SDN Üyeleri, Gezi Parkı Eylemi için ne düşünüyorlar? Tartışıyoruz!

Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...

IuTKuI

Profesör
Katılım
20 Aralık 2011
Mesajlar
1,622
Reaksiyon puanı
4
Puanları
218
Başbakan, hatayda kazara düşüp vefat eden polis memuru için "göstericiler polisimizi şehit etti" demekten çekinmiyor.

Bu ve bunun benzeri lafları ve davranışları yüzünden hala daha protestolar devam ediyor.
 

IThelp

Profesör
Katılım
11 Nisan 2011
Mesajlar
4,314
Reaksiyon puanı
19
Puanları
0
Demirtaş'tan Erdoğan'a Gezi eleştirisi
BDP Eş Başkanı Selahattin Demirtaş, “Çapulcu diyerek küçümseyerek bu işi tanımlayamazsınız. Atından da çıkamazsınız. Kaldı ki ülkenin bir tek çapulcu tarafından yönetilmesindense üç beş çapulcu tarafından yönetilmesi daha demokratik” dedi.

demirtas-tan-erdogan-a-gezi-elestirisi-3365807.Jpeg



BDP Eş Başkanı Selahattin Demirtaş, partisinin grup toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Gezi Parkı eylemleri ile ilgili hükümetin tepkisini eleştiren Demirtaş, “Hükümet, sokakta insanlar ne istiyor, neden sokaktalar, gençlerin öfkesinin altında yatan gerçek duygu nedir? Bunları anlamaktan uzak.” diye konuştu.

Gezi Parkı eyleminin ortaya çıkardığı mesajın doğru anlaşılmaması halinde, özgürlük ve demokrasi beklentilerinin bir kez daha rafa kaldırılması gerektiğini söyleyen Demirtaş, “BDP, kimden gelirse gelsin darbe yanlısı olmadı. Faşizan, ırkçı, ulusalcı beklentilerin arkasında olmadı. Biz ne çektiysek zaten bu anlayıştan çektik.” diye ifade etti.

Taksim’de alanlarda olanların, ilerici ve devrimci olduğunu söyleyen Demirtaş, “Biz hep onların yanında olduk, onların taleplerinin arkasında olduk. Onların ortaya koyduğu çizginin savunucusu olduk. Siz bir ağaca baktığınızda sadece odun görüyor olabilirsiniz. Bu sizin bakış açınız ama Gezi Parkı’nda bir ağaç etrafında örgütlenen insanlar o ağacın yapraklarının dallarının arasında özgürlük aramışlardır. Ağaca baktıklarında özgür bir gelecek görmüşlerdir. Sizden farkları budur. Bunu anlamakta zorlanmış olabilirsiniz.” şeklinde konuştu.

Sokaktaki insanların, AK Parti politikalarından tedirgin olan kişiler olduğunu söyleyen Demirtaş, şöyle devam etti: “Çapulcu diyerek küçümseyerek bu işi tanımlayamazsınız. Altından da çıkamazsınız. Kaldı ki ülkenin bir tek çapulcu tarafından yönetilmesindense üç beş çapulcu tarafından yönetilmesi daha demokratik. Mesele, demokrasiyi içselleştirip içselleştirmemiş olmanız meselesidir. Sadece kendine demokrat, sadece kendine Müslüman, sadece kendine özgürlük isteyen bir anlayış asla ve asla ülkenin tamamını kucaklayamaz.”

“GENÇLERİ ALKOLDEN UZAK TUTACAĞIZ AYAĞINA GAZ BAĞIMLISI YAPTINIZ”

İstanbul’da temeli atılan üçüncü köprüyü hatırlatan Demirtaş, Başbakan Erdoğan’ın, İstanbul büyükşehir belediye başkanı iken bu konuda yaptığı açıklamayı hatırlattı. Demirtaş, şöyle dedi: “Çiller Hükümeti döneminde yapılmak istenen aynı yere Erdoğan hükümeti döneminde üçüncü köprü yapılıyor. Çok daha fazla ağaç katliamı, çok daha fazla çevre katliamı ile. Kendisinin alternatif önerisi de var. Boğaz tüp geçidi ile sorunu çözebiliriz diyor. Şimdi bugün kendisine bu alternatifleri sunanları bozgunculukla suçluyor. 15 gündür ülkenin her tarafında gaz kullanıyorsunuz. Gençleri alkolden uzak tutacağız ayağına gaz bağımlısı yaptınız. Yakında gece 10’dan sonra gazı da yasaklarlar. Gençler gaza alıştı, bundan sonra gazı yasaklıyoruz da diyebilirler.“ diye konuştu.

“BAŞBAKAN OLARAK ŞORTUNUZU TİŞÖRTÜNÜZÜ GİYİN BİR GECE GEZİ PARKI’NA GİDİN”

Ülkenin her tarafında şiddet görüntüleri yaşandığını belirten Demirtaş, “Hükümet, ısrarla gençleri suçlayan bir tutumla, gençleri anlamaktan, anlayışla yaklaşmaktan uzak bir tutumla meseleyi ele almaya devam ediyor. Benim naçizane tavsiyem, gençleri anlamaya çalışın. Empati yapın. Kasıntıyı bırakın. Başbakan olarak şortunuzu tişörtünüzü giyin, bir gece Gezi Parkı’na gidin. O gece gaza gelirseniz eğer sabah siz de çapulcu olarak uyanmazsanız bir şey bilmiyorum. Göreceksiniz oradaki özgürlük atmosferi sizi de etkileyecek. Zaten İstanbul valinizin ayağı kaydı kayacak Gezi Parkı’na.” dedi.

http://siyaset.milliyet.com.tr/demirtas-tan-erdogan-a-gezi/siyaset/detay/1721546/default.htm


Bu adamı sevmem ama doğruları söylemiş üşünmeden okuyun
 

kosasker

Profesör
Katılım
24 Aralık 2008
Mesajlar
3,195
Reaksiyon puanı
49
Puanları
228
Başbakan, hatayda kazara düşüp vefat eden polis memuru için "göstericiler polisimizi şehit etti" demekten çekinmiyor.

Ne yapalım. Herkes duyarlılığını paylaşıyor. Vurulma konusunda hekimler ne diyecek o önemli.
 

IThelp

Profesör
Katılım
11 Nisan 2011
Mesajlar
4,314
Reaksiyon puanı
19
Puanları
0
Başbakan, hatayda kazara düşüp vefat eden polis memuru için "göstericiler polisimizi şehit etti" demekten çekinmiyor.

cocuğa nasıl ezberletmişler dimi öyle bir ifade vermişerki tv karşısında şimdi git cocuğa sor aynısını söyleyemez diyorki 19-20 yaşlarında iki genc beni atı işte püf nokta burda cocuk nasıl tahmin edecek 19-20 yaşlarında birde genc zaten eyleme katılanlar genelikle 19-20 yaşlarında :) eee cocuk nerde bilecek :)

- - - Mesaj Güncellendi - - -

AK Parti'de iki aykırı ses

AK Parti İzmir milletvekili Erdal Kalkan'ın attığı 'Yeter! söz gençliğin' dediği tweetlerden sonra AK Parti İstanbul Milletvekili İbrahim Yiğit de, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Gezi Parkı olaylarına karşı takındığı sert tavrı eleştirdi.

ak-parti-de-iki-aykiri-ses-3365556.Jpeg


arım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Başkanı ve AK Parti İstanbul Milletvekili İbrahim Yiğit, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Gezi Parkı olaylarına karşı takındığı sert tavrı eleştirdi. Yiğit, “Başbakan olaylar ve eleştiriler karşısında sinirleniyor. Yüzde 50’yi tutuyorum diyor. Türkiye’de iç savaş mı çıkaracaksınız, insanlar birbirlerini mi öldürecekler?” dedi.

