Facebook'ta peygambere küfre hapis cezası

Bu konuyu okuyanlar

Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...

pcwolf

Dekan
Katılım
21 Ocak 2009
Mesajlar
7,545
Reaksiyon puanı
33
Puanları
48
@thekillingroad
Dünyada ne kadar din varsa hepsinde islam düşmanlığı var. Biz az da olsa bu dinlere mensup kişilere düşman olabiliyoruz. Çünkü bize düşmanlıklarını her şekilde belli ediyorlar.
Adam gelmiş sövüp duruyor ondan sonra ateistlere saygı diyor. Öyle birşey yok işte.
Ateisti de öyle, inancı olan da...
 

kosasker

Profesör
Katılım
24 Aralık 2008
Mesajlar
3,195
Reaksiyon puanı
49
Puanları
48
Ben orda tefsir göremiyorum zaten.Hadisleri güvenilir kaynaktan olmak koşuluyla kabul ettiğimi söyledim yukarıda,onun dışında zaten kurandan gidiyoruz.Benim için bu tarz şeyler yerine işte birbirinizi öldürmeyin,kölelik yasak,iyilik yapın,birbirinize yardım edin vs gibi şeyler olsaydı kuranda çok çok daha inandırıcı olurdu bence.He diyeceksin kuranın nasıl olacağına sen mi karar veriyorsun ? Hayır ben böyle olsaydı gerçekçi bulurdum diyorum sadece.Gidipte yok ademi yarattım bütün melekelrim onun önünde secde etti ama şeytan etmedi bunun sonucu şeytanla iddialaştım sen onu yoldan çıkarmazsın diye sonra ademi cennete koydum kaburgasından havvayı yarattım sonra şeytan yılan kılığında gidip havvanın aklını çeldi elmayı yedirdi bende insanları dünyaya gönderdim,sonra din yolladım bozuldu sonra tekrar yolladım yine bozuldu en son islamı gönderdim bunuda ben koruyacam (diğerlerini korumadı) ahirete dek.Bakın daha namazın nasıl pazarlıkla 50 rekattan 5 rekata indirildiğine girmiyorum bile.Bunlar bana hiç gerçekçi gelmiyor açıkası.

Not:Burda ayetleri birinci ağızdan gibi yazdım amacım kimseyi incitmek değil kısaca özetlemek için yazdım o şekilde yanlış anlamayın.

Burada sana gerçekçi gelmeyen olayların cevaplarını (Eğer merak ediyorsan tabi) seri bir şekilde alabileceğin bir üye olduğunu sanmıyorum.

Yapılacak şeyi sizde biliyorsunuz. Gidin bu yazdıklarınızı, bunları inkar etmeyen, savunan bir alimle tartışın.

Yazdığınız sözde alim bunu inkar etmektedir.
 

serkay1578

Doçent
Katılım
6 Ekim 2010
Mesajlar
893
Reaksiyon puanı
3
Puanları
0
Burada sana gerçekçi gelmeyen olayların cevaplarını (Eğer merak ediyorsan tabi) seri bir şekilde alabileceğin bir üye olduğunu sanmıyorum.

Yapılacak şeyi sizde biliyorsunuz. Gidin bu yazdıklarınızı, bunları inkar etmeyen, savunan bir alimle tartışın.

Yazdığınız sözde alim bunu inkar etmektedir.

Aynen inkar ediyor zaten sonradan ateist olmuş birisi,ben size onu gerçek müslüman budur gidin okuyun demek için yazmadım,eski imamın din hakkındaki görüşlerini okumanızı tavsiye ettim o kadar.
 

thepolice2

Doçent
Katılım
8 Ocak 2011
Mesajlar
875
Reaksiyon puanı
1
Puanları
0
Bu dinsizler Kuranı okuyor ama nasıl okuyor.Düşünmeden,anlamadan, altında ki hikmete bakmadan sırf muhalefet olsun diye, açık aramak için okuyor.Bu aynen bakmakla görmek arasında ki fark gibi bi şey.De ki: O Kur’an, inananlar için doğru yolu gösteren bir rehber ve şifadır. İnanmayanların ise, kulaklarında bir ağırlık vardır ve Kur'an onlara kapalıdır. Sanki onlara uzak mesafeden bağırılıyor da Kur'anın ne söylediğini anlamıyorlar.) [Fussilet 44]

Bugün Türkiyede "Müslümanım" diyenlerin kaçı Kuran' ı okuyor sence? Günde 5 vakit namaz kılar ama namazdayken söylediklerinin ne anlama geldiğini bilmez. Adamın biri bi gün çıkar "Teravih namazı diye bir şey yoktur" der adamların yarısı camiye gitmeyi bırakır. Sonra başka biri çıkar bu adamı yalanlar. Tekrar camiye gitmeye başlarlar. Çık istediğin kişiye sor bak bakalım kaçı namazda okunan surelerin anlamını biliyor ya da kaçı Kuran' ı baştan sona anlayabileceği bir dilde okumuş. Zaten yapılan araştırmalar kutsal kitapları en çok ateistlerin okuduğunu gösteriyor. Çünkü sadece onlar gerçek anlamda "sorgulama" yapabiliyor ve Kuran'ı anlayabiliyor.
 
D

Deleted member 312196

SDN Okuru
[MENTION=105949]serkay1578[/MENTION]

Kardesim dedigim gibi: Inanip inanmamak sana kalmis, ama inanmadigin icin de kimse gelip seni öldürmez. Tarihte olanlarin sorumlusu ne Allah ne de kuran-i kerim.. Bir insani inancindan dolayi öldüren kimse, kuran'dan bir haber oldugu icin böyle birsey yapmistir. Demek istedigimi anliyor musun? Eger ben o ayeti kafama göre yorumlamis olsaydim benimde simdi bir kac "inancsiz" öldürmem gerekirdi. Kuran-i okumayla hersey bitmez.. Önemli olan onu anlamak ve dosdogru yasamak.
 

kosasker

Profesör
Katılım
24 Aralık 2008
Mesajlar
3,195
Reaksiyon puanı
49
Puanları
48
Aynen inkar ediyor zaten sonradan ateist olmuş birisi,ben size onu gerçek müslüman budur gidin okuyun demek için yazmadım,eski imamın din hakkındaki görüşlerini okumanızı tavsiye ettim o kadar.

Binyıllardır böyle insanlar oldu ve her zaman olacak. Sahte peygamberler, inkarcılar, dinden dönenler vs.

Benzeri yüzlerce sayfa yazı okudum emin ol.

Ben mabud' umu buldum ve bildim Allah' a şükür.

"Allah ayrılmak istemeyeni, doğru yolundan ayırmasın, kötü ibret etmesin âlem' e." Amin.
 

Elbruz46

Rektör
Katılım
22 Şubat 2008
Mesajlar
11,931
Reaksiyon puanı
1,338
Puanları
113
Bir karayolu düşünün...

Karayollarında kurallar vardır, o kurallara uyulursa o yol, yolcusunu ulaşacağı istikamete rahatlıkla ulaştırır.

Sen yolda alkollü gitmek yasak olduğu halde alkolü almışsın,

Yolda hız sınırı 90 km olduğu halde 130-160 km hızla yolda gidiyorsun.

Alkolden gözünün önünü görecek halin yok. Sonra kaza yapınca suçu yola atıyorsun!


İslam bir yoldur.

Müslümanlar ise bu yol üzerindeki yolculardır.

İslam'ın kuralları bellidir. Bu kurallar çerçevesinde giden bir Müslüman ne kendisine zarar verir, ne yoldaki başka birisine zarar verir ne de yoldan çıkıp yol dışındaki birine zarar verir!

Bilgisiz Müslüman alkollü sürücüye benzer!
Alkol nasıl insanın beynini uyuşturuyorsa, sağlıklı karar vermesini engelliyorsa, bedeni fonksiyonlarını bozuyorsa bilgisizlik de bir Müslüman'da aynı etkiyi yapar.

İslam'i konularda yeterli bilgiye sahip olmayan bir Müslüman alkollü sürücü gibi yolda yalpalayarak gider, yoldaki diğer kişilere tehlike oluşturur, hatta yoldan çıkar yolun dışındaki kişilere de tehlike oluşturur.

Yolun hız limiti 90 km ise, bir Müslüman İslam yolunda 130-160 km ile gidiyorsa yine hem kendisine, hem yoldakilere hem de yolun dışındakilere tehlike oluşturur.

Kimdir bu 130-160 hatta daha hızlı gidenler?
Mesela bir örnek işte her gün medyada rastladığımız, "Radikal İslamcılar" olarak tabir edilen hem İslam'a hem insanlığa zarar veren vahhabi terör örgütleri...

Şimdi bu DİNE Karşı olanlar, ya da Allah'a inanmayanlar sürekli bu kuralların dışına çıkmış sürücülerin kazalarını örnek gösterip üzerinde gittikleri yola suç atıyorlar! O yolun ulaştığı istikamete suç atıyorlar!

Bir yol üzerinde giden bütün yolcular sarhoş olsa bile onların yapacakları kazaların sorumlusu yol değildir!

Her Ateist ya da Deist seni temsil ediyor mu?
Her Ateistin yaptığı davranışı sen savunabiliyor musun?

Peki nasıl Müslümanların yanlışları üzerinden tüm İslam'ı yargılıyorsun?

İslam Müslüman'a nasıl yaşayacağının kurallarını belirtmiş, bu kurallara uyarsa mükafat uymazsa ceza verileceğini önceden bildirmiş.

