HanifTürk
Öğrenci
- Katılım
- 8 Ağustos 2008
- Mesajlar
- 70
- Reaksiyon puanı
- 0
- Puanları
- 6
Hadislere inanmam
Çünkü, hadis: "Kuran-ı Kerim'i anlayabilen bir tek benim. Benim açıklamalarım, tasvirlerim ve anlatımlarımla ancak ashabım anlayabildi" der.Bu da, ayete göre mümkün değil. Çünkü A'la Suresi 6. ayet: "Bundan sonra sana Kur'an'ı okutacağız ve asla unutmayacaksın"; 7. ayet ise: "Ancak Allah'ın dilediklerini unutacaksın" buyurmaktadır.
Bunda alınacak bir şey yok. Çünkü 4. ayette, görünen bitkilerin kömür, ama görünmeyen (mikroskobik bakteri, alg gibi tek hücreli bitkilerin), zamanla 5. ayetteki "ğussa"e (güsul sıvı, ıslak, nafta, cyan rengi, yosun, alg ve bitki olan bakterilerin klorofil kabuğu rengi demektir), yani petrole dönüştüğü yazılıdır..
Kur'an her çağın kitabıdır. Nasıl olur da Resulullah daha bu yüzyılın başında keşfedilen petrolü bilebilirdi? Petrolü bilemeyeceği için, Allah, "Sen ayetlerimizin içeriğini unutmayacaksın. Ama, sen petrolü kastettiğimi bilmeden sadece vahyedileni koruyacaksın. Gelecekte petrol ve ona dayalı yan endüstriler keşfedilince, o günün alimleri petrolün ne anlama geldiğini bileceklerdir" demektedir.
"Peygamberlerden sonra gelen en üstün insanlar benim ashabımdır. Onlardan sonra gelenler de din alimleridir. Alimler benim varislerimdir. Sonra gelecek ummetime bu dini en güzel öğretecek olan alimler olacaktır" hadisi. Bu da sahih, adı altında sahte hadis. Çünkü asıl olan ayetlerdir. Vakıa Suresi'ne bakarsanız, 7. ayet ,bizim üç sınıf halinde toplaşacağımızı bildirir. Oysa, sana hadisler hep "Cennetlikler ve Cehennemlikler" diye iki sınıf üzerinden yutturulmuştu.
Vakıa Suresi'ni biraz daha deşersek, üç sınıfın "Cehennemlikleri" olan en altdakiler, bu surenin 41 ila 50. ayetleri arasında anlatılır. Cennetlikler ise, 27. ayet ile 40. dahil ayetlerde anlatılır. Şimdi sıkı dur: Bunun üstünde, Allah'a teğet olan / değen en üstteki üçüncü sınıf ise, bu ikinci sınıfın tavanındadır. Bu sınıf ,10. ayetten başlar ve 26. ayet (dahil) biter. Bütün bunları, Vakıa Suresi'nde baştan itibaren bir sırayla oku, sonra verdiğim sırayla bir daha oku. Göreceksin ki, naim mekanındaki mukarrebun - sabıkun denilen mekan, Al-i İmran 104 ile 114 ayetlerinde tanımlananlar için özel olarak kurulmuştur.
"Allah İbrahim'i dost edinmiştir" ayeti uyarınca o yoldan gidenlerin de Allah'a yakınlaşacağı bildirilmiştir.
Ve hadise devam ediyoruz: "Kuran-ı Kerim'i, benim hadislerim ve sünnetlerim ışığında anlayabilmişlerdir ve yazdıkları kitaplarla ümmetime bu dini tebliğe devam edecekler".
İyi de, hadis ve sünnetler ile Kur'an ayetleri hep çelişiyor. Bizim seçmemiz gereken ayetlerdir. Sen askerde onbaşıdan mı emir alırsın, yoksa generalden mi? Kur'an bozulmamış ve korunmuştur;
: Diyorlar ki "Mesela, Kuran-ı Kerim'de namaz farz deniyor; ama kac rekat ve nasıl kılınacak bir bilgi verilmiyor. Bunları Resullallah açıklıyor. Aksi takdirde, herkes istedigi gibi, istediği miktar bu ibadeti yapabilirdi" diyorsun. Namazın, ruku, secde, kade ve kıyam adlı dört bedeni hareket üzerine olduğu Kur'an'da yazılıdır.
Örneğin, "Ruku edenlerle rüku edin, secde edenlerle secde edin ve zekat verin" gibi. İnanır mısınız, namazın kaç rekat olduğu 1419 yıldır Kur'an'da yazılı, ama gözler ve kalpler mühürlenince kimse görememiş. Kaç rekat namaz kılacağımız,
Nisa Suresi 101, 102 ve 103. ayetlerde açıkça yazılı...
Mezhepleri ise, sonra yazacağım inşallah. Ama şunu bilmenizi isterim ki, Allah'ımızın İpi dururken niçin kul iplerine tutunalım. Bence Resulullah Şafii değildi ve Ali Efendimiz de Alevi değildi...
İbadet kişiseldir ve sadece Allah ile kulu arasındadır; ama, bilim tüm insanlığın malıdır. Allah, zenginliği dilediğine, ama bilimi isteyene, dileyene verir. Müslümanlık babadan oğula geçer, fakat Hanifliği sen babana öğretirsin. Rabbim ilminizi artırsın.
