TuningMert
Dekan
- Katılım
- 4 Ocak 2007
- Mesajlar
- 5,659
- Reaksiyon puanı
- 84
- Puanları
- 0
İlk anadolu kulübünün bölümünüde ben açayım dedim.Her zaman heryerde ilklerin öncüsü olan ESES'ime bir ilkde SDN'den gelsin
Üyeler
1-TuningMert
2-cacar
3-aliservi
4-ufti
5-pesimist
6-esesli_bahti
7-yashale
8-M@jesty
9-mato
10-lampard_11
11-Fermandel
12-ouslu77
13-stttntnzn
14-qwertyesk
15-CyberSheyTaN
16-Murderer
17-Nightwalker
18-ESES35
19-mato
20-seko211
21-Ozbek26-
22-blgram
23-10u®
24-walcott39026
25-Erngnctrk
TARİHÇESİ:
Amigo Orhan ve Es-Es taraftarı Ali Sami Yen'de 1970'li yıllarda Eskişehirspor'un adı taraftarı ve Amigo Orhan'ı ile birlikte anılıyordu. İstanbul dükalığı'na son veren ve Anadolu'da devrim yapan Eskişehirspor sadece Eskişehir'in değil tüm Anadolu kentlerinin takımıdır. Bu nedenle taraftarları tüm Anadolu'dur. Anadolu kentlerine yolunuz düşerse bir çok yaşlı insanın Eskişehirspor'u tuttuğuna tanık olursunuz. Amigo Orhan ise Siyah ve Kırmızı renklere ayrı bir canlılık verir. Türkiye'de gerçek anlamıyla amigo kavramını başlatan Eskişehirspor taraftarları ve Amigo Orhan'dır. Orhan'ın bir elini kaldırışıyla tüm stad donar kalır. Bir el işaretiyle gök gürültüsü gibi şarkılar, marşlar tüm kentte yankılanırdı. Eskişehirspor ilkler takımı oldugu gibi taraftarı da o yıllarda herşeyin ilkini yapmıştır. Ülkede deplasmana maça gitme olayını Eskişehirspor taraftarı başlatmıştır. Tribünlerde kartondan dev yazılar yazmayı yine Eskişehirspor taraftarı yapmıştır. Şarkıları,marşları hep ilk olarak Es-Es taraftarı gerçekleştirmiştir.Amigo Orhan'ın yeşil sahalara inmesi yasaklanır. Amigo Orhan için Açık Tribünde özel bir bölüm yaptırılır. Bu özel bölüm Amigo Orhan'ın tahtıdır ve "ülke" oradan yönetilir.
İlk kurulduğu seneler Eskişehirspor'lu taraftarların, deplasman maçlarına topluca gitmeleriyle Türkiye'de bir ilki gerçekleştiren Eskişehirspor; 1994-95 sezonunda ise Konya'da Aydınspor'a karşı oynanan 2.Lig Play-Off Baraj final maçında yaklaşık 32000 biletli Eskişehirspor'lu taraftarın tribünlerde yer alması ile, bir ikinci lig deplasman maçına en fazla sayıda taraftar götüren takım olarak bir dünya rekoru da kırmıştır.
