Cari açık bütün beklentileri aştı, 65 milyar dolara ulaştı

fthtsdmr

Profesör
Katılım
5 Ocak 2009
Mesajlar
2,548
Reaksiyon puanı
44
Puanları
48
Cari açık, geçtiğimiz yılın aralık ayında beklentilerin üzerinde gerçekleşerek 8.32 milyar dolar oldu ve böylelikle Mart 2011'den bu yana en yüksek seviye görüldü. 2013'ün tamamındaki cari açık ise 65 milyar dolar...

Dış ticaret açığında yıl boyunca devam eden artış ve Aralık'ta hizmetler ve gelir kalemindeki zayıflığın etkisiyle cari açık geçen yılın son ayında beklentilerin üzerinde 8.32 milyar dolar olurken, 2013'ün tamamında ise 65 milyar dolar ile OVP hedeflerinin üzerinde gerçekleşti.

Cari açığın Aralık ayında 7.6 milyar dolar olması bekleniyordu. Merkez Bankası, 2013 yılı için dış ticaret açığının 14.5 milyar dolar artarak 79.8 milyar dolara ve gelir dengesi açığının 2.3 milyar dolar artarak 9.45 milyar dolarına yükselmesinin, cari işlemler açığının bir önceki yıla göre artmasında etkili olduğunu açıkladı.

Hükümetin 2013 yılı Ekim ayında açıkladığı Orta Vadeli Program'a (OVP) göre cari açığın 2013'te GSYH'nin yüzde 7.1'ine denk gelen 58.8 milyar dolar olması öngörülüyordu.

Bankacılar, cari açığın GSYH'ye oranının geçen yılı yüzde 8'in hafif altında tamamlamış olabileceğini belirttiler.

Cari açığın Aralık ayında beklentilerin üzerinde gelmesinde, gelir dengesinin yedi ayın en yüksek açığını vermesinin etkili olduğu belirten Odeabank yayınladığı notta, "Aralık ayı verisi ile birlikte önceki aylara ilişkin cari açıkta toplamda 0.7 milyar dolar artıcı yönde revizyon yapıldı. 11.8 milyar dolarlık rekor net altın ithalatı dışlandığında ise, cari açık yüzde 1.8 düşerek 53.2 milyar dolara gerilerken, ekonomi de yüzde 4 civarında büyümeyi başardı" dedi.

"Önümüzdeki dönemde altın ithalatı ve petrol fiyatlarının seyri dış ticaret açığında riskleri canlı tutsa da, para politikasındaki son sıkılaştırma ve makroihtiyati tedbirlerin etkisi ile aşağı yönlü riskler arttı. Altın ithalatının yavaşlayacağı varsayımı altında, 2014 yılı için cari açık tahminimiz 49.5 milyar dolar (GSYH'nin yüzde 6'sı) iken, süregelen belirsizlikler nedeniyle risklerin aşağı yönlü olduğunu düşünüyoruz. Bu çerçevede Aralık ayındaki cari açık yakın geleceğin en yüksek aylık açığı olacağını düşünüyoruz."

Dış ticaret açığı 2013 yılını 16 milyar doların üzerindeki altın ithalatının etkisiyle 2012 yılına göre yüzde 18.7 artışla, OVP hedefinin de hafif üzerinde, 99.78 milyar dolar ile tamamlamıştı. Ekonomistler, Aralık ayında ithalatta yaşanan sert artışta, gerek kurdaki artış gerek bazı sektörlerde yeni yıl ile birlikte taksitlere getirilecek sınırların da etkisiyle talebin erkene çekilmesinin etkili olduğunu belirtmişlerdi. Cari açık 2012 yılının Aralık ayında 4.86 milyar dolar, yılın tamamında ise 48.5 milyar dolar seviyesinde gerçekleşmişti.

Merkez Bankası verilerine göre 2013 yılı cari işlemler açığı, bir önceki yıla göre 16.5 milyar dolar arttı. Parasal olmayan altın hariç cari işlemler açığı ise 983 milyon dolar azalarak 53.2 milyar dolara geriledi.

Bu verilere göre 2013'ün tamamında yurtdışı yerleşiklerin yurt içinde yaptıkları net yatırımlar, Aralık ayındaki 1.93 milyar dolar net girişe rağmen, bir önceki yıla göre 538 milyon dolar azalarak 12.69 milyar dolara geriledi.

Dolar/TL cari açık verisi ardından ilk tepki olarak 2.1950'den 2.1990'a kadar yükseldikten sonra saat 10.49'da 2.1968 seviyesinden işlem görüyordu.

