Bekir Coşkun Habertürk'ten kovuldu

Bu konuyu okuyanlar

spybot

Guru
Emektar
Katılım
1 Kasım 2008
Mesajlar
47,206
Reaksiyon puanı
629
Puanları
113
47650.jpg

Bekir Coşkun Habertürk'ten kovuldu


20 Eylül 2010 Pazartesi 21:47
Usta yazarın işine son verildiği iddia edilmiş, Altaylı yalanlamıştı ama bugün resmi tebligat yapıldı...


Habertürk'de günün bombası patladı... Gazetenin ünlü yazarı Bekir Coşkun bugün resmen kovuldu...

Usta yazarın geçen hafta işten kovulduğu öne sürülmüştü. Ardından yaşanan gelişmeler ise kafaları altüst etmişti. Gazetenin genel yayın yönetmeni Fatih Altaylı, iddiaları Habertürk TV'ye çıkarak canlı yayında yalanlamıştı.

Aradan geçen bir hafta içinde ne olduysa oldu, Bekir Coşkun ile Habertürk arasındaki pamuk ipliğine bağlı bağlar koptu.

Fatih Altaylı bugün resmen Bekir Coşkun'a işine son verdiklerini iletti.

BEKİR COŞKUN'DAN BOMBA İDDİA
"İLK BERTARAF EDİLEN BEN OLDUM"


Kovulmasıyla ilgili ilk kez konuşan Bekir Coşkun, kendisini hükümetin işten attırdığını iddia etti ve "ilk bertaraf olan ben oldum" dedi...

Bekir Coşkun, şu açıklamayı yaptı:
"Altaylı, beni arayarak işime son verildiğini tebliğ etti. Altaylı, editörler ve Habertürk'ün sahibinin işime son verilmemesi konusunda son derece çaba sarfettiğini biliyorum. Ancak, baskı çok yoğundu yapılacak birsey yok. İlk bertaraf olan ben oldum. Bir ormanda yangın çıkarsa, o ormanda hiçbir canlı kalmaz, bütün canlılar yanar. Türkiye'de de bir orman yangını var. Bunu hep söyledim. Bu yangın devam ediyor, bu gidişle de ormandaki yangın gibi herkesi yakacak."

HABERTÜRK CEPHESİNDEKİ KOVMA GEREKÇESİ

Bekir Coşkun kendisini iktidarın kovdurduğunu iddia ederken, Habertürk cephesinde çok farklı söylentiler dolaşıyor. Gazeteciler.com'da yer alan habere göre Turgay Ciner, Bekir Coşkun'un bir medya sitesinde çıkan demecine çok kızdı. Coşkun bu demecinde "Bana tebligat gönderilmesini bekliyorum" demişti. Ciner'in, "bana medya üzerinden baskı yapıyor, mesaj gönderiyor" diyerek, Bekir Coşkun'un kovulması talimatını verdiği söyleniyor. Fatih Altaylı'nın, patronunu bu kararından vazgeçirmek için 15 gündür uğraştığı ancak Ciner'in kararından dönmediği iddia ediliyor.


www.internethaber.com
 

Ottomanzo

Doçent
Katılım
25 Temmuz 2008
Mesajlar
746
Reaksiyon puanı
7
Puanları
0
Bekir Coşkun kovulmayı hak etti çünkü...

Aydın Doğan’ın Emin Çölaşan’a yıllarca katlandığı gibi katlanmadı Ciner… “Hadi kardeşim işine bak!” deyiverdi…