1965-1970
1965 yılında Türkiye akademiler arası futbol şampiyonası düzenlenir. Eskişehir İktisadi ve Ticari İlimler Akademisi finalde Ege Üniversitesi'ni 95-0 gibi büyük bir farkla mağlup eder. Maçın bitiminin ardından gözlemci Burhanettin Türker, kafile başkanı Nafiz Yazıcıoğlu'nun kulağına şunları söyler " Madem elinizde böyle bir kadro var neden 2.lige katılmıyorsunuz?". Bu sözlerden cesaret alan Nafiz Yazıcıoğlu ve arkadaşları kolları sıvar; ancak kurallar gereği mahalli takımların birleşmesi gerekmektedir. Eskişehir Demirspor bu birleşmeye dahil olmak istemez. İdman Yurdu, Akademi Gençlik ve Yıldıztepe birleşerek 1965 yılında kulübü kurarlar. Takımın renkleri siyah ve kırmızı olarak belirlenir. Es-Es'in başarıları nedeniyle daha sonraki on yıl boyunca Anadolu'da kurulan tüm takımlar Eskişehirspor'u örnek alır. Daha ilk senesinde Altınordu takımıyla birlikte 1.lige çıkan Eskişehirspor. 1968-69 sezonundan, 1974-75 sezonuna kadar 3 büyüklerin korkulu rüyası olmuştur. Bu dönemde takım 1968-69, 1969-70 ve 1971-72 sezonlarında 2.; 1972-73 ve 1974-75 sezonlarında 3. ve 1970-71 ve 1973-74 sezonlarında da 1. olma başarısı göstermiştir.
''Eskişehir Sevilla Destanı'' --------------------------------------------------------------------------------
Ayrılık unutulmaksa, ask unutmamaktır. Her daim vücudunuzu kaplar, o eski güzel günlerin neşesi; şehrin üstüne inen ince bir kar tabakasıyla. 16 Eylül 1970 günü de Eskisehir'liler için, Kırmızı Simsekler'e gönül vermiş olanlar için, o askın doruk noktasıdır. O günün canlı tanıkları, şimdilerde saçlarına düşmüş aklarla Eskişehir sokaklarına o güzel günlerin bir daha gelmeyceğini düşünerek hüzünlü ama 'biz o günleri gördük' diyerek de gururlu yürüyorlar. Çünkü o gün, Trabzonspor'dan on yıl önce Türk futbolunun oligarsik diktatörlüğüne kafa tutan, Üç büyüklerdin egemenliğini temellerinden sarsan Es Es, İtalya ve İngiltere ile beraber Avrupanın zirvesinde oturan İspanyanın Sevilla takimini muhteşem bir maç sonunda Porsuk'un sularına gömüyordu. ceğini düşünerek hüzünlü ama 'biz o günleri gördük' diyerek de gururlu yürüyorlar. Çünkü o gün, Trabzonspor'dan on yıl önce Türk futbolunun oligarsik diktatörlüğüne kafa tutan, Üç büyüklerdin egemenliğini temellerinden sarsan Es Es, İtalya ve İngiltere ile beraber Avrupa&nın zirvesinde oturan İspanyanın Sevilla takimini muhteşem bir maç sonunda Porsuk'un sularına gömüyordu.
Sıcakla karsılaşınca futbolcular toplam 43,5 kilo vererek bitkin düşüyor, ancak Sevilla'daki 35 bin kibir çim zemine sahip olması, kafilenin bu üzüntüsünü gideriyor. İspanyadaki maça silik stadın kusursuz tak sahaya süren antrenör Abdullah Gegiç, Eskişehirsporun aldığı 1-0'lik mağlubiyeti hem imini 4-2-4 düzeninde bir şans, hamda kaçırdığımız gol fırsatlarını düşünerek bir sansızlık olarak görmüTakim İspanyadan hayli umutlu dönüyor Eskişehire ve ikinci maç için hazırlıklara başlıyor. Bütün şehir rövanşta Es Es'ten iki farklı galibiyet bekliyor. Öyleci. bu maç için şehirdeki fabrikalar ve işyerleri tatil ediliyor. O dönemde genç bir yönetici olan Aydın Begiter ve efsane amigo Orhan tarafından, taraftarı çosturmasi için dönemin yıldızlarından kalipso kralı Metin Ersoy getiriliyor.
