ticaret yapan insanlarız. Onlarca işçi çalıştırıyoruz. Ticaret bir risktir, biz bu riske girmişiz. Bu riske girerken de bir sistem kurmuşuz. Bu aslı astarı olmayan bir takım maaşlı üfürükçülerin çıkardığı suni fırtınaya kapılan iş yaptığımız insanların çoğu, bizimle sözleşmelerini feshetmeye başladılar. Bu da aşırı derecede maddi kayba yol açtı. Küçücük çocuğum var. Arkadaşları artık eve gelmek istemiyormuş, aileleri izin vermiyormuş" diye konuştu.

Zengin, kendisi hakkında asılsız haber yapan basın kuruluşlarını sert bir dille eleştirerek, şunları söyledi:

"Suni fırtınaları üretenler. Bağlı oldukları merkez eğer tapınılan bir ilahsa, vicdanına doğru dönüp, evine gittiği zaman aynı çocuğuyla kendisinin karşı karşıya kaldığını seyretsin. Bundan sonra eğer gülebiliyorsa, hala aynı işi yapmaya devam etsin. Çünkü insanlık onda kesinlikle yoktur ve olmayacaktır. Ailem sıkıntıya girdi. 34 yaşındayım. Hayatım boyunca kimseden davacı olmadım. Kimseden şikayetçi olmadım. Ne hukuk yoluyla, ne bir dostumun yoluyla ne de gönülden şikayetçi olmadım. Biz yaradılış itibariyle onurlu, şerefli ve İslam kisvesi altında yaşayan bir ailede yetiştik. Nerden bize bir taş gelse, düşmanı içimizde ararız. Bizim tek düşmanımız, o da içimizdeki nefistir. Onun dışındaki hiçbir gücü düşman olarak görmeyiz. Hiçbir güç Allah'ın yarattığı insana zarar veremez. Adımız her taraftan her tarafa sürüklendi. Bunlar, şahsım dışında üretilen suni fırtınalardır. Biz, orijinal fırtınalarda yaz yaşamışız. Biz de öyle fırtınalara kapılmamışızdır. Linç kampanyası, Kasım Zengin'i yok etme savaşı vardır. Bu savaşın manevi savaş olduğunu düşünüyorum. Hayatım boyunca kimseyle savaşa girmedim. Kimseye taş atmadım, kimse de bana taş atamaz."

Kendisi hakkında kullanılan "Sauna çetesi lideri" ifadesine de tepki gösteren Kazım Zengin, "Ben işadamıyım, cezaevinden çıktığımdan beri boyuna bir saunacı tabelasını çakmaya çalıştılar. Onlar çiviyi çaktıkça, ben o sdm tarafından hiçbir zaman kesilmemiştir. Allah'ın izniyle kesiçiviyi çıkarmaya çalıştım. Cezaevinden çıktıktan sonra 1.5 sene eşofman ile gezdim. Mafya demesinler diye. Bu tabelayı sökebilmek için mücadele içine girdim. İnternet sitesinden ilmi yayınlar yaptım. Son bir haftadır yine bizi en eskiye atmaya çalıştılar. Kasım Zengin, linç etmeye çalışan güç hangi güç ise o güce sesleniyorum. Görünen görünmeyen bütün güçlere söylüyorum. Kasım Zengin ömrü boyunca arkasına iki ayaklı kimseyi koymadı. Benim dostum Allah, düşmanım nefsimdir. İstedikleri kadar saldırsınlar, Allah her zaman için doğruyu ortaya çıkaracak. Davacı olmadım, olmayacağım da" açıklamasında bulundu.

Kasım Zengin, yaşananlar nedeniyle aşırı derece maddi zarara uğradığını söyledi. Telefonuna tehdit mesajları geldiğini ve yüzlerce tehdit aldığını belirten Zengin, avukatının, mesajlarla ilgili suç duyurusunda bulunacağını söyledi. Zengin, "Biz topraktan gelip toprağa giden böcekler gibi, dünyadaki çıkarlara çalışan kişiler değiliz. Kasım Zengin çok yanlış tanıtıldı. Benim işim Allah'la olduğu için çıkıp açıklama yapmadım. Bizi bir takım yerlere bağlayamazlar, güçleri yok. Yenilecek yutulacak işler değil. Tehditlerden korkup bir şeyler yapacak değiliz. Nihayetinde can taşıyoruz. Hayatımda ilk defa şikayetçi olacağım. Biz, namusu ve şerefi için yaşayan insanlarız. Ölümden korkumuz yok, ölüm bize mükafat. İbrahim Tatlıses dostumdur. Benim dilim, başkası gibi başka taraflara bağlı olanlardan değil. İbrahim Bey benim dostum. Benim siyasetle işim olmaz. Biz beraber yemişiz, içmişiz. Sauna muhabbeti ve çeteyi üreten de aynı basındır. Tüketecek olan Türk adaletidir. Türk adaleti suni ile beslenmiyor. Ürettikleriyle bizi boğmaya çalıştılar. Bizim İbrahim Bey ile bir muhabbetimiz var. Oturup onun 50 tane dostuyla konuşamayacağı şeyleri konuşmuşuz. Duyduğum anda iki ablama da telefon ettim. Açın Kuran'ları diye. Bizim saldırımız Kuran'la, duayla. Halen dua ediyorlar. Biz canımız yandı dostumuzun canı yandı diye, ikinci canımız yandı iddialar olduğu için" dedi.

Zengin, ortaya atılan "300 bin dolar istedi" ve "tehdit etti" iddialarına ilişkin şunları söyledi:

"Türkiye o kadar güçlü bir ülke ki, suni üreticiler bu kadar güçlü bir ülkenin doğallığını ve adaletini bozamayacak. Yek vücut Türkiye bu şekilde ilelebet gidecek. İbrahim Bey'e bir takım mesajlar çekilmiş. Ben cezaevinden çıktığımdan beri bir kere görüşmedim kendisiyle. Mahkemeden çıktıktan sonra orada yargılandığım kimseyle görüşmedim, görüşmeyeceğim de. İbrahim Bey, gelen mesajlardan dolayı savcılığa başvurmuş. Daha sonra yine gazeteden gördüm. Savcı, mesaj çeken kişileri bulmuş. Benim ne mesaj çekildiğinden haberim var, ne savcı çağırdı. Birileri yapıyor, birileri örtüyor, birileri gidiyor, birileri geliyor. Ben ilgilenmiyorum. Gündemimin dışında. Benim bu ülkeye hizmet etme idealim var. İbrahim Bey Allah'ın izniyle ayağa da kalkacak. Eskisinden daha iyi türkü söyleyerek, saldıranlara atom gibi ateş etmiş olacak. Onun başarısı alkışlanmalı. Sıfırdan gelip buralara çıkmıştır. Etrafındaki insanlara yardımlarını ben biliyorum. Kamyon kamyon yardımları birlikte dağıttık. Allah benim dostumun yanındadır ve dostum ayağa dikilecektir. Her dörtlüğsdm tarafından hiçbir zaman kesilmemiştir. Allah'ın izniyle kesiünde de canına kast edenlere atom gibi cevap verecektir."