İŞTE AK PARTİ İZMİR VEKİLİNİN ATTIĞI TWEETLER

AK Partili Yiğit, ABD’de yayınlanan New York merkezli Posta 212 gazetesine çarpıcı açıklamalar yaptı. Başbakan Erdoğan’ın Gezi Parkı olaylarına karşı takındığı sert tavrı eleştiren Yiğit, “Başbakan olaylar ve eleştiriler karşısında sinirleniyor. Yüzde 50’yi tutuyorum diyor. Türkiye’de iç savaş mı çıkaracaksınız, insanlar birbirlerini mi öldürecekler?” dedi. Yiğit, bir konferans için Washington’da bulunduğu sırada verdiği röportajda Gezi Parkı olayları ile ilgili olarak içki yasağı ve park olayının topluma iyi anlatılamadığını, toplumun alkolün yasaklandığını sandığını, oysa durumun böyle olmadığını söyledi.

-POLİS ORANTISIZ GÜÇ KULLADI PSİKOLOJİK EĞİTİM ŞART-

AK Partili Yiğit, emniyet güçlerinin Gezi Parkı olayları sırasında orantısız güç kullanmasını da eleştirirken, polise psikoloji eğitimi verilmesi gerektiğini ifade etti. Başbakan’ın olaylar karşısında sinirlendiğini söyleyen Yiğit, Başbakan Erdoğan’ın olaylarla ilgili olarak söylediği “Yüzde 50’yi evinde zor tutuyorum” sözü için “Türkiye’de iç savaş mı çıkaracaksınız, insanlar birbirlerini mi öldürecekler? Başbakan her şeyden önce toparlayıcı olmalı, kucaklayıcı olmalı. Toplumda herkese eşit mesafede durmalı. Ama düzelir bunlar” yorumunu yaptı.

-BEN AK PARTİ MİLLETVEKİLİYİM BEN DE İÇİYORUM-

“Yine restoranlar açık, bahçeler açık, yine her tarafta insanlar rahatlıkla içebilecek. Bu bir yaşam biçimidir, kimse kimseye karışamaz,” diyen Yiğit, “Ben AK Parti milletvekiliyim ben de içiyorum. Benim yaşam biçimime bugüne kadar hiç kimse müdahale etmedi. Ve etmeye de hakkı yok,” şeklinde konuştu.

-ÜÇÜNCÜ KÖPRÜYE YAVUZ SELİM İSMİ YANLIŞ-

AK Partili Yiğit, üçüncü köprüye Yavuz Sultan Selim isminin koyulmasını yanlış bulduğunu da ifade etti.

“Ben Aleviyim ve AK Parti’den milletvekiliyim. Başbakan hep toparlayıcı, bütünleştirici, herkesi kucaklayıcı konuşmalar yapardı ve biz en ufak bir rahatsızlık duymadık. Fakat Yavuz Selim, Çaldıran olaylarında 40 bin Alevi’yi öldürdü. O zamandan beri Alevi kesiminde Yavuz Selim’e karşı bir alerji var. Dolayısıyla ismi köprüye koymaları çok yanlış oldu. O kadar güzel isimler var ki, Yunus Emre’yi koy, Mevlana’yı koy. Hatta Sayın Başbakan kendi ismini koysaydı” şeklinde konuştu.

Yiğit, Cumhuriyet döneminde Alevilerin ıstıraplar çektiğini söyledi ve “Diyanet İşleri Başkanlığı’na bir tane Alevi daire başkanı koysalardı belki de bugün bunları hiç yaşamayacaktık” dedi.

-BAŞBAKAN’IN BAZI SÖYLEMLERİ OLUYOR AMA YANLIŞTAN DÖNMEKTE BİR ERDEM-

AK Parti döneminde Alevilik ve Bektaşiliğin ders kitaplarına girdiğini, Madımak Oteli’nin kamulaştırıldığını, Cem evlerine yasal statü kazandırma konusunda da beş kişilik bir komite oluşturduğunu ancak araya seçimlerin girdiğini söylerken, yakın zamanda Başbakan Erdoğan’ın İstanbul milletvekilleriyle yaptığı toplantıda konunun yeniden gündeme geldiğini, Başbakan’ın konuyu çözüme kavuşturma niyetini kendisine açıkladığını anlattı. Başbakan’ın son dönemdeki açıklamalarını anlamakta zorlandığını dile getiren İbrahim Yiğit, “Başbakan’ın böyle söylemleri oluyor ama yanlıştan dönmek de bir erdemdir. Ama yapıyor Başbakan bunu. Mesela Kürt milletvekillerine neler söyledi, ama sonra Apo’yla bile görüştürdü” dedi.

-BDP İLE CİDDİ GÖRÜŞMELER OLACAK-

Yiğit, kendisine başbakanın Cumhurbaşkanı olup olmayacağının sorulması üzerine, olacağını tahmin ettiğini söylerken, başkanlık sistemi konusunda BDP ile bir pazarlık yapıldığını tahmin etmediğini, konunun parlamentoda kabul edilmesi ve referanduma gitmesi gerektiğini anlattı. Bunun için de mecliste yeterli sayının sağlanması gerektiğini ifade eden Yiğit, “Anayasa ciddi bir biçimde geldikten sonra tahmin ediyorum BDP ile görüşmeler olacak,” diye konuştu.

http://siyaset.milliyet.com.tr/ak-parti-de-iki-aykiri-ses/siyaset/detay/1721518/default.htm
 

azen63

Profesör
Katılım
22 Temmuz 2009
Mesajlar
1,992
Reaksiyon puanı
24
Puanları
218
NEYSE kIZMAYAYIM.... KÖR İLE YATAN ŞAŞI KALKARMIŞ NE DİYELİM YAHU...HEY AYNI HAVA BAŞKA BİR ŞEY YOKK...ŞİMDİLİK BU KADAR YEMEK VAKTİ.
 

IThelp

Profesör
Katılım
11 Nisan 2011
Mesajlar
4,314
Reaksiyon puanı
19
Puanları
0
NEYSE kIZMAYAYIM.... KÖR İLE YATAN ŞAŞI KALKARMIŞ NE DİYELİM YAHU...HEY AYNI HAVA BAŞKA BİR ŞEY YOKK...ŞİMDİLİK BU KADAR YEMEK VAKTİ.


Afiyet olsun sana da ama tencerede ve tava da pişmiş ise yemek yeme ha sakın :)
 

SARKAT

Profesör
Katılım
8 Mayıs 2008
Mesajlar
3,778
Reaksiyon puanı
68
Puanları
228
Gözünüzle mi bakıyorsunuz yok sa başka bi yerinizle mi? adam resmen havaya sıkmış.Silahın o açısından o adamın vurulması mümkün değil.Adamı zıvanadan çıkartıyorsunuz yahu.Göz göre görede yalan söylenmez ki. Muhtemelen arkadan atılan taşı kafasına yedi bu kadar basit.

Hem öyle hemde 10 kişinin karşısında 1 polis napıcak eli armut mu toplucak, bıraksınlar kendini linç mi ettirsin. Hiç taş atana bişey yok.

Kimse kusura bakmasın o adamın işi eylem değil. Su testisi su yolunda kırılır.

- - - Mesaj Güncellendi - - -

Eyleme karşı olanlar,provakatörler,öcalan posteri asanlar hep sivil polis çıkmış:) Paylaştıkları fotoya bakın bide!!!!
7276_10151445102126924_2049119074_n.jpg

Sonra at gözlüğü takıyosunuz diyorlar. Bunu paylaşanlar ne takıyor acaba?

