24 Haziran 2018 Seçim Sonuçlarına En Yakın Tahmini Kim Yapabilecek :) Hodri Meydan!

Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...

Sucrofe

Profesör
Katılım
1 Nisan 2014
Mesajlar
3,270
Reaksiyon puanı
677
Puanları
293
Ben düşündüm. Bakın o kadar demokratik o kadar özgürlükçü bir ülkeyiz ki teröre yardım ve yataklıktan hapiste olan birine bile cb adaylığı hakkını veriyoruz.

Hocam ciddi misiniz? Bu sizce demokrasi mi? Pes ama artık. Ne için olursa olsun eğer cezaevindeyse suçludur ve suçlu birisinin cumhurbaşkanı adayı olabilmesi akıl ve mantık dışıdır.
 

HÜDHÜD

Rektör
Katılım
5 Mayıs 2017
Mesajlar
10,090
Reaksiyon puanı
6,550
Puanları
293
Konsensus Araştırma Genel Müdür Murat Sarı anketle ilgili şu bilgiler verdi:

''Sonuçları YSK yasakları nedeniyle kamuoyuyla paylaşmayacağız, ancak gelen verilere göre, Cumhurbaşkanlığı seçimini ilk turda Erdoğan kazanıyor. Muharrem İnce'nin oyu CHP'nin oldukça üzerinde yüzde 33-34'lerde görünüyor. Burada Akşener'in geçen aylara göre önemli ölçüde oy kaybetmesi önemli etkenlerden birisi. Bir de CHP adayının oylarında parçalı bir yapı var. İnce, sadece CHP'den değil farklı kesimlerden, partilerden de oy alıyor, ittifak partilerinden, İYİ Parti'den, SP'den. Oyunu bu çerçevede yükseltiyor. Ama bizim bulgularımıza göre Erdoğan 24 Haziran'da ilk turda rahat kazanıyor."

İTTİFAK OYLARI NE KADAR?

Konsensus anketine göre 24 Haziran seçimlerinde Cumhur İttifakı'nın oyu yüzde 53-55, Millet İttifakı'nın oyu yüzde 35-40 aralığında olacak. Konsensus anket sonuçları yurt içi oyları ile HDP'nin barajı aşamayacağı iddiasında. Murat Sarı şu bilgileri verdi: "HDP bizim anketimizde yurtiçi oylarla barajı aşamıyor.


Çok kritik bir noktada, aşma-aşamama arası bir yerde. Ancak yurt dışı oylarda, AK Partive HDP en yüksek oyu alıyor. Dolayısıyla, HDP'nin yurt dışı oyları belirleyici olacak, veriler bunu işaret ediyor." HDP bu seçimde barajı aşamadığı taktirde Cumhur İttifakı400 vekili de aşarak "anayasa değiştirecek çoğunluğa" ulaşabilir.
 
Son düzenleyen moderatör:

Tommy Vercetti

Müdavim
Müdavim
Katılım
12 Aralık 2012
Mesajlar
2,630
Reaksiyon puanı
1,648
Puanları
358
Yaş
29
Hocam ciddi misiniz? Bu sizce demokrasi mi? Pes ama artık. Ne için olursa olsun eğer cezaevindeyse suçludur ve suçlu birisinin cumhurbaşkanı adayı olabilmesi akıl ve mantık dışıdır.
Abicim tabiki bu demokrasi değil ama yazdığımı tam anlamadınız sanırım. Ben cezaevindeki birine cb adaylığı hakkı vermek demokrasidir demiyorum. Ama Erdoğan’ın karşısında öyle bir kitle varki çok stratejik davranması gerekiyor. Erdoğan çıkıp deseydi ki hayır efendim cezaevindeki bir suçlu cb adayı olamaz! Ne olurdu sizce? Hmm pki tşk deyip susarlarmıydı yoksa bir önceki mesajımda dediğim gibi yaygaramı koparırlardı? Emin olun o adamın aday olamaması o kitle için antidemokratiklik susturulma sindirilme yok sayılma olurdu.
 

Sucrofe

Profesör
Katılım
1 Nisan 2014
Mesajlar
3,270
Reaksiyon puanı
677
Puanları
293
Hocam ciddi misiniz? Bu sizce demokrasi mi? Pes ama artık. Ne için olursa olsun eğer cezaevindeyse suçludur ve suçlu birisinin cumhurbaşkanı adayı olabilmesi akıl ve mantık dışıdır.
Abicim tabiki bu demokrasi değil ama yazdığımı tam anlamadınız sanırım. Ben cezaevindeki birine cb adaylığı hakkı vermek demokrasidir demiyorum. Ama Erdoğan’ın karşısında öyle bir kitle varki çok stratejik davranması gerekiyor. Erdoğan çıkıp deseydi ki hayır efendim cezaevindeki bir suçlu cb adayı olamaz! Ne olurdu sizce? Hmm pki tşk deyip susarlarmıydı yoksa bir önceki mesajımda dediğim gibi yaygaramı koparırlardı? Emin olun o adamın aday olamaması o kitle için antidemokratiklik susturulma sindirilme yok sayılma olurdu.
Haklılık payınız yok değil fakat size katılmıyorum. Bana göre bu olay demokrasiye sürülen bir lekedir, cezaevinde olan birisi cumhurbaşkanı adayı olamaz. Seçilme ihtimali yok mu? Bu ne saçmalık! HDP'den başka aday çıkmıyor mu? Kendi menfaatleri için yapmayacağı şey yok.

Üstelik diğer yazdıklarıma cevap alamadım, konumuz sadece terör mü?
 

Tommy Vercetti

Müdavim
Müdavim
Katılım
12 Aralık 2012
Mesajlar
2,630
Reaksiyon puanı
1,648
Puanları
358
Yaş
29
Ekonomi konusunda haklı olduğumu belirttiniz. Ekonomi ne kadar önemli sizin için? Bu bile oy vermemek için önemli bir sebep bence, sizce? Para çimentoya gömüldüğü sürece bu ülke kalkınamaz, yanlış mıyım?

Normal bir ülkede en belirleyici sebeptir. Ama bizim ülkemiz normal bir ülke değil malesef. Şu şartlarda ekonomiyi en birinci sıraya koyamıyoruz oy verirken ak parti seçmeni olarak. Ekonomiden önce gelen bazı hassasiyetlerimiz var bizim. Öncelikle şu videoyu bir izleyin:


İşte biz öncelikle bunlar gibilerin ülke yönetimine geçmesini söz sahibi olmasını istemiyoruz. Geçmişte bunlardan çok çektik biz. Biraz Erdoğan ağzıyla olacak ama benim fatma teyzem oğlunun yemin törenini başı kapalı diye tellerin arkasından izledi gülsüm bacımın örtüsü okula bu şekilde giremezsin denilerek başından çekildi binlerce müslüman irticai faaliyet denilerek hapisanelere atıldı işkence gördü daha uzar gider kısa tutuyorum. Şimdi akp ve mhp dışında kalan diğer partiler ak parti seçmenine bunların tekrar yaşanmayacağının garantisini verebilirmi? Daha önce trt de çalışan başörtülü bir bayan hakkında soru önergesi veren ince ye ak parti seçmeni nasıl güvensin? ( bir ilköğretim okulunda öğrencilerine uygulamalı namaz eğitimi veren öğretmen hakkındada soru önergesi verip sürgün edilmesine neden olmuş) Neden oyunu erdoğana değilde ince ye atsın?

İkinci olarak dini kısmı bir tarafa bırakırsak, ak parti seçmeni akp ve mhp dışında kalan diğer partileri batının maşası batının askeri olarak görüyor ve yönetimin bunlara geçmesi halinde aslında amerikaya ve israile geçmiş olacağını düşünüyor. Bunların yapacakları şeylerin aslında amerikanın talimatları olacağını biliyor ve bu dindar muhafazakar kitle için bir felaket olabilir. (Buraya daha çok yazılır çok örnekler meselalar sıralanır ama şimdilik böyle bağlayalım) Velhasıl kelam ak parti seçmeni için cumhur ittifakından başka alternatif yok. Ve ak parti seçmenine göre ekonomi hala içler acısı görünmüyor ve yukarda saydığım sebepleri falanda birleştirince yine oyum Erdoğana diyor.
 

