22 ay hapiste unutuldu, 22 Milyon Dolar tazminat kazandı!

[AliA]

ABD'de alkollü araç kullanmaktan hapse atılan ve unutulduğu için 22 ay boyunca sorgusuz sualsiz yatan Stephan Slevin 22 milyon dolar tazminat kazandı. Önemli sağlık sorunları yaşayan Slevin, kazandığı tazminata sevinemiyor.

ABD'nin New Mexico eyaletinde 2005 yılında alkollü araç kullandığı gerekçesiyle gözaltına alınan Steplan Slevin, cezaevine atıldıktan sonra unutuldu.

Sorgusuz sualsiz 22 ay tek hücrede yaşamak zorunda bırakılan Slevin, iltihaplanan dişini kendi çekmek zorunda kaldı. Cezaevi koşullarından dolayı mantar enfeksiyonu kapan Stephan Slevin, 2007 yılında serbest bırakıldıktan sonra da sağlık sorunları yaşamaya devam etti. Travmatik stres bozukluğu yaşayan ABD'li mahkum Slevin, akciğer kanserine de yakalandı.

22 MİLYON TAZMİNAT

22 ay Dona Ana County Cezaevi'nde tek hücrede kaldıktan sonra 2007'de mahkemeye çıkarılan Stephan Slevin'in davası düştü. Sağlık sorunları yaşayan Slevin avukatı aracılığıyla tazminat davası açtı. ABD'deki bölge idare mahkemesi, 22 ay hapiste unutulan Stephan Slevin'e 22 milyon dolar tazminat ödenmesine karar verdi.

AKCİĞER HASTASI

Bölge yönetimi temyize gitse bile Slevin'e 15.5 milyon dolar tazminat ödenecek. Ancak sağlık sorunları yaşayan ve "demokrasinin beşiğinde" 22 ay hapiste unutulan Slevin, kazandığı tazminata sevinemiyor. Post travmatik stres bozukluğu olan Slevin ayrıca akçiğer kanseriyle mücadele ediyor.

'İNSANLIK ONURUNA UYGUN DAVRANILSIN'

Tazminat davasını para için açmadığını ifade eden Stephan Slevin, hapishanede tutulan mahkumlara insanlık onuruna uygun davranılması için mesaj vermek amacıyla söz konusu davayı açtığını söyledi.

ntvmsnbc

 

[friendly]

O paraya bende unutulmak isterdim...

 

[AliA]

Valla 2 dakika bile unutulmak istemezsin.

Gördüğün gibi adamın hayatı kaymış.

 

[Kadima]

ABD'de alkollü araç kullanmaktan hapse atılan ve unutulduğu için 22 ay boyunca sorgusuz sualsiz yatan Stephan Slevin 22 milyon dolar tazminat kazandı. Önemli sağlık sorunları yaşayan Slevin, kazandığı tazminata sevinemiyor.

​

ABD'de alkollü araç kullanmaktan hapse atılan ve unutulduğu için 22 ay boyunca sorgusuz sualsiz yatan Stephan Slevin 22 milyon dolar tazminat kazandı. Önemli sağlık sorunları yaşayan Slevin, kazandığı tazminata sevinemiyor.

ABD'nin New Mexico eyaletinde 2005 yılında alkollü araç kullandığı gerekçesiyle gözaltına alınan Steplan Slevin, cezaevine atıldıktan sonra unutuldu.

Sorgusuz sualsiz 22 ay tek hücrede yaşamak zorunda bırakılan Slevin, iltihaplanan dişini kendi çekmek zorunda kaldı. Cezaevi koşullarından dolayı mantar enfeksiyonu kapan Stephan Slevin, 2007 yılında serbest bırakıldıktan sonra da sağlık sorunları yaşamaya devam etti. Travmatik stres bozukluğu yaşayan ABD'li mahkum Slevin, akciğer kanserine de yakalandı.