Bobilerin din düşmanı adamı, face sayfasıda bu https://www.facebook.com/bytahsinkaya?fref=ts . Lama dergisinin yazarı. İşi gücü, din düşmanlığı, yalan dolan olan biri
 

IThelp

Profesör
Katılım
11 Nisan 2011
Mesajlar
4,314
Reaksiyon puanı
19
Puanları
0
Yalancı çoban'ın hikayesini bilir misin ?


Ben bilmem ama sen RTE anlat belki o dinler tavırlarını değişir


ne demek kastetini anlıyorum ama herşeyi bir tarafa bırak bana marjinal de nedersen de ama bu adamı sevdiğimi söyleme onu RTE artık seviyor imralıdaki ile kanka oldular ya bu onun elcisi doğal olarak sevmesi lazım :)
 
Katılım
12 Mart 2011
Mesajlar
35,200
Reaksiyon puanı
10,315
Puanları
293
[h=1]Başbakan Erdoğan'dan Gezi Parkı açıklamaları[/h]
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Grubu'nda gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Erdoğan "Taksim başta olmak üzere, çeşitli yerlerde gösteri yapan ve samimi duygularla oralara gittiğini kabul ettiğim gençleri özellikle buralardan ayırarak artık bu işi bitirin diyor ve gözlerinden öpüyorum" diye konuştu.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın AK Parti grup toplantısındaki konuşmasını dünya televizyonları da yakından takip ediyor. Başta CNN International, BBC, El Cezire ve Euronews olmak üzere birçok uluslararası haber kanalı, Başbakan Erdoğan'ın konuşmasını canlı olarak yayınladı. Erdoğan'ın açıklamaları simultane tercüme ile izleyicilere aktarıldı.

Erdoğan'ın açıklamalarından satırbaşları:

Taksim'deki olaylar, amaç değiştirerek, kabuk değiştirerek devam ediyor. Son iki haftadır Türkiye başta İstanbul olmak üzere Ankara ve İzmir değişik şehirlerimizde çok farklı boyutlarda katmanlarda bir kısım gösterilere sahne oldu. Taksim’in yayalaştırma projesi kapsamında, Gezi Parkı’ndaki birkaç ağacın sökülmesi ve taşınmasında başlayan gösteriler amaç değiştirerek ilk çıktığı andan çok daha farklı bir noktaya ulaştı. Bu süreçte tekrarladığım bir hususu vurgulamakta fayda görüyorum. AK Parti olarak hadiseleri okumak analiz etmek iyi değerlendirmek konusunda her zaman çok büyük hassasiyet içinde olduk. Gerek sandık sonuçlarını, anket sonuçlarını doğru okuyarak bugünlere ulaştık. Şuraya dikkatinizi çekiyorum. Sandıktan çıkan sonuçlar tartışmasız zaferi işaret ettiğinde kendimizi mağrurların yerine değil kaybetmişlerin yerine koyduk.

İNATLAŞAN PARTİ OLMAYACAĞIZ

Bize oy vermeyenleri anlamaya çalmıştık. Farklı toplum kesimleriyle inatlaşmadık. Öyle bir parti olmadık olmayacağız. Yüzde 50 oy alsak da yüzde yüzün partisi olacağımızı söyledik. Hizmetlerimiz ayrımcı olmadığımızın göstergesi. Hep helalleşmeden yana olduk. Kardeşlik kavramı tüm konuşmalarımızın ortak noktasıdır. İki haftadır bu gösterileri detaylı olarak ele alıyoruz. Sokağın ne dediğini anlamaya çalıştık. Meşru ve demokratik talepleri bundan önce nasıl dinlediysek bundan sonrda dinlemeye devam edeceğiz.Sapla samanın karıştırılmasına izin vermeyeceğiz.

DAYATMAYA EYVALLAH DEMEYİZ
10.5 yıldır her türlü siyası entrikayla, siyaset mühendisleriyle nasıl başa çıktık dik durduysak aynı şekilde devam edeceğiz. Ne dayatarız ne dayatmalara eyvallah deriz.

ÇEVRE SADECE AĞAÇTAN MI İBARET
Daha ilk andan itiraben farklı bir mecraya akmaya başlamıştır. Yayalaştırma projesi Büyükşehir'den CHP'li üyelerin onayıyla geçmiştir. Kaldırımın genişletilmesi için bazı ağaçların kaldırılması gerekiyordu. Kaldırım taşlarının sökülmesi, kamu araçlarının ateşe verilmesi bunlar çevre katliamı değil mi? Çevre sadece ağaçtan mı ibarettir.

GERİDE 4 CANSIZ BEDEN KALDI
Çevre hassasiyeti diye başlatılan olaylar sebebiyle 4 vatandaşımız hayatını kaybetmiştir. Üç gencimiz olaylarda öldü, bir polisimiz şehit oldu. Bütün otobüs durakları, reklam panoları, alt geçtilerdeki çevre adına düzenlenmiş seramiklerin nasıl kırıldığını görüyorsunuz. Bunları çevre adına mı yapıyorlar. Şiddet sarmalına dönen olayları hak arama mücadalesi olarak görmek mümkün değildir.

EKONOMİ HEDEF ALINDI
Araç kornalarıyla tencere tava sesleriyle evlerinde insanlar rahatsız edilmiştir. Bize çevre kirliği dersini verenler, gürültü kirliliğinin de çevreye karşı olduğunu bilmeliler. Güç ve itibar hedef alınmıştır. Basın ve çevreler sistematik olarak yanış bilgilendirilmiştir. Masum direniş olarak görmek mümkün değildir. Bir kere bu hataya kimse düşmesin. Gezi Parkı eylemcilerinin masum çevreci olarak yansıtılırken, şiddet içeren eylemcilerle ilgilerinin olmadığını söyleniyor.Durum hiç öyle değil kusura bakmasınlar.

YÜZDE 95'İ GEZİ PARKININ YERİNİ BİLMEZ

Gösterilere katılanların yüzde 95'i Gezi Parkı nerededir diye sorsasanız bilmezlerdi. Buralar benim doğup büyüdüğüm yerler. Çok iyi bilirim. Çevre hassasiyeti farkıl eylemlere paravan taşımış illegal gösterilere maskeleme olmuştur. Başbakanlık Ofisi'ne saldıran kitleler, o caddede bir tane yaya kaldırım taşı kalmamıştır, çevre katliamı değil mi? Güçleri yetse o dev çınarları yıkarlardı, ama güçleri yetmedi.

TÜRK BAYRAĞINI YAKACAK KADAR ALÇALDILAR
Ankara’da yapılan vandallıklar, Taksim Gezi Parkı'ndan güç almıştır. Taksim Gezi Parkı eylemlerini bahane edenler Türk bayrağını yakacak, illegal paçavraları devletin kurumuna asacak kadar, o bölücü posterleri asacak kadar alçalmışlardır.

BAŞBAKAN SERT DİYORLAR
Diyorlar ki Başbakan geriyor, Başbakan sert. Ne olacaktı? Biz gelip bunların önünde diz çöküp, ne olur bu paçavraları indirin mi diyeceğiz? Şu terör örgütü mensuplarının posterlerini indirin mi diyeceğiz?

POLİSİN BUNA MÜSAADE ETMEMESİ GEREKİRDİ
Burada güvenlik güçlerimizin başta bu işe müsaade etmemesi gerekirdi. Yahu kamu kurumunun içine bunlar nasıl sokulur? Oradan bu tür paçavralar nasıl asılır, astırılır? O örgüt liderlerinin posterleri oralara nasıl astırılır?

