2009 FIFA Konfederasyon Kupası
- Konuyu başlatan AliA
- Başlangıç tarihi
- Konuyu başlatan
- #32
- Katılım
- 29 Haziran 2007
- Mesajlar
- 64,456
- Reaksiyon puanı
- 530
- Puanları
- 0
Mısır 1-0 İtalya
Mükemmel bir maçtı. Mısır'a helal olsun.
Maçın golü ilk sayfada. Mutlaka izleyin, spiker müthiş.
Konfederasyon Kupası B Grubu'nda, Mısır, güçlü rakibi İtalya'yı Homos'un golüyle 1-0 devirerek büyük bir sürprize imza attı.
Konfederasyon Kupası'nda günün ikinci maçında, B Grubu'nda ilk maçlar sonunda 3 puanda yer alan İtalya ile puansız Mısır karşı karşıya geldi.
İtalya bastırdı, Mısır attı
Maçın 11. dakikasında İtalya adına Rossi'nin dönerek yaptığı vuruş, az farkla üstten auta gitti.
23. dakikada De Rossi'nin taşıdığı topta, Iaquinta'nın vuruşu Mısır kalecisi El-Hadary'de kaldı. 25. dakikada, bu kez Rossi'nin şutunu Mısır kalecisi kornere çeldi. İtalya'nın baskısı bu dakikadan sonra biraz daha azaldı.
40. dakikada, Abou Trika'nın kullandığı köşe vuruşunda, Homos topu kafayla ağlara gönderdi ve Mısır'ı sürpriz bir şekilde öne geçirdi: 1-0. Bu, aynı zamanda ilk yarının da sonucu oldu.
El-Hadary devleşti
54. dakikada, Pirlo'nun harika pasında kaleciyle karşı karşıya kalan Iaquinta, son derece müsait bir pozisyondan yararlanamadı.
İkinci yarıda İtalya hücumda üretken gözükmezken, Mısır savunmasıyla beğeni topladı. 60. dakikada gelişen Mısır kontratağında, Cannavaro çok kritik bir müdaheleyle tehlikeyi önlemeyi başardı.
75. dakikada, El-Hadary müthiş bir kurtarış daha yaparak Montolivo'nun pozisyonunun golle sonuçlanmasını engelledi.
78. dakikada Pirlo, uzak direkteki Iaquinta'yı gördü. Ancak El-Hadary bir kez daha pozisyonda başarılıydı.
86. dakikada, Iaquinta'nın ortası bu kez kaleci El-Hadary'yi geçti. Ancak top direkten dönünce, İtalya bir kez daha beraberliği yakalama şansını kaçırdı.
Grup karıştı
Mısır sahadan 1-0'lık galibiyetle ayrılarak puanını 3'e çıkarttı. İtalya'nın da aynı puanda bulunduğu B Grubu'nda, Brezilya 6 puanla zirvede yer alıyor.
KAYNAK
Mükemmel bir maçtı. Mısır'a helal olsun.
Maçın golü ilk sayfada. Mutlaka izleyin, spiker müthiş.
Konfederasyon Kupası B Grubu'nda, Mısır, güçlü rakibi İtalya'yı Homos'un golüyle 1-0 devirerek büyük bir sürprize imza attı.
Konfederasyon Kupası'nda günün ikinci maçında, B Grubu'nda ilk maçlar sonunda 3 puanda yer alan İtalya ile puansız Mısır karşı karşıya geldi.
İtalya bastırdı, Mısır attı
Maçın 11. dakikasında İtalya adına Rossi'nin dönerek yaptığı vuruş, az farkla üstten auta gitti.
23. dakikada De Rossi'nin taşıdığı topta, Iaquinta'nın vuruşu Mısır kalecisi El-Hadary'de kaldı. 25. dakikada, bu kez Rossi'nin şutunu Mısır kalecisi kornere çeldi. İtalya'nın baskısı bu dakikadan sonra biraz daha azaldı.
40. dakikada, Abou Trika'nın kullandığı köşe vuruşunda, Homos topu kafayla ağlara gönderdi ve Mısır'ı sürpriz bir şekilde öne geçirdi: 1-0. Bu, aynı zamanda ilk yarının da sonucu oldu.
El-Hadary devleşti
54. dakikada, Pirlo'nun harika pasında kaleciyle karşı karşıya kalan Iaquinta, son derece müsait bir pozisyondan yararlanamadı.
İkinci yarıda İtalya hücumda üretken gözükmezken, Mısır savunmasıyla beğeni topladı. 60. dakikada gelişen Mısır kontratağında, Cannavaro çok kritik bir müdaheleyle tehlikeyi önlemeyi başardı.
75. dakikada, El-Hadary müthiş bir kurtarış daha yaparak Montolivo'nun pozisyonunun golle sonuçlanmasını engelledi.
78. dakikada Pirlo, uzak direkteki Iaquinta'yı gördü. Ancak El-Hadary bir kez daha pozisyonda başarılıydı.
86. dakikada, Iaquinta'nın ortası bu kez kaleci El-Hadary'yi geçti. Ancak top direkten dönünce, İtalya bir kez daha beraberliği yakalama şansını kaçırdı.
Grup karıştı
Mısır sahadan 1-0'lık galibiyetle ayrılarak puanını 3'e çıkarttı. İtalya'nın da aynı puanda bulunduğu B Grubu'nda, Brezilya 6 puanla zirvede yer alıyor.
KAYNAK
Aslında ben ilk maç ABD'den bekliyorum bu sürprizi,ama olsun Mısır'ın kazanmasına da sevindim.İtalyan futbolu ciddi bir çöküş içinde.Sınırsız yabancı isteyenler bundan bir ders çıkarmalılar.
- Konuyu başlatan
- #36
- Katılım
- 29 Haziran 2007
- Mesajlar
- 64,456
- Reaksiyon puanı
- 530
- Puanları
- 0
G.Afrika mağlup ama: 2-0
Afrika'da düzenlenen 2009 Konfederaston Kupası A Grubu maçında, gruptan çıkmayı garantileyen İspanya ev sahibi Güney Afrika'yı 2-0'lık skorla mağlup etti.Karşılaşmada İspanya'ya galibiyeti getiren goller 52. dakikada David Villa ile 72. dakikada Llorente'den gelirken İspanya'da David Villa 51. dakikada penaltı vuruşundan yararlanamadı.
Bu sonucun ardından İspanya 9 puan ile 1. olarak gruptan çıkarken ev sahibi ekip Güney Afrika, Irak ve Yeni Zellanda'nın 0-0 berabere kalmasından dolayı mağlup olmasına rağmen bir üst tura çıkmayı başardı.
Bir üst turda İspanya B Grubunun 2. takımı ile ev sahibi Güney Afrika ise B Grubunun 1. takımı ile karşılaşacak.
KAYNAK
Irak düğümü çözemedi: 0-0
Irak, Konfederasyon Kupası'na veda etti. Kupa'da yarı finale çıkma şansını çoktan kaçıran rakibi Yeni Zelanda'yla karşılaşan Irak, oldukça durgun geçen karşılaşmanın 0-0 bitmesine engel olamayarak ilk kez katıldığı Konfederasyon Kupası'na birinci turda veda etmiş oldu.
Irak, Konfederasyon Kupası'nda yarı finale yükselme fırsatını tepti. Güney Afrika'nın İspanya'ya yenildiği saatlerde A Grubu'ndaki son maçında Yeni Zelanda'yla karşılaşan Irak Millî Takımı, karşılaşmadan 0-0'lık eşitlikle ayrılarak ayağına gelen fırsatı tepti.
0-0'lık skorun ardından, ilk maçında Güney Afrika'yla yine golsüz berabere kalmış olan Irak, böylece grubunu 2 puanla kapatmış oldu. Yeni Zelanda takımıysa Konfederasyon Kupası'ndaki tek puanını bu maçta aldı.
Yeni Zelanda daha iyiydi
Karşılaşmanın ilk yarısında topa daha çok hakim olan taraf Yeni Zelanda olmasına rağmen ilk tehlikeli pozisyonlar, Irak'tan geldi. Irak takımı 7. dakikada Hawar, 10. dakikadaysa Yunus'la fırsatlardan yararlanamazken, Yeni Zelanda 14. dakikada Chris Killen'ın uzak mesafeden çektiği şutla şans aradı. 29. dakikada Bertos'un pasını alan Smeltz'in vuruşuysa nasıl auta çıktı, kimse inanamadı. Yeni Zelanda takımı, ilk yarının uzatma anlarında yine Killen'la girdiği pozisyondan yararlanamadı.
Böylece ilk yarı 0-0'lık skorla kapandı.
İkinci yarı uyuttular
Karşılaşmanın ikinci yarısıysa son derece durgun ve sıkıcı geçti. Kaza golü yememek adına ikinci yarının büyük bölümünde kapalı savunma tarzını tercih eden Irak, kaydedeğer bir hücum zenginliği sağlayamayan Yeni Zelanda kadrosu karşısında gerçekten de gol yememeyi başardı.
Ancak özellikle de maçın son 15-20 dakikasında arzu ettiği baskıyı kuramayan komşu, beraberliği bir türlü bozamadı. İkinci yarının tek tehlikeli pozisyonunuysa Yeni Zelanda 83. dakikada Smeltz'le yakalarken, bu oyuncunun, aldığı pasla penaltı noktası yakınlarından yaptığı vuruşta top dışarı gitti.
Böylece karşılaşma 0-0 sona ererken, Konfederasyon Kupası'na ilk kez takılan her iki takım da ilk turda elenmiş oldu.
KAYNAK
Afrika'da düzenlenen 2009 Konfederaston Kupası A Grubu maçında, gruptan çıkmayı garantileyen İspanya ev sahibi Güney Afrika'yı 2-0'lık skorla mağlup etti.Karşılaşmada İspanya'ya galibiyeti getiren goller 52. dakikada David Villa ile 72. dakikada Llorente'den gelirken İspanya'da David Villa 51. dakikada penaltı vuruşundan yararlanamadı.
Bu sonucun ardından İspanya 9 puan ile 1. olarak gruptan çıkarken ev sahibi ekip Güney Afrika, Irak ve Yeni Zellanda'nın 0-0 berabere kalmasından dolayı mağlup olmasına rağmen bir üst tura çıkmayı başardı.
Bir üst turda İspanya B Grubunun 2. takımı ile ev sahibi Güney Afrika ise B Grubunun 1. takımı ile karşılaşacak.
KAYNAK
Irak düğümü çözemedi: 0-0
Irak, Konfederasyon Kupası'na veda etti. Kupa'da yarı finale çıkma şansını çoktan kaçıran rakibi Yeni Zelanda'yla karşılaşan Irak, oldukça durgun geçen karşılaşmanın 0-0 bitmesine engel olamayarak ilk kez katıldığı Konfederasyon Kupası'na birinci turda veda etmiş oldu.
Irak, Konfederasyon Kupası'nda yarı finale yükselme fırsatını tepti. Güney Afrika'nın İspanya'ya yenildiği saatlerde A Grubu'ndaki son maçında Yeni Zelanda'yla karşılaşan Irak Millî Takımı, karşılaşmadan 0-0'lık eşitlikle ayrılarak ayağına gelen fırsatı tepti.