Kaynak
 

Elbruz46

Rektör
Katılım
22 Şubat 2008
Mesajlar
11,931
Reaksiyon puanı
1,338
Puanları
113
Yerli üretimi arttırıp desteklemedikçe,

Yerli markaları aşağılamayı bırakıp, yabancı markaların fanboyluğunu yapmayı kesmedikçe,

İthalatı azaltmadıkça,

Toplumsal bir bilinç sahibi olup dışarıya bağımlı olduğumuz enerji ve teknoloji gibi kalemlerde tüketim konusunda tasarrufa gitmedikçe,

Çevre duyarlılığı adı altında bize yaptırılmak istenmeyen ve Türkiye'nin bir çok kalemde ekonomisini düzene sokacak dev yatırımları engellemek için ortaya atılan kara propaganda çalışmalarına alet olmayı kesmedikçe bu cari açık her sene daha da büyür.
 

sdelta

Profesör
Katılım
23 Nisan 2008
Mesajlar
4,228
Reaksiyon puanı
140
Puanları
63
- IMF' ye borcumuz kalmadı.
- Türkiye' de demokrasi daha ileriye gitti.
- Herkesin eşit haklara sahip olduğu özellikle basın özgürlüğü olan bir ülke olduk.
- İnternetimiz artık güvence altında, kötü şeyler görmeyeceğiz.
- Ordumuz her zamankinden daha kararlı ve kuvvetli. Komşu ülkeler tir tir titriyor... İsrail bizden korkuyor.
- Faiz lobilerini ülkemizden kovduk.
- Her yere ağaç diktik, Türkiye yem yeşil oldu.

Bugünlere beraber geldik
 
Katılım
11 Haziran 2011
Mesajlar
541
Reaksiyon puanı
0
Puanları
0
3.havaalanına karşı çık.
3.köprüye karşı çık.
nükleer santrale karşı çık.
yerli,milli silahları her fırsatta eleştir.
hızlı treni sabote et.
çevre duyarlılığı diye projelerin önünü kes sonrada cari açık şu kadar oldu diye gel burda ağla. Yok yaa yemiyor millet artık millet bunları. Tamam anladık tetikçisinizde ama hep kuru sıkı atıyorsunuz öldürmüyor...
 

LittleMonster

Profesör
Katılım
23 Ağustos 2013
Mesajlar
3,230
Reaksiyon puanı
33
Puanları
48
Çok şaşırtıcı bir tablo değil
Olayın bu boyutlara taşınacağı zaten belliydi
 

magex

Asistan
Katılım
28 Ekim 2011
Mesajlar
121
Reaksiyon puanı
0
Puanları
0
Kur bu kadar yüksekken cari açık daha fazla artamaz.
 

acabuco4

Profesör
Katılım
26 Ekim 2008
Mesajlar
4,007
Reaksiyon puanı
23
Puanları
38
Teknoloji ve araba konusunda dışarıya bu kadar para akıtmayı sürdürdüğümüz müddetçe kaçınılmaz bunlar.

Bazen kızıyorum diyorum arabaya bu kadar vergi konulur mu, telefona bu kadar vergi konulur mu ? diye, ardından diyorum arkadaş millet 3 katı paraya satılan arabayı, 2 katı paraya satılan telefonu su gibi tüketiyor ya düşük olsa ne olacak ?

Yahu İstanbulun en varoş semtlerine gidin araba park edecek yer yok, diyeceksiniz 10.000 tl ye de araba var, lakin öyle değil işte arkadaş. Herkes kapısına en az 30.000 tl değerinde araba dizmiş. Sorsan asgari ücretle çalışıyorlar.. O asgari maaş benzine yetmezken bu paraları nereden buluyorlar anlaması gerçekten güç.

Ülkemiz garipliklerle dolu, param yok diyen adam gider 8-9 tl her gün sigaraya verir, evin kirasını ödeyemiyorum diyen adam meyhaneden çıkmaz, yemek param yok diyen adam 60.000 tl lik arabaya biner. Şimdi kardeş boşver onları diyen olacak, boşvermesine boşverelim ama bunlar sonra kahve kahve gezip iş yok para yok diyorlar. Bırak Allah aşkına.

Manyakça bir tüketim var toplumda şu an, avm de çalışıyorum ve kalabalığı görmeniz gerekli. Adım atamıyorsunuz, hele fast food üreten yerler, boş yer bulması dert.

Telefon değiştirme süresi 6 aya düşmüş, 6 ayda bir 1500-2000 tl verip değiştirirse asgari ücretli telefonunu tabi bu toplum sıkıntı yaşar.

Vesselam bu toplumun eğitim seviyesi yükselip parasını ülkede tutmadıkça ekonomi falan gelişmez. Bunu dediğin zaman bir kişiden ne olur diyorlar o ayrı problem zaten hiç girmeyelim. Tamam belki araba ve teknoloji konusunda iyi Türk markaları yok haklısın ama en azından giyim ve market konusunda dikkatli ol be arkadaş. Teknoloji konusunda ise her ay yeni bir şey alma, süresini uzun tut.
 

BERVA

Doçent
Katılım
24 Nisan 2011
Mesajlar
712
Reaksiyon puanı
8
Puanları
18
Teknoloji ve araba konusunda dışarıya bu kadar para akıtmayı sürdürdüğümüz müddetçe kaçınılmaz bunlar.

Bazen kızıyorum diyorum arabaya bu kadar vergi konulur mu, telefona bu kadar vergi konulur mu ? diye, ardından diyorum arkadaş millet 3 katı paraya satılan arabayı, 2 katı paraya satılan telefonu su gibi tüketiyor ya düşük olsa ne olacak ?

