tarakbumba
Öğrenci
- Katılım
- 25 Ekim 2009
- Mesajlar
- 12
- Reaksiyon puanı
- 0
- Puanları
- 1
Merhaba, foruma yeni katılan bir üyeyim. Kullanmakta olduğum işletim sistemi sebebiyle forumun bu bölümü oldukça ilgimi çekti. Başlıklarda dolaşırken iletilerin bir kısmında "Linux Fanatiği" ibaresini gördüm. Sanıyorum bu ibare ile kastedilmek istenen Microsoft' un ürünlerine ve özellikle Windows işletim sistemine tepki duyan GNU Linux kullanıcılarıdır. Biraz düşününce üye arkadaşlarıma durumun neden böyle olduğunu bir Linux Fanatiği olarak anlatmanın doğru olacağını düşündüm.
BİR LİNUX FANATİĞİ KENDİNİ ANLATIYOR *
Bilen zaten biliyor ama GNU Linux' un ne olduğunu kısaca anlatmam lazım.
Efendim, bildiğiniz üzere dünyada yazılımların büyük çoğunluğu patent haklarıyla korunurlar. Bu patentler sayesinde, patent sahiplerinin (genellikle yazılım geliştiricileri) izni olmadan o yazılımı kullanamaz, satamaz, kiralayamaz, bir başkasına veremezsiniz. Tabii, bu patentlerin içeriği çok daha geniş kapsamlı veya çok daha dar kapsamlı olabilir. Patent ile hukuksal durumu korunan yazılımlar üzerinde, patente ve dolayısıyla kullanmak üzere o yazılımı satın aldığınızda patent sahibi ile aranızdaki sözleşmeye (Bunlar lisans olarak adlandırılıyor; mesela Microsoft’ un EULA’ sı) aykırı olarak bir işlem yaptığınız takdirde fikri bir mülkiyet hakkını çiğnemiş ve sonuçta hem ülkemizde hem de dünyada suç işlemiş oluyorsunuz.
Ayrıca, patentlerle korunmalarının doğası gereği, yazılımların kaynak kodlarına erişim de kapalı olmaktadır. Bu durumda o yazılımı sadece patent sahibi kişi veya firmalar geliştirebilir. Bu şekilde olaya bakıldığında, 100 çalışanı olan patent sahibi geliştirici firmanın yazılımı sadece o yüz kişi tarafından geliştirilebilir. Bunun en büyük sakıncası da, yazılımda bulunması muhtemel güvenlik açıklarının veya hataların sadece o yüz kişi tarafından düzeltilebilmesidir.
İşte, bu durumun yazılımların ve teknolojinin gelişmesi yönünde engel teşkil ettiğini düşünen Richard Matthew Stallman adındaki bir ecnebi, yazılımların kaynak kodları geliştiricilere açık olduğu ve üzerinde kısıtlama olmaksızın çalışma yapılabilmesinin mümkün olduğu takdirde, çok daha fazla insanın yazılım geliştirilmesine, teknolojisinin daha hızlı ilerlemesine, hatalarının ve güvenlik açıklarının daha hızlı kapatılabilmesine, çok daha farklı bakış açılarının uygulanabilmesine ve bu sayede yenilikçi tasarımların artmasına katkı vereceğini görmüş ve önermiştir. Bu öneriyi benimseyenler, o dönemde bir araya gelerek Özgür Yazılım Vakfını kurmuşlar ve böylece yukarıda anlattığım olumsuzlukları gidermek, avantajları sağlamak adına kapalı kaynak kodlu yazılımlara ve patentlere karşı mücadeleye girişmişlerdir. Özgür yazılımın doğuşu bu şekilde olmuş ve bir düşünce biçimi haline gelmiştir.
GNU Linux’ da Linus Torvalds’ ın geliştirdiği bir işletim çekirdeği olarak özgür bir yazılım şeklinde dünyada kendine yer bulmuştur. Bugün Linux dendiğinde aslında Linux çekirdeği üzerine inşa edilmiş işletim sistemleri anlaşılmaktadır. Linux (bazı dağıtımların sapmalarını saymazsak), yukarıda anlatılan Özgür Yazılım düşüncesine tamamen uygun bir yapıdadır. Doğası gereği Linux işletim sistemleri de dünya çapında katkıda bulunan insanların oluşturduğu bir işletim sistemidir. Kimileri yazdıkları yazılımlar, ekledikleri kodlar ile katkıda bulunurken kimisi hata ve güvenlik açıklarını bularak, bunları gideren yama kodlarını hazırlayarak, kimisi de benim de dört yıldır çeşitli dağıtımlarda çalıştığım gibi işletim sistemini ana dillerine kazandırarak katkıda bulunmaktadır.
