SDN Üyeleri, Gezi Parkı Eylemi için ne düşünüyorlar? Tartışıyoruz!

[friendly]

Abi ayarlayalım seninle İstanbul turu yapalım. Vallahi ihya edersin bizi

Olmaz, Rejimdeyim

 

[Ben Kenobi]

Siyaset sayılır mı bilmiyorum ama
Adil Kullanım Kotasını kaldıran ve internet hızlarını arttırma vaadi veren partiye oyumu vereceğim, buradan yetkililere duyrulur.

 

[Ahbârî]

Olmaz, Rejimdeyim

yav abi zaten iki üç günün kaldı. Ayarlayalım bir ekip

- - - Mesaj Güncellendi - - -

Siyaset sayılır mı bilmiyorum ama
Adil Kullanım Kotasını kaldıran ve internet hızlarını arttırma vaadi veren partiye oyumu vereceğim, buradan yetkililere duyrulur.

Hiç adil değil zaten

 

[azen63]

Olmaz, Rejimdeyim

benide alın aranıza .. Taksimin ortasında Çiğ Köfte Yaparız Bu da bizim eylemimiz olur:laugh:

:laugh:

 

[friendly]

benide alın aranıza .. Taksimin ortasında Çiğ Köfte Yaparız Bu da bizim eylemimiz olur:laugh:

:laugh:

Boş bidon götürelim..
Toma dan su doldururuz..

- - - Mesaj Güncellendi - - -

yav abi zaten iki üç günün kaldı. Ayarlayalım bir ekip

Bitsin bi sağlıklı hayata döneyim..
Sonra nasip olursa bi iftar ayarlayalım..

 

[Ahbârî]

benide alın aranıza .. Taksimin ortasında Çiğ Köfte Yaparız Bu da bizim eylemimiz olur:laugh:

:laugh:

yoğuracaksan olur Malzemeleri bimden alırız

- - - Mesaj Güncellendi - - -

Boş bidon götürelim..
Toma dan su doldururuz..

- - - Mesaj Güncellendi - - -



Bitsin bi sağlıklı hayata döneyim..
Sonra nasip olursa bi iftar ayarlayalım..

Seve seve abi. İnş vaktim uyar.

 

[azen63]

yoğuracaksan olur QUOTE]Malzemeleri bimden alırız

bimden alırızda ben 2-3 ay sonra gelecemmmm:blushing:
bu arada Sdn ekibinide unutmuyoruz tabiii..
onlrıda Urfada misafir ederim......:tt1:

 

[Ahbârî]

bimden alırızda ben 2-3 ay sonra gelecemmmm:blushing:
bu arada Sdn ekibinide unutmuyoruz tabiii..
onlrıda Urfada misafir ederim......:tt1:

ohoo o zamana kim öle kim kala O zamana gezinin bile adı değişir

 

[tambjk]

Ne yapalım Ertuğrul Özkök'e,Uğur Dündar'mı itibar edelim

O kadar uzaklara gitmene gerek yok,

Öncelikle hükümet içerisinden yükselen seslere bakın; Bülent Arınç, Ertuğrul Günay, Suat Kılıç, Hüseyin Çelik.

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül.

Hükümeti bu zamana kadar en çok destekleyen; Fethullah Gülen'in söylemlerine bakın.

Hükümete yakın ve destekleyen gazeteciler; Etyem Mahçupyan, Hüseyin Gülerce, Ekrem Dumanlı, İhsan Dağı, İskender Pala, Mümtazer Türköne,
Osman Can, Fehmi Koru, Akıf Beki, Çengiz Çandar, Nazlı Ilıcak, Mehmet Barlas, Emre Aköz, Yavuz Donat, Taha Akyol, Nagehan Alçı



Yukarıdaki aklıma gelen ve hatırlamadım birçok kişi, hükümete hep destek vermiş kişiler, fikirlerinin büyük bir kısmına katılmasam da bu kişiler komplo teorilerine sığınmayıp, fanatikleşmeyip, olayları doğru zeminde analiz etmeye çalıştılar. Akıl yürüttüler, anlamaya çalıştılar, yine hükümeti savunmaya devam ettiler ama çirkinleşmeden, eleştirdiler ama abartmadan.