Sucrofe

Profesör
Katılım
1 Nisan 2014
Mesajlar
3,270
Reaksiyon puanı
677
Puanları
293
Ekonomi konusunda haklı olduğumu belirttiniz. Ekonomi ne kadar önemli sizin için? Bu bile oy vermemek için önemli bir sebep bence, sizce? Para çimentoya gömüldüğü sürece bu ülke kalkınamaz, yanlış mıyım?

Normal bir ülkede en belirleyici sebeptir. Ama bizim ülkemiz normal bir ülke değil malesef. Şu şartlarda ekonomiyi en birinci sıraya koyamıyoruz oy verirken ak parti seçmeni olarak. Ekonomiden önce gelen bazı hassasiyetlerimiz var bizim. Öncelikle şu videoyu bir izleyin:


İşte biz öncelikle bunlar gibilerin ülke yönetimine geçmesini söz sahibi olmasını istemiyoruz. Geçmişte bunlardan çok çektik biz. Biraz Erdoğan ağzıyla olacak ama benim fatma teyzem oğlunun yemin törenini başı kapalı diye tellerin arkasından izledi gülsüm bacımın örtüsü okula bu şekilde giremezsin denilerek başından çekildi binlerce müslüman irticai faaliyet denilerek hapisanelere atıldı işkence gördü daha uzar gider kısa tutuyorum. Şimdi akp ve mhp dışında kalan diğer partiler ak parti seçmenine bunların tekrar yaşanmayacağının garantisini verebilirmi? Daha önce trt de çalışan başörtülü bir bayan hakkında soru önergesi veren ince ye ak parti seçmeni nasıl güvensin? ( bir ilköğretim okulunda öğrencilerine uygulamalı namaz eğitimi veren öğretmen hakkındada soru önergesi verip sürgün edilmesine neden olmuş) Neden oyunu erdoğana değilde ince ye atsın?

İkinci olarak dini kısmı bir tarafa bırakırsak, ak parti seçmeni akp ve mhp dışında kalan diğer partileri batının maşası batının askeri olarak görüyor ve yönetimin bunlara geçmesi halinde aslında amerikaya ve israile geçmiş olacağını düşünüyor. Bunların yapacakları şeylerin aslında amerikanın talimatları olacağını biliyor ve bu dindar muhafazakar kitle için bir felaket olabilir. (Buraya daha çok yazılır çok örnekler meselalar sıralanır ama şimdilik böyle bağlayalım) Velhasıl kelam ak parti seçmeni için cumhur ittifakından başka alternatif yok. Ve ak parti seçmenine göre ekonomi hala içler acısı görünmüyor ve yukarda saydığım sebepleri falanda birleştirince yine oyum Erdoğana diyor.

Bu baş örtüsü muhabbeti hiçbir zaman bitmeyecek anlaşılan. Muharrem İnce "herkesin cumhurbaşkanı olacağım" diyor ve Muharrem İnce'nin kesinlikle insanların dini yaşamına karışacağını düşünmüyorum. Şöyle bir ifadesi var: "Din dersi mi istiyorsunuz, istediğiniz kadar alabilirsiniz; din dersi istemiyor musunuz, o zaman almayın". Ben buradan Muharrem İnce'nin, kimsenin dini yaşamına karışacak kadar kötü birisi olmadığını düşünüyorum ki şu anki cumhurbaşkanı adaylarından bence çoğu karışmaz, belki de hepsi. Siz Muharrem İnce'yi anlayamamışsınız. "Bilim" diyor, "iş" diyor, "eğitim" diyor, "yapay zeka" diyor, "üretim"diyor, "gelecek diyor; "kıraathane" demiyor, "yol" demiyor, şehitlere "kelle" Öcalan'a "sayın" demiyor, "aldatıldık" demiyor, "ananı da al git" demiyor da demiyor uzar gider böyle.

AKP seçmenine göre ekonomi içler acısı değilse hiç kusra bakmasınlar ama düşünmüyorlar o zaman. Ekonomiyi yazmaktan ben yoruldum, üstteki mesajımda yazılı her şey. Ekonominin nesi iyiymiş ya? :D AKP seçmeni açıklasın o zaman içler acısı olmayan ekonomimizi, öğrenelim. "Yol yaptık" diyorlarsa hiç kendilerini yormasınlar.

Ekonomimizin kötü olduğunu biraz sorgularlarsa anlayabilirler ve ekonomimizin iyi olduğunu sananlar için şu sözü bırakıyorum:

"Sorgulama yeteneğini kaybetmiş bir beyin, ziyandır"
 

HÜDHÜD

Rektör
Katılım
5 Mayıs 2017
Mesajlar
10,090
Reaksiyon puanı
6,550
Puanları
293
T.C. Dışişleri Bakanlığı'ndan
Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı

Türk Ekonomisinin Genel Görünümü
Son 15 yıldır istikrarlı büyümesi sayesinde Türk ekonomisi kaydadeğer bir performans sergilemiştir. Sağlam makro-ekonomik stratejiler, uygun mali ve para politikalar ve izlenen yapısal reformlar; yüksek büyüme oranları ve Türk ekonomisine duyulan güvenin artmasıyla sonuçlanmıştır.
Geniş yurtiçi piyasamız, rekabetçi ve dinamik özel sektörümüz, ulaşım, telekomünikasyon ve enerji sektörlerinde oldukça gelişmiş teknolojik altyapımız mevcuttur.
Ekonomik büyüme
Türkiye, Dünya Bankası 2017 yılı Nisan ayı Dünya Ekonomik Görünüm Raporu verilerine göre 2016 yılında, satın alma gücü paritesine (SGP) göre dünyanın 13. ve Avrupa’nın 5. büyük ekonomisidir.
Türkiye 2010-2016 döneminde ortalama 6.3 % olan büyüme performansına sahip olmuştur. 2017 yılının ilk yarısında 5.1 %’lik büyüme gerçekleşmiştir. Ekonomimizin, 2017 yılı ilk yarısındaki Sözkonusu oranın 3.9 %’u yatırımlar ve ihracattan gelmektedir. Bu durum büyümemizin kalitesini göstermektedir. Nitekim üçüncü çeyrekte bu oran 11.1 % olarak gerçekleşmiştir. Böylece ilk dokuz aylık dönemde büyüme 7.4 %’e ulaşmıştır. Ülkemiz, 2017 yılının ilk üç çeyreği itibariyle OECD, Avrupa Birliği ve G20 ülkeleri arasında büyüme oranı bakımından birinci sırayı elde etmiştir. Büyüme oranımızın 2017 yılının tamamında ise 6,5 - 7 % oranında olması beklenmektedir.
Türkiye, 2018-2020 yılları Orta Vadeli Programı (OVP) hedeflerine göre, her üç yıl için de 5.5 % büyümeyi hedeflemektedir. OECD tahminlerine göre, Türkiye 2015-2025 döneminde 4.9 %’luk yıllık ortalama büyüme oranıyla OECD’ye üye ülkeler arasındaki en hızlı büyüyen ekonomilerden biri olacaktır.
Türk halkı 2016 yılında darbe teşebbüsü karşısında tarihe geçecek bir demokrasi zaferi elde etmiştir. Bu zorlu sürece rağmen, Türk ekonomisi gücünü korumayı başarmıştır. Özellikle 2017 yılı ikinci çeyreğinden itibaren Türkiye ekonomisine ilişkin ekonomik büyüme tahminlerini uluslararası kredi derecelendirme kuruluşları tarafından yeniden gözden geçirmek durumunda kalmışlardır. Son olarak OECD 2017 yılı için ekonomik büyüme oranımızı 6.1 %’e yükseltmiştir.
Dış ticaret
Ülkemiz, 2016 yılında 341.1 milyar ABD Doları toplam dış ticaret hacmine sahip olup, bunun 142.5 milyar Doları ihracat, 198.6 milyar Doları ithalattır. 2005-2016 yıllarında ihracatın artış oranı Türkiye’de 6.4 %, dünyada ise ortalama 4.3 %’dür. Türkiye’nin ihracatının 2017 yılında 153.3 milyar, 2018 ve 2019 yıllarında ise sırasıyla 170 ve 193.1 milyar Dolar seviyesinde gerçekleşmesi öngörülmektedir. İhracatımız için belirlenen 153,3 milyar ABD Doları hedefinin üzerine çıkıp ihracatımızın 156 milyar ABD Dolarını geçmesi beklenmektedir.
Türkiye, 2016 yılı itibariyle AB ile yaklaşık olarak 160 milyar Dolarlık bir ticaret hacmine sahiptir. AB ile aramızda devam eden Gümrük Birliği sanayi mallarını ve işlenmiş tarım ürünlerini kapsamına almaktadır. Türkiye AB’nin birinci, AB ise Türkiye’nin dördüncü ticaret ortağıdır. Gümrük Birliği’nin başka sektörleri de kapsayacak şekilde güncellenmesi halinde, AB ile ticaretimiz çok daha ileri noktalara taşınacaktır. AB tarafından Gümrük Birliği’nin güncellenmesinin yaratacağı etkilere dair bir analiz yaptırmıştır. 2016 yılında benzer bir çalışma ülkemiz tarafından da yapılmıştır. Sözkonusu çalışmadan çıkan sonuçlara göre, Gümrük Birliği’nin güncellenmesinin AB ekonomisinin büyümesine katkıda bulunacağı ifade edilmiştir.
Türkiye’nin Dış Ticareti (milyar $)