Şehirdeki o naif ve çoskulu havayı daha iyi anlatacak bir örnek: Eskişehirspor, formalarına ay-yıldızı zamanında isleyememiş, maça da çok az bir zaman kalmış, herkes panik halinde ve imdada Es Es'li yöneticilerin esleri yetişiyor Begiter'in esinin önderliğindeki yönetici esleri iğne iplikleriyle formalara ay-yıldızı dikip maç saatine yetiştiriyorlar. 16 Eylül 1970 günü saat 13:30'da Eskişehir Atatürk Stadına çıkan onbir söyle: Mümin, İlhan, Abdurrahman, İsmail, Süreyya, Doğan, Burhan(Nihat), Fethi, Vahap(Halil), Ender. İlk yari karşılıklı ataklara geçiyor, iki takımda pozisyonları değerlendiremiyor ve..0-0.
İkinci yari Ancak ilk gol beklenenin aksine Es Es'ten değil, 77. dakikada Acostadan geliyor ve Sevilla öne geçiyor. Tribünleri dolduran binlerce Eskisehir'linin umutları, eylül ayında bile kendini hissettiren o ünlü soğukla beraber donuyor sanki. Ancak bu ayaz yanlizca bir dakika sürüyor, 'Çengel' lakaplı kaptan Fethi 78 ve 89. dakikalarda iki gol atarak Es-Es'i öne geçiriyor. Artik maçın bitimine bir dakika ve Eskişehirsporun tur atlaması için bir gole ihtiyacı var.
Bir futbol mucizesi için sahne hazır : Amatör ruhla futbol oynayan ve Avrupa'ya kadar çıkan Anadolu takimi, takımına inanan bir şehir, karsısına güçlü bir ülkenin güçlü temsilcisi ve hızla eriyip giden saniyeler. Hakem maçı bitirmek üzereyken. Fethi yine ortaya çıkıyor, kafayı çakıyor ve mucize gerçek oluyor. Skor 3-1 olmuş, Eskişehirspor tur atlamıştır. Bu şehrin hep birlikte gördüğü olağanüstü bir rüyadır bu. Yıllar sonra bile anlatılacak, o hülyalı günlere tekrar dönebilmek için uykulara yatılacaktır. 90'li yılların basında üçüncü lige kadar düşecek olan, şimdilerde ise 'Aman beni başkan yapmasınlar' diyerek kimsenin klübun önünden geçmeye cesaret edemediği Es-Es, İspanyol Sevilla'yi Porsuk sularına böyle gömmüştü iste. Bu, Türk takiminin bir İspanyol takimini Avrupa Kupalarından elediği ikinci esleşmeydi (İlki Göztepe-Atletice Madrid) ve üçüncüsüne tanık olmak için uzun yıllar beklenecekti.
sevilla destanı eklentisi : m.kemal ünal
1970-1982
1970 yılında Türkiye Kupası'nı Bursaspor'a karşı aldığı 1-2 ve 3-1'lik sonuçlarla kazandı. 1975'ten sonra güçten düşen Es-Es, 1981-82 sezonunun son haftasında şampiyonluk adayı Beşiktaş'ı konuk eder. Konuk ekip 2-1 galipken çıkan olaylar sonucu maç tatil edilir. Maç 3-0 Beşiktaş lehine tescil edildi ve Beşiktaş 15 yıl aradan sonra şampiyon olurken, Es-Es sondan 3. olarak 2. ligin yolunu tutuyordu.
1983-1984
1983-84 sezonunnda 2. lig B grubu şampiyonu olarak 1. lige döndü. Ama 1. lig macerası bu kez 5 sezon sürdü ve Es-Es son hafta deplasmanda Tanju'nun golüyle Galatasaray'a 1-0 yenildi. Bu sonuçla, ligi 36 maçta 41 puanla ve averajla sondan 3. bitirerek yeniden 2. lige düştü.
