Dream Field Bölüm Listesi

[NESDelisi]

Anlatıcı: Bugünki maceramız alternatif tarihteki günümüz Türkiyesinde geçen, bir engellinin futbol dünyasına adım atmasına olanak sağlamıştır. Bu serideki bazı isimler gerçek hayatta yaşamaktadır ve bu isimleri kullanan kişilerden izin alınmıştır. O yüzden, ismimi çaldınız gibi cümleler kurarak, bizi zan altında bırakmayınız.



KAYSERİ

ELMAS ORDU FC KAMPI

SAAT: 16:45



Tüm takım kampta alıştırma yapıyor.



Manajer Ezgi Çetin: Bir zamanlar çok iyi bir takım olan Elmas Ordu FC günümüzde çok dandik bir takıma dönüşüvermiştir, bu duruma düşmenin asıl sebebiyse takımın eski oyuncuları birer birer takımı terk etmesiyle başlamıştır. Bu sorunu çözmek için çok fazla çaba sarfetsek bile. Temeldeki ana sorunsa, hem güçlü ve hemde iyi oyuncu yetiştirebiliyor olmamızdır.



Cümlesini duyan Mehmet Kingx yanına gelir ve biraz ilerisindeyse Koç Özge Çetin oyunculara heves ve moral veriyor.



Mehmet Kingx: Manajer, benim bir arkadaşım var ama bir sağlık sorunu var, yine de takımda oynatmak ister misin?

Manajer Ezgi Çetin: Bunu kardeşime sormam lazım ve şunu biliyoruzki, bu dünyada her özel yetenekli insanlar rahatça girebiliyor ve çıkabiliyor.



Bu cümleleri duyan Koç Özge Çetin arkasını döner.



Koç Özge Çetin: Nasıl biri bu yeteneksiz arkadaşın?

Mehmet Kingx: Hem gözleri ve hemde saçlarının rengi kapalı mavidir. Kendisi 26 yaşında olup, ortopedik engellisidir Koç.



Cümlesi tamamen bitse bile, Koç Özge Çetin’in cep telefonu çalar, arayan takımı kuran kişidir ve kendisi bir Türktür. Koç Özge Çetin kulağına dayarak,



Selman Devrim (Sinirli Ses Tonuyla): Merhaba koç, bu takımın hali nedir? Son dönemlerde adam akıllı bir maç kazanamıyor ve oyuncu bulamıyorsunuz. Olanları da sağlamca yetiştirip, başka klüplere satıyorsunuz. Şimdi aç lanet olasıca kulaklarını beni iyi dinle, Koç. Sana tam 24 saat veriyorum, takımdan ayrılmayacak ve zor yetişen bir oyuncu bul, eğer bulamam edemem diyorsan seni o kapının önüne koyar ve takımı kapatırım. (Bağırarak) Duydun mu beni?

Koç Özge Çetin: Du-du-duydum s-s-se-se-se-ni! (Korkmuş ses tonuyla)

Selman Devrim (Sakinleşir): Demek tehdit mesajımı anladın, çok güzel. Şimdi, sana bir teklifim olacak. Eğer bu takıma oyuncu bulamazsan, tüm eşyalarını toplarsın ve bu ülkeden çekip gidersin. Sana iki seçenek sundum. Amerika’ya mı gidersin, yoksa Fransa’ya mı?



Koç Özge Çetin telefonu kulağından çeker ve sinirli bir şekilde telefonunu atar, tüm takım şok olmuş şekilde koçlarına bakar. Herkes korkmuş vaziyettedir ve ortamı yumuşatmak için Mehmet Kingx bir espri yapmayı dener.



Mehmet Kingx (Umursamaz): Dünyanın sonuna gelmişizde haberimiz yok.

Koç Özge Çetin (Sinirli Ses Tonuyla): Mehmet, o arkadaşının adı ne?

