- Katılım
- 6 Ağustos 2008
- Mesajlar
- 20,604
- Reaksiyon puanı
- 493
- Puanları
- 83
Türkiye'de yaklaşık toplumun yüzde 30'unun hipertansiyon hastası olduğunu söyleyen Prof. Dr. Özcan Yılmaz, 'Fakat bunların yarıya yankını da tansiyon hastası olduğunun farkında değil' dedi.
Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Tıp Fakültesi Kardiyoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Özcan Yılmaz, hipertansiyon hastalığı konusunda önemli açıklamalarda bulundu.
Hipertansiyon hastalığının tedavi edilmediğinde istenmeyen sonuçları beraberinde getirdiğini belirten Yılmaz, 'Bu yıllar içerisinde kalp yetmezliği, böbrek yetmezliği, beyin kanaması gibi bir takım sonuçları var. Bu nedenle hipertansiyon tedavisi büyük bir önem taşıyor. Toplumun yüzde 30'u hipertansiyon, fakat bunların yarıya yankını da tansiyon hastası olduğunun farkında değil. Farkında olanlar da yeterli tedavi görmüyor. Bu nedenle halk sağlığı açısından tavsiye edilecek şey ne olabilir.
En azından belli aralıklarla kan basıncı ölçülerek öncelikle hipertansiyon var mı yok mu bunun belirlenmesi gerekiyor. Eğer yüksek kan basıncı tespit edilirse, o zaman da tabi tuzsuz diyet çok önemli, bununda dışında ilaçların düzenli olarak alınması çok önemli. Şöyle bir problem oluyor doktordan ilaç alınıyor fakat nasıl olsa ilaç alıyorum diye kan basıncı kontrolü de yapılmıyor.
Bu da ilaç bazı durumlarda yetersiz kaldığı için yine aynı sonuçlar olabiliyor. Bu nedenle tuzsuz diyetin yanında, ilaç alırken bile kan basıncının kontrol edilmesi tedavide büyük önem taşıyor. Yüksek basıncı olanların sigarayı bırakması, kilo vermek yürüyüş yapmak gibi tedbirlerle kan basıncını düşürülmesi bir miktar sağlanabilir. Özellikle 20-30lu yaşlarda tansiyon görülüyor, fakat 40 yaşından sonra hızla yükseliyor. 50 yaşındaki kişileri toplasak bunların yarısı yüksek tansiyon ama her yaşta kontrol etmek gerekir' diye konuştu.
YeniŞafak
Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Tıp Fakültesi Kardiyoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Özcan Yılmaz, hipertansiyon hastalığı konusunda önemli açıklamalarda bulundu.
Hipertansiyon hastalığının tedavi edilmediğinde istenmeyen sonuçları beraberinde getirdiğini belirten Yılmaz, 'Bu yıllar içerisinde kalp yetmezliği, böbrek yetmezliği, beyin kanaması gibi bir takım sonuçları var. Bu nedenle hipertansiyon tedavisi büyük bir önem taşıyor. Toplumun yüzde 30'u hipertansiyon, fakat bunların yarıya yankını da tansiyon hastası olduğunun farkında değil. Farkında olanlar da yeterli tedavi görmüyor. Bu nedenle halk sağlığı açısından tavsiye edilecek şey ne olabilir.
En azından belli aralıklarla kan basıncı ölçülerek öncelikle hipertansiyon var mı yok mu bunun belirlenmesi gerekiyor. Eğer yüksek kan basıncı tespit edilirse, o zaman da tabi tuzsuz diyet çok önemli, bununda dışında ilaçların düzenli olarak alınması çok önemli. Şöyle bir problem oluyor doktordan ilaç alınıyor fakat nasıl olsa ilaç alıyorum diye kan basıncı kontrolü de yapılmıyor.
Bu da ilaç bazı durumlarda yetersiz kaldığı için yine aynı sonuçlar olabiliyor. Bu nedenle tuzsuz diyetin yanında, ilaç alırken bile kan basıncının kontrol edilmesi tedavide büyük önem taşıyor. Yüksek basıncı olanların sigarayı bırakması, kilo vermek yürüyüş yapmak gibi tedbirlerle kan basıncını düşürülmesi bir miktar sağlanabilir. Özellikle 20-30lu yaşlarda tansiyon görülüyor, fakat 40 yaşından sonra hızla yükseliyor. 50 yaşındaki kişileri toplasak bunların yarısı yüksek tansiyon ama her yaşta kontrol etmek gerekir' diye konuştu.
YeniŞafak
