- Katılım
- 30 Mayıs 2007
- Mesajlar
- 6,901
- Reaksiyon puanı
- 181
- Puanları
- 1,243
Muzur'un mesleğini elinden almadım merak etmeyiniz.
Sadece biraz dumanlı havayı dağıtmak için soru hazırladım ve ağa kendiliğinden bir kurban düşünce hemen sorularımı tatbik ettim. Test başarılı olunca sonucunu yayınlayayım dedim.
Belki bir gün kardeşim Arbalot'u da böyle yakalar terletirim.
Röportaj resimsiz, anonimliğe saygımız var.
Elmacik:
Merhaba red-bird, nasılsın, röportaj moduna girdin mi yoksa elindeki terlik benim için hala bir tehlike teşkil ediyor mu?
red-bird:
Merhaba elmacık, teşekkür ederim iyi olmaya çalışıyorum her daim. Röportaj moduna giremedim henüz ve elimdeki terlik hala tehlike teşkil etmekte
Elmacik:
O zaman zırhımı giyinip mi geleyim yoksa güvenlik güçlerini mi çağırayım?
red-bird:
Hiçbiri bi işe yaramaz ki... O yüzden sen tek gel, ne de olsa her türlü tehlikedesin.
Elmacik:
Anladım, o zaman röportajın ilk sorusu "bildiğin dualar" nedir olsun, belki bana bir faydası dokunur. red-bird'ün gerçekte adı nedir, ne iş yapar, memleketi ve yaşı nedir?
red-bird:
hehe... Ben sana bildiğim duaları öğretirim önce merak etme canım
Adım Eylül, muhasebeciyim (son 1 senedir, maalesefki muhasebeciyim diyorum) ve İstanbul'da doğmuş büyümüş olup 21 yaşındayım.
Elmacik:
Neden malesef muhasebe? Gelecek konusunda farklı düşüncelerin mi vardı?
red-bird:
Hayır aslında mesleğimi çok severek yapardım ama son bir senedir çok aşırı derecede iş yüküne maruz kaldığım için maalesef diyorum...
Elmacik:
Neden "kızıl-kuş"?
red-bird:
kızıl değil kırmızı
Elmacik:
Ama terliği bu şekilde kullanmaya devam edersen sorguya ben değil cinayet masası devam edecek
red-bird:
nedeni ise aslında biraz tuhaf; şöyleki ben bu siteye Juliusius sayesinde üye oldum, fakat o üye olduğumu bilmiyordu yani o üyeyken güzel bir site olduğundan bahsediyordu ve bende ondan gizli üye olmuştum aslında 'chilek' diye almalıydım nick'imi ama Juli. hemen anlardı bu yüzden düşündüm düşündüm çileğin kırmızısından red... Civciv demek yerine de Bird'i seçtim...
çünkü civciv ve çilek benim lakaplarım oluyor
terliği geçeceğim yakında sopa gelecek
Elmacik:
Peki başka bir kullanıcı adı seçmen gerekseydi ne seçerdin? Neden?
red-bird:
red-bird'den başka diyorsan chilek seçerdimmm çünkü bu lakabımı çok seviyorum chilek'ten başka dersen 'candy' olabilirdi... ya da 'Eyll'
başka sayimmiiiii
Elmacik:
Ben sayayım yerine, kafakıran, sopawoman, terlikminatör..
Henüz son nefesimi vermemişken röportajı bitirelim bari: Red'in sıradan (rutin) günleri, heyecanlı ve mutlu günleri ve de üzgün olduğu günler nasıl geçer? Yani sabah'tan akşama..
red-bird:
bunlarda harika tabi elmacık sağol
hımm şöyleki sabah 6,30'da kalkarım hazırlandıktan sonra direk işe tabi... İş yerinde önce güzel bir kahvaltı ve ardından iş temposu
