Sizde Hoşgeldiniz.Eliniz değmişken beni de yazıverin bari![]()
Tek Avatar Tek Yürek Takımdaşım...!:clap:Bende ekliymişim listede bu güzel olduAvatarı güncelleyelim hemen
Hoşgeldiniz.:yes:Gemiye benide alınnn.
@shadowknight ismini yazmakta öyle zorlanıyorum ki, ancak copy yaparak yazabildim valla!
ikinci husus, müstafi techno ve redfoks'tan sonra başka fenerli modumuz yok zannediyordum.
sizi bu kadar zamandır görürüz burda da, renkdaş olduğumuzu henüz bugün öğrendim.
e alındım şimdi ama!
neyse abim, bu mesajına çok sevindim, ilk sayfada güncellemek çok isabetli bir karar.
bu işi bundan böyle size havale ediyoruz, son üyemiz de siz oldunuz, bizim tarafımızdan yazılan.
hadi hayırlı uğurlu olsun.
bundan böyle dosya size havale edilmiştir.![]()
Bir Fenerbahçeli olmaktan her zaman neden gurur duyuyorum?
Ben Fenerbahçe kulübünün neredeyse içinde doğdum.
Aklımın daha iyi ermeye başladığı yıllardan, yani beş, altı yaşından beri kulübün içindeydim.
Babam da kulübümüzün ilk üyelerindendi. (Sonraları ben de onun namıyla üye oldum.)
İri yapılı olduğum için babama gerek futbol, gerek basketbol takımına almak için kulüpten arkadaşları oldukça teklif yaptılar.
O dönemler bırakın parasını, (hiç para düşünmedim, sadece kulüp için) o yağmurda tarla olan sahalar, ıslanınca yarım kilo yerine bir kilodan fazla çeken toplar gözümü korkuttu açıkçası.
Ben de gidip kürek takımına girdim. Ama resmi yarışmalarda bir kaç kez yedek gitmekten öte yarışmaya katılmadım.
Ben okul durumu yüzünden küreği bırakmaya yakın, Tamer Yelkovan bizim 8 tek takımına dümenci olarak ğelmişti.
Bir süre dümencilik yaptıktan sonra, kürekçi oldu. Bir çok başarıya imza attı.
Bizim üstümüz yani A Takımının göz bebeği ise Uğur Böceği Yalçın'dı. O dönemler bile ilerde ne olacağını göstermişti bize.
Fenerbahçe'li olmak, aslında, diğer iki büyüğün (biri UEFA kupası almış olsa dahi) her zaman haset ettiği bir taraftar olmaktır.
Ta kurulduğu yıllardan beri Fenerbahçe Müzesi, Türk spor tarihinin ilk ve bazen tek kupalarına ev sahipliği yapmıştır.
Ülkemize futbolda ilk yurtdışı kupayı kazandıran kulüptür bu.
1967 Balkan Kupası.
Bu cümleme yüzde yüz iddiaya girerim, bazı rakiplerimiz o yıllar hakkında hiç bir fikre sahip olamayacakları için, mutlaka işi alaya alacaklardır.
Sadece bir kez organize edilen müsabakaların kupalarını sadece orada bulabilirsiniz.
Bir spor kulübü düşünün, ülkemizi Uluslararası düzeyde dokuz branşta temsil etmektedir.
Diğer iki büyük kulübümünüz de elbette çok başarılı olduğu dallar vardır.
Bunu kimse yadsıyamaz.
Ama Uluslararası spor müsabakalarında mücadele eden Türk sporcularının içinde mutlaka bir kaç Fenerbahçeli sporcuya rastlarsınız.
Ülkemizde fazla rağbet görmeyen Atletizm dalında Türk bayrağını şerefle göndere çekilmesini sağlayan çoğu sporcu aslında Fenerbahçe kulübünün sporcusudur.
Hakeza Olimpiyat Oyunlarında ülkemizi yine takımımız sporcuları temsil edecektir.
İşte ben bunlarla gurur duyuyorum, onun için Fenerbahçeli olmakla övünüyorum.
İşi sadece futbol olan, spor adına futbolla yatıp, futbolla kalkan, o dalda da, yalnızca yedi şampiyonluğu bulunan, sözde büyük takımların taraftarlarını dinlemiyorum bile.
Bir kaç dalda ülkemizi sportif amaçla ve gururla temsil etmiş diğer iki büyüğün ovündüğü sözler ise bir kulağımdan girip, diğerinden uçup, havaya karışıyor. Sadece onların sporcularını da samimiyetle bağrıma basıyorum.
Futbolda değil ama spor branşlarında aramızda oldukça branş ve seviye farkı var.
İşte Fenerbahçeyi bundan dolayı seviyorum ve her zaman onun taraftarı (fanatiği değil) olmaktla iftihar ediyorum..
Sevgili @ seYYah dostum.
Estağfurullah,
Ben sadece Fenerbahçe Spor Kulübünün naçiz bir taraftarıyım.
Kulüp üyesiyim ama kapısını pek aşındırmam, bu forumun Fenerbahçe sayfaları da aynı.
Benim formam yok, bayrağım da yok.
Ama yüreğim var.
İşte benim sevgim orada.
Bu sayfalarda yaşadıklarımı, gördüklerimi paylaşmak, onun ötesinde bizlerden çok genç kardeşlerimize, sadece lafta değil, bilinçli olarak Fenerbahçemizin gerçekten neden en büyük olduğunu anlamalarına yardım etmek için yazıyorum.
Diğer kulüplerin taraftarları, çekenler, çekemeyenlerle hiç bir kavgam olmaz.