İşte bir Linux Fanatiğinin kalbinin hızlı çarptığı nokta burasıdır. Linux, fanatiğin kendi malıdır. Onun emeğidir. Onun alın teridir. Çoğunlukla, hiçbir maddi çıkar gütmeden, bazen sadece hayrına bazen de bir görev bilinciyle üzerinde uğraştığı eseridir. Bu noktada, ben de bir Linux Fanatiği’ yim. Çünkü Linux, benim dört yıllık emeğimin sonucudur. Bunu burada rahatlıkla yazabiliyorsam, Pardus Linux’ ta conexant chipsetli usb modemlerin çalışabilmesi için Pardus geliştiricilerine ufak da olsa yardımcı olduğum, Gtranslator uygulamasına güvenlik açığını kapatan yamayı hazırladığım, Ubuntu Linux’ta Launchpad üzerinden çevirilerinde emek verdiğim, Mandriva Linux’ un işletim sistemi çevirilerini iki yıllık uğraş sonucunda binlerce satırı Türkçe’ ye çevirdiğim, Wiki sayfalarına makaleler hazırladığım, kullanmış olduğum dağıtımlara hata bildirimlerinde bulunduğum, RPM paketleri hazırlayıp insanlara yardımcı olmaya çalıştığım ve nihayet şu anda bu yazıyı hazırladığım için yazabiliyorum.
Ben, bir Linux Fanatiği olarak sadece, benim olduğuna inandığım bir eseri koruyorum.
Bir Linux Fanatiği olarak ülkemin bilgisayar kullanıcılarının bir ecnebi firmasına paralar dökmesine karşıyım. Üzerinde emek verdiğim eserin, yüzlerce dolara satılan ve serbest piyasa ekonomisi içinde tekel olması dışında üstünlüğü bulunmayan bir başka işletim sistemi karşısında “Ben de varım. Buradayım!” demesini arzu ediyorum.
Bir Linux Fanatiği olarak, ülkemin insanlarının doğru işler yapmasını arzu ediyorum. Microsoft Windows kullanacaklarsa, lisans ücretini ödemeli; EULA’ sının kısıtlamalarına uymalı (örneğin evindeki ikinci bilgisayara tek PC için lisanslanmış Windows’ unu kurmamalı), oyunlarını gidip satın almalı, anti-virus yazılımlarının Etkinleştirme Kodunu satın almalılar. Çünkü ben, ülkemin insanlarının buna aykırı olarak “suç” işlememesini (5846 sayılı Fikir ve sanat Eserleri Kanunu 71. v.d. maddeler) umuyorum.
Ben ülkemin insanlarının kullandıkları İşletim Sisteminin içinde ne olduğunu, kendilerinin bilgilerini sızdırabilecek kodlar olup olmadığını öğrenebilmelerini istiyorum.
Ben ülkemin insanlarının, “Aman benim Windows’ ta korsan uyarısı çıktı, bir ilaç verin” diyecek kadar bağımlı olmamalarını, kullandıkları sistem hakkında bilgi sahibi olmalarını, çalışmalarını, öğrenmelerini istiyorum.
Haksız rekabet yaratılarak önceden üzerine yüzlerce dolarlık işletim sistemi yüklenmiş; bunun parası, bana sorulmadan benden alınan bir bilgisayar satın almak istemiyorum.
Ben bir şirketin tekel olmasından kaynaklanan gücünü donanım üreticileri üzerinde kullanmamasını; donanım üreticilerinin Linux için sürücü üretmemelerinin veya oyun şirketlerinin Linux oyunları yapmamalarının GNU Linux çekirdeği ve Linux işletim sistemleriyle bir ilgisinin olmadığını; bunun Linux’ un eksikliği değil üretici ve yapımcı şirketlerin eksikliği olduğunu insanlarımın bilmesini istiyorum.