Forumda gezi parkı olaylarını eleştiren arkadaşlar ise habervaktim ağzıyla sürekli komplı teoriler, paranoyalar, hakaretler üzerinden hiçbir empati yapmayıp, sadece saldırmayı ve bu yolda herşeyi mübah gören bir uslupla yaklaştılar.

habervaktim ağzı, muhalefet kısmının odatv'si ile eşdeğerdir unutmayın, itibar görmez, anlamaya yönelik değil, yıpratmaya, karalamaya yöneliktir.

Sürekli bu yukarıda yazdığım kişilerle övünenler, söylemlerini her yerde ballandıra ballandıra anlatanlar, paylaşanlar, bu 250 sayfalık konu içerisinde o kadar alıntı yaptılar, haber paylaştılar ama hukümetin aklını temsil eden siyasetçilerin ve kısmen muhafazakar aklı temsil ediyor diyebileceğimi yazarları, katılmasamda Türkiyede itibar gören gazatecilerin hiçbir söylemini paylaşmadılar. Ya işlerine gelmedi, yada duymak istedikleri şeyler değildiler.

Başbakan özür diledi, bakanlar hükümet sözcüleri özür diledi, onu bile görmezden geldiler.

Yiğit Bulut gibi su bastığında, felekat olduğunda ortaya çıkan çıkan sıçan misali, gerçekte hiç gündemde olmayan birinin peşine takıldılar.

Sürekli öküz altında buzağı arayarak, dış mihraklara bağlayarak, o meydanlara çıkan halkın sesine kulak vermeden gerçekten anlayamazsınız yaşananları, analizleriniz sağlıklı olmaz.

Elbette bundan faydalanmak isteyen provokatör ve kötü niyetli kişiler oldu, bunu herkes biliyor ama artık işin o boyutunu geçtik, tekrar tekrar onların ismini telefuz etmenin kimseye bir yararı olmaz. Tekrardan bu halkı birbiriyle barıştıracak politikalar söylemler üretmek yerine, bölücü ayrıştırıcı söylemleri, paranoyaları, komploları tercih etmek sadece zarar verir.

 

[azen63]

ohoo o zamana kim öle kim kala O zamana gezinin bile adı değişir

hocam ancak. dügün varda Türkiyeye dönecez yoksa ölme eşeğim ölme meselesi olurdu.....valla ancak o zaman gelebiliyorummm. izin zamanı....

 

[ReDaRRoW]

:thumbup1:

 

[CyberShot]

 

[LeчL-i รùĸùէ]

Arkadaşlar gelin size maraş dondurmasını yerinde yedireyim ayıp ettiniz

 

[Turab Garip]

Suriye ile Türkiyeyi nasıl karşılaştırıyorsun anlamamak mümkün değil. Türkiyede halkın seçtiği Başbakan görev yapıyor. Suriye dikta ile yönetiliyor. Azınlık suriyede yıllardır yönetici konumunda. İnsanları çoluk çocuk demeden katlediyorlar.

Sevgili kardeşim, bu kadar mı körleştirdi sizi güç sarhoşluğu? Hadi hükümet sarhoş oldu, senin benim gibi olan halka ne oldu? Hani soruyorsun ya "Suriye ile Türkiye'yi nasıl karşılaştırıyorsun anlamak mümkün değil" diye; ben de bu kadar mı körleştirdi sizi diyorum, çünkü ısrarla yazıyorum, ben değil cemaat televizyonu yaptı o karşılaştırmayı. Ve Suriye'nin çok özgür bir yer olduğunu cemaat televizyonu olan Samanyolu söyledi. Suriye'nin aynı bizim gibi bir ülke olduğunu, bize çok benzediğini ben söylemedim, cemaat televizyonu söyledi. Hem de bunu Şam ve Halep sokaklarında, kafelerde dolaşarak gençlere sordu ve onlardan dinleyerek bu programı yaptı. Biz de oraya gidip gelenler olarak o ortamı yıllarca gördük; fakat kendi tecrübemizden değil, kendisinden başka kaynak kabul etmediğiniz cemaat televizyonlarından aktarıyorum. O program da meşhur Ayna programı. Şam ve Halep sokaklarında onlar dolaştılar, benimle hiç alakası yok. Şimdi anlaşabildik mi bu "karşılaştırma"yı kimin yaptığı konusunda?