Hakkındaki iddiaları "Bana küfür gibi geliyor" diyerek dillendirmekten kaçınan Zengin, "İddiaları duyunca şube müdürünü bizzat ben aradım, bu haberleri durdurun dedim. Gayrettepe'yi aradım. Üç sözleşmemiz feshedildi. Çocuğum arayıp, 'baba televizyonda senden bahsediyorlar' dedi. Eşime, 'çocuğa televizyonu gösterme' dedim. Bunu yapmaya kimin hakkı var ki. Bir şeyler üretiyorlar. Yargıç, savcı ve polis pozisyonunda basın medya var. Şahsi web sitemde sürekli birilerine bir şeyler anlatmaya çalışıyorum, ülkeye yaptıkları yanlışları anlatmaya çalışıyorum. Yanlışları anlatmaya çalıştığım insanların rahatsızlıkları, şahsıma saldırtıyor diye düşünüyorum. İnsan rahmet saçmak için yaratılmış, zahmet saçmak için değil. Bize mikrop bulaştırmaya çalıştılar, boynumuza tabela asmaya çalıştılar. O tabela boynumdayken dostum dediğim insanları ziyaret ettikçe, o tabelanın mikrobu onlara da bulaşacaktır. Devlet bürokrasisindeki akrabalarıma dahi ziyarete gitmiyorum, sıkıntı olmasın diye. Ortada bir cana kast edilme vardır. İvedi bir şekilde ayağa kalkması için dua ediyoruz. Ayağa kalkacağına inancımız tam. Allah'ın izniyle iyileştikten sonra geçmiş olsun ziyaretine gidip yanaklarından öpeceğim" açıklamasında bulundu.

Zengin'in avukatı Bekir Şahin de, ortaya atılan iddialar nedeniyle müvekkilinin sıkıntılı günler geçirdiğini söyledi. Şahin, Tatlıses'e yönelik saldırıyı lanetlediklerini belirterek, "Müvekkilimle, kendisi hakkında yapılan haberlerin istişaresini yaptık. İzleyeceğimiz hukuki yolları tespit ettik. Basınımız, hangi sebeple bilmiyorum da müvekkilimi hedef tahtası yapmış durumda. Emniyetten anladığımız kadarıyla böyle bir açıklama yok ama basın, hangi akla hizmet, hangi düşünceyle her gün ayrı bir habere konu yapıyor kendisini, her gün ayrı bir habere manşet yapıyor. Birinci sayfalardan ismini veriyor. Bu haberlerin doğurduğu bir takım sonuçlar var. Türkiye'de yaşayan insanlardan akıllı olan da, cahil olan da var. Herkes İbrahim Tatlıses'i veriyor. Fazla düşünmeyen bir insan bu haberler münasebetiyle müvekkilime zarar vermeye çalışabilir. Girdiği ticari işlerde yapılan sözleşmelerin bazıları, bu haberler sebebiyle tek taraflı olarak feshedildi. Basından istirhamımız ve talebimiz, kendisi hakkında bu haberleri yaparken, biraz daha dikkatli davranmaları. Biraz daha hassas davranmaları. Devletin kurumlarının vermediği bilgileri, kendilerini devlet kurumları yerine koyup servis etmemelidir.

İHA
http://www.trt.net.tr/Haber/HaberDetay.aspx?HaberKodu=4982a3ac-1678-487c-86ed-c5eb66cf47aa

 

[muratteas]

İlerleyen günlerde daha da netleşir.

Birde Facebook'ta gördüm;

İbrahim Tatlıses'e pusunun kayıtları önce ve sadece bu akşam 8'de NTV Canlı Ana Haber'de!

 

[AliA]

Evet o doğru. Can Dündar gösterecek yeni görüntüleri.

 

[muratflash]

Vayy bee...Terör uçurmuş adamı haaa....

 

[AliA]

Flaş! İbrahim Tatlıses'i vuranlar yakalandı! İşte tetiği çeken adam!

Soruşturma çerçevesinde 15 kişi gözaltına alındı. Polisin 25 ayrı adrese gerçekleştirdiği operasyonda 15 kişi gözaltına alındı.

İstanbul polisi 15 zanlıyı yakaladı. Polis Tatlıses'e bizzat ateş açan Abdullah Uçmak ve 15 adamını gözaltına aldı. Saldırıda kullanılan otomobil ve silah da yapılan operasyonda ele geçirildi.

Gözaltına alınanlardan biri daha önce Tatlıses'e suikastla suçlanan Abdullah Uçmak. Ünlü türkücüye Kalaşnikof'la ateş edilen otomobil de bulundu.
Şüphelilerin Anadolu Yakası'nda organize suçlarla mücadele müdürlüğünde gözaltında tutuldukları belirtiliyor. Abdullah Uçmak ve adamlarının 2006 yılında da uzun namlulu silahlarla İbrahim Tatlıses'e suikast hazırlığında bulundukları ve TEM otoyolu kenarında yakalandıkları belirtiliyor.

Operasyon sürüyor, gözaltı sayısı artacak...

İbrahim Tatlıses'e saldırıyla ilgili soruşturma çerçevesinde 15 kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınanlar arasında İbrahim Tatlıses ile daha önce arasında husumet bulunan Abdullah Uçmak da bulunuyor. Gözaltına alınan diğer kişilerin ise Abdullah Uçmak'ın adamları olduğu belirtildi. Olayda kullanılan otomobil ve uzun namlulu silahın da ele geçirildiği öğrenildi.

Bu arada polisin operasyonlara devam ettiği ve 20'ye yakın kişiyi aradığı bildirildi.
Abdullah Uçmak'ın 20 gün önce cezaevinden çıktığı ve daha önce de cezası bittiğinde İbrahim Tatlıses'i öldüreceği tehdidinde bulunduğu öğrenildi. Uçmak'ın daha önce Tatlıses'ten haraç istediği bu nedenle aralarında başlayan husumet sonucu Tatlıses'in Uçmak'ın adamlarından birini vurdurduğu ve karşı tarafın barışmak için 25 bin lira kan parası istediği iddia ediliyor.

Medyafaresi

 

[OnLT]

25bin lira değil çok daha büyük miktarlar dönüyordur.

 

[muratveb]

Terör örgütü değil daha önce aralarında kan davası olan ve bir gün görüşücez diye tehdit eden Abdullah Uçmak yapmış kalaşnikof ..vs bulunmuş.. Artık bu saatten sonrası ibo cephesinde. Sanırım bunu yanlarına bırakmazlar

 

[ashabulyemin]

Tatlıses'i Vurduğu İddia Edilen Zanlı: Kan Akacak

Tatlıses'i vurduğu iddiasıyla bu akşam gözaltına alınan Abdullah Uçmak'ın ünlü sanatçıyla aralarındaki husumeti 1998 yılında Arena programında anlattığı ortaya çıktı



Abdullah Uçmak, daha önceki yıllarda da İbrahim Tatlıses'in otomobilini kurşunladığı ve ünlü sanatçıdan tehditle haraç istediği gerekçesiyle defalarca gözaltına alınarak tutuklanmıştı. Abdullah Uçmak'ın adı, 1998 yılında ünlü sanatçı İbrahim Tatlıses'in içinde bulunduğu otomobilin pompalı tüfekle kurşunlanmasıyla gündeme gelmişti. İbrahim Tatlıses'in aracının kurşunlanması ve organizatör Hasan Bora'nın silahla yaralanması olaylarının azmettiricisi olduğu iddiasıyla aranan Abdullah Uçmak, gözaltına alındıktan sonra 20 yıl hapis cezası talebi ile yargılanmıştı.