Ben bir seçenek istiyorum. Tercih yapabilme özgürlüğünün ülkemin insanlarının hakkı olduğunu bilmelerini istiyorum.
Herkes gibi, ülkemi, milletimi ve insanlarımı seviyorum. İnsanlarımın ücret ödemeden, ecnebi memleketlere para kazandırmadan, yasa dışı işlerle uğraşmadan kullanabilecekleri, sahiplenebilecekleri bir işletim sistemi seçeneklerinin olduğunu bilmelerini istiyorum.
Ben bir Linux Fanatiğiyim ve eserime saldırılmasını hoş karşılayamam. Bir Linux Fanatiği olarak Linux’ a sadece bir-iki kez bakmış olan, yasal koşullarını yerine getirmeden Microsoft Windows kullanan, bilgi ve deneyimden yoksun kişilerin eserimin aleyhine söz söylemelerine müsaade edemem.
Kimileri için ağır gelecek bir yazı oldu belki bu. Ancak, ne hukuki ne de vicdanı olarak yadsınamayacak düşüncelerimi buraya yazdığımı düşünüyorum.
Şunu da belirtmek isterim ki; herkesin elbette istediğini seçme özgürlüğü vardır. Linux’ u kullanan (ama gerçekten kullanan; iki kez göz atıp öf demeyen) kişilerin haklı eleştirileri mutlaka olacaktır. Eksiklikler mutlaka vardır. Herkes Microsoft Windows, Mac OSX, BSD, Sun Solaris veya bir başka işletim sistemi kullanabilir. Hakkını verdikten sonra; kullanan kişinin ihtiyaçlarını hangi işletim sistemi en iyi şekilde karşılıyorsa o işletim sistemi o kişi için en iyi işletim sistemidir.
Linux’ un, hangi dağıtım olursa olsun, en azından bir ay denenmesinin; alışkanlıkların değişebilmesi için okunması ve üzerinde biraz gayret sarfedilmesinin pek çok ön yargıyı yıkacağını düşünüyorum.
Bu kadar uzun bir yazıyı okuma zahmetine katlanan herkesi sabırlarından dolayı teşekkür ediyorum.
Alın, Verin; Özgürülüğünüze güç verin: Özgür Yazılım kullanın!
* Bu yazı GNU FDL v2 altında lisanslıdır. İstenen yerde ve ortam özgürce kullanılabilir.WikipediaWictionaryChambers (UK)Google imagesGoogle defineThe Free DictionaryJoin exampleWordNetGoogleUrban DictionaryAnswers.comrhymezone.comMerriam-Webster<>0
wvcidfjoguarm
BİR LİNUX FANATİĞİ KENDİNİ ANLATIYOR *
Bilen zaten biliyor ama GNU Linux' un ne olduğunu kısaca anlatmam lazım.
Efendim, bildiğiniz üzere dünyada yazılımların büyük çoğunluğu patent haklarıyla korunurlar. Bu patentler sayesinde, patent sahiplerinin (genellikle yazılım geliştiricileri) izni olmadan o yazılımı kullanamaz, satamaz, kiralayamaz, bir başkasına veremezsiniz. Tabii, bu patentlerin içeriği çok daha geniş kapsamlı veya çok daha dar kapsamlı olabilir. Patent ile hukuksal durumu korunan yazılımlar üzerinde, patente ve dolayısıyla kullanmak üzere o yazılımı satın aldığınızda patent sahibi ile aranızdaki sözleşmeye (Bunlar lisans olarak adlandırılıyor; mesela Microsoft’ un EULA’ sı) aykırı olarak bir işlem yaptığınız takdirde fikri bir mülkiyet hakkını çiğnemiş ve sonuçta hem ülkemizde hem de dünyada suç işlemiş oluyorsunuz.
Ayrıca, patentlerle korunmalarının doğası gereği, yazılımların kaynak kodlarına erişim de kapalı olmaktadır. Bu durumda o yazılımı sadece patent sahibi kişi veya firmalar geliştirebilir. Bu şekilde olaya bakıldığında, 100 çalışanı olan patent sahibi geliştirici firmanın yazılımı sadece o yüz kişi tarafından geliştirilebilir. Bunun en büyük sakıncası da, yazılımda bulunması muhtemel güvenlik açıklarının veya hataların sadece o yüz kişi tarafından düzeltilebilmesidir.