KUSURA BAKMAYIN BU TAYYİP ERDOĞAN DEĞİŞMEZ
Bunların karşısında biz konuşunca Başbakan sert konuşuyor. Buna sert diyorsanız kusura bakmayın bu Tayyip Erdoğan değişmez. Şu anda gerek bakanımıza, gerek valimize, il emniyet müdürümüze, bu sabah yaptıkları operasyon sebebiyle teşekkür ediyorum.Atatürk Kültür Merkezi’nden bütün bu paçavralar vesaire hepsi indirildi. Ayrıca anıt. Anıt'taki bütün o paçavraları gördünüz. Gönlüm bugün brifing vermek isterdi. 20 dakikalık görüntü hazırlattım. Bunları sunacağız, o hali bu görüntülerle sunmak isterdim.

KARDEŞLERİME SESLENİYORUM
Gezi Parkı adı üstünde gezi parkıdır, işgal alanı değildir. Şu an orada çevre için, ağaçlar için eylem yaptıklarını zanneden kardaşlerime sesleniyorum. Bu bahaneyle Türkiye üzerine, Türkiye ekonomisi üzerine oyunlar oynanmaktadır. Kirli oyunlar oynanıyor. Samimi çevrecilerin oradan ayrılmasını istiyorum.
OTELLERİN YÜZDE 80'İ BOŞALTILDI
Özgürlük ve özgürlüklere müdahale adı altında sizlerin arkasına sığınıyorlar. Bunlar özgürlük diye başkalarının özgürlük alanına tecavüz etmişlerdir. Taksim'de otellerin yüzde 80'i boşaldı. Esnaf kan ağlıyor, bira satanlar hariç. Yaşı 25 olan gençlere de sesleniyorum. Ben sizi Allah için seviyorum. Şu anda sizler 20 yaşındasınız. Bakınız İstanbul’a ben Belediye Başkanı olduğum zaman 1994. O günden bugüne 19 yaş. AK Parti iktidarı olarak demek 10 yaşındaydılar. Ama Tayyip Erdoğan olarak alırsanız 19 yıl geçti. Sevgili gençler, Türkiye’yi biz çok zor şartlar altında devraldık.

SEÇİLME YAŞINI BİZ İNDİRDİK
30 yaş seçilme yaşıydı, bunu 25’e kim indirdi? Biz indirdik. Ben 18 yaşla ilgili de çalışma yaptırtıyorum. Dünyada 18 yaş uygulamalarını da Avrupa’da nedir, muhalif kesim 18 yaşı duydukça hepsi çoluk çocuğa mı bırakacağız demeye başladılar. 25’te de bunu demişlerdi. Dünyada oluyor da bizde neden olmasın? Burada da hak eden, bu yarışta kazanan onlar da gelir aday olur. 18’e seçme yetkisi veriyorsun, seçilme yetkisini vermiyorsun.

TAKSİM'E 4 AYAKLI KOYSAM SEÇTİRİRİM DİYORDU

Yoksa geçmişte birilerinin söylediği gibi o da liderdi. Taksim meydanına dört ayaklı koysam seçtiririm diyordu. Biz bunları da gördük. Bu milletin evladı 18 yaşında da, ona da seçilme hakkını vereceksin. Gençlerin şunu özellikle anlamasını istiyorum. Hem birkaç nesil olarak, siyasi nesil olarak zorlu süreçlerden geçtik. Gençlerin bizleri anlamalarını çok isterim. Bu ülkede inançlarından dolayı nice insanımızın hayatı karartıldı. Öyle mi? Sadece baş örtüsü takıyor diye halkının yüzde 99’u Müslüman olan Türkiye’de üniversiteye kızlarımız gidemedi. Yurtdışına gitmek zorunda kaldılar. Ben İspanya’da yaptığım konuşmada bunu söyledim diye, partimin hakkında kapatılma davası açıldı. O zaman CHP Genel Başkanı şunu söylüyordu “Hamd olsun ki Ankara’da savcılar var”

YAKINIMIN GELİNİNİ YERDE SÜRÜKLEDİLER
Bunlar mı özgürlükçü? Bunlar mı özgürlükten yana? Bir genç kızın başörtülü olduğu için okuma hakkı yok mu? Okumayacak mı? Bunları yaşayan bir baba olarak ben de çok iyi biliyorum. Başörtülü kızlarımızı, başörtülerinden tutmak suretiyle onları yerlerde sürükleyenler bunun hesabını nasıl verecekler? Bu olaylarda bile çok önemli bir yakınımın gelinini, Başbakanlık ofisimin yanında, yerlerde süründürdüler, kendisini çocuğunu taciz ettiler. Bu mudur özgürlük, çevrecilik? Bütün bunlara sabır sabır sabır dedik. Ben bütün bunlara karşı halkımın duyarlılığı adına, Kuzey Afrika’dan dönerken iki saatte toplanan İstanbullu bir şey dile getirdi aslında. Asıl özgürlük budur dediler.

BİZ ZENCİYİZ
Bunları bize yaşatanlar sadece statükocu siyasetçiler değil. Biz, bazı sanatçılardan, bazı çevrelerden ve bazı STK'lardan hep bu muameleyi gördük. Hani bidon kafalı, göbeğini kaşıyan adam diyorlar ya. Bu yeni değil. Onlara göre biz sinemadan, sanattan, estetikten, mimariden anlamayız. Biz onlara göre verilenle yetinmesi gereken, alt tabakadan gelen zenci bir güruhuz. Bugün de aynı şekilde bakıyorlar. O zaman da böyle bakıyorlardı. Biz, bizim yaşam biçimimiz ne olacak dediğimizde anlayış göstermediler. Biz Mamak zindanlarının şahidiyiz. Mamak'ta yatanları kuyrukta bekleyenlerden biri bendim. Biz Metris zindanlarının da şahidiyiz. Diyarbakır zindanlarının da şahidiyiz. Azınlığın kendi yaşam tarzını çoğunluğa nasıl dayattığını iliklerimize kadar yaşamız bir hareketiz. Ancak biz hiçbir zaman intikam peşinde olmadık. 10 yıl boyunca tek yaptığımız imtiyazları maduriyetleri gidermek, hak ve özgürlükleri tesis etmek olmuştur.

GEZİ'Yİ PİSLİK GÖTÜRÜYOR
Birbirimizin yaşam alanlarına müdahale etmeden, hassasiyetleri kaşımadan Türkiye'yi birlikte büyüteceğiz. Sanatçı sıfatı olanlar, gazeteci yazar sıfatı olanlar, on yılların refleksiyle bu milleti aşağılamaktan lütfen vazgeçsinler. Gençlerin arkasına saklanarak imtiyazları için mücadele verenler bu çirkin oyunlarına derhal son vermelidir. Gençlerimiz de bu çevrelere karşı çok dikkatli olmalıdır. Bakın Gezi Parkı'ndan aldığım haberler, orası pis kokudan geçilmiyor. Herhalde ne demek istediğimi anlamışsınızdır.

MÜEZZİNİ TEHDİT ETTİLER
Müezzini tehdit edeceksiniz, farklı şekilde göstereceksiniz. Ne olmadı yahu? Bütün görüntüler elimizde. Görürler, görürler merak etmeyin.

ZAMANLAMA DİKKAT ÇEKİCİ
Bu olayların zamanlaması elbette son derece dikkat çekici. Taksim’deki gösteriler büyütülerek abartılarak Türkiye tarafından tehlikeli bir seviyeye çekilmek istenmiştir. Bazı medya kuruluşlarının bu olayları büyütmek yaygınlaştırmak adına nasıl sorumsuz yayınlar yaptığını gördük. Sözüm ona sanatçıların, adeta emir almış gibi hep birlikte nasıl aynı ağızla konuştuklarını, tahrik ettiklerini yaşadık.

NEFRET SUÇU İŞLEDİLER
Kin ve öfkeyle hareket eden insanlar nefret suçu işlediler. Bugün Taksim’de ifade özgürlüğü tehdit altında diye bağıran bir çok marjinal grup, akil insanlar toplantılarını basmaktan terör estirmekten geri durmadılar? Burada konuşamazsınız neden dediniz? Akil insanlar karşınıza geldiler. Adımlar atılıyordu, neden engellemeye çalıştınız? Hep aynı ekipler. Hepsinin tespiti var.