Ünlü sanatçı İbrahim Tatlıses de, organizatör Hasan Bora'nın yaralanması olayını azmettirdiği gerekçesiyle gözaltına alınan Abdullah Uçmak ve 3 adamının ifadesi doğrultusunda, 1999 yılında gözaltına alınmıştı. Sevk edildiği Devlet Güvenlik Mahkemesi'nce serbest bırakılan Tatlıses, "Adalet yerini buldu. Benim kimse ile bir sorunum yok" demişti.

Bir süre tutuklu kaldıktan sonra serbest bırakılan Abdullah Uçmak ve adamları, 2002 yılında Maksim'deki programının bitiminde Tatlıses'in otomobilinin önünü keserek tehditle para istedikleri iddiasıyla gözaltına alınarak tutuklanmıştı.

Ünlü sanatçı İbrahim Tatlıses, Abdullah Uçmak ve 3 adamının kendisinden haraç istemesiyle ilgili olarak İstanbul DGM'de ifade vermişti. Ünlü sanatçı adliye çıkışında yaptığı açıklamada, "Ben buraya müşteki olarak geldim. Buraya gelmem, bu tür şeylere pabuç bırakmayacağımın kanıtıdır. Her önüne gelen haraç isterse yandık" ifadelerini kullanmıştı.

Yargılanması süren Abdullah Uçmak, duruşma çıkışında Tatlıses'e yönelik tehditleri ve "Tatlıses ile aramızda geçmişe dayanan bir husumet var. Benden intikam almak için iftira atıyor. Kazığa oturtacağım. Karı gibi gelip de şikayetçi olma. Mermiyi bana atacaksın ulan çakal" şeklindeki sözleriyle uzun süre konuşulmuştu. Uçmak, 2003 yılında yargılandığı davadan, Tatlıses ile aralarında geçen konuşmaların suç unsuru oluşturmadığı gerekçesiyle önce tahliye, ardından beraat etmişti.

Abdullah Uçmak ve 6 adamı, 2004 yılında da iki ayrı işadamından tehdit ve şantaj ile haraç almak istedikleri iddiasıyla gözaltına alınmıştı. Uçmak ve adamlarından 3'ü, çıkarıldıkları mahkeme tarafından, sanatçı İbrahim Tatlıses'e suikast hazırlığı içinde oldukları iddiasıyla tutuklanmıştı. Duruşmada ifade veren çete lideri Abdullah Uçmak, amacının Tatlıses'i öldürmek değil, korkutmak olduğunu söyleyerek, "Amacım Tatlıses'i korkutmaktı. Eğer ben önce davranmasaydım, Tatlıses önce davranacaktı. Ayrıca daha önce Tatlıses'in adamları avukatımın aracına saldırmışlardı" demişti.

İbrahim Tatlıses'e suikast hazırlığı içinde oldukları iddiasıyla 2004 yılında yargılanan ve bu suçtan beraat eden Abdullah Uçmak neden böyle bir girişimde bulunulduğunu 23 Ocak 1998'de Arena programında yapılan ropörtajda anlatmıştı. Tatlıses'de yine aynı programda yapılan bir ropörtajda iddialara yanıt vermişti.

İşte Abdullah Uçmak ve İbrahim Tatlıses'le yapılan o ropörtajdan satır başları:

Muhabir: Tatlıses'e yapılan saldırıyı siz mi azmettirdiniz?

Uçmak: Olaydan haberim yok, ben Adana'daydım. Olayı yapanlar benim arkadaşlarım. Bu olayı gerçekleştirmeleri lazımdı. Tatlıses belki de o olayda ölebilirdi. Yanında masum kişiler olduğu için arkadaşlarım o olayı sonuçlandırmamıştı. O iki arkadaşımızın kanını akıttı. Onun da kanının akması gerekir. Çıkıp televizyonda şov yaptı, 'Ben vurdurdum' diye. Bunların Hasan Bora ile aralarında husumet varmış. İftar zamanı Bora'nın yanına gitmiştim iftarı açmak için. İftara zaman kalmadan aşağıdan silah sesleri geldi. Aşağıya indiğimizde 4 adam silahlı şekilde ortalığa ateş ediyordu ve arkadaşlarımızı vurmuşlardı.

Muhabir:Bu saldırılar daha nereye kadar sürecek?
Uçmak: Onu Allah bilir, ta ki İbrahim Tatlıses'in kanı akana kadar. Onun ölüp ölmeyeceğini Allah bilir. Sebepsiz yere iki adamı vurdurdu. Husumet varsa Hasan Bora'yı vur, ne diye masum insanları vurdururuyorsun. Sonra televizyonda çıkıyor benim yeğenlerim var falan, herkesin kendine göre çevresi var.

Ben arkadaşlara sordum neden vurmadınız diye? Onlar da "Abi yanında bayan vardı vurmadık o nedenle sadece uyarı amaçlı ateş açtık" dediler.

Muhabir:Son nokta nerede olacak?
Uçmak: Bilmiyorum artık nerede olacak.
Muhabir:Tatlıses'in de etrafında silahlı adamlar var ne olacak?
İlk kanı kendileri akıttı ben kendisini tanımam. Biz kendisini sanatçı olarak biliriz. En azından bizden özür dileyebilirdi. Ama o televizyonlara çıkıp hava yaptı.
Muhabir: Neden sürekli silahlı geziyorsunuz? Benim bildiğim kadarıyla lakabınız Adanalı Apo neden böyle diyorlar size?
Uçmak: Muhakkaki başarılı olduğumuz bir yön var ki bize böyle lakap koymuşlar.

İbrahim Tatlıses'le yapılan ropörtaj:

Muhabir: Neden böyle bir saldırı oldu?
Pis bir adam (Hasan Bora), adını bile ağzıma almak istiyorum. O adamdan cereyan ediyor. Bizim depoya gidiyor, kadına silah çekiyor. Bizim çocuklar oraya gitmelerinin sebebi bu adamın benim yazıhaneme gelip silah çekmesi nedeniyle. Orada vurulan çocuklara gelince. Ne ben tanırım ne de oraya giden benim çocuklar tanır. Olay günü telefon açtım ne oldu diye, abi iki yaralı var ölü de olabilir dediler. Ben beynimde vurulmuşa döndüm, yaralı her şekilde kurtulur ama, ölüye yapacak bir şey yok. Allah'tan kurşun kalbinin üzerinden çıkıp gitmiş, bir arkadaş da ayağından yaralanmış. Az önce o pislik dediğim adama nedir o yaralıların durumu masrafını karşılayayım dedim. Onlara 10 bin dolar gönderdim. Eğer o arkadaş yaşıyorsa yatsın kalksın bana dua etsin. Çocuklara zor frenledim. Çocuklar yoksa orayı havaya uçururdu. Bunu onlar da bilir. Ben kimseye kesin asın demem, ben duygusal adamım, en son çocukları yanımdan kovdum bu nedenle. Onlar bu olayı benden habersiz yapmış. Ben duygusal adamım bu olaylara girmem...