0-0'lık skorun ardından, ilk maçında Güney Afrika'yla yine golsüz berabere kalmış olan Irak, böylece grubunu 2 puanla kapatmış oldu. Yeni Zelanda takımıysa Konfederasyon Kupası'ndaki tek puanını bu maçta aldı.
Yeni Zelanda daha iyiydi
Karşılaşmanın ilk yarısında topa daha çok hakim olan taraf Yeni Zelanda olmasına rağmen ilk tehlikeli pozisyonlar, Irak'tan geldi. Irak takımı 7. dakikada Hawar, 10. dakikadaysa Yunus'la fırsatlardan yararlanamazken, Yeni Zelanda 14. dakikada Chris Killen'ın uzak mesafeden çektiği şutla şans aradı. 29. dakikada Bertos'un pasını alan Smeltz'in vuruşuysa nasıl auta çıktı, kimse inanamadı. Yeni Zelanda takımı, ilk yarının uzatma anlarında yine Killen'la girdiği pozisyondan yararlanamadı.
Böylece ilk yarı 0-0'lık skorla kapandı.
İkinci yarı uyuttular
Karşılaşmanın ikinci yarısıysa son derece durgun ve sıkıcı geçti. Kaza golü yememek adına ikinci yarının büyük bölümünde kapalı savunma tarzını tercih eden Irak, kaydedeğer bir hücum zenginliği sağlayamayan Yeni Zelanda kadrosu karşısında gerçekten de gol yememeyi başardı.
Ancak özellikle de maçın son 15-20 dakikasında arzu ettiği baskıyı kuramayan komşu, beraberliği bir türlü bozamadı. İkinci yarının tek tehlikeli pozisyonunuysa Yeni Zelanda 83. dakikada Smeltz'le yakalarken, bu oyuncunun, aldığı pasla penaltı noktası yakınlarından yaptığı vuruşta top dışarı gitti.
Böylece karşılaşma 0-0 sona ererken, Konfederasyon Kupası'na ilk kez takılan her iki takım da ilk turda elenmiş oldu.
KAYNAK
- Konuyu başlatan
- #37
- Katılım
- 29 Haziran 2007
- Mesajlar
- 64,456
- Reaksiyon puanı
- 530
- Puanları
- 0
İtalya saf dışı: 3-0
Afrika'da düzenlenen 2009 Konfederasyon Kupası'nda Brezilya İtalya'yı 3-0'lık skorla mağlup etti.Mücadelede Brezilya'ya galibiyeti getiren goller 36. ve 42. dakikalarda Luis Fabiano ile 44. dakikada Dossena(K.K.)'dan geldi.
Bu sonucun ardından Brezilya 9 puanla B Grubu'nda lider olarak bir üst tura çıkarken İtalya Amerika Birleşik Devletleri'nin Mısır'ı 3-0'lık skorla yenmesinden dolayı turnuvadan elendi.
GOLLER PEŞ PEŞE GELDİ
Karşılaşmaya daha iyi başlayan ve İtalya'ya göre daha bir organize gözüken Brezilya 8 dakikalık zaman diliminde bulduğu gollerle maçın sonucunu belirledi.
İlk yarıda %56'ya %44'lük bir oranla topla oynamada İtalya'ya üstünlük sağlayan Brezilya 36. dakikada Maicon'un uzaktan çektiği etkisiz şutun ceza sahası içinde Luis Fabiano'nun önünde kalması sonucu 36. dakikada 1-0 öne geçen taraf oldu.
Bu golden sonra ataklarını kesmeyen Brezilya, güzel paslaşmalar sonucu 2. golü buldu. İtalya ceza sahasında doğru topla ilerleyen Fabiano pasını Robinho'ya aktardı. Robinho, topla birlikte italya ceza sahasına girmeden pasını Kaka'ya aktardı. Kaka, topla buluşur buluşmaz tek pasla topu tekrar Robinho'ya aktardı. Kale ağzında arkadan gelen Fabiano'yu gören Robinho topa dokunmadan harika bir vücut hareketiyle rakibini oyundan düşürdü ve topu önünde bulan Fabiano kendisinin ve takımının 2. golünü kaydetti.
2. golden sonra İtalya, Brezilya kalesine yüklenmeye başladı. İtalya'nın kaleye yüklendiği anda ani atağa kalkan Brezilya'da topla buluşan isim Kaka oldu. Sol Kanattan Robinho'nun İtalyan defansının arkasına sarktığını gören Kaka, bekletmeden pasını Robinho'ya attı. sol çaprazdan ceza sahasında hızla giren Robinho, ceza sahasında boş olan Ramires'e pasını atmak isterken İtalya defansındaki Dossena pası engellemek isterken ters bir vuruşla topu kendi ağlarına gönderdi.
KAYNAK
Sonunculuktan üst tura: 3-0
2009 Afrika Konfederasyon Kupası'nda Amerika Birleşik Devletleri Mısır'ı 3-0'lık skorla mağlup etti.Karşılaşmada Amerika Birleşik Devletleri'ne galibiyeti getiren goller 21. dakikada Davies, 64. dakikada Bradley ve 72. dakikada Dempsey'den geldi. Bu sonucun ardından sonuncu sırada bulunan Amerika Birleşik Devletleri Brezilya'nın İtalya'yı 3-0 yenmesinden dolayı adını bir üst tura yazdıran taraf oldu.
Turnuva kuralları gereği puanları aynı olan iki takımın ilk olarak averajına bakılıyor. Eğer takımların averajları aynı ise attığı gol sayılarına eğer bu iki durumdada eşitlik var ise takımların aralarındaki yaptıkları maça bakılıyor.
B Grubu'nda İtalya 3 gol atıp kalesinde 5 gol görürken Amerika Birleşik Devletleri rakip kaleye 4 gol bırakıp kalesinde 6 gol gördü. Amerika Birleşik Devletleri, İtalya'dan 1 gol daha fazla kaydettiği için adını üst tura yazdıran taraf oldu.
KAYNAK
Afrika'da düzenlenen 2009 Konfederasyon Kupası'nda Brezilya İtalya'yı 3-0'lık skorla mağlup etti.Mücadelede Brezilya'ya galibiyeti getiren goller 36. ve 42. dakikalarda Luis Fabiano ile 44. dakikada Dossena(K.K.)'dan geldi.
Bu sonucun ardından Brezilya 9 puanla B Grubu'nda lider olarak bir üst tura çıkarken İtalya Amerika Birleşik Devletleri'nin Mısır'ı 3-0'lık skorla yenmesinden dolayı turnuvadan elendi.
GOLLER PEŞ PEŞE GELDİ
Karşılaşmaya daha iyi başlayan ve İtalya'ya göre daha bir organize gözüken Brezilya 8 dakikalık zaman diliminde bulduğu gollerle maçın sonucunu belirledi.
İlk yarıda %56'ya %44'lük bir oranla topla oynamada İtalya'ya üstünlük sağlayan Brezilya 36. dakikada Maicon'un uzaktan çektiği etkisiz şutun ceza sahası içinde Luis Fabiano'nun önünde kalması sonucu 36. dakikada 1-0 öne geçen taraf oldu.
Bu golden sonra ataklarını kesmeyen Brezilya, güzel paslaşmalar sonucu 2. golü buldu. İtalya ceza sahasında doğru topla ilerleyen Fabiano pasını Robinho'ya aktardı. Robinho, topla birlikte italya ceza sahasına girmeden pasını Kaka'ya aktardı. Kaka, topla buluşur buluşmaz tek pasla topu tekrar Robinho'ya aktardı. Kale ağzında arkadan gelen Fabiano'yu gören Robinho topa dokunmadan harika bir vücut hareketiyle rakibini oyundan düşürdü ve topu önünde bulan Fabiano kendisinin ve takımının 2. golünü kaydetti.
2. golden sonra İtalya, Brezilya kalesine yüklenmeye başladı. İtalya'nın kaleye yüklendiği anda ani atağa kalkan Brezilya'da topla buluşan isim Kaka oldu. Sol Kanattan Robinho'nun İtalyan defansının arkasına sarktığını gören Kaka, bekletmeden pasını Robinho'ya attı. sol çaprazdan ceza sahasında hızla giren Robinho, ceza sahasında boş olan Ramires'e pasını atmak isterken İtalya defansındaki Dossena pası engellemek isterken ters bir vuruşla topu kendi ağlarına gönderdi.
KAYNAK
Sonunculuktan üst tura: 3-0
2009 Afrika Konfederasyon Kupası'nda Amerika Birleşik Devletleri Mısır'ı 3-0'lık skorla mağlup etti.Karşılaşmada Amerika Birleşik Devletleri'ne galibiyeti getiren goller 21. dakikada Davies, 64. dakikada Bradley ve 72. dakikada Dempsey'den geldi. Bu sonucun ardından sonuncu sırada bulunan Amerika Birleşik Devletleri Brezilya'nın İtalya'yı 3-0 yenmesinden dolayı adını bir üst tura yazdıran taraf oldu.
Turnuva kuralları gereği puanları aynı olan iki takımın ilk olarak averajına bakılıyor. Eğer takımların averajları aynı ise attığı gol sayılarına eğer bu iki durumdada eşitlik var ise takımların aralarındaki yaptıkları maça bakılıyor.
B Grubu'nda İtalya 3 gol atıp kalesinde 5 gol görürken Amerika Birleşik Devletleri rakip kaleye 4 gol bırakıp kalesinde 6 gol gördü. Amerika Birleşik Devletleri, İtalya'dan 1 gol daha fazla kaydettiği için adını üst tura yazdıran taraf oldu.
KAYNAK
- Katılım
- 21 Kasım 2005
- Mesajlar
- 18,863
- Reaksiyon puanı
- 129
- Puanları
- 243
brezilya ispanya finaline doğru gidiyoruz
ABD'nin üst tura cıkmasına cok sevindim İtaya'ya sanssız bisekilde yenilmişlerdi.İtalya daha öncede dedigim gibi tamamen bitmiş Brezilya 2. yarıda rölantiye almasa olacakları düşünemiyodum
Yataghan
Profesör
- Katılım
- 28 Eylül 2008
- Mesajlar
- 1,111
- Reaksiyon puanı
- 1
- Puanları
- 0
Lippi: “En kötü maçımızdı”
İtalya Milli Takımı teknik direk direktörü Marcelo Lippi, Konfederasyon Kupası’ndan elenmelerine yol açan 3-0’lık Brezilya mağlubiyetini değerlendirdi.
Lippi, geceyi analiz yaparak geçirdikten sonra basının karşısına çıktı. Tecrübeli teknik adam, Dünya Kupası öncesinde takımda revizyon olacağı söylerken, İtalyan medyası tarafından beklendiği üzere eleştiri yağmuruna tutuldu.
Değişim süreci
Sky Sport Italia’nın sorusu üzerine Lippi, “Göreve geldiğimden günden beri gördüğüm en kötü performansımızı sergiledik. Hiçbir zaman Dünya Kupası’na bu takım ile katılacağımızı söylemedim. Değişim devam edecek, bu bir süreçtir” dedi.