AYGÜN'E DAVA AÇILIYOR
Polisime küfreden ana muhalefet partisinin bir milletvekili (CHP'li Hüseyin Aygün) . Polis teşkilatım davayı açıyor.

BU MUHALEFETLE YENİ ANAYASA YAZILMAZ

Yeni Anayasa'ya da bunlar karşı. Sadece oyalama taktiği uyguluyorlar. Neymiş, süre koyamazmışız. Bu ne demek ki? Böyle bir parlamento çalışması olur mu? Her şeyin zamanlaması vardır. Geri kalmış ülkeler 6 ayda anayasa yapacak, biz 1.5 yılı doldurduk hala 45. maddedeyiz. Dürüstseniz yüklenin iş bitsin.

ANTİ KAPİTALİST GENÇLER DİNLESİN
Özellikle, Anti Kapitalist, Anti Emperyalist olduğunu söyleyen gençler bu rakamlara dikkat etsin. 2002 yılında görevi devraldığımızda gösterge faiz yüzde 63'tü. 116 milyar lira bütçemiz vardı. Şimdi bunlar kapitalizmin karşısında değil mi? Kapitalizmin en önemli sömürü aracı faiz ise. Onlara cevap veriyorum. Bu bütçenin 52 milyar lirası yani yüzde 45'i faiz harcamalarına gidiyordu. Yani benim vatandaşımın verdiği her verginin 100 lirada 45 lirası faiz lobisine gidiyordu. Toplanan verginin yüzde 85'i faize gidiyordu. Bugün yüzde 15'i gidiyor. Türkiyebütçesi bugün 404 milyar lira oldu. Faiz harcaması 53 milyar dolar oldu. 10 yılda Türkiye'nin faizi yapmak için yaptığı tasarruf 642 milyardır. Milletin parası bu. Eğer bugün de öyle olsaydı 642 milyar lira faiz lobisine gidecekti.

YEŞİL KATLİAMI SÖZKONUSU DEĞİL
Biz istedik ki Taksim'de trafiği yer altına almak suretiyle orayı rahatlatalım. Gezi Parkı diye anılan bölgeyi meydanla eşit seviyeye getirmek istiyoruz. Baktığınız zaman Taksim'i devasa görme şansına sahip olacağız. Bir de burada Topçu Kışlası yapılırken, yeşil katliamı söz konusu değil. İstanbul'un şehir müzesi yoktur. İstanbul'a ilk kez Topkapı Sarayı'nın dışında ilk kez şehir müzesi kuracağız. Bir kere AVM dedik diye, bunu alıp kullandılar. Burası AVM'ye uygun yer de değil.

MENDERES'E KURULAN TUZAĞIN AYNISI

Meselenin demokrasi boyutu da var. Demokrasinin standartlarının yükselmesi de içeride ve dışarıda birilerini rahatsız etmektedir. Birileri on yıllardır var olan imtiyazlarını geri alabilmek için olayları tahrik ediyor. Merhum Menderes'e kurulan tuzağın aynısıdır son olaylar. Yine son olaylar 12 Eylül öncesinin tekrar edilmesidir. Birileri kaybettikleri imtiyazlarını geri almak istemişlerdir. Ancak o birileri bu sefer sert kayaya çarpmıştır.

KILIÇDAROĞLU EYLEMLERE ÇÖKMEK İSTEDİ
İzmir'de Karşıyaka parti binamız yakılmıştır. Tahrip edilmiştir. Şu ana kadar 12 civarında ilçe teşkilatımız saldırıya uğradı. Bunlar mı demokrat? Eylemlere çöreklenmek isteyen CHP Genel Başkanı kendi kurduğu tuzağa kendi düşmüştür. Eylemlerden boğulmuştur.CHP bütün bunları siyasi kazanç sağlayamayacağım diye, sadece kargaşa ortamı oluşturmak için, büyük Türkiye'ye hançer saplamak için yapmıştır. CHP'nin tek yaptığı, eylemin arkasına sığınıp onları meydanlara itmek olmuştur. Bakıyoruz elinde molotof ile birisi TOMA'lara saldırıyor. İki TOMA aracımız molotofla yandı. Bunların yolu bu, niye, çünkü o pankartlar paçavralar indirilmesin diye. Aynı şeyleri CHP'nin Reyhanlı saldırılarındaki tutumu ile gördük.Ben CHP liderini bir kez daha istifaya davet ediyorum..Milletim 7 ay sonra sandıkta bütün bu provokasyonların hesabını soracaktır.

CHP GENEL BAŞKANI EYLEMLERDEN KOVULDU
CHP formalarıyla meydanlarda olanları gördük. İzmir’de bizim Karşıyaka teşkilatımız yakılmıştır. Büyük bir tahribat verilmiştir. Çiğli teşkilatımız aynı şekilde. Şu ana kadar 12 civarında ilçe teşkilatımız saldırıya uğraşmıştır. Bunlar mı demokrasi adına yapılıyor? Eylemlerin üzerine çöreklenmek isteyen CHP Genel Başkanı kendi tuzağa düşmüş ve eylemlerden kovulmuştur.

POLİSE HAKARET EDENE PARA VEREN DE CHP'Lİ VEKİLLER

CHP Milletvekilleri ihanetlerle başbaşa kalmışlardır. Polise hakaret eden küfür eden gençlere para veren de CHP milletvekilleridir. Ben bu gençleri de anlamıyorum. O birkaç kuruşa muhtaç olmuşlar demek ki.

CHP bütün bunları siyasi kazanç sağlamayacağını bilerek sadece kaos oluşturmak, kargaşa ortamı oluşturmak sadece büyük Türkiye’ye hançer saplamak için yapmıştır. CHP’nin tek yaptığı eylemcileri itmek olmuştur.

TOMA'LARI YAKTILAR
İşte bu sabah bakıyorsunuz bir eylemci TOMA araçlarına molotofkokteyli atıyor ve iki tane TOMA aracımız yanıyor. Bunların yolu bu. Niye? Atatürk Kültür Merkezi’ndeki o pankartlar paçavralar indirilmesin diye.

REYHANLI SALDIRISININ BİR NUMARALI FAİLİ YAKALANDI
Reyhanlı saldırının bir numaralı faili yakalandı. Eylemlerin gerçekleşmesinde her aşamada rol alan lojistik destek sağlayan, Nasır Eskiocak isimli şahıs çalışmalar neticesinde dün gece 23:30 sıralarında Hatay Yayladağı ilçesi sınır mevkiinde yakalandı. Başarılı operasyonlarından dolayı ben polisimizi ve jandarmamızı kutluyorum.

MİTİNG İPTALİ YOK

Biz kimsenin karşısına yüzde 50'yi çıkarmadık, çıkarmayız, kimseyi sokağa dökmeyiz. Ne yaparsak hukuk içinde yaparız .Haftasonu Sincan'da ve daha sonra İstanbul'da dev mitigler yapacağız. Derdimiz sessiz yığınların sesini duyurmak.

KİMSENİN YAPTIĞI YANINA KAR KALMAYACAK
Sadece bu olayları sonlandırmakla kalmayacak, bu teröristlerin de hukuk çerçevesinde her an enselerinde olacağız. Hiç kimsenin yaptığı yanına kar kalmayacak. Polisimize dil uzatanların, polis katledenlerin bunu yanına bırakmayız ve bırakmayacağız.

