2015 yılında Türkiye sağlıkta neleri konuştu?

[michuozawa]

2015'i geride bırakırken sağlık alanında en çok konuşulan 4 başlığı Twitter’da okurların oylamasına sunuldu.

Oylama sonucuna göre; Türkiye’nin en çok konuştuğu sağlık olayları sondan başa doğru sırasıyla şöyle:

4. DOMUZ GRİBİ

Ufak bir ateşlenmede, öksürükte herkesin ağzını yüreğine getiren endişenin adı; bu yıl da domuz gribi oldu.

Bakan Müezzinoğlu’nun domuz gribiyle ilgili 4 bin 300 numuneden 360'ının pozitif çıktığını söylemesi üzerine büyük bir panik yaşanmıştı. Bunun üzerine Müezzinoğlu "Olağanüstü bir paniğe gerek yok, her türlü tedbiri alıyoruz" demişti.

Google’da, Türkiye genelindeki aramalarda ilk 10’da yer alan domuz gribi, 2015 yılında Türkiye’de 43 kişinin ölmesine sebep oldu.
Değişik periyotlarda, farklı farklı illerde oluşturulan karantinalara rağmen özellikle Şubat ve Mart aylarında domuz gribiyle ilgili verilen kırmızı alarm, Nisan'da düşüşe geçti.

3. SAHTE DOKTOR SKANDALI

Akıl almaz sahtekârlık, üç yıl önce Burak Uysal'ın iş yeri hekimliği belgesinin yenilenmesi için Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'na başvurmasıyla aydınlandı.

Bakanlığın sahte doktor Uysal'ın hekimlik bilgilerini teyidi için yaptığı araştırmada, Burak Uysal'ın YÖK'te denkliğini aldığı Toronto Üniversitesi Tıp Fakültesi diplomasının sahte olduğu ortaya çıktı.
Bu gelişme üzerine, 2012 yılında Türk Tabipler Birliği konuyla ilgili savcılığa suç duyurusunda bulundu.

Geriye dönük tarama yapan Tabipler Birliği, Burak Uysal'ın Van Tabipler Odası'na kaydının olduğunu tespit etti. Yapılan taramada, Uysal'ın 2006 yılında özel bir hastanede psikiyatri uzmanı olarak 6 yıl çalıştığı belirlendi.

Burak Uysal'ın Van Tabipler Odası'na ve çalıştığı kuruma verdiği Akdeniz Üniversitesi'ne ait tıp fakültesi diplomasının da sahte olduğu anlaşıldı. Birçok sahte belge ve diploma üreterek başvurularda bulunan Uysal, sağlık liselerinde ders verdi ve ambulans doktorluğu da yaptı.

Burak Uysal son olarak özel bir sağlık merkezine yaptığı başvuruda 'Yardımcı Doçent' unvanı ile beş yıl farmakoloji dersi verdiğini kanıtlar belge sunmuştu.

2. ‘SUCUK, SALAM, SOSİS KANSER YAPIYOR’

Türk sofralarının vazgeçilmezi sucukla ilgili yapılan bu açıklama, ikinciliğe oturdu.

Dünya Sağlık Örgütü (WHO); salam, sosis, sucuk, jambon, pastırma gibi işlenmiş etlerin, sigara gibi kansere yol açma ihtimali olduğunu açıkladı.

İngiltere Ulusal Sağlık Hizmeti sitesinde de kırmızı ve işlenmiş et tüketmekle bağırsak kanseri arasında muhtemelen bağlantı olduğuna dair uyarı yer aldı. Uyarıda, “Bu tür etleri çok fazla tüketen insanların daha az tüketenlere göre bağırsak kanserine yakalanma riski daha yüksek" denildi.




Korkutan bu uyarıya, Türkiye’deki birçok esnaf tepki göstererek sucukta ve pastırmada kanserojen maddelerin olmadığını söyledi. Tepkilerin git gide büyümesi sonucu, Türkiye’de olaya Sağlık Bakanlığı el attı.
Bakanlık bunun üzerine söz konusu şarküteri ürünlerinin kansere etkisi olup olmadığını araştırmak için acil bilim kurulu toplama kararı aldı.
2016’da da bu tartışmanın yankıları süreceğe benziyor.

1.- CANAN KARATAY

2015 yılında deyim yerindeyse Prof. Dr. Canan Karatay’la yattık kalktık. Karatay’ın görüşlerine karşı çıkanların yarattığı gündem de ayrı bir başlık konusu oldu.

Ünlü doktorun hamilelikte gebelik şekerinin kontrolü için yapılan şeker yükleme testinin zararlı olduğunu söylemesi, tıp dünyasını karıştırdı.

Pek çok dernek ve doktor, Karatay’ı, Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi ile İstanbul Tabipler Odası’na hekimlik meslek etiğini ihlâl ettiği gerekçesiyle şikayet etti.

İstanbul Tabip Odası Onur Kurulu, şeker testleriyle ilgili açıklaması sebebiyle Prof. Dr. Canan Karatay’a geçici olarak 15 gün meslekten men cezası verilmesini kararlaştırdı.
Prof. Dr. Canan Karatay’ın gebelikte tarama testi karşıtı ifadeleri ve D vitamini önerisi ile ‘Çocuklara kahve içirin’ sözlerine Sağlık Bakanlığı’ndan da açıklama gelmişti.

Bakanlık, Karatay’ın söylediklerinin bilimsel bir temele oturtulamayacağını belirtmişti.

posta