[Şehit ailelerinin sağduyusu, karanlık oyunu boşa çıkardı] Bizi tahrik etmek istiyorl

Bu konuyu okuyanlar

ATmaCA53

Profesör
Katılım
21 Nisan 2009
Mesajlar
3,993
Reaksiyon puanı
35
Puanları
0
sehit.jpg


Şehit aileleri, Reşadiye'deki hain saldırının ardından harekete geçen provokatörlere fırsat vermedi. Şehit Cengiz Sarıbaş'ın annesi Gülyaz Hanım, oğlunun cenaze töreninde tanımadığı insanların pankart açıp slogan attığını söyledi. Yanlarına kadar sokulan bazı kişilerin ise ortalığı karıştırmak için kendilerine provokatif telkinlerde bulunduğuna dikkat çekti.


Türkiye'yi yasa boğan terörist saldırıda şehit olan 7 Mehmetçik'in evinde hüzün ve gözyaşı dinmek bilmiyor. İstanbul'da oturan şehit Jandarma Onbaşı Cengiz Sarıbaş'ın annesinin tek tesellisi, oğlunun fotoğrafları ve askere gitmeden önce kestirdiği saçları. Şehit ailesinin acısını artıran bir diğer konu ise cenazede yaşanan provokasyonlar. Zaman'a önemli açıklamalarda bulunan şehit Cengiz Sarıbaş'ın yakınları, cenaze namazı öncesinde ailenin tahrik edilmek istendiğini söyledi. Abla Türkan Kayhan, cenaze töreninde kimliği belirsiz bir kadının yanlarına gelerek, "Arkada DTP'li bir kadın 'Bizim şehitlerimize neden bu kadar değer verilmiyor?' diyor." dediğini anlattı. Yaşadığı üzüntüyle kendisini kışkırtmaya çalışan kadının söylediklerini ciddiye aldığını dile getiren abla Kayhan, eşinin desteğiyle kendini toparladığını kaydetti.

Cenazede kışkırtıcı slogan atıp pankart açanların kendi ailelerinden olmadığını belirten acılı anne Gülyaz Sarıbaş ise sağduyu çağrısı yaptı: "Birileri kardeşi kardeşe kırdırmak istiyor, gençler oyuna gelmesin.

Demokratik açılım mutlaka olsun, Kürtler de bizim kardeşimiz, onları bağrımıza basarız ama vatan hainlerini asla."

Şehidin annesi: Cenazeyi provoke etmek istediler, izin vermedik
Acılı anne Gülyaz Sarıbaş, "Oğlumun acısıyla yanmışım, bizim acımız bize yetiyor. Cenazeyi provoke etmek istediler, izin vermedik. Ailemiz içinde provokasyon gibi bir niyet asla olamaz. Gözyaşı bile akıtmadım, hep vatan sağ olsun dedim." ifadelerini kullanıyor. Cenazeyi provoke etmek isteyenleri kınayan Sarıbaş, sağduyu çağrısında bulunuyor: "Sokağa çıkarak, slogan atarak, pankart açarak bu sorunun üstesinden gelinmez, devletimiz üstesinden gelir. Bu vatan bölünmez, bu bayrak göklerden inmez, devleti bölmeye kimsenin gücü yetmez." Bu tür gösterilerin ülkeyi bölmek için yapıldığına inanan Sarıbaş, demokratik açılıma destek veriyor: "Demokratik açılım mutlaka olsun, Kürtler de bizim kardeşimiz onları bağrımıza basarız ama vatan hainlerini asla. Bu vatan bölünmez, bayrağımız göklerden inmez, gerekirse kadın-erkek savaş veririz."

Kürt komşum, oğlum için Kur'an okudu
Kürtler üzerinden bir savaş çığırtkanlığı yapıldığını dile getiren şehit annesi, aile olarak Kürtlerle hiçbir sorunları olmadığını vurguluyor. Yengelerinin ve en yakın komşularının Kürt olduğunu anlatan Sarıbaş'ın şu sözleri ise kardeşliğe en güzel örnek: "Kürt komşum evime gelip taziye ziyaretinde bulundu.

Oğlum için Kur'an-ı Kerim okudu, ben Kürtler kötüdür nasıl diyeyim?" "Kürt kardeşlerimizin verilecek hakları varsa Cumhurbaşkanı'mız, Başbakanı'mız versin; biz bunlara karşı değiliz." diyen acılı annenin tek isteği ise şu: "Devletin başta teröristlere, Öcalan'ı muhatap alacaksınız diyenlere el uzatmasını istemiyoruz. Onlar iyi niyetli uzatılan eli tutmak istemiyor. Kürtler bizim kardeşimiz, onlarla bir sorunumuz olamaz. Benim oğlum vatan için öldü. Ölenler arasında Muşlu olan da var. Birileri bizim vatanımızı bölme çabası içinde. Ama vatanımız bölünemez."

Sarıbaş, oğullarını PKK'ya kaptıran ailelere şöyle sesleniyor: "Evlatlarına sahip çıksınlar. Çocuklar da anne-babalarını dinlesin, oyuna gelmesinler."

