Atatürk'ün GİZLENEN VASİYETİ

WolfeXtreme

Asistan
Katılım
30 Nisan 2009
Mesajlar
254
Reaksiyon puanı
1
Puanları
0
Atatürk'ün GİZLENEN VE AÇIKLANMASI BEKLENEN BİR VASİYETİ olduğu iddia edildi

Araştırmacı-Yazar Aytunç Altındal'a göre, Atatürk, ölümünden 50 yıl sonra bazı fikirlerinin açıklanmasını istemişti. Bu vasiyeti 'Toplum henüz hazır değil' denilerek yerine getirilmedi

AB'nin gizli şifrelerini açıklayan Araştırmacı-Yazar Aytunç Altındal, Atatürk'ün 'siyasi, toplumsal, tarihsel vasiyeti'nin gizlendiğini düşünüyor. Altındal'a göre, Atatürk, bazı notlarının ölümünden 50 yıl sonra açıklanmasını vasiyet etmişti. Atatürk'ün notlarında, 'İlelebet payidar kalacaktır' dediği Cumhuriyet için ileride neler yapılması konusundaki görüşleri bulunuyordu. Ata'nın sır vasiyetinin 1988'de yani Atatürk'ün ölümünün üzerinden 50 yıl geçtikten sonra açıldığını belirten Altındal, 'Cumhurbaşkanı Kenan Evren ve o günkü Başbakan Turgut Özal, bunları okudular. Ancak bu görüşlere, bu fikirlere 'toplumun henüz hazır olmadığını' öne sürerek bunların açıklanmasını engellediler' dedi. 1988'de Atatürk'ün vasiyetinin üstüne 25 yıllık yeni bir yasak konulduğunu söyleyen Altındal, vasiyette neler olduğuna dair ipuçları olduğunu düşünüyor. Kaynakwh webhatti.com:

HİLAFET DÜŞÜNCESİ

Altındal'a göre, Atatürk'ün notlarında Hilafet'le ilgili ilginç fikirleri yeralıyordu. Atatürk hilafetin kişi bazında değil,

bütün İslam ülkeleri arasında rotasyonla değişecek bir kurum olarak canlandırıla-bileceğini söylüyordu. Altındal'a göre, bu vasiyeti 1958'de öğrenen Adnan Menderes, sonunu hazırlayan o cümleyi; 'Siz isterseniz hilafeti bile geri getirebilirsiniz'i bu nedenle söylemişti. Altındal, Atatürk'ün '1920'lerde sadece 3 Müslüman devlet var. Türkiye, İran ve Afganistan. Bu sayı ileride 40'a 50'ye çıkarsa, bu devletler kendileri biraraya gelerek bir Hilafet Meclisi oluştururlar'dediğini öne sürdü. Kaynakwh webhatti.com:

FİKRİ BUGÜN GERÇEKLEŞTİ

Mustafa Kemal'in saltanata karşı olduğunu, ancak Hilafet'e bir müessese olarak karşı çıkmadığını savunan Altındal, Atatürk'ün fikirlerinin aslında bugün hayata geçtiğini düşünüyor. Bugünkü İKÖ'nün ana hatlarını 1920'lerde çizdiğini söyleyen Altındal, 'Mustafa Kemal'in Hilafet'in 5 güçlü İslam üyesinin daim” konseyi oluşturmasını, bunların belirli süreler içinde rotasyonlu olarak Hilafet'i temsil etmesini istediğini düşünüyorum' dedi. ABD ve İngiltere'nin Hilafet'i kişi bazında yeniden kurmak çabasında olduğunu söyleyen Altındal, 'Bizim tezimiz, Mustafa Kemal Atatürk'ün tezidir, yani 'Hayır; babadan oğula geçen Halifelik olmaz. Bu akıldışıdır' diyoruz. Biz atak davranamazsak, onların istediği Hilafet'e gider' dedi.