1991-1997
Bu düşüş devam etti ve 1991-92 sezonunda 2. lig A grubunu sondan 3. bitiren Es-Es, 3. lige düştü. Ama ertesi sezon 3. lig 5. grupta şampiyon olarak yeniden 2. lige döndü. 1994-95 sezonunda Yükselme Grubuna kalan Es-Es, grubu 3. bitirdi. Bu sonuç yüzünden görevi bırakan Candan Dumanlı'nın yerine Yılmaz Vural getirildi. Extra Play-Off maçlarında Erzurumspor'u 2-1, Adanaspor'u uzatmada 3-2 ve finalde Aydınspor'u 2-1 yenerek 1. Lige döndü.
Ertesi sezona Es-Es, lige deplasmanda 3-1'lik İstanbulspor galibiyetiyle başlasa da, ilerideki haftalarda ligde kalma mücadelesi yapmaya başladı. Devre arasında göreve getirilen Güvenç Kurtar'ın çabası yeterli olmadı ve sezonun son maçında deplasmanda Trabzonspor'a 7-1 yenilen Es-Es, ligi sondan 2. bitirerek küme düştü.
1997-2006
1997-98 sezonunda Yükselme grubuna kalan ancak başaramayan, 1998-99 sezonunda 3. lige düşme tehlikesi atlatan Es-Es, 2001-2002 sezonundan itibaren 2. Lig B kategorisinde oynamaya başladı. 2. Lig A Kategorisine çıkma hedefini hiç kaybetmeyen Es-Es, 2005-2006 sezonunda önce 3. grubu lider bitirerek Yükselme Grubuna kaldı. Ancak son maçlarda puan kayıpları yapan Es-Es, Kasımpaşa ve Gençlerbirliği ASAŞ'ı Lig A'ya yolcu etti ve 3. olarak Extra Play-Off maçlarına kaldı. Önce Kardemir Karabükspor'u, sonra Sarıyer'i normal süresi ve uzatması golsüz biten maçlarda penaltılarla sırasıyla 3-1 ve 5-4 yenerek yarı finale kaldı. Yarı finalde Kartalspor'u, finalde Pendikspor'u 3-0 yenen Es-Es, 2005-2006 sezonunda 2. Lig A Kategorisine çıkan son takım oldu.
2006 sonrası
2006-2007 sezonunun ilk 3 haftasında lider iken zamanla düşüşe geçen takım sezonu 13. bitirdi. 2007-2008 sezonunda başarılı bir istikrar tablosu çizerek normal sezonu 4. bitirdi ve play-off maçlarına kaldı. Play-off yarı finalinde Diyarbakırspor'u normal süresi 0-0 biten maçta penaltılarda 6-5 geçerek Boluspor ile eşleşmiş ve finalde Boluspor'u Doğa ve Coşkun'un kafa golleri ile 2-0 mağlup ederek 12 yıllık hasretini noktalamış ve Turkcell Süper Lig'e çıkma başarısını göstermiştir.2008-2009 sezonunda ilk senesi olmasına rağmen başarılı bir sezon geçirerek 40 puanla 11. sırda yer almıştır. 2009-2010 sezonuyla birlikte üç büyüklerin hegemonyasını yok edip ESKİŞEHİR hegemonyasını başlatacaktır. Dünyanın en büyük taraftarına sahip olan ESKİŞEHİRSPOR şampiyonluklara emin adımlarla koşmaktadır.
Amblem ve Renkler
Eskişehirspor amblemindeki 3 yıldızla kurucu takımlar olan İdman Yurdu, Akademi Gençlik ve Yıldıztepe kulüpleri ölümsüzleştirilmiştir. Eskişehirspor’un kurulduğu yıl, Fransa’da o yıl Stade Rennais takımı kupa şampiyonu olur. Takımın renkleri kırmızı siyahtır. Nafiz Yazıcıoğlu, Eskişehirspor'un da bu renkleri alması için yönetim kuruluna teklif götürür. Eskişehirspor'un renkleri siyah kırmızı olarak kabul edilir. Aziz Bolel ES amblemini bizzat kendisi tasarlamış ve çizimini bir ressama yaptırmıştır.Yasin Altınkaynak'ın büyük değeri vardır. Kulübe 500 bin lira hibe etmiştir. Kulübün ülkedeki kısaltma adı "ES-ES" dir.