İşte, bu durumun yazılımların ve teknolojinin gelişmesi yönünde engel teşkil ettiğini düşünen Richard Matthew Stallman adındaki bir ecnebi, yazılımların kaynak kodları geliştiricilere açık olduğu ve üzerinde kısıtlama olmaksızın çalışma yapılabilmesinin mümkün olduğu takdirde, çok daha fazla insanın yazılım geliştirilmesine, teknolojisinin daha hızlı ilerlemesine, hatalarının ve güvenlik açıklarının daha hızlı kapatılabilmesine, çok daha farklı bakış açılarının uygulanabilmesine ve bu sayede yenilikçi tasarımların artmasına katkı vereceğini görmüş ve önermiştir. Bu öneriyi benimseyenler, o dönemde bir araya gelerek Özgür Yazılım Vakfını kurmuşlar ve böylece yukarıda anlattığım olumsuzlukları gidermek, avantajları sağlamak adına kapalı kaynak kodlu yazılımlara ve patentlere karşı mücadeleye girişmişlerdir. Özgür yazılımın doğuşu bu şekilde olmuş ve bir düşünce biçimi haline gelmiştir.
GNU Linux’ da Linus Torvalds’ ın geliştirdiği bir işletim çekirdeği olarak özgür bir yazılım şeklinde dünyada kendine yer bulmuştur. Bugün Linux dendiğinde aslında Linux çekirdeği üzerine inşa edilmiş işletim sistemleri anlaşılmaktadır. Linux (bazı dağıtımların sapmalarını saymazsak), yukarıda anlatılan Özgür Yazılım düşüncesine tamamen uygun bir yapıdadır. Doğası gereği Linux işletim sistemleri de dünya çapında katkıda bulunan insanların oluşturduğu bir işletim sistemidir. Kimileri yazdıkları yazılımlar, ekledikleri kodlar ile katkıda bulunurken kimisi hata ve güvenlik açıklarını bularak, bunları gideren yama kodlarını hazırlayarak, kimisi de benim de dört yıldır çeşitli dağıtımlarda çalıştığım gibi işletim sistemini ana dillerine kazandırarak katkıda bulunmaktadır.
İşte bir Linux Fanatiğinin kalbinin hızlı çarptığı nokta burasıdır. Linux, fanatiğin kendi malıdır. Onun emeğidir. Onun alın teridir. Çoğunlukla, hiçbir maddi çıkar gütmeden, bazen sadece hayrına bazen de bir görev bilinciyle üzerinde uğraştığı eseridir. Bu noktada, ben de bir Linux Fanatiği’ yim. Çünkü Linux, benim dört yıllık emeğimin sonucudur. Bunu burada rahatlıkla yazabiliyorsam, Pardus Linux’ ta conexant chipsetli usb modemlerin çalışabilmesi için Pardus geliştiricilerine ufak da olsa yardımcı olduğum, Gtranslator uygulamasına güvenlik açığını kapatan yamayı hazırladığım, Ubuntu Linux’ta Launchpad üzerinden çevirilerinde emek verdiğim, Mandriva Linux’ un işletim sistemi çevirilerini iki yıllık uğraş sonucunda binlerce satırı Türkçe’ ye çevirdiğim, Wiki sayfalarına makaleler hazırladığım, kullanmış olduğum dağıtımlara hata bildirimlerinde bulunduğum, RPM paketleri hazırlayıp insanlara yardımcı olmaya çalıştığım ve nihayet şu anda bu yazıyı hazırladığım için yazabiliyorum.
Ben, bir Linux Fanatiği olarak sadece, benim olduğuna inandığım bir eseri koruyorum.
Bir Linux Fanatiği olarak ülkemin bilgisayar kullanıcılarının bir ecnebi firmasına paralar dökmesine karşıyım. Üzerinde emek verdiğim eserin, yüzlerce dolara satılan ve serbest piyasa ekonomisi içinde tekel olması dışında üstünlüğü bulunmayan bir başka işletim sistemi karşısında “Ben de varım. Buradayım!” demesini arzu ediyorum.
