Anlık karalar mı hayat!

too_late

Profesör
Katılım
2 Mart 2007
Mesajlar
2,494
Reaksiyon puanı
4
Puanları
218
Anlık mı yaşıyoruz gerçekten; yoksa an-ı mı ? :S Aldığımız kararlar ne kadar rahatlatıyor yarını? Günü kurtarmış olmak mı derdimiz ? :S

Henüz ilkokul çağında bir kız çocuğu... Doğduğu gün annesinden ayrı düşmüş... Babası belki o şartların kızgınlığı, belkide sorumluluk güdüsünün korkusu anneannesine bırakmış kızını. Birkaç sene uzaktan devam eden ilgi bir süre sonra "hiç!" olmuş. Hayat akıp giden zalim zaman malesef kimse kalmıyor geride... Ecel kapıya geldiğinde; "BABA" ya bildiriliyor durum. Alınan cevap "Hiç" lik ötesi...

Yine çaresizlik... Yine değiştirilemeyen son... Yine kıskaçta yürek...

Beklenirken kaçınılmaz son; BABA çıkıp geliyor karanlığından ( umarım! ) Güle güle küçük meleğm...

Anlık bir karar mıydı babayı bulmak? Sadece günü mü kurtardım ? Neden hala kumpasta yüreğim :S
 

Erthon

Profesör
Katılım
17 Ocak 2008
Mesajlar
2,136
Reaksiyon puanı
13
Puanları
218
Ne kadar sen geleceğe yatırım yapmaya çalışsanda yarın ne olacağı

sadece tahmin edebilirsin tam olarak ne olacağını bilemezsin

bunun içinde genelde günü kurtarmaya çalışırız ama çok daraldığımızda da

an-ı kurtarmaya çalışırız buda çaresizliğimizin bir kanıtıdır.
 

emelden

Dekan
Katılım
30 Ocak 2007
Mesajlar
5,260
Reaksiyon puanı
8
Puanları
0
Eğer aldığımız kararlar, iyi ya kötü anlamda fark etmez... yarınları etkileyecekse anlık olmamalıdır.
 

too_late

Profesör
Katılım
2 Mart 2007
Mesajlar
2,494
Reaksiyon puanı
4
Puanları
218
yarınları etkileyecekse anlık olmamalıdır.

İşte onu nasıl kesirebileceğiz :S Aldığımız kararların doğruluğuna inanır ve arkasında dururken bile olayların önüne geçememek...

Bir çocuğun yeri babasının yanıdır! Peki baba ne kadar babadır ? bunu sorgulamak kararleri ne kadar etkiler :S Yada etkilemeli mi ? :S

Offfff yaa karıştım yine :(
 

onair

Profesör
Katılım
28 Haziran 2007
Mesajlar
2,678
Reaksiyon puanı
7
Puanları
218
Yorum yapmıyorum, yapamıyorum..
 

patrick

Profesör
Emektar
Katılım
20 Eylül 2006
Mesajlar
2,369
Reaksiyon puanı
19
Puanları
0
gerçek anlamda bir çocuğun babasının yanı mı yoksa babasından ayrı olmasında mı gizlidir bunu ancak O bilir. hayırlısı denilen kavram da buna denk düşer. yani hayırlısı olsun demek sadece bize doğru gelenlerin gerçekleşmesi değildir. hayırlısı belkide bizim bakışımıza göre yanlışdadır.

bunun kararını ilgili makama bırakmazsanız(havale etmek denir adına) hep bi yanınız eksik kalacaktır.
 

fish

Profesör
Katılım
4 Aralık 2007
Mesajlar
2,606
Reaksiyon puanı
4
Puanları
0
babanın yanı çocuğunun yanıdır...eğer baba sebep ne olursa olsun evladının yanında değilse, burada yüreği sıkışması gereken biri varsa, o da,anlık bir hareketle babayı arayan küçük kız çocuğu değil, babanın ta kendisidir...
yarınlar düşünülmelidir.ama bazı anlar vardır ki gerçekten ne olursa olsun ne olacaksa olsun o an yaşanmalıdır...
bazen geç olanın yarın anlamı kalmıyor çünkü...
 

cacar

Profesör
Katılım
24 Mart 2006
Mesajlar
1,607
Reaksiyon puanı
13
Puanları
218
Kararlar bireyin hayatı boyunca en çok almak zorunda olduğu kavram, aynı zamanda herbirinde ayrı ayrı zorlandığı bir saplantı mutlaka. Bu olayda alınan karar yok aslına bakarsan seninki doğrusu yapmak, ilk akla gelen yapılması gereken. Yapılabilecek öncelikler arasındaki ilk tercih. Buradaki kararı çaresizliğe yönelten ise herseyi yoluna sokmaya calisirken batagin icine saplanmak düşüncesi. Bunun "keşke"si alınan karardan sebep değil, ne yazık ki elden bu kadar gelmesinde. Sonrasında kabullenilen; "hayırlısı inş." demekten öte, "herşey olacağına varır" gibi değil, olacak olan, hayırlısı olan bizim sandığımız değil belkide.

Bu kabullenmenin her durumda mumkun olup olmadigi bir soru isaretidir; yolunda gitmeyen şeyler tarafindan yonlendirilmek ve yapilacak hicbirseyin sonucu degistirmeyecegini gormek durumunda cok aci ceker insanoglu. Bu çekilen sızıyı ve kontrolsüzlüğü kabullenmek zordur. Yinede göze alanlar icin bir çözüm oldugu söylenebilir. "inanmak bir çözüm müdür?" apayrı bir sorudur. Sonuç olarak olay şöyle özetlenebilir: olan biten çok acıtıyorsa, ve olan biteni değiştirmeye gücün yetmiyorsa, söylenilmesi gereken "keşke" alınan karardan sebep değil, olabileceğini kestirebilip birşeyler yapmak istenilmesine söylenmesidir.

Şimdi o baba (!) nın kızıyla yüzleştiği an; hayatla yüzleştiği an olacaktır.

 
Üst