Yılmaz "Apo'ya kaç" mı dedi?

_megavisor_

Profesör
Katılım
17 Eylül 2008
Mesajlar
2,214
Reaksiyon puanı
4
Puanları
0
38035.jpg

Yılmaz "Apo'ya kaç" mı dedi?
16 Ekim 2008 Perşembe 11:31
Bu iddianın geçmişi 10 yıla dayanıyor. İddiaya göre Mesut Yılmaz, Öcalan'a haber uçurdu. Peki öyle mi? Mesut Yılmaz İNTERNETHABER'E konuştu.



MESUT YILMAZ: AMAÇ FENER YALANINI ÖRTMEKSo

ANKARA- Yalçın Küçük’ün 10 yıl önce ileri sürdüğü bir iddia bugünlerde yeniden gündeme geldi. Küçük, Öncü Gazetesi’nde 28 Ocak 1999 tarihinde; terörist elebaşısı Abdullah Öcalan’a yönelik suikast girişimini Mesut Yılmaz’ın kendisine haber verdiğini, kendisinin de Öcalan’a bu bilgiyi ilettiğini ileri sürmüştün günlerde Küçük’ün mahkumiyetle son bulan ve birkaç gün önce Yalçın Küçük’ün de yalanladığı bu iddia yeniden gündeme getirildi. Özellikle Aktütün saldırısı sonrasında yaşanan tartışmalar arasına sıkıştırılan bu iddiaya ilişkin İNTERNETHABER’e konuşan Mesut Yılmaz, “Bu iddianın yalan olduğunu bu iddiayı ortaya atanlar da biliyordur. Bize yöneltilen onlarca yalandan biri. Çamur atma siyaseti bu. Mahkeme kararı ile yalanlanmış, iddiayı ortaya atan şahıs bile gelip, yalanından dolayı özür dilemiş. Ama yeniden gündeme getiriyorlar. Amaçları belli. Deniz Feneri’nden dolayı sıkışan, dokunulmazlık dosyaları gündeme geldikçe, rahatsız olanların yandaş medya aracılığıyla bu iddiaları gündeme getirmesi; gündemi değiştirme çabasıdır” dedi. BALTALAMA ÇABASI MI?
İddiaların yazılmadan önce teyit edilmesinin en temel gazetecilik ilkesi olduğunu ancak ‘yandaş medyanın’ bu tür bir habercilik ilkesi ile değil, gündemi değiştirmek maksadıyla hareket ettiğini de dile getiren Yılmaz’ın, yakın çevresinde ise bir başka iddia gündeme getirildi. Yılmaz’ın birlikte hareket ettiği bazı siyasetçiler, alternatif bir siyasi oluşum ile ilgili çalışmalarının baltalanmak istendiği ileri sürdüler.
10 YIL ÖNCE YALANLANDI
Yılmaz o tarihte; avukatı Erden Arısoy aracılığıyla önce ‘iddiayı ispat hakkı’ davası açarak, Küçük’ün iddialarını ispat etmesini istedi. Davayı kaybeden ve mahkum olan Küçük’e bir de tazminat davası açıldı. Tazminat davasını da yitiren Küçük, Yılmaz’a tazminat ödemeye de mahkum oldu.

CEZAEVİNDEYDİ HACZ EDİLMEDİ
Küçük'ün İddialarının hiçbir maddi ve somut delile dayanmadığının ve doğru olmadığı hükmü verildi. Ankara 11. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin kararıyla da tazminata mahkum olan Küçük, ceza ve tazminat davasını yitirdiği tarihte Haymana Cezaevindeydi. Yılmaz’a tazminatı ödemedi. Dahası mahkeme masrafları ve avukatlık masraflarını da ödemedi.

YILMAZ’DAN ÖZÜR DİLEMİŞ
Zaten, sembolik bir tazminat davası açan Yılmaz, tazminatın peşine düşmedi. Ancak, Yalçın Küçük, cezaevinden çıktıktan sonra haciz işlemi başlatılmadan; Mesut Yılmaz’a ulaştı ve özür diledi. Af dileyen ve tazminatın alınmamasını isteyen Küçük’ün peşini bırakan Yılmaz, o tarihten sonra bu olayı unuttu. Ancak , bu iddiayı dile getiren, Küçük’e dayandırarak haber yapanlara da ceza ve tazminat davası açılması için avukatlarına talimat verdi.
TAZMİNAT KARARI
Aradan geçen 10 yıl içinde bu iddia unutuldu. Ama son günlerde yeniden gündeme getirilmeye başlandı. İNTERNETHABER, iddianın geçmişine ulaştı. Ankara 11. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 3.11.1999 tarih, 1999/54 esas no’lu, 1999/667 no’lu kararında; Küçük’ün mahkumiyetine ve tazminat ödemesine de hükmediliyor.


Zübeyir KINDIRA
 

_megavisor_

Profesör
Katılım
17 Eylül 2008
Mesajlar
2,214
Reaksiyon puanı
4
Puanları
0
Eğer öyle bişey dediyse şerefsizin önde gideni bu adam..!
 