Mehmet Kingx (Umursamaz): O arkadaşımın adını verdim diyelim, ne yapacaksın?

Koç Özge Çetin (Sinirli Ses Tonuyla): Benimle soru dalaşına girme, adam gibi sordum.

Mehmet Kingx (Umursamaz): İstediğini anladım. Sen Ayhan Gazi Gülcü’yü soruyorsun ve inan nerede oturduğuna dair, bir bilgim yok.

Koç Özge Çetin (Canı burnunda): Onu bul, bana getir. Eğer getirmezsen seni takımdan atarım (Bağırarak) MEHMET!

Takım: Koç ortalığı yakmasa, bu aralar aşırı sinirli baksanıza!

Koç Özge Çetin (Bağırarak): Çenenizi kapatın, çalışın (sakinleşerek) takım!

Manajer Ezgi Çetin (Sakince): Abla. Sakin ol lütfen. Burada oyuncular var ve senin sinirinden dolayı, insanlar takımı terk ediyor.

Koç Özge Çetin (Sinirlenir): Sanki suçlu tek taraftaymış gibi (bağırır) davranma!

Mehmet Kingx (Bağırarak): Koç, sen sinir hastasısın!

Çetin Kardeşler (Mehmet’e dönerek): Sen hala burada mısın? (Bağırır) Çabuk git oraya!



Cümlesini duyan Mehmet Kingx hemen koşarak kampı terk eder.



KAYSERİ

AYHAN GAZİ GÜLCÜ’NÜN EVİ

SAAT: 17:25





O sırada Ayhan Gazi Gülcü evinden dışarıya çıkar ve kapı önündeki sandalyeye oturur. Bunu gören bir grup çete insanlarından bir kişi topu havaya atar ve topu Ayhan’ın üzerine doğru vurur, bunu göremeyen Ayhan topun etkisiyle kendisi sola doğru yere uçarken, sandalye ise sağa doğru devrilir. Düştüğü yerden kalkar. Top ise masayı parçalamıştır ve,



Ayhan Gazi Gülcü (Öfkeli): Hey, aptallar! (Sakinleşir) Bu kadar basit bir şutla yıkılacağımı düşünüyorsanız, çok yanılıyorsunuz. Top bu arada önümde duruyor.



Sinirini hiç yatıştırmadan topu önce havaya atar ve sonra yere inmeye çok az kala sol ayağıyla düzlemesine gönderir ve önündeki adamı havaya uçurur ve oradaki çete elemanı bunu görünce sinirli bir şekilde Ayhan’ın etrafını sararlar ve iki tarafta birbirine sinirli sinirli bakar ve top onlardadır.



Çete Elemanı (Şaşırmış Vaziyette): Vov, seni ahmak.



Bu cümleyi kurmasına rağmen topu Ayhan sol ayağıyla çalar ve hiç bekletmeden topu yukarıya atar. Sonra kendisi önündeki adama çelme takarak düşürür ve topun inmesini bekler, arkasından topa hızla sol ayağıyla vurur. Bir çete elemanı o topu sağ ayağıyla keser ve,



Çete Elemanı (Sinirlenir): Bu kadar mısın sen?

Ayhan Gazi Gülcü (Umursamaz): Yoooo! Ben, bu kadar değilim ama sizin bugüne kadar benimle uğraşıp durdunuz.

Çete Elemanı (Sakin Ses Tonuyla): Şimdi sıra bende. (İçinden): Geber!

Ayhan Gazi Gülcü (İçinden): Senin gücünün sınırını biliyorum! (Dışından ve sakince): Bekliyorum, ahmak!



Demesinden sonra, topa hedefler ve kayarak adamın dengesini bozmadan topu alır ve,



Çete Elemanı (Şaşırır): Ben kaçıyorum.



O sırada Mehmet Kingx bir şekilde bu evin adresini bulur ve Ayhan Gazi Gülcü ile karşı karşıya gelir, o kaçan Çete Elemanı’ysa Mehmet Kingx “Sen öldün” dermiş gibi el işareti yapar ve uzaklaşır.