BU İŞİ BİTİRİN DİYOR VE GÖZLERİNDEN ÖPÜYORUM
Taksim başta olmak üzere, çeşitli yerlerde gösteri yapan ve samimi duygularla oralara gittiğini kabul ettiğim gençleri özellikle buralardan ayırarak artık bu işi bitirin diyor ve gözlerinden öpüyorum.

BUNDAN SONRA TAHAMMÜL YOK

Ama bu işleri terörize ederek devam etmek isteyenlere demek istiyorum ki artık bu iş sona ermiştir. Bundan sonra bunlara da tahammül yoktur. Sizleri itidale davet ediyorum.


kaynak
 

kosasker

Profesör
Katılım
24 Aralık 2008
Mesajlar
3,195
Reaksiyon puanı
49
Puanları
228
Bu lafı yazın bir kenara:

"... yeni vesayet arayışında olan yerel ve uluslararası odaklar..."

YAKINDA bu tanıma çok ihtiyacınız olacak..
 

IThelp

Profesör
Katılım
11 Nisan 2011
Mesajlar
4,314
Reaksiyon puanı
19
Puanları
0
[MENTION=1416]seyyah[/MENTION] hocam diğerlerini geciyorum tamam da buraya katılmıyorum bir insanın ağzından cıkan ilk lafa bakarım sonradan kıvırmaya değil Yüzde 50 oy alsak da yüzde yüzün partisi olacağımızı söyledik. ha daha öncede söyemişse koy buraya link eyvallah deyim
 

Turab Garip

Dekan
Emektar
Katılım
30 Mayıs 2007
Mesajlar
6,902
Reaksiyon puanı
181
Puanları
1,243
Müezzini tehdit edeceksiniz, farklı şekilde göstereceksiniz. Ne olmadı yahu? Bütün görüntüler elimizde. Görürler, görürler merak etmeyin.

Müezzin diyor ki; "yemin ederim bira içme söz konusu değil". Müezzini dinleyen AKP'li bakan Ertuğrul Günay ve diğer bazı AKP'liler de müezzinin söylediklerini bizzat kendi kulaklarıyla duyuyor ve kamuoyuna "bira içme olayı yok, müezzinden bizzat dinledim" diyor. Videolardaki görüntüler de sadece doktorların yaralananlara yardım etmek için çırpındığını gösteriyor. Aynı şekilde ertesi gün gösteri yapanlar camiye gidip müezzine ve imama teşekkür ediyorlar, çöpleri toplayıp camiyi temizliyorlar. Ama bir adam "müezzini tehdit etmişler, camide bira içmişler" diyor. Zaten de bütün hedef camiye kapağı atsak da bir bira içsek.. Bu kadar mı sığ düşünür insan? Allah'a yemin olsun bunlardan bir tanesi mutlaka yalan. Allah yalancılara lanet etsin. Bu kadar kasıtlı yalan söylendiğini ve buna da bile isteye inanıldığını duydukça her gün daha çok şaşırıyorum.
 

IThelp

Profesör
Katılım
11 Nisan 2011
Mesajlar
4,314
Reaksiyon puanı
19
Puanları
0
Günün Fotoğrafı

gunun-fotografi--3366066.Jpeg



Biber gazı'ndan kaçanlar arasında biri BDP flaması diğeri Atatürk bayrağı taşıyan el ele iki genç ile bozkurt işareti yapan bir adam aynı fotoğraf karesi içinde görüntülendi.
 

Hafiye

Profesör
Katılım
30 Nisan 2009
Mesajlar
2,092
Reaksiyon puanı
14
Puanları
218
Hem öyle hemde 10 kişinin karşısında 1 polis napıcak eli armut mu toplucak, bıraksınlar kendini linç mi ettirsin. Hiç taş atana bişey yok.

Kimse kusura bakmasın o adamın işi eylem değil. Su testisi su yolunda kırılır.

- - - Mesaj Güncellendi - - -



Bobilerin din düşmanı adamı, face sayfasıda bu https://www.facebook.com/bytahsinkaya?fref=ts . Lama dergisinin yazarı. İşi gücü, din düşmanlığı, yalan dolan olan biri

Adres ver, sana en alasından bir kilo kına göndereyim. Nerene yakacağını söylememe gerek yok, iyi bilirsin. Daha ne kadar alçalacaksınız, diye merak ediyordum ama anlaşılan sizin o çürümüş beyinlerinizde, din-iman kisvesi altında güttüğünüz hasta ve cani zihniyetinizde alçalmanın herhangi bir alt sınırı yok!

--------


“Ethem Sarısülük'ü Vuran Polisi Koruyorlar”

Ankara Emniyet Müdürlüğü, 27 yaşındaki direnişçi Ethem Sarısülük’ü başından vuran polisin adını savcılığa vermedi. Avukat Bayraktar, “O polis yargılanmazsa bu tür olayların devamı gelir” diyor.

[video=youtube;l5psGJDU2xQ]http://www.youtube.com/watch?v=l5psGJDU2xQ[/video]

Ankara direnişinde başından vurularak ağır yaralanan Ethem Sarısülük’ün avukatı Kazım Bayraktar, Emniyet Müdürlüğü’nün suç işleyen polisi sakladığını açıkladı.

Taksim, Gezi direnişine destek için Ankara'da yapılan eylemde, 1 Haziran günü polisin açtığı ateş sonucu OSTİM işçisi 27 yaşındaki Ethem Sarısülük kafasından vurulmuştu. Ağır yaralı olarak Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırılarak tedavi altına alınan Sarısülük'ün durumu ciddiyetini koruyor.

“Tespit edilmemesi imkansız”

Bayraktar, olay yerinde görgü tanıkları ve bilirkişi eşliğinde keşif yapıldığını, olayın görüntülerinin izlendiğini belirtti:

“Keşif raporu hazırlandı. Olayda ateş eden bir polis olduğu açıkça belli, hem tanıklar anlattı hem de video görüntülerinde var. Görüntü kayıtlarına göre, o polis memuru kalkanını yere bırakıp göstericilerin arasına fırlıyor, tekme atıyor ve sonra ateş açarak geri çekiliyor. Bu hareketi amirinin gözü önünde yapıyor.”

Avukat Bayraktar, o polisin kim olduğunu hem amirinin hem de çalıştığı ekibin bildiğini söyledi:

“Polislere silah ve mermi zimmetli teslim edilir, bir olayda kullanılan silah ve mermi olaydan sonra tespit edilir tutanağa geçer. Ateş eden polis bellidir.”

“Polisi yedirtmeyiz” ne demek?

Soruşturmayı yürüten Savcı Veli Dalgalı bir hafta önce Emniyet Müdürlüğü’ne yazı yazarak, polisin kimliğinin bildirilmesini istedi. Ancak Bayraktar, halen Emniyet’ten bir yanıt gelmediğini söyledi:

“Yazılı talebe rağmen emniyet vuran kişiyi savcılığa teslim etmiyor. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ‘Polisi yedirtmeyiz’ dedi. Şu süreçte polisin rahatça silah kullanabilmesinin yolunun açılması konusunda endişeliyiz. Bu polis tutuklanmazsa diğer polisler bundan sonra rahatça ateş edebilecek.”

Avukat Bayraktar, polisin kimliğinin savcılığa açıklamayan Emniyet Müdürü’nün “suç failini gizleyerek yardım ve yataklık suçu işlediğini” söyledi.

Keşif tutanağında, görgü tanıklarından biri “Sarısülük’ün Güvenpark ve YKM arasında kalan yolda, kalabalığın içinde olduğu sırada, bir çevik kuvvet polisinin birkaç el ateş ettiğini, ardından Sarısülük’ün yere düştüğünü” söyledi.

Suç delili de kayıp

Bilirkişilerden kapsamlı rapor isteyen savcılık, Emniyetten de hem kendi çektikleri görüntüleri hem de ilgili polis memurunun ismini istedi. Ancak bu talebe Emniyet’ten yanıt gelmedi. Ayrıca Sarısülük'ün vurulduğu merminin boş kovanı da kayıp.

