Bu Soruların Cevabını Bilen Varmı?..

Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...

Fati[H]eaT

Asistan
Katılım
14 Mayıs 2007
Mesajlar
272
Reaksiyon puanı
0
Puanları
0
Buradan devam...

Bu sorulara neden olan olayları hergün mutlaka yaşıyorsunuzdur. Ama kimse niçin böyle davrandığını düşünmez,düşünen de cevabını bulamıyordur herhalde.




* Neden bozulan otobüsün yolcuları bizim otobüsümüze aktarıldığında onlara mültecilermiş gibi bakarız?

* Neden her gördüğümüz haritada hemen Türkiye'yi bulmaya çalışırız? Millet olarak dünyada kaybolma kompleksimiz mi vardır?

* Neden insanlar birbirlerine sarılınca saga-sola sallanırlar?

* Neden ögrenciler ilköğretimin beşinci sınıfına kadar öğretmene "öğretmenim" diye seslenirken altıncı sınıfta bir anda "hocam" diye seslenmeye başlarlar?

* Neden sınavlarda "4 yanlış bir doğruyu götürür" şeklinde bir uygulama ile öğrenciler cezalandırılırlar da "4 doğru bil, bir doğru da bizden" şeklinde bir kampanya başlatılıp, zekaya ve riske girme cesaretine ödül verilmez?

* Neden insanlar kapalı bir alandan yağmur yağan alana çıkınca kafalarını eğerler? Yağmura duyulan saygıdan mıdır, yoksa ondan tırstığımız için midir?

* Neden dükkanını kapatıp giden esnaf, kapıya "10 dakika sonra dönücem" yazar ve ne zaman gittiğini nasıl anlarız?

* Televizyona çıkan insanlar neden kendilerini Türkiye'deki bütün insanların izlediğini sanırlar?

Örn: "Şu anda 70 milyon bizi izliyor..."

* Neden bazi kızlarımız şirin bir hayvancağız gördüklerinde "inanmıyoruuuum!" derler, inanılmayacak olan nedir?

* Cumartesi ve Pazartesi'nin neden kendi isimleri yoktur?

* Dolmuşlardaki fiyat tarifesinde "en kısa mesafe" neden "indi-bindi" olarak tabir edilir? Önce inilip sonra mı binilir? Bir terslik yok mudur?

* Bir programı kurarken neden "kabul ediyorum" ya da "kabul etmiyorum" seçenekleri vardır? O kadar parayı bayılıp bir bilgisayar programı satın aldıktan sonra "kabul etmiyorum" seçeneğini işaretleyen bir takım saf kişiler mevcut mudur?

* Bulmacalarda boru sesinin karşılığı neden hep "ti"dir? Bulmacaları hazırlayan arkadaşlar hiç "ti" diye ses çıkaran boru görmüşler midir?

* Neden futbol takımı olan Ajax "Ayaks" diye okunur da temizlik ürünü Ajax "Ajaks" diye okunur?

* Neden ilanlarda "doktordan temiz araba" diye yazılır? Hipokrat yemininde "arabamı temiz kullanacağım" şeklinde bir madde de mi vardır?
 

dr.psychopath

Asistan
Katılım
6 Eylül 2007
Mesajlar
274
Reaksiyon puanı
2
Puanları
0
Bunlarda benden:

* Neden bilgisayar tıkandığında "aç-kapa düzelir" deriz, zaten açık olan bir şeyi tekrar açmak ve ardından kapatmak manasımı çıkar ortaya...

* Neden Windows XP'ye "İks-pi" deriz, "iks-pe" veya "eks-pi" demek zorumuza mı gider?
 

Turab Garip

Dekan
Emektar
Müdavim
Katılım
30 Mayıs 2007
Mesajlar
6,897
Reaksiyon puanı
178
Puanları
1,243
- Bozulan otobüsün yolcuları bizim otobüse geldiğinde mülteci gibi bakarız, çünkü millet olarak çok meraklıyızdır. Acaba ne olmuştur? Örneğin otobüste birinin telefonu çalsa herkes sesin geldiği yönü görebilmek için kafayı kalabalıktan uzatmaya çalışır.

- Millet olarak çok gururluyuzdur. Süperizdir, haritadaki yerimize bakıp görünce içimizi bir rahatlama kaplar.

- İnsan sarılınca neden sağa sola sallanır? Düşünüyorum düşünüyorum.. bulamıyorum.. Bir eylem yapma ihtiyacından olsa gerek. Yani sadece sarılıp durunca ehm öhm deyip ayrılmak olasıdır. Yani bu muydu sorusuyla karşılaşma tehlikesi vardır. Duygu yükü..