Reallist

Profesör
Katılım
7 Nisan 2008
Mesajlar
1,272
Reaksiyon puanı
0
Puanları
0
Eğer öyle bişey dediyse şerefsizin önde gideni bu adam..!

Bizim içimizde bizim gibi görünen ama bizden olmayan insanlar tarafından yönetiliyoruz.

Böyle bir suikast gerçekleştirilmek istendiği ve bunun, sizin vasıtanızla Öcalan'a iletildiği doğru mu?
82601.jpg

Bir, böyle bir hazırlık olduğu doğru. İki, ben bu konuda Mesut Bey ile hiç konuşmadım. Ayrıca Mesut Bey ile hayatımda ilk kez, belleğim beni yanıltmıyorsa, geçen yaz Çarmıklı'ların düğününde karşılaştım, konuştuk. Bu olay 1995 seçimlerinden hemen önceyaşanmıştır. O zaman Başbakanlık koltuğunda oturan Tansu Çiller seçimde başarı olma şansını arttırmak için yakalayıp canlı olarak getirilmesini istemiştir. Birazdan açıklayacağım isimler tertip etmiştir. Çok yakın bir zamanda Mehmet Eymür, 'ben Öcalan'ın kampının karşısındaki caddenin altından tünel kazıp geçecektim', demiştir. Ben hiç bir şekilde ne Öcalan ile ne bir başkasıyla bu konuda görüşmedim.Ben 40 yıldır bu mücadelenin içindeyim. Neyin yapılacağını, neyin yapılmayacağını çok iyi bilirim. Ancak doğru olan nedir bu teşebbüs bana bildirilmiştir ama bunun diğer tarafında Mesut Yılmaz yoktur. Doğru olan nedir Paris'te Strasbourgh diye bir semt vardır. Orada biriyle konuştuğunuz zaman, bir şey söylediğiniz zaman, bunu herkes duyar! Dolayısıyla, benim Abdullah Öcalan'ı telefonla arayarak bildirmem gibi bir durum söz konusu değildir. Ayrıca, ben Öcalan ile telefonda hiç konuşmadım. Bu bana söylendiği zaman. Strasbourgh’da bir Fransız kafesine gittim ve bunu anlattım. Zaten bunu iki kişiye söylerseniz bütün Paris bilir…
Röportaj: Volkan Beyde/Vatan

‘Küçük beni aradı’

Gelelim, Şemdin Sakık’ın mektubunda yer verdiği, ‘Abdullah Öcalan’a suikast girişimini Yalçın Küçük ve Mesut Yılmaz önledi’ iddiasına...

Günay Aslan, iddia için ‘doğrudur’ deyip ekliyor: ‘Bu haberi PKK’ya benim aracılığımla (Yalçın Küçük) iletmiştir. O tarihte MED TV’de her hafta Yalçın Hoca’yla birlikte Öcalan’ın da katıldığı Panel adlı tartışma programı yapıyorduk. Hoca bir gün beni Fransa’dan aradı, ‘Çok acil Apo kardeşimle görüşmem gerekir, ona suikast yapılacağını öğrendim’ dedi. Ben de hemen örgütün Avrupa yöneticisini arayıp haber verdim. Onlar irtibata geçtiler.’

Sonra?

Şöyle devam ediyor: ‘Hocayla Brüksel’de bir araya geldik. Olayı sordum, Tansu Çiller’i kasten ‘Bu kadın çılgın, bu kadın memleketimizi felakete sürükleyecek, bunlar halkımız üzerinde kanlı oyunlar tezgahlıyorlar, oyunu bozduk’ dedi.’

Küçük Yalçın, bu bilgiye nasıl ulaşmış olabilir?

‘Kesin bir bilgim yok’ diyen Aslan, şu değerlendirmeyi yapıyor: ‘Eski MİT’çi Mehmet Eymür bu bilginin Genelkurmay’dan sızdırıldığını iddia ediyor. Ama eğer bu bilgi sizin de iddia ettiğiniz gibi Yalçın Hoca’ya Mesut Yılmaz’dan gelmişse bence Türkiye bugün Yılmaz’a teşekkür borçludur. Siz ya da bu tür şeyleri farkında olmayabilir ancak, Öcalan’ın öldürülmesinin Türkiye için, Türkler ve Kürtler için ne tür sonuçlar doğuracağını bilenler iyi bilir.’
Şamil Tayyar
 

MtHan

Profesör
Katılım
3 Şubat 2008
Mesajlar
1,432
Reaksiyon puanı
14
Puanları
0
Ben siyasiler arasından, daha doğrusu m.v lilik yapanlardan bir tek Ecevit e güvenirim. yalnız %100 değil. Diğerlerine üstüne milyarlar verse inanmam...
 

_megavisor_

Profesör
Katılım
17 Eylül 2008
Mesajlar
2,214
Reaksiyon puanı
4
Puanları
0
Ben siyasiler arasından, daha doğrusu m.v lilik yapanlardan bir tek Ecevit e güvenirim. yalnız %100 değil. Diğerlerine üstüne milyarlar verse inanmam...
Aynen kardeş ecevit gibi dürüst bir insan bidaha dünyaya gelmez..;)
 
Üst