Basın mensuplarının çektiği videoda da çevik kuvvet polisinin kaçarken ateş açtığı ardından Ethem Sarısülük’ün yere yığıldığı görülüyor. Sarısülük’ün olduğu bölgeye gaz bombası atmaya devam eden polisler, Sarısülük’ün arkadaşlarının söylemesiyle yaralı olduğunu fark ediyor. Sarısülük’ün arkadaşları, keşif tutanağında, hemen ambulans çağırarak yaralanan eylemcinin hastaneye götürüldüğünü anlattı.

Avukat Bayraktar, “Ethem’in durumu çok ağır. Her an kötü bir haber bekliyoruz. Beyni ve kalbi çalışıyor ama organ zafiyetleri ilerlemiş durumda” dedi.

Kaynak
 

mustang

Dekan
Katılım
30 Ekim 2008
Mesajlar
8,662
Reaksiyon puanı
34
Puanları
228
Teknoloji sektörü şu anda durmuş vaziyette. Kimse iş yapmak istemiyor. Toplantılar erteleniyor. Bunları zararı herkese olacak. Yakında iş yapamayan kurumlardan atılan arkadaşlarımız olunca da aynı tepkiyi gösterecekler mi bu provaktörler? Haklarımızı savunalım ama bu yakıp yıkmak, herkesi rahatsız etmek, etrafa zarar vermek nedir?
Kaç gündür Bizde bunları söylüyoruz,çabalıyoruz.
Ama Bazıları Hala Özgürlük dedi Polis Baskısı dedi o sahip çıktı.
Yemin Ederim,Devlet çok sakin ve sükunet içerisinde kalmayı başardı.
Oradaki Eylemci denenler yakıp yıktıkça buradaki çoğu maşada onları alkışladı.
Halada destekliyorlar.Sıkışan Mezhepçilik yapıyor,tutturamazsa yeşilci daha olmada özgürlük diyorlar.
Ama çok şükür TÜRK HALKI neyin ne olduğunu gördü,en iyi cevap sandıkta olacak.
 

kosasker

Profesör
Katılım
24 Aralık 2008
Mesajlar
3,195
Reaksiyon puanı
49
Puanları
228
Kaç gündür Bizde bunları söylüyoruz,çabalıyoruz.
Ama Bazıları Hala Özgürlük dedi Polis Baskısı dedi o sahip çıktı.
Yemin Ederim,Devlet çok sakin ve sükunet içerisinde kalmayı başardı.
Oradaki Eylemci denenler yakıp yıktıkça buradaki çoğu maşada onları alkışladı.
Halada destekliyorlar.Sıkışan Mezhepçilik yapıyor,tutturamazsa yeşilci daha olmada özgürlük diyorlar.
Ama çok şükür TÜRK HALKI neyin ne olduğunu gördü,en iyi cevap sandıkta olacak.

Çok güzel yazdın hocam, tebrik ediyorum.
 

SARKAT

Profesör
Katılım
8 Mayıs 2008
Mesajlar
3,778
Reaksiyon puanı
68
Puanları
228
Adres ver, sana en alasından bir kilo kına göndereyim. Nerene yakacağını söylememe gerek yok, iyi bilirsin. Daha ne kadar alçalacaksınız, diye merak ediyordum ama anlaşılan sizin o çürümüş beyinlerinizde, din-iman kisvesi altında güttüğünüz hasta ve cani zihniyetinizde alçalmanın herhangi bir alt sınırı yok!

--------


“Ethem Sarısülük'ü Vuran Polisi Koruyorlar”

Ankara Emniyet Müdürlüğü, 27 yaşındaki direnişçi Ethem Sarısülük’ü başından vuran polisin adını savcılığa vermedi. Avukat Bayraktar, “O polis yargılanmazsa bu tür olayların devamı gelir” diyor.

[video=youtube;l5psGJDU2xQ]http://www.youtube.com/watch?v=l5psGJDU2xQ[/video]

Ankara direnişinde başından vurularak ağır yaralanan Ethem Sarısülük’ün avukatı Kazım Bayraktar, Emniyet Müdürlüğü’nün suç işleyen polisi sakladığını açıkladı.

Taksim, Gezi direnişine destek için Ankara'da yapılan eylemde, 1 Haziran günü polisin açtığı ateş sonucu OSTİM işçisi 27 yaşındaki Ethem Sarısülük kafasından vurulmuştu. Ağır yaralı olarak Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırılarak tedavi altına alınan Sarısülük'ün durumu ciddiyetini koruyor.

“Tespit edilmemesi imkansız”

Bayraktar, olay yerinde görgü tanıkları ve bilirkişi eşliğinde keşif yapıldığını, olayın görüntülerinin izlendiğini belirtti:

“Keşif raporu hazırlandı. Olayda ateş eden bir polis olduğu açıkça belli, hem tanıklar anlattı hem de video görüntülerinde var. Görüntü kayıtlarına göre, o polis memuru kalkanını yere bırakıp göstericilerin arasına fırlıyor, tekme atıyor ve sonra ateş açarak geri çekiliyor. Bu hareketi amirinin gözü önünde yapıyor.”

Avukat Bayraktar, o polisin kim olduğunu hem amirinin hem de çalıştığı ekibin bildiğini söyledi:

“Polislere silah ve mermi zimmetli teslim edilir, bir olayda kullanılan silah ve mermi olaydan sonra tespit edilir tutanağa geçer. Ateş eden polis bellidir.”

“Polisi yedirtmeyiz” ne demek?

Soruşturmayı yürüten Savcı Veli Dalgalı bir hafta önce Emniyet Müdürlüğü’ne yazı yazarak, polisin kimliğinin bildirilmesini istedi. Ancak Bayraktar, halen Emniyet’ten bir yanıt gelmediğini söyledi:

“Yazılı talebe rağmen emniyet vuran kişiyi savcılığa teslim etmiyor. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ‘Polisi yedirtmeyiz’ dedi. Şu süreçte polisin rahatça silah kullanabilmesinin yolunun açılması konusunda endişeliyiz. Bu polis tutuklanmazsa diğer polisler bundan sonra rahatça ateş edebilecek.”

Avukat Bayraktar, polisin kimliğinin savcılığa açıklamayan Emniyet Müdürü’nün “suç failini gizleyerek yardım ve yataklık suçu işlediğini” söyledi.

Keşif tutanağında, görgü tanıklarından biri “Sarısülük’ün Güvenpark ve YKM arasında kalan yolda, kalabalığın içinde olduğu sırada, bir çevik kuvvet polisinin birkaç el ateş ettiğini, ardından Sarısülük’ün yere düştüğünü” söyledi.

Suç delili de kayıp

Bilirkişilerden kapsamlı rapor isteyen savcılık, Emniyetten de hem kendi çektikleri görüntüleri hem de ilgili polis memurunun ismini istedi. Ancak bu talebe Emniyet’ten yanıt gelmedi. Ayrıca Sarısülük'ün vurulduğu merminin boş kovanı da kayıp.

Basın mensuplarının çektiği videoda da çevik kuvvet polisinin kaçarken ateş açtığı ardından Ethem Sarısülük’ün yere yığıldığı görülüyor. Sarısülük’ün olduğu bölgeye gaz bombası atmaya devam eden polisler, Sarısülük’ün arkadaşlarının söylemesiyle yaralı olduğunu fark ediyor. Sarısülük’ün arkadaşları, keşif tutanağında, hemen ambulans çağırarak yaralanan eylemcinin hastaneye götürüldüğünü anlattı.

Avukat Bayraktar, “Ethem’in durumu çok ağır. Her an kötü bir haber bekliyoruz. Beyni ve kalbi çalışıyor ama organ zafiyetleri ilerlemiş durumda” dedi.