22 MİLYON TAZMİNAT

22 ay Dona Ana County Cezaevi'nde tek hücrede kaldıktan sonra 2007'de mahkemeye çıkarılan Stephan Slevin'in davası düştü. Sağlık sorunları yaşayan Slevin avukatı aracılığıyla tazminat davası açtı. ABD'deki bölge idare mahkemesi, 22 ay hapiste unutulan Stephan Slevin'e 22 milyon dolar tazminat ödenmesine karar verdi.

AKCİĞER HASTASI

Bölge yönetimi temyize gitse bile Slevin'e 15.5 milyon dolar tazminat ödenecek. Ancak sağlık sorunları yaşayan ve "demokrasinin beşiğinde" 22 ay hapiste unutulan Slevin, kazandığı tazminata sevinemiyor. Post travmatik stres bozukluğu olan Slevin ayrıca akçiğer kanseriyle mücadele ediyor.

'İNSANLIK ONURUNA UYGUN DAVRANILSIN'

Tazminat davasını para için açmadığını ifade eden Stephan Slevin, hapishanede tutulan mahkumlara insanlık onuruna uygun davranılması için mesaj vermek amacıyla söz konusu davayı açtığını söyledi.

Kaynak

 

[Aretios]

yuh artık

 

[|Ⓢєччαh|]

"demokrasinin beşiğinde" 22 ay hapiste unutulan Slevin, kazandığı tazminata sevinemiyor.

yesinler sizin demokrasinizi be...
amerikada sadece zenginler mutludur, parası olmayan için bir cehennemdir, hatta normal, standart bir maaşla çalışanlar için bile...

 

[Kadima]

yesinler sizin demokrasinizi be...
amerikada sadece zenginler mutludur, parası olmayan için bir cehennemdir, hatta normal, standart bir maaşla çalışanlar için bile...

abi bu sadece amerika için değil her yerde geçerli.

 

[semih61]

O paraya bende unutulmak isterdim...

ilk akla gelen senin söylediğin ama haberi okuyup akciğer kanseri olduğunu öğrenince yok kalsın diyor insan.
hem normal hapishanede değil hücrede unutmuşlar.
kaldıki unutmuşlarsa ne yedi ne içti bunca zaman.birisi yemek su getirdiyse unutulmamış demektir ozaman bu neyin 22 ay boyunca hücre cezası?
tutarsızlık var

 

[|Ⓢєччαh|]

abi bu sadece amerika için değil her yerde geçerli.

[MENTION=130683]android3[/MENTION], bu özellikle amerika için geçerlidir, bundan şüphen olmasın.
orada yaşayan dostlarım vardır, bazen gelirler, konuşur söhbet ederiz.
keza sosyal dokusu gerek hollywood, gerek sair medya yoluyla bütün dünyanın görebildiği en açık alanlardan biridir.
onun için ki, orada yaşayan bir dostunuzun olmasına da gerek olmadan herşeyi rahat rahat görebiliyorsunuz.
dünyanın en çok psikopatı, manyağı, merhametsizi genelde bu ülkede yaşar.
biri aç kalınca ölüme mahkümdur, kimse ona Allah rızası için tek bir lokma ekmek vermez.
batıda -avrupada yani- bu tür işler devlet eliyle yürütülür, kimse aç kalmaz.
çünkü batıda sosyal devlet anlayışı vardır.
bizim ülkemizde ise malum, Allah rızası için bir lokma ekmek isteyin, akan sular durur. o yüzden ki açın mezası hiç yoktur bu ülkede.
amerikada büyük olan devlettir, devletin silah gücüdür. ki o da zaten yahudinin elindedir.
ama halk küçüktür, değersizdir, zavallıdır.
ha şu var, dışarıda vatandaşına sahip çıkar, korur, kollar. çünkü bütün dünyaya verdiği imajın pekiştirilmesi mevzuu var, gözbağcılık mevzuu yani.

neyse, uzar gider bu konu böyle...

 

[flood_77]

sağlık gittikten sonra ömrümden 22 yıl çalındıktan sonra dünyalar benim olsa napayım. Hayata inancın bitmiştir çoktan..