Mehmet Kingx (Sakince): Bunları sen mi hallettin?

Ayhan Gazi Gülcü (Sakince): Evet, bi’grup salak işte. (Canı yanar): Aaaaaaaaaah!

Mehmet Kingx (Şaşırır): Sen, yaralısın. Bekle!



Cümlesini bitirir bitirmez, hemen evin içerisine girer ve yara bandını arar. Bulur bulmaz, hemen arkadaşının yanına gelir.



Ayhan Gazi Gülcü (Sakince): Sen burayı nasıl buldun?

Mehmet Kingx (Sakince): Burayı bulmam sorun olmadı ama sen şimdi yaralanmışsın. (Sinirlenir) Bu nasıl bir kavga böyle?

Ayhan Gazi Gülcü (Sinirlenir): Kavga için bir sebep yoktu, resmen onlar başlattı. Ben sadece oturup, dışarıya bakıyordum ama birileri bu saatte çıktığımı öğrenmiş.

Mehmet Kingx (Şaşkınlığını Gizleyemez): Sen bunlara dersini vermişsin gibi görünüyor, daha yerdeki manyaklar kalkamamış. Nasıl vurduysan, top patlamış.

Ayhan Gazi Gülcü (Sakince): Evet, topu patlattım.

Mehmet Kingx (Sakinleşir): Söyle bakalım, o top nerene değdi?

Ayhan Gazi Gülcü (Sakince): Top bana değmedi, toptaki hızın etkisiyle masa parçalandı ve oradaki nesneler vucüduma değdi, Mehmet.

Mehmet Kingx (Sakinleşir): Anladım, sakin ol kanka!



Cümlesinden sonra, Mehmet Kingx, yaralı arkadaşının bedenini sarar ve sarma işlemi bitince Mehmet Kingx‘ın telefonu çalar arayan kişi manajerdir. Mehmet Kingx cep telefonunu cebinden çıkartır ve mikrofonu açar.



Mehmet Kingx (Sakince): Alo, manajer. Şu an o kişinin yanındayım.

Manajer Ezgi Çetin (Sakince): Çok güzel, daha meseleye girmedin mi?

Mehmet Kingx (Sakince): Yok. Yaralarını sarıyorum, büyük ihtimalle birazdan konuşmaya başlar ve ikna ederim.

Manajer Ezgi Çetin (Sakince): Ablam ortalığı karıştırmadan, işi çözmeni öneriyorum.

Mehmet Kingx (Sakince): Bir sorum var, Ayhan Gazi Gülcü hangi mevkiide oynayacak?

Ayhan Gazi Gülcü (Umursamaz): Forvet.

Manajer Ezgi Çetin (Şaşırır): Vov! Demek seni gerçekten bulmayı başarmış, bol şans ikinize.

Mehmet Kingx (Sakince): Manajer, bir sorun mu var?

Manajer Ezgi Çetin (Umursamaz): Yook!



Mehmet Kingx telefonunu kapatır ve,



Ayhan Gazi Gülcü (Sakince): Anlat bakalım, neler oluyor?

Mehmet Kingx (Sakince): Elmas Ordu FC Kapanabilir.

Ayhan Gazi Gülcü (Şaşırır): Ne? (Sakinleşir) Neden kapansın ki?

Mehmet Kingx (Sakince): Takımda 1 kişi eksik, 11 kişi olmazsak. Takımı kuran çatlak adam 24 saat içinde takımı kapatacakmış.

Ayhan Gazi Gülcü (Düşünceli) Hmm... (Sakinleşir): Anladığım kadarıyla, takımdaki tek sorun oyuncu eksikliği sanırım.

Mehmet Kingx (Sakince): Evet, Ayhan ağabey!

Ayhan Gazi Gülcü (Sevinir): Anlaşıldı, (düşünceli) acaba benim buradaki kazancım ne olacak?

Mehmet Kingx (Sakince): Çok güçlü ve ünlü bir oyuncu olacaksın, eğer ünlenirsen takımımıza çok oyuncu kazandırırsın ve kapanma riskinden kurtulabiliriz.

Ayhan Gazi Gülcü (Düşünceli): Hmm… Bu takımın şu anki ederi nedir?

Mehmet Kingx (Şaşırır): Ben o soruya cevap veremem ama şunu bilmeni isterim. Bu Dünyadaki futbol oynayacaksan, özel ölümcül adını verdikleri özel yetenek kullanmalısın.

Ayhan Gazi Gülcü (Umursamaz): İyi de, bu meselenin benim ile ne alakası var?

Mehmet Kingx (Şaşırır): Yok artık. (Sakinleşir) Sen gerçekten ciddisin.

Ayhan Gazi Gülcü (Şaşırır): Bunda şaşıracak ne var ki? Tamam, ben böyle bir teklif bile beklemiyordum.

Mehmet Kingx (Sakinleşir): Ayhan ağabey, (yalvarır) lütfen takımımıza katıl. (sakinleşir) Çok iyi bir oyuncu olursun.

Ayhan Gazi Gülcü (Sakinleşir): Israr etme ne olursun?

Mehmet Kingx (Yalvarır): Lütfen bizim takıma gel.

Ayhan Gazi Gülcü (Düşünceli) Hmm... Olmaz.

Mehmet Kingx (Yalvarır): Yalvarıyorum, lütfen takıma gel.

Ayhan Gazi Gülcü (Sinirlenir): Yapamam, anlıyor musun? Benden bir şey olmaz, ancak balta olur.

Mehmet Kingx (Sinirlenir): Öyle deme, (sakinleşir) sen bizim için bir kurtarıcısın.

Ayhan Gazi Gülcü (Sakinleşir): Anladım, sen beni gerçekten takımda görmek istiyorsun.

Mehmet Kingx (Sakinleşir): Evet, takıma gelirsen sana söz, istemediğin zaman şut çekmeni istemem.

Ayhan Gazi Gülcü (Sakince): Demek o kadar çaresizsiniz.

Mehmet Kingx (Sakince): Çok sevindim Ayhan ağabey.

Ayhan Gazi Gülcü (Sakince): Bu takımda sen dışında tanıdık var mı?

Mehmet Kingx (Sakince): Yok ama kalecimiz bir kız, tanısan çok seversin.

Ayhan Gazi Gülcü (Sakince): Takımın yaş ortalaması kaç?

Mehmet Kingx (Sakince): 20.

Ayhan Gazi Gülcü (Sakince): En azından devri dolmuş oyuncular yok.

Mehmet Kingx (Düşünceli): Ne demek istedin Ayhan ağabey?

Ayhan Gazi Gülcü (Sakince): Demek anlamadın, geçen bir maç izledim ve o maçta Türkiye bölgesel kupasıydı. Takımlarsa Tokat Pidesi FC VS. Sarı Kanarya FC’ydi. Ev sahibi takım resmen beceriksizlerle donatılmış, karşısındaki takıma 1 bir gol bile atamadılar. Karşı takımsa bildiğin ev sahibi takımı dağıttı

Mehmet Kingx (Şaşırır): Vov, (sakinleşir) demek televizyondan maçları takip ediyorsun, peki bizim takımı hiç izledin mi?

Ayhan Gazi Gülcü (Sakince): Hayır, Mehmet. İzleme şansım olmadı ama bana teklif sunduğunuza göre kaliteli bir takımsınız.

Mehmet Kingx (Sakinleşir): Koçumuz çok iyi bir eğitmendir, en kötü oyuncuyu bile adam eder ve başka takımlara kaliteli bir fiyata satar, o kazancın gelirinide tüm ekipçe bölüşürler ama şu son dönemde ağır bir zan altında kalıyoruz.

Ayhan Gazi Gülcü (Sakince): Nasıl yani?

Mehmet Kingx (Sakince): Basbayağı, son gelen oyuncu biraz ortalığı karıştırdı ve takımı ikiye bölecekti, takımı kuran adam geldi ve onu bi’güzel patakladı ve ait olduğu yere geri gönderdi.

Ayhan Gazi Gülcü (Sakince): Yani cehenneme.

Mehmet Kingx (Sakince): Öyle de denebilir.

Ayhan Gazi Gülcü (Sakince): Aslında bu işleri çok severim ve futbol oynamakta istiyorum. Fakat, başta teklifi duyunca takımınızın para kazanamadığını düşünmüştüm ama sen bu olayları anlatınca işlerin biraz karışık olduğunu söyledin, kısmen de olsa bu saçmalıktan dolayı takım zarar etmiştir.

Mehmet Kingx (Sakince): Evet.

Ayhan Gazi Gülcü (Sakince): Takıma geliyorum ama bir kaç şartım var.

Mehmet Kingx (Meraklı): Dinliyorum Ayhan ağabey.



O sırada takım alıştırmasını bitirir ve evlerine gider. Koç Özge Çetin ve Manajer Ezgi Çetin sahanın ortasında ikisi ayakta durarak, aralarında konuşmaya başlar.



Koç Özge Çetin (Umutsuzca): Mehmet, sence Ayhan’ı ikna edebilir mi? Yoksa takım ciddi anlamda kapanacak mı?

Manajer Ezgi Çetin (Sakince): Abla, umudunu yitirme. Mehmet ne söz verdiyse onu yapmıştır. (Çaresizce) Ayhan’ı ikna etmekten başka çaremiz yok.

Koç Özge Çetin (Ağlayarak): Takım için onca sene emek veriyorum ve bana böyle mi teşekkür ediyorlar. Çok canımı sıkıyor. (Eliyle göz yaşını siler.)

Manajer Ezgi Çetin (Sakince): Biliyorum abla, sen evlenmene ve bir çocuğun olmasına rağmen sen yine de pes etmedin ve takımı büyüttün.

Koç Özge Çetin (Sakinleşir): Bu takımı kuran adamın bana garezi yoksa, ben bir şey bilmiyorum.

Manajer Ezgi Çetin (Sinirlenir): Abla, kendine gel. Patron bu, elbette bazı şeylere duygusal yaklaşamaz.

Koç Özge Çetin (Bağırarak): Sen ablana ne diyorsun cadı?

Manajer Ezgi Çetin (Ağlayarak): Özür dilerim.



Manajer Ezgi Çetin diz çökerek ağlamaya devam eder ama buna dayanamayan Koç Özge Çetin‘de eğilir ve ona sarılıp, ağlamaya başlarlar. O sırada Ayhan Gazi Gülcü ve Mehmet Kingx konuşmaya devam ederler.



Ayhan Gazi Gülcü (Sakince): Pekala, söylüyorum ve dalga geçmeyeceksin.

Mehmet Kingx (Meraklı): Dinliyorum.

Ayhan Gazi Gülcü (Sakince): Ben bu sene iki kupa kaldırmak istiyorum.

Mehmet Kingx (Güler): Hahahahaha! (Gülme biter) Ayhan ağabey, bence bunla dalga geçilecek bir şey yok. O kupa her futbolcunun hayalini süs~(cümlesini Ayhan Gazi Gülcü’nün telefonun çalmasını keser)



Ayhan Gazi Gülcü telefonu açma gereksinimi bile duymaz ama Mehmet Kingx dayanamaz ve.



Mehmet Kingx (Meraklı): Açmayacak mısın?

Ayhan Gazi Gülcü (Umursamaz): Yook, açmayacağım. Çok önemsiz biri.