ADNAN BERK OKAN

Bekir Coşkun'un kovulduğuna yönelik haberimizi okudunuz...
Kovan kişinin (iddia edildiği gibi) Fatih Altaylı olmadığını da öğrendiniz...
Aksine…
Altaylı, Coşkun’un gazetede kalmasını çok istedi…
Hatta…
Bekir Coşkun’u kovan patronu Turgay Ciner’e on gün süre ile ”Bekir ağabeyi kovmayalım kalsın” şeklinde yoğun bir “ricacı baskı” bile yaptı…
Ama…
Turgay Ciner kararlılığını sürdürdü…
Siz yazımın başlığındaki soruya bakmayın...
Kim haklı kim haksız beni ilgilendirmez…
Ancak bu, Turgay Ciner ve Bekir Coşkun’un bu kovma-kovulma olayında aldıkları tavrın analizini yapma hakkımı da engellemez…
O halde dakika bir gol bir...
Bekir Coşkun en başta faullü güreşti…
Turgay Ciner için de, Çölaşan’la birlikte burnundan halka ile bağladıkları Aydın Doğan’a zamanında yaptıkları blöflerden birini devreye koydu…
Belli ki Bekir Coşkun, Ciner’in o blöfü yutacağını zannetti...
Ya da yeni patronunu hiç tanımamış…
Çünkü…
Aklı başında, şansının sadece ittirmesini arkasına destek alan (hayatını şansına bağlamayan) bir medya patronu “blöf” yutmaz…
Ve tabii bir de o köşe yazarına karşı açığı olmayan medya patronları yutmaz blöf…
Turgay Ciner Bekir Coşkun’la hiçbir zaman yüz göz olmadı ki açık versin…
Coşkun'un ekürisi Emin Çölaşan’a, tam da referandum öncesi yazılarının yasaklanmadan etkisiz hale getirilmesi için “zoraki izne” çıkarıldığını söyledi…
Tabii yanına “Bunlar da Tayyip’ten korkuyorlar Emin” cümlesini eklemeyi unutmadı…
Emin Çölaşan da alışık olduğu üzere bu haberi önce bir başka platformda yayımlatma stratejisini uyguladı…
İyi niyetli bir gazeteci arkadaşımıza bu haberi uçurdu…
Arkadaşımız da işin arkasında ne olduğunu düşünmeden yayımladı haberi…
Ertesi gün aynı haber, soğuk savaş dönemi gazetecilerinin toplanma kampı olan Sözcü’de yayımlandı manşetten…
Ve eşzamanlı olarak Bekir Coşkun’un Gazete HT’den ayrılıp Sözcü’ye geçeceği haberi atıldı ortaya..
Fatih Altaylı (haklı olarak) gazetesini korumak için ve aynı zamanda samimiyetle “Bekir ağabey benim canım ciğerim” diye bir açıklama yaptı…
Ama bu arada olayın Bekir Coşkun’un aktardığı gibi olmadığını, canı ciğeri ağabeyinin kendi talebiyle izne çıktığını da söyledi…
Ve…
Bekir Coşkun, Altaylı’nın açıklaması üzerine öyle bir demeç patlattı ki kişilikli her patronu çileden çıkaracak cinsten…
“Arkadaş, bak ben de SÖZCÜ’ye geçerim haaa!” diye parmağını salladı Turgay Ciner’e…
“Çabuk bana tebligat gönderin!”
…
Turgay Ciner bu…
Bekir Coşkun’un uyanıklığı söker mi?..
Beş benzemezle “rest” çektiğini anladı tabii yazarının…
Hem yani olacak şey mi?..
Hani “beni yine Hürriyet istiyor” dese belki ama Gazete HT gibi saygın bir gazetenin alternatifi, yayın politikasını Başbakan Erdoğan ve hükümetine “hakaret” etmek üzere bina etmiş Sözcü müydü yani…
Turgay Ciner adeta “Ben Aydın Doğan değilim kardeş!.. Bu senaryo bana sökmez… Demirden korkan trene binmez” dercesine koydu Bekir Coşkun’u kapıya…
Yani…
Aydın Doğan’ın Emin Çölaşan’a yıllarca katlandığı gibi katlanmadı Ciner…
“Hadi kardeşim işine bak!” deyiverdi…
Kardeşi kadar sevdiği ve güvendiği Fatih Altaylı’nın Bekir Coşkun'un gazetede kalması adına yaptığı ricaları da hiç dinlemedi bile…
Ama bazı siteler Bekir Coşkun'u Başbakan'ın kovdurduğunu iddia ediyor...
Ederler..
Çünkü Bekir Coşkun onların gerçekten canları ciğerleri...

Not: Bu haber - analiz Bekir Coşkun'un Başbakan tarafından kovulmadığı gazete içinden ve güvenilir bir kaynaktan alınarak yapılmıştır.


kaynak
 

braveheart.fb

Profesör
Katılım
21 Mart 2009
Mesajlar
1,985
Reaksiyon puanı
92
Puanları
48
Eğer “bertaraf” etmek için uğraşıyor olsaydı siyasal iktidar; emin olun en son “bertaraf” olacak kişi kendisi olurdu. Zira Bekir Coşkun'un üslubu “eleştirisel” olmasına rağmen daha az kırıcıdır. Kaldı ki Habertürkt’e bertaraf olması onun tamamen bertaraf olacağı anlamına gelmiyor. Ani şekilde başka gazetelerde de yazmaya devam edecek.:)

Yine ben siyasal iktidarın Türkiye’de bazı köşe yazarlarını bertaraf emek isteyeceğine hiç ihtimal vermiyorum. Aksine bu köşe yazarları siyasal iktidarı orduyu ve yargıyı arkasına alarak bertaraf etmek için çok uğraştı; ama berelemediler. Gücünü kaleminden değil de yargı ve askerden alan bu yazarlar, dayandığı gücün bertaraf olduğunu görünce her halde kendilerini bu gücün tam bir parçası sayıyor olacak ki, kendilerinin de bertaraf olduğuna kanaat getirdiler.:)
 

spybot

Guru
Emektar
Katılım
1 Kasım 2008
Mesajlar
47,206
Reaksiyon puanı
629
Puanları
113
Sıradaki gelsin..:)
 