Lippi, mağlubiyetin analizini yapacaklarını ve çıkarımlarda bulunacaklarını da söyledi. İtalyan teknik adam, yaz tatili boyunca yoğun bir mesai harcayarak geleceğin takımını kurmaya çalışacak.
kaynak
Sambacılar da soyuldu
Brezilya, dün akşam İtalya’yı gösterişli bir oyunun ardından 3-0 ile geçerken, takımı otel odasında bir sürpriz bekliyordu.
La Repubblica’nın haberine göre, Brezilyalı oyuncuların oteline giren hırsızlar, oyuncların eşyalarını ve bir miktar parasını çaldı. Pretoria’daki otelden Kleber’in bazı eşyaları çalınırken, takımın fizyoterapisti Odmir Carmo’nun bir miktar ve parası ve ceketi kayboldu.
Brezilya Futbol Federasyonu sözcüsü Paiva, yaptığı açıklamada, olayın incelendiğini söyledi. Paiva, “Kleber’in parasının çalındığını biliyoruz. Diğer oyuncularda eşyalarını kontrol ediyorlar. Otel yönetimi de olay ile inceleme başlattığını söyledi” şeklinde konuştu.
Bu olay Konfedeasyon Kupası’nda yaşanan ilk suç olayı değil. Perşembe akşamı da Mısırlı oyuncuların paralarının hayat kadınları tarafından çalındığı medyaya yansımıştı.
kaynak
İtalya Milli Takımı teknik direk direktörü Marcelo Lippi, Konfederasyon Kupası’ndan elenmelerine yol açan 3-0’lık Brezilya mağlubiyetini değerlendirdi.
Lippi, geceyi analiz yaparak geçirdikten sonra basının karşısına çıktı. Tecrübeli teknik adam, Dünya Kupası öncesinde takımda revizyon olacağı söylerken, İtalyan medyası tarafından beklendiği üzere eleştiri yağmuruna tutuldu.
Değişim süreci
Sky Sport Italia’nın sorusu üzerine Lippi, “Göreve geldiğimden günden beri gördüğüm en kötü performansımızı sergiledik. Hiçbir zaman Dünya Kupası’na bu takım ile katılacağımızı söylemedim. Değişim devam edecek, bu bir süreçtir” dedi.
Lippi, mağlubiyetin analizini yapacaklarını ve çıkarımlarda bulunacaklarını da söyledi. İtalyan teknik adam, yaz tatili boyunca yoğun bir mesai harcayarak geleceğin takımını kurmaya çalışacak.
kaynak
Sambacılar da soyuldu
Brezilya, dün akşam İtalya’yı gösterişli bir oyunun ardından 3-0 ile geçerken, takımı otel odasında bir sürpriz bekliyordu.
La Repubblica’nın haberine göre, Brezilyalı oyuncuların oteline giren hırsızlar, oyuncların eşyalarını ve bir miktar parasını çaldı. Pretoria’daki otelden Kleber’in bazı eşyaları çalınırken, takımın fizyoterapisti Odmir Carmo’nun bir miktar ve parası ve ceketi kayboldu.
Brezilya Futbol Federasyonu sözcüsü Paiva, yaptığı açıklamada, olayın incelendiğini söyledi. Paiva, “Kleber’in parasının çalındığını biliyoruz. Diğer oyuncularda eşyalarını kontrol ediyorlar. Otel yönetimi de olay ile inceleme başlattığını söyledi” şeklinde konuştu.
Bu olay Konfedeasyon Kupası’nda yaşanan ilk suç olayı değil. Perşembe akşamı da Mısırlı oyuncuların paralarının hayat kadınları tarafından çalındığı medyaya yansımıştı.
kaynak
- Konuyu başlatan
- #41
- Katılım
- 29 Haziran 2007
- Mesajlar
- 64,456
- Reaksiyon puanı
- 530
- Puanları
- 0
Marc-Vivien Foé'ye saygı duruşu
Güney Afrika’da düzenlenen 8. Konfederasyon Kupası’nda grup aşaması tamamlandı. Avrupa şampiyonu İspanya zayıf rakiplerine nanik yaparken beş defa alemin kralı olan Brezilya, son Dünya Kupası’nı evine götüren İtalya’yı parçapinçik etti. Başından beri organizatörlerin hayalini kurduğu Brezilya-İspanya finaline bir adım kala ‘Sambacılar’ ev sahibini, Boğalar da sürpriz ABD’yi aşarak FIFA dahil bütün futbolseverleri mest edebilir.
Vuvuzelaların sesi kulaklarda çınlayadursun, final maçından önce yapılacak seremonide Marc Vivien Foé’nin anılacak olması, dünya futbolunun patronu Sepp Blatter’in hanesine kocaman bir artı puan olarak yazılacak.
Hazır yeri gelmişken, müdür bastırmadan müsaadenizle diyelim…
Avrupa'ya adımını Auxerre'le attı
Kamerun’un başkenti Yaoundé’de doğan Foé, Union Garoua formasıyla ikinci küme tozu yuttuktan sonra ülkenin en büyük takımlarından Canon Yaoundé’nin yolunu tutmuştu. 1993’te ilk defa Meksika karşısında milli formayla tanışan genç orta saha oyuncusu, 1994 Dünya Kupası’nda sahne alacaktı. Bir önceki turnuvaya nazaran rolünü iyi çalışmayan Kamerun, akıllarda Rusya karşısında madara olarak iz bırakırken Foé’nin önü açılmıştı. Dile kolay 44 yıl Auxerre’i çalıştırarak birçok insanın verili ömründen uzununu bir kulüpte geçiren Guy Roux’nun da ilgisini çeken savaşçı genç, kendisine önerilen ‘deneme sürüşü’ne reddediyor, Lens’a imza atıyordu. Beş sezonluk sarı-kırmızı serüvende 1998’de şampiyonluğa ulaşan camiada yüzler gülerken peşine bir dünya devi düşüyordu.
Manchester United’ın 3 milyon sterlinden kontak açtığı futbolcu için gelen ilk teklifi reddeden Lens’ın planları bir anda Kamerun kampından gelen bir haberle yıkılıyordu. Ayağı kırılan Foé, Dünya Kupası’nı kenardan takip etmek zorunda kalmıştı. İyileşmesini müteakip West Ham United'a geçen savaşkan orta saha oyuncusu için, o güne dek Londra ekibinin hiçbir futbolcu için saymadığı 4.2 milyon sterlin, aslında birçok şeyi ifade ediyordu.
Lyon ve City maceraları
2000’de Fransa’da Lyon’a imza atan yıldız, ilk sezonu sıtmadan kelli yatakta geçiriyor; ancak yine de yılmıyordu. Lyon’un han hamam sahibi olmaya başladığı yılların başlangıcında orta sahada sahne alan futbolcu, 2002 Dünya Kupası’nda görev yapıyor; ancak 1994’teki senaryo tekrarlanıyor, Kamerun gruptan çıkamıyordu.
2002’de Manchester City’ye kiralanan Foé, Kral Keegan’ın anında güvenini kazanıyor, 41 karşılaşmanın 38’inde görev alıyordu. Manchester’ın mavi yakalıları için dokuz gol atan futbolcu, 21 Nisan 2003’te Sunderland filelerini havalandırıyor ve artık bugün kullanılmayan Maine Road’daki son City sayısının altına imza atıyordu.
Dakika 71...
2003’te Fransa’da düzenlenen Konfederasyon Kupası yarı finalinde yıllarca formasını giydiği Lyon’un mabedi Stade de Gerland’a ayak basan Foé’yi belli ki taraftarlar özlemişti. Kolombiya ile oynanan maçın 71. dakikası geldiğindeyse bir anda ortalık karıştı. Yere düşen oyuncuyu başta hakem fark etmediyse de, sonradan kameralara yansıyan görüntüsü bir anda ekranları başındaki milyonların kanını dondurdu. Bilinci yerinde olmayan futbolcu, yapılan müdahalelere cevap vermiyordu. Derken acı haber geldi, Foé 28 yaşında ölmüştü…
Diğer maçta Türkiye’yi deviren Fransa finale çıkarken Henry golünü Kamerunlu oyuncuya ithaf ediyordu. Finali Avrupa temsilcisi kazanırken kaptan Desailly, mevkidaşı Song ile birlikte kupayı kaldırıyordu. 23 numaralı Manchester City forması tedavülden kalkarken, emekli edilen 17 numaralı Lyon forması başka bir Kamerunlu Jean Makoun’a veriliyordu. Genç orta saha oyuncusu bu durumu şöyle açıklamıştı:
“Marc’ın anısı adına, benim ve bütün Kamerun için özel bir şey.”
Devlet töreniyle toprağa verilen Foé’nin unutulmaması, futbolseverleri sevindiriyor. Onun kaybından beri FIFA'nın, modern zamanların milyonlar kazanan kölelerinin dünyasında bazı şeyleri düzeltmeye çalışıyor olması belki de vicdan azabını yansıtıyor.
KAYNAK
Ne iş Afrika?
Konfederasyon Kupası’nda ilk hafta geride kalırken yaşanan olaylar gelecek yıl düzenlenecek olan Dünya Kupası öncesinde akıllarda soru işaretleri oluşturdu. Saha içi ve saha dışı olmak üzere ele alınabilir Konfederasyon Kupası’nda gözle görülen sorunlar.
Tribünlerde büyük boşluklar saha içerisindeki en önemli sorun. Açılış maçının oynandığı 60 bin kişi kapasiteli Ellis Park Stadyumu’nda 50 bin kişi bulunuyordu. Ev sahibi Güney Afrika’nın maçlarında stadyum 2/3 doluluk oranına ulaşsa da, diğer maçlarda stadyumların ancak yüzde 40-50’si doldu. Maçlara ilgi gösterilmemesinin en önemli nedeni, bilet fiyatlarının Güney Afrika standartlarına göre yüksek olması. En düşük fiyatlı biletler 7 dolar gibi ucuz bir tarifeden satılıyor. Buna karşın Güney Afrika Ligi PSL’de biletler bu fiyatın üçte birine satıldığından, yerel halk biletleri pahalı buluyor. FIFA, ilk maçlar sonrasında yaşanılan seyirci sorununa bedavaya bilet dağıtarak çare bulmaya çalıştı. Nitekim İtalya-Brezilya maçında 51 bin kişi kapasiteli Loftus Versfeld Stadyumu’nda 41 bin 195 seyircinin bulunması yüzleri biraz güldürdü. Konfederasyon Kupası’nın sadece bir hazırlık turnuvası niteliğinde olduğunu ve Dünya Kupası’nda çok sayıda futbolseverin Güney Afrika’ya geleceğini düşünürsek Organizasyon Komitesi’nin moralini bozması için herhangi bir neden yok.
Kafamızı şişirdiler | Güney Afrika'daki turnuvanın en çok öne çıkan unsurlarından biri de, işte bu alet, Vuvuzela... Evet, ekrandan gelen o şiddetli sinek vızıltısı sesi, bu Vuvuzela'dan çıkıyor.