Kaynak

Ethem SArısülük facebook sayfası. Kimmiş bak. Profil fotolarunda keleş li poz veren devrimciniz.

972307_521795704549042_750725281_n.jpg


58705_419847874743826_873479186_n.jpg


581384_411527602242520_1068476678_n.jpg


540958_327857243942890_2076002094_n.jpg


Kınaları geri al sen
 

Turab Garip

Dekan
Emektar
Katılım
30 Mayıs 2007
Mesajlar
6,902
Reaksiyon puanı
181
Puanları
1,243
Devlet çok sakin ve sükunet içerisinde;

- Sokakta başından silahla adam vur. Üç kişiyi öldür.
- Elinde sopayla geceleri insan avına çık.
- Sopalarla mahalle bas, evleri ve dolmuşları taşla.
- Gece 2'de başbakanı karşılamaya gitmeyen partililer hakkında işlem yapılacaktır diye mesaj çek.
- Gece insanların evlerinin camını kırabilmek için pencereye tırman ve içeri gaz bombası at.
- Sopa, cop ne bulursan öldüresiye adam döv, araya al tekmele.
- Din görevlilerinin ve AKP'li bakanların bizzat yerinde yaptığı incelemeleri hiçe sayarak kasten ve alenen yalanla halkı kışkırtmaya devam et.

Allah'ım bu devletin şerrini bize gösterme. Zira "sükunetli" hali buysa, kızdığı halini görmesek iyidir. "Anladığınız dilden konuşurum, yüzde elliyi üzerinize salarım" dediği bu olmalı.
 

IThelp

Profesör
Katılım
11 Nisan 2011
Mesajlar
4,314
Reaksiyon puanı
19
Puanları
0
Devlet çok sakin ve sükunet içerisinde;

- Sokakta başından silahla adam vur. Üç kişiyi öldür.
- Elinde sopayla geceleri insan avına çık.
- Sopalarla mahalle bas, evleri ve dolmuşları taşla.
- Gece 2'de başbakanı karşılamaya gitmeyen partililer hakkında işlem yapılacaktır diye mesaj çek.
- Gece insanların evlerinin camını kırabilmek için pencereye tırman ve içeri gaz bombası at.
- Sopa, cop ne bulursan öldüresiye adam döv, araya al tekmele.
- Din görevlilerinin ve AKP'li bakanların bizzat yerinde yaptığı incelemeleri hiçe sayarak kasten ve alenen yalanla halkı kışkırtmaya devam et.

Allah'ım bu devletin şerrini bize gösterme. Zira "sükunetli" hali buysa, kızdığı halini görmesek iyidir. "Anladığınız dilden konuşurum, yüzde elliyi üzerinize salarım" dediği bu olmalı.



Derler ülke değil aman boşver ülkeyi cıkmış bir RTE sevdası ülke şirinciliği oynayanlar

Mustafa Kemal Atatürk kurduğu Cumhuriyete 90 yılık Tencere Tava diyen zihniyet e ülke sevdasımı olcak
 

Hafiye

Profesör
Katılım
30 Nisan 2009
Mesajlar
2,092
Reaksiyon puanı
14
Puanları
218
Ethem SArısülük facebook sayfası. Kimmiş bak. Profil fotolarunda keleş li poz veren devrimciniz.

972307_521795704549042_750725281_n.jpg


58705_419847874743826_873479186_n.jpg


581384_411527602242520_1068476678_n.jpg


540958_327857243942890_2076002094_n.jpg


Kınaları geri al sen

Ben vurulan şahsın kim olduğunu veya herhangi bir suç işleyip işlemediğini bilmiyor ve peşinen yargılayıp vurulduğunu gösteren videounun altına, ölmek üzere olan biri için "iyi olmuş" der gibi insanlık dışı bir yorum yapmıyorum. Yani geri alınacak bir şey yok.
 
Katılım
11 Haziran 2011
Mesajlar
541
Reaksiyon puanı
0
Puanları
0
Ben vurulan şahsın kim olduğunu veya herhangi bir suç işleyip işlemediğini bilmiyor ve peşinen yargılayıp vurulduğunu gösteren videounun altına, ölmek üzere olan biri için "iyi olmuş" der gibi insanlık dışı bir yorum yapmıyorum. Yani geri alınacak bir şey yok.

Ama tanımadığın bir insana alçak diyecek kadar yorum yapabiliyorsun?
 

SARKAT

Profesör
Katılım
8 Mayıs 2008
Mesajlar
3,778
Reaksiyon puanı
68
Puanları
228
Ben vurulan şahsın kim olduğunu veya herhangi bir suç işleyip işlemediğini bilmiyor ve peşinen yargılayıp vurulduğunu gösteren videounun altına, ölmek üzere olan biri için "iyi olmuş" der gibi insanlık dışı bir yorum yapmıyorum. Yani geri alınacak bir şey yok.

Bende diyorum ki polisin canına kastedene ne yapması lazım. Polis kendi mi ölsün. Allah'ını seversen ne yapardın bu durumda.

Ben adamın niyetinin ne olduğunu bildiğim için öyle diyorum. Yoksa polis ilk gün samimi eylemcilerin çadırını yaktı, yanlış yaptı dedim. Polis haksız dedim.
 

kosasker

Profesör
Katılım
24 Aralık 2008
Mesajlar
3,195
Reaksiyon puanı
49
Puanları
228
Bende diyorum ki polisin canına kastedene ne yapması lazım. Polis kendi mi ölsün. Allah'ını seversen ne yapardın bu durumda.

Ben adamın niyetinin ne olduğunu bildiğim için öyle diyorum. Yoksa polis ilk gün samimi eylemcilerin çadırını yaktı, yanlış yaptı dedim. Polis haksız dedim.

Bu başından yaralanan adam belasını bulmuş aga, adamın resimlerinden belli ne mal olduğu. Böylesinin yeri hapisdir, yanlışlıkla hastaneye gitti işte.

Temennimiz, duamız odur ki, bu konuda kötü niyetli davranan ve düşünenlere Rabbimiz bir an önce adaletini tattırsın.
 

Ben Kenobi

Dekan
Katılım
6 Kasım 2011
Mesajlar
7,329
Reaksiyon puanı
3,156
Puanları
1,358
Ama tanımadığın bir insana alçak diyecek kadar yorum yapabiliyorsun?
58705_419847874743826_873479186_n.jpg

Sizin gözünüz dönmüş.
İktidardaki partinin düşmanlığı için teröristlerle birleşmeye razısınız.
Bu fotoğraftaki adamı tanısan ne olur tanımasan ne olur.
Bunu akıl bilir, göz görür ama kalp karanlıkta mühürlenince ne akıl ne göz işe yaramaz.
 

Turab Garip

Dekan
Emektar
Katılım
30 Mayıs 2007
Mesajlar
6,902
Reaksiyon puanı
181
Puanları
1,243
Savcılık polisin ismini istemiş, Emniyet Müdürlüğü vermemiş. Bu durumda kanunsuzluk devam ediyor, halbuki çıksın alnının akıyla ben yaptım desin. Nitekim onu alnından öpebilir ve evliya/ermiş olarak tanıtabilirler. Çünkü bu yaşında mübarek, onlarca insanın arasından teröristi görmüş, tanımış ve cehenneme yollamış. Elhamdulillah.

Anayasa'da bir ara bir madde mi vardı neydi; "Türkiye Cumhuriyeti devletinin resmi dini İslam'dır" diye. "Çağ dışı" derlerdi ya hep hani; ben diyorum ki onu "Türkiye Cumhuriyeti'nin resmi dini Selefiliktir" diye ekleyelim anayasamıza yeniden.
 
Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...
Üst