Kaynak: Vatan

http://www.haber365.com/Haber/Tatlisesi_Vurdugu_Iddia_Edilen_Zanli_Kan_Akacak/

 

[AliA]

O fotoğraf ortaya çıktı!

Maslak Acıbadem Hastanesi Başhekimi Çağlar Çuhadaroğlu İbrahim Tatlıses'in yoğun bakımdaki son durumuyla ilgili açıklama yaptı. Çuhdaroğlu düne göre değişen bir şey olmadığını söyledi.

Çuhadaroğlu şunları söyledi:

"Düne göre farklı bir durum söz konusu değil. Bir taraftan ilaç tedavileri devam ediyor. Dünkü durumdan bugüne olumsuz bir gelişme yok. Her gün hızlı olumlu gelişmeler beklemiyoruz.

Sadece 1. derece yakınları İbrahim Bey'i görebiliyorlar. Sağlığıyla ilgili çok gerçek olmayan bilgilerin aktarıldığını görüyorum. Buna itibar etmemenizi istiyorum.

Hasta yoğun bakımda olduğu sürece yaşamsal risk vardır. Yoğun bakımdan normal servise ne zaman alınacağını söylemek zor. Uyandırma bittikten sonra gördüğümüz şeyler aynen devam ediyor. Aile ile gün içinde görüşebiliyor. Bunu belli bir saate bağladık günlük tedavinin aksamaması için. "

O fotoğraf ortaya çıktı

Tatlıses'in saldırıya uğramadan önce iki hayranıyla çektirdiği fotoğraf ortaya çıktı.
Ensonhaber'in haberine göre silahlı saldırı sonucu ağır yaralanan ve halen yoğun bakımda tedavi gören İbrahim Tatlıses'in, vurulmadan hemen önce hayranlarıyla çektirdiği fotoğraf ortaya çıktı. Sanatçının son görüntülerinden biri olan karede, Tatlıses iki hayranının arasında yer alıyor. Hayranlarının heycandan dolayı bulanık çektikleri fotoğrafta Tatlıses iki hayaranın arasında yer alıyor.

Zaman

---------- Post added at 10:58 ---------- Previous post was at 10:34 ----------

Saldırı anı ve hastaneye getiriliş görüntüleri...

[video=youtube;R1MQN9hyOQo]http://www.youtube.com/watch?v=R1MQN9hyOQo[/video]

[video=youtube;MgGe7M6QYWM]http://www.youtube.com/watch?v=MgGe7M6QYWM[/video]

---------- Post added at 11:57 ---------- Previous post was at 10:58 ----------

İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, İbrahim Tatlıses'in yoğun bakımda olduğu Maslak Acıbadem Hastanesi'nden açıklama yaptı.

İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu ve Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın, Tatlıses'i ziyarete geldikleri Maslak Acıbadem Hastanesi önünde ortak bir açıklamada bulundu.

Suikast iddiası ile yakalanan Abdullah Uçmak ve adamları hakkında, saldırı ile ilgili delillerin yeterli olduğunu kaydeden İstanbul Valisi Mutlu, gerekirse yeni gözaltıların olabileceğini belirtti.

Yoğun bakımdaki İbrahim Tatlıses'i de gördüklerini söyleyen Mutlu, Tatlıses'in bize "iyiyim" cevabını vermesi üzerine duygusal anların yaşandığını bildirdi.

Medyafaresi

 

[gecelerinbilisimcisi]

Ekli dosyayı görüntüle 6527

 

[nevuser]

Böyle konularda bölgedeki durum göz önüne alınmalı...

Eskiden ben çok radikal bakardım böyle şeylere ancak kazın ayağı öyle değil!!!

Tüm şartları, detayları bilmeden insanlar yaftalamamak gerekiyor...

Karşınızda Bir Terör örgütü var...

Siz Canınızdan vazgeçebilirsiniz...

Ama ya Sizi sizin canınızla değil de Sevdiklerinizin Canıyla Tehdit ederlerse?

Ve bu konuda Devletin Desteğini Yanınızda yeteri kadar göremezseniz?

Sevdiklerini Devletin Tam anlamda koruyacağına emin olamazsanız?

Yani bu işler tartışmalı konular... İşin Aslını Allah Bilir...

:thumbup1:

 

[AliA]

Tatlıses'i vurdurtan Abdullah Uçmak'ın yıllar önce Arena'ya yaptığı açıklama: Tatlıses'in kanı akana devam edecek!

[SDNTV3]http://www.medyafaresi.com/v1/a86_6accf.flv[/SDNTV3]

 

[gs_kadir]

Bu adam Tatlıses'e yapılan saldırıyı gördü

Türkiye İbrahim Tatlıses'e saldırı anında hemen köşede duran şişman genç adamı konuşuyor. Kalaşnikof 11 el ateş ederken donup kalan genç adam, olayın şokunu yaşıyor. Saldırı sırasında bir mucize eseri kurşunlara hedef olmayan genç adam İbrahim Tatlıses'e yönelik saldırıyı en yakından gören isim..

İbrahim Tatlıses'e yönelik saldırıyı en yakından gören isim o... Saldırının en yakın tanığı... Çünkü Tatlıses'in kurşunlara hedef olduğu yerde yürüyor... Silahlar ardı ardına patlayınca, korkuyor ve kulaklarını tıkayarak başlıyor koşmaya...

Adı Görkem Engen... Dehşet anlarına en yakından tanıklık eden isim... Güvenlik kamerasının kayıt alanında o da var...

İbrahim Tatlıses'i hedef alan silah önünde tam 11 kez ateşleniyor. Gürültü öylesine yüksek ve ona öylesine yakın ki, Engen elleriyle kulaklarını kapatıyor. Ama şokta! Bir süre olduğu yerde ufak adımlarla ilerliyor... Sonrasında ise hızlı adımlarla olay yerinden kaçıyor...



KORUMALAR KARŞILIK VERMEDİ ATV haber, saldırının en yakın görgü tanığı Görkem'i buldu ve olay anından neler yaşadığını sordu. "Kurşunlara ben de hedef olabilirdim" diyen Engen, Tatlıses'in korumalarının açılan ateşe karşılık vermediğini açıkladı.