Yahu İstanbulun en varoş semtlerine gidin araba park edecek yer yok, diyeceksiniz 10.000 tl ye de araba var, lakin öyle değil işte arkadaş. Herkes kapısına en az 30.000 tl değerinde araba dizmiş. Sorsan asgari ücretle çalışıyorlar.. O asgari maaş benzine yetmezken bu paraları nereden buluyorlar anlaması gerçekten güç.

Ülkemiz garipliklerle dolu, param yok diyen adam gider 8-9 tl her gün sigaraya verir, evin kirasını ödeyemiyorum diyen adam meyhaneden çıkmaz, yemek param yok diyen adam 60.000 tl lik arabaya biner. Şimdi kardeş boşver onları diyen olacak, boşvermesine boşverelim ama bunlar sonra kahve kahve gezip iş yok para yok diyorlar. Bırak Allah aşkına.

Manyakça bir tüketim var toplumda şu an, avm de çalışıyorum ve kalabalığı görmeniz gerekli. Adım atamıyorsunuz, hele fast food üreten yerler, boş yer bulması dert.

Telefon değiştirme süresi 6 aya düşmüş, 6 ayda bir 1500-2000 tl verip değiştirirse asgari ücretli telefonunu tabi bu toplum sıkıntı yaşar.

Vesselam bu toplumun eğitim seviyesi yükselip parasını ülkede tutmadıkça ekonomi falan gelişmez. Bunu dediğin zaman bir kişiden ne olur diyorlar o ayrı problem zaten hiç girmeyelim. Tamam belki araba ve teknoloji konusunda iyi Türk markaları yok haklısın ama en azından giyim ve market konusunda dikkatli ol be arkadaş. Teknoloji konusunda ise her ay yeni bir şey alma, süresini uzun tut.

Varoş semtlerde yaşayanlar zannettiğiniz kadar fakir insanlar değiller,çoğu.
Gözlemlerime göre varoşlarda 4 grup var.

Birinci grup: İllegal yollardan para kazananların oluşturduğu grup.Ve bu insanların varoşları istedikleri an terk edebilecek,hatta üst-orta sınıf arasında bir tabakaya yerleşecek kadar servetleri var.
Varoşları terk etmemelerinin nedeni de kazanç kapılarını kaybetmek istememeleri.

İkinci grup Aile fertlerinin tamamı çalışıyor,fakat sadece resmi olarak bir kişi çalışıyor görünüyor.
Evin hanımından tutu ilkokulda okuyan çocuğuna kadar herkes bir işle meşgul.
Bu grup, Orta-Alt sınıf arasındaki bölgelerden bir ev alabilecek birikime ulaştıklarında terk ediyorlar genelde.

Üçüncü grup ise gerçekten sadece bir kişinin çalıştığı aileler oluşturuyor.
Ki bu aileler de zaten kıt kanaat geçinir.Varoşları terk etme imkanları olmuyor.

Dördüncü grup ise ek olarak aileden gelen yardıma sahip olanlar.
Aile içerisinde bir kişi çalışıyor ve aileden gelen yardımlarla nispeten 3. gruba göre daha iyi yaşıyorlar fakat genelde bu gruptakilerin de varoşlardan ayrılması mümkün olmuyor.

Kapılarında araba gördüklerinizin hangi gruptan olduklarını tahmin edersiniz herhalde.

AVM'lerin yakınlarında fast food zincirlerinden daha ucuza yemek yiyebileceğiniz yerler olmuyor genelde.
Hem hızlı,hem ucuz hem de alışkanlık neticesinde en çok tercih edilen yerler olması olağan.


4. paragrafta bahsettiğiniz kişiler işsizler kısmının azınlığıdır.Çok çok küçük bir bölümüdür.

Büyük şehirlerde asgari ücretle geçinmek imkansızdır.
Asgari ücretli hanelerin ek geliri de vardır mutlaka.
Ya da daha önceden edinilmiş mülk,birikim vardır.

Ayrıca bugünlerde yoğunluk olması normal, hem 14 şubat, hem de indirim ve yeni sezon başlangıcı.

Teknoloji konusunda başarılı ve kaliteli bir Türk markası maalesef yok.
Fiyat-performans açısından da tatmin edici değil olan modeller.
Hatta Türk olduğu iddia edilip Çin de üretilen model bile fiyat-performans açısından sürünür halde.

Aynı şey giyim ve markette de geçerli.
Ankara,Filiz makarnalarından bir Barilla tadı alamıyorsunuz.
Halbuki Filiz'de Barilla Grup'a dahil olmasına rağmen Barilla'nın yanına yaklaşamıyor.
Gazlı içecek ve meyve sularında da durum aynı.
Aklıma gelmeyen bir sürü alanda da aynı.
Özellikle giyim Türk markaları fiyatına oranla bile kalitesiz.
H&M'den aldığım 9.9 liralık t-shirt, 30 liralık Türk markasından daha sağlam çıktı.

İnsanların eğitim seviyesinden önce Türk markalarında bir kalite arttırımına gidilmesi gerekiyor.
Zaten eğitim seviyesi arttığında Türk markalarını seçen insan sayısı daha da azalır,şu anki durumda.