VATİKAN GİBİ

İslam ülkelerinin tesis edeceği bir hilafet sistemine dünyada terörizmin önlenmesi için ihtiyaç duyulduğunu söyleyen Altındal, 'Bu sistemde en yüksek bir fetva makamı olacaktır. Böylelikle bir İslam Adaleti tesis edilir. Bir tarafın Vatikan'ı var öteki tarafın bir gücü yok. Bu İslam ülkelerinin gücünü arttıran birşey olacak. Örneğin Hilafet, tank alacak Bangladeş'e bu ülke İslam'a daha yakın, oradan al diyecek. Bu İslam'a saygıyı da arttıracak' dedi.

ATATÜRK NUTUK'TA NE DEMİŞTİ?

Aytunç Altındal, Nutuk'taki hilafetle ilgili bazı sözlerin kendi fikrini desteklediğini düşünüyor. Atatürk'ün,1963 yılında Ankara Üniversitesi Basımevi'nde basılan Nutuk'unun 490'ıncı sayfasında aynen şu sözleri yeralıyor: ...Ortak ilişkileri korumak ve bu ilişkilerin gerektirdiği koşullar içinde birlikte iş görmeyi sağlamak için ilgili Müslüman devletlerin delegelerinden bir Meclis kurulacaktır. Bu meclisin başkanı, birleşmiş Müslüman devletleri temsil edecektir diye bir karar alınırsa, işte o zaman, istenirse o birleşik Müslüman Devleti'ne Halifelik adı verilir. Yoksa herhangi bir Müslüman devletin bir kişiye bütün Müslümanlık Dünyası işlerini yönetip yürütme yetkisini vermesi us ve mantığın hiçbir zaman kabul edemeyeceği bir şeydir.'

İşte zabıtlar

Atatürk 1 Kasım 1922'de Meclis'te düzenlenen gizli oturumda konuşmuş, saltanatı yerden yere vururken hilafet ile cumhuriyetin birarada varolabileceğini söylemişti. Atatürk konuşmasında hilafeti TBMM'nin temsil edeceğini vurgulamıştı. (Bu konuşmanın zabıtları solda) Hilafet 3 Mart 1924'te kaldırıldı.

CELAL BAYAR DA BİLİYORDU

Vasiyetle ilgili 3. Cumhurbaşkanı Celal Bayar'ın da bilgisi olduğunu söyleyen Araştırmacı-Yazar Aytunç Altındal, 1967'de Bayar'a 'Atatürk'ün gizli vasiyeti var mıydı?' diye sorduğunu, Bayar'ın da kendisine, 'Muhtemeldir. Açıklanması şimdi doğru olmaz, Türkiye hazır değil' dediğini söyledi. Kenan Evren'in, Atatürk'ün fikirlerini gizlemesindeki amacı mutlaka açıklaması gerektiğini söyleyen Altındal, Atatürk'ün notlarının Anıtkabir'de olduğu yolunda kendisine güvenilir bilgiler geldiğini de sözlerine ekledi. Altındal, Atatürk'ün sır vasiyetinin, Cumhurbaşkanlığı'nın ardından Meclis'te Atatürk'ü Koruma Komisyonu'nun kararıyla, Genelkurmay Başkanlığı'nın oluru alındıktan sonra açıklanabileceğini de sözlerine ekledi.

Haber: AKŞAM gazetesi



(Dip not: Ahir zamanda müslümanların başına tek bir lider geçebilir. O da Hz. Mehdi'dir. Müslümanların siyasi birliğini sağlamak ona mahsustur. Türkiye önderliğinde İslam birliği kurulacaktır. "Yeni Osmanlılar geliyor, yıl 2023 lider ülke Türkiye sözleri boş değildir. Hükümet bu vasiyeti gayet iyi biliyor. Mehdi'nin de geldiğinin elbette farkında.)

http://video.google.com/videoplay?docid=1874392639268805421# <<< şu 40 dk lık videoyu izleyin!!!
 

Hello Kitty.