Konfederasyon Kupası ile birlikte bir diğer dikkat çeken husus da güvenlik konusunda yaşanabilecek olası sorunlar. TRT yayınlarında gazetecilerle yapılan röportajlarda güvenlik açısından herhangi bir sorunun yaşanmadığı belirtilse de Reuters muhabiri Mike Collett’in Yeni Zelanda-İspanya maçı sonrası otele dönüşünde yaşadıkları pek de işlerin yolunda gittiğini göstermiyor. Collett, Güney Afrika polisi tarafından yolda iki defa çevrilip rüşvet vermek zorunda bırakılırken, “Güney Afrika’da geceleri yollar tehlikelidir” şeklinde de uyarılmış. Reuters muhabirinin yaşadıklarının ardından haftasonu da ajanslara Mısırlı oyuncuların otel odalarına girildiği ve paralarının çalındığı haberi düştü. Bu iki haber, evsahibinin güvenlik açısından iyi hazırlanmadığını gösteriyor.
Tabii bu haberlerin farklı farklı yansımaları da oldu. Örneğin eleme gruplarından Güney Afrika’ya gitmeyi garantileyen ilk ülke olan Japonya’da Teknik Direktör Takishi Okada, turnuva boyunca, kendilerine özel olarak ayrılan bir otelde kalmak istediklerini belirtti. Kupa öncesi hazırlık dönemini de gözönünde bulundurursak, turnuvaya katılacak takımlar Güney Afrika’da 1 ay gibi bir süre geçirecekler. Bu süreyi rahat geçirmek isteyen diğer takımlar da Japonlar gibi kendilerine özel otel ve güvenlik talep edeceklerdir.
İklim şartları artı puan
Güney Afrika ile ilgili olumsuz bir tablo koyduktan sonra olumlu bir şeyler de söylemek gerekiyor... Ülkenin güney yarımkürede olması, turnuva boyunca iklimin hem seyirciler hem de takımlar için pozitif bir faktör olacağını gösterdi bize.
Organizasyon Komitesi için bir şans Konfederasyon Kupası. İki hafta boyunca yaşanılan aksaklıkları ve olumsuzlukları gidermek ve Dünya Kupasına hazırlanmak için koca bir 12 ay var önlerinde…
KAYNAK
Karizma sıfır!
Güney Afrika'da oynanan FIFA Konfederasyon Kupası müsabakalarında çok ilginç bir olay yaşandı. İtalya ile Mısır arasında oynanan ve Mısır'ın 1-0’lık üstünlüğü ile sona eren maçın 48. dakikasında, rakibi ile mücadele eden İtalyan orta saha oyuncusu Gattuso'nun şortu düştü.
KAYNAK
Güney Afrika’da düzenlenen 8. Konfederasyon Kupası’nda grup aşaması tamamlandı. Avrupa şampiyonu İspanya zayıf rakiplerine nanik yaparken beş defa alemin kralı olan Brezilya, son Dünya Kupası’nı evine götüren İtalya’yı parçapinçik etti. Başından beri organizatörlerin hayalini kurduğu Brezilya-İspanya finaline bir adım kala ‘Sambacılar’ ev sahibini, Boğalar da sürpriz ABD’yi aşarak FIFA dahil bütün futbolseverleri mest edebilir.
Vuvuzelaların sesi kulaklarda çınlayadursun, final maçından önce yapılacak seremonide Marc Vivien Foé’nin anılacak olması, dünya futbolunun patronu Sepp Blatter’in hanesine kocaman bir artı puan olarak yazılacak.
Hazır yeri gelmişken, müdür bastırmadan müsaadenizle diyelim…
Avrupa'ya adımını Auxerre'le attı
Kamerun’un başkenti Yaoundé’de doğan Foé, Union Garoua formasıyla ikinci küme tozu yuttuktan sonra ülkenin en büyük takımlarından Canon Yaoundé’nin yolunu tutmuştu. 1993’te ilk defa Meksika karşısında milli formayla tanışan genç orta saha oyuncusu, 1994 Dünya Kupası’nda sahne alacaktı. Bir önceki turnuvaya nazaran rolünü iyi çalışmayan Kamerun, akıllarda Rusya karşısında madara olarak iz bırakırken Foé’nin önü açılmıştı. Dile kolay 44 yıl Auxerre’i çalıştırarak birçok insanın verili ömründen uzununu bir kulüpte geçiren Guy Roux’nun da ilgisini çeken savaşçı genç, kendisine önerilen ‘deneme sürüşü’ne reddediyor, Lens’a imza atıyordu. Beş sezonluk sarı-kırmızı serüvende 1998’de şampiyonluğa ulaşan camiada yüzler gülerken peşine bir dünya devi düşüyordu.
Manchester United’ın 3 milyon sterlinden kontak açtığı futbolcu için gelen ilk teklifi reddeden Lens’ın planları bir anda Kamerun kampından gelen bir haberle yıkılıyordu. Ayağı kırılan Foé, Dünya Kupası’nı kenardan takip etmek zorunda kalmıştı. İyileşmesini müteakip West Ham United'a geçen savaşkan orta saha oyuncusu için, o güne dek Londra ekibinin hiçbir futbolcu için saymadığı 4.2 milyon sterlin, aslında birçok şeyi ifade ediyordu.
Lyon ve City maceraları
2000’de Fransa’da Lyon’a imza atan yıldız, ilk sezonu sıtmadan kelli yatakta geçiriyor; ancak yine de yılmıyordu. Lyon’un han hamam sahibi olmaya başladığı yılların başlangıcında orta sahada sahne alan futbolcu, 2002 Dünya Kupası’nda görev yapıyor; ancak 1994’teki senaryo tekrarlanıyor, Kamerun gruptan çıkamıyordu.
2002’de Manchester City’ye kiralanan Foé, Kral Keegan’ın anında güvenini kazanıyor, 41 karşılaşmanın 38’inde görev alıyordu. Manchester’ın mavi yakalıları için dokuz gol atan futbolcu, 21 Nisan 2003’te Sunderland filelerini havalandırıyor ve artık bugün kullanılmayan Maine Road’daki son City sayısının altına imza atıyordu.
Dakika 71...
2003’te Fransa’da düzenlenen Konfederasyon Kupası yarı finalinde yıllarca formasını giydiği Lyon’un mabedi Stade de Gerland’a ayak basan Foé’yi belli ki taraftarlar özlemişti. Kolombiya ile oynanan maçın 71. dakikası geldiğindeyse bir anda ortalık karıştı. Yere düşen oyuncuyu başta hakem fark etmediyse de, sonradan kameralara yansıyan görüntüsü bir anda ekranları başındaki milyonların kanını dondurdu. Bilinci yerinde olmayan futbolcu, yapılan müdahalelere cevap vermiyordu. Derken acı haber geldi, Foé 28 yaşında ölmüştü…
Diğer maçta Türkiye’yi deviren Fransa finale çıkarken Henry golünü Kamerunlu oyuncuya ithaf ediyordu. Finali Avrupa temsilcisi kazanırken kaptan Desailly, mevkidaşı Song ile birlikte kupayı kaldırıyordu. 23 numaralı Manchester City forması tedavülden kalkarken, emekli edilen 17 numaralı Lyon forması başka bir Kamerunlu Jean Makoun’a veriliyordu. Genç orta saha oyuncusu bu durumu şöyle açıklamıştı:
“Marc’ın anısı adına, benim ve bütün Kamerun için özel bir şey.”
Devlet töreniyle toprağa verilen Foé’nin unutulmaması, futbolseverleri sevindiriyor. Onun kaybından beri FIFA'nın, modern zamanların milyonlar kazanan kölelerinin dünyasında bazı şeyleri düzeltmeye çalışıyor olması belki de vicdan azabını yansıtıyor.
KAYNAK
Ne iş Afrika?
Konfederasyon Kupası’nda ilk hafta geride kalırken yaşanan olaylar gelecek yıl düzenlenecek olan Dünya Kupası öncesinde akıllarda soru işaretleri oluşturdu. Saha içi ve saha dışı olmak üzere ele alınabilir Konfederasyon Kupası’nda gözle görülen sorunlar.
Tribünlerde büyük boşluklar saha içerisindeki en önemli sorun. Açılış maçının oynandığı 60 bin kişi kapasiteli Ellis Park Stadyumu’nda 50 bin kişi bulunuyordu. Ev sahibi Güney Afrika’nın maçlarında stadyum 2/3 doluluk oranına ulaşsa da, diğer maçlarda stadyumların ancak yüzde 40-50’si doldu. Maçlara ilgi gösterilmemesinin en önemli nedeni, bilet fiyatlarının Güney Afrika standartlarına göre yüksek olması. En düşük fiyatlı biletler 7 dolar gibi ucuz bir tarifeden satılıyor. Buna karşın Güney Afrika Ligi PSL’de biletler bu fiyatın üçte birine satıldığından, yerel halk biletleri pahalı buluyor. FIFA, ilk maçlar sonrasında yaşanılan seyirci sorununa bedavaya bilet dağıtarak çare bulmaya çalıştı. Nitekim İtalya-Brezilya maçında 51 bin kişi kapasiteli Loftus Versfeld Stadyumu’nda 41 bin 195 seyircinin bulunması yüzleri biraz güldürdü. Konfederasyon Kupası’nın sadece bir hazırlık turnuvası niteliğinde olduğunu ve Dünya Kupası’nda çok sayıda futbolseverin Güney Afrika’ya geleceğini düşünürsek Organizasyon Komitesi’nin moralini bozması için herhangi bir neden yok.
Kafamızı şişirdiler | Güney Afrika'daki turnuvanın en çok öne çıkan unsurlarından biri de, işte bu alet, Vuvuzela... Evet, ekrandan gelen o şiddetli sinek vızıltısı sesi, bu Vuvuzela'dan çıkıyor.
Konfederasyon Kupası ile birlikte bir diğer dikkat çeken husus da güvenlik konusunda yaşanabilecek olası sorunlar. TRT yayınlarında gazetecilerle yapılan röportajlarda güvenlik açısından herhangi bir sorunun yaşanmadığı belirtilse de Reuters muhabiri Mike Collett’in Yeni Zelanda-İspanya maçı sonrası otele dönüşünde yaşadıkları pek de işlerin yolunda gittiğini göstermiyor. Collett, Güney Afrika polisi tarafından yolda iki defa çevrilip rüşvet vermek zorunda bırakılırken, “Güney Afrika’da geceleri yollar tehlikelidir” şeklinde de uyarılmış. Reuters muhabirinin yaşadıklarının ardından haftasonu da ajanslara Mısırlı oyuncuların otel odalarına girildiği ve paralarının çalındığı haberi düştü. Bu iki haber, evsahibinin güvenlik açısından iyi hazırlanmadığını gösteriyor.
Tabii bu haberlerin farklı farklı yansımaları da oldu. Örneğin eleme gruplarından Güney Afrika’ya gitmeyi garantileyen ilk ülke olan Japonya’da Teknik Direktör Takishi Okada, turnuva boyunca, kendilerine özel olarak ayrılan bir otelde kalmak istediklerini belirtti. Kupa öncesi hazırlık dönemini de gözönünde bulundurursak, turnuvaya katılacak takımlar Güney Afrika’da 1 ay gibi bir süre geçirecekler. Bu süreyi rahat geçirmek isteyen diğer takımlar da Japonlar gibi kendilerine özel otel ve güvenlik talep edeceklerdir.