2010 2011 2012 2013 2014 2015 2016

İhracat 113,9 134,9 152,6 151,8 157,6 143,9 143
İthalat 185,5 240,8 236,5 251,7 242,1 207,2 199

Hacim 299,4 375,7 389,1 403,5 399,7 351,1 342
Kaynak: TÜİK

Yabancı yatırımlar
Doğrudan yabancı yatırımlar için Türkiye önemli bir cazibe merkezidir. 2003–2016 yıllarında gerçekleşen doğrudan yabancı sermaye yatırımları 176,6 milyar ABD Doları’dır. 2017 yılı Ocak-Ekim döneminde ise 8,29 milyar ABD Doları tutarında doğrudan yabancı sermaye ülkemize girmiştir.
2012’den beri Türkiye Batı Asya’daki en büyük yabancı yatırım çeken ülke olmuştur.
Türkiye’de yabancı yatırımcılara yerel yatırımcılarla aynı haklar ve yükümlülükler veren yasal düzenlemeler yabancı yatırımlar için güvenli bir ortam sağlamaktadır.
Ticaret ve doğrudan yabancı yatırımlar bakımından Türkiye’yi benzersiz kılan özellik, Avrupa, Orta Doğu, Kuzey Afrika ve Orta Asya’ya açılan bir kapı özelliği taşımasıdır. Nitekim İstanbul’dan 4 saatlik uçuşla 60’den fazla ülkeye ve dünya ekonomisinin dörtte birini oluşturan geniş bir pazara erişim sağlanabilmektedir.
Türkiye'de 57 bin 649 yabancı sermayeli şirket faaliyet göstermektedir. Yerli ve yabancı ortaklı olan şirket sayısı 34 bin 573’dür.
Ülkemiz dünyanın en iddialı yatırım teşvik sistemlerinden birine sahiptir. Hükümetimiz her proje için ayrı bir teşvik imkanı oluşturmak için gerekli yetkiyi TBMM’den almıştır. Proje bazlı yatırım teşvik sistemi ile yatırımlarımızın önü açılmaktadır.
Özelleştirme
Hükümetin öncelikli gündem maddelerinden birini özelleştirme oluşturmaktadır. Özelleştirme sürecinin altındaki temel felsefe, devletin rolünün sağlık, temel eğitim, sosyal güvenlik, millî savunma ve geniş çaplı altyapı yatırımlarıyla sınırlamaktır. Bu Türkiye’nin özel sektöre dayanan gerçek bir serbest piyasa ekonomisi oluşturma hedefine uygundur.
OECD ülkeleri arasında özelleştirme sürecini hızla tamamlayan ve yüksek getiri elde eden ülkeler arasında ön sıralarda yer alan Türkiye’de, 1986-2003 yılları arasında yaklaşık 8 milyar Dolar, 2004-2015 yılları arasında 58 Milyar Dolar olmak üzere toplam 66 milyar Dolar civarında özelleştirme uygulaması gerçekleştirilmiştir.
18.11.2002 – 25.07.2017 döneminde Özelleştirme İdaresi Başkanlığı ile 4046 sayılı Kanun’un 4. Maddesi doğrultusunda verilen yetkiye istinaden özelleştirme programındaki kuruluşlar tarafından gerçekleştirilen uygulamalar kapsamında, 94 kuruluşta bulunan kamu paylarının blok satış, halka arz ve İMKB’de hisse senedi satışı yoluyla 10 liman, 81 elektrik santrali, 40 tesis/işletme, 3.483 taşınmaz, 3 gemi ve 36 maden sahası ile araç muayene hizmetlerinin de varlık satışı/işletme hakkı devri yoluyla özelleştirilmiş, ayrıca özelleştirme programındaki kuruluşların envanterinde kayıtlı bir kısım makine-teçhizat, demirbaş vb. varlıklar ile bu kuruluşlar adına tescilli markaların satışı yapılmıştır.
18.11.2002-25.07.2017 döneminde gerçekleştirilen özelleştirme uygulamalarının toplam tutarı 59 milyar 558 milyon 255 bin ABD Dolarıdır.

Müteahhitlik Sektörümüz
Türk müteahhitlik sektörü dünyada Çin'den sonra ikinci sırada yer almaktadır.
İlk müteahhitlik projesini 1972'de Libya'da üstlenen sektör, bu yılın Temmuz ayına kadar geçen sürede 117 ülkede, toplam değeri 344,7 milyar dolar olan 9 bin 18 projeye imza atmıştır.

Sektörün son 10 yıldaki hizmetlerine bakıldığında 2008-2017 Temmuz döneminde 4 bin 152 proje üstlenilmiştir. Bu projelerin toplam tutarı 220,1 milyar dolar olarak hesaplanırken, bu tutar 45 yılda üstlenilen 344,7 milyar dolarlık proje tutarının 64 %'üne karşılık gelmektedir.
Ortalama proje bedeli açısından da son 10 yılda önemli gelişme kaydedilmiştir. Bu kapsamda, 2008 yılında ortalama proje bedeli 37,1 milyon ABD Doları iken bu tutar yaklaşık 2 katına çıkarak 2017 yılının temmuz ayı itibarıyla 79,3 milyon ABD Dolarına ulaşmıştır.
Türk müteahhitlerin son 45 yılda üstlendiği projelerin ülkeler bazında dağılımı değerlendirildiğinde ilk sırada 67,6 milyar ABD Doları ve yüzde 19,6 pay ile Rusya yer almaktadır. Bu ülkeyi 46,8 milyar ABD Doları ve yüzde 13.6 % pay ile Türkmenistan, 28,9 milyar dolar ve yüzde 8.4 % pay ile Libya takip etmektedir.

Sektörel açıdan bakıldığında ise karayolu, tünel ve köprü projeleri 44,1 milyar ABD Doları ile Türk müteahhitlerinin en çok iş yaptığı alanlar olmuştur. Konut projeleri 43,7 milyar ABD Doları ile ikinci, ticaret merkezi projeleri 29,1 milyar ABD Doları ile üçüncü sırada kendine yer bulmuştur.

2017 yılı itibariyle küresel ölçekte faaliyet gösteren dünyanın en büyük 250 inşaat firmasından 45’i Türk firmalarıdır.