12,30 da öğlen yemeği ve akşam 5'de patdos... Fakat çoğu zaman bu 5; 7-8'lere kadar uzayabiliyor. Akşam evde pek konuşan biri değilimdir genelde konuşmaya teşvik etmek için uğraşılırım ardından bir iki kelimeden sonra herkes mutlu olur ve ben henüz ufacık olan yiğenimle vakit geçiririm... Onunda gönlünü yaptıktan sonra pc başına geçer şiir yazar, sdn'de dolanır, arkadaşlarla çene çalarım
Genel olarak neşeli bir yapım vardır ve mutlu günlerimde ise bu neşeli yapım kat kat artar herkesi mutlu etmek için bişeyler planlar ve yaparım.
üzgün günlerimde kimse bana neyin var diye sormasın direk Ağlarım
hm birde sinirli isem kimse yanaşmasın lütfen çünkü o güleç kızın yerine asabi biri geçer direk... İstemeden karşımdakini kırabilirim. Sonradan üzülsemde
Elmacik:
Peki ben gideyim o zaman maşallah sen tek başına aldın röportajı gittin.
red-bird:
sordun cevapladım
Elmacik:
Red 21 yaşına kadar hayatında neler yaptı, dönüm noktaları neydi red'in?
red-bird:
bu soru çok zor yaaaa.
Elmacik:
...
red-bird:
Henüz 10 yaşındayken Anneannemi kaybettim en büyük üzüntüm o oldu. Ve ondan sonra ona ulaşamayacağını bile bile ona mektuplar ve şiirler yazdım... Şiir yazmayı sevişim burdan geliyor.
Okul hayatın da hep başarılıyıdım ta ki Üni.ye kadar şuan aöf işletme öğrencisiyim ama çalışamıyorum derslere bir türlü ( çalışmak ta pek istemiyorum açıkcası)
büyüdüm yavaş yavaş ve son dönüm noktam nişanlılığım oldu.
Pek maceralı bir yaşantım yok... Sıradan bir insanım yani
Elmacik:
Bu hayat boyunca kişiliğinde nasıl değişmeler oldu? Bunların hangilerinden memnunsun hangilerinden değilsin?
red-bird:
Kişiliğimde bir değişim farketmedim ben pek, hala safın tekiyim
Elmacik:
Kişilik olarak sana benzeyen kimseler tanıdın mı? Hayatında böyle birilerinin olmasını/olmamasını ister misin? Neden?
red-bird:
Bana benzeyen tek kişi tanıdım açıkcası, çok sevdiğim biridir kendisi... Olmasını istemem çünkü genelde üzülen taraf olur... Herkesi memnun edeceğim diye. Oysa herkes kendini düşünür. Ama ben pek öyle değilim maalesef ki,aman kimse darılmasın aman kimse kırılmasın diye kendimi yer bitiririm... vs vs
Elmacik:
Senden memnun olanlar ve memnun olmayanlar seni nasıl tanırlar?
red-bird:
bunu onlara sormak lazım ama bana sorulmaz ki
mesela sen beni nasıl tanırsın elmacıkcım?
Elmacik:
Hmm diğer soruya geçelim.
red-bird:
cevap alayım
Elmacik:
Polis gelmeden olmaz.
red-bird:
(sopa figürü)
Elmacik:
Benim tanıdığım kadarıyla red-bird maksimum iyi niyetli ve hayatı su üstünden yaşayan birisi.
Bu kadarı yeter yoksa röportajı kimin yaptığı karışacak.
red-bird:
tamam teşekkür ederim cevapladığın için
Elmacik:
Sorumu şöyle sorayım o zaman; seni sevenlerin ve sevmeyenlerin gözünde nasıl görüyorsun kendini?
red-bird:
beni sevmeyip sonradan sevenler diyerek başlim ben bu cevaba; şöyleki bir çok insan beni dışarıdan bakışta çok havalı, ukala zannediyorlarmış fakat benimle tanıştıktan sonra çok iyi niyetli olduğumu anlıyorlarmış bunu bir çok insan söyledi bana... Ama ne kadar doğru bilemem. Sevmeyenlerin gözünde değersiz görünüyorumdur sanırım açıkcası bilemicem.