İBRAHİM TATLISES HAYRANI O akşamki İbo Show'a konuk olarak katıldığını belirten Engen, sıkı bir İbrahim Tatlıses fanatiği olduğunu açıkladı. Engen ayrıca, Tatlıses'in tavırlarından dolayı o gün bir terslik olacağını sevdiğini ifade ederek, 'Normalde çok eğlenceli biridir. Konuklarıyla hep şakalaşır. Ancak o akşam morali çok bozuktu' dedi.

Engen, şimdi hayranı olduğu Tatlıses'in bir an önce sağlığına kavuşmasını, iyileştiğinde de onu ziyaret etmek istediğini söyledi.

Kaynak: İnternethaber

http://gundem.milliyet.com.tr/bu-ad...em/gundemdetay/17.03.2011/1365528/default.htm

 

[AliA]

Silahlı saldırıda başından yaralanan İbrahim Tatlıses'in doktorundan yazılı açıklama geldi. Tatlıses'in fizik tedavi ve rehabilatasyon sürecinin başladığı açıklandı.

Acıbadem Maslak Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Çağlar Çuhadaroğlu, uğradığı silahlı saldırıda yaralanan sanatçı İbrahim Tatlıses'in dünden itibaren fizik tedavi ve rehabilitasyon uzmanı Prof. Dr. Reyhan Çeliker'in yönetiminde fizik tedavi ve rehabilitasyon sürecinin başladığını bildirdi.

Çuhadaroğlu, yaptığı yazılı açıklamada, silahlı saldırı sonucu yaralanma sebebi ile 14 Mart'ta Acıbadem Maslak Hastanesine getirilen İbrahim Tatlıses'in yapılan izleniminde gece boyunca hiçbir sorun olmadığını belirtti.

Çuhadaroğlu, beyin ve sinir cerrahisi uzmanı Prof. Dr. İlhan Elmacı'nın başkanlığındaki tedavi ekibi tarafından bu sabah yapılan tıbbi değerlendirmesinde de sanatçının sağlık durumunda olumsuz bir durumun gözlenmediğini ifade etti.

Çuhadaroğlu, sanatçının tedavisinin devam ettiğini ve dünden itibaren Acıbadem Maslak Hastanesi fizik tedavi ve rehabilitasyon uzmanı Prof. Çeliker'in yönetiminde fizik tedavi ve rehabilitasyon sürecinin başladığını kaydetti.

Prof. Dr. Çuhadaroğlu; kaynağı Acıbadem Maslak Hastanesi doktorları olmadıkça, İbrahim Tatlıses'in sağlık durumuyla ilgili bilgilere itibar edilmemesi gerektiğini tekrar vurguladı.

Hürriyet

 

[spybot]

1-2 sene sonra eski sağlığına kavuşur herhalde.

 

[jonjon]

Silahlı saldırıda başından yaralanan İbrahim Tatlıses'in doktorundan yazılı açıklama geldi. Tatlıses'in fizik tedavi ve rehabilatasyon sürecinin başladığı açıklandı.

Acıbadem Maslak Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Çağlar Çuhadaroğlu, uğradığı silahlı saldırıda yaralanan sanatçı İbrahim Tatlıses'in dünden itibaren fizik tedavi ve rehabilitasyon uzmanı Prof. Dr. Reyhan Çeliker'in yönetiminde fizik tedavi ve rehabilitasyon sürecinin başladığını bildirdi.

Çuhadaroğlu, yaptığı yazılı açıklamada, silahlı saldırı sonucu yaralanma sebebi ile 14 Mart'ta Acıbadem Maslak Hastanesine getirilen İbrahim Tatlıses'in yapılan izleniminde gece boyunca hiçbir sorun olmadığını belirtti.

Çuhadaroğlu, beyin ve sinir cerrahisi uzmanı Prof. Dr. İlhan Elmacı'nın başkanlığındaki tedavi ekibi tarafından bu sabah yapılan tıbbi değerlendirmesinde de sanatçının sağlık durumunda olumsuz bir durumun gözlenmediğini ifade etti.

Çuhadaroğlu, sanatçının tedavisinin devam ettiğini ve dünden itibaren Acıbadem Maslak Hastanesi fizik tedavi ve rehabilitasyon uzmanı Prof. Çeliker'in yönetiminde fizik tedavi ve rehabilitasyon sürecinin başladığını kaydetti.

Prof. Dr. Çuhadaroğlu; kaynağı Acıbadem Maslak Hastanesi doktorları olmadıkça, İbrahim Tatlıses'in sağlık durumuyla ilgili bilgilere itibar edilmemesi gerektiğini tekrar vurguladı.

Hürriyet

Herkes bi engelli adayıdır dediğimiz bu oluyo iştee .. 2 yılı var bakalım ne kadar gelişme sağlayacak ..

 

[OnLT]

İbrahim Tatlıses'e 2. bir suikast girişimi düzenlenmeye çalışılması önceden engellenmiş.

 

[AliA]

İbrahim Tatlıses'i vurduğu iddia edilen şüpheli E.A Balıkesir'de gözaltına alındı.

CİHAN

 

[gs_kadir]

İbrahim Tatlıses'i yaraladığı iddia edilen Abdullah Uçmak yakalandı. Abdullah Uçmak yakayı İstanbul'da ele verdi.


Cezaevinden çıktıktan sonra tehdit ettiği İbrahim Tatlıses’ten bir miktar para alan Abdullah Uçmak’ın bunu az bulduğu için saldırıyı gerçekleştirdiği iddia edildi. Uçmak’ın sahte pasaportla yurtdışına çıkmak için hazırlık yaparken yakalandığı bildirildi.




Türkücü İbrahim Tatlıses’e yönelik saldırıdan 48 saat sonra zanlıları tespit eden polis, kamera görüntülerinden yararlanarak plakasını tespit ettikleri aracın Tuzla’daki bir kiralama firmasına kayıtlı olduğunu tespit etti. Milliyet'te Erdal Kılınç imzasıyla yayınlanan habere göre uydu bağlantısıyla aracın nerede bulunduğunu takip etmeye yarayan GPS sistemi bulunan otomobili 11 Mart’ta Abdullah Uçmak’ın kiraladığı belirlendi. Bazı telefon konuşmaları dinlemeye takılan Uçmak’a yönelik olarak operasyon talimatı verildi. Polis, 40 ayrı adrese eş zamanlı baskın düzenledi. Uçmak’ın da aralarında bulunduğu 20 kişi gözaltına alındı. Uçmak’ın 20 gün önce kiraladığı Pendik Kurtköy’deki evinde 7 saat süren arama yapıldı. Şüphelilerden 6’sı ifadeleri alındıktan sonra bırakıldı. Aralarında Uçmak’ın da bulunduğu 3’ü kadın 14 kişinin sorgusu ise devam ediyor. Bu kişilerin üzerlerinde ve bulundukları adreslerde 2’si otomatik 4 silah ele geçirildi. Olayda kullanıldığı tahmin edilen ve Uçmak’ın sevgilisinin evinde ele geçirilen Kalaşnikof tüfeğin de aralarında bulunduğu 4 silah, incelenmek üzerek kriminal polis laboratuvarına gönderildi. Zanlılardan kimin veya kimlerin silah kullandığını belirlemek için SWAP testi alındı. Böylece tetiği kimin çektiği belirlenecek.