Sadece bir kaç ay sonra, aynı cemaat televizyonu o özgür ve bize benzeyen ülkenin 10 yıldır çoluk çocuk katlettiğini haber yapmaya başladı. Yani 10 yıldır o katliamları görmedi, hatta tam tersine özgürlüğünü gördü, bize benzediğini gördü, fakat şimdi ise birden bire 10 yıllık katliam ülkesi oldu. Bu kasten ve bilerek söylenen bir yalandır. Benim bunları yazmamın sebebi de, böyle ciddi bir yalan söyleyenin kim bilir daha ne yalanlar söyleyebileceği ve ülkeyi daha ne kaoslara sürükleyebileceği konusunda uyarıda bulunmak. Çünkü bazı kardeşlerim sadece bu kanallardan haber izliyorlar, yani bilerek yalan haber yapan, bilerek olayları olduğundan farklı gösteren şeyi takip ediyorlar ve de galeyana geliyorlar.

Kosasker kardeşim de "sen hiçbir şey yazmıyorsun" demiş, işini kolaylaştırmak için madde madde de yazmıştım halbuki. Bana şu anda "hiçbir şey söylemediğin için kısa cevaplar veriyorum" diyor, halbuki daha önce öyle demiyordu, cevap vermeye değmeyeceğimizi söylüyordu.

Abi kusura bakmayın ama, "dün biz de çok zulüm gördük, sessizce ağladık, polisimize taş atmadık" edebiyatı gerçek "fakir edebiyatı"dır. Bari bunu dün sizinle beraber o zulmü görmüş benim gibilere söylemeyin. Biz kanla da olsa geleceğiz diyen bir devrin, birbirini satırla sokak ortasında doğramış bir devrin evlatlarından "biz sessizce ağladık, hiç polisimize kızmadık" gibi sözler duymak hiç samimi değil. Nitekim ben ve benim gibi düşünenler o zaman da baskı ve eziyet altındaydılar. Bugün de öyleler. Sadece başörtüsü konusunda sayfalarca yazıştık ve hükümeti bu konuda sonuna kadar destekledik, görmemiş olamazsınız. Fakat gerçekten "biz sessizce ağladık" diyen arkadaşlar samimi olsaydılar, bugün ellerine sopalar alıp insan avlamaya çıkmazdı. Hep aynı şeyleri söylüyorsun diyor bazı arkadaşlar, fakat verecek cevapları olmadığı için kendilerini kötü hissettikleri için böyle söylüyorlar. Sessizce ağlamış, polisine taş atmamış birisi samimi olsaydı, bugün yerlerde vatandaşını araya alıp tekmelemezdi, dün samimi olsaydı, bugün orayı mezbahaya çevirelim demezdi. Yani hem selefi zihniyetle hareket ederek hoşuna gelmeyen, senin safında olmayanları mezbahada doğramayı düşle, hem de "biz çok mazlumduk ama hiç polise kızmadık, hep sessizce ağladık" edebiyatı yap. Olmuyor abilerim, inanın ki yok yere bir kaos ve kendi aleyhinize bir ortam yaratıyorsunuz. Durduk yerde bölünüp birbirinize düşmanlık ediyorsunuz. Geçmişteki bir kaç kendini bilmezin ülkeyi kendi malı gibi zannetmeleri hastalığının aynısına yakalanmışsınız ve bundan bugün vazgeçmezseniz ileride bu hastalığın tedavisi için çok acılar çekeceksiniz.

 

[CMYK]

Yav bu kadar uzun uzun yazmayın gözlerim ağrıdı okumaktan, arada paragraf kullanın.

 

[Korpe]

Hazine, 14 Mayıs´ta Türkiye´nin IMF'ye olan borcunun son taksidini ödedi. 422,1 milyon dolar tutarındaki bu ödeme ile, Türkiye´nin IMF´ye borcu sıfırlandı. Ardından Türkiye'nin son 10 yılını gösteren ve kriz dönemlerini anlatan bir video hazırlandı.
Videoda, Sakıp Sabancı'nın 2001 krizi ile ilgili, "Vah vah vah memleketime diyorum. Böyle niye yaptılar? Kim yaptı? Vah vah vah bunu yapanlar." yorumu da yer alıyor.
Türkiye ekonomisinin son 10 yılı videosu

Kaynak

 

[BeyaZayeB]