sevenlerin gözünde ise, unutulmaz
bir dost olarak göründüğüme eminim.
Elmacik:
Peki "sen kimsin" sorusuna, sen kendin nasıl cevap verirsin? Tabi "ben benim" cevaptan sayılmıyor.
red-bird:
öyle bir cevap vermem zaten ben kimim şöyleki bunu kimseler okumuyor diye düşünerek yazıyorum yoksa yazamam çünkü...
gerçekten iyi niyetli, kimseyi kırmak istemeyen ama bazen olayların gidişatından yanlış hamleler yapan, güleç yüzlü, bazen sevimli bazen ise somurtkan sevimsiz biriyim... Alıngan, sulu gözlü ve bunun yanı sıra bir şeye sinirlendiyse umursamaz ve dediği dedik biriyim(sinirlilik anında) çoğu zaman ortama ayak uyduran genelde sessiz gözüküp içinde fırtınalar kopan bir genç kız... RED-BİRD
Elmacik:
Kendimi popstar jüri üyesi gibi hissettim: sıradakii!!
Şaka tabi. Hayatında değiştirmek istediğin/istemediğin şeyler nelerdir?
red-bird:
bak bu süper bir soru işte... Anneannem hala benimle olsun isterdim. ve Hayatımda kendimi tamamen değiştirmek isterdim(huy bakımından) o zman herşey çok daha güzel olurdu sanırım. vurdum duymaz davranmak isterdim ama bu kesinlikle beniim yapamayacağım birşey.
istemediğim şey ise Ailem onlar sakın değişmesin
neler neler var tabi de kesinlikle anlatmakla bitmez elmacık... o yüzden bu kadar yeter bu soruya
Elmacik:
Seni şimdiye kadar en çok mutlu etmiş, en çok üzmüş, en çok pişman etmiş, en çok hırslandırmış, en çok ümitsizliğe düşürmüş beş şey nelerdir?
red-bird:
Mutlu eden şeyleri söylemek istemiyorum...
en çok üzen şey anneannemin vefatı ve 19'lu yaşlarımda aldığım bi takım tehditler.
pişmanlığım hiç olmadı çünkü herşey yaşanmalıymış ki yaşamışım dedim. Keşke lafından nefret ediyorum.
en çok hırslandıran demeyelim bi çok şeyde hırslanırım ben örneğin arkadaşımın yazılı sınavından benden daha yüksek alması bile beni feci hırslandırır ve geçerim onu
ümitsizliğe düşüren ise zaman zaman istediğimi yapamıyor olmam
kendime kilit vurmam.
Elmacik:
Mutlu eden şeyleri söyleseydin belki biz de bu hazineden faydalanırdık. Peki bakalım diğer soruya ge.elim. "Hayatında bir daha asla diyebileceğin şeyler oldu mu" diye soracaktım sanki ona da cevap vermiş oldun.
red-bird:
evet onada cevap vermiş oldum...
Ama şundan bir kaç sene öncesinde olsaydım ve bugünü biliyor olabilseydim O kişi ile hiç tanışmaz selamlaşmazdım... Ama pişman değilim. Sadece tedbir olarak bunu yapardım.
hata olarak kendimde gördüğüm tek şey; insanlara çok çabuk güveniyor olmak... Bu huyumu aşmaya çalışıyorum hala.
Elmacik:
Şu ana kadarki en büyük çılgınlığın nedir, yine olsa yine yapar mısın?
red-bird
En büyük çılgığım hımmm
pek bi sakin biriyim ben aslında ama olmadık sürprizler yaparım sevdiklerime bu beni de çok mutlu eder her zaman da yaparım... Mesela bunlardan bir tanesi Askerde olan bir arkadaşıma çiçek buketi yollamıştım... Erkek'ti ama bu onu çok mutlu etmişti hatta komutanı görüp sorduğundan iki gün sonra komutanına da çiçek gelmiş kıskanç komutan