KülTigin

Öğrenci
Katılım
13 Ocak 2010
Mesajlar
39
Reaksiyon puanı
2
Puanları
0
Demek ki neymiş : taraf olmayan bertaraf oluyormuş.
 

hayranim

Profesör
Katılım
6 Nisan 2010
Mesajlar
1,402
Reaksiyon puanı
32
Puanları
48
Hımmm ne dolalar dönüyor haberimiz yok
 

braveheart.fb

Profesör
Katılım
21 Mart 2009
Mesajlar
1,985
Reaksiyon puanı
92
Puanları
48
Ottomanzo kardeşimiz olayın içyüzünü aydınlatan güzel yazı eklemiş. Demeki neymiş yeğen, mesele bertaraf olmak değilmiş, kimin tarafından bertaraf olduğunmuş:)
 

braveheart.fb

Profesör
Katılım
21 Mart 2009
Mesajlar
1,985
Reaksiyon puanı
92
Puanları
48
Umur taluda gidici desene.:)



Artık bu dar bakış açınızı bir kenara itin. Eşeğiniz kaybolsa “AKP yaptı” diyorsunuz. İyice paranoyak hale geldiniz. Habertürk'te başbakanı eleştiren tek gazeteci bu mu? Ya da Türkiye'de başbakana daha ağır ve katlanması güç eleştiriler yapan nice yazarlar varken neden sadece bununla uğraşsın. Yukarıdaki mesajımda da belirttiğim gibi; Gücünü kaleminden değil de yargı ve askerden alan bu yazarlar, dayandığı gücün bertaraf olduğunu görünce her halde kendilerini bu gücün tam bir parçası sayıyor olacak ki, kendilerinin de bertaraf olduğuna kanaat getirdiler.

Biz bu ülkede orduya ve yargıya taraf olmayan nice fikir evladının nasıl bertaraf olduğunu çük biliyoruz. Taraf olmayanın bertaraf olduğu düzen, bu yazarın savunduğu düzende var.

Soru şu; bir yazar, sözde aydınlığı savun bir yazar, darbeyi savunabilir mi? Bakınız, Sayın Bekir Coşkun 29 Nisan 2007 günü, yani meşhur ve ahlaksız muhtıradan iki gün sonra ne yazmış: “Muhtıranın özünde bir anlayış farklılığı yatıyor. Çağdaş-uygar bir yaşam biçimine ulaşmak isteyenler, ilkel ortaçağ yaşam biçimine dönmek isteyenlere engel olmak istiyorlar. Muhtıranın özü bu.”

İşte sayın Bekir Coşkun’u kızdıran kendisinin değil aksine savunduğu düzenin bertaraf olmasıdır.Bu da kaçınılmaz bir son.
 

mustang

Dekan
Katılım
30 Ekim 2008
Mesajlar
8,663
Reaksiyon puanı
34
Puanları
48
Şimdi Emininin yanına gitsin iki kanka Sözcü gazetesinde atıp tutsunlar yani hangi tarafta iseler orada olsunlar bertaraf olmasınlar
 

an80x86

Asistan
Katılım
20 Ağustos 2008
Mesajlar
286
Reaksiyon puanı
1
Puanları
0
internette son yazdığı yazı dolaşıyor ne kadar doğrudur ona ait bilinmez, sansürlenmiş. Sağlam mide lazım okumak için. Özgürlük acaba karşıdakine özgürce hareket etmek gibi birşey midir? Bilemiyorum, yorumlar sizden.
 

tun@h@n

Doçent
Katılım
16 Haziran 2009
Mesajlar
828
Reaksiyon puanı
6
Puanları
18
senaryo çok,o kovdu yok şu kovdurdu.önemli olan bekir ağabeyiniz şu anda işsiz,gazetesinde sayfa dolduramayan patronlara duyurulur!

yakında başlar,kitap okuyan,keman çalan,halkla içiçe(hemde göbeğini kaşıyan cinsinden!) olan bekir coşkun feşmekan gazetede yalan ve hakaretlerine devam edecek diye.
 

braveheart.fb

Profesör
Katılım
21 Mart 2009
Mesajlar
1,985
Reaksiyon puanı
92
Puanları
48
Yorumlarımızın neden onaylanmadığını biri izah edebilir mi? Yorumlarımız bu haberden daha az siyast içeriyor du oysa:)
 

Son mesajlar

Üst