İklim şartları artı puan
Güney Afrika ile ilgili olumsuz bir tablo koyduktan sonra olumlu bir şeyler de söylemek gerekiyor... Ülkenin güney yarımkürede olması, turnuva boyunca iklimin hem seyirciler hem de takımlar için pozitif bir faktör olacağını gösterdi bize.
Organizasyon Komitesi için bir şans Konfederasyon Kupası. İki hafta boyunca yaşanılan aksaklıkları ve olumsuzlukları gidermek ve Dünya Kupasına hazırlanmak için koca bir 12 ay var önlerinde…
KAYNAK
Karizma sıfır!
Güney Afrika'da oynanan FIFA Konfederasyon Kupası müsabakalarında çok ilginç bir olay yaşandı. İtalya ile Mısır arasında oynanan ve Mısır'ın 1-0’lık üstünlüğü ile sona eren maçın 48. dakikasında, rakibi ile mücadele eden İtalyan orta saha oyuncusu Gattuso'nun şortu düştü.
KAYNAK
- Konuyu başlatan
- #42
- Katılım
- 29 Haziran 2007
- Mesajlar
- 64,456
- Reaksiyon puanı
- 530
- Puanları
- 0
Amerikan mucizesi: 2-0
Afrika'da düzenlenen 2009 Konfederasyon Kupası'nda Amerika Birleşik Devletleri son Avrupa Şampiyonu İspanya'yı 2-0 mağlup ederek adını finale yazdırdı.
Mücadelede Amerika Birşleşik Devletleri'ne galibiyeti getiren goller 27. dakikada Altidore ile 74. dakikada Dempsey'den geldi. Amerika Birleşik Devletleri'nde Bradley mücadelenin 86. dakikasında kırmızı kart görerek takımını 10 kişi bıraktı.
Kupada B Grubu'nda iken bir mucize gerçekleştirerek adını yarı finale yazdıran Amerika Birleşik Devletleri, bu maçta da son Avrupa Şampiyonu olan İspanya'yı 2-0 mağlup ederek 2. sürprizi gerçekleştirdi ve adını 2009 Konfederasyon Kupası'nda finale yazdırdı.
Amerika Birşeşik Devletleri 2009 Konfederasyon Kupası Finali'nde Güney Afrika - Brezilya eşleşmesinin galibi ile karşı karşıya gelecek.
KAYNAK
Afrika'da düzenlenen 2009 Konfederasyon Kupası'nda Amerika Birleşik Devletleri son Avrupa Şampiyonu İspanya'yı 2-0 mağlup ederek adını finale yazdırdı.
Mücadelede Amerika Birşleşik Devletleri'ne galibiyeti getiren goller 27. dakikada Altidore ile 74. dakikada Dempsey'den geldi. Amerika Birleşik Devletleri'nde Bradley mücadelenin 86. dakikasında kırmızı kart görerek takımını 10 kişi bıraktı.
Kupada B Grubu'nda iken bir mucize gerçekleştirerek adını yarı finale yazdıran Amerika Birleşik Devletleri, bu maçta da son Avrupa Şampiyonu olan İspanya'yı 2-0 mağlup ederek 2. sürprizi gerçekleştirdi ve adını 2009 Konfederasyon Kupası'nda finale yazdırdı.
Amerika Birşeşik Devletleri 2009 Konfederasyon Kupası Finali'nde Güney Afrika - Brezilya eşleşmesinin galibi ile karşı karşıya gelecek.
KAYNAK
Yataghan
Profesör
- Katılım
- 28 Eylül 2008
- Mesajlar
- 1,111
- Reaksiyon puanı
- 1
- Puanları
- 0
Xavi: “Finalde olmamak üzücü”
İspanya, oynadığı son 15 maçı kazanarak kırılması zor bir rekora imza atmıştı. Ancak Amerika Birleşik Devletleri karşısında çıktığı 16. maçı kaybeden İspanya, Konfederasyon Kupası’na yarı finalde veda etmiş oldu.
Euro 2008’deki başarıyı Konfederasyon Kupası ile taçlandırmak isteyen İspanya’nın hayelelrine Amerika son verdi. Bu mağlubiyetin ardından açıklamalarda bulunan İspanyol yıldız Xavi, “Büyük bir hayal kırıklığı ve finalde olamamak çok üzücü” sözleriyle hislerini dile getirdi.
Maçı da değerlendiren Xavi, “Maç sırasında hiçbirşey bizim adımıza yolunda gitmedi. Gol şansı yakaladık ancak değerlendiremedik. Yine de kötü çıkarımlar yapmamak gerekiyor. Bu mağlubiyetten çıkarılacak dersler var” diyerek Amerika karşısında istediklerini yapamamaktan yakındı.
Xavi, geçtiğimiz günlerde Florentino Perez hakkında “Beni arasa telefonumu açmam” diyerek büyük tepki toplamıştı.
kaynak
Del Bosque: “Oyuncularım şaşırdı”
İspanya, 35 maçlık yenilmezlik serisine Amerika Birleşik Devletlerine 2-0 mağlup olarak son verdi ve FIFA Konfederasyon Kupası’na veda etti.
Antrenör Vicente del Bosque, oyuncuları için işlerin ters gittiğini ama mücadelelerinden dolayı onları tebrik ettiğini belirtti.
Maçtan sonra düzenlenen basın toplantısında Del Bosque, “ABD, yüksek enerjiyle oynadı. Atağa hızlı ve etkili çıktılar. Orta sahada boşa vakit harcamadılar. Direk kaleye hareketlendiler” dedi.
"Fırsatları değerlendiremedik"
Açıklamalarına devam eden tecrübeli antrenör, “Takım olarak bu şekilde oynamalarına şaşırdık. Oyunu kanatlara yaymaya çalıştık çünkü ortadan ilerlememiz oldukça zordu. Birçok fırsat yakalamamıza rağmen son hamleyi yapamadık “ ifadelerinde bulundu.
35 maçın ardından kaybetmeleri hakkında ise Del Bosque, “Kaybetmek hiçbir zaman iyi değildir. Kaybetmeye alışık değiliz. Zor bir durumla karşı karşıyayız, bu acı veriyor” diyerek sözlerine son verdi.
28 Haziran’da İspanya, Brezilya-Güney Afrika eşleşmesinin kaybedeniyle üçüncülük maçına çıkacak.
kaynak
İspanya, oynadığı son 15 maçı kazanarak kırılması zor bir rekora imza atmıştı. Ancak Amerika Birleşik Devletleri karşısında çıktığı 16. maçı kaybeden İspanya, Konfederasyon Kupası’na yarı finalde veda etmiş oldu.
Euro 2008’deki başarıyı Konfederasyon Kupası ile taçlandırmak isteyen İspanya’nın hayelelrine Amerika son verdi. Bu mağlubiyetin ardından açıklamalarda bulunan İspanyol yıldız Xavi, “Büyük bir hayal kırıklığı ve finalde olamamak çok üzücü” sözleriyle hislerini dile getirdi.
Maçı da değerlendiren Xavi, “Maç sırasında hiçbirşey bizim adımıza yolunda gitmedi. Gol şansı yakaladık ancak değerlendiremedik. Yine de kötü çıkarımlar yapmamak gerekiyor. Bu mağlubiyetten çıkarılacak dersler var” diyerek Amerika karşısında istediklerini yapamamaktan yakındı.
Xavi, geçtiğimiz günlerde Florentino Perez hakkında “Beni arasa telefonumu açmam” diyerek büyük tepki toplamıştı.
kaynak
Del Bosque: “Oyuncularım şaşırdı”
İspanya, 35 maçlık yenilmezlik serisine Amerika Birleşik Devletlerine 2-0 mağlup olarak son verdi ve FIFA Konfederasyon Kupası’na veda etti.
Antrenör Vicente del Bosque, oyuncuları için işlerin ters gittiğini ama mücadelelerinden dolayı onları tebrik ettiğini belirtti.
Maçtan sonra düzenlenen basın toplantısında Del Bosque, “ABD, yüksek enerjiyle oynadı. Atağa hızlı ve etkili çıktılar. Orta sahada boşa vakit harcamadılar. Direk kaleye hareketlendiler” dedi.
"Fırsatları değerlendiremedik"
Açıklamalarına devam eden tecrübeli antrenör, “Takım olarak bu şekilde oynamalarına şaşırdık. Oyunu kanatlara yaymaya çalıştık çünkü ortadan ilerlememiz oldukça zordu. Birçok fırsat yakalamamıza rağmen son hamleyi yapamadık “ ifadelerinde bulundu.
35 maçın ardından kaybetmeleri hakkında ise Del Bosque, “Kaybetmek hiçbir zaman iyi değildir. Kaybetmeye alışık değiliz. Zor bir durumla karşı karşıyayız, bu acı veriyor” diyerek sözlerine son verdi.
28 Haziran’da İspanya, Brezilya-Güney Afrika eşleşmesinin kaybedeniyle üçüncülük maçına çıkacak.
kaynak
- Konuyu başlatan
- #45
- Katılım
- 29 Haziran 2007
- Mesajlar
- 64,456
- Reaksiyon puanı
- 530
- Puanları
- 0
Finalin adı belli oldu: 0-1
Afrika'da düzenlenen 2009 Konfederasyon Kupası Yarı Final Maçında Brezilya ev sahibi Güney Afrika'yı 1-0'lık skorla mağlup ederek adını finale yazdırdı.
Galibiyet golünü bulmakta oldukça zorlanan Brezilya'ya galibiyeti getiren gol karşılaşmanın 88. dakikasında Dani Alves'ten geldi. Brezilya Konfederasyon Kupası Finali'nde İspanya'yı eleyen Amerika Birleşik Devletleri ile karşı karşıya gelecek.
KAYNAK
Afrika'da düzenlenen 2009 Konfederasyon Kupası Yarı Final Maçında Brezilya ev sahibi Güney Afrika'yı 1-0'lık skorla mağlup ederek adını finale yazdırdı.
Galibiyet golünü bulmakta oldukça zorlanan Brezilya'ya galibiyeti getiren gol karşılaşmanın 88. dakikasında Dani Alves'ten geldi. Brezilya Konfederasyon Kupası Finali'nde İspanya'yı eleyen Amerika Birleşik Devletleri ile karşı karşıya gelecek.
KAYNAK
recepivedick
Asistan
- Katılım
- 8 Haziran 2009
- Mesajlar
- 110
- Reaksiyon puanı
- 0
- Puanları
- 0
bizim bütün aile kahvaltıda maç izliyorduk annem,teyzem bile hop oturup hop kalkıyordu çok güzeldi
Yataghan
Profesör
- Katılım
- 28 Eylül 2008
- Mesajlar
- 1,111
- Reaksiyon puanı
- 1
- Puanları
- 0
Brezilya-ABD finaline İsveçli hakem
Pazar günü Brezilya ile Amerika arasında oynanacak Konfederasyon Kupası finalini, İsveçli hakem Martin Hansson yönetecek. Bu maçta Hansson’un yardımcılıklarını yine İsveç’ten, Henrik Andren ve Fredrik Nilsson yapacaklar. Maçın dördüncü hakemi ise Meksikalı Benito Archundia olacak.
