Konuya girmeden önce tekrardan tüm foruma merhaba. Malum hayat insanı farklı noktalara sürüklüyor uzun bir aradan sonra tekrar sizlerleyim çok özlemişim 
Her neyse. Başlıkta da gördüğünüz gibi sizlere bir şey sormak istiyorum. Güzeller güzeli Türkiye'mizde hukuk sistemi vb. sistemler gerçekten işlevsiz. Bu konudaki ana başlığımda aslında Şeriatın hukuk sistemi ve bazı hoşuma giden yasaları. Gerek haberlerde, gerek çevremizde sürekli çeşit çeşit suçların işlenişine şahit oluyoruz. Mevcut sistemimizde suçlara verilen cezalar caydırıcı olmadığı için her geçen gün suç oranı artıyor. Kendi yaşadığım yer İstanbul/Pendik'de buna bizzat şahit oluyorum, evimin yanındaki parkta uyu*tu*ucu ticareti olsun komşulardan duyduğumuz hırsızlık vakaları ve bunun gibi bir çok şey. Dediğim gibi merak ettim ve çok basit bir araştırmayla Mevcut yasalar ile şeriat hukukunun cezalarını aşağıda karşılaştırdım.
SUÇ
Hırsızlık ; Anayasamıza göre basit hırsızlık suçu 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası.
Uyu*tu*ucu, Uyarıcı Madde ticareti ; En az 10 yıl hapis cezası ve 1000 günden 20.000 güne kadar adli para cezası.
Cinayet ; Müebbet Hapis cezası. (tabi yersen
)
Dolandırıcılık ; 1 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası.
SUÇ (ŞERİATA GÖRE CEZALAR)
Hırsızlık ; Yaptıklarına karşılık ibret olsun diye ellerin kesilmesi cezası.
Uyu*tu*ucu, Uyarıcı Madde ticareti ; Karşılığı olan cezayı bulamadım.
Cinayet ; En büyük 7 günahlardan birisi olduğu için cezası kısas, diyet ve mirastan mahrumiyet.
Dolandırıcılık ; Tazir cezası ( Hakimin takdirine bırakılır sopa, sürgün, hapis veya idam cezası)
Benim şahsi fikrim eğer bir hırsız olsaydım çalacağım şey ne olursa olsun ellerimin kesilmesini göze alamazdım. Veya gündemden örnek vermek gerekilirse hızla yayılan özellikle İstanbul, Ankara ve İzmir gibi Büyükşehirlerde oldukça fazlalaşan cinayet vakaları. (çetelerin kendi aralarındaki cinayet olaylarından bahsediyorum) Belki bilmiyor olabilirsiniz ama bu suikast olaylarında genellikle failler çocuk suçlular oluyor. Ve onları bu duruma iten cezaların caydırıcılığı olmaması, cezaevine girip çıkmanın rahat ve kolay bir şey olduğunu düşünmeleri ve en acısı gerçekten bu çocuklar içeri girdiklerinde çok rahat ve çok iyi geçiniyorlar, azmettirici abileri tarafından.
Halkımızın bu kanunları neden istemediğini biraz sosyal medyada araştırdığımda en çok baskın çıkan sonuç kadın haklarının olmadığının düşünülmesi. Arama motoruna üç kelimelik bir soru yazdım ve cevap aşağıda ;
Kadın tıpkı erkek gibi mirasçı olma, mesken edinme, ticaret yapma, mülk edinme, hukuki tasarrufta bulunma haklarına sahiptir. Kadın bu hususlarda serbest teşebbüs hakkına sahiptir; kimseden izin almak zorunda değildir.
Gördüğünüz gibi sanılanın aksine kadınların hakları mevcut. Bir diğer araştırılmadan yapılan ön yargı ise yine aynı şekilde kadınların zorla kapanma tesettüre sokulacağını zannetmesi. Aksine her zaman söylenir dinde zorlama yoktur, herkesin özgür iradesi vardır. Sizlere fikrinizi soruyorum, sizler şeriat hukukunu ülkemizde görmek ister misiniz?

