- Katılım
- 9 Mayıs 2007
- Mesajlar
- 2,699
- Reaksiyon puanı
- 47
- Puanları
- 228
Ölümden korkar mısınız?
Sizce bu soru çok mu basit, yoksa çok mu zor?
Var mı ölümden korkmayan yiğitler?
Var mı ölmeden önce ölebilmeyi bilenler?
Varsa, bu işi nasıl başardığını bizlerde bir anlatıversin ki, bizde %100 başımıza gelecek olan bir hakikate karşı davranışlarımızı ayarlayalım, yaşantımızı düzene sokalım.
Belki bazı arkadaşlarımız diyecekler. “Sırası mı şimdi Mehmet?” “Senin yaptığın oldu mu yani?” “Şu güzel günümüzü ölümü hatırlatarak acılaştırmak sana yakışıyor mu?”
Bunu ben demiyorum dostlar!
Efendimiz ne diyor biliyor musunuz?
“Lezzetleri tahrip edip acılaştıran ölümü çok zikrediniz.”
Bana sorsanız “ölümden korkar mısın?” diye.
Cevabım ne olur biliyor musunuz?
Hem de dünyadaki en fazla korktuğum şeyden daha fazla korkuyorum.
Neden?
Çünkü hazır değilim.
Çünkü zevkimden, eğlencelerimden ve oyuncaklarımdan ayrılacağım.
Hesap vermeye gideceğim dostlar.
Günlük yaşantımızda bile bir üst amirimize hesap vermek nasıl ağarımıza gidiyorsa, o hesabın katmerlisini vermeye gideceğim.
Ama gideceğimi bile bile hala oyuncaklarla oymaya devam ediyorum.
Sizce ben çok mu akıllıyım?
Hayır.
İnanın en akılsızınız benim.
Buna en değerli ve en kutsal değerlerimi ortaya koyarım.
Çünkü ben günlük hayatımda 3–5 günlük dünya için hesap veremeyeceğim bir şey yapmak istemem.
Ama ebedi bir hayat için çekilecek olduğum hesaba da hiç hazırlık yapmadım.
3–5 günlük hesap için elinden geleni yap, sonsuz bir hayat için geçici ve fani oyuncaklarla oynamaya devam et.
Ah benim akılsız kafam ah!!!!!!!!
Yarın aklın başına gelince anlarsın, ama iş işten geçer.
Rabbim cümlemizi ölümden korkmayan ve ölüme hazır olan kullarından eylesin.
Saygılarımla
Mehmet
Sizce bu soru çok mu basit, yoksa çok mu zor?
Var mı ölümden korkmayan yiğitler?
Var mı ölmeden önce ölebilmeyi bilenler?
Varsa, bu işi nasıl başardığını bizlerde bir anlatıversin ki, bizde %100 başımıza gelecek olan bir hakikate karşı davranışlarımızı ayarlayalım, yaşantımızı düzene sokalım.
Belki bazı arkadaşlarımız diyecekler. “Sırası mı şimdi Mehmet?” “Senin yaptığın oldu mu yani?” “Şu güzel günümüzü ölümü hatırlatarak acılaştırmak sana yakışıyor mu?”
Bunu ben demiyorum dostlar!
Efendimiz ne diyor biliyor musunuz?
“Lezzetleri tahrip edip acılaştıran ölümü çok zikrediniz.”
Bana sorsanız “ölümden korkar mısın?” diye.
Cevabım ne olur biliyor musunuz?
Hem de dünyadaki en fazla korktuğum şeyden daha fazla korkuyorum.
Neden?
Çünkü hazır değilim.
Çünkü zevkimden, eğlencelerimden ve oyuncaklarımdan ayrılacağım.
Hesap vermeye gideceğim dostlar.
Günlük yaşantımızda bile bir üst amirimize hesap vermek nasıl ağarımıza gidiyorsa, o hesabın katmerlisini vermeye gideceğim.
Ama gideceğimi bile bile hala oyuncaklarla oymaya devam ediyorum.
Sizce ben çok mu akıllıyım?
Hayır.
İnanın en akılsızınız benim.
Buna en değerli ve en kutsal değerlerimi ortaya koyarım.
Çünkü ben günlük hayatımda 3–5 günlük dünya için hesap veremeyeceğim bir şey yapmak istemem.
Ama ebedi bir hayat için çekilecek olduğum hesaba da hiç hazırlık yapmadım.
3–5 günlük hesap için elinden geleni yap, sonsuz bir hayat için geçici ve fani oyuncaklarla oynamaya devam et.
Ah benim akılsız kafam ah!!!!!!!!
Yarın aklın başına gelince anlarsın, ama iş işten geçer.
Rabbim cümlemizi ölümden korkmayan ve ölüme hazır olan kullarından eylesin.
Saygılarımla
Mehmet