he birde bir radyo programına katılıp şarkı söylemiştim, hediye kazanmıştım (yatak)
Elmacik:
İlginç bir çılgınlık. Red'in müzik, kitap, tiyatro ve sinema ile arası nasıldır, neler dinler, neler okur, neler izler, ne sıklıkla yapar?
red-bird:
Müzik'le aramdaki bağ kopamaz iş yerinde evde ve yatarken bile müzik dinlerim ve hatta üzgün anlarımda eşlik edip bi güzel içimi dökerim...
Kitaplarla aram pek iyi değildir uzun şeyler okumayı sevmiyorum... Ya ilk açtığımda kitabı beni sürükleyecek konuları içerecek ya da bir daha açmam o kitabı
Sinema ile aram eh idare eder cinsinden en çok bu sene gittim ama bunuda belirteyim genelde
sürükleyici ve macera filimlerini severim... Aşk filmi de tabikii.
Elmacik:
Bunlar haricinde özellikle yapmaktan hoşlandığı hobileri veya amatör ya da profesyonel ilgilendiği olarak ilgilendiği herhangi bir uğraş alanı var mıdır?
(Oymacılık, resim, dağcılık, kumandalı ucaklar, fotoğrafçılık vb gibi..)
red-bird:
Bu da sorulur mu tabi ki şiir ve serbest yazı.
yüzmeye de bayılırımmm ayrıca ve sahil kenarında yalnız kalıp düşünmeye hayal kurmaya
Elmacik:
Red'in hayalleri nelerdir? Hayatı boyunca yapmak isteyip de yapamadığı bir şey var mıdır? Bu hayaller için neleri göze alır?
red-bird:
hayallerim çok... Anlatamam ki
yapmak isteyip yapamadığım bişey yok. Kafama koyduğumu yaparım çünkü yoksa çıldırırım
Elmacik:
Hem hayallerim çok diyorsun hem istediklerimi yaparım diyorsun o halde sen hayallerinin gerçekleşmesini istemiyor musun :S
red-bird:
Hayallerim çok. Ama hepsini yapabileceğime inanıyorum.
Elmacik:
Pekala.. Red bir gün bu dünyayı bırakıp gitmek isterse bunu neyden dolayı yapar?
red-bird:
Bunu hep istiyorum... Hayallerim yarım kalabilir. Asıl gerçek olana ulaşmak daha önemli benim için... neyden dolayı yaparım; gerçeğe ulaşmak için ve bıkkınlığım için isterim.
Elmacik:
Peki kalmak isteseydi neyden dolayi isterdi?
red-bird:
Sevgi, af dilemek...
Elmacik:
Ölen birini yaşatmayı, yaşayan birini öldürmeyi seçseydi bu iki kişi kimler olurdu? Neden?
red-bird:
Kimse ölmese ve herkes yaşasaydı şu dünya herkese yetseydi çok daha güzel olurdu bence. ama kendi hayatım için Anneannemin hayatta olmasını isterdim... Kimseyi öldürmeyi seçmezdim...
Elmacik:
Allah korusun diyelim ki red öleceğini öğrendi, öğrendiğinde ilk olarak ve farklıysa ölmeden önce son olarak ne yapardı, ne yapmak isterdi?
red-bird
tüm sevdiklerimle helalleşmek isterdim önce.
son olarak 'o'nunla sadece bakışmak isterdim...
Tek bir cümle çıkmasın dudaklarımızdan. Yoksa Ağlarım çünkü. Ve saçma bir istek olarak gözüksede son nefesimi verdiğim gece yanımdan ayrılmasın saçlarımı okşasın isterdim...
Elmacik:
SDN hakkındaki genel düşüncelerin nedir?
red-bird:
SDN ciddi anlamda bir aile... Ve ben iyi ki buradayım.