 

[honline]

Bizim burada 22 yıl suçsuz yere yatınca bile pardon deyip salıveriyorlar ben duydum bunu

 

[Erdem-FB]

Sağlığım yerinde olmadıktan sonra napayım o kadar parayı.

 

[ulaş35]

22 ay.

 

[phoenix_]

paranın satın alamayacağı şeyler de var

 

[-Hewal-]

Bizde olsa devlete dava açtı diye bir o kadar süre daha da hapse tıkarlar ölene kadar falan unutulur.

 

[Csoylu]

oo çok feci...

 

[tambjk]

@android3, bu özellikle amerika için geçerlidir, bundan şüphen olmasın.
orada yaşayan dostlarım vardır, bazen gelirler, konuşur söhbet ederiz.
keza sosyal dokusu gerek hollywood, gerek sair medya yoluyla bütün dünyanın görebildiği en açık alanlardan biridir.
onun için ki, orada yaşayan bir dostunuzun olmasına da gerek olmadan herşeyi rahat rahat görebiliyorsunuz.
dünyanın en çok psikopatı, manyağı, merhametsizi genelde bu ülkede yaşar.
biri aç kalınca ölüme mahkümdur, kimse ona Allah rızası için tek bir lokma ekmek vermez.
batıda -avrupada yani- bu tür işler devlet eliyle yürütülür, kimse aç kalmaz.
çünkü batıda sosyal devlet anlayışı vardır.
bizim ülkemizde ise malum, Allah rızası için bir lokma ekmek isteyin, akan sular durur. o yüzden ki açın mezası hiç yoktur bu ülkede.
amerikada büyük olan devlettir, devletin silah gücüdür. ki o da zaten yahudinin elindedir.
ama halk küçüktür, değersizdir, zavallıdır.
ha şu var, dışarıda vatandaşına sahip çıkar, korur, kollar. çünkü bütün dünyaya verdiği imajın pekiştirilmesi mevzuu var, gözbağcılık mevzuu yani.

neyse, uzar gider bu konu böyle...

Benim de Amerikada yaşayan arkadaşlarım var, kardeşim de 3-4 ay yaşadı orada. Kalkıp Amerikayı göklere çıkartacak değilim ama orada asgari ücretle herhangi bir yerde min saat 7$ ile günde 8 saat çalışan biri ayda aşağı yukarı 1500$ para kazanır ki bu minimumudur, saati 7-12$ arası değişen çok basit işler bulmak mümkün.

Türkiyeye göre ; ev kiraları, yeme içme, giyim, teknoloji, araba, enerji kaynakları, su fln yarı yarıya ucuzdur.

Orada üniversite mezunu olmayan birisi çok rahat aylık 1500$ asgari ile krallar gibi yaşar. Bizim burda asgari ücretli faturalarını bile ödeyemez durumdadır.

İnsanlık açısından bakacak olursak orada zor anında yardımcı olarak kimseler bulamazsın orası ayrı. Sosyal devlet yapısı olmadığı gibi eğitim ve sağlık hizmetlerinin çok büyük kısmı paralıdır.

 

[IuTKuI]

Arkadaşlar 22yıl değil 22ay

 

[|Ⓢєччαh|]

Benim de Amerikada yaşayan arkadaşlarım var, kardeşim de 3-4 ay yaşadı orada. Kalkıp Amerikayı göklere çıkartacak değilim ama orada asgari ücretle herhangi bir yerde min saat 7$ ile günde 8 saat çalışan biri ayda aşağı yukarı 1500$ para kazanır ki bu minimumudur, saati 7-12$ arası değişen çok basit işler bulmak mümkün.

Türkiyeye göre ; ev kiraları, yeme içme, giyim, teknoloji, araba, enerji kaynakları, su fln yarı yarıya ucuzdur.

Orada üniversite mezunu olmayan birisi çok rahat aylık 1500$ asgari ile krallar gibi yaşar. Bizim burda asgari ücretli faturalarını bile ödeyemez durumdadır.