Sevgili kardeşim, bu kadar mı körleştirdi sizi güç sarhoşluğu? Hadi hükümet sarhoş oldu, senin benim gibi olan halka ne oldu? Hani soruyorsun ya "Suriye ile Türkiye'yi nasıl karşılaştırıyorsun anlamak mümkün değil" diye; ben de bu kadar mı körleştirdi sizi diyorum, çünkü ısrarla yazıyorum, ben değil cemaat televizyonu yaptı o karşılaştırmayı. Ve Suriye'nin çok özgür bir yer olduğunu cemaat televizyonu olan Samanyolu söyledi. Suriye'nin aynı bizim gibi bir ülke olduğunu, bize çok benzediğini ben söylemedim, cemaat televizyonu söyledi. Hem de bunu Şam ve Halep sokaklarında, kafelerde dolaşarak gençlere sordu ve onlardan dinleyerek bu programı yaptı. Biz de oraya gidip gelenler olarak o ortamı yıllarca gördük; fakat kendi tecrübemizden değil, kendisinden başka kaynak kabul etmediğiniz cemaat televizyonlarından aktarıyorum. O program da meşhur Ayna programı. Şam ve Halep sokaklarında onlar dolaştılar, benimle hiç alakası yok. Şimdi anlaşabildik mi bu "karşılaştırma"yı kimin yaptığı konusunda?

Sadece bir kaç ay sonra, aynı cemaat televizyonu o özgür ve bize benzeyen ülkenin 10 yıldır çoluk çocuk katlettiğini haber yapmaya başladı. Yani 10 yıldır o katliamları görmedi, hatta tam tersine özgürlüğünü gördü, bize benzediğini gördü, fakat şimdi ise birden bire 10 yıllık katliam ülkesi oldu. Bu kasten ve bilerek söylenen bir yalandır. Benim bunları yazmamın sebebi de, böyle ciddi bir yalan söyleyenin kim bilir daha ne yalanlar söyleyebileceği ve ülkeyi daha ne kaoslara sürükleyebileceği konusunda uyarıda bulunmak. Çünkü bazı kardeşlerim sadece bu kanallardan haber izliyorlar, yani bilerek yalan haber yapan, bilerek olayları olduğundan farklı gösteren şeyi takip ediyorlar ve de galeyana geliyorlar.

Kosasker kardeşim de "sen hiçbir şey yazmıyorsun" demiş, işini kolaylaştırmak için madde madde de yazmıştım halbuki. Bana şu anda "hiçbir şey söylemediğin için kısa cevaplar veriyorum" diyor, halbuki daha önce öyle demiyordu, cevap vermeye değmeyeceğimizi söylüyordu.

Abi kusura bakmayın ama, "dün biz de çok zulüm gördük, sessizce ağladık, polisimize taş atmadık" edebiyatı gerçek "fakir edebiyatı"dır. Bari bunu dün sizinle beraber o zulmü görmüş benim gibilere söylemeyin. Biz kanla da olsa geleceğiz diyen bir devrin, birbirini satırla sokak ortasında doğramış bir devrin evlatlarından "biz sessizce ağladık, hiç polisimize kızmadık" gibi sözler duymak hiç samimi değil. Nitekim ben ve benim gibi düşünenler o zaman da baskı ve eziyet altındaydılar. Bugün de öyleler. Sadece başörtüsü konusunda sayfalarca yazıştık ve hükümeti bu konuda sonuna kadar destekledik, görmemiş olamazsınız. Fakat gerçekten "biz sessizce ağladık" diyen arkadaşlar samimi olsaydılar, bugün ellerine sopalar alıp insan avlamaya çıkmazdı. Hep aynı şeyleri söylüyorsun diyor bazı arkadaşlar, fakat verecek cevapları olmadığı için kendilerini kötü hissettikleri için böyle söylüyorlar. Sessizce ağlamış, polisine taş atmamış birisi samimi olsaydı, bugün yerlerde vatandaşını araya alıp tekmelemezdi, dün samimi olsaydı, bugün orayı mezbahaya çevirelim demezdi. Yani hem selefi zihniyetle hareket ederek hoşuna gelmeyen, senin safında olmayanları mezbahada doğramayı düşle, hem de "biz çok mazlumduk ama hiç polise kızmadık, hep sessizce ağladık" edebiyatı yap. Olmuyor abilerim, inanın ki yok yere bir kaos ve kendi aleyhinize bir ortam yaratıyorsunuz. Durduk yerde bölünüp birbirinize düşmanlık ediyorsunuz. Geçmişteki bir kaç kendini bilmezin ülkeyi kendi malı gibi zannetmeleri hastalığının aynısına yakalanmışsınız ve bundan bugün vazgeçmezseniz ileride bu hastalığın tedavisi için çok acılar çekeceksiniz.