Müslüman bu kurallar önceden belirtildiği halde bu kurallar çerçevesinde hareket etmiyorsa bu kendisinin sorumluluğunda attığı bir adımdır ve İslam'ı değil kendisini bağlar!

vay Müslümanlar şöyle, vay Müslümanlar böyle diyerek İslam'a ve Allah'a saldırmak ne mantıklıdır ne de çok dillendirdikleri şekilde samimidir!
 

nobody946

Doçent
Katılım
4 Mayıs 2012
Mesajlar
508
Reaksiyon puanı
2
Puanları
18
Müslümanlarin böyle konularda yorum yazmadan önce lütfen dini kitaplarini okumalarini rica ediyorum ve en saglam kaynaklari buhari hadisleri. gidip islamda özgürlük ifade özgürlügü inanmiyanlara karsi tutum kölelik cariyelik kadinlar hakkindaki ayetleri okumalarini rica ediyorum.. önce okuyun Tanrinizin Adiyla ! sonra gelin tartisin. Benim dedigim dediktir dogrudur benim görüsümü begenmeyen kafirdir yasasin kafirler icin cehennem bu mantikla bi yere gidemezsiniz... hic sordunuzmu o kadar bilim adami var dünyada o kadar gelmis gecmis düsünür sosyolog bilim adami büyük cogunlugu dinsiz yada müslüman degildi ? 7 milyar insan milyarlarca gezegen binlerce din onbinlerce farkli kültür din ve hepsi ben dogruyum bana inanmiyanin kellesini vur dese dünya ne olurdu ( hristiyanligin ic savaslari hacli savaslari fitne dönemi gibi dünya huzur görmezdi... bu ülkede demokrasi olucaksa herkes görüsünü aciklamalidir. bu ülkede atatürkde tartisilir inönünde erdogan da hatta peygamberler bile.

- - - Mesaj Güncellendi - - -




Müslümanlari dinlerinin tanrilarinin emirlerine itaat etmeye davet ediyorum.

Nisa 89

Diyanet İşleri:Arzu ettiler ki kendilerinin küfre saptıkları gibi siz de sapasınız da beraber olasınız. Bu sebeple, onlar Allah yolunda hicret edinceye kadar içlerinden dost edinmeyin. Eğer bundan yüz çevirirlerse, onları yakalayın ve bulduğunuz yerde öldürün. Onlardan ne bir dost edinin, ne de bir yardımcı.


Diyanet İşleri
TEVBE 9/5. Hürmetli aylar çıkınca, puta tapanları bulduğunuz yerde öldürün; onları yakalayıp hapsedin; her gözetleme yerinde onları bekleyin. Eğer tevbe eder, namaz kılar ve zekat verirlerse yollarını serbest bırakın. Doğrusu Allah bağışlar ve merhamet eder.



Tevbe 29

Diyanet İşleri:Kendilerine kitap verilenlerden Allah’a ve ahiret gününe iman etmeyen, Allah’ın ve Resûlünün haram kıldığını haram saymayan ve hak din İslâm’ı din edinmeyen kimselerle, küçülerek (boyun eğerek) kendi elleriyle cizyeyi verinceye kadar savaşın.

size burada dil anlatım dersi verecek değilim. ancak o savaşmak kelimesi yalnızca "kılıç kalkan top tüfek hurra vur kes" anlamına gelmiyor.

ayrıca bahsi geçen ayetler dönemin şartlarına göre inmiş ayetler, tabi bunu da açıklamak bana düşmüyor...
 

hidoriumen

Asistan
Katılım
29 Eylül 2012
Mesajlar
144
Reaksiyon puanı
0
Puanları
0
Yok öyle sizin bahsettiğiniz gibi bir dünya.Nerede Hz.Muhammede hakaret 6 ay Atatürke hakaret serbest.Ha ben ikisinede hakaret edilmesine karşıyım.Fikirleri izledikleri yollar tartışılır eğrisiyle doğrusuyla o ayrı bir konu.Bu memlekette bazı şeyler güvence altındadır.Atatürk aleyhine işlenen suçlar hakkında kanun:
--------------------------------------------------------------

yayın : resmi gazete

yayım tarihi ve sayısı : 31/07/1951 - 7872

numarası : 5816

madde 1- atatürk'ün hatırasına alenen hakaret eden veya söven kimse bir yıldan üç yıla
kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

atatürk'ü temsil eden heykel, büst ve abideleri veyahut atatürk'ün kabrini tahrip eden, kıran, bozan veya kirleten kimseye bir yıldan beş yıla kadar ağır hapis cezası verilir.
yukarıki fıkralarda yazılı suçları işlemeye başkalarını teşvik eden kimse asıl fail gibi cezalandırılır.

madde 2- birinci maddede yazılı suçlar; iki veya daha fazla kimseler tarafından toplu olarak veya umumî veya umuma açık mahallerde yahut basın vasıtasiyle işlenirse hükmolunulacak ceza yarı nispetinde artırılır.

birinci maddenin ikinci fıkrasında yazılı suçlar zor kullanılarak işlenir veya bu suretle işlenmesine teşebbüs olunursa verilecek ceza bir misli artırılır.

madde 3- bu kanunda yazılı suçlardan dolayı cumhuriyet savcılıklarınca re'sen takibat yapılır.

madde 4- bu kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

madde 5- bu kanunu adalet bakanı yürütür.Gibi mesala.

Ben kanun yok demedim kanunu istedikleri gibi işletme var dedim.Bu her dönem anlayışa göre değişiyor,dün Atatürk yalakaları vardı ona laf edeni o kanunun izin verdiği ölçüde süründürüyorlardı,bugün din istismarcıları din yalakaları aynı şeyi yapıyor.Ben bi standart olmasından yanayım.Bugün bu olayların bu şekilde ortaya çıkartılmasının sebebi de budur.Siyaset yapılıyor arkadaş!Ben buna karşıyım,ortak değerlerimizdir bunlar...Bi şekilde gündeme gelmek için kolay olanı yapmak kadar aşşağılık bir şeyde yoktur.Üretmeyen toplumun psikolojisi budur.Bende böyle düşünüyorum.
Olayın iç yüzü nedir onuda bilmiyoruz...Bize lanse edilen başlık herkesin dikkatini çekebilecek ve tartışma yaratacak cinsten.Yani hedeflenen şeyde bu bence,ülkede bu kadar ciddi şeyler varken,bunu tartışmak bile gereksiz ve riyaya giriyor bence...Biri Hz. Muhammed e küfrederse kanun vardır uygulanır,Hakk ın yanında da hakkını alır.Biz uyuşmadan çalışmalıyız ve artık ortak değerlerimizin olduğunu biri küfrettiğinde değil,yaşarken hissedip atalar için var olmalıyız var etmeliyiz.Hayat bundan ibaret,kavga bize yakışmıyor.
 

Bthnkdgn

Öğrenci
Katılım
27 Şubat 2012
Mesajlar
66
Reaksiyon puanı
0
Puanları
6
Serkay arkadas niye kendini yoruyosun.... egerki bir dine inanmak zorunda olsan ve sende ölümün cevabini bilmeseydin hep din din diye cocukken alistirilsaydin hic düsünmeseydin hatta düsünmenin bile hasa dinden cikarir en iyisi karistirmamak mantigiyla nasil olsa birsey kaybetmiyicez yolunu takip etseydin sende o kadar yazilana birsey uydururdun

Dindar

Islam baris dinidir

Dinsiz neden islam ülkelerinde kan savas eksik olmuyor önce

Dindar Cünkü onlar gercek islami yasamiyorlar

Dinsiz Nedir Gercek islam

Kuran ve hadislerin carpitilmamis hali

Dinsiz Anadili arapca olan araplar arasindaki yüzlerce akim neden peki adamlarin anadili ve cok geri kalmislar hertürlü pislik var

Dindar Cünkü onlar Gercek islami yasamiyorlar

Dinsiz Islamda kölelik ve sex köleligi ve cariyelik var diye duydum

Dindar Yoktur islam kaldirmistir

Dinsiz kaldirmissa peki 1960 a kadar neden araplarda kölelik vardi

Dindar Araplar gercek islami yasamiyor

Dinsiz islamda hersey mükemmel ve ap acik ise neden bu kadar görüs ayriligi var Mesela cübbeli hoca

Dindar Cübbeli hoca dini yanlis yorumluyor

Abdulkadir Hoca oda yanlis yorumluyor

Cübbeli Fetuhllah hocaya Sirk kosan fetuhllah hoca adnan oktara adnan oktar nurculara adnan oktar abdulaziz Hocaya Sirk suclamasinda bulunuyor

Alevilik sunnilik sunnilik icinde mezhep alevilikte farklilik peki bunlar neden

Dindar Dedim ya Onlar gercek islami yasamiyor !!

Islam bilimle celisirmi neden islam ülkeleri geri

Cünkü islamin yolundan uzaklastik

dinsiz peki bu gercek islami kimden ögrenicez hangi hocadan bilgi alsak farkli konusuyo

Dindar Kendin Aklin yokmu kendin oku gercegi bul

dinsiz ee okudum ve cok cag disi ve bu evreni var edebilicek tanriyi bulamadim

Dindar Allah Kalbini mühürlemis o yüzden anlamyorsun..

Dinsiz neden öyle yapsin ben dinimi ögrenmek istedim okudum ama hic mükemmel gelmedi

Dindar Allah bilir ne yaparsa sual sorulmaz

bu sekilde sonsuz bir kisir döngüye döner dindar ile dinsiz arasindaki tartisma

en son tartistigim 2 müslümanin birisi

Kutup olayinda 1800 yil önce kutupta insan yasamiyordu demekki gerek görmemis bir aciklama

digeri Aise ve cok eslilik olayinda Allah ne isterse o olur 9 Yasindaki birisini peygamberine es olarak vermisse helaldir dedi kapatti konuyu ironik tarafi ise Cocuk gelisimi okuyan birisiydi anaokul ögretmeni. o yüzden dinin cok güclü bir tarafi var ÖLÜM..... ölümden korkanlarla tartisamazsiniz cünkü varligimizin en önemli olgusu bir dinsiz bir deist olarak bende bilmiyorum hatta belki hristiyan yada yahudi yada musluman haklidir

Keske Hic sorgusalamasaydik ne güzel afyonu aliyoduk hergün ohh ne güzel sorgulamak pek iyi birsey degil ama bir bulastimi off kurtulusu yok :)
 

BERVA

Doçent
Katılım
24 Nisan 2011
Mesajlar
712
Reaksiyon puanı
8
Puanları
18
@Bthnkdgn

Dostum sen sorularına cevabı yanlış kişilerde aramışsın. Sana en yakın bir camiye git.Alamadın mı cevabını git diyanet işlerine dinin ehli olan birisinden yardım iste. Kuantum fiziğini hazırlık öğrencisinden öğrenmeye çalışmak gibi bir şey senin "Dindar" arkadaşınla olan muhabbetin. Git "Profesör" üne sor. Alamadığın zaman cevabını tatmin olamadığın zaman konuşalım.
 