Belki bir gün kardeşim Arbalot'u da böyle yakalar terletirim.
Röportaj resimsiz, anonimliğe saygımız var.

Elmacik:
Merhaba red-bird, nasılsın, röportaj moduna girdin mi yoksa elindeki terlik benim için hala bir tehlike teşkil ediyor mu?

red-bird:
Merhaba elmacık, teşekkür ederim iyi olmaya çalışıyorum her daim. Röportaj moduna giremedim henüz ve elimdeki terlik hala tehlike teşkil etmekte

Elmacik:
O zaman zırhımı giyinip mi geleyim yoksa güvenlik güçlerini mi çağırayım?

red-bird:
Hiçbiri bi işe yaramaz ki... O yüzden sen tek gel, ne de olsa her türlü tehlikedesin.
Elmacik:
Anladım, o zaman röportajın ilk sorusu "bildiğin dualar" nedir olsun, belki bana bir faydası dokunur. red-bird'ün gerçekte adı nedir, ne iş yapar, memleketi ve yaşı nedir?
red-bird:
hehe... Ben sana bildiğim duaları öğretirim önce merak etme canım
Adım Eylül, muhasebeciyim (son 1 senedir, maalesefki muhasebeciyim diyorum) ve İstanbul'da doğmuş büyümüş olup 21 yaşındayım.
Elmacik:
Neden malesef muhasebe? Gelecek konusunda farklı düşüncelerin mi vardı?
red-bird:
Hayır aslında mesleğimi çok severek yapardım ama son bir senedir çok aşırı derecede iş yüküne maruz kaldığım için maalesef diyorum...
Elmacik:
Neden "kızıl-kuş"?
red-bird:
kızıl değil kırmızı
Elmacik:
Ama terliği bu şekilde kullanmaya devam edersen sorguya ben değil cinayet masası devam edecek
red-bird:
nedeni ise aslında biraz tuhaf; şöyleki ben bu siteye Juliusius sayesinde üye oldum, fakat o üye olduğumu bilmiyordu yani o üyeyken güzel bir site olduğundan bahsediyordu ve bende ondan gizli üye olmuştum aslında 'chilek' diye almalıydım nick'imi ama Juli. hemen anlardı bu yüzden düşündüm düşündüm çileğin kırmızısından red... Civciv demek yerine de Bird'i seçtim...
çünkü civciv ve çilek benim lakaplarım oluyor
terliği geçeceğim yakında sopa gelecek
Elmacik:
Peki başka bir kullanıcı adı seçmen gerekseydi ne seçerdin? Neden?
red-bird:
red-bird'den başka diyorsan chilek seçerdimmm çünkü bu lakabımı çok seviyorum chilek'ten başka dersen 'candy' olabilirdi... ya da 'Eyll'
başka sayimmiiiii

Elmacik:
Ben sayayım yerine, kafakıran, sopawoman, terlikminatör..

Henüz son nefesimi vermemişken röportajı bitirelim bari: Red'in sıradan (rutin) günleri, heyecanlı ve mutlu günleri ve de üzgün olduğu günler nasıl geçer? Yani sabah'tan akşama..
red-bird:
bunlarda harika tabi elmacık sağol
hımm şöyleki sabah 6,30'da kalkarım hazırlandıktan sonra direk işe tabi... İş yerinde önce güzel bir kahvaltı ve ardından iş temposu
12,30 da öğlen yemeği ve akşam 5'de patdos... Fakat çoğu zaman bu 5; 7-8'lere kadar uzayabiliyor. Akşam evde pek konuşan biri değilimdir genelde konuşmaya teşvik etmek için uğraşılırım ardından bir iki kelimeden sonra herkes mutlu olur ve ben henüz ufacık olan yiğenimle vakit geçiririm... Onunda gönlünü yaptıktan sonra pc başına geçer şiir yazar, sdn'de dolanır, arkadaşlarla çene çalarım
Genel olarak neşeli bir yapım vardır ve mutlu günlerimde ise bu neşeli yapım kat kat artar herkesi mutlu etmek için bişeyler planlar ve yaparım.
üzgün günlerimde kimse bana neyin var diye sormasın direk Ağlarım
hm birde sinirli isem kimse yanaşmasın lütfen çünkü o güleç kızın yerine asabi biri geçer direk... İstemeden karşımdakini kırabilirim. Sonradan üzülsemde
Elmacik:
Peki ben gideyim o zaman maşallah sen tek başına aldın röportajı gittin.
red-bird:
sordun cevapladım

Elmacik:
Red 21 yaşına kadar hayatında neler yaptı, dönüm noktaları neydi red'in?
red-bird:
bu soru çok zor yaaaa.
Elmacik:
...
red-bird:
Henüz 10 yaşındayken Anneannemi kaybettim en büyük üzüntüm o oldu. Ve ondan sonra ona ulaşamayacağını bile bile ona mektuplar ve şiirler yazdım... Şiir yazmayı sevişim burdan geliyor.
Okul hayatın da hep başarılıyıdım ta ki Üni.ye kadar şuan aöf işletme öğrencisiyim ama çalışamıyorum derslere bir türlü ( çalışmak ta pek istemiyorum açıkcası)
büyüdüm yavaş yavaş ve son dönüm noktam nişanlılığım oldu.
Pek maceralı bir yaşantım yok... Sıradan bir insanım yani
Elmacik:
Bu hayat boyunca kişiliğinde nasıl değişmeler oldu? Bunların hangilerinden memnunsun hangilerinden değilsin?
red-bird:
Kişiliğimde bir değişim farketmedim ben pek, hala safın tekiyim

