Türk futboluna adalet dağıtan(!) Tahkim Kurulu, Spor Basını ve Vestel üzerine...

Bu konuyu okuyanlar

Ferdinand

Öğrenci
Katılım
7 Aralık 2005
Mesajlar
5
Reaksiyon puanı
0
Puanları
0
TS-Sivas maçında sahaya giren seyiricileri hiçbir şekilde tasvip etmememizin yanında bizzat ben Trabzon'da olduğum dönemde maça gidemeyeceğimi anlayınca o kişilere her türlü iltifatı yaptım.. Sonuçta verilen 5 maçlık seyircisiz ceza da bu olayın sonucudur, hak edildiğinden normaldir. Gelelim maçın 3-0 tesciline.. Aldığı kararla sadece kendini kurtarmaya çalışan Haluk Ulusoy'un tarafsız sahada oynatma kararı her fırsatta Trabzonspor'a taarruzda bulunan spor basını tarafından nedense Trabzonspor'a kıyak gibi gösterildi. Konu açılmışken söylemeden geçemeyeceğim, yıllardır Trabzonsporla ve futbolla ilgileniyorum; Trabzonlu olduğu için TS'a kıyak çektiği sürekli iddia edilen Haluk Ulusoy'un Trabzonspor'a yaptığı kıyakları söyler misiniz? Bunun böyle olmadığını gayet tabi biliyoruz. Kuşkusuz Trabzonspor camiası da adalet istiyor ama adalet tektir, kişilere göre değişmemelidir.. Maçın 3-0 tescili ne kadar adildir? Tahkim Kurulu'na koca bir bravo(!) gerçekten.. Adaleti de sağladılar, Türk futbolunu da kurtardılar. Daha bir tane olay çıkmaz bundan sonra.. Öyle ya verdikleri adaletli karar bundan sonra olayların önünü kapıya duvar örecek şekilde kapattı. Gerçi biz o adaletin kimlere nasıl dağıtıldığını gayet iyi biliriz ! Tahkim bu kararı verirken Trabzon düşmanlığını biraz olsun neden bırakamamıştır. Hakemin maçın oynanması durumunda 4-6 Sivaslıyı atacağını söylemesi bu nedenle maçı tatil ettiğini söylemesi dikkate bile alınmamış. Ayrıca şehrin üst düzey kurmayları hakeme sahaya çıkması için her türlü güvenceyi vermiş ne varki maçın son 30 sn.sini oynatma çabasında bile olmamıştır.. Aynı Demirlek neden GS-FB maçında 2 kez soyunma odasına gidip dönmüştür.. Bu emsal karardan sonra, acaba şu olay size göre o kadar uzak mı? Son dakikalara giriliyor ve ev sahibi takım önde gidiyor, o anlarda rakip yöneticilerin ev sahibi tribünlere yerleştirdiği ev sahibi takım forması giyen rakip taraftar sahaya atlayıp futbolcuya tokadı yapıştırıyor, saha karışıyor. Sonuç ne peki: Bedava 3 puan! Adalet bu olsa gerek..

Gelelim şu iki yüzlü spor basınına.. Basının Trabzonspor'u düşman ilan edip Nikaragua'daki timsahın ölümünden bile Trabzonspor'u sorumlu tutma derecesine varan saldırıları, karalama kampanyaları nihayet mutlu sonla bitti. Ve TFF'nin kararı bozuldu. Türk futbolunu kurtardılar, Cumhurbaşkanlığı üstün hizmet madalyası takmalı her birine..

Bir de Manisaspor'a sponsor olarak Türk sporuna büyük(!) katkılar yaptığı söylenen, kar-zararı, finansal durumu, yatırımları gibi şirketin iç dinamikleri yerine Trabzonspor'u kullanarak sponsorluğunu bitirdiğini açıklayan şu 'çok etik Vestel' var. Merek ediyorum geçen sene bırakıp neden geri döndünüz? Zorla durduğunuz bir kulvardan çekilmek için Trabzonspor'u kullanmak ne kadar yakışık aldı? Yazık !.. Geçen gün ajansa verdikleri demeçte Avrupa'nın LCD'ye döndüğünü Avrupa'ya TV ihracatında büyük düşüş yaşadıklarını söyleyen Vestel.. Bir de GS-FB maçında çıkan olaylar yokmuşçasına söz konusu takımlara özel Notebook'lar üreten Vestel. Hani etikler ya, konu para değil yahu Türk futbolu kirlenmiş o yüzden çekilmişler.. Vestel'in Manisaspor'a transfer ettiği yüksek maliyetli yabancılar Türk sporuna büyük katkılar mıdır? Vestel ne yapmıştır, altyapı akademisi mi kurmuştur? Yoksa Türkiye çapında yıldız olabilecek futbolcular mı yetiştirmiştir? Başka alanlarda yaptıkları şeyleri küçümsemek baabında söylemiyorum bunları.. Sponsorluklarını yaptığı Basketbol ve Voleybol takımları da futbola nazaran daha az maliyetlidir.. Ortamdan yararlanıp saçma sapan bahaneler buldular buluşturdular. Cezalar verildi, şimdi de futbol temizlendi(!) ya. Hadi geri dönün, neden dönmüyorsunuz?
 
Üst