Elbruz46

Rektör
Katılım
22 Şubat 2008
Mesajlar
11,931
Reaksiyon puanı
1,338
Puanları
113
Birgün otogardayım tanıdığım bir minibüsçüyü gördüm, daha önce onunla her seferinde çok geç gittiğim için bu kez onunla gitmek istemedim ama bunu onu kırmadan söylemem gerekiyordu.

Ona yaklaşırken kafamda senaryoyu kurdum.

İşte yanına ulaşınca selamlaşacağız, hal hatır vs faslından sonra ben ona saat kaçta gideceğini soracağım.

O bana bir saat söyleyecek.

Ben de abi sen çok geç gidiyorsun, benim acelem var diyeceğim diğer arabaya bineceğim.

Kafamda bunları kurarak yanına gittim, selamlaştık sonra ben abi saat kaçta gidiyorsun diye sordum.

Saat 1'de gidiyorum dedi...

Ben de hemen kafamda önceden kurduğum cevabı yapıştırdım, abi sen çok geç gidiyorsun, benim acelem var!

Karşımdaki minibüsçü şaşırdı!

Benden daha önce başka araba yok ki dedi...

O an benim jeton düştü saat 1'e 10 dakika falan var!

Benim kafamda onun gitmesine daha 2-3 saat vardı, saat kaçta gidiyorsun diye sormama rağmen onun verdiği cevabı dinlememiştim bile!

Çünkü soruyu sorma amacım kaçta gittiğini öğrenmek değil, sonradan ona sunacağım bahane için zemin hazırlamaktı...


Bazı kişilerin din hakkında ortaya attıkları sorular da bu şekilde.

Gerçekten bilmediklerini öğrenmek için, şüphelerini gidermek için, mantığını oturtamadıkları konulara cevap bulabilmek için soru sormuyorlar.

Sordukları sorulara verilen cevaplar da zerre kadar umurlarında değil açıkçası...

2+2 kaç eder diye sorsalar,

4 diye cevap verirsin, ezberden söylüyorsun derler...
Hesap yapıp 4 sonucunu bulursun söylersin, senin de şüphen var ki hesap yapıyorsun derler...

Yani verdiğin her cevaba, cevap doğru dahi olsa kulp takarlar.
 

dadaş27

Profesör
Katılım
27 Ocak 2013
Mesajlar
2,276
Reaksiyon puanı
7
Puanları
38
Ahahahahahaha :D :D
"Türkiye'deki ateistlerin %90'ı sünnetli, ve yine %90'ı sinirlendiklerinde arkadaşlarına Allah belanı versin derler." :D :D :D
 

serkay1578

Doçent
Katılım
6 Ekim 2010
Mesajlar
893
Reaksiyon puanı
3
Puanları
0
Serkay arkadas niye kendini yoruyosun.... egerki bir dine inanmak zorunda olsan ve sende ölümün cevabini bilmeseydin hep din din diye cocukken alistirilsaydin hic düsünmeseydin hatta düsünmenin bile hasa dinden cikarir en iyisi karistirmamak mantigiyla nasil olsa birsey kaybetmiyicez yolunu takip etseydin sende o kadar yazilana birsey uydururdun

Dindar

Islam baris dinidir

Dinsiz neden islam ülkelerinde kan savas eksik olmuyor önce

Dindar Cünkü onlar gercek islami yasamiyorlar

Dinsiz Nedir Gercek islam

Kuran ve hadislerin carpitilmamis hali

Dinsiz Anadili arapca olan araplar arasindaki yüzlerce akim neden peki adamlarin anadili ve cok geri kalmislar hertürlü pislik var

Dindar Cünkü onlar Gercek islami yasamiyorlar

Dinsiz Islamda kölelik ve sex köleligi ve cariyelik var diye duydum

Dindar Yoktur islam kaldirmistir

Dinsiz kaldirmissa peki 1960 a kadar neden araplarda kölelik vardi

Dindar Araplar gercek islami yasamiyor

Dinsiz islamda hersey mükemmel ve ap acik ise neden bu kadar görüs ayriligi var Mesela cübbeli hoca

Dindar Cübbeli hoca dini yanlis yorumluyor

Abdulkadir Hoca oda yanlis yorumluyor

Cübbeli Fetuhllah hocaya Sirk kosan fetuhllah hoca adnan oktara adnan oktar nurculara adnan oktar abdulaziz Hocaya Sirk suclamasinda bulunuyor

Alevilik sunnilik sunnilik icinde mezhep alevilikte farklilik peki bunlar neden

Dindar Dedim ya Onlar gercek islami yasamiyor !!

Islam bilimle celisirmi neden islam ülkeleri geri

Cünkü islamin yolundan uzaklastik

dinsiz peki bu gercek islami kimden ögrenicez hangi hocadan bilgi alsak farkli konusuyo

Dindar Kendin Aklin yokmu kendin oku gercegi bul

dinsiz ee okudum ve cok cag disi ve bu evreni var edebilicek tanriyi bulamadim

Dindar Allah Kalbini mühürlemis o yüzden anlamyorsun..

Dinsiz neden öyle yapsin ben dinimi ögrenmek istedim okudum ama hic mükemmel gelmedi

Dindar Allah bilir ne yaparsa sual sorulmaz

bu sekilde sonsuz bir kisir döngüye döner dindar ile dinsiz arasindaki tartisma

en son tartistigim 2 müslümanin birisi

Kutup olayinda 1800 yil önce kutupta insan yasamiyordu demekki gerek görmemis bir aciklama

digeri Aise ve cok eslilik olayinda Allah ne isterse o olur 9 Yasindaki birisini peygamberine es olarak vermisse helaldir dedi kapatti konuyu ironik tarafi ise Cocuk gelisimi okuyan birisiydi anaokul ögretmeni. o yüzden dinin cok güclü bir tarafi var ÖLÜM..... ölümden korkanlarla tartisamazsiniz cünkü varligimizin en önemli olgusu bir dinsiz bir deist olarak bende bilmiyorum hatta belki hristiyan yada yahudi yada musluman haklidir

Keske Hic sorgusalamasaydik ne güzel afyonu aliyoduk hergün ohh ne güzel sorgulamak pek iyi birsey degil ama bir bulastimi off kurtulusu yok :)

Aynen öyle.Dinden çıkmak kolay sanıyor millet ama hiç öyle değil,küçüklükten beri kafanıza dayatılan bir şey ve inanmayanların yanacağını söylüyor.Ama insanın aklına bir kere şüphe düştümü bitmiyor işte içini kemiriyor resmen kolay bir şey değil hayatının önemli bir kısmını dine göre yaşıyorsun çünkü.

Dindar arkadaşlarla tartışığın zaman hep bir kaçış yolları var en kötü ihtimalle allah bilir doğrusunu diyorlar (lafım buradakilere değil genele) çünkü allah soyut bir kavram ve yaratıcı,her şeyi bilen olduğu için her yere koyabilirsin.Ama şu allah size hidayet vermemiş,kalbinizi mühürlemiş gibi lafları anlayamıyorum bunu diyorsanız allah ayrımcılık yapıyor demekki benim suçum neydi kalbimi mühürledi ben göremiyorum gerçekleri ? Allah zaten biliyordu ben doğarken cennetlik mi cehennemlik mi olacağımı bu neyin sınavı ?
 

kosasker

Profesör
Katılım
24 Aralık 2008
Mesajlar
3,195
Reaksiyon puanı
49
Puanları
48
O kadar bilgisiz ve boş yazılar yazıyorsunuz ki, artık cevap vermek komik geliyor bana, yine de devam edeceğim.

1. İslamı öğrenmek gibi bir niyetiniz varsa, gidin bir imamla konuşun.

2. Allah soyut değil, somuttur. Siz kaosdan, bir düzen doğacağına inanıyor olabilirsiniz. Fakat evrendeki düzen o kadar hassas ve bağlantılı ki, hiçbir kaosdan böyle bir düzen çıkmasına ihtimal veremiyoruz. Böyle bir düzende yaratıcıya ihtiyaç duymaktadır. O da hiç şüphe yok ki Allah-u teâladır.

3. Siz bizim hiçbir şeyi sorgulamadığımızı, İslamın öğretisi gibi sunulan herşeyi kabul ettiğimizi (Bu iş ulema' ya, din heyetine ait) sanıyorsunuz. Hayır arkadaşlar. Müslümanlar önlerine İslam olarak sunulan herşeyi kabul etmiyor, araştırıyor, doğrusunu buluyor veya reddediyor.

4. Siz müslümanları kesin kez cennete girecekmiş gibi İslam dinini yorumluyorsunuz. Hiçbir müslüman, Allah-u Teâla' dan bir senet almadı cennete girebilmek için. Hiçbir müslümanında cennete girmek gibi bir garantisi yoktur.

Sizi samimi bulmuyorum. Art niyetli olarak burada yazdığınız belli. İslamı bilmeden eleştirmeye çalışıyor, hayatınızdan geçmiş insanların size olan davranışları ile yargılar sunuyorsunuz.

Siz açıkca sadece karşı duruyor, hamasetlik ediyorsunuz.

Sizin niyetiniz üzüm yemek değil, bağcıya saldırmak. Bağcının da bağın da bir sahibi var, onu da bilin.

Hiç bir müslüman, bir başka müslümana yaptığından dolayı "Sen kafir oldun, dinden çıktın" diyemez. En azından sünni mezheplerde denilmemesi telkin edilmiştir.

Aralardan çektiğiniz lafları, Kuran' dan cımbızladığınız ayetleri ve kendi yaşadığınız acı gerçekleri, aklınızdan kattıklarınızla beraber; İslam dini gibi sunmaya çalışmayın.

Kara komediden başka birşey değil yazdıklarınız. "Haksızlık karşısında susan, dilsiz şeytandır" lafına binayen, ilmimiz yettikçe cevap vermek durumundayız.
 

serkay1578

Doçent
Katılım
6 Ekim 2010
Mesajlar
893
Reaksiyon puanı
3
Puanları
0
O kadar bilgisiz ve boş yazılar yazıyorsunuz ki, artık cevap vermek komik geliyor bana, yine de devam edeceğim.

1. İslamı öğrenmek gibi bir niyetiniz varsa, gidin bir imamla konuşun.

2. Allah soyut değil, somuttur. Siz kaosdan, bir düzen doğacağına inanıyor olabilirsiniz. Fakat evrendeki düzen o kadar hassas ve bağlantılı ki, hiçbir kaosdan böyle bir düzen çıkmasına ihtimal veremiyoruz. Böyle bir düzende yaratıcıya ihtiyaç duymaktadır. O da hiç şüphe yok ki Allah-u teâladır.