Kaynak Tabiki VİKİPEDİ.
Üyeler
1-TuningMert
2-cacar
3-aliservi
4-ufti
5-pesimist
6-esesli_bahti
7-yashale
8-M@jesty
9-mato
10-lampard_11
11-Fermandel
12-ouslu77
13-stttntnzn
14-qwertyesk
15-CyberSheyTaN
16-Murderer
17-Nightwalker
18-ESES35
19-mato
20-seko211
21-Ozbek26-
22-blgram
23-10u®
24-walcott39026
25-Erngnctrk



TARİHÇESİ:
Amigo Orhan ve Es-Es taraftarı Ali Sami Yen'de 1970'li yıllarda Eskişehirspor'un adı taraftarı ve Amigo Orhan'ı ile birlikte anılıyordu. İstanbul dükalığı'na son veren ve Anadolu'da devrim yapan Eskişehirspor sadece Eskişehir'in değil tüm Anadolu kentlerinin takımıdır. Bu nedenle taraftarları tüm Anadolu'dur. Anadolu kentlerine yolunuz düşerse bir çok yaşlı insanın Eskişehirspor'u tuttuğuna tanık olursunuz. Amigo Orhan ise Siyah ve Kırmızı renklere ayrı bir canlılık verir. Türkiye'de gerçek anlamıyla amigo kavramını başlatan Eskişehirspor taraftarları ve Amigo Orhan'dır. Orhan'ın bir elini kaldırışıyla tüm stad donar kalır. Bir el işaretiyle gök gürültüsü gibi şarkılar, marşlar tüm kentte yankılanırdı. Eskişehirspor ilkler takımı oldugu gibi taraftarı da o yıllarda herşeyin ilkini yapmıştır. Ülkede deplasmana maça gitme olayını Eskişehirspor taraftarı başlatmıştır. Tribünlerde kartondan dev yazılar yazmayı yine Eskişehirspor taraftarı yapmıştır. Şarkıları,marşları hep ilk olarak Es-Es taraftarı gerçekleştirmiştir.Amigo Orhan'ın yeşil sahalara inmesi yasaklanır. Amigo Orhan için Açık Tribünde özel bir bölüm yaptırılır. Bu özel bölüm Amigo Orhan'ın tahtıdır ve "ülke" oradan yönetilir.
İlk kurulduğu seneler Eskişehirspor'lu taraftarların, deplasman maçlarına topluca gitmeleriyle Türkiye'de bir ilki gerçekleştiren Eskişehirspor; 1994-95 sezonunda ise Konya'da Aydınspor'a karşı oynanan 2.Lig Play-Off Baraj final maçında yaklaşık 32000 biletli Eskişehirspor'lu taraftarın tribünlerde yer alması ile, bir ikinci lig deplasman maçına en fazla sayıda taraftar götüren takım olarak bir dünya rekoru da kırmıştır.
1965-1970
1965 yılında Türkiye akademiler arası futbol şampiyonası düzenlenir. Eskişehir İktisadi ve Ticari İlimler Akademisi finalde Ege Üniversitesi'ni 95-0 gibi büyük bir farkla mağlup eder. Maçın bitiminin ardından gözlemci Burhanettin Türker, kafile başkanı Nafiz Yazıcıoğlu'nun kulağına şunları söyler " Madem elinizde böyle bir kadro var neden 2.lige katılmıyorsunuz?". Bu sözlerden cesaret alan Nafiz Yazıcıoğlu ve arkadaşları kolları sıvar; ancak kurallar gereği mahalli takımların birleşmesi gerekmektedir. Eskişehir Demirspor bu birleşmeye dahil olmak istemez. İdman Yurdu, Akademi Gençlik ve Yıldıztepe birleşerek 1965 yılında kulübü kurarlar. Takımın renkleri siyah ve kırmızı olarak belirlenir. Es-Es'in başarıları nedeniyle daha sonraki on yıl boyunca Anadolu'da kurulan tüm takımlar Eskişehirspor'u örnek alır. Daha ilk senesinde Altınordu takımıyla birlikte 1.lige çıkan Eskişehirspor. 1968-69 sezonundan, 1974-75 sezonuna kadar 3 büyüklerin korkulu rüyası olmuştur. Bu dönemde takım 1968-69, 1969-70 ve 1971-72 sezonlarında 2.; 1972-73 ve 1974-75 sezonlarında 3. ve 1970-71 ve 1973-74 sezonlarında da 1. olma başarısı göstermiştir.