Elmacik:
Kişilik olarak sana benzeyen kimseler tanıdın mı? Hayatında böyle birilerinin olmasını/olmamasını ister misin? Neden?
red-bird:
Bana benzeyen tek kişi tanıdım açıkcası, çok sevdiğim biridir kendisi... Olmasını istemem çünkü genelde üzülen taraf olur... Herkesi memnun edeceğim diye. Oysa herkes kendini düşünür. Ama ben pek öyle değilim maalesef ki,aman kimse darılmasın aman kimse kırılmasın diye kendimi yer bitiririm... vs vs
Elmacik:
Senden memnun olanlar ve memnun olmayanlar seni nasıl tanırlar?
red-bird:
bunu onlara sormak lazım ama bana sorulmaz ki
mesela sen beni nasıl tanırsın elmacıkcım?
Elmacik:
Hmm diğer soruya geçelim.

red-bird:
cevap alayım
Elmacik:
Polis gelmeden olmaz.
red-bird:
(sopa figürü)
Elmacik:
Benim tanıdığım kadarıyla red-bird maksimum iyi niyetli ve hayatı su üstünden yaşayan birisi.
Bu kadarı yeter yoksa röportajı kimin yaptığı karışacak.
red-bird:
tamam teşekkür ederim cevapladığın için
Elmacik:
Sorumu şöyle sorayım o zaman; seni sevenlerin ve sevmeyenlerin gözünde nasıl görüyorsun kendini?
red-bird:
beni sevmeyip sonradan sevenler diyerek başlim ben bu cevaba; şöyleki bir çok insan beni dışarıdan bakışta çok havalı, ukala zannediyorlarmış fakat benimle tanıştıktan sonra çok iyi niyetli olduğumu anlıyorlarmış bunu bir çok insan söyledi bana... Ama ne kadar doğru bilemem. Sevmeyenlerin gözünde değersiz görünüyorumdur sanırım açıkcası bilemicem.
sevenlerin gözünde ise, unutulmaz
bir dost olarak göründüğüme eminim.
Elmacik:
Peki "sen kimsin" sorusuna, sen kendin nasıl cevap verirsin? Tabi "ben benim" cevaptan sayılmıyor.
red-bird:
öyle bir cevap vermem zaten ben kimim şöyleki bunu kimseler okumuyor diye düşünerek yazıyorum yoksa yazamam çünkü...
gerçekten iyi niyetli, kimseyi kırmak istemeyen ama bazen olayların gidişatından yanlış hamleler yapan, güleç yüzlü, bazen sevimli bazen ise somurtkan sevimsiz biriyim... Alıngan, sulu gözlü ve bunun yanı sıra bir şeye sinirlendiyse umursamaz ve dediği dedik biriyim(sinirlilik anında) çoğu zaman ortama ayak uyduran genelde sessiz gözüküp içinde fırtınalar kopan bir genç kız... RED-BİRD

Elmacik:
Kendimi popstar jüri üyesi gibi hissettim: sıradakii!!

red-bird:
bak bu süper bir soru işte... Anneannem hala benimle olsun isterdim. ve Hayatımda kendimi tamamen değiştirmek isterdim(huy bakımından) o zman herşey çok daha güzel olurdu sanırım. vurdum duymaz davranmak isterdim ama bu kesinlikle beniim yapamayacağım birşey.
istemediğim şey ise Ailem onlar sakın değişmesin
neler neler var tabi de kesinlikle anlatmakla bitmez elmacık... o yüzden bu kadar yeter bu soruya
Elmacik:
Seni şimdiye kadar en çok mutlu etmiş, en çok üzmüş, en çok pişman etmiş, en çok hırslandırmış, en çok ümitsizliğe düşürmüş beş şey nelerdir?
red-bird:
Mutlu eden şeyleri söylemek istemiyorum...
en çok üzen şey anneannemin vefatı ve 19'lu yaşlarımda aldığım bi takım tehditler.
pişmanlığım hiç olmadı çünkü herşey yaşanmalıymış ki yaşamışım dedim. Keşke lafından nefret ediyorum.
en çok hırslandıran demeyelim bi çok şeyde hırslanırım ben örneğin arkadaşımın yazılı sınavından benden daha yüksek alması bile beni feci hırslandırır ve geçerim onu

ümitsizliğe düşüren ise zaman zaman istediğimi yapamıyor olmam
kendime kilit vurmam.
Elmacik:
Mutlu eden şeyleri söyleseydin belki biz de bu hazineden faydalanırdık. Peki bakalım diğer soruya ge.elim. "Hayatında bir daha asla diyebileceğin şeyler oldu mu" diye soracaktım sanki ona da cevap vermiş oldun.
red-bird:
evet onada cevap vermiş oldum...