3. Siz bizim hiçbir şeyi sorgulamadığımızı, İslamın öğretisi gibi sunulan herşeyi kabul ettiğimizi (Bu iş ulema' ya, din heyetine ait) sanıyorsunuz. Hayır arkadaşlar. Müslümanlar önlerine İslam olarak sunulan herşeyi kabul etmiyor, araştırıyor, doğrusunu buluyor veya reddediyor.

4. Siz müslümanları kesin kez cennete girecekmiş gibi İslam dinini yorumluyorsunuz. Hiçbir müslüman, Allah-u Teâla' dan bir senet almadı cennete girebilmek için. Hiçbir müslümanında cennete girmek gibi bir garantisi yoktur.

Sizi samimi bulmuyorum. Art niyetli olarak burada yazdığınız belli. İslamı bilmeden eleştirmeye çalışıyor, hayatınızdan geçmiş insanların size olan davranışları ile yargılar sunuyorsunuz.

Siz açıkca sadece karşı duruyor, hamasetlik ediyorsunuz.

Sizin niyetiniz üzüm yemek değil, bağcıya saldırmak. Bağcının da bağın da bir sahibi var, onu da bilin.

Hiç bir müslüman, bir başka müslümana yaptığından dolayı "Sen kafir oldun, dinden çıktın" diyemez. En azından sünni mezheplerde denilmemesi telkin edilmiştir.

Aralardan çektiğiniz lafları, Kuran' dan cımbızladığınız ayetleri ve kendi yaşadığınız acı gerçekleri, aklınızdan kattıklarınızla beraber; İslam dini gibi sunmaya çalışmayın.

Kara komediden başka birşey değil yazdıklarınız. "Haksızlık karşısında susan, dilsiz şeytandır" lafına binayen, ilmimiz yettikçe cevap vermek durumundayız.

Yazdıklarınız yazdıklarıma cevap vermediği gibi cevap olmadığı için saldırgan tutum sergiliyorsunuz.Bunun aynısını bir videoda izlemiştim bir imam sorulara cevap veremeyince soruları sorana aynı bu şekide saldırıyordu.Allahı somut görmeniz ayrı bir olay zaten ona girmiyorum bile,insanın egosu ne kadar yüksekse artık kendinin mükemmel olduğunu düşünüyor ortada bir mükemmel yok ama siz öyle sanıyorsunuz.Unutmayın rüzgar,paraşütle atlamak için yok,rüzgar olduğu için paraşütle atlıyoruz.Buda aynı şey siz kendinizi neden olarak görmeye devam edin ama neden değil sadece bir sonucuz.Bugün bilim zaten birer birer yıkıyor tabuları bundan 200 sene sonra insanlar bunlara inanıyormuş diyecekler arkamızdan,biz nasıl yunan mitolojisi,msır mitolojisi ve daha binlerce din için dediğimiz gibi.
 

kosasker

Profesör
Katılım
24 Aralık 2008
Mesajlar
3,195
Reaksiyon puanı
49
Puanları
48
Yazdıklarınız yazdıklarıma cevap vermediği gibi cevap olmadığı için saldırgan tutum sergiliyorsunuz.Bunun aynısını bir videoda izlemiştim bir imam sorulara cevap veremeyince soruları sorana aynı bu şekide saldırıyordu.Allahı somut görmeniz ayrı bir olay zaten ona girmiyorum bile,insanın egosu ne kadar yüksekse artık kendinin mükemmel olduğunu düşünüyor ortada bir mükemmel yok ama siz öyle sanıyorsunuz.Unutmayın rüzgar,paraşütle atlamak için yok,rüzgar olduğu için paraşütle atlıyoruz.Buda aynı şey siz kendinizi neden olarak görmeye devam edin ama neden değil sadece bir sonucuz.Bugün bilim zaten birer birer yıkıyor tabuları bundan 200 sene sonra insanlar bunlara inanıyormuş diyecekler arkamızdan,biz nasıl yunan mitolojisi,msır mitolojisi ve daha binlerce din için dediğimiz gibi.

Saldırgan bir tavır sergilemiyorum, belki de sen savunma içgüdüsü ile okumuşsundur.
Yazdıklarımı cevap olarak kabul etmemen normal çünkü zaten bir soru sormamışsın.
Siz birbirinizi destekler nitelikte, İslam hakkında yazılar yazıyorsunuz, bizde okuyanlar için, bilgimiz el verdiğince karşılık veriyoruz.

Evet ortada bir mükemmel var o da bu evreni yaratmıştır. Biz bir sonuç değiliz, bir sebebiz. Evrenin yaratılmasına sebepdir insanoğlu.

Mükemmel olan, zorla yaptırabileceği halde, insana irade vererek ve ilmini, sanatı içerisine gizleyerek bilinmek istemiştir. Bizim kutsal kitabımız okuyan, etrafını ve etrafındaki sanatı irdeleyen, düşünen, düşünebilen insanlar için indirilmiştir.

Herkes anlayacak, kabul edecek, hoşgörecek diye bir kaide yok.

İçerisinde olmadığınız halde, İslam ile alakası olmayan ve İslam' a atıfta bulundurduğunuz şeyler yazdığınız sürece, tabii ki karşılık bulursunuz.

Bundan doğal ne olabilir ki ?
 

serkay1578

Doçent
Katılım
6 Ekim 2010
Mesajlar
893
Reaksiyon puanı
3
Puanları
0
Saldırgan bir tavır sergilemiyorum, belki de sen savunma içgüdüsü ile okumuşsundur.
Yazdıklarımı cevap olarak kabul etmemen normal çünkü zaten bir soru sormamışsın.
Siz birbirinizi destekler nitelikte, İslam hakkında yazılar yazıyorsunuz, bizde okuyanlar için, bilgimiz el verdiğince karşılık veriyoruz.

Evet ortada bir mükemmel var o da bu evreni yaratmıştır. Biz bir sonuç değiliz, bir sebebiz. Evrenin yaratılmasına sebepdir insanoğlu.

Mükemmel olan, zorla yaptırabileceği halde, insana irade vererek ve ilmini, sanatı içerisine gizleyerek bilinmek istemiştir. Bizim kutsal kitabımız okuyan, etrafını ve etrafındaki sanatı irdeleyen, düşünen, düşünebilen insanlar için indirilmiştir.

Herkes anlayacak, kabul edecek, hoşgörecek diye bir kaide yok.

İçerisinde olmadığınız halde, İslam ile alakası olmayan ve İslam' a atıfta bulundurduğunuz şeyler yazdığınız sürece, tabii ki karşılık bulursunuz.

Bundan doğal ne olabilir ki ?

O zaman dine inanlarda dine inanmayanlara laf etmesin bu oluyor mu ? Bu olayın onla ilgisi yok ben karşılık vermiyorsunuz değil veremiyorsunuz dedim zaten.İsanın tanrının oğlu olarak geçmesi çok saçma ama yukarıda anlattığım cenneten kovulma çok mantıklı değil mi ? Bunlar daha küçüklükten kafaya sokulmasa şimdi anlatsam ya bi git saçmalama dersiniz ama din olunca öyle olmuyor.Zaten bütün evren muhammedin hürmetine yaratıldı demi ? Evrenin büyüklüğü hakkında bir bilginiz yok heralde.Bu nasıl bir ego ben anlayamıyorum gerçekten.
 
Katılım
11 Haziran 2011
Mesajlar
541
Reaksiyon puanı
0
Puanları
0
İnanan insan, yapması gerekeni layıkıyla yapan insan ÖLÜM den korkmaz ALLAH tan korkar bunu böyle bil! kaldı ki insan elektronik bir alet gibi fişini çekince bütün işlevini yitiriyor yani ölüm ile her şeyi bitiriyorsa bütün insanlığın bu kadar çabası niye? Dünya nüfusunun yüzde 85-90 ı bir dine veya bir ilaha inanıyor.Yüzde 10-15 lik bir kısım ise kendi içinde Tanrıya veya evrensel bir ruha inanıyor dine inanmıyor.Bunu da orana vurduğumuz zaman o 10-15 lik kısım iyice düşünüyor.Bazı demagog arkadaşlara göre DİN AFYON ya dünya nüfusunun yüzde 90 nından fazlasının bir şeye inandığını görünce acaba AFYONU kim çekmiş insan merak ediyor! Şimdi elini vicdanına koy;İktidar sahiplerini yerlerinden eden, sömürgecilere karşı dimdik duran, DİN YOLUYLA KENDİLERİNE ÇIKAR SAĞLAYIP ONLARI UYARAN VE ONLARI CEHENNEMLE MÜJDELEYEN DİN Mİ AFYON? İnsanları köleleştirip farklı bir tabaka oluşturmaya çalışan mekke müşriklerine karşı baş kaldırmayı emreden din mi afyon? Köle olan Bilal'e efendisine baş kaldırma cesareti veren Din mi afyon? Menfaatleri Bozulmasın, tekerlerinin önüne taş gelmesin diye Peygambere (SAV) para,kadın,makam,mevki,şan,şöhret teklif eden DİNSİZLERE " Bir elime ayı, bir elime güneşi verseniz de ben bu dinden vazgeçmem" diyen Peygamberin getirdiği din mi afyon? Okuma yazma öğretmeleri karşılığında savaş esirlerini serbest bırakan bir din mi afyon? Şimdi Dön bir de kendine bak Afyonu kim çekmiş kim çekmemiş.
 

kosasker

Profesör
Katılım
24 Aralık 2008
Mesajlar
3,195
Reaksiyon puanı
49
Puanları
48
Evet bütün evren Hz. Muhammed s.a.v hürmetine yaratıldı. İslamın Kutsal kitabı Kuran böyle diyor.

Evet cennetten kovulma çok mantıklı.

Sana kalsa milyarlarca yıl dünyada kendiliğinden mikroorganizmalar yetişti ve biz meydana geldik.

Hakkaten ego var bende, cüzdanda duruyor. Dün yeni almıştım.

Evrenin sonlu olan büyüklüğü hakkında bilgim var, evrenin genişleme hızı hakkında da bilgim var. Bu beni ilim adamı mı edecek yani ? Yoksa bana bir yetki felan mı verecek ?

Yada bunları senin bilmen sana bir yetki mi veriyor!? Olay budur.