Ayna'nın çektiği belgesel ile sureyedi ki olayların ne ilgisi var. O bir belgesel. Afrika ülkesine gidip insanların yediği kurtları anlatıyor. Suriyede olaylar başlamadan önce bizim suriye ile sorunumuz yoktu zaten. Olaylar başladı ( dış kaynaklı bence diğer arap ülkelerinde olduğu gibi) resmen katliam başladı. İnsanlar ülkesini terkedip başka ülkelere sığındılar. Ve bizim devletimiz de suriye ile görüşmeye başladı seçim yapın insanları dinleyin diye. Ama Esad geri adım atmadı ve insanları katletmeye devam etti. Ayna belgesel çekmiş suriye bize benziyor diye, suriyede olaylar çıktıktan sonra samanyolu tv ne yapacaktı anlamadım ? Ayna programını tekrar gösterip aslında ordakiler ölmüyor biz bu programı geçen güm çekmiştik mi diyecekti.
Aynada çekilen belgesel ile suriye olaylarını iç içe sokma çabası biraz fazla zorlama.
Kaldı ki Samanyolu TV Allahın emri değil. Söylediği herşeye inanacağım diye bişey yok.

Şimdi anlaşabildik sanırım.


Elinde sopalarla insanlara arasına dalıp saldıranları tasvip ettiğimi kim söyledi.
Şiddetle hak aranmaz. Hak demokrasi ve hukuk yoluyla elde edilir. Taksimdeki olaylar çok demokratik sanırım. Şiddet içerseydi tepkin olurdu !

Başında beri söylemek istiyorum ıslarla anlamamakta diretiyorsun.
Ortalığı savaş alanına çevirmek neyin nesidir söylermisin?
Yazıyorsun yazıyorsun içi boş. Adam sanki oraya zorla oturmuş Halkın oyu ile seçilmedi mi bu adam ? İcraatlarından memnun değilsen oy vermezsin olur biter.

Bu ülke kimsenin malı değil. Ne senin ne benim nede bir başkasının. Bu ülke hepimizin.
Güç sarhoşu filanda değilim hamdolsun.
Kim kanla geldi söylermisin ? Kim ortalığı kan gölüne çevirdi? kim polis taşladı. Zulüm gördüğünde gaza gelip ağzına geleni söyleyipte kim bunları gerçeğe dönüştürdü.
Siz bunlarla büyümüş olabilirsiniz. Hamdolsun biz kimseyi doğramayı düşünmedik. Kızsak da bağırıp sövsekte hiçbir zaman anarşist eylemlerde bulunmadık.
Bulunmayı da düşünmüyoruz.

 

[SARKAT]

Abi bide Türkçe yazmayı ve imla kurallarını öğrenebilsen var ya...
Daha daha iyi anlayabileceğiz seni..

Bana mı diyon ya Onlar alıntı olduğu için öyle. Süleyman Özışık'ın.

 

[friendly]

Bana mı diyon ya Onlar alıntı olduğu için öyle. Süleyman Özışık'ın.

Sana demedim be usta...
ITHelp'e dediydim

 

[Korpe]

Türkiye üzerinde oynanan, fakat tutmayan oyun şimdi de Brezilya'da sergileniyor..

Oyun aynı, yönetmen aynı..

 

[SARKAT]

Duran adam lara karşı duran adamlar

 

[Hafiye]

Duran adam lara karşı duran adamlar

Arkalarını döndükleri yerlere dikkat etsinler. Sonra "dış mihrak", "komplo", "oynanan oyun" diye diye bir taraflarını yırtıyorlar.

 

[Deleted member 312196]

[video=youtube;RhSF9L1oHhE]http://www.youtube.com/watch?v=RhSF9L1oHhE[/video]

Kani bozuklara ne anlatirsan anlat faydasi yok ninem.