''Eskişehir Sevilla Destanı'' --------------------------------------------------------------------------------
Ayrılık unutulmaksa, ask unutmamaktır. Her daim vücudunuzu kaplar, o eski güzel günlerin neşesi; şehrin üstüne inen ince bir kar tabakasıyla. 16 Eylül 1970 günü de Eskisehir'liler için, Kırmızı Simsekler'e gönül vermiş olanlar için, o askın doruk noktasıdır. O günün canlı tanıkları, şimdilerde saçlarına düşmüş aklarla Eskişehir sokaklarına o güzel günlerin bir daha gelmeyceğini düşünerek hüzünlü ama 'biz o günleri gördük' diyerek de gururlu yürüyorlar. Çünkü o gün, Trabzonspor'dan on yıl önce Türk futbolunun oligarsik diktatörlüğüne kafa tutan, Üç büyüklerdin egemenliğini temellerinden sarsan Es Es, İtalya ve İngiltere ile beraber Avrupanın zirvesinde oturan İspanyanın Sevilla takimini muhteşem bir maç sonunda Porsuk'un sularına gömüyordu. ceğini düşünerek hüzünlü ama 'biz o günleri gördük' diyerek de gururlu yürüyorlar. Çünkü o gün, Trabzonspor'dan on yıl önce Türk futbolunun oligarsik diktatörlüğüne kafa tutan, Üç büyüklerdin egemenliğini temellerinden sarsan Es Es, İtalya ve İngiltere ile beraber Avrupa&nın zirvesinde oturan İspanyanın Sevilla takimini muhteşem bir maç sonunda Porsuk'un sularına gömüyordu.
Sıcakla karsılaşınca futbolcular toplam 43,5 kilo vererek bitkin düşüyor, ancak Sevilla'daki 35 bin kibir çim zemine sahip olması, kafilenin bu üzüntüsünü gideriyor. İspanyadaki maça silik stadın kusursuz tak sahaya süren antrenör Abdullah Gegiç, Eskişehirsporun aldığı 1-0'lik mağlubiyeti hem imini 4-2-4 düzeninde bir şans, hamda kaçırdığımız gol fırsatlarını düşünerek bir sansızlık olarak görmüTakim İspanyadan hayli umutlu dönüyor Eskişehire ve ikinci maç için hazırlıklara başlıyor. Bütün şehir rövanşta Es Es'ten iki farklı galibiyet bekliyor. Öyleci. bu maç için şehirdeki fabrikalar ve işyerleri tatil ediliyor. O dönemde genç bir yönetici olan Aydın Begiter ve efsane amigo Orhan tarafından, taraftarı çosturmasi için dönemin yıldızlarından kalipso kralı Metin Ersoy getiriliyor.
Şehirdeki o naif ve çoskulu havayı daha iyi anlatacak bir örnek: Eskişehirspor, formalarına ay-yıldızı zamanında isleyememiş, maça da çok az bir zaman kalmış, herkes panik halinde ve imdada Es Es'li yöneticilerin esleri yetişiyor Begiter'in esinin önderliğindeki yönetici esleri iğne iplikleriyle formalara ay-yıldızı dikip maç saatine yetiştiriyorlar. 16 Eylül 1970 günü saat 13:30'da Eskişehir Atatürk Stadına çıkan onbir söyle: Mümin, İlhan, Abdurrahman, İsmail, Süreyya, Doğan, Burhan(Nihat), Fethi, Vahap(Halil), Ender. İlk yari karşılıklı ataklara geçiyor, iki takımda pozisyonları değerlendiremiyor ve..0-0.