Evrenin bir sınırı var peki evrenden sonra ne var onu biliyor musun? Öğrenmek ister misin ?

İslam ilmi ile uğraşan alimler evrenden sonra ne olduğu ile alakalı görüşlerini yayınlamışlar, yakın tarihte de, tüm evrenin manyetik haritasını yayınladı nasa. Bunu biliyor musun ?

Konu başlığı Peygambere saygısızlık. Peygambere saygısı olmayanın, İslam' a, Allah' a saygısı yoktur. Konuyu modlar kapatmadan, konunun özüne dönülse iyi olur.
 

serkay1578

Doçent
Katılım
6 Ekim 2010
Mesajlar
893
Reaksiyon puanı
3
Puanları
0
İnanan insan, yapması gerekeni layıkıyla yapan insan ÖLÜM den korkmaz ALLAH tan korkar bunu böyle bil! kaldı ki insan elektronik bir alet gibi fişini çekince bütün işlevini yitiriyor yani ölüm ile her şeyi bitiriyorsa bütün insanlığın bu kadar çabası niye? Dünya nüfusunun yüzde 85-90 ı bir dine veya bir ilaha inanıyor.Yüzde 10-15 lik bir kısım ise kendi içinde Tanrıya veya evrensel bir ruha inanıyor dine inanmıyor.Bunu da orana vurduğumuz zaman o 10-15 lik kısım iyice düşünüyor.Bazı demagog arkadaşlara göre DİN AFYON ya dünya nüfusunun yüzde 90 nından fazlasının bir şeye inandığını görünce acaba AFYONU kim çekmiş insan merak ediyor! Şimdi elini vicdanına koy;İktidar sahiplerini yerlerinden eden, sömürgecilere karşı dimdik duran, DİN YOLUYLA KENDİLERİNE ÇIKAR SAĞLAYIP ONLARI UYARAN VE ONLARI CEHENNEMLE MÜJDELEYEN DİN Mİ AFYON? İnsanları köleleştirip farklı bir tabaka oluşturmaya çalışan mekke müşriklerine karşı baş kaldırmayı emreden din mi afyon? Köle olan Bilal'e efendisine baş kaldırma cesareti veren Din mi afyon? Menfaatleri Bozulmasın, tekerlerinin önüne taş gelmesin diye Peygambere (SAV) para,kadın,makam,mevki,şan,şöhret teklif eden DİNSİZLERE " Bir elime ayı, bir elime güneşi verseniz de ben bu dinden vazgeçmem" diyen Peygamberin getirdiği din mi afyon? Okuma yazma öğretmeleri karşılığında savaş esirlerini serbest bırakan bir din mi afyon? Şimdi Dön bir de kendine bak Afyonu kim çekmiş kim çekmemiş.



Evet bütün evren Hz. Muhammed s.a.v hürmetine yaratıldı. İslamın Kutsal kitabı Kuran böyle diyor.

Evet cennetten kovulma çok mantıklı.

Sana kalsa milyarlarca yıl dünyada kendiliğinden mikroorganizmalar yetişti ve biz meydana geldik.

Hakkaten ego var bende, cüzdanda duruyor. Dün yeni almıştım.

Evrenin sonlu olan büyüklüğü hakkında bilgim var, evrenin genişleme hızı hakkında da bilgim var. Bu beni ilim adamı mı edecek yani ? Yoksa bana bir yetki felan mı verecek ?

Yada bunları senin bilmen sana bir yetki mi veriyor!? Olay budur.

Evrenin bir sınırı var peki evrenden sonra ne var onu biliyor musun? Öğrenmek ister misin ?

İslam ilmi ile uğraşan alimler evrenden sonra ne olduğu ile alakalı görüşlerini yayınlamışlar, yakın tarihte de, tüm evrenin manyetik haritasını yayınladı nasa. Bunu biliyor musun ?

Konu başlığı Peygambere saygısızlık. Peygambere saygısı olmayanın, İslam' a, Allah' a saygısı yoktur. Konuyu modlar kapatmadan, konunun özüne dönülse iyi olur.

Aminoasitlerin gerekli koşullar olduğu zaman bir araya gelebildiği ispatlanmış birşey.Bugün evrimi çürüten kanıt yok zaten olsa çürüten adama nobel ödülü verirler değil mi ? Bunca yıllık tartışmalar yaşanmış birşey sonuçta kim almak istemez bu ödülü ? Bu teoriyi bir dinciler çürütüyor ama doğru düzgün bir bilim dergisinde hiç yok nedense böyle şeyler.Ama topraktan yaratılma daha mantıklı doğru hatta zencileride daha koyu topraktan yarattı allah.

Aynen konu amacından sapıyor buna yazacağın cevapta,cevap vermemi gerektirecek bir mesaj atmazsan bundan sonra konuya yazmayacağım sapmasın konu.
 

Bthnkdgn

Öğrenci
Katılım
27 Şubat 2012
Mesajlar
66
Reaksiyon puanı
0
Puanları
6
Hocalara Danisalim buyrun

[video=youtube;y7IO81l5noc]http://www.youtube.com/watch?v=y7IO81l5noc[/video]

[video=youtube;1gvb12fiuzI]http://www.youtube.com/watch?v=1gvb12fiuzI[/video]

Allah insanin tercigini bilmez diyen ilahiyatci

[video=youtube;qsN0OPxxdUU]http://www.youtube.com/watch?v=qsN0OPxxdUU[/video]


Islamda Sex Köleligi Bunu diyen ilahiyatci

[video=youtube;mF5h-h1YZUI]http://www.youtube.com/watch?v=mF5h-h1YZUI[/video]

Allah Cariyeligi Helal kildi diyor en kücük süphe yok diyor..

Cübbeli sirklikle suclaniyor suclayan müslüman
[video=youtube;1aFZpmdQedg]http://www.youtube.com/watch?v=1aFZpmdQedg[/video]


[video=youtube;DFshyFDB8cA]http://www.youtube.com/watch?v=DFshyFDB8cA[/video]

Gangamci Adnan oktar yanindaki bayanlara bakin


Misirin Ünlü din Adami Bakin dinden cikanlar icin ne diyor


[video=youtube;d775NwV6eAA]http://www.youtube.com/watch?v=d775NwV6eAA[/video]

Talibanin Din Anlayisi


[video=youtube;LQt8q_8Swn8]http://www.youtube.com/watch?v=LQt8q_8Swn8[/video]

Arap Din bilgininin Islamda ifade ve düsünce özgürlügü


[video=youtube;qwnvHqLDE9w]http://www.youtube.com/watch?v=qwnvHqLDE9w[/video]


Evrimci Imam

[video=youtube;LfwKfVuFLaU]http://www.youtube.com/watch?v=LfwKfVuFLaU[/video]

Islamda Evrim Yoktur Diyen Dindar

[video=youtube;Av6AfMUJ0x0]http://www.youtube.com/watch?v=Av6AfMUJ0x0[/video]


Bir Dindar Yine bir Tarikati Dinsizlikle Sucluyor

[video=youtube;FiQ49JH1CQU]http://www.youtube.com/watch?v=FiQ49JH1CQU[/video]


Cübbeliyi sirkle sucluyor

[video=youtube;o2j7Y8LuB18]http://www.youtube.com/watch?v=o2j7Y8LuB18[/video]


Aleviler Said Nurcucular Fetuhllah Gülenler Sirkle Suclaniyor


[video=youtube;yH-yEuqn1Us]http://www.youtube.com/watch?v=yH-yEuqn1Us[/video]


Bayindir Kendini Sirkle Suclayan Cübbeliyi Sirklikle Sucluyor

[video=youtube;HIhHfLl_xd0]http://www.youtube.com/watch?v=HIhHfLl_xd0[/video]

Iranli Hoca Sahabeye Küfrediyor

[video=youtube;1sNCnj8ek2A]http://www.youtube.com/watch?v=1sNCnj8ek2A[/video]

Böyle Evrimci olan evrimci olmayan Recm kabul eden etmeyen Birbirini sirklikle suclayan

Fetuhlah Güleni Kafir diyen

Cübbeliye Kafir Diyen

Beyaz Hocaya Kafir Diyen

Nuri Öztürk Hocaya Kafir diyen

o kadar video o kadar islam icinde ayrilik varken hala gelip dinimiz kusursuzdur sizde sorun var acikalamsini nasil yaparsiniz o kadarmi beee.. bizde sorun yok bakin sorun sizdeeeeee önce gidin kendi icinizdeki karmasayi cözün sonra gelin dinsizlerle tartisin.


Sonra Gidin imama hocaya danisin hangi hocaa be :D Hepsi birbirini sucluyor

Müslümanlar önce kendi iclerinde barisi saglamali önce kusursuz ve mükemmel dinimiz dedikleri dini ortaya cikartmali

Islam Bilimdir

Islam kadina önem verir

Islamda Huzur vardir dedikleri dini. Baris dini Dedikleri dini Kardeslik dedikleri dini

Cünkü bu kadar islam dünyasindaki karmasa aci kan savastan sonra

Kusra bakmayin ama

2 olasilik var

1. Din Yalan

2. Siz Yalansiniz.. Din Dogru Sizde Sorun var

Cünkü Aktir islam diyorsunuz görüntü Kara

- - - Mesaj Güncellendi - - -

Serkay arkadasim bence bosuna tartisiyosun..Kendi icinde görüs birligine varamamis bir dinin mensuplarina dogru budur diye anlatilamaz cünkü daha kendileri Dinlerini Anliyamiyorlar
 

braveheart.fb

Profesör
Katılım
21 Mart 2009
Mesajlar
1,985
Reaksiyon puanı
92
Puanları
48
Yazılarının tamamını okumadım; ama şöyle bir baktım da birçok hurafeyi din adına ateizme karşı savunuyoruz.

Birinci “evren peygamberin yüzü suyu hürmetine yaratılmıştır” sözü Kur'an'da geçmez; uydurma bir hadistir. Bu hadis Kuttubi Sitte’de geçmez.Kuttubi Sitte’yi geçtim ikincil hadis kaynaklarında bile bu hadise rastlamak mümkün değildir.