Gereksiz yere telefon değiştirme,teknolojik ürün alımına ben de karşıyım.
<Hobi amaçlı ürünler hariç.>
 

C.A.

Asistan
Katılım
4 Nisan 2013
Mesajlar
263
Reaksiyon puanı
3
Puanları
18
dünyanın buğday ambarı denilen ülke bugun saman ithal eden bir ülke haline nasıl geldi.
 

li10sKing

Profesör
Katılım
13 Aralık 2009
Mesajlar
1,448
Reaksiyon puanı
7
Puanları
38
- 3.kopru ve havalimani yapacagim diyip orayi ranta ac.
-nukluer santral kuracam diye dogayi oldur sonra yagmur yagmiyor susuzluk olacak de.
-milli silah milli arac uretecegiz de motoru amerikadan silah unitelerini israilden ve diger malzemeleri hollanda gibi ulkelerden al..
-hizli treni acip coluk cocuga sahip cikama.

Evet millet artik yemiyor..
 

BERVA

Doçent
Katılım
24 Nisan 2011
Mesajlar
712
Reaksiyon puanı
8
Puanları
18
Sevgili dostlar,moderatörler, Romalılar..

Aetius havalimanını genişletmek varken neden 26 milyar €'ya 3.havalimanı yapılmaya karar verildi ? Faiz lobisi mi kararı verdi ? Paralel devlet mi ?

Yolcu garantisi ? Aetius havalimanı yıkımı ?
Neden diye soruyorum Romalı dostlarım !

Yerli at arabası yok ! Yerli teknoloji yok yok deyip duruyorsunuz.
Neden yerli at arabasını yapabilecek insanlara,yerli teknolojiyi geliştirecek insanlara 3.havalimanında verilen teşvik gibi bir teşvik yok ?

Cari açığı havalimanı mı yaratıyor ?

Hala nükleer diyorsunuz.
Romalı dostlarım kanıtlar duruyor Celsus kütüphanesinin arşivinde !
5'te 1'i maliyetle nükleerden kazanacağımız enerjiyi kazanabiliriz.
Azıcık maliyetlerle çöpten,dalgadan enerji üretebiliriz !

Ama üretmeyelim, tarımı baltalayan HES'lere yönelim.
Maliyeti çok yüksek olan,ve birilerine haraç vermek için kılıf olarak kullanacağımız Nükleere bel bağlayalım.
Rüzgar türbini,güneş paneli mi ? Yüce Caesar aşkına ne gerek var.

Kaçak kullananları engellemeyelim lütfen,tasarruf üstüne tasarruf yapıp karanlıkta oturalım biz,
Ki Brutus destekçilerinin yoğun olduğu bölge kaçak kullanmaya devam edebilsin.
Sakın ha Velitesler müdahale etmesin.

Aslında cari açığı enerji harcamalarımız da yaratmıyor.

Ne yaratıyor ?
Yolumuz yok, yolumuz.
Yol yapmalıyız.
İthal ettiğimiz buğday,arpa,pirinç hatta sarımsak da cari açığa etki etmiyor.
Olmayan yollarımız var ya işte onlar arttırıyor cari açığı.
Biz de 6 ayda bir bozulan,çöken yollar yaparak kapatıyoruz.
Köprü mü ? Tabii ki, o köprüsüz olur mu hiç.
Komiklik olsun diye direkt yola fırlayabileceğiniz köprüler yapıyoruz.
Tamam bir üst cümle de abarttım sadece bir tane yapıldı, mı ?

Son olarak Romalı kardeşlerim;
Biliyorsunuz İmparatorumuz yüce Caesar'ı yıkmak istiyorlar.
118 milyar $ yolsuzluk yapıldığı iddia edildi.
Bu tamamen yalan. Tiberius'un komplosudur.
118 milyar $ yolsuzluk olsa bu yollar yapılır mı ?
Bu köprüler ? Bu ağaçlar dikilir mi ?

Bu iddiaların arkasında Tiberius var işte.
İşte bu yüzden sebep göstermeden Tiberus'un adamı olduğunu düşündüğümüz veliteslerin yerlerini değiştirip değiştirip duruyoruz.

Sağlam dur Caesar, Roma seninle !

// Bu yorum tamamen hayal ürünüdür.(Bazılarınız ve Moderatörler için.)
İsimler gerçekleriyle benzerlik gösterebilir ama onları kast etmemektedir.
Sizin tabirinizle kuru sıkıyoruz işte. Elimizden bu geliyor.
Ayrıca komik değil biliyorum,Roma'da komedi pek yazmayız.Trajedi yazarız genelde.
Bu da benim hayal dünyamda yaşadığım trajedinin dışa vurumudur.
Ve son olarak diğerlerinin oluşturduğu komplo teorileriyle aynı şekilde değerlendirip silmezseniz sevinirim moderatör dostlar.Sonuçta onlarda hayal ürünü bu yorumda da.//
 