Bu firmalardan 7'si ilk 100 firma arasında kendine yer bulurken, ilk kez 2 Türk firması 3 milyar ABD Doları üzerindeki gelirleriyle ilk 50 firma arasında sayılmıştır.
Turizm
Dünyanın 6. en popüler turizm merkezi olan Türkiye (2015) , yılda 30 milyonun üzerinde turist çekmekte olup ziyaret edenlerin sayısı yıldan yıla artmaktadır. Turizm sektörü, 2023 yılı itibarıyla yılda 50 milyon turist ziyareti ve 50 milyar ABD doları gelir hedeflemektedir.
Kültür ve Turizm Bakanlığı verilerine göre, 2016 yılında Türkiye'ye gelen yabancı ziyaretçilerin sayısı 30,9 milyon iken, aynı yıl turizm sektörünün elde ettiği toplam gelir yaklaşık 18,7 milyar ABD dolarıdır.
Turizmde 2017 yılı içinde % 29’luk artış yaşanmıştır. 2017 yılı Ocak-Eylül döneminde 26 milyon turist ülkemizi ziyaret etmiştir. Aynı dönemde 15.5 milyar ABD Doları turizm geliri elde edilmiştir.
2017 yılının Ocak – Eylül döneminde ülkemize en fazla yabancı turist gönderen ülkeler sıralamasında Rusya Federasyonu (15.82 % - 4.122,305 kişi) birinci, Almanya Federal Cumhuriyeti (11.22 % - 2.923,152 kişi) ikinci, İran İslam Cumhuriyeti (7.28 % - 1.895,907 kişi) üçüncü sırada yer almaktadır.
Gelen yabancı ziyaretçi sayısı esas alındığında Antalya, Türkiye'nin en çok tercih edilen şehridir. 2014 yılında ülkeye gelen yabancı turistlerin % 34'ü tarafından ziyaret edilen Antalya'nın merkezi ile çevresindeki Kemer, Belek ve Kaş gibi beldelerde 500'den fazla 4 yıldızlı ve 5 yıldızlı otel bulunmaktadır.
7.200 km uzunluğunda kıyı şeridi bulunan Türkiye 436 adet mavi bayraklı plajıyla, 578 adet mavi bayraklı plajı bulunan İspanya'nın ardından 38 ülke arasında 2. sırada yer almaktadır. Türkiye'de ayrıca 22 adet mavi bayraklı yat limanı bulunmaktadır.
Elverişli coğrafi konumunun da yardımıyla küresel bir bağlantı noktası olma özelliği gittikçe artan İstanbul, yılda 12 milyon ziyaretçi ile Master Card 2016 Global Hedef Şehirleri Endeksi'nde en çok ziyaret edilen şehirler arasında Avrupa’da 3. sıraya yükselmiş bir cazibe merkezi konumundadır.
Para Politikası
Türkiye, istikrarlı ekonomik büyümeyle birlikte kamu maliyesinde gelişme kaydetmiştir; AB tanımlı genel yönetim nominal borç stoku 2002-2016 yılları arasında 72.1 %’den 28.3 %’e gerilemiş ve Türkiye, AB-Maastricht kriterleri arasında yer alan “azami % 60 oranında kamu borç stoku” ilkesine 2004 yılından bu yana uyar hale gelmiştir. Benzer şekilde, bütçe açığının GSYİH’ye oranı 2003-2016 yılları arasında 10 % 'dan 2 %’nin altına gerileyerek AB-Maastricht kriterlerinin bütçe dengesi için öngördüğü ilkeye uyum sağlamaya başlamıştır.
2016 yılında tüketici fiyatları endeksi (TÜFE) 8.53 % oranında gerçekleşmiştir.
Rezervler
15 Aralık 2017 tarihi itibariyle Merkez Bankası toplam rezervleri 113.582 milyar ABD Doları olarak kaydedilmiştir.
 

Tommy Vercetti

Müdavim
Müdavim
Katılım
12 Aralık 2012
Mesajlar
2,630
Reaksiyon puanı
1,648
Puanları
358
Yaş
29
Bende sorguluyorum mesela neden batı medyasında erdoğana sürekli diktatör deniyor neden 7 haziran seçimlerinde ak parti tek başına iktidar olamayınca italyan la republicca gazetesi yeni bin yılın selahaddin eyyubisi son metroda durduruldu diye manşet atıyor. Neden amerikan the washington post gazetesi muhalefet sonunda erdoğanı devirmek için birleşti diye manşet atıyor bunlar bizim iyiliğimizimi düşünüyor yoksa bizim iyiliğimiz için çalışan adamı kendi menfaatlerine ters düşüyor diyemi indirmek istiyorlar.

@Sucrofe
 

Ekli dosyalar

  • E0FE1925-540D-4125-B9F3-77518B1E83C4.jpeg
    E0FE1925-540D-4125-B9F3-77518B1E83C4.jpeg
    113.6 KB · Görüntüleme: 448

Sucrofe

Profesör
Katılım
1 Nisan 2014
Mesajlar
3,270
Reaksiyon puanı
677
Puanları
293
T.C. Dışişleri Bakanlığı'ndan
Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı

Türk Ekonomisinin Genel Görünümü
Son 15 yıldır istikrarlı büyümesi sayesinde Türk ekonomisi kaydadeğer bir performans sergilemiştir. Sağlam makro-ekonomik stratejiler, uygun mali ve para politikalar ve izlenen yapısal reformlar; yüksek büyüme oranları ve Türk ekonomisine duyulan güvenin artmasıyla sonuçlanmıştır.
Geniş yurtiçi piyasamız, rekabetçi ve dinamik özel sektörümüz, ulaşım, telekomünikasyon ve enerji sektörlerinde oldukça gelişmiş teknolojik altyapımız mevcuttur.
Ekonomik büyüme
Türkiye, Dünya Bankası 2017 yılı Nisan ayı Dünya Ekonomik Görünüm Raporu verilerine göre 2016 yılında, satın alma gücü paritesine (SGP) göre dünyanın 13. ve Avrupa’nın 5. büyük ekonomisidir.
Türkiye 2010-2016 döneminde ortalama 6.3 % olan büyüme performansına sahip olmuştur. 2017 yılının ilk yarısında 5.1 %’lik büyüme gerçekleşmiştir. Ekonomimizin, 2017 yılı ilk yarısındaki Sözkonusu oranın 3.9 %’u yatırımlar ve ihracattan gelmektedir. Bu durum büyümemizin kalitesini göstermektedir. Nitekim üçüncü çeyrekte bu oran 11.1 % olarak gerçekleşmiştir. Böylece ilk dokuz aylık dönemde büyüme 7.4 %’e ulaşmıştır. Ülkemiz, 2017 yılının ilk üç çeyreği itibariyle OECD, Avrupa Birliği ve G20 ülkeleri arasında büyüme oranı bakımından birinci sırayı elde etmiştir. Büyüme oranımızın 2017 yılının tamamında ise 6,5 - 7 % oranında olması beklenmektedir.
Türkiye, 2018-2020 yılları Orta Vadeli Programı (OVP) hedeflerine göre, her üç yıl için de 5.5 % büyümeyi hedeflemektedir. OECD tahminlerine göre, Türkiye 2015-2025 döneminde 4.9 %’luk yıllık ortalama büyüme oranıyla OECD’ye üye ülkeler arasındaki en hızlı büyüyen ekonomilerden biri olacaktır.
Türk halkı 2016 yılında darbe teşebbüsü karşısında tarihe geçecek bir demokrasi zaferi elde etmiştir. Bu zorlu sürece rağmen, Türk ekonomisi gücünü korumayı başarmıştır. Özellikle 2017 yılı ikinci çeyreğinden itibaren Türkiye ekonomisine ilişkin ekonomik büyüme tahminlerini uluslararası kredi derecelendirme kuruluşları tarafından yeniden gözden geçirmek durumunda kalmışlardır. Son olarak OECD 2017 yılı için ekonomik büyüme oranımızı 6.1 %’e yükseltmiştir.
Dış ticaret
Ülkemiz, 2016 yılında 341.1 milyar ABD Doları toplam dış ticaret hacmine sahip olup, bunun 142.5 milyar Doları ihracat, 198.6 milyar Doları ithalattır. 2005-2016 yıllarında ihracatın artış oranı Türkiye’de 6.4 %, dünyada ise ortalama 4.3 %’dür. Türkiye’nin ihracatının 2017 yılında 153.3 milyar, 2018 ve 2019 yıllarında ise sırasıyla 170 ve 193.1 milyar Dolar seviyesinde gerçekleşmesi öngörülmektedir. İhracatımız için belirlenen 153,3 milyar ABD Doları hedefinin üzerine çıkıp ihracatımızın 156 milyar ABD Dolarını geçmesi beklenmektedir.
Türkiye, 2016 yılı itibariyle AB ile yaklaşık olarak 160 milyar Dolarlık bir ticaret hacmine sahiptir. AB ile aramızda devam eden Gümrük Birliği sanayi mallarını ve işlenmiş tarım ürünlerini kapsamına almaktadır. Türkiye AB’nin birinci, AB ise Türkiye’nin dördüncü ticaret ortağıdır. Gümrük Birliği’nin başka sektörleri de kapsayacak şekilde güncellenmesi halinde, AB ile ticaretimiz çok daha ileri noktalara taşınacaktır. AB tarafından Gümrük Birliği’nin güncellenmesinin yaratacağı etkilere dair bir analiz yaptırmıştır. 2016 yılında benzer bir çalışma ülkemiz tarafından da yapılmıştır. Sözkonusu çalışmadan çıkan sonuçlara göre, Gümrük Birliği’nin güncellenmesinin AB ekonomisinin büyümesine katkıda bulunacağı ifade edilmiştir.
Türkiye’nin Dış Ticareti (milyar $)