Her neyse. Başlıkta da gördüğünüz gibi sizlere bir şey sormak istiyorum. Güzeller güzeli Türkiye'mizde hukuk sistemi vb. sistemler gerçekten işlevsiz. Bu konudaki ana başlığımda aslında Şeriatın hukuk sistemi ve bazı hoşuma giden yasaları. Gerek haberlerde, gerek çevremizde sürekli çeşit çeşit suçların işlenişine şahit oluyoruz. Mevcut sistemimizde suçlara verilen cezalar caydırıcı olmadığı için her geçen gün suç oranı artıyor. Kendi yaşadığım yer İstanbul/Pendik'de buna bizzat şahit oluyorum, evimin yanındaki parkta uyu*tu*ucu ticareti olsun komşulardan duyduğumuz hırsızlık vakaları ve bunun gibi bir çok şey. Dediğim gibi merak ettim ve çok basit bir araştırmayla Mevcut yasalar ile şeriat hukukunun cezalarını aşağıda karşılaştırdım.
SUÇ
Hırsızlık ; Anayasamıza göre basit hırsızlık suçu 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası.
Uyu*tu*ucu, Uyarıcı Madde ticareti ; En az 10 yıl hapis cezası ve 1000 günden 20.000 güne kadar adli para cezası.
Cinayet ; Müebbet Hapis cezası. (tabi yersen

Dolandırıcılık ; 1 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası.
SUÇ (ŞERİATA GÖRE CEZALAR)
Hırsızlık ; Yaptıklarına karşılık ibret olsun diye ellerin kesilmesi cezası.
Uyu*tu*ucu, Uyarıcı Madde ticareti ; Karşılığı olan cezayı bulamadım.
Cinayet ; En büyük 7 günahlardan birisi olduğu için cezası kısas, diyet ve mirastan mahrumiyet.
Dolandırıcılık ; Tazir cezası ( Hakimin takdirine bırakılır sopa, sürgün, hapis veya idam cezası)
Benim şahsi fikrim eğer bir hırsız olsaydım çalacağım şey ne olursa olsun ellerimin kesilmesini göze alamazdım. Veya gündemden örnek vermek gerekilirse hızla yayılan özellikle İstanbul, Ankara ve İzmir gibi Büyükşehirlerde oldukça fazlalaşan cinayet vakaları. (çetelerin kendi aralarındaki cinayet olaylarından bahsediyorum) Belki bilmiyor olabilirsiniz ama bu suikast olaylarında genellikle failler çocuk suçlular oluyor. Ve onları bu duruma iten cezaların caydırıcılığı olmaması, cezaevine girip çıkmanın rahat ve kolay bir şey olduğunu düşünmeleri ve en acısı gerçekten bu çocuklar içeri girdiklerinde çok rahat ve çok iyi geçiniyorlar, azmettirici abileri tarafından.
Halkımızın bu kanunları neden istemediğini biraz sosyal medyada araştırdığımda en çok baskın çıkan sonuç kadın haklarının olmadığının düşünülmesi. Arama motoruna üç kelimelik bir soru yazdım ve cevap aşağıda ;
Kadın tıpkı erkek gibi mirasçı olma, mesken edinme, ticaret yapma, mülk edinme, hukuki tasarrufta bulunma haklarına sahiptir. Kadın bu hususlarda serbest teşebbüs hakkına sahiptir; kimseden izin almak zorunda değildir.
Gördüğünüz gibi sanılanın aksine kadınların hakları mevcut. Bir diğer araştırılmadan yapılan ön yargı ise yine aynı şekilde kadınların zorla kapanma tesettüre sokulacağını zannetmesi. Aksine her zaman söylenir dinde zorlama yoktur, herkesin özgür iradesi vardır. Sizlere fikrinizi soruyorum, sizler şeriat hukukunu ülkemizde görmek ister misiniz?