- Katılım
- 1 Mart 2025
- Mesajlar
- 120
- Reaksiyon puanı
- 41
- Puanları
- 28
Türkiye’de Savunma Sanayi: Yerli ve Milli Güç
Türkiye, son yıllarda savunma sanayisinde büyük atılımlar yaparak uluslararası arenada adından söz ettiren ülkelerden biri haline geldi. Özellikle yerli ve milli üretime verdiği önem sayesinde, dışa bağımlılığı azaltarak kendi savunma teknolojilerini geliştirmeye odaklandı. Bu süreçte ASELSAN, TUSAŞ, ROKETSAN ve HAVELSAN gibi firmalar kritik projeler geliştirerek Türkiye’nin askeri gücünü artırdı.
Bunun yanı sıra, milli savaş uçağı KAAN projesi, yerli helikopter ATAK, zırhlı araçlar, hava savunma sistemleri ve uzun menzilli füze projeleri gibi birçok alanda çalışmalar sürdürülmektedir. Türkiye, bu projeler sayesinde hem savunma alanında kendi kendine yeten bir ülke olmayı hem de ihracat yaparak ekonomisine katkıda bulunmayı hedefliyor.
Türkiye, savunma sanayisinde ürettiği teknolojileri birçok ülkeye ihraç ederek küresel pazarda önemli bir oyuncu haline geldi. Özellikle SİHA’lar, Azerbaycan, Katar, Polonya ve çeşitli Afrika ülkeleri başta olmak üzere birçok ülkeye satıldı. Bayraktar TB2’nin Azerbaycan’ın Karabağ’daki başarısında oynadığı kritik rol, uluslararası alanda büyük yankı uyandırdı.
Bunun yanı sıra, Türkiye’nin savunma sanayii alanındaki yerlilik oranı 2000’li yılların başında %20 civarındayken, günümüzde bu oran %80’lere kadar çıktı. Bu, Türkiye’nin savunma ihtiyaçlarını büyük ölçüde yerli üretimle karşılayabildiğini ve dışa bağımlılığını azalttığını gösteriyor.
Türkiye savunma sanayisinde attığı adımlarla hem bölgesinde hem de küresel ölçekte güçlü bir aktör haline gelmiştir. Yerli ve milli üretim anlayışıyla geliştirilen projeler, ülkenin askeri kapasitesini artırırken, aynı zamanda uluslararası arenada da rekabet gücünü yükseltmektedir.
Türkiye, son yıllarda savunma sanayisinde büyük atılımlar yaparak uluslararası arenada adından söz ettiren ülkelerden biri haline geldi. Özellikle yerli ve milli üretime verdiği önem sayesinde, dışa bağımlılığı azaltarak kendi savunma teknolojilerini geliştirmeye odaklandı. Bu süreçte ASELSAN, TUSAŞ, ROKETSAN ve HAVELSAN gibi firmalar kritik projeler geliştirerek Türkiye’nin askeri gücünü artırdı.
Savunma Sanayisinde Stratejik Hamleler
Türkiye'nin savunma sanayisindeki gelişimi, özellikle 2000’li yıllardan sonra hız kazandı. Savunma Sanayii Başkanlığı (SSB) öncülüğünde birçok milli proje hayata geçirildi. İlk aşamada insansız hava araçları (İHA) ve silahlı insansız hava araçları (SİHA) ile büyük başarılar elde edildi. Baykar tarafından geliştirilen Bayraktar TB2 ve TUSAŞ tarafından üretilen ANKA, sahada kendini kanıtlamış ve dünya genelinde birçok ülkeye ihraç edilmiştir.Bunun yanı sıra, milli savaş uçağı KAAN projesi, yerli helikopter ATAK, zırhlı araçlar, hava savunma sistemleri ve uzun menzilli füze projeleri gibi birçok alanda çalışmalar sürdürülmektedir. Türkiye, bu projeler sayesinde hem savunma alanında kendi kendine yeten bir ülke olmayı hem de ihracat yaparak ekonomisine katkıda bulunmayı hedefliyor.
İhracat ve Küresel Etki
Türkiye, savunma sanayisinde ürettiği teknolojileri birçok ülkeye ihraç ederek küresel pazarda önemli bir oyuncu haline geldi. Özellikle SİHA’lar, Azerbaycan, Katar, Polonya ve çeşitli Afrika ülkeleri başta olmak üzere birçok ülkeye satıldı. Bayraktar TB2’nin Azerbaycan’ın Karabağ’daki başarısında oynadığı kritik rol, uluslararası alanda büyük yankı uyandırdı.
Bunun yanı sıra, Türkiye’nin savunma sanayii alanındaki yerlilik oranı 2000’li yılların başında %20 civarındayken, günümüzde bu oran %80’lere kadar çıktı. Bu, Türkiye’nin savunma ihtiyaçlarını büyük ölçüde yerli üretimle karşılayabildiğini ve dışa bağımlılığını azalttığını gösteriyor.
Geleceğe Dönük Hedefler
Türkiye, savunma sanayisini daha da ileri taşımak adına yapay zeka destekli otonom sistemler, hipersonik füzeler, uzay teknolojileri ve siber güvenlik gibi alanlara yöneliyor. Milli Muharip Uçak KAAN’ın 2028’de envantere girmesi, yerli uçak gemisi projeleri ve milli hava savunma sistemlerinin geliştirilmesi, Türkiye’nin savunma sanayisinde gelecekte daha güçlü bir konuma ulaşmasını sağlayacak.Türkiye savunma sanayisinde attığı adımlarla hem bölgesinde hem de küresel ölçekte güçlü bir aktör haline gelmiştir. Yerli ve milli üretim anlayışıyla geliştirilen projeler, ülkenin askeri kapasitesini artırırken, aynı zamanda uluslararası arenada da rekabet gücünü yükseltmektedir.
Son düzenleyen moderatör: