Çarpık dişlerim hayatımı mahvetti.

Narrator

Asistan
Katılım
6 Aralık 2017
Mesajlar
328
Reaksiyon puanı
72
Puanları
28
Yaş
24
En azından bu düşünceyi kafamdan çıkaramayacağımı biliyorum. En çok görülen dişler çarpık olanlardır. Parmağımı iki ön dişimden birinin iç tarafında yukarı ve aşağı doğru çalıştırabilirim.

Gülümsenin ne kadar önemli olduğuyla ilgili yazılar okudukça daha çok sinirleniyorum. Bu sorun bir engele ya da teşhis edebileceğiniz bir şey, bir deformite bile değil. Yine de geçtiğimiz altı yıl ya da daha fazla süredir hayatımı olumsuz etkiledi. 18 yaşındayım ve tüm hayatım bundan acı çekti çünkü kimseye açılmam mümkün değil. Her zaman gülümsemek ya da gülmek istiyorum Kendimi engelliyorum çünkü iğrenç dişlerimi hatırlıyorum ve saklanmak istiyorum. Asla kendim olamıyorum. Dişlerimden nefret ediyorum. Ve düzeltemediğim iğrenç bir problem, çünkü param yok, ben anca asgari ücret alabilirim tutunamam çünkü insan yeteneklerinden yoksunum.

İnsanlarla iletişimim berbat. İki yıldır evden çıkmadım ve intihar etmedim çünkü bazı yollarla insanlarla uğraşmak zorunda kalmamanın daha iyi olduğunu düşünüyorum, Ve bir yanım hala yaşamak istiyor. Evet, işte. Eninde sonunda bir işe gireceğim ve yaklaşık altı ay sonra gergin ve endişeli hissedeceğim her gün sonunda şevkim kırılacak ve gitmeyeceğim. Durumumu yaşamayan kimse empati kuramaz. İşinizi iki hafta önceden haber vermeksizin bırakıyorsunuz. Ama benim bir parçam umursamıyor, boktan sosyal becerilerimi, acı kişiliğimi farkına vardıkça kendimden nefret ediyorum.

Yani burada kesinlikle hiçbir ilerleme kaydedemeden ailemle yaşıyorum. Ve bahse girerim bu iğrenç dişlerimi bir şekilde düzleştirebilseydim bir yerlere gelebilirdim. Algım değişecekti, insanlarla konuşabiliyor, iş bulabiliyor, bir sevgiliyle yemeğe çıkabiliyor, gülebiliyor olacaktım. Ama maalesef hayatım düzelmeyecek aptalca problemlerle dolu.

Hala bir şekilde bunu değiştirebilirim. "İnsanların daha kötü sorunları va ..." ve "kendinize, duygularınıza karşı dürüst olun" arasında gidip geliyorum. Bunu gerçekten umursamıyorum. Açıkça gülümseyip, arkadaş edinmek ve kendim olmak istiyorum. Ama bunun üstesinden gelemem. Ve denedim, denedim, olmuyor. Eckhart Tolle, Zen işlerini, cazibe motivasyon materyallerini dinledim. Artık yoruldum. Ailemi seviyorum ama sonunda evsiz kalacağımı düşünüyorum.

Hayattan zevk almak istiyorum. Böyle küçük bir problem hayatımı nasıl bu kadar karanlığa çevirdi anlayamıyorum. Bazen, kime ait olduğunu bilen diğer insanların, kendi kendilerine pozitif olarak bu problemle nasıl başa çıkacaklarını merak ediyorum.

Belki de gelecekte bu problemi bir hediye olarak göreceğim. Belki bana alçak gönüllülük ya da bir şey öğretti. Tüm insanların problemlerini başkalarıyla karşılaştırmadan ya da onları yargılamadan empati kurabilirsiniz.
 

Gökçe Asena

Profesör
Katılım
10 Aralık 2017
Mesajlar
1,463
Reaksiyon puanı
2,127
Puanları
113
Gülümsemek sadece dişlere bakmaz. Böyle bir yargıya kapılmak bizleri sadece yanıltır. Dişlerinin senin istemediğin durumda olması seni değerlerinden alıkoymasın. Ne olursa olsun sevdiğin işleri yap. İnsanın kendisini mutlu etmesi için çok sebep varken olumsuzluklarla engellere takılırsa kalkması için bir neden bulamaz. Hayatla biz bir bütünüz. Herşey olması gerektiği gibi...
Sadece senin kendin için ne istediğin önemli. Kişi kendisiyle barışık olmalı.
 

epsilon06

Profesör
Katılım
19 Ocak 2016
Mesajlar
2,179
Reaksiyon puanı
2,077
Puanları
113
Yaş
28
Dişlerinin durumunu bilmiyorum ama sana bir tavsiye en azından ortodontik tedavi yani tel takmadan da bir şeyler yapılabilir mi öğrenmen için şehrinde üniversite hastanesi varsa bir git muayene ol durumunu belirt aslında belki ortodontik tedavin bile çok tutmayabilr ve karşılayabilrsin fiyat falan öğrenirsin ama telden önce dolgu vs tüm işlemlerini hallediyolar tel haricinde protez gibi çözümlerle de bunu çözebilrsin ve emin ol halledilmiycek bir şey değildir bu kadar sorun etme çözüm için uğraş derim ortodontik tedavi olacaksan bile 2 aylık asgari ücret bile yetip artabilr yani miktarı öğren 2,3 ay bile çalışsan bunu karşılarsın korkma daha yaşın genç aslında 18 den önce gitsen devlet bir kısmınıda karşılıyordu sanırım ama sorun değil sen neler yapılabilr bir öğren atlatabileceğin bir şey bu durum
 

Dora

Dekan
Emektar
Katılım
26 Ocak 2018
Mesajlar
5,739
Reaksiyon puanı
9,763
Puanları
113
Yaş
30
Önemli olan dişlerinin seni nasıl gösterdiği değil o dişlerle senin nasıl gözüktüğün. Benzer dişlerle gündemde olan sayısız ünlü var kanallara çıkan. En yakın örneklerden biri aklıma gelen Tarkan. Ayrık dişleri ile gayet memnundu. Yakınımda hatta çok fazla yakınımda belirttiğin gibi V şeklini almış çarpık dişli çok tanıdığım var. Kendilerine dişlerini öyle yakıştırmışlar. Sorun yanlış bakış açısı ile bakıyorsun. O dişlerin seni diğerlerinden farklı kıldığını düşün. 1 adım ön planda kalıp daha dikkat çekebilme özelliğine sahipsin :) Bir ihtimal şu an lise son sınıfsın veya bitti. Son 2 yıl belki zorlanırsın. Yaş 20 olduktan sonra artık çevre bireylerin de biraz daha olgunlaştığı için eminim ki seni de daha az rahatsız edecektir.

Bir diğer önerim bilmiyorum kontrol ettirdin mi ama diş doktoruna görün. Yapılacak bir tel tedavisi ile sorum çözüme kavuşabilir. Ama aklında bulunsun bu yol çok uzun ve acılı bir yok.
 

umutbitti

Asistan
Katılım
16 Temmuz 2018
Mesajlar
232
Reaksiyon puanı
33
Puanları
28
Yaş
26
Diş teli yaptıracak para bulursan 4 yıla falan normal hale gelir dişlerin. Diğer türlü insanlardan seni anlamalarını bekleme. Bu devirde her şey dış görünüşe bakar.
 

umutbitti

Asistan
Katılım
16 Temmuz 2018
Mesajlar
232
Reaksiyon puanı
33
Puanları
28
Yaş
26
Öyle devire tüküreyim ben. Umursamayın hocam, sizin elinizde olmayan bir şey yüzünden sizi yargılayan boş insanları umursamayın. Keyfinize bakın.
Dostum bilmiyorum benim izlenimim bu. Dürüst insan bulmak zor. Bu benim çok dürüst olduğum anlamına gelmiyor tabii ama çevremdeki erkek/kızların hepsi paraya ve tipe önem veren kişilerdi. Çok yakışıklı bir insan değildim. Haliyle ben de içime kapandım, kızlarla konuşmamaya, arkadaşlık kurmamaya başladım. Geleceğim yok, depresyondayım, topluma kendimi kabul ettiremiyorum. İntihar mevzularına hiç girmiyorum zaten. Yardım çığlığı değil bu, intihar edecek insan her türlü eder zaten.
 

Sucrofe

Profesör
Katılım
1 Nisan 2014
Mesajlar
3,270
Reaksiyon puanı
677
Puanları
113
Dostum bilmiyorum benim izlenimim bu. Dürüst insan bulmak zor. Bu benim çok dürüst olduğum anlamına gelmiyor tabii ama çevremdeki erkek/kızların hepsi paraya ve tipe önem veren kişilerdi. Çok yakışıklı bir insan değildim. Haliyle ben de içime kapandım, kızlarla konuşmamaya, arkadaşlık kurmamaya başladım. Geleceğim yok, depresyondayım, topluma kendimi kabul ettiremiyorum. İntihar mevzularına hiç girmiyorum zaten. Yardım çığlığı değil bu, intihar edecek insan her türlü eder zaten.
Anlıyorum ama karamsarlık ve pes etmek hiçbir fayda sağlamaz. Umarım toparlanırsın.
 
Katılım
24 Eylül 2018
Mesajlar
160
Çözümler
1
Reaksiyon puanı
76
Puanları
28
Yaş
48
Merhaba. Sadece dış görünüşe önem vermek kökten bir şekilciliktir, bu şekilde yaklaşanlara karşı sürekli olan davranışınız "hiç umursamamak" şeklinde olmalı. İnsan kısa boylu, zayıf, uzun boylu, şişman, normal boyda, normal kiloda da olabilir, ancak bu toplumdaki statüsünü, mizacını, mevcut karekterini hiç bir şekliyle de değiştiremez ki.

İnsanların sizi olduğunuz şekliyle kabullenmesini bekleyin, yani kendinizi onlara göre ayarlamaya veya değiştirmeye çalışmak yerine onların sizin iç karekterinize, benliğinize ne kadar önem verebildiğini anlamaya çalışın. İnsan hiç tanımadığı birinin önce üstüne başına, ayaklarına, kapıdan nasıl girdiğine, vb. ilk önce bakabilir, diş çarpıklığı en son gelebilir bence. Hele maddiyatın en ön planda tutulduğu (Eskiden at, silah ve kadın önemli olarak vardı, şimdi ise lüks ve pahalı arabalar, silah yerine para ve kadın yerine hiç değişmeden yine kadın örneği var örneğin) bir dönemde veya bu devirde bu türden detaylara kimse aldırış etmez bile, cüzdanının kalınlığı, sağlam karekteri, genel havası, vb. çok daha başka detaylar en fazla dikkati çeker, işin gerçek olan tarafı budur. Ama dişlerinizi düzelterek kendinizi çok daha iyi hissedecekseniz eğer bunu mutlaka yaptırmalısınız, bu şarttır o zaman, kişisel bir rahatlık veya sürekli ruhi bir huzur (dinginlik) duyabilmek içindir buradaki asıl gayeniz.

Bursa valisi Haşim İŞCAN için bir zamanlar ne diyorlardı : "Mini mini valimiz, ne olacak halimiz!" ve bir cep herkülü olan Naim Süleymanoğlu'na ve bu ünlü Bursa valisine kimse çok kısa boylusun da diyemedi, çünkü her ikisi de boylarından çok daha büyük işleri yaptılar, bu büyük işlere de devamlı imzalarını attılar ve kendilerini çok kolayca da aştılar. İşte şekilci bir bakış açısı böylesine olumsuz bir yaklaşımdır ve buna aldırmadan çok yükselmek isteyenleri durdurmak için bir engel de sayılamaz, bunu asla unutmayın. Kolay gelsin.
 
Son düzenleme:

Narrator

Asistan
Katılım
6 Aralık 2017
Mesajlar
328
Reaksiyon puanı
72
Puanları
28
Yaş
24
Dünya resmen kaybetmem üzerine kurulmuş.
 
Üst