PC MERAKLISI
Dekan
- Katılım
- 1 Şubat 2008
- Mesajlar
- 5,530
- Reaksiyon puanı
- 2
- Puanları
- 0
Antalya'da suya yüzde 10 zam yapıldı. Akaydın yapılan bu zammı ''Halkçı zam'' olarak yorumladı...
Antalya Su ve Atık Su İdaresi (ASAT) Genel Kurulu, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Akaydın başkanlığında toplandı. Toplantıda, 2009 mali yılı gelir tarifelerinde yüzde 10 artış yapılmasına ilişkin gündem görüşüldü.
AK Parti grubu adına konuşan Murtaza Tamyürek, dünyanın içinde bulunduğu krizden Türkiye'nin de etkilendiğini ve geçen yıl oy birliğiyle suya bir yıl zam yapmama kararı aldıklarını söyledi.
Bu yüzden yüzde 10 oranındaki zammı kabul etmelerinin mümkün olmadığını belirten Tamyürek, bundan özellikle dar gelirlilerin olumsuz etkileneceğini kaydetti.
Daha önce köy statüsünde olan alt kademe belediyelerinin, ilçe statüsüne geçmeleriyle birlikte su birim fiyatının kent merkezi oranında yükseltildiğine dikkati çeken Tamyürek, bu uygulamanın ASAT gelirlerini artıracağını söyledi.
MHP grubu adına görüşlerini belirten Mustafa Reşat Oktay ise suyun insan yaşamı için gerekliliğine dikkati çekerek, sosyal devletin en önemli görevinin vatandaşa sağlıklı içme suyu ulaştırmak olduğunu belirtti.
Antalya siyasetinde, 20 yıldır suyun polemik konusu olduğunu dile getiren Oktay, halkın özellikle 2 yıldır ekonomik açıdan zor günler geçirdiğini anlattı.
Buna karşın, kentte 5 yeni ilçe kurulduğunu ve hizmet alanının 30 kilometre genişlediğini belirten Oktay, yatırım hizmetlerinde harcamaların artacağına dikkati çekti.
Antalya suyun, elektrik kullanılarak, yer altından şehre pompalandığını anımsatan Oktay, ''Bunun için 16 milyon TL ödeniyor ve bu para ASAT bütçesinin yüzde 22'sini oluşturuyor. Doğal gaz ve elektrik zammı Hükümet tarafından otomatiğe bağlandı. Sürekli gelecek elektrik zamları ASAT bütçesini olumsuz etkileyecek'' diye konuştu.
ASAT'ın gelir kaybına uğramaması gerektiğini savunan Oktay, buna karşın ekonomik krizin derinleşerek devam ettiği gerekçesiyle suya yapılacak zammın 2010'un başına ertelenmesi görüşünde olduklarını söyledi. Oktay, 2010 yılında son 2 yılın kayıpları göz önüne alınarak zam yapılması gerektiğini ifade etti.
CHP'li Edip Kemal Bahadır da geçen yıl seçim kaygısı nedeniyle zam yapılmadığını, ancak bunun ekonomik krize bağlandığını belirterek, zam yapılmadığı için 8 milyon 900 bin TL gelir kaybı olduğuna işaret etti.
Bahadır, yüzde 10 zamla ASAT mağduriyetinin bir ölçüde giderilebileceğini, borcu borçla ödemenin çok zor olduğunu belirtti.
CHP'li Erdem Armen de ASAT'ın uzun ve orta vadeli kredi borcunun 337 milyon TL olduğunu, bu yıl içinde 59 milyon TL ödenmesi gerektiğini söyledi.
Yatırımlar için gelire ihtiyaç olduğunu bildiren Armen, bu nedenle 2008'de yapılmayan zammın zorunlu hale geldiğini ifade etti.
Kepez Belediye Başkanı Hakan Tütüncü ise 2004 yılında suyu en pahalı kullanan üçüncü il olan Antalya'nın, AK Parti yönetiminde en ucuz su kullanan üçüncü il haline geldiğini kaydetti.
Suya zammın doğru ve akılcı olmadığını dile getiren Tütüncü, milletin menfaatleri doğrultusunda hareket edilmesi gerektiğini söyledi.
''HALKÇI ZAM''
Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Akaydın da ''Sayın Murtaza Tamyürek ve Tütüncü'nün söylediklerinden şunu anlıyoruz ki ekonomik kriz kasımdan bu yana iddia edildiği gibi vatandaşı teğet geçmemiştir'' diye konuştu.