2010 2011 2012 2013 2014 2015 2016

İhracat 113,9 134,9 152,6 151,8 157,6 143,9 143
İthalat 185,5 240,8 236,5 251,7 242,1 207,2 199

Hacim 299,4 375,7 389,1 403,5 399,7 351,1 342
Kaynak: TÜİK

Yabancı yatırımlar
Doğrudan yabancı yatırımlar için Türkiye önemli bir cazibe merkezidir. 2003–2016 yıllarında gerçekleşen doğrudan yabancı sermaye yatırımları 176,6 milyar ABD Doları’dır. 2017 yılı Ocak-Ekim döneminde ise 8,29 milyar ABD Doları tutarında doğrudan yabancı sermaye ülkemize girmiştir.
2012’den beri Türkiye Batı Asya’daki en büyük yabancı yatırım çeken ülke olmuştur.
Türkiye’de yabancı yatırımcılara yerel yatırımcılarla aynı haklar ve yükümlülükler veren yasal düzenlemeler yabancı yatırımlar için güvenli bir ortam sağlamaktadır.
Ticaret ve doğrudan yabancı yatırımlar bakımından Türkiye’yi benzersiz kılan özellik, Avrupa, Orta Doğu, Kuzey Afrika ve Orta Asya’ya açılan bir kapı özelliği taşımasıdır. Nitekim İstanbul’dan 4 saatlik uçuşla 60’den fazla ülkeye ve dünya ekonomisinin dörtte birini oluşturan geniş bir pazara erişim sağlanabilmektedir.
Türkiye'de 57 bin 649 yabancı sermayeli şirket faaliyet göstermektedir. Yerli ve yabancı ortaklı olan şirket sayısı 34 bin 573’dür.
Ülkemiz dünyanın en iddialı yatırım teşvik sistemlerinden birine sahiptir. Hükümetimiz her proje için ayrı bir teşvik imkanı oluşturmak için gerekli yetkiyi TBMM’den almıştır. Proje bazlı yatırım teşvik sistemi ile yatırımlarımızın önü açılmaktadır.
Özelleştirme
Hükümetin öncelikli gündem maddelerinden birini özelleştirme oluşturmaktadır. Özelleştirme sürecinin altındaki temel felsefe, devletin rolünün sağlık, temel eğitim, sosyal güvenlik, millî savunma ve geniş çaplı altyapı yatırımlarıyla sınırlamaktır. Bu Türkiye’nin özel sektöre dayanan gerçek bir serbest piyasa ekonomisi oluşturma hedefine uygundur.
OECD ülkeleri arasında özelleştirme sürecini hızla tamamlayan ve yüksek getiri elde eden ülkeler arasında ön sıralarda yer alan Türkiye’de, 1986-2003 yılları arasında yaklaşık 8 milyar Dolar, 2004-2015 yılları arasında 58 Milyar Dolar olmak üzere toplam 66 milyar Dolar civarında özelleştirme uygulaması gerçekleştirilmiştir.
18.11.2002 – 25.07.2017 döneminde Özelleştirme İdaresi Başkanlığı ile 4046 sayılı Kanun’un 4. Maddesi doğrultusunda verilen yetkiye istinaden özelleştirme programındaki kuruluşlar tarafından gerçekleştirilen uygulamalar kapsamında, 94 kuruluşta bulunan kamu paylarının blok satış, halka arz ve İMKB’de hisse senedi satışı yoluyla 10 liman, 81 elektrik santrali, 40 tesis/işletme, 3.483 taşınmaz, 3 gemi ve 36 maden sahası ile araç muayene hizmetlerinin de varlık satışı/işletme hakkı devri yoluyla özelleştirilmiş, ayrıca özelleştirme programındaki kuruluşların envanterinde kayıtlı bir kısım makine-teçhizat, demirbaş vb. varlıklar ile bu kuruluşlar adına tescilli markaların satışı yapılmıştır.
18.11.2002-25.07.2017 döneminde gerçekleştirilen özelleştirme uygulamalarının toplam tutarı 59 milyar 558 milyon 255 bin ABD Dolarıdır.

Müteahhitlik Sektörümüz
Türk müteahhitlik sektörü dünyada Çin'den sonra ikinci sırada yer almaktadır.
İlk müteahhitlik projesini 1972'de Libya'da üstlenen sektör, bu yılın Temmuz ayına kadar geçen sürede 117 ülkede, toplam değeri 344,7 milyar dolar olan 9 bin 18 projeye imza atmıştır.

Sektörün son 10 yıldaki hizmetlerine bakıldığında 2008-2017 Temmuz döneminde 4 bin 152 proje üstlenilmiştir. Bu projelerin toplam tutarı 220,1 milyar dolar olarak hesaplanırken, bu tutar 45 yılda üstlenilen 344,7 milyar dolarlık proje tutarının 64 %'üne karşılık gelmektedir.
Ortalama proje bedeli açısından da son 10 yılda önemli gelişme kaydedilmiştir. Bu kapsamda, 2008 yılında ortalama proje bedeli 37,1 milyon ABD Doları iken bu tutar yaklaşık 2 katına çıkarak 2017 yılının temmuz ayı itibarıyla 79,3 milyon ABD Dolarına ulaşmıştır.
Türk müteahhitlerin son 45 yılda üstlendiği projelerin ülkeler bazında dağılımı değerlendirildiğinde ilk sırada 67,6 milyar ABD Doları ve yüzde 19,6 pay ile Rusya yer almaktadır. Bu ülkeyi 46,8 milyar ABD Doları ve yüzde 13.6 % pay ile Türkmenistan, 28,9 milyar dolar ve yüzde 8.4 % pay ile Libya takip etmektedir.

Sektörel açıdan bakıldığında ise karayolu, tünel ve köprü projeleri 44,1 milyar ABD Doları ile Türk müteahhitlerinin en çok iş yaptığı alanlar olmuştur. Konut projeleri 43,7 milyar ABD Doları ile ikinci, ticaret merkezi projeleri 29,1 milyar ABD Doları ile üçüncü sırada kendine yer bulmuştur.

2017 yılı itibariyle küresel ölçekte faaliyet gösteren dünyanın en büyük 250 inşaat firmasından 45’i Türk firmalarıdır.