- Bunu başlatanın.. diye başlayan cümleler kurulabilir, ancak genelde öğretmenimden hocama birden geçiş olmaz. Öğretmenim demeye alışkın çocuklar orta okulda öğretmenim-hocam bocalaması yaşar. Hocam derler çünkü abileri/ablaları öyle demektedir ve o yaşta özenmek büyük bir gurur kaynağıdır, hocam demezse ölür.

- 4 Yanlış bir doğruyu götürür ve 4 doğru bilene bir doğru da bizden mantığı güdülmez çünkü bu sınavın doğasına aykırıdır. Sınavda bilmek esas olduğu için, sallamaya karşı önlem olarak yanlışların doğruyu götürmesi sistemi kullanılır. 4 doğru bilene bir doğru da bizden denilirse sallama oranı, zeka seviyesi ve bilgi kapasite ve kalitesi feci şekilde düşer. Yine de ÖSYM gibi resmî bir kurumun sınav kitapçıklarına "doğru cevabı kestirmeye çalışmanız yararınıza olabilir" demesi ilginçtir. Haklı olması çok daha ilginçtir..

- İnsanlar yağmurda başlarını eğerler, ama saygıdan değil, reflekten. Peki niye? Sanırsam daha az ıslanacaklarını sanırlar. Örneğin bir böcek vardır çok ayaklılardan, dokunduğunuz anda yusyuvarlak olur ve bir süre hareketsiz kalır siz gidene kadar. Özlücesi, biyo medikal fizik kurallarına göre küçük hacim demek, daha büyük yaşayabilme çarpanı demek. Bundan dolayı da başını eğmek, yağmurda yüzey alanının göreceli olarak küçülmesine sebep olacağından, insan daha az ıslanacağı refleksiyle başını eğer. Halbusem ben eğmem.

- Dükkanı kapatıp giden esnaf "şuraya gittim dönecem" gibi yazıları genelde hemen döneceği zaman yazar. Ondan dolayı 10dk, 20dk gibi sayı vermesinin hiç bir önemi yoktur. O yazıya bakanın anlaması gereken tek şey, dükkan sahibi yakınlarda ve birazdan burada olacak. Kısacası ne zaman gittiğini bilmemize gerek yok.

- Televizyondaki insanların bir kısmı heyecandan, bir kısmı da reklam yapma hevesinden ötürü "70 milyon bizi izliyor" hissiyatına kapılır ve bu sözü sarf ederler.

- Kendileri de şirin görünmeye çalışmak için. Ör: "ayy bu çok şürün ama ben daha şirinim, inanmıyorsun dimiii"

- Aslında diğer tüm dillerde Cumartesi ve Pazartesi günlerinin kendine özel isimleri vardır. Türkçe'de neden yoktur? Muhtemelen halk arasındaki oluşum sürecinde böyle kullanmak daha kolaylarına gelmiştir.

- Gerçekten de çok ters algılama olayımız vardır bu konuda. Aç-Kapa, İndi-bindi gibi örnekleri çoktur, zannımca bilimsel bir sebebi var ama ben bilmiyorum.

- Bir programı kurarken "kabul ediyorum" veya "kabul etmiyorum" arasında kalanlar genellikle saf olanlar değidir; ya şirketlerdir, ya da şirketlerin avukatlarıdır. Çünkü o maddeler boşuna yazılmamıştır ve işini ciddi yapan kurumlar her bir satırını dikkatle inceledikten sonra kurarlar o programı. Çünkü herhangi bir anlaşmazlıkta o maddelerden sorumlu olacaklardır. Aynı şekilde programcı da öyle..

- Bulmaca yapan insanlar genelde bazı yerlerde tıkanırlar. Ve bir bakarsın hiç duyulmadık element, hiç olmadık tanrı bile uydurmuşlar..

- Onlar farklı dillerde de ondan. Farklı dillerde olmasalar dahi, özel isimler kendi okunuşlarına sahip olabilirler, gayet normaldir.

- Hipokrat yemininde arabamı temiz kullanacağım diye bir ibare yok elbette. Zaten Hipokrat yeminini okusanız gülsem mi ağlasam mı bu Hipokrat bizim amca oğlu mu diye sorasınız gelir. Bazı yerleri anlamlı olsa da çok absürd bir yemindir.
Bizim millet olarak doktorlara karşı aşırı bir saygı ve sevgimiz vardır. Doğa üstü yaratıklarmış gibi yaklaşırız onlara. (En azından kısa süre öncesine kadar öyleydi.) Onun için doktorlar bunu bir bir referans bilip fırsattan istifade ederler.
 