İkinci Kalaşnikof bulundu

Polis, ele geçirilen ilk Kalaşnikof silahın olayda kullanılmadığını belirledi. Ancak, aracın Ömerli Barajı çevresinde de sinyal verdiği ortaya çıkınca polis, burada da bir arama yaptı. Arama sonucu, saldırıda kullanıldığı öne sürülen Kalaşnikof silaha ulaşıldı. Kriminal laboratuvara götürülen silah incelemeye alındı.

Yolda otomobilden indi

İddiaya göre; Uçmak saldırı sonrası kendileri için güvenli bir noktaya varınca araçtan indi. Adamlarına silahı sevgilisi G.Y.’ye götürmeleri talimatı verdi. Ardından yurt dışına kaçma hazırlıklarına başladı. Uçmak’ta sahte olarak hazırlanan çipli pasaportlar ele geçirildiği öne sürüldü. Saldırıda kullanılan otomobil ise incelenmek üzere emniyete getirildi.

Uçmak’ın avukatı Ekrem Demirel, Organize Suçlar Şube Müdürlüğü’nde bulunan müvekkiliyle görüştüğünü, Uçmak’ın “Ele geçirilen silah bana ait değil. Geçmişte İbrahim Tatlıses ile aramızda yaşanan husumetten yararlanmak isteyen kişiler bunu yapmış olabilirler. Olayla hiçbir ilgim yok” değini söyledi. Demirel, müvekilinin kendisine “Olayda kullanılan araçla da ilgisininde bulunmadığını, söz konusu rent a car firmasından kendisininde araç kiraladığını, ancak olayda kullanılan aracın kiraladığı araç olmadığını” söylediğini ifade etti.

‘Tetikçi gözaltında’

İstanbul Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın, “Asıl olaya karışan Abdullah Uçmak grubu 4 kişi görünüyor. Diğerleri onlarla ilişkisi olan, araba kullanan ve benzeri gibi. Onların hepsi soruşturmanın sonucunda açıklanacak. Adli tahkikat kapsamına girdiği için bir şey söylememiz doğru değil” diye konuştu. Çapkın, “Saldırıyı PKK’nın alt kolu TAK’ın üstlendiğinin” hatırlatılması üzerine de, “Bu konuyla ilgili ihtimali de değerlendiriyoruz. Hiçbir ihtimali göz ardı etmeyiz ama yapanlar bunlar. Tetiği çeken gözaltında onu söyleyebiliriz. Bunları aşağı yukarı 2 gün sonra tespit etmiştik. Ancak delil toplamak ve sonuca bağlamamız gerekiyordu” dedi.

‘Evimdeydim’

Gözaltındaki Uçmak’ın avukatına saldırıyı kendisinin gerçekleştirmediğini söylediği kaydedildi. Saldırı sırasında Kurtköy’deki evinde olduğunu savunan Uçmak’ın, “Tatlıses ile husumetini bilen birilerinin kendisini bir komploya çekmek istediklerini” söylediği belirtildi. Uçmak’ın, Tatlıses’in vurulmasına üzüldüğünü söylediği öne sürüldü.

Yemekte böyle barışmışlardı

İbrahim Tatlıses ve gözaltında bulunan Abdullah Uçmak’ın, 1998 yılında bir barış yemeğinde biraraya geldikleri ortaya çıktı

Yıllardır kan parası istiyor
​

Abdullah Uçmak ile İbrahim Tatlıses arasında 13 yıllık bir husumet var. Ünlü türkücünün kavgalı olduğu eski menajeri Hasan Bora’nın ofisi 23 Ocak 1998’de Tatlıses’in oğlu Ahmet Tatlı ve adamları tarafından basıldı. Bora’yı ziyarete geldiği için ofiste bulunan Uçmak saldırı sırasında ayağından yaralandı. Uçmak, kan parası isteyerek Tatlıses’i tehdit etti ve 19 Mayıs 1998’de otomobilini kurşunladı. Uçmak ile Bora’nın da arası bozuldu. 22 Ağustos 1998’de kurşunlanan Uçmak, 5 Ocak 1999’da Bora’yı silahla yaraladı. 2000’li yılların başında barıştıkları yönünde haberler çıkan Tatlıses ile Uçmak’ın arası yeniden açıldı. 2002’de Uçmak ve adamları, Tatlıses’in otomobilinin önünü keserek tehditle para istemekten tutuklandı. 13 Aralık 2003’te ise, Uçmak’ın adamları Tatlıses’e suikast hazırlığı yaparken yakalandı. Uçmak, bu suç nedeniyle girdiği cezaevinden 6,5 yıl yattıktan sonra çıktı yeniden para istemeye başladı. İddiaya göre; Tatlıses, Uçmak’a bir miktar para ödedi. Ancak Uçmak verilen parayı az buldu ve saldırıyı gerçekleştirdi.

Uçmak operasyonunda iki oto hırsızı yakalandı

Polislerden kaçan iki hırsız, Tatlıses’e yönelik saldırının zanlısı Abdullah Uçmak’ın yakalanması için düzenlenen operasyonun yapıldığı Pendik’deki siteye girince yakayı ele verdi. Etraflarında çok sayıda sivil ve resmi polis gören hırsızlar “Biz ne yaptık abi” diyerek şaşkınlıklarını gizleyemedi. Erdinç E.’nin hırsızlık suçundan 31 ayrı sabıkası bulunduğu öğrenildi.​

http://www.haberaktuel.com/abdullah...haberi-detaylari-ayrintili-haberi-393698.html

 

[AliA]

SON DAKİKA! ABDULLAH UÇMAK TUTUKLANDI! PKK BAĞLANTISI İÇİN NELER SÖYLEDİ?

İbrahim Tatlıses'i vuran çetenin lideri olduğu iddia edilen Abdullah Uçmak'a PKK bağlantısı da soruldu...

İbrahim Tatlıses'e yönelik saldırıyla ilgili yürütülen soruşturmada adliyeye sevk edilen 6 kişiden, Abdullah Uçmak dahil 4 kişi tutuklandı. İki kişi ise serbest bırakıldı. Abdullah Uçmak, emniyetteki sorgusunda suçlamaları kabul etmedi. Gözaltına alınan şüphelileri tanmadığını söyleyen Uçmak, sürücü ve kurşunu sıktığı iddia edilen şüphelilerle bir alışveriş merkezinde yan yana olduğu fotoğrafı da tesadüf olarak niteledi. Uçmak ile birlikte 4 kişi, 2 kere adam öldürmeye tam teşebbüs suçlamasıyla adliyeye sevk edildi.
​

İstanbul Emniyet Müdürlüğü, İbrahim Tatlıses'e düzenlenen silahlı saldırıyla ilgili yazılı açıklama yaptı. Açıklamada, olayı gerçekleştiren şahısların birinin azmettirmesi sonucu olayı gerçekleştirdikleri, azmettirici olarak değerlendirilen şahıs ile olayı gerçekleştiren şahısların olay yerinde 2 kere keşif yaptıkları, şahıslar arasında telefon irtibatlarının olduğu, azmettiren şahsın yakalanmamak için kendice bir plan kurduğu, plan kapsamında olayı gerçekleştiren şahıslar ile irtibatın tespit edilememesi için 2 adet yeni telefon ile sim kart aldığı ve olay günü bu telefonlar ile irtibat kurdukları belirlenmiştir" denildi.