Müdavim
Müdavim
Katılım
14 Ağustos 2008
Mesajlar
12,189
Reaksiyon puanı
104
Puanları
3,243
Bu konunun çengellenip silinmesini istiyorum. Böyle saçma şey olmaz. Vasiyetler gizli olursa onun adı vasiyet olmaz. Bir iki gerizekalı ortaya hipotez atıyo bir kaç sazanda atlıyor. Başka işiniz gücünüz yokmu arkadaşım. :closedeyes:
 

WolfeXtreme

Asistan
Katılım
30 Nisan 2009
Mesajlar
254
Reaksiyon puanı
1
Puanları
0
böyle bilgileri bilebilmek için vasiyete gerek yok aslında. bu vasiyet Atatürk'ün ne kadar ileri görüşlü olduğunu gösteriyor. böyle olayların olacağını Atatürk'ten başka kişiler de biliyordu. Atatürk'ü ileriye taşımak lazım. Atatürk sadece 57 yıllık süreçten ibaret değildir. bu ülkenin bağımsızlığı bütün dünyayı ilgilendirmektedir. Dip not olarak yazdığım yeri ve verdiğim video linkine tıklamalısınız.
 

MtHan

Profesör
Katılım
3 Şubat 2008
Mesajlar
1,432
Reaksiyon puanı
14
Puanları
0
Böyle bir şey olsaydı merak etmeyin hükmet çoktan bunu göstererek çalışmalara başlardı...
 

Enisor

Doçent
Katılım
28 Nisan 2011
Mesajlar
740
Reaksiyon puanı
0
Puanları
0
ben de böyle bir şeyin olacağını düşünmüyorum
 

Fantoma

Profesör
Katılım
9 Ağustos 2008
Mesajlar
2,506
Reaksiyon puanı
27
Puanları
228
Eğer ben Atatürk'ü anlayabilmişsem, O'nun fazlaca saklı veya gizlisi olamazdı.
Yaşamını ve tüm mal, mülklerini halkına adamış bir kişinin, ne gibi bir saklı vasiyeti olabilir ki?
Zaten vasiyetinin esası Gençliğe Hitabesinde saklı.
Tabii anlayana.
Buyrun, okuyun, bir de ülkemizin şu an ki durumunu sadece iki saniye düşünün.
".......İstiklâl ve Cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın, bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şerâitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler. Hattâ bu iktidar sahipleri şahsî menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakr ü zaruret içinde harap ve bîtap düşmüş olabilir."
 

erenberk

Rektör
Katılım
10 Mayıs 2010
Mesajlar
10,535
Reaksiyon puanı
100
Puanları
228
Eğer ben Atatürk'ü anlayabilmişsem, O'nun fazlaca saklı veya gizlisi olamazdı.
Yaşamını ve tüm mal, mülklerini halkına adamış bir kişinin, ne gibi bir saklı vasiyeti olabilir ki?
Zaten vasiyetinin esası Gençliğe Hitabesinde saklı.
Tabii anlayana.
Buyrun, okuyun, bir de ülkemizin şu an ki durumunu sadece iki saniye düşünün.
".......İstiklâl ve Cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın, bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şerâitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler. Hattâ bu iktidar sahipleri şahsî menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakr ü zaruret içinde harap ve bîtap düşmüş olabilir."

Ne güzel söyledin öyle... Bence de gidip herkes önce gençliğe hitabeyi okusun ve özümsesin sonra bunlar tartışılır gene.
 

Fantoma

Profesör
Katılım
9 Ağustos 2008
Mesajlar
2,506
Reaksiyon puanı
27
Puanları
228
Valla erenberk dostum, Gençliğe Hitabe'yi iyi kötü biliriz de, lakin,
kendi Telekominikasyon kurumunu yabancı sermayeye
peşkeş çeken hükümetler, "Hattâ bu iktidar sahipleri şahsî menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler." cümlesine
fazlaca uygun geliyor bana.
Hani ötesine girmeyeceğim.
Siyasetten hiç hoşlanmam.
Ama bu acı hapı da asla yutamadım.
 
Üst