Seçim kampanyasında, uzmanlardan brifing aldığını, seçim sonrası asgari yüzde 20 zammın kaçınılmaz olduğu bilgisinin kendisine verildiğini ifade eden Akaydın, şunları kaydetti:
''(Biz bu borçları yaptık ama 650 kilometre kanalizasyon borusu döşedik) deniyor. Bu borçlar ödendiği zaman, 650 kilometrelik kanalizasyon hattını, ben ve benden sonraki belediye başkanı yapmış olacak. Borcu sizden sonraki ödüyorsa, yatırımı o yapmış olur. Hasan Subaşı, Bekir Kumbul ve Menderes Türel döneminde ciddi işler yapılmıştır. Kendilerine teşekkür ediyorum. Büyükşehir Belediyesi ve bağlı şirketleri arasında en saygı duyduğum borçlar, ASAT borçlarıdır. Kredi maliyetleri düşünüldüğünde, halkçı, halkı düşünen bir zamdır.''
Konuşmaların ardından yapılan oylamada, AKP'nin ''ret'', MHP'nin ''çekimser'', CHP'nin de ''evet'' oylarıyla, yüzde 10 oranında suya zam kabul edildi. Bu arada, cem evleri de ibadethane olarak kabul edilip, cami şadırvanlarının yararlandığı bedava su hakkı tanındı.
Akaydın, toplantı sonrası bir gazetecinin ''Halkçı zam ne demek'' sorusuna da şu yanıtı verdi:
''Bu zam zaruri demektir. Eğer bu zammı yapmazsanız, çok yüksek faizle kredilerle, yarın bir gün içinden çıkılamaz bir duruma girdiğinizde, bu kredi maliyetlerinden dolayı halka çok daha fazla bir yük yüklemek zorunda kalabilirsiniz demektir. Her kredinin bir maliyeti vardır. Onun için ben istediğim kadar borç alırım derseniz, halkı daha büyük bir çıkmazın içine sokarsınız.''
Antalya Su ve Atık Su İdaresi (ASAT) Genel Kurulu, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Akaydın başkanlığında toplandı. Toplantıda, 2009 mali yılı gelir tarifelerinde yüzde 10 artış yapılmasına ilişkin gündem görüşüldü.
AK Parti grubu adına konuşan Murtaza Tamyürek, dünyanın içinde bulunduğu krizden Türkiye'nin de etkilendiğini ve geçen yıl oy birliğiyle suya bir yıl zam yapmama kararı aldıklarını söyledi.
Bu yüzden yüzde 10 oranındaki zammı kabul etmelerinin mümkün olmadığını belirten Tamyürek, bundan özellikle dar gelirlilerin olumsuz etkileneceğini kaydetti.
Daha önce köy statüsünde olan alt kademe belediyelerinin, ilçe statüsüne geçmeleriyle birlikte su birim fiyatının kent merkezi oranında yükseltildiğine dikkati çeken Tamyürek, bu uygulamanın ASAT gelirlerini artıracağını söyledi.
MHP grubu adına görüşlerini belirten Mustafa Reşat Oktay ise suyun insan yaşamı için gerekliliğine dikkati çekerek, sosyal devletin en önemli görevinin vatandaşa sağlıklı içme suyu ulaştırmak olduğunu belirtti.
Antalya siyasetinde, 20 yıldır suyun polemik konusu olduğunu dile getiren Oktay, halkın özellikle 2 yıldır ekonomik açıdan zor günler geçirdiğini anlattı.
Buna karşın, kentte 5 yeni ilçe kurulduğunu ve hizmet alanının 30 kilometre genişlediğini belirten Oktay, yatırım hizmetlerinde harcamaların artacağına dikkati çekti.
Antalya suyun, elektrik kullanılarak, yer altından şehre pompalandığını anımsatan Oktay, ''Bunun için 16 milyon TL ödeniyor ve bu para ASAT bütçesinin yüzde 22'sini oluşturuyor. Doğal gaz ve elektrik zammı Hükümet tarafından otomatiğe bağlandı. Sürekli gelecek elektrik zamları ASAT bütçesini olumsuz etkileyecek'' diye konuştu.