İnsanlık açısından bakacak olursak orada zor anında yardımcı olarak kimseler bulamazsın orası ayrı. Sosyal devlet yapısı olmadığı gibi eğitim ve sağlık hizmetlerinin çok büyük kısmı paralıdır.

[MENTION=142972]tambjk[/MENTION], evvelen hoşgeldin diyelim abim, sizi tekraren burada görmekten büyük sevinç ve mutluluk duydum.
fikirlerimiz mütenakız olsa da, yorumuna en çok değer verdiğim, burada görmek istediğim kişilerden birisiniz çünkü.
Türkiyedeki dar gelirli, asgari ücretli konusunda aynı şeyleri düşündüğümüzden eminim.

bazıları bizi sürekli olarak iktidar partili gibi görüp öyle yaftalasa da, bu hükümetin birçok uygulamalarına onlardan daha çok muhalif olduğumu, bununla ilgili birçok yorumlar yazdığımı bir türlü görmezler, görmek istemezler.

gökdelen politikalarına, çok çocuk politikalarına, dar gelirli ve asgari ücret konularındaki kayıtsızlığına en çok muhalefet edenlerden biriyimdir. hatta bu iktidarı bu gibi hatalarının sonunda götüreceğine inananlardanım.

demem o ki, bu ülkede insanlar belki açlıktan ölmüyor, halk Allah rızası için yardımlarıyla ayakta tutuyor insanları bi şekilde ama, ben devletin en az amerika kadar sosyal devlet olup, vatandaşını, dar gelirlisini dilenci durumuna sokmamasını tercih ederdim.

 

[xyz1234]

@android3, bu özellikle amerika için geçerlidir, bundan şüphen olmasın.
orada yaşayan dostlarım vardır, bazen gelirler, konuşur söhbet ederiz.
keza sosyal dokusu gerek hollywood, gerek sair medya yoluyla bütün dünyanın görebildiği en açık alanlardan biridir.
onun için ki, orada yaşayan bir dostunuzun olmasına da gerek olmadan herşeyi rahat rahat görebiliyorsunuz.
dünyanın en çok psikopatı, manyağı, merhametsizi genelde bu ülkede yaşar.
biri aç kalınca ölüme mahkümdur, kimse ona Allah rızası için tek bir lokma ekmek vermez.
batıda -avrupada yani- bu tür işler devlet eliyle yürütülür, kimse aç kalmaz.
çünkü batıda sosyal devlet anlayışı vardır.
bizim ülkemizde ise malum, Allah rızası için bir lokma ekmek isteyin, akan sular durur. o yüzden ki açın mezası hiç yoktur bu ülkede.
amerikada büyük olan devlettir, devletin silah gücüdür. ki o da zaten yahudinin elindedir.
ama halk küçüktür, değersizdir, zavallıdır.
ha şu var, dışarıda vatandaşına sahip çıkar, korur, kollar. çünkü bütün dünyaya verdiği imajın pekiştirilmesi mevzuu var, gözbağcılık mevzuu yani.

neyse, uzar gider bu konu böyle...

her kelimende sonuna kadar haklısın. bir organizasyonda ABD ye giden görevli arkadaşlarım var. gerek sağlık sistemi gerekse diğer meseleler tamamen para üzerine. arkadaşım ayağını kırmış çıkan maaliyet 12 bin dolar. resmi görevli olduğu için 10 bin doları devlet tarafından 2 bin doları kendi cebinden karşılamış. yani ABD de paran kadar yaşama hakkına sahipsin. varın gerisini siz hesap edin. şu memleketimde acından ölen varmı, yok ama orada kimbilir kaç kişi acından ölüyor ama biz bunu bilemiyoruz.