Çünkü, hadis: "Kuran-ı Kerim'i anlayabilen bir tek benim. Benim açıklamalarım, tasvirlerim ve anlatımlarımla ancak ashabım anlayabildi" der.Bu da, ayete göre mümkün değil. Çünkü A'la Suresi 6. ayet: "Bundan sonra sana Kur'an'ı okutacağız ve asla unutmayacaksın"; 7. ayet ise: "Ancak Allah'ın dilediklerini unutacaksın" buyurmaktadır.
Bunda alınacak bir şey yok. Çünkü 4. ayette, görünen bitkilerin kömür, ama görünmeyen (mikroskobik bakteri, alg gibi tek hücreli bitkilerin), zamanla 5. ayetteki "ğussa"e (güsul sıvı, ıslak, nafta, cyan rengi, yosun, alg ve bitki olan bakterilerin klorofil kabuğu rengi demektir), yani petrole dönüştüğü yazılıdır..
Kur'an her çağın kitabıdır. Nasıl olur da Resulullah daha bu yüzyılın başında keşfedilen petrolü bilebilirdi? Petrolü bilemeyeceği için, Allah, "Sen ayetlerimizin içeriğini unutmayacaksın. Ama, sen petrolü kastettiğimi bilmeden sadece vahyedileni koruyacaksın. Gelecekte petrol ve ona dayalı yan endüstriler keşfedilince, o günün alimleri petrolün ne anlama geldiğini bileceklerdir" demektedir.
"Peygamberlerden sonra gelen en üstün insanlar benim ashabımdır. Onlardan sonra gelenler de din alimleridir. Alimler benim varislerimdir. Sonra gelecek ummetime bu dini en güzel öğretecek olan alimler olacaktır" hadisi. Bu da sahih, adı altında sahte hadis. Çünkü asıl olan ayetlerdir. Vakıa Suresi'ne bakarsanız, 7. ayet ,bizim üç sınıf halinde toplaşacağımızı bildirir. Oysa, sana hadisler hep "Cennetlikler ve Cehennemlikler" diye iki sınıf üzerinden yutturulmuştu.
Vakıa Suresi'ni biraz daha deşersek, üç sınıfın "Cehennemlikleri" olan en altdakiler, bu surenin 41 ila 50. ayetleri arasında anlatılır. Cennetlikler ise, 27. ayet ile 40. dahil ayetlerde anlatılır. Şimdi sıkı dur: Bunun üstünde, Allah'a teğet olan / değen en üstteki üçüncü sınıf ise, bu ikinci sınıfın tavanındadır. Bu sınıf ,10. ayetten başlar ve 26. ayet (dahil) biter. Bütün bunları, Vakıa Suresi'nde baştan itibaren bir sırayla oku, sonra verdiğim sırayla bir daha oku. Göreceksin ki, naim mekanındaki mukarrebun - sabıkun denilen mekan, Al-i İmran 104 ile 114 ayetlerinde tanımlananlar için özel olarak kurulmuştur.
"Allah İbrahim'i dost edinmiştir" ayeti uyarınca o yoldan gidenlerin de Allah'a yakınlaşacağı bildirilmiştir.
Ve hadise devam ediyoruz: "Kuran-ı Kerim'i, benim hadislerim ve sünnetlerim ışığında anlayabilmişlerdir ve yazdıkları kitaplarla ümmetime bu dini tebliğe devam edecekler".
İyi de, hadis ve sünnetler ile Kur'an ayetleri hep çelişiyor. Bizim seçmemiz gereken ayetlerdir. Sen askerde onbaşıdan mı emir alırsın, yoksa generalden mi? Kur'an bozulmamış ve korunmuştur;
: Diyorlar ki "Mesela, Kuran-ı Kerim'de namaz farz deniyor; ama kac rekat ve nasıl kılınacak bir bilgi verilmiyor. Bunları Resullallah açıklıyor. Aksi takdirde, herkes istedigi gibi, istediği miktar bu ibadeti yapabilirdi" diyorsun. Namazın, ruku, secde, kade ve kıyam adlı dört bedeni hareket üzerine olduğu Kur'an'da yazılıdır.
Örneğin, "Ruku edenlerle rüku edin, secde edenlerle secde edin ve zekat verin" gibi. İnanır mısınız, namazın kaç rekat olduğu 1419 yıldır Kur'an'da yazılı, ama gözler ve kalpler mühürlenince kimse görememiş. Kaç rekat namaz kılacağımız,
Nisa Suresi 101, 102 ve 103. ayetlerde açıkça yazılı...
Mezhepleri ise, sonra yazacağım inşallah. Ama şunu bilmenizi isterim ki, Allah'ımızın İpi dururken niçin kul iplerine tutunalım. Bence Resulullah Şafii değildi ve Ali Efendimiz de Alevi değildi...
İbadet kişiseldir ve sadece Allah ile kulu arasındadır; ama, bilim tüm insanlığın malıdır. Allah, zenginliği dilediğine, ama bilimi isteyene, dileyene verir. Müslümanlık babadan oğula geçer, fakat Hanifliği sen babana öğretirsin. Rabbim ilminizi artırsın.