Ben zaten içinde yaşamış biri olarak Fenerbahçenin neden en büyük olduğunun bilincindeyim.
Kedi, uzanamadığı ciğere mundar der, örneği, diğerlerinin her söylediğini, bilinçsiz ve sadece tartışma amaçlı olduğunu bildiğim için de fazla ilgilenmiyorum.
Bu kulübün Türk sporundaki yerine asla diğerlerinin yetişemeyecek olması, boş atışmalarda zaman kaybından başka bir şeye yaramaz.
Onlar sadece kınarlar, eleştirirler.
Asla bir Fenerbahçelinin gururunu paylaşamazlar.
İşte bu kulübün değeri burası.
Günaydın [MENTION=47324]mustang[/MENTION] ve diger renktaşlar. Her kese sarı lacivert günler diliyorummmGünaydın Büyük Taraftar...!
Felipe'nin başka videosu
[video=youtube;97bAaEtZRyg]http://www.youtube.com/watch?feature=player_detailpage&v=97bAaEtZRyg[/video]
Ağzınıza Sağlık Sayın Fantoma Abim.Bir Fenerbahçeli olmaktan her zaman neden gurur duyuyorum?
Ben Fenerbahçe kulübünün neredeyse içinde doğdum.
Aklımın daha iyi ermeye başladığı yıllardan, yani beş, altı yaşından beri kulübün içindeydim.
Babam da kulübümüzün ilk üyelerindendi. (Sonraları ben de onun namıyla üye oldum.)
İri yapılı olduğum için babama gerek futbol, gerek basketbol takımına almak için kulüpten arkadaşları oldukça teklif yaptılar.
O dönemler bırakın parasını, (hiç para düşünmedim, sadece kulüp için) o yağmurda tarla olan sahalar, ıslanınca yarım kilo yerine bir kilodan fazla çeken toplar gözümü korkuttu açıkçası.
Ben de gidip kürek takımına girdim. Ama resmi yarışmalarda bir kaç kez yedek gitmekten öte yarışmaya katılmadım.
Ben okul durumu yüzünden küreği bırakmaya yakın, Tamer Yelkovan bizim 8 tek takımına dümenci olarak ğelmişti.
Bir süre dümencilik yaptıktan sonra, kürekçi oldu. Bir çok başarıya imza attı.
Bizim üstümüz yani A Takımının göz bebeği ise Uğur Böceği Yalçın'dı. O dönemler bile ilerde ne olacağını göstermişti bize.
Fenerbahçe'li olmak, aslında, diğer iki büyüğün (biri UEFA kupası almış olsa dahi) her zaman haset ettiği bir taraftar olmaktır.
Ta kurulduğu yıllardan beri Fenerbahçe Müzesi, Türk spor tarihinin ilk ve bazen tek kupalarına ev sahipliği yapmıştır.
Ülkemize futbolda ilk yurtdışı kupayı kazandıran kulüptür bu.
1967 Balkan Kupası.
Bu cümleme yüzde yüz iddiaya girerim, bazı rakiplerimiz o yıllar hakkında hiç bir fikre sahip olamayacakları için, mutlaka işi alaya alacaklardır.
Sadece bir kez organize edilen müsabakaların kupalarını sadece orada bulabilirsiniz.
Bir spor kulübü düşünün, ülkemizi Uluslararası düzeyde dokuz branşta temsil etmektedir.
Diğer iki büyük kulübümünüz de elbette çok başarılı olduğu dallar vardır.
Bunu kimse yadsıyamaz.
Ama Uluslararası spor müsabakalarında mücadele eden Türk sporcularının içinde mutlaka bir kaç Fenerbahçeli sporcuya rastlarsınız.
Ülkemizde fazla rağbet görmeyen Atletizm dalında Türk bayrağını şerefle göndere çekilmesini sağlayan çoğu sporcu aslında Fenerbahçe kulübünün sporcusudur.
Hakeza Olimpiyat Oyunlarında ülkemizi yine takımımız sporcuları temsil edecektir.
İşte ben bunlarla gurur duyuyorum, onun için Fenerbahçeli olmakla övünüyorum.
İşi sadece futbol olan, spor adına futbolla yatıp, futbolla kalkan, o dalda da, yalnızca yedi şampiyonluğu bulunan, sözde büyük takımların taraftarlarını dinlemiyorum bile.
Bir kaç dalda ülkemizi sportif amaçla ve gururla temsil etmiş diğer iki büyüğün ovündüğü sözler ise bir kulağımdan girip, diğerinden uçup, havaya karışıyor. Sadece onların sporcularını da samimiyetle bağrıma basıyorum.
Futbolda değil ama spor branşlarında aramızda oldukça branş ve seviye farkı var.
İşte Fenerbahçeyi bundan dolayı seviyorum ve her zaman onun taraftarı (fanatiği değil) olmaktla iftihar ediyorum..
Ne yapılacaksa Emrinizdeyim Sayın Abim.@REDFOKS'a ben de teşekkür ediyorum. güzel olmuş sahiden.
bu arada sevgili @Fantoma üstadımızın yazdıklarını önemli buluyorum.
şayet bahsettiği site kulübümüzün resmi sitesiyse orada çalışanlar adam gibi vazifesini yapmalı, kulübümüzü küçük düşürmeye kimsenin hakkı olmamalı. bunun için ne yapabilirsek yapalım, ben bu işlerden çok anlamam, yapılabilecek bişey varsa imzam emrinizdedir. bu işe sevgili @mustang öncülük edebilir mesela.