İkinci yari Ancak ilk gol beklenenin aksine Es Es'ten değil, 77. dakikada Acostadan geliyor ve Sevilla öne geçiyor. Tribünleri dolduran binlerce Eskisehir'linin umutları, eylül ayında bile kendini hissettiren o ünlü soğukla beraber donuyor sanki. Ancak bu ayaz yanlizca bir dakika sürüyor, 'Çengel' lakaplı kaptan Fethi 78 ve 89. dakikalarda iki gol atarak Es-Es'i öne geçiriyor. Artik maçın bitimine bir dakika ve Eskişehirsporun tur atlaması için bir gole ihtiyacı var.
Bir futbol mucizesi için sahne hazır : Amatör ruhla futbol oynayan ve Avrupa'ya kadar çıkan Anadolu takimi, takımına inanan bir şehir, karsısına güçlü bir ülkenin güçlü temsilcisi ve hızla eriyip giden saniyeler. Hakem maçı bitirmek üzereyken. Fethi yine ortaya çıkıyor, kafayı çakıyor ve mucize gerçek oluyor. Skor 3-1 olmuş, Eskişehirspor tur atlamıştır. Bu şehrin hep birlikte gördüğü olağanüstü bir rüyadır bu. Yıllar sonra bile anlatılacak, o hülyalı günlere tekrar dönebilmek için uykulara yatılacaktır. 90'li yılların basında üçüncü lige kadar düşecek olan, şimdilerde ise 'Aman beni başkan yapmasınlar' diyerek kimsenin klübun önünden geçmeye cesaret edemediği Es-Es, İspanyol Sevilla'yi Porsuk sularına böyle gömmüştü iste. Bu, Türk takiminin bir İspanyol takimini Avrupa Kupalarından elediği ikinci esleşmeydi (İlki Göztepe-Atletice Madrid) ve üçüncüsüne tanık olmak için uzun yıllar beklenecekti.
sevilla destanı eklentisi : m.kemal ünal
1970-1982
1970 yılında Türkiye Kupası'nı Bursaspor'a karşı aldığı 1-2 ve 3-1'lik sonuçlarla kazandı. 1975'ten sonra güçten düşen Es-Es, 1981-82 sezonunun son haftasında şampiyonluk adayı Beşiktaş'ı konuk eder. Konuk ekip 2-1 galipken çıkan olaylar sonucu maç tatil edilir. Maç 3-0 Beşiktaş lehine tescil edildi ve Beşiktaş 15 yıl aradan sonra şampiyon olurken, Es-Es sondan 3. olarak 2. ligin yolunu tutuyordu.
1983-1984
1983-84 sezonunnda 2. lig B grubu şampiyonu olarak 1. lige döndü. Ama 1. lig macerası bu kez 5 sezon sürdü ve Es-Es son hafta deplasmanda Tanju'nun golüyle Galatasaray'a 1-0 yenildi. Bu sonuçla, ligi 36 maçta 41 puanla ve averajla sondan 3. bitirerek yeniden 2. lige düştü.
1991-1997
Bu düşüş devam etti ve 1991-92 sezonunda 2. lig A grubunu sondan 3. bitiren Es-Es, 3. lige düştü. Ama ertesi sezon 3. lig 5. grupta şampiyon olarak yeniden 2. lige döndü. 1994-95 sezonunda Yükselme Grubuna kalan Es-Es, grubu 3. bitirdi. Bu sonuç yüzünden görevi bırakan Candan Dumanlı'nın yerine Yılmaz Vural getirildi. Extra Play-Off maçlarında Erzurumspor'u 2-1, Adanaspor'u uzatmada 3-2 ve finalde Aydınspor'u 2-1 yenerek 1. Lige döndü.