Katılım
11 Haziran 2011
Mesajlar
541
Reaksiyon puanı
0
Puanları
0
Görünüyor ki hayal ile gerçeği ayırt edemeyen dostlar mevcut.
Maalesef gerçekler hayal edilemeyecek kadar gün be gün ortada.
Aslında bu bir sorundur. Hayal perestlik olarak nitelendirilen psikolojik bir sorun. Hayal ile gerçeği ayırt edemeyip çoğunlukla kurdukları hayaller içerisinde yaşayıp kendi hikayelerini uydururlar oysa ki gerçekler öyle değildir. Farkında oldukları müddetçe herhangi bir sıkıntı yok ama aksi halde tedavi şart.
Geçmişinden ders almayan geleceğinin değerini bilmez.
Hayal perest nerden bilsin ki Atatürk havaalanın artık genişleme gibi bir imkanının olmadığını fiziki şartlarının son raddine kadar zorlandığını? 3.havaalanın şart olduğunu bilmez ki? 120 bin istihdamın oluşacağını nerden bilsin? Yerli teknolojiyi geliştiren insanların suikastlere kurban gittiğini, tetikçilerin hedefi olduğunu nerden bilsin değil mi? Almanya, İngiltere niye rahatsız olsun bu projeden?
Nükleer santral... Evet hayal perest dostlar...
Nükleer enerji teknolojisinin kazanımı devlet politikası olarak ele alınmalıdır.
Konuya sadece tehlikeli,çevreye zararlı vs. bakılmaması gerekir.
Bu sığ düşüncelerden kurtularak, nükleer enerjinin sadece elektrik üretimi meselesi ve seçeneği olmadığını görmek gerekir.
Birincil derecede önemli olan,ileri derecede teknoloji üretmek ve bu sayede bilimsel ve teknolojik sahada ilerlemek sıçrama yapabilmektir.
Böylelikle her türlü istihdamın önü açılacaktır.
80 yılda yapılan yolun 15 katı 10 yılda yapılmış arkadaşlar. Sakın haa hayal değil bu gerçek. Bizim hayalperestlik gibi bir rahatsızlığımız yok gerçekler bunlar hayal değil.
Ama hayalye bazı arkadaşlar yol lazım diye kaptırmış kendini.
Evet değerli arkadaşlar bunların hiç biri hayal ürünü değildir, tamamen gerçektir. Hayallerle gerçekleri ayırt edemeyenler kuru sıkı bile sıkamaz amca boş atarlar.
 

li10sKing

Profesör
Katılım
13 Aralık 2009
Mesajlar
1,448
Reaksiyon puanı
7
Puanları
38
Le&#1095;L-i &#3619;ù&#312;ù&#1383; - Kuru Sıkar Bos Atar
adlı psikolojik edebiyat eseri tüm kitapcilar da :D
 

Bloother

Rektör
Katılım
29 Ekim 2013
Mesajlar
10,949
Reaksiyon puanı
2,327
Puanları
113
Yaş
35
Le&#1095;L-i &#3619;ù&#312;ù&#1383;;3237727 dedi ki:
Görünüyor ki hayal ile gerçeği ayırt edemeyen dostlar mevcut.
Maalesef gerçekler hayal edilemeyecek kadar gün be gün ortada.
Aslında bu bir sorundur. Hayal perestlik olarak nitelendirilen psikolojik bir sorun. Hayal ile gerçeği ayırt edemeyip çoğunlukla kurdukları hayaller içerisinde yaşayıp kendi hikayelerini uydururlar oysa ki gerçekler öyle değildir. Farkında oldukları müddetçe herhangi bir sıkıntı yok ama aksi halde tedavi şart.
Geçmişinden ders almayan geleceğinin değerini bilmez.
Hayal perest nerden bilsin ki Atatürk havaalanın artık genişleme gibi bir imkanının olmadığını fiziki şartlarının son raddine kadar zorlandığını? 3.havaalanın şart olduğunu bilmez ki? 120 bin istihdamın oluşacağını nerden bilsin? Yerli teknolojiyi geliştiren insanların suikastlere kurban gittiğini, tetikçilerin hedefi olduğunu nerden bilsin değil mi? Almanya, İngiltere niye rahatsız olsun bu projeden?
Nükleer santral... Evet hayal perest dostlar...
Nükleer enerji teknolojisinin kazanımı devlet politikası olarak ele alınmalıdır.
Konuya sadece tehlikeli,çevreye zararlı vs. bakılmaması gerekir.
Bu sığ düşüncelerden kurtularak, nükleer enerjinin sadece elektrik üretimi meselesi ve seçeneği olmadığını görmek gerekir.
Birincil derecede önemli olan,ileri derecede teknoloji üretmek ve bu sayede bilimsel ve teknolojik sahada ilerlemek sıçrama yapabilmektir.
Böylelikle her türlü istihdamın önü açılacaktır.
80 yılda yapılan yolun 15 katı 10 yılda yapılmış arkadaşlar. Sakın haa hayal değil bu gerçek. Bizim hayalperestlik gibi bir rahatsızlığımız yok gerçekler bunlar hayal değil.
Ama hayalye bazı arkadaşlar yol lazım diye kaptırmış kendini.
Evet değerli arkadaşlar bunların hiç biri hayal ürünü değildir, tamamen gerçektir. Hayallerle gerçekleri ayırt edemeyenler kuru sıkı bile sıkamaz amca boş atarlar.

