zafercem
Asistan
- Katılım
- 17 Ekim 2008
- Mesajlar
- 404
- Reaksiyon puanı
- 1
- Puanları
- 0
Dinci basın günlerdir, İsrail'in ne kadar büyük katliamlar yaptığını ve bu durumun İsrail için yeni olmadığını anlatıyor. "İsrail mezalimi"ne lanet yağdıran dinci basın, İsrail'in bölgedeki en büyük müttefiki olan AKP'yi kayırmayı sürdürüyor.
soL (HABER MERKEZİ) Günlerdir Filistin halkının üzerine bomba yağdıran İsrail'i ağır sözlerle eleştiren dinci basın, konu İsrail'in bölgedeki en büyük destekçisi olan AKP'ye geldiğinde sessizliğe gömülüyor. İktidara geldiği günden beri İsrail ile pek çok açık ve gizli anlaşmaya imza atan AKP, Erdoğan'ın saldırıların ardından yaptığı ilk açıklamanın "sert"liğinin arkasına sığınıyor.
İsrail'in saldırısına verilen "en sert tepki" olduğu söylenen açıklama dinci basının AKP'yi aklama aracı oldu. Saldırıları din ekseninde değerlendiren dinci basın, kendilerinden olduğunu düşündükleri AKP'nin İsrail ile bugüne kadar yaptığı askeri anlaşma ve ortak harekatlarda da sessizliğini bozmamıştı.
İsrail katil ortağı kahraman
Her yıl yaklaşık 400 milyon dolarlık silah alarak İsrail silah sektörünün gelişmesine önemli bir katkıda bulunan AKP hükümetinin saldırıdan önceden haberdar olduğu söyleniyor. Geçtiğimiz yıllarda İsrail ile "teröre karşı ortak hareket etme" konusunda bir anlaşmaya da imza atan AKP hükümeti İsrail'in saldırılarından da dolaylı olarak sorumlu.
İsrail'in "terör örgütleri listesi"nde Hamas ve FHKC'nin de yer aldığını bilen ve buna rağmen anlaşmaya imza atan Erdoğan, bu anlaşmanın PKK'ye karşı yapıldığını iddia etmişti. O günlerde bu anlaşmaya tepki göstermeyen dinci basın şimdi de Erdoğan'ın hiçbir sorumluluğu yokmuş gibi davranmaya çalışıyor. Erdoğan'ın yaşananlardaki sorumluluğunu göz ardı etmeye çalışan dinci basın Erdoğan'ın barışı sağlayabilecek tek isim olduğunu iddia etmekten de çekinmedi.
"Barış elçisi Erdoğan"
İsrail'in Gazze saldırısını "Barışa indirilmiş bir darbe" olarak tanımlayan ve Olmert'i aramaktan vazgeçtiğini söyleyen Erdoğan, bugün iki günlük bir ziyaret için bölgeye gidecek. Bu seyahatinde dört ülkenin yetkilileri ile görüşecek olan Erdoğan'ın barışın sağlanması için aktif rol alacağı söyleniyor. Erdoğan'ın ilk açıklamasını "operasyona karşı yapılan en sert resmi açıklama" olarak değerlendiren basın Erdoğan'ın gezisini de büyük puntolarla manşetlerine taşıdı.
Daha önce de olmuştu
Dinci basın İsrailli komandoların Bolu'da eğitim görmesini eleştirmediği gibi bu konuyu gündeme getirmeye çalışanlara da sansür uygulamıştı. Bugüne kadar Bolu'da İsrailli komandoların eğitilmesine tepki göstermeyen dinci basın İsrail ve ABD savaş uçaklarının katıldığı tatbikatlarda Konya Hava Üssü'nün kullanılmasına da ses çıkartmamıştı. 3 Eylül 2007'de başlayan 14. tatbikatın gecesinde İsrail uçakları Suriye'ye ufak çaplı bir bombardıman düzenlemiş, İsrail uçaklarının Konya Hava Üssü'nden havalandıkları görgü tanıklarınca teyit edilmişti. İsrail'in katliamlarında AKP'nin oynadığı rolü gizlemeye çalışan dinci basın bu saldırının ardından da sadece İsrail'i suçlamıştı.
Bu saldırılarda İsrail'in Konya Hava Üssü'nü kullanılmasına göz yuman AKP iktidarı daha sonra İsrail ile Suriye arasında arabuluculuk yapmaya başlamıştı.
AKP'nin iktidara geldiği günden beri İsrail ile pek çok yeni anlaşma imzalandı. Savaş uçaklarının modernizasyonundan casus uçak alımına kadar pek çok askeri anlaşma da imzalanan İsrail'in Ortadoğu'da Arap halkları üzerinde geliştirdiği silahlar, AKP tarafından yıllardır satın alınıyor. İsrail'in dünyadaki varlığından dahi rahatsız olduğunu iddia eden ve fanatik bir dille İsrail'i eleştiren dinci basın bu konuda da herhangi bir tepki göstermedi.
http://haber.sol.org.tr/mansetler/mansetsag/8141.html
