Yayın kapanırken şunları söyledi:
"Dünyada bir ülkenin tarihinde iki defa olacak olaylar bizde yılda iki kere oluyor. Yani tahmin edemediğimiz olayları sadece son on yılı düşünsem ne bileyim yaşadığımız maden felaketi, bombalar, depremler yani o kadar çok acıyı yaşadık ki ve bu acıların hepsinden yine güçlü olarak çıkmayı bildik. Hep birlik olduk, birbirimize destek olduk, acılarımızı sardık ve bence milletimiz, bunu samimi olarak söylüyorum, dünyanın belki de en güçlü milleti. Bu kadar olayı bu kadar sağlam bir şekilde atlatıp, bu kadar acıyı bu kadar paylaşıp, birbirine destek olup bunların üstesinden gelebilmek çok çok zor şeyler. Ve hiçbir milletin kolay kolay harcı değil.
Bugün sosyal medyaya girseniz normal bir günde, sakin bir günde herkesin birbirine girdiğini, birçok insanın karalandığını görüyorsunuz. Yani bugün mesela yine gözüme çarptı Cem Yılmaz karalanıyor bir şekilde. Vay efendim niye onu yapmıyorsun, niye bunu yapmıyorsun diye ki onun yaptığı yardımları ben biliyorum söylemek istemiyor ve şu anda onu bir hedefe koymuşuz. Bundan bir hafta önce başkasıydı. Böyle devamlı bir enerjiyi insanlara boşaltıyoruz. Bu kötü yanımız bence, bu kötü huyumuz.
Ama öbür tarafta da başımıza bir şey geliyor ve akıl almaz bir şekilde kenetleniyoruz. Yani acı olduğu zaman o düşünce, bu düşünce her şey ortadan kalkıyor. Bir anda bir oluyoruz. Keşke gönül ister ki bu acıları yaşamasak ve hep bir olsak, başka düşünsek, farklı düşünsek ne bileyim; hepimizin kafasında başka şeyler olsun, aynı şeyi düşünmeyelim ama bir olabilelim. Beraber konuşalım, sohbet edelim, birbirimizi anlayalım. Böyle bir Türkiye hayal ediyorum ben."
Çok güzel söyledi: "Başka düşünen, farklı olan ama birbirini seven Türkiye"