ASAT'ın gelir kaybına uğramaması gerektiğini savunan Oktay, buna karşın ekonomik krizin derinleşerek devam ettiği gerekçesiyle suya yapılacak zammın 2010'un başına ertelenmesi görüşünde olduklarını söyledi. Oktay, 2010 yılında son 2 yılın kayıpları göz önüne alınarak zam yapılması gerektiğini ifade etti.
CHP'li Edip Kemal Bahadır da geçen yıl seçim kaygısı nedeniyle zam yapılmadığını, ancak bunun ekonomik krize bağlandığını belirterek, zam yapılmadığı için 8 milyon 900 bin TL gelir kaybı olduğuna işaret etti.
Bahadır, yüzde 10 zamla ASAT mağduriyetinin bir ölçüde giderilebileceğini, borcu borçla ödemenin çok zor olduğunu belirtti.
CHP'li Erdem Armen de ASAT'ın uzun ve orta vadeli kredi borcunun 337 milyon TL olduğunu, bu yıl içinde 59 milyon TL ödenmesi gerektiğini söyledi.
Yatırımlar için gelire ihtiyaç olduğunu bildiren Armen, bu nedenle 2008'de yapılmayan zammın zorunlu hale geldiğini ifade etti.
Kepez Belediye Başkanı Hakan Tütüncü ise 2004 yılında suyu en pahalı kullanan üçüncü il olan Antalya'nın, AK Parti yönetiminde en ucuz su kullanan üçüncü il haline geldiğini kaydetti.
Suya zammın doğru ve akılcı olmadığını dile getiren Tütüncü, milletin menfaatleri doğrultusunda hareket edilmesi gerektiğini söyledi.
''HALKÇI ZAM''
Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Akaydın da ''Sayın Murtaza Tamyürek ve Tütüncü'nün söylediklerinden şunu anlıyoruz ki ekonomik kriz kasımdan bu yana iddia edildiği gibi vatandaşı teğet geçmemiştir'' diye konuştu.
Seçim kampanyasında, uzmanlardan brifing aldığını, seçim sonrası asgari yüzde 20 zammın kaçınılmaz olduğu bilgisinin kendisine verildiğini ifade eden Akaydın, şunları kaydetti:
''(Biz bu borçları yaptık ama 650 kilometre kanalizasyon borusu döşedik) deniyor. Bu borçlar ödendiği zaman, 650 kilometrelik kanalizasyon hattını, ben ve benden sonraki belediye başkanı yapmış olacak. Borcu sizden sonraki ödüyorsa, yatırımı o yapmış olur. Hasan Subaşı, Bekir Kumbul ve Menderes Türel döneminde ciddi işler yapılmıştır. Kendilerine teşekkür ediyorum. Büyükşehir Belediyesi ve bağlı şirketleri arasında en saygı duyduğum borçlar, ASAT borçlarıdır. Kredi maliyetleri düşünüldüğünde, halkçı, halkı düşünen bir zamdır.''
Konuşmaların ardından yapılan oylamada, AKP'nin ''ret'', MHP'nin ''çekimser'', CHP'nin de ''evet'' oylarıyla, yüzde 10 oranında suya zam kabul edildi. Bu arada, cem evleri de ibadethane olarak kabul edilip, cami şadırvanlarının yararlandığı bedava su hakkı tanındı.
Akaydın, toplantı sonrası bir gazetecinin ''Halkçı zam ne demek'' sorusuna da şu yanıtı verdi:
''Bu zam zaruri demektir. Eğer bu zammı yapmazsanız, çok yüksek faizle kredilerle, yarın bir gün içinden çıkılamaz bir duruma girdiğinizde, bu kredi maliyetlerinden dolayı halka çok daha fazla bir yük yüklemek zorunda kalabilirsiniz demektir. Her kredinin bir maliyeti vardır. Onun için ben istediğim kadar borç alırım derseniz, halkı daha büyük bir çıkmazın içine sokarsınız.''
"Hayırlı olanı, şu değersiz şeyle mi değiştirmek istiyorsunuz? (Öyleyse) Mısır'a inin, çünkü (orada) kendiniz için istediğiniz vardır" demişti. Onların üzerine horluk ve yoksulluk (damgası) vuruldu ve Allah'tan bir gazaba uğradılar. Bu, kuşkusuz, Allah'ın ayetlerini tanımazlıkları ve peygamberleri haksız yere öldürmelerindendi. (Yine) bu, isyan etmelerinden ve sınırı çiğnemelerindendi. 