TuningMert

Dekan
Katılım
4 Ocak 2007
Mesajlar
5,660
Reaksiyon puanı
84
Puanları
0
Neden bir otobüsde sert fren yaptıldığı zaman veya otobüs yavaşladığı zaman sağdan soldan kafalar uzatılmaya çalışılır.Senmi kurtarıcan otobüsü?
 

ahmetweli

Asistan
Katılım
30 Haziran 2007
Mesajlar
298
Reaksiyon puanı
0
Puanları
0
Biz buyuz işte sorgulamak gereksiz sorgulasanda düzelmez şimdilik...
Belki gelecek nesil bunları değiştirir...
Belkide yeni tavırlar ortaya koyarlar...
 

TuningMert

Dekan
Katılım
4 Ocak 2007
Mesajlar
5,660
Reaksiyon puanı
84
Puanları
0
-Neden otomobil satarken "Bayandan"ibaresi kullanılır.Halbüki bayanlar her zaman arabasını erkeklerden pis kullanır.Erkekler ise onu bir birey gibi görür çocuğu gibi sever.Bayanın gözünde o bir metal yığınıdır.Bilinki o arabanın motorunda ve vites kutularında birşeyler vardır :)
 

dr.psychopath

Asistan
Katılım
6 Eylül 2007
Mesajlar
274
Reaksiyon puanı
2
Puanları
0
TuningMert dedi ki:
-Neden otomobil satarken "Bayandan"ibaresi kullanılır.Halbüki bayanlar her zaman arabasını erkeklerden pis kullanır.Erkekler ise onu bir birey gibi görür çocuğu gibi sever.Bayanın gözünde o bir metal yığınıdır.Bilinki o arabanın motorunda ve vites kutularında birşeyler vardır :)

Sana katılmamak elde değil, güzel tesbit ;)
 

emubaltaci

Rektör
Emektar
Katılım
21 Kasım 2005
Mesajlar
18,863
Reaksiyon puanı
129
Puanları
243
güzel tespitler sadece bize özgümü bunlar merak ediyorum :D
 

Turab Garip

Dekan
Emektar
Müdavim
Katılım
30 Mayıs 2007
Mesajlar
6,897
Reaksiyon puanı
178
Puanları
1,243
Emin olun başka milletler de aralarında "sadece bize özgü" dedikleri böyle eleştirel şeyleri konuşuyorlar. Örneğin bakın bir İtalyan, Avrupa ve İtalya'da trafik kıyasını yapmış: (Bazılarının bizimkilere ne çok benzediğiini görüp şaşırabilirsiniz.)
http://www.infonegocio.com/xeron/bruno/italy.html

Böyle olaylar tüm ülkelerde var, kimisi değişik sadece.
Google'da, "only in amerika" diye arayın mesela, bir çok şey bulacaksınız. Ya da "only in israel", "only in england"... :)
 

Kriptograf

Profesör
Katılım
18 Mayıs 2007
Mesajlar
1,687
Reaksiyon puanı
0
Puanları
0
Çok farklılıklar var Dünya nüfusunun %15 i daha telefon ile konuşamamamış gibi ilginç bir gerçeği söylemek istiyorum yani yaşamda çok buyuk uçurumlar var.Bu uçurumlar anlayış biçimini ve davranış biçimini haliyle değiştiriyor doğruyu yanlış yanlışı doğru yapıyor.

Bir olgunun doğrusu varsa mutlaka bir gün bir yerde yanlış doğru olacaktır veya olmuştur...

Birşey bulma ve farklı düşünme hep zıtlıktan gelmiştir kalıbın dışına çıkınca değişim başlıyor ve bütün bilinenler değişebiliyor.Yani ne duyarsanız duyun olmayacağını asla düşünmeyin düşünebildi isek vardır bir yolu...
Konuyla dolaylı yönden bir açıklama oldu artık idare edelim.

Bu arada otobüslerde sert fren yapılmasının nedeni yerleştirmedir yani yolcuyu ön tarafa istifleme daha sonra arkaya dogru ılerleyelım demektir :)
 

dahi

Asistan
Katılım
30 Ağustos 2006
Mesajlar
150
Reaksiyon puanı
0
Puanları
0
- Neden bi yerde otouruken ayağa kalkım " ben geliyorum" deyip gidiyoruz.(bir turistin tespiti türkçeyi yeni öğrenirken gitmek gelmek kavramların karmaşasını yaşamış)
 
Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...
Üst