İspanya ile Güney Amerika arasında oynanacak üçüncülük karşılaşmasının hakemi ise Avustralya’dan Matthew Breeze. Bu maçta Avustralyalı hakeme, vatandaşı olan Matthew Cream ve Ben Wilson eşlik edecekler. Karşılaşmanın dördüncü hakemi de Benin’den Coffi Codjia.
Biletler hala satışta
FIFA’dan yapılan açıklamada, final maçı için 200 dolarlık 500'e yakın biletin hala satışta olduğu belirtilirken, üçüncülük maçı için de 5000 biletin halen mevcut olduğu duyuruldu.
kaynak
Pazar günü Brezilya ile Amerika arasında oynanacak Konfederasyon Kupası finalini, İsveçli hakem Martin Hansson yönetecek. Bu maçta Hansson’un yardımcılıklarını yine İsveç’ten, Henrik Andren ve Fredrik Nilsson yapacaklar. Maçın dördüncü hakemi ise Meksikalı Benito Archundia olacak.
İspanya ile Güney Amerika arasında oynanacak üçüncülük karşılaşmasının hakemi ise Avustralya’dan Matthew Breeze. Bu maçta Avustralyalı hakeme, vatandaşı olan Matthew Cream ve Ben Wilson eşlik edecekler. Karşılaşmanın dördüncü hakemi de Benin’den Coffi Codjia.
Biletler hala satışta
FIFA’dan yapılan açıklamada, final maçı için 200 dolarlık 500'e yakın biletin hala satışta olduğu belirtilirken, üçüncülük maçı için de 5000 biletin halen mevcut olduğu duyuruldu.
kaynak
- Konuyu başlatan
- #49
- Katılım
- 29 Haziran 2007
- Mesajlar
- 64,456
- Reaksiyon puanı
- 530
- Puanları
- 0
Kupada finale doğru...
Uluslararası Futbol Federasyonları Birliği (FIFA) tarafından bu yıl sekizincisi düzenlenen ''Konfederasyon Kupası'' pazar günü yapılacak final karşılaşmasıyla sona eriyor.
Kıta şampiyonları, son Dünya Şampiyonu ve ev sahibi ülkenin katıldığı mini dünya kupasının ilk organizasyonu, Kral Fahd Kupası adıyla Suudi Arabistan'da doğdu. Aynı ülkede 1995 yılında da düzenlendikten sonra FIFA organizasyonu bünyesine geçen kupa, ''Konfederasyon Kupası'' adıyla organize edilmeye başlandı. Suudi Arabistan'da 1992 yılında düzenlenen ilk turnuvada şampiyon olan Arjantin, Fildişi Sahilleri, Amerika Birleşik Devletleri ve Suudi Arabistan'ı geride bırakarak, bu başarıya erişmişti.
Konfederasyon Kupası, mini bir 'Dünya Kupası' olmasının yanı sıra, Dünya Kupası finallerine ev sahipliği yapacak ülke için de finaller öncesi prova niteliği taşıyor. Daha önce iki yılda bir düzenlenen turnuva, 2005 yılında Almanya'da düzenlenen turnuvadan sonra 4 senede bir organize edilmeye başlandı. 2005 yılında bu kupaya evsahipliği yapan Almanya aynı zamanda 2006 yılındaki Dünya Kupası finallerine de evsahipliği yapmıştı. Kupayı bu yıl düzenleyen Güney Afrika da gelecek yılki Dünya Şampiyonası'nın evsahipliğini yapacak. FIFA'nın koyduğu bu son düzenlemeyle Dünya Kupası'nı organize edecek ülkeler bu turnuva sayesinde bir yıl önceden eksikliklerini ve kusurlarını görme imkânına sahip olacaklar.
Mini Dünya Kupası'nın ilk üç turnuvasına Suudi Arabistan evsahipliği yaparken, 1992 ile 1995'deki organizasyonlarda FIFA Fair-Play ödülü ve Altın Ayakkabı ödülü verilmemekteydi.
-KUPANIN 'EN'LERİ-
Konfederasyon Kupası'nda, Brezilya ve Fransa 2'şer kez şampiyon olarak bu alanda zirvede yer alırken, bu iki takımı birer şampiyonlukla Arjantin, Danimarka ve Meksika takip ediyor. 2003 yılında Fransa'nın düzenlediği turnuvada Şenol Güneş yönetimindeki Türk Milli Takımı da grubunda yer alan Brezilya'yı safdışı bırakmış yarı finalde Fransa'ya elenmişti. Ay-yıldızlılar Kolombiya ile çıktıkları üçüncülük maçında, Güney Amerika ekibini 2-1 yenerek, kupada üçünçü olmuşlardı.
Öte yandan 2003 yılının finalisti Kamerun, Kolombiya ile oynadığı yarı final karşılaşmasında futbol dünyasını yasa boğan bir olay yaşanmıştı. Karşılaşmanın 71. dakikasında Kamerunlu futbolcu Marc Vivien Foe, 26 Haziran'da geçirdiği kalp krizi sonucu hayatını kaybederek, futbol dünyasını derin bir üzüntüye boğmuştu.
Bu yıl Güney Afrika'da sekizincisi düzenlenen turnuva, şu ana kadar 4 farklı şehir ve statta oynandı. Turnuvaya, ülkenin en büyük kenti Johannesburg, 45 bin kişilik Ellis Park stadıyla idari başkent Pretoria/Tshwane, 45 bin kapasiteli Loftus Versfeld stadı ile yargı başkenti Bloemfontein 38 bin kişilik Devlet Stadı ile Rustenburg kenti de 42 bin kişilik Royal Bafokeng Stadı ile evsahipliği yapıyor. Kupanın final mücadelesi ise 28 Haziran Pazar günü TSİ 21.30'da Johannesburg şehrinde oynanacak. Üçüncülük maçı da aynı gün TSİ 16.00'da 42 bin kişilik Rustenburg şehrinde yapılacak.
-ABD İLE BREZİLYA'NIN FİNALE GELİŞ ÖYKÜSÜ-
8. Konfederasyon Kupası finaline yükselen ilk takım olan Amerika Birleşik Devletleri, finale gelişi mucizevi bir şekilde oldu. (B) Grubu'nda Brezilya, İtalya ve Mısır ile eşleşen ABD, gruptaki ikinci maçlar sonucunda 0 puan ve -5 averajla son sırada bulunurken, son maçta Mısır'ı 3-0 ile geçmesi, Brezilya'nın da İtalya'yı aynı skorla mağlup etmesiyle yarı finale yükselmişti. ABD, yarı finalde 35 maçtır yenilmeyerek, Brezilya'nın rekorunu egale eden İspanya'yı 2-0 yenip büyük sürprize imza attı ve adını finale yazdırdı.
Final eşlemesinin bir diğer takımı Brezilya ise finale yükselme aşamalarında çok zorlanmazken, Pazar günü finalde grupta 3-0 mağlup ettiği rakibi ABD ile oynamaya hazırlanıyor. Brezilya grupta yaptığı 3 maçın tamamını kazanarak, yarı finale çıkmayı başarmıştı. ''Sambacılar'', dün evsahibi Güney Afrika ile oynadıkları maçı Dani Alves'in 88. dakikada attığı golle 1-0 kazandı ve finale çıkma başarısı gösterdi.
-KONFEDERASYON KUPASI'NIN ÖZGEÇMİŞİ-
Bugüne kadar 7 kez düzenlenen ''Mini Dünya Kupası''nda şampiyonlar, evsahipliği yapan ülkeler, FIFA Fair Play ödülü alan ülkeler ve Altın Ayakkabı ödülü alan futbolcular şöyle:
Evsahibi Ülkeler - Şampiyonlar - FIFA Fair-Play - Altın Ayakkabı Ödülü
----------------------------------------------------------------------------------
1992 Suudi Arabistan Arjantin
1995 Suudi Arabistan Danimarka
1997 Suudi Arabistan Brezilya Güney Afrika Romario (Brezilya)
1999 Meksika Meksika Y.Zelanda/Brezilya Ronaldinho (Brezilya)
2001 Kore/Japonya Fransa Japonya R. Pires (Fransa)
2003 Fransa Fransa Japonya Thierry Henry (Fransa)
2005 Almanya Brezilya Yunanistan Adriano (Brezilya)
KAYNAK
Uluslararası Futbol Federasyonları Birliği (FIFA) tarafından bu yıl sekizincisi düzenlenen ''Konfederasyon Kupası'' pazar günü yapılacak final karşılaşmasıyla sona eriyor.
Kıta şampiyonları, son Dünya Şampiyonu ve ev sahibi ülkenin katıldığı mini dünya kupasının ilk organizasyonu, Kral Fahd Kupası adıyla Suudi Arabistan'da doğdu. Aynı ülkede 1995 yılında da düzenlendikten sonra FIFA organizasyonu bünyesine geçen kupa, ''Konfederasyon Kupası'' adıyla organize edilmeye başlandı. Suudi Arabistan'da 1992 yılında düzenlenen ilk turnuvada şampiyon olan Arjantin, Fildişi Sahilleri, Amerika Birleşik Devletleri ve Suudi Arabistan'ı geride bırakarak, bu başarıya erişmişti.
Konfederasyon Kupası, mini bir 'Dünya Kupası' olmasının yanı sıra, Dünya Kupası finallerine ev sahipliği yapacak ülke için de finaller öncesi prova niteliği taşıyor. Daha önce iki yılda bir düzenlenen turnuva, 2005 yılında Almanya'da düzenlenen turnuvadan sonra 4 senede bir organize edilmeye başlandı. 2005 yılında bu kupaya evsahipliği yapan Almanya aynı zamanda 2006 yılındaki Dünya Kupası finallerine de evsahipliği yapmıştı. Kupayı bu yıl düzenleyen Güney Afrika da gelecek yılki Dünya Şampiyonası'nın evsahipliğini yapacak. FIFA'nın koyduğu bu son düzenlemeyle Dünya Kupası'nı organize edecek ülkeler bu turnuva sayesinde bir yıl önceden eksikliklerini ve kusurlarını görme imkânına sahip olacaklar.
Mini Dünya Kupası'nın ilk üç turnuvasına Suudi Arabistan evsahipliği yaparken, 1992 ile 1995'deki organizasyonlarda FIFA Fair-Play ödülü ve Altın Ayakkabı ödülü verilmemekteydi.
-KUPANIN 'EN'LERİ-
Konfederasyon Kupası'nda, Brezilya ve Fransa 2'şer kez şampiyon olarak bu alanda zirvede yer alırken, bu iki takımı birer şampiyonlukla Arjantin, Danimarka ve Meksika takip ediyor. 2003 yılında Fransa'nın düzenlediği turnuvada Şenol Güneş yönetimindeki Türk Milli Takımı da grubunda yer alan Brezilya'yı safdışı bırakmış yarı finalde Fransa'ya elenmişti. Ay-yıldızlılar Kolombiya ile çıktıkları üçüncülük maçında, Güney Amerika ekibini 2-1 yenerek, kupada üçünçü olmuşlardı.