Bir Linux Fanatiği olarak, ülkemin insanlarının doğru işler yapmasını arzu ediyorum. Microsoft Windows kullanacaklarsa, lisans ücretini ödemeli; EULA’ sının kısıtlamalarına uymalı (örneğin evindeki ikinci bilgisayara tek PC için lisanslanmış Windows’ unu kurmamalı), oyunlarını gidip satın almalı, anti-virus yazılımlarının Etkinleştirme Kodunu satın almalılar. Çünkü ben, ülkemin insanlarının buna aykırı olarak “suç” işlememesini (5846 sayılı Fikir ve sanat Eserleri Kanunu 71. v.d. maddeler) umuyorum.
Ben ülkemin insanlarının kullandıkları İşletim Sisteminin içinde ne olduğunu, kendilerinin bilgilerini sızdırabilecek kodlar olup olmadığını öğrenebilmelerini istiyorum.
Ben ülkemin insanlarının, “Aman benim Windows’ ta korsan uyarısı çıktı, bir ilaç verin” diyecek kadar bağımlı olmamalarını, kullandıkları sistem hakkında bilgi sahibi olmalarını, çalışmalarını, öğrenmelerini istiyorum.
Haksız rekabet yaratılarak önceden üzerine yüzlerce dolarlık işletim sistemi yüklenmiş; bunun parası, bana sorulmadan benden alınan bir bilgisayar satın almak istemiyorum.
Ben bir şirketin tekel olmasından kaynaklanan gücünü donanım üreticileri üzerinde kullanmamasını; donanım üreticilerinin Linux için sürücü üretmemelerinin veya oyun şirketlerinin Linux oyunları yapmamalarının GNU Linux çekirdeği ve Linux işletim sistemleriyle bir ilgisinin olmadığını; bunun Linux’ un eksikliği değil üretici ve yapımcı şirketlerin eksikliği olduğunu insanlarımın bilmesini istiyorum.
Ben bir seçenek istiyorum. Tercih yapabilme özgürlüğünün ülkemin insanlarının hakkı olduğunu bilmelerini istiyorum.
Herkes gibi, ülkemi, milletimi ve insanlarımı seviyorum. İnsanlarımın ücret ödemeden, ecnebi memleketlere para kazandırmadan, yasa dışı işlerle uğraşmadan kullanabilecekleri, sahiplenebilecekleri bir işletim sistemi seçeneklerinin olduğunu bilmelerini istiyorum.
Ben bir Linux Fanatiğiyim ve eserime saldırılmasını hoş karşılayamam. Bir Linux Fanatiği olarak Linux’ a sadece bir-iki kez bakmış olan, yasal koşullarını yerine getirmeden Microsoft Windows kullanan, bilgi ve deneyimden yoksun kişilerin eserimin aleyhine söz söylemelerine müsaade edemem.
Kimileri için ağır gelecek bir yazı oldu belki bu. Ancak, ne hukuki ne de vicdanı olarak yadsınamayacak düşüncelerimi buraya yazdığımı düşünüyorum.
Şunu da belirtmek isterim ki; herkesin elbette istediğini seçme özgürlüğü vardır. Linux’ u kullanan (ama gerçekten kullanan; iki kez göz atıp öf demeyen) kişilerin haklı eleştirileri mutlaka olacaktır. Eksiklikler mutlaka vardır. Herkes Microsoft Windows, Mac OSX, BSD, Sun Solaris veya bir başka işletim sistemi kullanabilir. Hakkını verdikten sonra; kullanan kişinin ihtiyaçlarını hangi işletim sistemi en iyi şekilde karşılıyorsa o işletim sistemi o kişi için en iyi işletim sistemidir.
Linux’ un, hangi dağıtım olursa olsun, en azından bir ay denenmesinin; alışkanlıkların değişebilmesi için okunması ve üzerinde biraz gayret sarfedilmesinin pek çok ön yargıyı yıkacağını düşünüyorum.
Bu kadar uzun bir yazıyı okuma zahmetine katlanan herkesi sabırlarından dolayı teşekkür ediyorum.
Alın, Verin; Özgürülüğünüze güç verin: Özgür Yazılım kullanın!
* Bu yazı GNU FDL v2 altında lisanslıdır. İstenen yerde ve ortam özgürce kullanılabilir.WikipediaWictionaryChambers (UK)Google imagesGoogle defineThe Free DictionaryJoin exampleWordNetGoogleUrban DictionaryAnswers.comrhymezone.comMerriam-Webster<>0
wvcidfjoguarm