Bu firmalardan 7'si ilk 100 firma arasında kendine yer bulurken, ilk kez 2 Türk firması 3 milyar ABD Doları üzerindeki gelirleriyle ilk 50 firma arasında sayılmıştır.
Turizm
Dünyanın 6. en popüler turizm merkezi olan Türkiye (2015) , yılda 30 milyonun üzerinde turist çekmekte olup ziyaret edenlerin sayısı yıldan yıla artmaktadır. Turizm sektörü, 2023 yılı itibarıyla yılda 50 milyon turist ziyareti ve 50 milyar ABD doları gelir hedeflemektedir.
Kültür ve Turizm Bakanlığı verilerine göre, 2016 yılında Türkiye'ye gelen yabancı ziyaretçilerin sayısı 30,9 milyon iken, aynı yıl turizm sektörünün elde ettiği toplam gelir yaklaşık 18,7 milyar ABD dolarıdır.
Turizmde 2017 yılı içinde % 29’luk artış yaşanmıştır. 2017 yılı Ocak-Eylül döneminde 26 milyon turist ülkemizi ziyaret etmiştir. Aynı dönemde 15.5 milyar ABD Doları turizm geliri elde edilmiştir.
2017 yılının Ocak – Eylül döneminde ülkemize en fazla yabancı turist gönderen ülkeler sıralamasında Rusya Federasyonu (15.82 % - 4.122,305 kişi) birinci, Almanya Federal Cumhuriyeti (11.22 % - 2.923,152 kişi) ikinci, İran İslam Cumhuriyeti (7.28 % - 1.895,907 kişi) üçüncü sırada yer almaktadır.
Gelen yabancı ziyaretçi sayısı esas alındığında Antalya, Türkiye'nin en çok tercih edilen şehridir. 2014 yılında ülkeye gelen yabancı turistlerin % 34'ü tarafından ziyaret edilen Antalya'nın merkezi ile çevresindeki Kemer, Belek ve Kaş gibi beldelerde 500'den fazla 4 yıldızlı ve 5 yıldızlı otel bulunmaktadır.
7.200 km uzunluğunda kıyı şeridi bulunan Türkiye 436 adet mavi bayraklı plajıyla, 578 adet mavi bayraklı plajı bulunan İspanya'nın ardından 38 ülke arasında 2. sırada yer almaktadır. Türkiye'de ayrıca 22 adet mavi bayraklı yat limanı bulunmaktadır.
Elverişli coğrafi konumunun da yardımıyla küresel bir bağlantı noktası olma özelliği gittikçe artan İstanbul, yılda 12 milyon ziyaretçi ile Master Card 2016 Global Hedef Şehirleri Endeksi'nde en çok ziyaret edilen şehirler arasında Avrupa’da 3. sıraya yükselmiş bir cazibe merkezi konumundadır.
Para Politikası
Türkiye, istikrarlı ekonomik büyümeyle birlikte kamu maliyesinde gelişme kaydetmiştir; AB tanımlı genel yönetim nominal borç stoku 2002-2016 yılları arasında 72.1 %’den 28.3 %’e gerilemiş ve Türkiye, AB-Maastricht kriterleri arasında yer alan “azami % 60 oranında kamu borç stoku” ilkesine 2004 yılından bu yana uyar hale gelmiştir. Benzer şekilde, bütçe açığının GSYİH’ye oranı 2003-2016 yılları arasında 10 % 'dan 2 %’nin altına gerileyerek AB-Maastricht kriterlerinin bütçe dengesi için öngördüğü ilkeye uyum sağlamaya başlamıştır.
2016 yılında tüketici fiyatları endeksi (TÜFE) 8.53 % oranında gerçekleşmiştir.
Rezervler
15 Aralık 2017 tarihi itibariyle Merkez Bankası toplam rezervleri 113.582 milyar ABD Doları olarak kaydedilmiştir.

Bunun hiçbir önemi yok. Kur almış başını gidiyor, benzin fiyatları yüzünden arabaya binemeyecek duruma gidiyoruz, asgari ücret yetersiz, verginin de vergisi var; ama ekonomi büyümüş. Bu yalanlara nasıl inanabiliyorsunuz? Hayret bir şey ya!

Bende sorguluyorum mesela neden batı medyasında erdoğana sürekli diktatör deniyor neden 7 haziran seçimlerinde ak parti tek başına iktidar olamayınca italyan la republicca gazetesi yeni bin yılın selahaddin eyyubisi son metroda durduruldu diye manşet atıyor. Neden amerikan the washington post gazetesi muhalefet sonunda erdoğanı devirmek için birleşti diye manşet atıyor bunlar bizim iyiliğimizimi düşünüyor yoksa bizim iyiliğimiz için çalışan adamı kendi menfaatlerine ters düşüyor diyemi indirmek istiyorlar.

@Sucrofe

Yani biz onlara göre seçim yapacağız, öyle mi? Türkiye'nin ekonomisi falan hiç önemli değil, saçma sapan bir politika yüzünden her ülkeye düşman olmamız (siz söylemeden ben söyleyeyim; onlar bize düşman dimi, dış mihrakların oyunu hep) önemli değil, adaletin olmaması önemli değil, torpilin bol olması önemli değil, medyanın esir olması önemli değil, eğitimin sisteminin rezalet olması önemli değil, TL'nin değersiz olması önemli değil. Yav tamam, haklısınız. Kıraathanede kek yeriz beraber Dolar 6 TL olunca, söz mü? :D Sizin vizyonunuz bu kadar zaten; yol ve kıraathane.

Ben daha fazla tartışmak istemiyorum. Fikrinizi düzgünce belirttiğiniz için teşekkür ederim.
 
Katılım
12 Mart 2011
Mesajlar
35,203
Reaksiyon puanı
10,315
Puanları
293
Haklı olabilirsiniz ama ben size katılamayacağım maalesef. FETÖ güçlüydü doğru fakat aralarından su sızmıyordu, çok samimiydiler. Devlette yapılanmasına göz yumuldu, haksız mıyım? Hiç mi bir şey anlamadılar da 15 Temmuz'u yaşamak zorunda kaldık? Devlet uyuyor mu ya? Ağır bedeller ödedik, olan millete oldu. Fetöcü diye çok masumun hakkını yediler.

Bu toprakların kaderidir kardeşim, hür yaşamanın bedelini ağır ödetir, kan ister, can ister. 15 Temmuz'da sen de ben de bu vatan için şehid düşebilirdik. Lakin şehadet şerbeti içme şansı 253 vatan evladına düştü. Eğer ki 15 Temmuz'da bizler bu bedeli ödemese idik bizler bu habis ur'dan asla kurtulamayacaktık.

Sana samimi olarak bir itirafta bulunacağım, malum 17-25 Aralık badireler öncesinde takriben 30 yıl ben de o hain kahpe'nin peşinde gezindim. Elbette niyetimiz halisti, Allah rızası içindi. Ne ki o meş'um tarihlerde nasıl bir gemiye bindirilmiş olduğumuzu idrak edebildim ve akabinde çok büyük bir nasuh tevbesiyle Allah'tan af dileyerek terkettim o gemiyi. O yüzden ki o tarihlere kadar olan bitenden dolayı kimseye kınamak, ayıplamak doğru değil. Sonuçta yaklaşık yarım asır on numara bir rol ile insanları kandıran, uyutan bu alçağın gerçek yüzünü ve rolünü idrak edebilmek çok az insana nasip olabildi. Mesela bir Kadir MISIROĞLU bunlardan biriydi ve onu da zaten deli diye içeri tıktırmıştı.
 

mapavrili

Profesör
Katılım
24 Ocak 2010
Mesajlar
1,431
Reaksiyon puanı
1,444
Puanları
293
Yaş
54
Bunun hiçbir önemi yok. Kur almış başını gidiyor, benzin fiyatları yüzünden arabaya binemeyecek duruma gidiyoruz, asgari ücret yetersiz, verginin de vergisi var; ama ekonomi büyümüş. Bu yalanlara nasıl inanabiliyorsunuz? Hayret bir şey ya!



Yani biz onlara göre seçim yapacağız, öyle mi? Türkiye'nin ekonomisi falan hiç önemli değil, saçma sapan bir politika yüzünden her ülkeye düşman olmamız (siz söylemeden ben söyleyeyim; onlar bize düşman dimi, dış mihrakların oyunu hep) önemli değil, adaletin olmaması önemli değil, torpilin bol olması önemli değil, medyanın esir olması önemli değil, eğitimin sisteminin rezalet olması önemli değil, TL'nin değersiz olması önemli değil. Yav tamam, haklısınız. Kıraathanede kek yeriz beraber Dolar 6 TL olunca, söz mü? :D Sizin vizyonunuz bu kadar zaten; yol ve kıraathane.

Ben daha fazla tartışmak istemiyorum. Fikrinizi düzgünce belirttiğiniz için teşekkür ederim.
Sakin ol bakalım dersine çalışsaydın biraz böyle sallamak zorunda kalmazdın.
IMG_20180518_071051.jpg
 

ConfickerBelasi

Müdavim
Müdavim
Katılım
8 Ekim 2011
Mesajlar
53,870
Çözümler
1
Reaksiyon puanı
16,127
Puanları
8,958
yorum yok ...
Muharrem İnce'ye oy vermezseniz olası sonuçlar.
 

HÜDHÜD

Rektör
Katılım
5 Mayıs 2017
Mesajlar
10,090
Reaksiyon puanı
6,550
Puanları
293
İşte Erdoğan'ın masasındaki son seçim anketi
AK Parti AR-GE Başkanlığı Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın masasındaki 24 Haziran cumhurbaşkanlığı ve genel seçimlerine yönelik yapılan son anketin sonucunu yayınladı.
21 Haziran 2018 Perşembe 10:00


AK Parti AR-GE Başkanlığı tarafından 24 Haziran Cumhurbaşkanlığı ve genel seçimleriyle ilgili hazırlanan anket sonucu Cumhurbaşkanı ve AK Parti Recep Tayyip Erdoğan ile paylaşıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın masasındaki ankette AK Parti, CHP, MHP, İYİ Parti ve HDP oy oranları ve milletvekili sayıları il il listelendi.