Kur-a’nda Cennet kelimesi bahçe anlamında kullanılır.(yani hz ademin kovulduğu yer dünyadaki bir bahçede olabilir)
Âdem ve Havva’nın ilk insanlar olduğu kuranda geçmez.(ilk insanlar da olabilir olmayabilirde)

Kur-an insan neslinin çoğalmasını, ademin çocuklarının evliliğiyle olduğu da söylemez.

peygabirin küçük yaşta bir kızla evlendiği hikayeside uyduruk bir hadistir.Malalisef hadislerin karanlık dünyası böyle uydurmalarla dolu.
 
Katılım
11 Haziran 2011
Mesajlar
541
Reaksiyon puanı
0
Puanları
0
Peygamberin yeteri kadar kadını vardı zaten merak etme.9 yaşından başlamak üzere hatta.
Hani siz dinsizler bizden çok okur çok sorgularsınız ya al bide bunu oku doğrusu neymiş öğren.Böyle basit kulaktan dolma aciz suçlama ve iftiralarla küçülme.
Değerli kardeşimiz;
Peygamberliğin gelişinden on yıl sonra, elli yaşındayken eşi Hz. Hatice’yi kaybeden Peygamberimiz (asm.) kendisine hem ev işleri ve çocuklarının bakımında yardımcı olacak, hem de İslâm’a davet faaliyetlerinde destek olacak eşlere ihtiyacı vardı. Bunun için bir yandan yaşlı ve dul bir kadın olan Sevde’yi, öte yandan da en yakın arkadaşı olan Hz. Ebubekir’ in kızı Hz.Ayşe’yi istetti.

Hz. Peygamberin bu isteği, vahyin başlangıcından on yıl sonradır. Hz. Ayşe vahiy başlangıcından beş altı yıl önce doğmuştur. Dolayısıyla Hz. Ayşe’nin Peygamberimizle evlendiği yaşın on yedi-on sekiz olduğu ortaya çıkar.

Bu konu, daha detaylı bir şekilde Mevlana Şibli’ nin “Asr-ı Saadet” kitabında geçer. (İst. 1928. 2/ 997)

Hz. Ayşe’nin evlendiği zaman yaşının büyük olduğunu, ablası Esma’nın biyografisinden kesin olarak anlıyoruz. Eski biyografi kitapları Esma’dan bahsederken diyorlar ki:

“Esma yüz yaşındayken, Hicretin 73. Yılında vefat etmiştir. Hicret vaktinde yirmi yedi yaşındaydı. Hz. Ayşe ablasından on yaş küçük olduğuna göre, onun da hicrette tam on yedi yaşında olması icap eder. Ayrıca Hz. Ayşe, Hz. Peygamber’den önce Cübeyr’le nişanlanmıştı. Demek evlenecek çağda bir kızdı.” (Hatemü’l Enbiya Hz. Muhammed ve Hayatı, Ali Himmet Berki, Osman Keskioğlu, s. 210)
Not: Konuyla ilgili Dr. Reşit Haylamaz'ın "Âişe Vâlidemiz’in Evlilik Yaşı"başlıklı şu makalesini de okumanızı tavsiye ederiz:

Âişe Vâlidemiz’in, altı veya yedi yaşındayken nişanlandığı, on yaşındayken de evlendiği yönündeki rivayetler,1 onun evlilik yaşıyla ilgili kanaatin oluşmasında bugüne kadar en önemli âmiller olagelmiştir. Bu kanaatin yerleşmesinde, erken yaşlarda evlenmenin o gün oldukça yaygın oluşu ve coğrafi yapının etkisiyle çocuklardaki fizikî gelişmenin daha erken yaşlarda tamamlanması gibi sebeplerin de belirleyici olduğunu unutmamak gerekir. Onun içindir ki konu, dün denilebilecek bir zamana kadar hiç gündeme gelmemiş ve tartışma konusu olmamıştır.

Söz konusu hususu bugün, o günkü şartları nazara almayan ve İslâm’ı da ‘dışarı’dan inceleme konusu yapanlar gündeme getirmekte ve meseleyi kendi zaviyelerinden değerlendirip tenkit etmektedir. Bu farklı duruşa İslâm Dünyası’nın tepkisi de aynı değildir; bir kısmı, meseleyi olduğu gibi kabul etmenin gerekliliği hususunda ısrar ederken2 az da olsa diğer bir kısmı, evlendiği dönemde Âişe Vâlidemiz’in, daha olgun bir yaşta olduğunu3 ifade etmektedir. Karşılıklı tepkilerin ağırlığını hissettirdiği bu tartışmalar esnasında, her zaman dengenin korunamadığı; tepkilere cevap teşkil etsin denilirken söz konusu rivayetlerin yok sayıldığı veya bu tavra tepki olarak diğer alternatifleri görmezden gelme yanlışlığına düşüldüğü de bir gerçek.

Bilindiği üzere herkes, kendi yaşadığı devrin çocuğudur ve arkadan gelen nesiller tarafından da, o devrin kültürü esas alınarak değerlendirmeye tâbi tutulmalıdır.

Toplumlar, ortak birikimin neticesinde hâsıl olan ‘örf’lere göre yön bulurlar ve bunların hesaba katılmadığı yerde, o toplum hakkında karar verme konumunda olanların isabetinden söz etmek oldukça zor, hatta imkânsızdır.

Meseleye bu zaviyeden bakıldığında, Allah Resûlü’ nün neş’et ettiği dönem itibariyle kız çocuklarının erken evlendirildiği4 ve bu türlü evliliklerde yaş farkının pek önemsenmediği5 bilinen bir vak’adır. Kız çocukları hakkında o günkü toplumun benimsediği olumsuz tavrın ve bu tavrın aileler üzerinde oluşturduğu baskının, bu anlayışı tetiklediği de söylenebilir. Burada, iklim ve coğrafî şartların müsait olması yönüyle çocukların, fizikî gelişimlerini daha erken tamamladığı ve kız çocuklara, kocasının evinde büyümesi gereken birer varlık olarak bakıldığı gerçeğini de unutmamak gerekir. Kaldı ki bu, sadece kız çocuklarıyla ilgili bir mesele değildir; o günkü uygulamalara bakıldığında erkek çocukların da erken yaşlarda evlendirildiği anlaşılmaktadır. Mesela Amr ibn Âs ile oğlu Hz. Abdullah’ın arasındaki yaş farkı, sadece on ikidir ki bu durumda Hz. Amr, dokuz veya on yaşındayken evlenmiş olmalıdır.

Bu bilgilerden hareketle diyebiliriz ki Âişe Vâlidemiz, dokuz yaşındayken evlenmiş olsa bile ortada garipsenecek bir durum yoktur. Şayet böyle bir husus söz konusu olmuş olsaydı, Zeyneb Vâlidemiz’le izdivacında fırtına koparmak isteyenlerle, Benî Mustalık Gazvesi dönüşünde ve hiç olmadık yerde Âişe Vâlidemiz’e iftira atanların, onlar açısından önem arz eden böyle bir meseleyi dillerine dolamamaları düşünülemezdi. Sonuç nasıl olursa olsun sadece başlı başına bu bilgi bile, Âişe Vâlidemiz’in evliliği konusunda olumsuz herhangi bir durumun olmadığını ispat için yeterli bir güce sahiptir.

Peki, gerçekte durum nedir? Yaş tespiti konusunda yukarıdaki bilgiler tek alternatif midir?

Bu soruların cevabını alabilmek için elbette o günlerin kapısını aralamak ve aralanan bu kapılardan girerek meseleyi, deliller üzerinden tetkik etmek gerekmektedir. Dilerseniz, ulaşılan delillerin bize ne ifade ettiğine birlikte bakalım:

1. Risâletin ilk günlerinde Müslüman olanların isimleri sıralanırken, ablası Esmâ Vâlidemiz’le birlikte Âişe Vâlidemiz’in adı da zikredilmektedir. Dikkat çekici olan bu zikrin, Hz. Osmân, Zübeyr ibn Avvâm, Abdurrahmân ibn Avf, Sa’d ibn Ebî Vakkâs, Talha ibn Ubeydullah, Ebû Ubeyde ibn Cerrâh ve Erkam ibn Ebi’l-Erkam gibi ‘Sâbikûn-u Evvelûn’ tabir edilen en öndekilerin hemen arkasından; Abdullah ibn Mes’ûd, Ca’fer ibn Ebî Tâlib, Abdullah ibn Cahş, Ebû Huzeyfe, Suhayb ibn Sinân, Ammâr ibn Yâsir ve Habbâb ibn Erett gibi isimlerden de önce gerçekleşiyor olmasıdır.7 Demek ki Âişe Vâlidemiz, o gün küçük de olsa ‘irade’ beyanında bulunabilecek bir çağda ve ilk Müslümanlar arasında yer alabilecek bir durumdadır. Söz konusu bilgilerde ondan bahsedilirken, ‘O gün o küçüktü.’ şeklinde bir kaydın konulmuş olması, bu manayı ayrıca teyit etmektedir.8

2. Ablası Esmâ Vâlidemiz’in konumu da bu kanaati güçlendirmektedir; zira onun, on beş yaşında iken Müslüman olduğu bilinmektedir.9 Bilinen bir gerçek de onun, 595 yılında dünyaya gelmiş olduğudur.10 Bütün bunlar, risâletin ilk yılı olan 610 tarihini göstermektedir. Demek ki Âişe Vâlidemiz, yaşı küçük olmasına rağmen 610 yılında Müslüman olmuştur. Bunun için o gün onun, en azından beş, altı veya yedi yaşlarında olması gerekir ki, on üç yıllık Mekke hayatıyla en az yedi aylık11 Medine günleri de bu tarihe ilave edildiğinde onun, Allah Resûlü ile evlendiği gün –risâletten beş yıl önce dünyaya gelmiş olma ihtimalini esas alacak olursak- en azından on sekiz yaşında olduğu sonucu ortaya çıkmaktadır.