Ertesi sezona Es-Es, lige deplasmanda 3-1'lik İstanbulspor galibiyetiyle başlasa da, ilerideki haftalarda ligde kalma mücadelesi yapmaya başladı. Devre arasında göreve getirilen Güvenç Kurtar'ın çabası yeterli olmadı ve sezonun son maçında deplasmanda Trabzonspor'a 7-1 yenilen Es-Es, ligi sondan 2. bitirerek küme düştü.
1997-2006
1997-98 sezonunda Yükselme grubuna kalan ancak başaramayan, 1998-99 sezonunda 3. lige düşme tehlikesi atlatan Es-Es, 2001-2002 sezonundan itibaren 2. Lig B kategorisinde oynamaya başladı. 2. Lig A Kategorisine çıkma hedefini hiç kaybetmeyen Es-Es, 2005-2006 sezonunda önce 3. grubu lider bitirerek Yükselme Grubuna kaldı. Ancak son maçlarda puan kayıpları yapan Es-Es, Kasımpaşa ve Gençlerbirliği ASAŞ'ı Lig A'ya yolcu etti ve 3. olarak Extra Play-Off maçlarına kaldı. Önce Kardemir Karabükspor'u, sonra Sarıyer'i normal süresi ve uzatması golsüz biten maçlarda penaltılarla sırasıyla 3-1 ve 5-4 yenerek yarı finale kaldı. Yarı finalde Kartalspor'u, finalde Pendikspor'u 3-0 yenen Es-Es, 2005-2006 sezonunda 2. Lig A Kategorisine çıkan son takım oldu.
2006 sonrası
2006-2007 sezonunun ilk 3 haftasında lider iken zamanla düşüşe geçen takım sezonu 13. bitirdi. 2007-2008 sezonunda başarılı bir istikrar tablosu çizerek normal sezonu 4. bitirdi ve play-off maçlarına kaldı. Play-off yarı finalinde Diyarbakırspor'u normal süresi 0-0 biten maçta penaltılarda 6-5 geçerek Boluspor ile eşleşmiş ve finalde Boluspor'u Doğa ve Coşkun'un kafa golleri ile 2-0 mağlup ederek 12 yıllık hasretini noktalamış ve Turkcell Süper Lig'e çıkma başarısını göstermiştir.2008-2009 sezonunda ilk senesi olmasına rağmen başarılı bir sezon geçirerek 40 puanla 11. sırda yer almıştır. 2009-2010 sezonuyla birlikte üç büyüklerin hegemonyasını yok edip ESKİŞEHİR hegemonyasını başlatacaktır. Dünyanın en büyük taraftarına sahip olan ESKİŞEHİRSPOR şampiyonluklara emin adımlarla koşmaktadır.
Amblem ve Renkler
Eskişehirspor amblemindeki 3 yıldızla kurucu takımlar olan İdman Yurdu, Akademi Gençlik ve Yıldıztepe kulüpleri ölümsüzleştirilmiştir. Eskişehirspor’un kurulduğu yıl, Fransa’da o yıl Stade Rennais takımı kupa şampiyonu olur. Takımın renkleri kırmızı siyahtır. Nafiz Yazıcıoğlu, Eskişehirspor'un da bu renkleri alması için yönetim kuruluna teklif götürür. Eskişehirspor'un renkleri siyah kırmızı olarak kabul edilir. Aziz Bolel ES amblemini bizzat kendisi tasarlamış ve çizimini bir ressama yaptırmıştır.Yasin Altınkaynak'ın büyük değeri vardır. Kulübe 500 bin lira hibe etmiştir. Kulübün ülkedeki kısaltma adı "ES-ES" dir.
Kaynak Tabiki VİKİPEDİ.