Öte yandan 2003 yılının finalisti Kamerun, Kolombiya ile oynadığı yarı final karşılaşmasında futbol dünyasını yasa boğan bir olay yaşanmıştı. Karşılaşmanın 71. dakikasında Kamerunlu futbolcu Marc Vivien Foe, 26 Haziran'da geçirdiği kalp krizi sonucu hayatını kaybederek, futbol dünyasını derin bir üzüntüye boğmuştu.
Bu yıl Güney Afrika'da sekizincisi düzenlenen turnuva, şu ana kadar 4 farklı şehir ve statta oynandı. Turnuvaya, ülkenin en büyük kenti Johannesburg, 45 bin kişilik Ellis Park stadıyla idari başkent Pretoria/Tshwane, 45 bin kapasiteli Loftus Versfeld stadı ile yargı başkenti Bloemfontein 38 bin kişilik Devlet Stadı ile Rustenburg kenti de 42 bin kişilik Royal Bafokeng Stadı ile evsahipliği yapıyor. Kupanın final mücadelesi ise 28 Haziran Pazar günü TSİ 21.30'da Johannesburg şehrinde oynanacak. Üçüncülük maçı da aynı gün TSİ 16.00'da 42 bin kişilik Rustenburg şehrinde yapılacak.
-ABD İLE BREZİLYA'NIN FİNALE GELİŞ ÖYKÜSÜ-
8. Konfederasyon Kupası finaline yükselen ilk takım olan Amerika Birleşik Devletleri, finale gelişi mucizevi bir şekilde oldu. (B) Grubu'nda Brezilya, İtalya ve Mısır ile eşleşen ABD, gruptaki ikinci maçlar sonucunda 0 puan ve -5 averajla son sırada bulunurken, son maçta Mısır'ı 3-0 ile geçmesi, Brezilya'nın da İtalya'yı aynı skorla mağlup etmesiyle yarı finale yükselmişti. ABD, yarı finalde 35 maçtır yenilmeyerek, Brezilya'nın rekorunu egale eden İspanya'yı 2-0 yenip büyük sürprize imza attı ve adını finale yazdırdı.
Final eşlemesinin bir diğer takımı Brezilya ise finale yükselme aşamalarında çok zorlanmazken, Pazar günü finalde grupta 3-0 mağlup ettiği rakibi ABD ile oynamaya hazırlanıyor. Brezilya grupta yaptığı 3 maçın tamamını kazanarak, yarı finale çıkmayı başarmıştı. ''Sambacılar'', dün evsahibi Güney Afrika ile oynadıkları maçı Dani Alves'in 88. dakikada attığı golle 1-0 kazandı ve finale çıkma başarısı gösterdi.
-KONFEDERASYON KUPASI'NIN ÖZGEÇMİŞİ-
Bugüne kadar 7 kez düzenlenen ''Mini Dünya Kupası''nda şampiyonlar, evsahipliği yapan ülkeler, FIFA Fair Play ödülü alan ülkeler ve Altın Ayakkabı ödülü alan futbolcular şöyle:
Evsahibi Ülkeler - Şampiyonlar - FIFA Fair-Play - Altın Ayakkabı Ödülü
----------------------------------------------------------------------------------
1992 Suudi Arabistan Arjantin
1995 Suudi Arabistan Danimarka
1997 Suudi Arabistan Brezilya Güney Afrika Romario (Brezilya)
1999 Meksika Meksika Y.Zelanda/Brezilya Ronaldinho (Brezilya)
2001 Kore/Japonya Fransa Japonya R. Pires (Fransa)
2003 Fransa Fransa Japonya Thierry Henry (Fransa)
2005 Almanya Brezilya Yunanistan Adriano (Brezilya)
KAYNAK
Şu Vuvuzela mıdır ne haltsa,yasaklansın diye Facebook grubu kurulmuş.Belki FIFA da bu sesimize kulak verir : Ban the Vuvuzela 2010 | Facebook
- Konuyu başlatan
- #51
- Katılım
- 29 Haziran 2007
- Mesajlar
- 64,456
- Reaksiyon puanı
- 530
- Puanları
- 0
O gruptaki yazışmalara bakar mısın? Hepsi dillerini nasıl da düzgün kullanıyor.
Bizimkiler de Türkçeyi bozmakla uğraşsınlar bakalım.
Bu vuvuzela ne pis bir alet ya. Sinek vızıltısı gibi. (Tabi binlerce sinek olduğunu varsayarak. )
Ama yasaklanmayacakmış bu. Adamların kültürlerinde var, bir şey yapamayız demişti FIFA başkanı.
Bizimkiler de Türkçeyi bozmakla uğraşsınlar bakalım.
Bu vuvuzela ne pis bir alet ya.
Sinek vızıltısı gibi. (Tabi binlerce sinek olduğunu varsayarak. )Ama yasaklanmayacakmış bu. Adamların kültürlerinde var, bir şey yapamayız demişti FIFA başkanı.
recepivedick
Asistan
- Katılım
- 8 Haziran 2009
- Mesajlar
- 110
- Reaksiyon puanı
- 0
- Puanları
- 0
vuvuzela , fil çığlığı demekmiş.
- Konuyu başlatan
- #53
- Katılım
- 29 Haziran 2007
- Mesajlar
- 64,456
- Reaksiyon puanı
- 530
- Puanları
- 0
İspanya 3-2 Güney Afrika
Ayrıntılar birazdan...
Ayrıntılar birazdan...
aliihsangs12
Profesör
- Katılım
- 29 Nisan 2008
- Mesajlar
- 1,348
- Reaksiyon puanı
- 4
- Puanları
- 0
Müthiş maç oldu :yes: G.Afrika aslında son dakikada golü de buldu ama duran toptan yenildiler resmen.
Bu arada "Ok" yaydan çıktı, Guiza gol attı... :laugh:
Bu arada "Ok" yaydan çıktı, Guiza gol attı... :laugh:
- Konuyu başlatan
- #55
- Katılım
- 29 Haziran 2007
- Mesajlar
- 64,456
- Reaksiyon puanı
- 530
- Puanları
- 0
Güiza istedi, İspanya üçüncü oldu: 2-3
Konfederasyon Kupası üçüncüsü İspanya oldu. Normal süresi 2-2 sonuçlanan karşılaşmada evsahibi Güney Afrika'yı Xavi Alonso'nun uzatma anlarında gelen golüyle 3-2 yenen İspanya, taraftarına küçük bir hediye göndermiş oldu. Boğalar'ın diğer iki golüneyse, Fenerbahçeli Güiza imza attı.
Güney Afrika 2-3 İspanya
Goller: Mphela (73', 90+1') (G.Afrika), Güiza (88', 89'), Xavi Alonso (107') (İspanya)
Stat: Royal Bafokeng
Konfederasyon Kupası'nda finale kalamayarak taraftarlarını hayâl kırıklığına uğratan İspanya, turnuva üçüncülüğünü elde etti. İlk yarısı 0-0 sonuçlanan karşılaşmanın ikinci devresinde 73. dakikada Mphela'dan gelen gole engel olamayan İspanya, 88 ve 89'da Fenerbahçeli Daniel Güiza'nın golleriyle 2-1 öne geçerken, karşılaşmanın normal süresi, uzatma anlarında yine Mphela'nın ayağından gelen mükemmel golle 2-2 sonuçlandı.
Uzatma bölümün ilk devresinde gol olmazken, maçın skorunu ilân eden gol, 107. dakikada Xavi Alonso'nun serbest vuruşundan geldi. Böylece evsahibini 3-2 yenen İspanya, turnuvayı üçüncülükle tamamlamış oldu.
Sakin ilk yarı
Karşılaşmanın ilk yarısı bir hayli düşük tempoda oynandı. Zevksiz ve neredeyse pozisyon geçen ilk 45 dakika boyunca topla oynama oranları, aşağı yukarı eşit düzeydeydi. Özellikle de İspanya'nın, alışık olduğumuz çok pas trafiğini yakalamakta bir hayli zorlanması dikkat çekerken, evsahibi ekip takım savunması açısından başarılı bir grafik çizdi.
İlk devrenin tek ciddi pozisyonunu 21. dakikada İspanya üretti. Bu dakikada kalabalık Güney Afrika savunmasının arasına topla birlikte dalan Fernando Torres, topu ayağında tutmayı başardıktan sonra Cazorla'yla başarılı bir verkaç yapıp gol pozisyonuna girdi. Ancak vuruşunda top az farkla dışarı çıktı.
Futbol böyle bir oyun
Royal Bafokeng Stadı'ndaki futbolseverler, ikinci yarıda daha zevkli bir mücadele için çaldılar Vuvuzela'larını. Devreye daha hızlı başlayan taraf İspanya olurken, özellikle de 28. dakikada David Villa'nın uzaktan çektiği şutun kaleciden dönmesiyle topu önünde bulan ceza alanı içerisindeki Sergio Busquets, kolaylıkla fileleri görmesini bildiyse de bu gol ofsayt gerekçesiyle geçerlilik kazanmadı. Ancak doğrusu pozisyon pek de ofsayta benzemiyordu.
İlerleyen dakikalarda daha fazla pas yaparak irili ufaklı pozisyonlara girmeye devam eden İspanya, 62'de Riera müthiş hareketlerle ceza sahasına sokulurken, oyuna sonradan giren Güiza'yla verkaç yapıp kaleciyle karşı karşıya kaldı. Ancak kaleci Khune çizgi üzerinde müthiş bir kurtarış yaparak golü önledi.
İkinci yarının ilk 25 dakikalık bölümünde topa hakim olmakta zorlanan, rakibine ilk yarıya kıyasla daha fazla şut şansı veren evsahibi ekip, 73'te geliştirdiği belki de tek büyük tehlikede golü bulmasını bildi. Bu dakikada rakip ceza sahasının hemen solundan çizgiye kadar topla birlikte çok iyi inen Tshabalala, güzel bir ortayla Mphela'yı kale ağzında topla buluşturdu. Mphela da kolay bir vuruşla takımını 1-0 öne geçirdi.
Güiza piyasaya çıktı
Karşılaşmanın ilerleyen dakikalarında daha fazla risk alan İspanya, oyun disiplininden yavaş yavaş koparken, Güney Afrika ani hücumlarla güçlü rakibine ikinci golü atmaya çalıştıysa da bunda başarılı olamadı.
Son dakikalarda artık herkes Güney Afrika'nın zaferini konuşmaya hazırlanırken, sahneye çıkan isim, Fenerbahçeli Daniel Güiza oldu. 88'de topla birlikte ceza sahasına giren Güiza, kaleci Khune'nin sol tarafından topu köşeye göndererek takımına beraberliği getirdi.