 

[tambjk]

@tambjk, evvelen hoşgeldin diyelim abim, sizi tekraren burada görmekten büyük sevinç ve mutluluk duydum.
fikirlerimiz mütenakız olsa da, yorumuna en çok değer verdiğim, burada görmek istediğim kişilerden birisiniz çünkü.
Türkiyedeki dar gelirli, asgari ücretli konusunda aynı şeyleri düşündüğümüzden eminim.

bazıları bizi sürekli olarak iktidar partili gibi görüp öyle yaftalasa da, bu hükümetin birçok uygulamalarına onlardan daha çok muhalif olduğumu, bununla ilgili birçok yorumlar yazdığımı bir türlü görmezler, görmek istemezler.

gökdelen politikalarına, çok çocuk politikalarına, dar gelirli ve asgari ücret konularındaki kayıtsızlığına en çok muhalefet edenlerden biriyimdir. hatta bu iktidarı bu gibi hatalarının sonunda götüreceğine inananlardanım.

demem o ki, bu ülkede insanlar belki açlıktan ölmüyor, halk Allah rızası için yardımlarıyla ayakta tutuyor insanları bi şekilde ama, ben devletin en az amerika kadar sosyal devlet olup, vatandaşını, dar gelirlisini dilenci durumuna sokmamasını tercih ederdim.

Büyük hayal kırıklığına uğradığım ve bunu hala üzerimden atamadığım için eskisi kadar yakınlaşamıyorum foruma. Düşüncelerin için teşekkür ederim, bende senin düşüncelerine değer veririm, zamanla birbirimizi anlamaya başlıyoruz sanırım.

Ne yazıkkı ülkemizin büyüme politikası daha fazla zengin iş adamı , daha büyük nufus, ucuz iş gücü üzerine kurulduğu için ne kadar büyürsek büyüyelim nüfusun büyük kısmı asgari ücret ile yaşam mücadelesi vermeye devam edecektir. Devlet kasıtlı ve bilinçli bir şekilde asgari ücretliyi kötü bir hayata mecbur bırakmaktadır. Çünkü ucuz işgücü ve daha zengin işi adamlarının olabilmesi için bu mecburdur. Zaten heryıl %10 küsur büyüyen ekonomimize rağmen, zenginlerimizin daha da zengin olup, asgari ücretlimizin hala yaşam savaşı vermesi başka türlü açıklanamaz. Zor şartlardaki asgari ücretlinin gönlünü kazanmak için ise sadaka politikası izlenir, bu kimi zaman devlet eliyle, kimi zaman hayırseverler tarafından, kimi zaman ise sempati kazanmak isteyen gruplar tarafından yapılır. Bizim için sadaka yada yardımda bulunmak, gurur duyulacak bir davranış olabilir belki ama o kişi için bu yardımların ne kadar rencide edici, gurur kırıcı birşey olduğu düşünmeyiz.
Marifet o insanlara sadaka yada yardımda bulunmak değil, o insanları, sadakaya ve yardıma muhtaç bırakmadan, gururlu bir şekilde yaşamlarını sürdürmelerini, ailelerine bakmalarını sağlamaktır.
Fakat bizim insanımızın bilinç altına sürekli işlenen "haline şükretme" fikri ve "sadaka" politikaları sebebiyle senin dediğin gibi bu iktidarın sonunu getirmesine pek ihtimal veremiyorum. Devlet de insanımızı ve hiçbirşey olmayacağını bildiğinden bilinçli bir şekilde bu politikalarına devam ediyor. Mesajımın yayınlanabilmesi için daha fazlasını yazamıyorum

Türkiyede bu olay olsaydı muhtelemen yine "pardon" denirdi.

4 yıldır bitirilemeyen davalarda olurda suçsuz olanlar çıkarsa bakalım pardon mu diyecekler yoksa tazminat mı ödeyecekler? Yargı reformu dendi, insanlar mahkemelerde sürünmeyecek, davalar hızla sonuçlanacak, kuvvetler ayrılığı pekiştirilecek, adalet hızlı ve doğru tecelli edecek dendi, araya ufak ufak gizli kapaklı maddeler iliştirildi. Şimdi dönüp baktığınızda bu yargı paketlerinde vaad edilenler mi gerçekleşiyor yoksa tam da aksi mi? Gerçekleşen tek şey, vaadler arasında olmayan, o iliştirilen ufak gizli kapaklı maddeler.