Listede 24 Haziran cumhurbaşkanlığı seçiminde hangi adayın hangi ilden ne kadar oy aldığı ve hangi ilden kaç milletvekilinin meclise girdiği bilgisi yer aldı. AK Parti'nin yaptırdığı son seçim anketi sonucunda hangi partinin kaç milletvekili çıkaracak yönünde, AK Parti AR-GE Başkanlığı tarafından Cumhurbaşkanı Erdoğan'a verilen raporda "Anket verilerine göre yapılan çalışmada AK Parti'nin şu an için 330 vekil çıkarabileceği ortaya çıkmaktadır" ifadesi yer aldı.

İşte AK Parti'nin son seçim anketi sonuçları..

İSTANBUL 24 HAZİRAN SON SEÇİM ANKETİ SONUCU

İstanbul 1. Bölgede (35 milletvekili) :

AK Parti yüzde 44.9 ile 16 milletvekili çıkarırken, CHP yüzde 34.2 ile 12, MHP yüzde 5.6 ile 2, HDP 8.4 ile 3, İP ise yüzde 5.6 ile 2 milletvekili alıyor. Cumhurbaşkanlığı; Erdoğan yüzde 49.3, İnce yüzde 34.6, Akşener yüzde 6.7 oy alıyor…

İstanbul 2. Bölge (29 milletvekili) :

AK Parti yüzde 43.3 ile 13, CHP yüzde 27.6 ile 9, MHP yüzde 6.6 ile 2, HDP yüzde 11.2 ile 3, İP ise yüzde 8.6 ile 2 milletvekili çıkarıyor. Cumhurbaşkanlığı; Erdoğan yüzde 49.1, İnce yüzde 30, Akşener yüzde 7.9…

İstanbul 3. Bölge (34 milletvekili) :

AK Parti yüzde 45.1 ile 16, CHP yüzde 28.3 ile 11, MHP yüzde 5.2 ile 1, HDP yüzde 12.1 ile 4, İP yüzde 7.4 ile 2 milletvekili. Cumhurbaşkanlığı; Erdoğan yüzde 50.4, İnce 29.2, Akşener ise yüzde 7.9.

24 HAZİRAN'DA ANKARA'DA BÜYÜK ÇEKİŞME YAŞANACAK

Ankara 1. Bölge (13 milletvekili) :

AK Parti yüzde 37.2 ile 6, CHP yüzde 43.5 ile 6, İP yüzde 9.2 ile 1 milletvekili. Cumhurbaşkanlığında; Erdoğan yüzde 40.4, İnce yüzde 44.5, Akşener ise yüzde 11.3 oy oranına sahip…

Ankara 2. Bölge (11 milletvekili) :

AK Parti yüzde 53.7 ile 7, CHP yüzde 20.7 ile 2, MHP 9.8 ile 1, İP yüzde 11.1 ile 1 milletvekili. Cumhurbaşkanlığında; Erdoğan yüzde 60.5, İnce yüzde 21.9, Akşener yüzde 12.2…

Ankara 3.Bölge (12 milletvekili) :

AK Parti 6, CHP 3, MHP 1 İP yüzde 11.2 ile 2 milletvekili çıkarıyor. Cumhurbaşkanlığında oy dağılımı: Erdoğan yüzde 58.2, İnce yüzde 23.3, Akşener yüzde 13.5…

CHP İZMİR'DE YİNE ÖNDE GİDİYOR

İzmir 1. Bölge(14 milletvekili) :

AK Parti yüzde 27.6 ile 4, CHP yüzde 45.9 ile 6, MHP yüzde 6 1, HDP yüzde 10.5 ile 1, İP yüzde 9.6 ile 2 milletvekili alıyor.. Cumhurbaşkanlığı; Erdoğan yüzde 31.7, İnce yüzde 48.7, Akşener yüzde 9.6…

İzmir 2. Bölge (14 milletvekili) :

AK Parti yüzde 29.6 ile 4, CHP yüzde 40.2 ile 6, MHP yüzde 7 ile 1,HDP yüzde 7.6 ile 1, İP yüzde 14.2 ile 2 milletvekili.. Cumhurbaşkanlığı; Erdoğan yüzde 35.6, İnce yüzde 41.4, Akşener yüzde 14.7…

İYİ PARTİ, BURSA'DAN 2 MİLLETVEKİLİ ÇIKARABİLİR

Bursa 1. Bölge ( 10 milletvekili) :

AK Parti yüzde 46.4 ile 6, CHP yüzde 30.9 ile 3 milletvekili alıyor. Diğer milletvekilliği yüzde 10.3 ile İP'ye gidiyor. Cumhurbaşkanlığı;Erdoğan yüzde 51.7,İnce yüzde 32.4,Akşener yüzde 11.3

Bursa 2. Bölge (10 milletvekili) :

AK Parti yüzde 51.8 ile 6, CHP yüzde 22.5 ile 2, MHP yüzde 8.2, İP de yüzde 11.1 ile 1'er milletvekili… Cumhurbaşkanlığı; Erdoğan yüzde 60.5,İnce yüzde 24.1,Akşener yüzde 9.9

24 HAZİRAN SEÇİM SONUCU ANKETİNDE DİĞER İLLERİN OY ORANLARI VE MİLLETVEKİLİ SAYILARI

Konya (15) :

AK Parti yüzde 71.2 ile 11, CHP 1, MHP 2, İP ise 1 milletvekili çıkarıyor… Cumhurbaşkanlığında ise Erdoğan yüzde 81.5 gibi yüksek bir oy oranı yakalıyor. Muharrem İnce yüzde 10…

Kocaeli (13) :

AK Parti yüzde 50.7 ile 7, CHP yüzde 22.9 ile 4, MHP yüzde 7 ile 1, İP yüzde 9.7 ile 1 milletvekili… Cumhurbaşkanlığında Erdoğan yüzde 57.3, İnce yüzde 25.8, Akşener yüzde 10.2…

Kayseri (10) :

AK Parti yüzde 61.5 ile 7 milletvekili çıkarırken, CHP yüzde 9.2, MHP yüzde 14, İP ise yüzde 11 ile 1'er milletvekili alıyor.. Cumhurbaşkanlığı yarışında ise Erdoğan yüzde 76.4, İnce yüzde 9.3, Akşener yüzde 11.7 oy alıyor…

Mersin (13) :

AK Parti yüzde 31.1 ile 4,CHP yüzde 29.7 ile 4, MHP yüzde 10.2 ile 2, HDP 2, İP1, çıkarıyor… Erdoğan yüzde 37.1, İnce yüzde 35.4…

Adana (15) :

AK Parti yüzde 38.5 ile 6, CHP yüzde 22.2 ile 4, MHP yüzde 11.1 ile 2, HDP yüzde 11.3 ile 1, İP yüzde 10.2 ile 2 milletvekili… Erdoğan yüzde 46.9, İnce yüzde 28.6, Akşener yüzde 11.7…

Gaziantep (14) :

AK Parti yüzde 53.8 ile 8, CHP yüzde 17.3 ile 3, MHP yüzde 6.9 ile 1, HDP yüzde 11.4 ile 1, İP yüzde 8.7 ile 1 milletvekili çıkarıyor… Cumhurbaşkanlığında Erdoğan yüzde 60.3, İnce yüzde 17.6, Akşener yüzde 8.9 oy alıyor…

Antalya (5) :

AK Parti yüzde 37.6 ile 6, CHP yüzde 28.5 ile 5 milletvekili alabiliyor. MHP yüzde 7.5 ile 1, HDP yüzde 6.1 ile 1, İyi Parti ise yüzde 16 ile 3 milletvekili sürprizi yapıyor. Cumhurbaşkanlığında ise Erdoğan yüzde 44.9, İnce yüzde 32.1, Akşener yüzde 15.3…

Ordu (6) :
AK Parti yüzde 60.5 ile 4, CHP yüzde 19.8 ile 2 milletvekili (AK Parti 5 olabilir) Cumhurbaşkanlığı ; Erdoğan yüzde 71.8, İnce yüzde 17.2…

Trabzon (6) :

AK Parti yüzde 69.3 ile 5, CHP yüzde 12.4 ile 1 ( İP veya CHP AK Parti'den bir milletvekili daha alabilir) Cumhurbaşkanlığı; Erdoğan yüzde 80.5, İnce yüzde 9.4…

Çorum(4) :

AK Parti Yüzde 58 ile 3 milletvekilliği alırken diğer milletvekilliğini CHP alıyor. Cumhurbaşkanlığı; Erdoğan yüzde 70 Muharrem İnce yüzde 15 oy alıyor.