Mehmet Kingx ekrana bakar ama Ayhan Gazi Gülcü o numarayı Mehmet Kingx‘in görmesini engellemek için hızla kapatır.



Mehmet Kingx (Sakince): Şartını hala söylemedin.

Ayhan Gazi Gülcü (Sakince): Şartlarım şu;

1.’incisi, beni takımda asla yedek oynatmayacaksınız.

2. ncisi, beni takım kaptanı yapacaksınız.

3.üncüsü, benim karşıma şut yemek için çıkmayacaksınız.



Mehmet Kingx (Şaşırır): Şaka mı bu?

Ayhan Gazi Gülcü (Umursamaz): Yook. (Ciddileşir) Beni takımda görmek istiyor musunuz?

Mehmet Kingx (Sakinleşir): Evet.

Ayhan Gazi Gülcü (Sakince): Güzel o halde, ben geliyorum.

Mehmet Kingx (Bağırarak sevinir): İşte bu!

Ayhan Gazi Gülcü (Sevinir): Güzel, şimdi eşyalarımı toplarsın ve doğruca beni, takımın olduğu yere götürürsün.

Mehmet Kingx (Sakinleşir): Tamam, Ayhan ağabey ama öncelikle manajeri arayayım.



Cep telefonunu çıkartır ve Manajer Manajer Ezgi Çetin’i arar.



O sırada ikisi ağlamaya devam ederken, Koç Özge Çetin çalan telefonun sesini duyar ve,

Koç Özge Çetin (Ağlamaklı): Telefon çalıyor baksana.



Manajer Ezgi Çetin kendini yatıştırır ve telefonu açar.





Manajer Ezgi Çetin (Karışık duygulu): Seni dinliyorum, forvet Mehmet!

Mehmet Kingx (Sevinçli): Ayhan gelmeyi kabul etti.

Manajer Ezgi Çetin (Bağırarak): Abla, ayağa kalk. Ayhan takıma katılmayı kabul etti ve hemen onun için lisans çıkartalım.

Mehmet Kingx (Şaşırır): Çok fena bağırıyorsun manajer. (Sakinleşir) Ben telefonu kapatayım, daha yardım edeceğim. Muhtemelen bugün yanına getireceğim.

Manajer Ezgi Çetin (Sakinleşir): Tamam!



Cümlesini bitirir bitirmez hemen kapatır. Koç Özge Çetin, kardeşine telefonunu istemek için avucunu açar ve Manajer Ezgi Çetin hemen telefonu verir. Koç Özge Çetin hemen bekletmeden Selman Devrim’i arar.



Koç Özge Çetin (Esprili): Sana tam ağzına layık, bir oyuncu buldum.

Selman Devrim (Sinirlenir): Bulamadım demiyor da.

Koç Özge Çetin (Güler): Hahahahahahaha! (Gülmesi biter ve sevinçli) Bu sefer Mehmet Kingx buldu ve onu benim eve getirecek, muhtemelen ablamda kardeşim ve çocuğumda orada olacak. Anlayacağın bu takımı Mehmet Kingx kurtardı ona bir kaptanlık teklifini sen sunarsın.

Selman Devrim (Sinirli): Sen hasta mısın? (Sakinleşir) Takımı kurtarmasına bu kadar sevindin demek, bende geliyorum.



Cümlesinden sonra bölüm sona erer.



01. Bölüm Sonu
Gelecek Bölüm
Selman Devrim (Heyecanlı): Mehmet Kingx takımı kurtardı ve o kişiyi buraya getirecek, muhtemelen (umursamaz) eziğin (sakince) tekidir.

Manajer Ezgi Çetin (Sakince): Ablamın dediğini unutma!

Koç Özge Çetin (Eğlenceli): Gelecek bölüm: Takımı Kurtaran Oyuncu!

Selman Devrim (Sakince): Gelecek haftayı bekleyiniz.