Orada bulunan meymenetsizin biri söyle demis: "Arka tarafta bir yerde söyle belki sana para verirler." Ey cahil, ey cibiliyetsiz, sen herkesi kendin gibi satilik mi sandin? Bosuna bunlara kani bozuk demiyorum.. soysuz herifler.

 

[msozen]

Türkiye ekonomisinin son 10 yılı videosu - Gezide yakıp yıkanlara gelsin...

[video=youtube;RwTFbBg7exg]http://www.youtube.com/watch?v=RwTFbBg7exg[/video]

Sakıp Sabancı 2001 krizi ile ilgili, "Vah vah vah memleketime diyorum. Böyle niye yaptılar? Kim yaptı? Vah vah vah bunu yapanlar."

 

[Uranos]

Duran adam lara karşı duran adamlar

Atatürk'e ve Türk bayarağına arkalarına dönen heriflerimi savunuyorsun.

ve yaratıcılıkları sıfır.

 

[Ahbârî]

Atatürk'e ve Türk bayarağına arkalarına dönen heriflerimi savunuyorsun.

ve yaratıcılıkları sıfır.

işte buna gülünür Napsınlar secdeye mi varsınlar karşısında?

 

[LeчL-i รùĸùէ]

Atatürk'e ve Türk bayarağına arkalarına dönen heriflerimi savunuyorsun.

ve yaratıcılıkları sıfır.

Sen sayfalardır Türk bayrağı yakanları,dine,kitaba sövenleri,apoyla Atatürk'ün resimlerini yan yana koyanları,bayrağımla paçavraları yan yana koyanları savunuyorsunya. İnsanda az yüz olur,utanma olur da kızarır şu cümleyi yazarken.

 

[msozen]

Atatürk'e ve Türk bayarağına arkalarına dönen heriflerimi savunuyorsun.

ve yaratıcılıkları sıfır.

Sen olayı anlamamışın kardeş, karşılarındaki adamlar Türk Bayrağına karşı duruyor onlarda Türk Bayrağına karşı duranlara karşı duruyor

Herşeye de muhalif olunmaz ki arkadaş bunlar Türk bayrağınada muhalif.

 

[Uranos]

Sen sayfalardır Türk bayrağı yakanları,dine,kitaba sövenleri,apoyla Atatürk'ün resimlerini yan yana koyanları,bayrağımla paçavraları yan yana koyanları savunuyorsunya. İnsanda az yüz olur,utanma olur da kızarır şu cümleyi yazarken.

Okudugunuzu anlamıyorsunuz diyorum inanmıyorsunuz sayfalardır savunmuşum hele apo resmi taşıyan şerefsizleri.

Bir tane mesajımı koyda görelim. Ama koyamazsan defolup gideciksin bu konudan.

Sen başla okumaya ben eve dogru yola çıkıyorum çıktı.ve ben kalkıp birisine yüzsüz desem anında işlem yapılır.

 

[Turab Garip]

@BeyaZayeB, Erdoğan'ın ve partisinin eski konuşmalarını dinle; bu söylemlere çok uygun olarak şu anki tarftarlarının forumdaki "mezbaha", "tarama", "bir tek canlı bile bırakmama" benzetmelerini geri dönüp bu konudaki eski sayfalardan okuyuver. Bir de Erdoğan'ın Türkiye'nin parasını Suriye'li muhaliflere konvoyla gönderişini haber yapan TRT'yi izle; onun ardından o yardımları alan Suriyeli bile olmayan "özgürlük savaşçıları"nın her gün yenisini yükledikleri "ciğer yeme", "kafa kesme", "kalbini çıkarma", "sahabenin naaşını çalma", "peygamber kızının mezarına bomba atma" videolarını izle. Ondan sonra "kim kanla gelmek istedi, kim kan gölüne çevirdi" şeklinde sorduğun soruyu tekrar değerlendirelim.

Ayrıca "zorlama" dediğin yorum şu şekilde:

- 2010 yılı Samanyolu: "Suriye çok özgür ve bize benzeyen bir ülke, gençler bu ülkeden memnun".
- 2011 yılı Samanyolu: "Esed rejimi Suriye'de 10 yıldır çoluk çocuk demeden katlediyor".

Bu ikisini bir mantığa sığdırmak, işte kardeşim esas zorlama bu olsa gerek.