Erzurum (6) :

6 milletvekili de yüzde 72.4 ile AK Parti'nin oluyor. Cumhurbaşkanlığı; Erdoğan yüzde 85, İnce yüzde 3.6, Akşener yüzde 6.8…

Balıkesir (9) :

AK Parti yüzde 43 oy oranı ile 4, CHP ise yüzde 30 oy oranı ile 3 vekillik alıyor. Cumhurbaşkanlığı; Erdoğan yüzde 54, İnce yüzde 22.

Aydın (8) :

AK Parti 3,CHP 3,MHP 1, İP 1 milletvekili

Düzce (3) :

AK Parti 3 milletvekili

Denizli (8) :

AK Parti 5, CHP 2, İP 1 milletvekili…

Edirne (4) :

AK Parti 1, CHP 2, İP 1 milletvekili

Çankırı (2) :

AK Parti 2 milletvekili

Bolu (3) :

AK Parti 2, CHP 1, İP 1 milletvekili

Osmaniye (4) :

AK Parti 2, MHP 2 milletvekili

Isparta (3) :

AK Parti 3 milletvekili

Kastamonu(3) :

AK Parti 3 milletvekili

Sakarya (7) :

Ak Parti 5, CHP 1, MHP 1 milletvekili

Sinop (2) :

AK Parti 1, CHP 1 milletvekili

Tokat(5) :

AK Parti 4, CHP 1 milletvekili

Uşak (3) :

AK Parti 2, CHP 1 milletvekili

Gümüşhane (2) :

AK Parti 2 milletvekili..

Manisa(10) :

AK Parti 5, CHP 3, MHP1, İP 1 milletvekili

Nevşehir (3) :

AK Parti 3 milletvekili

Çanakkale (4) :

AK Parti 2, CHP 2 milletvekili…

Giresun (4) :

AK Parti yüzde 61 ile 3, CHP yüzde 18.6 ile 1… Cumhurbaşkanlığı; Erdoğan yüzde 67.8, İnce yüzde 17.7, Akşener yüzde 8.9…
 

Sucrofe

Profesör
Katılım
1 Nisan 2014
Mesajlar
3,270
Reaksiyon puanı
677
Puanları
293
Öncelikle belirtmek isterim ki mapavrili denen şahsa verecek cevabım var ama kendisini artık umursamayacağım, boş insan. Düşüncelerimiz ters düşüyor diye değil, boş insan.

Haklı olabilirsiniz ama ben size katılamayacağım maalesef. FETÖ güçlüydü doğru fakat aralarından su sızmıyordu, çok samimiydiler. Devlette yapılanmasına göz yumuldu, haksız mıyım? Hiç mi bir şey anlamadılar da 15 Temmuz'u yaşamak zorunda kaldık? Devlet uyuyor mu ya? Ağır bedeller ödedik, olan millete oldu. Fetöcü diye çok masumun hakkını yediler.

Bu toprakların kaderidir kardeşim, hür yaşamanın bedelini ağır ödetir, kan ister, can ister. 15 Temmuz'da sen de ben de bu vatan için şehid düşebilirdik. Lakin şehadet şerbeti içme şansı 253 vatan evladına düştü. Eğer ki 15 Temmuz'da bizler bu bedeli ödemese idik bizler bu habis ur'dan asla kurtulamayacaktık.

Sana samimi olarak bir itirafta bulunacağım, malum 17-25 Aralık badireler öncesinde takriben 30 yıl ben de o hain kahpe'nin peşinde gezindim. Elbette niyetimiz halisti, Allah rızası içindi. Ne ki o meş'um tarihlerde nasıl bir gemiye bindirilmiş olduğumuzu idrak edebildim ve akabinde çok büyük bir nasuh tevbesiyle Allah'tan af dileyerek terkettim o gemiyi. O yüzden ki o tarihlere kadar olan bitenden dolayı kimseye kınamak, ayıplamak doğru değil. Sonuçta yaklaşık yarım asır on numara bir rol ile insanları kandıran, uyutan bu alçağın gerçek yüzünü ve rolünü idrak edebilmek çok az insana nasip olabildi. Mesela bir Kadir MISIROĞLU bunlardan biriydi ve onu da zaten deli diye içeri tıktırmıştı.

Kadir Mısıroğlu mu? Türkiyenin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'e hakaret insan mı? Bunun üstüne de reisin ziyaret ettiği hani?

Bu toprakların kaderi bu olmak zorunda değil, anlamak istemiyorsunuz sanırım. Ülkeyi içten fethetmeye çalıştılar, içten. Bu yapılanmaya izin veren kim; iktidardaki parti. Bu devletin istihbaratı yok mu? Bu devlet uyuyor mu? Darbe girişimini eniştesinden öğrenmiş cumhurbaşkanı, biliyor muydunuz? Ben size bunu diyorum, siz bana "düşman çok" diyorsunuz. Düşman çok olacak tabi, bu güzel ülkemin düşmanı olmayacak da hangi ülkenin düşmanı olacak?

Umarım söylemek istediğim şeyi anlarsınız artık. Benim anlatımımda sorun yok, siz anlamak istemiyorsunuz. Düşman varsa var, devlet uyumayacak! Bedelini saraydakiler değil, millet ödüyor millet!
 

mapavrili

Profesör
Katılım
24 Ocak 2010
Mesajlar
1,431
Reaksiyon puanı
1,444
Puanları
293
Yaş
54
Bu arada muhalefetin durumu:
Medet ya patates
Medet ya soğan.
Medet ya dolar.
 

HÜDHÜD

Rektör
Katılım
5 Mayıs 2017
Mesajlar
10,090
Reaksiyon puanı
6,550
Puanları
293
Oyumuzu kullandık , vatana, millete, devletimize hayırlı ve uğurlu olsun :)
 

HÜDHÜD

Rektör
Katılım
5 Mayıs 2017
Mesajlar
10,090
Reaksiyon puanı
6,550
Puanları
293
Evet, aşağı yukarı sonuçlar belli oldu diyebiliriz...

Kimmiş atıp, tutan :D

Nerde muhalefet :)

Muhalefet darbeyi kılıçdaroğluna yapabildi ancak :D:D:D
 

ispeeerlee

Asistan
Katılım
21 Ocak 2018
Mesajlar
211
Reaksiyon puanı
56
Puanları
28
Yaş
26
Devletimize milletimize hayırlı uğurlu olsun Allah devletimize milletimize zeval vermesin.
 

Elbruz46

Müdavim
Müdavim
Katılım
22 Şubat 2008
Mesajlar
11,931
Reaksiyon puanı
1,338
Puanları
293
%52,4 ilk tur galibi Sayın Recep Tayyip Erdoğan.

%35,7 Muharrem İnce (Mustakbel CHP Genel Başkanı, Bay Kemal artık o koltukta kalamaz.)

%6,7 İp başkanı

%4,8 Sazcıbaşı Demirtaş

%0,3 Bilge(!) Başkan Temel

%0,1 Doğu Perinçek

Mesajım neden silindi anlamıyorum.

Neyse tahminimiz büyük ölçüde tutmuştur.

Önemli olan zaten tahminimiz değil gerçekte çıkan sonuçtur.
 

Sucrofe

Profesör
Katılım
1 Nisan 2014
Mesajlar
3,270
Reaksiyon puanı
677
Puanları
293
Hayalperestlerin değil, neyse... Devamını getirirsem "yenilgiye kılıf"çılarla uğraşmak zorunda kalacağım, gerek yok.
Kazandınız, tebrikler. Umarım hayırlısı olur ama olmayacağından eminim. Maalesef kurunun yanında yaş da yanacak. İnşallah yanılırım, devletimiz her zaman var olsun.
 
Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...
Üst