Açıklamada azmettiren şahsın olay öncesinde olay yerine yakın bir yerde, olayı gerçekleştiren şahısların bulunduğu Fiat marka Linea model araçtan indiği ve şahısların buradan yönlendirdiği belirtilerek "Azmettiren kişi başka bir şahsı da televizyon izleyerek sanatçı İbrahim Tatlıses'in Beyaz TV'den çıkışı hakkında bilgi vermesi için görevlendirdiği bu şahıstan aldığı bilgileri olayı gerçekleştiren şahıslara aktardığı, aldıkları talimata göre hareket eden şüpheli şahısların, uzun namlulu silahla ateş etmek suretiyle sanatçı Tatlıses ve Buket Çakıcı'yı yaralayarak gri renkli Fiat marka Linea model olay yerinden kaçtıkları, olay sırasında irtibat kurdukları telefon ve sim kartları yakalanmamak için kırdıkları tespit edilmiştir" ifadesine yer verildi.

Yapılan tespitlerin ardından Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerinin saat 16.30 sıralarında Balıkesir ile Avcılar, Esenyurt, Kadıköy, Küçükçekmece, Maltepe, Üsküdar, Pendik, Sancaktepe ve Zeytinburnu ilçelerinde 45 ayrı adreste arama yapıldığı ifade edilerek "Aramalarda bir kaleşnikov, 5 tabanca ile birlikte 16 kişi gözaltına alındı. Yapılan çalışmalarda olayda kullanılan otomobil bulunarak incelemeye alındı. Söz konusu aracın olayın azmettiricisi tarafından kiralandığı, olay sonrasında tekrar oto kiralama şirketine teslim edildi. Olay sırasında kullanıldıktan sonra kırılan telefon ve sim kartları da ele geçirildi" denildi.

GÖLET BOŞALTILDI

Olayda kullanılan silahın Kurtköy'de bir gölete atıldığı belirtilerek " Göletin bulunduğu yere gidildiğinde kaleşnikofa ait parçalar bulundu. El konulan parçalar incelemeye alındı. Bu sırada arama yapılması için gölet suyu boşaltıldı. Deniz Limanı Şube Müdürlüğü görevlileri gölet içerisinde yapılan aramalarda kaleşnikofu buldu. Bahse konu silahın yapılan kriminal incelemesinde olayda kullanılan silah olduğu tespit edilmiştir" ifadesine yer verildi.

8 KİŞİ SERBEST BIRAKILDI

Operasyon kapsamında gözaltına alınan 16 kişiden 8'i ifadelerinin ardından savcılık talimatıyla serbest bırakıldı. Azmettirici olduğu öne sürülen Abdullah Uçmak, kurşunu sıktığı iddia edilen E.A., Tatlıses'in kanaldan çıkışı sırasında Uçmak'ı arayarak bilgi verdiği belirtilen M.A., Uçmak'ın kadın arkadaşı A.A., ve A.A'nın oğlu M.A ile ismi öğrenilemeyen bir kişi olmak üzere 6 kişi emniyetteki sorgularının ardından adliyeye gönderildi. 1 şüpheli ise Çocuk Şube Müdürlüğü ekiplerince adliyeye götürülürken olayda otomobili kullanan Yunus A. İse dün çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.

SUÇLAMALARI KABUL ETMEDİ

Öte yandan emniyette dün gece sorguya alınan Abdullah Uçmak'ın emniyetteki ifadesinde suçlamaları kabul etmediği öğrenildi. Uçmak'ın, kurşunu sıktığı belirtilen E.A ile sürücü Y. A'yı tanımadığı, kendileriyle hiç görüşmediğini söylediği belirtildi. Ancak polis ekipleri Uçmak'ın önüne E.A ve Y. A ile bir alışveriş merkezinin güvenlik kameralarına yansıyan buluşmaların yer aldığı fotoğrafı koydu. Ancak Uçmak'ın, "Burası bir alışveriş merkezi. Burada herkes herkesle yan yana gelebilir. Ben onlarla orada buluşmadım. Tesadüfen yan yana gelmişiz. Suçlamaları kabul etmiyorum. Olayın azmettiricisi ben değilim. Y.A'nın verdiği ifadeler gerçek dışıdır. Kendisini daha önce hiç görmedim. Tanımıyorum. Olay benim üstüme yıkılmaya çalışılıyor" dediği ifade edildi.

PKK İDDİASI

Uçmak'ın sorguda polise "beni PKK'yla ilişkilendiriyorlarmış" dediği ardından da " Benim PKK ile bir ilişkim olamaz. Onlarla hiçbir şekilde yan yana gelmem" dediği belirtildi.

SÜRÜCÜNÜN İFADESİ

Öte yandan soruşturma kapsamında gözaltına alınan ve dün çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderilen Y.A'nın emniyetteki ifadesinde olayı tüm detaylarıyla anlattığı öğrenildi. Y.A'nın ifadesinde Uçmak ile cezaevinden bir arkadaşı vasıtasıyla tanıştığını, olayın Tatlıses'i korkutmak için yapılacağını bildiğini ancak Tatlıses'in vurulacağını bilmediğini söylediği öğrenildi. Uçmak'ın olaydan önce otomobilden indiğini ve talimatın Uçmak tarafından verildiğini iddia eden Y.A kendisine Uçmak tarafından 500 bin lira teklif edildiğini söylediği belirtildi.

2 KERE ADAM ÖLDÜRMEYE TAM TEŞEBBÜS

Uçmak, Y.A., E.A. M.A'nın, olayda Tatlıses ve Buket Çakıcı'nın yaralanması nedeniyle 2 kere adam öldürmeye tam teşebbüs, Uçmak'ın kadın arkadaşı A.A ve oğlu M.A'nın ise evlerinde kaleşnikof bulunduğu için 6136 sayılı ateşli silahlar ve bıçaklar ile diğer aletler hakkındaki kanuna muhalefetten adliyeye sevk edildiği ifade edildi.

Medyaradar


Suikast nedeniyle halen hastanede tedavi gören İbrahim Tatlıses'e iki ünlü ismin ziyaret etmesi ailesi tarafından yasaklandı.

Beyaz TV'de yayınlanan İbo Show sonrasında Maslak'ta saldırıya uğrayan İbrahim Tatlıses'in sağlık durumu giderek düzeliyor..
Bu durumu yakından takip etmek isteyen herkes hastaneye akın ediyor; aileye geçmiş olsun dileklerini iletiyor.. Ancak bugüne kadar hastaneye gitmeyen iki isim kaldı..

Nihat Doğan ve Murat Dalkılıç!

Çünkü iki isim de aile tarafından yasaklanmış. Hastaneye gelmeleri istenmemiş.