3. Mekke günleriyle ilgili olarak Âişe Vâlidemiz,

"Ben Mekke’de oyun oynayan bir kız iken Hazreti Muhammed (sallallahu aleyhi ve sellem)’e, ‘Doğrusu, onların asıl buluşma zamanları, kıyamet saatidir; Kıyamet saatinin dehşeti ise, tarif edilemeyecek kadar müthiş ve ne acıdır!’ (Kamer Sûresi, 54/46) ayeti nâzil oldu."12
bilgisini vermektedir ki bu bilgi, onun yaşıyla ilgili olarak bize farklı kapılar aralamaktadır. Şöyle ki:

4. Söz konusu ayet, Kamer sûresinin 46. ayetidir ve bütün halinde nâzil olan bu sûrenin, İbn Erkam’ın evinde iken ve bi’setin dördüncü (614),13 sekizinci (618) veya dokuzuncu (619)14 yılında indiğine dair farklı rivayetler vardır. Özellikle ayın ikiye yarılma hadisesini ve o gün buna olan ihtiyacı nazara alan bazı âlimler, söz konusu tarihin 614 olması gerektiği üzerinde durmuşlardır ki bu tarih esas alındığında Hz. Âişe Vâlidemiz, ya henüz dünyaya gelmemiş veya yeni doğmuş demektir. 618 veya 619 tarihi esas alındığında da durum pek değişmemektedir. Zira bu durumda o, henüz dört veya beş yaşında demektir ki her iki yaş da, söz konusu hadiseyi kavrayıp yıllar sonra da aktarabilecek bir olgunluğu ifade etmemektedir. Bu durumda ise o, en yakın ihtimalle risâletin başladığı günlerde dünyaya gelmiş olmalıdır.

Burada dikkat çeken başka bir husus da, o günü anlatırken bizzat Âişe Vâlidemiz’in, "Oyun oynayan bir kız çocuğu idim." şeklindeki beyanıdır. Kendisini ifade ederken kullandığı ‘kız çocuğu’ kelimesinin karşılığı olan ‘câriye’ lafzı, ergenlik çağına geçişi ifade etmekte ve o dönemler için kullanılmaktadır. Arap şairlerinden İbn Yerâ, bu yaşlardaki birisini kastederek maksadını şu şekilde ifade etmektedir: "Sekiz yaşına geldiğinde artık o, benim için bir câriye değil; Utbe veya Muâviye’ye nikahlayabileceğim gelin adayımdır." Bazı bilginler bu kelimenin, on bir yaşın üzerindeki kız çocukları için kullanıldığını ifade etmektedir.

Kamer sûresinin indiği tarih olarak 614 yılını esas alacak olursak, Âişe Vâlidemiz’in risâletten en az sekiz yıl önce doğmuş olduğu ortaya çıkar ki bu tarih 606 yılına tekabül etmektedir. Bu ise, evlendiği gün onun on yedi yaşında olduğunu ifade eder. Sûrenin indiği tarih olarak 618 yılını kabul ettiğimizde ise onun, 610 yılında dünyaya gelmiş olma ihtimalini ortaya koyar ki bir yönüyle bu, evlendiği gün Âişe Vâlidemiz’in on dört yaşında olduğu sonucunu doğururken diğer taraftan onun, risâletten dört yıl sonra dünyaya gelmiş olamayacağını ispat eder.

Bu bilgilerle birinci maddede ifade edilenleri yan yana getirdiğimizde, Âişe Vâlidemiz’in 606 yılında dünyaya geldiği ve on yedi veya on yedi buçuk yaşında iken de evlendiği sonucuna ulaşmamız mümkün olmaktadır.

5. Âişe Vâlidemiz’in Mekke yıllarıyla ilgili olarak anlattığı bazı hatıralar da bunu destekler mahiyettedir. Mesela:

a) Risâletten kırk yıl önce gerçekleşen ve tarih belirlemede bir kıstas olarak kabul gören Fil hadisesinden geriye kalan iki kişiyi Mekke’de dilenirken gördüğünü söylemesi;

b) Mekke’nin en sıkıntılı günlerinde Allah Resûlü’nün sabah-akşam kendi evlerine geldiğini ve bu sıkıntılara dayanamayan babası Hz. Ebû Bekir’in de Habeşistan’a hicret teşebbüsünde bulunduğunu detaylarıyla birlikte anlatması;

c) İlk defa namazın ikişer rekat farz kılındığını, mukim olanlar için daha sonraları onun dört rekata çıkarıldığını, ancak sefer durumlarında yine iki rekat olarak bırakıldığını ifade etmesi;

d)

"Biz İsâf ve Nâile’yi, Kâbe’de cürüm işlemiş ve bu sebeple Allah’ın kendilerini taş haline getirdiği Cürhümlü bir adamla kadın olarak duyup dururduk."20
gibi ifadelerle ilk günlerle ilgili nakillerde bulunması gibi daha pek çok hâtırat, daha ilk günlerden itibaren onun, gelişmeleri takip edebilecek bir çağda olduğunu ifade etmektedir.

6. Efendimiz’le izdivacı söz konusu olduğu günlerde Âişe Vâlidemiz’in, Mut’im ibn Adiyy’in oğlu Cübeyr ile sözlü oluşu da bu kanaati güçlendirmektedir. Burada ayrıca dikkat çeken husus, söz konusu teklifin, Havle binti Hakîm gibi aile dışından birisi tarafından gündeme getirilmiş olmasıdır. Açıkça bu onun, o gün evlilik çağına gelmiş ve evlendirilebilecek genç bir kız olduğunu ifade etmektedir.

Söz konusu ‘sözlülük hali’nin, İbn Adiyy ailesi tarafından ve oğullarının anlayışı değişir gerekçesiyle feshedildiği de bilinen bir gerçektir.21 Burada akla, İbn Adiyy ailesinin, oğullarının anlayışını değiştireceklerinden endişe ettikleri Ebû Bekir ailesiyle böyle bir akdi niye ve ne zaman yaptıkları sorusu gelmektedir. Bunun en makul cevabı söz konusu akdin, ya risâletten önce veya İslâm’ın açıktan tebliğinin başlamadığı dönemde gerçekleşmiş olduğu şeklindedir ki her iki durumda da onun, bi’setin dördüncü yılında dünyaya gelmiş olma ihtimali söz konusu olamaz; hatta bu, sanıldığından da erken yıllarda dünyaya gelmiş olabileceğini düşündürmektedir.

Bu kararın, açıktan tebliğin başlandığı dönemde alınmış olma ihtimali nazara alınacak olursa bu tarihin, İbn Erkam’ın evinden çıkış günleri olan 613-614 yıllarını ifade ettiği görülecektir ki bu, sözlendiği dönem itibariyle onun henüz dünyaya gelmediğini kabullenmek demektir. Bu durumda, söz konusu akitten bahsetmenin de imkânı yoktur. Öyleyse bu sözün bozulduğu tarihlerde onun, en azından yedi veya sekiz yaşında olduğunu kabullenmemiz gerekir ki bu da onun, takriben 605 tarihinde dünyaya gelmiş olduğunu göstermektedir.23

7. Mevzuya ışık tutması bakımından Âişe Vâlidemiz’le diğer kardeşlerinin arasındaki yaş farkı da dikkat çekicidir. Bilindiği gibi Hz. Ebû Bekir (radıyallahü anh)’ın altı çocuğu vardır; bunlardan Hz. Esmâ ve Hz. Abdullah, Kuteyle binti Ümeys’ten; Hz. Âişe Vâlidemiz’le Hz. Abdurrahman, Ümmü Rûmân (r.anha)’dan; Muhammed, Esmâ binti Ümeys’ten ve Ümmü Gülsüm de Habîbe binti Hârice’den dünyaya gelmiştir. Bu durumda Esmâ Vâlidemiz’le Hz. Abdullah; Abdurrahmân ile de Âişe Vâlidemiz anabir kardeşlerdir ve bu her iki anabir kardeşlerin arasındaki yaş farkları konumuza ışık tutacak mahiyettedir; şöyle ki:

a) Hz. Ebû Bekir’in ilk kızı olan Esmâ Vâlidemiz, hicretten yirmi yedi yıl önce 595 tarihinde dünyaya gelmiştir.24 Allah Resûlü’nün hicreti esnasında Zübeyr ibn Avvâm ile evli ve o gün altı aylık hamiledir. Bir diğer ifadeyle o gün yirmi yedi yaşındadır.25 Üç ay sonra Medine’ye hicret ederken Kuba’da oğlu Abdullah’ı dünyaya getirecektir. Yetmiş üç yılında ve yüz yaşındayken, hatta dişleri bile dökülmemiş halde vefat etmiştir.

Âişe Annemiz ile ablası Esmâ Vâlidemiz’in arasındaki yaş farkı ondur.26 Buna göre (595+10=605) Âişe Vâlidemiz’in doğumunun 605; hicretteki yaşının da (27-10=17) olduğu sonucu ortaya çıkmaktadır. Evlilik hicretten yedi ay sonra27 gerçekleştiğine göre demek ki, bu sıralarda Âişe Vâlidemiz’in yaşı, on yedi'yi aşmış, on sekiz yaşına yaklaşmış demektir. Bedir’in hemen akabindeki Şevvâl ayında evlendiği bilgisini esas aldığımızda ise onun, evlendiği gün on sekiz yaşını aşıp on dokuza adım attığını kabullenmemiz gerekmektedir.

b) Burada dikkat çeken bir diğer husus da, Âişe Vâlidemiz’in anabir kardeşi olan Hz. Abdurrahman ile arasındaki yaş farkıdır. Bilindiği gibi Hz. Abdurrahman, Hz. Ebû Bekir’in büyük oğludur ve ancak Hudeybiye’den sonra Müslüman olacaktır. Bedir’de, babasıyla karşılaşmamaya özen gösteren de odur ve o gün Abdurrahman, yirmi yaşındadır.28 Buna göre o, 604 yılında doğmuş olmalıdır. Kardeşler arası yaş farkının genelde bir veya iki olduğu bir toplumda, ağabeyi 604 yılında dünyaya gelen bir kardeşin 614 yılında doğması ve tabii olarak iki kardeşin arasında on yaş gibi bir farkın meydana gelmiş olma ihtimali çok zayıftır ve bunu destekleyen herhangi bir delil de bulunmamaktadır.

8. Âişe Vâlidemiz’in vefat tarihi konusunda gelen rivayetler de bu kanaati güçlendirmektedir. Zira onun vefat ettiği yıl ve o günkü yaşıyla ilgili olarak hicrî 55, 56, 57, 58 veya 59;29 yaşıyla alakalı olarak da altmış beş, altmış altı, altmış yedi veya yetmiş dört30 gibi farklı tarih ve rakamdan bahsedilmektedir. Bu ise, doğum tarihinde olduğu gibi onun vefat tarihiyle ilgili de kesin bir kabulün olmadığını göstermektedir.