hata olarak kendimde gördüğüm tek şey; insanlara çok çabuk güveniyor olmak... Bu huyumu aşmaya çalışıyorum hala.
Elmacik:
Şu ana kadarki en büyük çılgınlığın nedir, yine olsa yine yapar mısın?
red-bird
En büyük çılgığım hımmm
pek bi sakin biriyim ben aslında ama olmadık sürprizler yaparım sevdiklerime bu beni de çok mutlu eder her zaman da yaparım... Mesela bunlardan bir tanesi Askerde olan bir arkadaşıma çiçek buketi yollamıştım... Erkek'ti ama bu onu çok mutlu etmişti hatta komutanı görüp sorduğundan iki gün sonra komutanına da çiçek gelmiş kıskanç komutan
he birde bir radyo programına katılıp şarkı söylemiştim, hediye kazanmıştım (yatak)
Elmacik:
İlginç bir çılgınlık. Red'in müzik, kitap, tiyatro ve sinema ile arası nasıldır, neler dinler, neler okur, neler izler, ne sıklıkla yapar?
red-bird:
Müzik'le aramdaki bağ kopamaz iş yerinde evde ve yatarken bile müzik dinlerim ve hatta üzgün anlarımda eşlik edip bi güzel içimi dökerim...
Kitaplarla aram pek iyi değildir uzun şeyler okumayı sevmiyorum... Ya ilk açtığımda kitabı beni sürükleyecek konuları içerecek ya da bir daha açmam o kitabı
Sinema ile aram eh idare eder cinsinden en çok bu sene gittim ama bunuda belirteyim genelde
sürükleyici ve macera filimlerini severim... Aşk filmi de tabikii.
Elmacik:
Bunlar haricinde özellikle yapmaktan hoşlandığı hobileri veya amatör ya da profesyonel ilgilendiği olarak ilgilendiği herhangi bir uğraş alanı var mıdır?
(Oymacılık, resim, dağcılık, kumandalı ucaklar, fotoğrafçılık vb gibi..)
red-bird:
Bu da sorulur mu tabi ki şiir ve serbest yazı.
yüzmeye de bayılırımmm ayrıca ve sahil kenarında yalnız kalıp düşünmeye hayal kurmaya
Elmacik:
Red'in hayalleri nelerdir? Hayatı boyunca yapmak isteyip de yapamadığı bir şey var mıdır? Bu hayaller için neleri göze alır?
red-bird:
hayallerim çok... Anlatamam ki
yapmak isteyip yapamadığım bişey yok. Kafama koyduğumu yaparım çünkü yoksa çıldırırım

Elmacik:
Hem hayallerim çok diyorsun hem istediklerimi yaparım diyorsun o halde sen hayallerinin gerçekleşmesini istemiyor musun :S
red-bird:
Hayallerim çok. Ama hepsini yapabileceğime inanıyorum.

Elmacik:
Pekala.. Red bir gün bu dünyayı bırakıp gitmek isterse bunu neyden dolayı yapar?
red-bird:
Bunu hep istiyorum... Hayallerim yarım kalabilir. Asıl gerçek olana ulaşmak daha önemli benim için... neyden dolayı yaparım; gerçeğe ulaşmak için ve bıkkınlığım için isterim.
Elmacik:
Peki kalmak isteseydi neyden dolayi isterdi?
red-bird:
Sevgi, af dilemek...
Elmacik:
Ölen birini yaşatmayı, yaşayan birini öldürmeyi seçseydi bu iki kişi kimler olurdu? Neden?
red-bird:
Kimse ölmese ve herkes yaşasaydı şu dünya herkese yetseydi çok daha güzel olurdu bence. ama kendi hayatım için Anneannemin hayatta olmasını isterdim... Kimseyi öldürmeyi seçmezdim...
Elmacik:
Allah korusun diyelim ki red öleceğini öğrendi, öğrendiğinde ilk olarak ve farklıysa ölmeden önce son olarak ne yapardı, ne yapmak isterdi?
red-bird
tüm sevdiklerimle helalleşmek isterdim önce.
son olarak 'o'nunla sadece bakışmak isterdim...

Elmacik:
SDN hakkındaki genel düşüncelerin nedir?
red-bird:
SDN ciddi anlamda bir aile... Ve ben iyi ki buradayım.