Belediye otobüsüne molotofkokteyli atarak 17 yaşındaki Serap Eser'in ölümüne yol açan gençlerden M.D.'nin babasının "Oğlumun bu işi yaptığı ispat edilirse kendi ellerimle öldürürüm." açıklamasını da destekliyor: "O da bir baba, doğru söylemiş. Eğer benim oğlum da masum bir cana kastetseydi ben de kendi ellerimle öldürürdüm." Medyanın cenaze namazlarını çarpıttığını söyleyen şehit annesi, oğlunun mahalle arkadaşının, sevgilisi olarak öne çekilmesine sitem ediyor. Fotoğraflardaki kızın evladının çocukluk arkadaşı olduğunu vurgulayarak, bu yanlışlığın düzeltilmesini istiyor.

Sarıbaş, hükümete ise şu mesajı veriyor: "Ne yaparsa hükümetimiz, devletimiz yapmalı, iyi kararlar vermeli. Emine Ayna ve Ahmet Türk'ün devletin maaşını alıp o çirkin lafları söyleyip bizi üzmeye hakları yok. Hükümetimiz onları sustursun. Bütün Kürtler kardeşimiz, bir savaşa girilecekse hepimiz gireriz. Oğlum askere gittiyse Kürt annenin oğlu da gitti.

Şehitler arasında Kürtler de var. Vatan hepimizin, kimse bölmeye kalkmasın, başaramaz."

Gülyaz Sarıbaş, oğluyla en son 6 Aralık Pazar akşamı 19.00 sularında görüşmüş. Şehit er, aileden herkesle konuşmuş. Oğlunun uzman çavuş olmak istediğini aktaran acılı anne, en büyük hayalinin ise araba almak olduğunu sözlerine ekliyor.
Şehit Boztemir'in amcası: Açılım sürsün, kan dursun
Reşadiye'deki hain pusuda şehit olan Adıyamanlı Onur Boztemir'in amcası Sıddık Boztemir, siyasilere "Artık akan kanı durdurun." çağrısında bulundu. Acılarının büyük olduğunu belirten Boztemir, tek istediğinin 'yeni şehit haberinin gelmemesi' olduğunu dile getirdi. Bunun için devletin gereken her şeyi yapmasını talep eden acılı amca, hükümetin bölgede başlattığı adımları daha hızlı bir şekilde sürdürmesinin şart olduğunu vurguladı. Sıddık Boztemir, sözlerini şöyle sürdürdü: "Artık akan kanın durmasını istiyoruz. Açılım mı olur, ne oluyorsa olsun da bir an önce bu acılar bitsin. Bizde zaten sorun yok. Türk-Kürt kardeşiz. Hükümetten bu yaşananlara son vermesini istiyoruz."



Acılı anne: Başbakan, terörü bitirmeye çalışıyor
Hataylı şehit Onbaşı Fatih Yonca'nın annesi Gülsüm Sönmez, Başbakan Tayyip Erdoğan'ın ülkede huzur istediğini belirterek, "Bir oğlum daha var, vatan için onu da şehit vermeye hazırım. Oğlum mertebelerin en üstününe ulaştı. Dimdik ayaktayım." dedi. Sönmez, Erdoğan'ın terör olaylarını bitirmek için elinden gelen gayreti gösterdiğini kaydederken, "Devletimizin her birimi görevini yapıyor. Bu hainler de kalleşçe vuruyor." ifadelerini kullandı. Evinin geçimini oğlunun gönderdiği harçlıkla sağladığını anlatan acılı anne, "Oğlum asker harçlığını bize gönderiyordu, en son 100 TL göndermişti." diye konuştu. Bu arada fakir aileye sahip çıkan Hatay Valisi M. Celaleddin Lekesiz, şehit ailesine ilk etapta 56 bin TL nakdi yardım yapacaklarını açıkladı.
Uzman çavuşun babası: Kafamızda soru işaretleri var
Şehit Uzman Çavuş Harun Ars-lanbay'ın babası Hamdi Arslanbay, eli kanlı katillerin bulunmasını istiyor. Arslanbay, saldırıyla ilgili şüpheleri olduğunu söylüyor: "Pusu sırasında askerî aracın yakınında bir otobüs ve kiremit renginde bir otomobil görülmüş. Şoför sonradan şüphelenmiş. Geldiğinde askerler yanmış. Bir veya üç dakikada bu iş nasıl olmuş? Merak ediyoruz.

Şüphe içindeyim. Kafamızda soru işaretleri var." Şehidin annesi Döndü Arslanbay da Cumhurbaşkanı ve Başbakan'dan "Benim gibi başka yürekler yanmasın." talebinde bulunuyor. Şehidin iki kızı var. Zehra 2 yaşında, Zeynep ise 3 aylık. Şehidin eşi Durdu Arslanbay (23), "Yaktılar bizi, başka ocaklar yanmasın." temennisinde bulunuyor. ZAMAN

-----------------------------------------------

Resmen bu kadar yüzsüzlük olmaz, ehit ailelerine nasıl böyle baskı uygularlar, hükümete terörist diyenler DTP`den bir farklaarı yok, DTP`de dükkanları kpatıp, arabalara molotof atıyorlar, aynı şeyi provakasyoncular şehit cenazesinde kin nefreti zorlayıcı hareketlerde bulunuyorlar
 
Üst