Özellikle 58. yılında ve 74 yaşında iken vefat ettiğini ifade eden rivayette, onun vefat ettiği günün çarşamba olduğu, vefat tarihinin, Ramazan ayının on yedinci gecesine denk geldiği, vasiyeti üzerine Vitir namazından sonra Cennetü’l-Bakî’ye geceleyin defnedildiği, yine vasiyeti gereği namazını, Hz. Ebû Hüreyre’nin kıldırdığı, mezarına da, ablası Hz. Esmâ’nın iki oğlu Abdullah ile Urve, kardeşi Muhammed’in iki oğlu Kâsım ve Abdullah ile diğer kardeşi Abdurrahman’ın oğlu Abdullah gibi isimlerin indirdiği gibi detayların bulunması,31 diğerlerine nispetle bu bilginin daha güçlü olduğu izlenimi vermektedir. Öyleyse bu tarihi esas alarak bir hesaplama yapacak olursak onun, Efendimiz’in irtihalinden sonra kırk sekiz yıl daha yaşadığını (48+10=58+13=71+3=74) görmekteyiz ki bu hesaba göre o, risâletten üç yıl önce dünyaya gelmiş demektir.

Bu durumda evlendiği gün onun, (74–48=26–9=17+7 ay) on yedi yılını yedi ay geçtiği anlaşılmaktadır.

Yukarıdaki bilgilere ilave olarak, erkek çocukların bile yoldan geri çevrildiği Uhud günü onun da cephede oluşu,32 ilmî meselelerdeki derinliği, İfk Hadisesikarşısında ortaya koymuş olduğu olgun tavır ve beyanları, Fâtıma Vâlidemiz’le arasındaki yaş farkı, hicret ve sonrasında yaşanan gelişmelere detaylarıyla birlikte vukûfiyeti, Medine’ye intikal ettikten sonra evlilik işinin, bizzat babası Hz. Ebû Bekir’in gündeme getirmesiyle ve mehir takdirinden sonra gerçekleşmiş olması,33 model bir şahsiyet olarak Efendimiz’in toplum önündeki rehberlik konumu, peygamberlik hassasiyeti ve baba şefkati, gelen ayetlerde evlilik yaşıyla ilgili olarak rüşd şartının getirilmiş olması,34 onun yaşı ve evliliğiyle ilgili rivayetlerin farklılık arz etmesi yönüyle kesinlik ifade etmiyor oluşu,35 o günkü yaşını ifade ederken bizzat Âişe Vâlidemiz’in, şüphe ifade eden "altı veya yedi" tabirini kullanması, o günün toplumlarında doğum ve ölüm tarihlerinin bugünkü kadar net tespit edilmiyor oluşu gibi bilgiler üzerinde de durulabilir.

Ancak netice değişmemekte ve bunların hepsi, onun risâletten önce dünyaya geldiği, on dört veya on beş yaşlarındayken nişanlandığı ve on yedi veya on sekiz yaşlarındayken de Allah Resûlü (s.a.s.) ile evlendiği şeklindeki kanaati kuvvetlendirmektedir.

Bu durumda bize, nişanlandığında 6 veya 7, evlendiğinde ise 9 yaşlarında olduğu şeklindeki rivayetleri, ‘O görünümde birisi idim.’ manasına hamledip te’lif etmek düşecektir.36 Hz. Âişe Annemiz’in, fizikî durumu itibariyle zayıf bir bünyeye sahip olduğu bilgisi de bu yorumu güçlendirmektedir. Zira o, fizikî şartlardan çabuk etkilenen ve yaşıtlarına göre kendini daha küçük gösteren bir beden taşıyordu; Medine’ye hicret sırasında hastalanması,37 annesi tarafından özel ilgi gösterilerek iyileştirilmeye çalışılması,38 Benî Mustalık Gazvesi dönüşünde, içinde sanılarak hevdecinin deve üzerine yerleştirilmesi ve bu sırada onun hevdeç içinde olup olmadığının bile anlaşılamamış olması39 gibi hadiseler de bu durumu desteklemektedir.

Özetle Âişe Vâlidemiz, dokuz yaşında iken evlenmiş olsa bile o günkü toplum telakkilerine göre bu çok tabii ve doğal olmakla birlikte hadiseye daha genel bakıldığında onun, on yedi veya on sekiz yaşlarında iken ‘Mü’minlerin Annesi’ hüviyetini kazandığı anlaşılmaktadır.

Burada akla, "Madem öyle; bugüne kadar bu mesele niye bu şekilde gündeme gelmedi?" şeklinde bir soru gelmektedir. Başta da ifade edildiği gibi, yakın zamana kadar bu hususta olumsuz hiçbir beyan serdedilmemiş; ne Ebû Cehil gibi her fırsatı aleyhte değerlendiren muannit bir firavundan ne de Abdullah ibn Übeyy ibn Selûl gibi olmadık yerden fitne ve iftira üreten nifakın adresi olmuş birisinden bu evliliğe herhangi bir itiraz söz konusu olmamış, olamamıştır. Çünkü ortada itiraz edilecek herhangi bir durum yoktur. O günkü telakkilere göre her iki durum için de tabii bir kabullenme söz konusudur ve muhtemelen bu durum, konuya farklı yaklaşıp yeni bir bakış açısı getirme ihtiyacını da netice vermemiş, dolayısıyla söz konusu haberlerin doğruluğu veya alternatif bilgilerin varlığı hususunda İslâm âlimlerinin farklı bir mütalaada bulunmaları da mümkün olmamıştır.
Kaynak;http://www.sorularlaislamiyet.com/article/2392/hz-ayse-ra-validemiz-peygamberimiz-asv-ile-evlendiginde-kac-yasindaydi.html
 

Elbruz46

Rektör
Katılım
22 Şubat 2008
Mesajlar
11,931
Reaksiyon puanı
1,338
Puanları
113
Uzun yazınca galiba okumuyor bu arkadaşlar!

Yokluğuna inandığın bir şeyin yokluğunu kanıtlamak için neden bu kadar çaba harcıyorsun?
Yoksa yoktur!
 

Bthnkdgn

Öğrenci
Katılım
27 Şubat 2012
Mesajlar
66
Reaksiyon puanı
0
Puanları
6
Uzun yazınca galiba okumuyor bu arkadaşlar!

Yokluğuna inandığın bir şeyin yokluğunu kanıtlamak için neden bu kadar çaba harcıyorsun?
Yoksa yoktur!

1. Ben Tanrinin varligina inaniyorum

2. Sorun dinsizligimizi söyledigimizde vay nasil olur yok hidayet versin bla bla en önemlisi asagilayici msjlardir.

Konu kapatilmali artik yolundan sapti yine. kimseyle tartisilmiyor birkez daha anlasildi kimse allahin yoklugu yada varligini ispatliyamaz. ama bir din cikip kendini tanriyla bütünlestirip ve inanmiyani öldür diyorsa yada inanmiyanin özgürlügünü kisitliyorsa bugunki akp nin yaptigi gibi o zaman inancszlarin savunma hakki dogar.

Tek dilegim müslümanlarin hep iddaa ettikleri su güzel dinlerini bulmalari...
 

execute

Asistan
Katılım
15 Şubat 2011
Mesajlar
469
Reaksiyon puanı
0
Puanları
0
@serkay1578 "Peygamberin yeteri kadar kadını vardı zaten merak etme.9 yaşından başlamak üzere hatta." Bu yazıyı yazan densiz.

Bana bak çocuk Peygamberimiz (s.a.v) hakkında konuşurken söylediğin kelimeleri iyi seç.

Modlara sesleniyorum. Bu cocuğun "Peygamberin yeteri kadar kadını vardı zaten merak etme.9 yaşından başlamak üzere hatta." bu yazısına niye müsade edersiniz nasıl müsade edersiniz. Bu yazıları okuyunca sizde mi mutlu oluyorsunuz ? Amacınız ne ? 2 kişi birbirine ufaktan hakaret ediyor hemen müdahale edip uyarı veriyorsunuz. Adam Peygamberimize laf uzatıyor ses yok. Bir kaç aklıselim insan var diye arasıra girip okuyoruz konuları. Ama bu kadar cılkını çıkarmayın bu işin. Kimse benim dinimi sevmek zorunda değil. Kimsede benim Peygamberim,dinim hakkında yorum yapma kafasına göre konuşma hakkına sahip değil.

Bu site yöneticileri bu sitede bu ince çizgiyi korumak zorunda. Biz buraya doğruya yanlışa müdahale ediliyor diye geliyoruz. Her önüne gelen cahilin inancımız hakkında yaptığı yorumları okumak için değil.

 

Bthnkdgn

Öğrenci
Katılım
27 Şubat 2012
Mesajlar
66
Reaksiyon puanı
0
Puanları
6
Birde su Aise Meselesi Suanakadarki arastirmalarimda resmi olarak yazan kaynaklarda 6-9 yas arasi hatta video da ve üsteki hocanin hadis kaynagi yorumu ayrica hadis kaynaklarinin hepsinde 9 yas denilir fakat sonradan gelen tepki üzerine islam aydinlari o zamanki yas hesaplamasinin farkli oldugunu ileri sürmüslerdir fakat bu hadis kaynagi yada hicbir dini kaynakta o zamanki yas hesaplamasi hakkinda bir bilgi yok..

Kisacasi arkadaslar kivirmaniza gerek yok ben Benim Allahim Egerki 9 yasindaki bir kizi peygamberine helal görüyorsa Helaldir diyenede Saygi duyarim. onun inanci oysa o bilir yeterki bana bulasmasin... Biz dinsizler dini iyi biliyoruz ama sizden ricamiz karsimiza cikarken lütfen birlik olup parcalanmamis olarak cikin. bizimde ailemiz müslüman annemiz babamiz kimsenin dinine küfür ettigimiz yok sadece dindar kesimlerin bazilarinin yasam alanimizi sinirlamasina karsiyiz. bakin bir arkadas demis dinde zorlama yoktur. ama baska bir dindar hoca cikip dinden cikani öldür emri var diyor seriatta o zaman nasil sessiz kalabilirizki. orucunuza namazinidami karisiyoruz hayir sadece bazi kesimleriniz dedigim gibi yasam hakkimiza karsi uygulamalar yapiyor siz dininiz ben ise özgürlügüm icin canimi ortaya koyarim..

Saygilar

[video=youtube;5aH8kmEar1E]http://www.youtube.com/watch?v=5aH8kmEar1E[/video]
 
Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...
Üst