Kendi beyinleriyle düşünmüyorlar, kendi ağızlarıyla konuşmuyorlar ki bunları idrak edebilsinler. Bunların söylediğini ne kadar düşmanımız varsa söylüyor. Bir insan konuşmadan önce durduğu safa bakmalı bir kere. Vatan hainleriyle aynı ağzı konuşup burada masal anlatmamalı.. Bir bakmalı, "benim düşüncemi kim destekliyor?" diye..! Demeli ki "ben böyle düşünüyorum, pkk da böyle düşünüyor, israil de, almanya da böyle düşünüyor, fransa da, amerika da böyle düşünüyor, o zaman bu işte bir terslik var!" ben ne düşünüyorum? Diye sormalı kendine.. Kime hizmet ettiğinin farkına varmalı..!
Toplum içinde oğluna küfreden, oğlunu aşağılayan babalar gibi olduğunuzu bilin!
 
S

SDN Okuru

SDN Okuru
ya arkadaş insanımız değişti kibirlendi beğenmiyoruz kendimizden olanı Köyde adama soruyorum neden hayvan yetiştirmiyorsun abi kokuyor ya diyor gidin köylere bakın Kadınlar olmazsa hiçbirşey olmaz adamlar kahvaltı sonrası şekerleme sonra öğle yemeği sonra azbiraz hava alayım derken samanımızı ithal ediyoruz.şehirde de herkez daha fena yıllarca işçilik yaptım şuanda da arıyorum insanlar vasıfsız beceriden çok hatırla işler dönüyor çalışan da ÇALIŞMAMAK için elli takla atıyor patron kazandığı adama para vermemek için yüzelli takla atıyor Hal böyleyken bu CARİ AÇIK AZ kardeşim az:cursing:
 

li10sKing

Profesör
Katılım
13 Aralık 2009
Mesajlar
1,448
Reaksiyon puanı
7
Puanları
38
Kendi beyinlerini kullandigina inananlar burada degil turkiye icin yararli ilimlerle ugrassaydi da gorseydik. Madem beyniniz cok muntazam . kimse kusura bakmasin sadece yahudilere verilen Yahudi cesaret madalyasini alan kisinin arkasinda durmayiz.
 

Bloother

Rektör
Katılım
29 Ekim 2013
Mesajlar
10,949
Reaksiyon puanı
2,327
Puanları
113
Yaş
35
Kendi beyinlerini kullandigina inananlar burada degil turkiye icin yararli ilimlerle ugrassaydi da gorseydik. Madem beyniniz cok muntazam . kimse kusura bakmasin sadece yahudilere verilen Yahudi cesaret madalyasini alan kisinin arkasinda durmayiz.

Siz çok yararlı bir iş yapıyorsunuz değil mi vatana, millete... Yahudi madalyası alıp Müslümanlar için çalışan, yahudilerle çatışan adamdan bahsediyorsun değil mi?
 

li10sKing

Profesör
Katılım
13 Aralık 2009
Mesajlar
1,448
Reaksiyon puanı
7
Puanları
38
Siz çok yararlı bir iş yapıyorsunuz değil mi vatana, millete... Yahudi madalyası alıp Müslümanlar için çalışan, yahudilerle çatışan adamdan bahsediyorsun değil mi?

Pansilvanya ile ortak operasyon yurutup aralari bozulunca birbirine saldiranlardan bahsediyorum. Pansilvanyanin cia'ye calistigini soyleyenlerden bahsediyorum.
 

kehfest

Doçent
Katılım
22 Kasım 2013
Mesajlar
693
Reaksiyon puanı
1
Puanları
0
Affedersiniz milletçe bir hayvan gibiyiz. Avcılık ve toplayıcılık yapıyoruz.

Güçlü olabilmek için üretmek gerek. Üreten bir burjuva gerek. Zamanında İttihat ve Terakki ardından CHP denedi ama burjuva üretmedi.


Kısaca ülkemizde burjuvazinin kellesi alınmalı. Üretmemek hainliktir.
 

fthtsdmr

Profesör
Katılım
5 Ocak 2009
Mesajlar
2,548
Reaksiyon puanı
44
Puanları
48
Cumhuriyet tarihinde yapılan en büyük "yol"suzluk kaç yılda yapıldı diye sormak lazım yol işlerinden sorumlu arkadaşlara.
 

LittleMonster

Profesör
Katılım
23 Ağustos 2013
Mesajlar
3,230
Reaksiyon puanı
33
Puanları
48
Hep tüketici konumundayız gelinen aşaması tabiki bu olacaktı
 

li10sKing

Profesör
Katılım
13 Aralık 2009
Mesajlar
1,448
Reaksiyon puanı
7
Puanları
38
Cumhuriyet tarihinde yapılan en büyük "yol"suzluk kaç yılda yapıldı diye sormak lazım yol işlerinden sorumlu arkadaşlara.

