Craigdiizzeer
Doçent
- Katılım
- 19 Ağustos 2020
- Mesajlar
- 666
- Reaksiyon puanı
- 959
- Puanları
- 93
- Yaş
- 25
Geliyorlar bazen.. Kafam 1 milyon. Çıkıp gidesim var buralardan. Derdin mi var desen yok. Ee nedir bu halin diye soracak olursanız bende bilmiyorum. Zaten bilmediğim bir konuda da size danışmak istiyorum. Aslında buraya üye olmamın nedeni de biraz kafa dağıtmaktı. Çok yer gezdim gördüm. Derdime(mecazi anlamda) bi çare bulamadım. Her ne olduysa liseden beri oldu. Peki soracaksınız lise döneminde ne yaşadın diye. Ne yaşamadım ki.. Sanırım geçmişimle yüzleşmem gerekiyor. Fakat ben hep geçmişimden kaçtım. Şimdi korkacaksınız en fazla ne yaşamış olabilir diye. Endişelenmeyin. Suç işlemedim. Manevi problem diyelim. Anlayan anlar. Ama biliyorum ki bu durum ben ölene kadar sürüp gidecek. Maddi problem olsa işe girip çalışıp kapatabilirsiniz. Ama iş maneviyat oldu mu pek kolay olmayabiliyor. Acılar içindeyim. Belki bu acı fiziksel kadar ağır değildir ama acılar hep ortaktır. Sonuçta insanı bir deri bir kemikten düşünemeyiz. Aynı zamanda duygusal varlıklarız. Her ne kadar bedenimizi koruyorsak duygularımızı da korumalıyız. Bazılarınız beni anlamayacaklardır. Çünkü herkesin hayat tecrübesi bir değil. Durumumu anlayan arkadaşlardan destek bekliyorum ki o arkadaş buraya kayıtlı bir üyeyse yardımcı olabilir. Burda ki konu sadece ben değilim. Aynı zamanda toplumda bu rolün bir parçası. Zaten insana zarar ya kendisinden gelir ya da kendisi gibi olan bir insandan gelir. Siz hiç gördünüz mü bir hayvanın insana zarar vermek istediğini? Yanında sürünen bir yılan da olsa sen ona dokunmadıkça sana sokacak değildir. Ama biz insanlar öyle değiliz. Hür irademiz var. Lafı uzun tutmak istemiyorum. Toplumumuzu hepimiz görüyoruz ve biliyoruz. Aramızda okumuş insanlar var ki bende okuyorum. Lâkin okumak bazı problemleri çözmüyor. Bizim toplum eğitime önem veren bir toplum. Okuyoruz ama okumanın sonucunda değişebiliyor muyuz? Onca insanı eleştiriyoruz. Peki biz bu işin neresindeyiz? Ülkenin en okumuş insanları Tv ekranlarında gaflete düşüyorlar. Gaflet içinde olan bir insan bizlere en fazla neyi katabilir? Önem verdiğimiz insanlar nasıl olmalı? Bunlarda dert mi diyeniniz olacaktır muhakkak. Sorunlara yüzeysel bakılmaz. Sorunlar köklerdedir. Kökteki sorunlar dallarında ki yapraklara yansır. Böylece zuhur eder. Belki de aranızda benim gibi sıkıntıda olan insanlar vardır. Bilinmeyen bir sıkıntı hali insanı hangi noktaya götürür? Araştırmaya mı? İntihara mı? Depresyon denilen şey nedir? Uzun yıllar insanın yakasını bırakmayan bir illet mi? Ya da insanı depresif davranışlara iten şey nedir? Davranışlarımızı kontrol edebilir miyiz? Okullar bize neyi vâdetti? Herkes eğitimden şikayetçi. Gördüğümüz eğitim kopyala yapıştır değil midir? Ekstra bir şey mi eklendi? Ya da uygulama da mı problem var? Gördüğümüz eğitim bizlere neyi kattı? Şikâyet ettiğimiz insanlar bu eğitimin bir ürünü değil midir? Bizden sonra ki nesilde eğitimden şikayetçi olacak. Kahin değilim. Şükür bunu öngörebiliyorum. Eğitimi düzenleyen okumuş bilgili yaşı +60 olan insanlar biz gençlere ancak manevi boşluk bıraktı. 40 yaşında ki dayılar gençleri boş insansınız diye eleştiriyor ama okuduğu okulu eleştirmiyor. Bir okulda öğrencilerin hepsi sorunluysa sorunu öğrencilerde mi aramalıyız yoksa okuduğu kitapta mı? Bir kitap düşünün okuyana faydası yok. Bugün en okumuş insanda en büyük hatalara düşebiliyor. Düşmem diyen yalan söyler. Ya da kendini kaf dağında gören birisidir. Egoist bir insan kendini kusursuz görebilir. Şimdi bu çıkardığım analizlerden kendime ve topluma pay biçersem yaşadığım problemin nereden kaynaklandığını anlayabilirim ve siz değerli okuyuculara da sunabilirim. Lâkin akıllarda tek soru.. Bu problemi nasıl ve ne şekilde aşabilirim veya aşabiliriz?