Bu kez herkes uzatmaları bekliyor ve neler olacağını merak ediyordu. Ancak bu merak da, yine Güiza'nın girişimleriyle bir hayli kısa bir sürede giderildi. Sarı lacivertli oyuncu, ilk golün yalnızca bir dakika sonrasında, yine ceza sahasına topla birlikte girerken, herkesin orta yapmasını beklediği pozisyonda şık bir aşırtma vuruşla kaleci Khune'yi bir kez daha mağlup etti ve böyle ce İspanya 2-1 öne geçti.
Mphela'dan altın vuruş
Biz basın mensupları, bu golün ardından tam, "Karşılaşmanın uzatma dakikalarında başka gol olmayınca..." yazmaya hazırlanıyorduk ki, şaka yapan taraf bu kez, Güney Afrika oldu. Bafana Bafana'ların yıldızı Mphela, 90+1'de kaleyi karşıdan gören bir pozisyonda kullandığı nefis serbest vuruşla muhteşem bir gole imza atarak her şeyi bir kez daha değiştirdi.
Böylece karşılaşma uzatmalara gitti.
İspanya'yı O rahatlattı | Xavi Alonso 107. dakikadaki vuruşuyla maçın skorunu ilan eden golü attı.
Son sözü Xavi Alonso söyledi
Karşılaşmanın 95. dakikasında Capdevilla ceza sahasına doğru oldukça tehlikeli bir orta yaptı. Herkesi aşan bu top, kimsenin beklemediği bir şekilde kaleye doğru yönelerek direğe çarptı ve geri döndü. 99 ve 102'de tehlikeli gelen ekip bu kez Güney Afrika olurken, her iki pozisyonda da ceza sahası içerisinde müsait pozisyonlarda şut şansı bulan Mphela'nın vuruşlarında kaleci Casillas güzel kurtarışlar yaptı.
İlk uzatma devresinin son dakikasında sağ taraftan yapılan ortada topa ceza sahası içerisinde yükselen Gaxa, topa zamanlama hatasıyla çıkınca topa eliyle müdahale etti. Penaltı gibi görünen bu pozisyonda maçın hakemi devam kararı verdi.
İlk uzatma devresinden gol çıkmazken, ikinci ve son 15 dakikaya mutlu giren ekip İspanya oldu. Zira bir hayli uzak mesafeden ve kaleyi sol çaprazdan gören bir noktadan serbest vuruş kullanan Xavi Alonso'nun falsolu vuruşu, topa kimse müdahale edemeyince gole dönüştü ve İspanya 3-2 öne geçti.
KAYNAK
Konfederasyon Kupası üçüncüsü İspanya oldu. Normal süresi 2-2 sonuçlanan karşılaşmada evsahibi Güney Afrika'yı Xavi Alonso'nun uzatma anlarında gelen golüyle 3-2 yenen İspanya, taraftarına küçük bir hediye göndermiş oldu. Boğalar'ın diğer iki golüneyse, Fenerbahçeli Güiza imza attı.
Güney Afrika 2-3 İspanya
Goller: Mphela (73', 90+1') (G.Afrika), Güiza (88', 89'), Xavi Alonso (107') (İspanya)
Stat: Royal Bafokeng
Konfederasyon Kupası'nda finale kalamayarak taraftarlarını hayâl kırıklığına uğratan İspanya, turnuva üçüncülüğünü elde etti. İlk yarısı 0-0 sonuçlanan karşılaşmanın ikinci devresinde 73. dakikada Mphela'dan gelen gole engel olamayan İspanya, 88 ve 89'da Fenerbahçeli Daniel Güiza'nın golleriyle 2-1 öne geçerken, karşılaşmanın normal süresi, uzatma anlarında yine Mphela'nın ayağından gelen mükemmel golle 2-2 sonuçlandı.
Uzatma bölümün ilk devresinde gol olmazken, maçın skorunu ilân eden gol, 107. dakikada Xavi Alonso'nun serbest vuruşundan geldi. Böylece evsahibini 3-2 yenen İspanya, turnuvayı üçüncülükle tamamlamış oldu.
Sakin ilk yarı
Karşılaşmanın ilk yarısı bir hayli düşük tempoda oynandı. Zevksiz ve neredeyse pozisyon geçen ilk 45 dakika boyunca topla oynama oranları, aşağı yukarı eşit düzeydeydi. Özellikle de İspanya'nın, alışık olduğumuz çok pas trafiğini yakalamakta bir hayli zorlanması dikkat çekerken, evsahibi ekip takım savunması açısından başarılı bir grafik çizdi.
İlk devrenin tek ciddi pozisyonunu 21. dakikada İspanya üretti. Bu dakikada kalabalık Güney Afrika savunmasının arasına topla birlikte dalan Fernando Torres, topu ayağında tutmayı başardıktan sonra Cazorla'yla başarılı bir verkaç yapıp gol pozisyonuna girdi. Ancak vuruşunda top az farkla dışarı çıktı.
Futbol böyle bir oyun
Royal Bafokeng Stadı'ndaki futbolseverler, ikinci yarıda daha zevkli bir mücadele için çaldılar Vuvuzela'larını. Devreye daha hızlı başlayan taraf İspanya olurken, özellikle de 28. dakikada David Villa'nın uzaktan çektiği şutun kaleciden dönmesiyle topu önünde bulan ceza alanı içerisindeki Sergio Busquets, kolaylıkla fileleri görmesini bildiyse de bu gol ofsayt gerekçesiyle geçerlilik kazanmadı. Ancak doğrusu pozisyon pek de ofsayta benzemiyordu.
İlerleyen dakikalarda daha fazla pas yaparak irili ufaklı pozisyonlara girmeye devam eden İspanya, 62'de Riera müthiş hareketlerle ceza sahasına sokulurken, oyuna sonradan giren Güiza'yla verkaç yapıp kaleciyle karşı karşıya kaldı. Ancak kaleci Khune çizgi üzerinde müthiş bir kurtarış yaparak golü önledi.
İkinci yarının ilk 25 dakikalık bölümünde topa hakim olmakta zorlanan, rakibine ilk yarıya kıyasla daha fazla şut şansı veren evsahibi ekip, 73'te geliştirdiği belki de tek büyük tehlikede golü bulmasını bildi. Bu dakikada rakip ceza sahasının hemen solundan çizgiye kadar topla birlikte çok iyi inen Tshabalala, güzel bir ortayla Mphela'yı kale ağzında topla buluşturdu. Mphela da kolay bir vuruşla takımını 1-0 öne geçirdi.
Güiza piyasaya çıktı
Karşılaşmanın ilerleyen dakikalarında daha fazla risk alan İspanya, oyun disiplininden yavaş yavaş koparken, Güney Afrika ani hücumlarla güçlü rakibine ikinci golü atmaya çalıştıysa da bunda başarılı olamadı.
Son dakikalarda artık herkes Güney Afrika'nın zaferini konuşmaya hazırlanırken, sahneye çıkan isim, Fenerbahçeli Daniel Güiza oldu. 88'de topla birlikte ceza sahasına giren Güiza, kaleci Khune'nin sol tarafından topu köşeye göndererek takımına beraberliği getirdi.
Bu kez herkes uzatmaları bekliyor ve neler olacağını merak ediyordu. Ancak bu merak da, yine Güiza'nın girişimleriyle bir hayli kısa bir sürede giderildi. Sarı lacivertli oyuncu, ilk golün yalnızca bir dakika sonrasında, yine ceza sahasına topla birlikte girerken, herkesin orta yapmasını beklediği pozisyonda şık bir aşırtma vuruşla kaleci Khune'yi bir kez daha mağlup etti ve böyle ce İspanya 2-1 öne geçti.
Mphela'dan altın vuruş
Biz basın mensupları, bu golün ardından tam, "Karşılaşmanın uzatma dakikalarında başka gol olmayınca..." yazmaya hazırlanıyorduk ki, şaka yapan taraf bu kez, Güney Afrika oldu. Bafana Bafana'ların yıldızı Mphela, 90+1'de kaleyi karşıdan gören bir pozisyonda kullandığı nefis serbest vuruşla muhteşem bir gole imza atarak her şeyi bir kez daha değiştirdi.
Böylece karşılaşma uzatmalara gitti.
İspanya'yı O rahatlattı | Xavi Alonso 107. dakikadaki vuruşuyla maçın skorunu ilan eden golü attı.
Son sözü Xavi Alonso söyledi
Karşılaşmanın 95. dakikasında Capdevilla ceza sahasına doğru oldukça tehlikeli bir orta yaptı. Herkesi aşan bu top, kimsenin beklemediği bir şekilde kaleye doğru yönelerek direğe çarptı ve geri döndü. 99 ve 102'de tehlikeli gelen ekip bu kez Güney Afrika olurken, her iki pozisyonda da ceza sahası içerisinde müsait pozisyonlarda şut şansı bulan Mphela'nın vuruşlarında kaleci Casillas güzel kurtarışlar yaptı.
İlk uzatma devresinin son dakikasında sağ taraftan yapılan ortada topa ceza sahası içerisinde yükselen Gaxa, topa zamanlama hatasıyla çıkınca topa eliyle müdahale etti. Penaltı gibi görünen bu pozisyonda maçın hakemi devam kararı verdi.
İlk uzatma devresinden gol çıkmazken, ikinci ve son 15 dakikaya mutlu giren ekip İspanya oldu. Zira bir hayli uzak mesafeden ve kaleyi sol çaprazdan gören bir noktadan serbest vuruş kullanan Xavi Alonso'nun falsolu vuruşu, topa kimse müdahale edemeyince gole dönüştü ve İspanya 3-2 öne geçti.
KAYNAK
eray045
Rektör
- Katılım
- 12 Nisan 2008
- Mesajlar
- 12,600
- Reaksiyon puanı
- 250
- Puanları
- 243
ne maç oldu yav
Kültürlerinde var mı yok mu bilmiyorum,ama insan haklarına saygısızlık bu.Rahat rahat maç izleyemiyoruz.Ben televizyonun sesini açıp,spikeri duymak istiyorum.Bu hakkımı elimden alıyorlar.Sahadaki futbolcular hocalarının taktiklerini duyamıyorlar.İmkanım olsa Sepp Blatter'in geceleri uyuduğu odanın önünde Vuvuzela çalardım ve kapıyı açtığında Vuvuzela'yı kafasında kırardım.Kendilerini de bazı ülkelerde davul çalıyorlar,biz de bunu çalıyoruz diye savunuyorlar.Davul en azından müzik aleti,bu arı vızıltısında ne bir nota var,ne de bir estetik.O gruptaki yazışmalara bakar mısın? Hepsi dillerini nasıl da düzgün kullanıyor.
Bizimkiler de Türkçeyi bozmakla uğraşsınlar bakalım.
Bu vuvuzela ne pis bir alet ya.
Ama yasaklanmayacakmış bu. Adamların kültürlerinde var, bir şey yapamayız demişti FIFA başkanı.
- Konuyu başlatan
- #58
- Katılım
- 29 Haziran 2007
- Mesajlar
- 64,456
- Reaksiyon puanı
- 530
- Puanları
- 0
Vuvuzeladan aslan sesi çıkıyormuş ve bu da Afrika'yı simgeliyormuş.
Maçları izlerken çok başım ağrıdı.
:thumbup:
Benzer konular