Yada o yollar hangi paralarla kaynaklarla yapildi. İpucu :Turkiye tehlikeli fay hatlarina sahiptir.
 

li10sKing

Profesör
Katılım
13 Aralık 2009
Mesajlar
1,448
Reaksiyon puanı
7
Puanları
38
Le&#1095;L-i &#3619;ù&#312;ù&#1383;;3237877 dedi ki:
Dostum benden daha yetenekli arkadaşlar var onların hakkını yemiyelim :)

yok bu konu da bir numaralısın :D
 

ffgul

Profesör
Katılım
18 Mayıs 2009
Mesajlar
1,183
Reaksiyon puanı
8
Puanları
38
>>Bu konuya uzun bir yorum yapmak mümkün ama insanların bu yorumları okumadığıda aşikar o nedenle
>>Durumun kısaca özeti şudur; "Perşembenin gelişi Çarşambadan belliydi"
>>Bu millet bunu hak ediyor..Az bile...
 

BERVA

Doçent
Katılım
24 Nisan 2011
Mesajlar
712
Reaksiyon puanı
8
Puanları
18
Le&#1095;L-i &#3619;ù&#312;ù&#1383;;3237727 dedi ki:
Görünüyor ki hayal ile gerçeği ayırt edemeyen dostlar mevcut.
Maalesef gerçekler hayal edilemeyecek kadar gün be gün ortada.
Aslında bu bir sorundur. Hayal perestlik olarak nitelendirilen psikolojik bir sorun. Hayal ile gerçeği ayırt edemeyip çoğunlukla kurdukları hayaller içerisinde yaşayıp kendi hikayelerini uydururlar oysa ki gerçekler öyle değildir. Farkında oldukları müddetçe herhangi bir sıkıntı yok ama aksi halde tedavi şart.
Geçmişinden ders almayan geleceğinin değerini bilmez.
Hayal perest nerden bilsin ki Atatürk havaalanın artık genişleme gibi bir imkanının olmadığını fiziki şartlarının son raddine kadar zorlandığını? 3.havaalanın şart olduğunu bilmez ki? 120 bin istihdamın oluşacağını nerden bilsin? Yerli teknolojiyi geliştiren insanların suikastlere kurban gittiğini, tetikçilerin hedefi olduğunu nerden bilsin değil mi? Almanya, İngiltere niye rahatsız olsun bu projeden?
Nükleer santral... Evet hayal perest dostlar...
Nükleer enerji teknolojisinin kazanımı devlet politikası olarak ele alınmalıdır.
Konuya sadece tehlikeli,çevreye zararlı vs. bakılmaması gerekir.
Bu sığ düşüncelerden kurtularak, nükleer enerjinin sadece elektrik üretimi meselesi ve seçeneği olmadığını görmek gerekir.
Birincil derecede önemli olan,ileri derecede teknoloji üretmek ve bu sayede bilimsel ve teknolojik sahada ilerlemek sıçrama yapabilmektir.
Böylelikle her türlü istihdamın önü açılacaktır.
80 yılda yapılan yolun 15 katı 10 yılda yapılmış arkadaşlar. Sakın haa hayal değil bu gerçek. Bizim hayalperestlik gibi bir rahatsızlığımız yok gerçekler bunlar hayal değil.
Ama hayalye bazı arkadaşlar yol lazım diye kaptırmış kendini.
Evet değerli arkadaşlar bunların hiç biri hayal ürünü değildir, tamamen gerçektir. Hayallerle gerçekleri ayırt edemeyenler kuru sıkı bile sıkamaz amca boş atarlar.

Yazdığım trajediden daha iyi olmuş bu dostum.
En iyisi ben gerçeklere döneyim.


Cari açığı ne yaratıyor ?
Havalimanının yetersiz oluşu mu ?


İstanbul'da dahi yaşamıyorsun dostum.Atatürk Havalimanı'nın çevresini gezdin mi tamamen ?
İstimlak nedir biliyor musun ? Ya da günümüzde daha yaygın olan kullanımı ile "kamulaştırma" ?


Lütfen yalan söylemeyin. Atatürk havalimanı Kilometre karelerce daha genişletilebilir.
Hiç değilse Google Maps gibi ücretsiz uydu görüntülerine bakıp konuşun.


3. Havalimanının yapım maliyeti 10 milyar €'nun biraz üstünde.
Kamulaştırma bedeli dahil değil bu miktara.


Bildiğiniz gibi 3. havalimanı bittiğinde Atatürk Havalimanı yıkılacak.
Yani aslında 3. havalimanı olmayacak orası.


Atatürk havalimanının yolcuları daha uzun mesafe ile Yeni havalimanına ulaşmak zorunda kalacaklar.
İstanbul nüfusu yoğun olarak o bölgede değil.
Ulaşım için daha fazla enerji tüketimi demek bu da.


Ayrıca Atatürk havalimanındaki personel 3.havalimanına aktarılacak.
Personel yol masraflarının üstüne bir de TAV'a ödenecek tazminat var.


Son olarak Sabiha Gökçen'de var İstanbul'da.
Sabiha Gökçen'de size göre genişletimez mi acaba ?
Ama genişteliyor.Yolcu kapasitesi 30 milyondan 70 milyona çıkacak 2015'de.
Avrupa'nın en büyük havalimanı olan Heathrow'da yılda 70 milyon yolcu taşınıyor şuan.





