Aydınlığın Komutanı

[Be5tE]

Bir güneş doğmuştu bundan yıllar öncesinde,bin yıllar kadar uzak ,dün kadar yakındı.Gün;19 MAYIS 1919'du


Temeli güneşten getirilen taş ve toprakla örülmüş,memleketin her tarafını aydınlatacak kadar güçlü bir enerjiyle yüklü, bir bandırma vapuruna sığacak kadar naif ,bir temelin atıcısı yüzüyordu derin sularında Karadeniz’in…


Bir avucunda güneş, bir avucunda memleketi vardı. İki sevgiliyi .tam böğründe buluşturmak için yola çıkmışlardı.Ama önce uğramaları gereken yerler ve verilmesi gereken kararlar ve savaşılması gereken düşman vardı önlerinde.


Hava puslu,hava karanlık,geceyi gündüz sayıp yollarına devam ettiler.Yakılması gereken bir meşale vardı yüreklerinde, akıllarında ve düşüncelerinde . Vardıkları yerde ilk iş yakmaktı.Aydınlığın nöbetini devralmaya ant içmişlerdi. Dönüşü yok ,zaferi bol bir mücadeleydi onların ki .


Yayıldı tüm memlekete, meşalenin aydınlığı. Güneşten almışlardı ateşi, damarlarındaki kan ile tutuşturmuşlardı ve sonsuza dek aydınlanacak bir memleketin temelini atıyorlardı yeryüzüne. Adını dünden koymuşlardı. Kainatın en mukaddes kelimesiydi buldukları, yıldızlara tekmil verip gökyüzünde yazıldı önce : TÜRKİYE CUMHURİYETİ diye.sonra yeryüzünde uğruna oluk oluk kan akıtıldı damarlardan . Şehitler birleşip gökyüzünde açtılar damla damla dökülen kanlarıyla şanlı al sancağı.


Selam verdi göğe, selam durdu millete, ant içerek çıktılar yola, sürgüleri bellerinde, kanları damarlarında, kuvvetleri hınçlarındaydı, yüzleri ay kadar parlak, gözleri çelikten keskindi. İnanmışlardı, güvenmişlerdi, ve yendiler düşmanı.döktüler denize .


Yıldırımlar çaktı gökten,bulutlar dans ediyordu, gökyüzü ağzına tutturmuştu bir türkü :‘Bağımsızlık benim karakterimdir ‘diye. Millet yürüyordu yeryüzünde gerine gerine , çünkü zaferler kazandık ,imkansızlık ile yedi düvele .


Aç ve açıktı millet, yok ve yoksuldu millet,dedi ki :‘Yurttaşlar, biz başardık düşmanı def etmeyi yine biz başaracağız yoksulluğu yenmeyi.’


Kazındı toprak,yerin en dibine varana. Çakıldı tek tek devrimler ,temeli yükseldi Cumhuriyetin yeryüzünden gökyüzüne .Bekçi kıldı gençleri çiçek kıldı üzerine çocukları ve emanet edip eskiden olduğu gibi egemenliği gene millete ,emanete ihanet olmaz .Ve dedi ki toprak olursa bir gün naciz vücudum gözlerim arkada kalmayacak emanettir TÜRK MİLLETİNE TÜRKİYE CUMHURİYETİ. .


Güneşi ayarladık bir saat gibi memleket üzerine, güneşin önüne karanlığı çekmek için boynundan çaba harcayanları ,güneşle yakmak için tutuşturduk elimizdeki meşaleyi . Meşale ilim irfan ve çağdaş medeniyet yolu.


( BANDIRMA VAPURU BİZ’İ BEKLİYOR.HAZIRLANALIM ARKDAŞLAR.GÜN MÜCADELE GÜNÜ, GÜN DİRENME GÜNÜ GÜN SAHİP OLDUĞUMUZ CUMHURİYETİN YENİDEN BİZİM OLMA GÜNÜ . )

Kaynak