Nihat Doğan telefon acmış, "gelmek istiyorum" demiş ama aracılar "sakın gelme" demişler.

İbrahim Tatlises'i ziyaret etmek isteyen Murat Dalkılıç ise hastaneye arka kapıdan girmiş ama Tatlises'in oğlu Ahmet Tatlı, Murat Dalkılıç'ı görünce küfrederek hastaneden uzaklaştırmış..

Medyafaresi


İşte İbrahim Tatlıses'in merak edilen mal varlığı!

Silahlı saldırıya uğrayan İbrahim Tatlıses, sanatçı kimliği kadar 5 ayrı sektörde faaliyet gösteren 20 milyon TL ciroya sahip bir holdingin patronu.

Silahlı saldırıya uğrayan İbrahim Tatlıses, sanatçı kimliği kadar 5 ayrı sektörde faaliyet gösteren 20 milyon TL ciroya sahip bir holdingin patronu. Holdingde 600 çalışan yer alıyor.

Hafta başında silahlı saldırıya uğrayan İbrahim Tatlıses, sanatçı kimliği kadar 5 ayrı sektörde faaliyet gösteren 20 milyon TL ciro ve 600 çalışana sahip bir holdingin de patronu.Gıda, 6 kebap salonu ile Tatlıses'in her detayı ile ilgilendiği grubun lokomotifi konumunda. Yıllık cirosu 8 milyon TL olan holding bu yıl yüzde 100 büyüme hedefliyor.

Tatlıses'in çiğ köfte fabrikası da iki ay önce faaliyete geçti. Şimdiden 35 bayilik verilirken, bu yıl 400 bayiye ulaşılması hedefleniyor.

Tekstil Tatlıses grubunun faaliyet gösterdiği bir diğer alan. 11 yıldır grubun mali koordinatörlüğünü yapan Engin Kayacan 100 kişinin çalıştığı Seyrantepe'deki üretim merkezinden dünyanın dört bir yanına ihracat yapıldığını söyledi. Kayacan, Tatlıses'in bilinenin aksine profesyonellerle çalıştığını, kendisinin de daha önce Alarko, Renault ve Efes Pilsen'de üst düzey ymneticilik yaptığını kaydetti.Tekstil markası By Tatlıses'in Genel Müdürü Bisse'den ttransfer edilen Selma Bayık, ilk altı ay içinde çalışan sayısının 100'den 300'e çıkacağını ifade etti.

TV'DEN PRODÜKSİYON ŞİRKETİNE

Tatlıses'in kendi markasıyla eğlence sektöründeki faaliyetleri de grubun önemli bir ayağını oluşturuyor.

Bunlar arasında Tatlıses TV, Tatlıses'in albümlerinin çıktığı İdobay, İbo Show'u hazırlayan Tatlıses Produksiyon, menejerlik şirketi Ses Ajans ve Tatlıses'in konserleri yer alıyor. Tüm bu faaliyetlerden yaratılan ciro 5 milyon TL'yi buluyor.

İKİ OTELİ VAR

Tatlıses Grubu'nun Kuşadası'nda 1, Bodrum'da iki oteli var, havacılıkta da 1 jet ile hava taksi ile hizmet veriliyor. Tatlıses'in Kuzey Irak'taki yatırımları grubun dışında, Tatlıses'in kendi yatırımları olarak yer alıyor.

Medyafaresi

 

[Paramore]

ABD dergisi Newsweek'in Tatlıses analizi

Ünlü ABD dergisi, İbrahim Tatlıses'in, görüntü olarak Saddam'a ses olarak da Sinatra'ya benzediğini yazdı..

İbrahim Tatlıses'i "Sinatra sesli, Saddam Hüseyin görünüşlü" olarak tarif eden dergi şu ifadeleri kullandı: "Yunanistan'dan Irak'a kadar kadınlar onu istiyor, erkekler o olmak istiyorlar. Sesi Sinatra'ya, görünüşü Saddam Hüseyin'e benzeyen Tatlıses, kuşağının en büyük şarkıcısı olarak görülüyor.

ATİNA-SURİYE-İRAN
Tatlıses'in 13 Mart'ta uğradığı saldırının acısı ve kızgınlığı normalde pek de fazla şey üzerinde hemfikir olmayan grupları - Atina'daki Rum ev kadınlarından Türkiye, Suriye ve İran'daki Kürtlere kadar- birleştirdi. Başbakan Erdoğan hastaneyi bizzat arayarak durumuyla ilgili bilgi aldı. Frank Sinatra gibi Tatlıses de tehlikeli insanlarla birlikte oluyordu. Bu kadar geniş kesimler tarafından beğenilmesinde onun sistem ve kanun dışı hayatı kilit rol oynuyor. Sonuçta herkes isyankarlar ve haksızlığa uğrayanlarla kendini özdeşleştirebilir.

BU KADAR FARKLI TOPLUMLARDAN SAYGI GÖRMESİ İLGİNÇ
Politikada ya da sanatta bu kadar farklı topluluklardan saygı gören bir başka figür hayal etmek zor." "Kürt-Arap karışımı bir aileden doğan Tatlıses, fakirlikten zenginlik rüyasını yakalayan bir sanatçı" denilen yazı, özetle şöyle devam etti: "O ilkokula dahi gitmedi, ailesine şarkı kasetlerini satarak yardımıcı oldu. 1976'da onu bir yapımcı keşfedene kadar lokantalarda ve düğün salonlarında türkü söyledi.

ESKİ KARISINI VURDURDU
Ve 'Tatlıses'i de sahne adı olarak benimsedi. 30 yıllık sanat yaşamında 38 albüm yaptı, Türk televizyonunda popüler olan 'İbo Şov' programlarının yanı sıra milyon dolarlık işlere atıldı; "

Yazıda 1990'larda iki kez suikast teşebbüsüne maruz kalan Tatlıses'in eski eşinin vurulduğu da hatırlatıldı.

Kaynak

 

[AliA]

İbrahim Tatlıses'in yoğun bakımda Anadolu Ajansı tarafından çekilen ilk fotoğrafı...

 

[eskiyapar]

Allah yardımcısı olsun.Baya yıpranmış.Ne gaddar insanlar var.Cana kast edilir mi?Yazıklar olsun.

 

[virtual worms]

konu kapatılmıştı? neden tekrar açıldı ki?

 

[AliA]

Yayın yasağı suikast ile ilgiliymiş. Sağlık durumu ile ilgili bir sıkıntı yok.

Tekrardan geçmiş olsun diyelim...

 

[spybot]

İbrahim Tatlıses'in yoğun bakımda Anadolu Ajansı tarafından çekilen ilk fotoğrafı...

10 yaş birden yaşlanmış ya yazık..

 

[AliA]

 

[limerick]

neden vuruldugunu ben size aciklayayim. AKP de milletvekili olacakti ve kendi sehride dahil turkiyenin dogusundaki secmenleri silip supurup ak partiye gecirecekti. Tabi Hic BDB ve pkka buna izin verirmi.