Ve ara not: Havalimanı olması iyidir. Havalimanına karşı değilim.Ama bir tarafta genişletilmeye çok müsait Sabiha Gökçen varken ve genişletiliyorken şehrin uzak noktasına 33 milyar € maliyetli havalimanı akıllı iş gibi durmuyor.





Cari açığa en büyük katkıyı Enerji yapıyor.


Akkuyu NGS'de 1. ünitenin 2020'de hizmete girmesi planlanıyor.
Her bir ünitenin gücü 1200 MW'e olacak.
4. ünite de hizmete girdiğinde tarihlerin 2023'ü göstermesi planlanıyor.
En önemlisi de ne biliyor musun ? Santral bizim değil !
Rus şirketinin santrali. Biz sadece elektrik alacağız !
Santralin ömrü 60 yıl. Atıkların santralde bekleme süreleriyle 70-80 yıl sonra o santral sökülecek.


Ayrıcı Akkuyu NGS'de ÇED izni yok henüz.
ÇED'e gönderilen raporlar Usül ve şekil yönünden eksik bulundu.
Sonra gönderilen 3000 sayfalık raporda reddedildi.
Ek olarak Rus şirket hakkında Rusya'da dava devam ediyor, kalitesiz malzeme kullandıkları ve yolsuzluk iddiaları sebebiyle.


Sanırım Akkuyu'daki Santralden silah,savaş gücü elde edemeyeceğimizin farkına varmışsınızdır.


Sinop'a yapılması planlanansa henüz Japonya Devleti tarafından kabul edilmedi.
Haziran'a kadar kabul edilmesi ümit ediliyor.
Projedeki ortaklık durumu da net değil, bir Fransız şirketinin de müdahil olması bekleniyor.
Buradan da istediğiniz gibi silah gücü elde edemeyeceğimiz aşikar.


E silah gücü elde edemiyoruz zaten. Niye nükleer santrale bel bağlıyoruz.
İstanbul boğazından Akkuyu NGS gücünü elde edebiliriz hem de 4 milyar € civarında bir rakama.
Ömür mü ? Sınırsız. Yenilenebilir kaynak çünkü.


Milli silahlar konusunun doğrudan cari açıkla bir ilgisi yok.
Ama belirteyim.Tamamen yerli üretim yapamayız.
Çünkü kullanıcak maddeleri üretemiyoruz.
2012 yılında 24 milyar $ civarında Demir-Çelik ithatalı gerçekleştirildi.
7 milyar $ civarında açık verdik. Niye ? Çünkü AR-GE'ye yatırım yok.
1 milyar $'a yakın kömür ithalatı var 11 bin $ ihracat var.
Madenlere önem yok ki iyi üretim olsun. Başka yorumumda söylediğim gibi son 5 yılda maden kazalarında ölen işçi sayısı "416".(Fazla olma ihtimali de var.)

Yerli teknolojiyi geliştirenleri korumakla kim mükellef acaba ?
Ben ve ailem mi ? Yoksa "Devlet Erkanı" mı ?

Otomobil niye üretmiyoruz ? Peki ?
Motorlu taşıt ithalatı 20 milyar $ bu arada.
Tarım konusuna hiç girmiyorum. Cevap alamıyoruz. Verebiliyorsan alayım.
2002'de 65 milyonluk Türkiye'nin tarım alanı ile hemen hemen aynı alanda tarım yapıyor 2014'de 76 milyonluk Türkiye.
Neden ? Çiftçi sayısında durum ne ?
Tarım bakanlığında 2011'e kadar ulaşabildim ben.
2002 Çiftçi sayısı : 2.588.666, Alan : 164.960.378 dekar.
2011 Çiftçi sayısı : 2.288.366, Alan : 156.287.667 dekar.



Not: İstanbul'da yaşamadığını bir konuya yazdığın yorumdan öğrenmiştim.


Kaynaklar :
Tarım, Sabiha Gökçen Genişletme , Maden , Boğaz'dan Enerji , Akkuyu1, Akkuyu2, Akkuyu3,Akkuyu4 , Akkuyu5 ,
Demir-Çelik ,Sinop'taki NS

- - - Mesaj Güncellendi - - -

Tüh ya en önemlisini unutmuşum.
Yol ! 80 yıl Nüfus,Devlet Geliri,Teknoloji açısından değerlendirildi mi acaba ?
Yol yapmışsın eyvallah sağ ol da arkadaş bu yollar niye 6 ayda bir çöküyor,bozuluyor ?
Hele doğayı katleden Karadeniz Sahil Yolu ? Kaç kere çöktü bi sayar mısınız lütfen ?
Ve Niye KSY imar planları iptal edildi ?
 

Bloother

Rektör
Katılım
29 Ekim 2013
Mesajlar
10,949
Reaksiyon puanı
2,327
Puanları
113
Yaş
35
Size bu mantıkla su bile fazla. Siz 90lı yılların İstanbul'unda yaşayın..
 
Üst