Müslüman arkadaşların dikkatine...

  • Konuyu başlatan Konuyu başlatan Mars
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi

fish

Profesör
Katılım
4 Aralık 2007
Mesajlar
2,606
Reaksiyon puanı
4
Puanları
0
"Kuzey İrlanda’daki Ulster Üniversitesi’nden Profesör Richard Lynn’in araştırmasına göre dine bağlılık insanlığın zeka düzeyindeki yükselmeyle ters orantılı olarak değişiyor. Toplumların aydın eliti içinde ateistlerin oranı da daima toplumun geri kalanına göre daha yüksek. "

yazıda bir elişki var...dine bağımlılık farklı birşeydir...ateist olmak farklı birşeydir...dinsiz insanlar deist olarak geçer...ama allaha inançları vardır...fakat hiçbir dini kuralları mantıklı bulmadıkları için ve yaradanla aralarına herhangi bir araç ve insan girmemesini tercih ettikleri için deistliği seçerler...

ateistlik dinsizlikten daha çok imansızlıktır...

zeka seviyesi arttıkça dine bağlılık azalabilir...çünkü daha mantıklı düşünmek daha araştırmacı olmak dinin emrettiği denilen şeylerin daha alternatif yollarını bulmak mümkün olabilir...

ama ateist olmak için daha zeki değil daha şüpheci, ve karışık bir kafa lazımdır...

yazı zeka arttıkça dine bağımlılık azalır demiş bunu açıklamaya çalışmış ama dine bağlı olmamakla ateistliği bir tutarak çelişkiye düşmüş...
 

ulaş35

Doçent
Katılım
22 Şubat 2007
Mesajlar
779
Reaksiyon puanı
2
Puanları
18
onlarda iman gücü gibi bi şey olmadığından normaldir :D
 

BaRY

Profesör
Katılım
27 Aralık 2007
Mesajlar
1,635
Reaksiyon puanı
12
Puanları
218
araştırma normal, sonuç normal.Sonuçta herşeyi ayrıntısıyla bilenler, daha fazla sorguluyorlar, şüphe ediyorlar.
 

Alemci_Dayı

Profesör
Katılım
25 Mayıs 2008
Mesajlar
1,532
Reaksiyon puanı
18
Puanları
0
ateist olan arkadaşlarımız halaa maymundan türediklerini zanlediyorlar , kendilerini zeki sanmaları normaldir .. ;D (:
 

özel.üye

Asistan
Katılım
25 Eylül 2007
Mesajlar
328
Reaksiyon puanı
4
Puanları
18
Bu da senin dikkatine!

...

İkinci itirazım da araştırmayı yapan Profesör Richard Lynn'e.. Benim IQ'su yüksek okurlarım hemen fark etmiştir..

Bu bilim adamının profesörlük unvanı ile yere batasıca adı arasında doktorun kısaltılmışı olan "Dr." harfleri yok..

Buradan da belli ki bu profesör dandik.. IQ'sunu beğenmedikleri bizim ahalinin yetiştirdiği profesörlerin tamamı "Dr." damgalıdır..

Demek ki bu İngiliz profesör doktor bile olamamış.. Bilim adamı olarak "tel maşa" kalmış..

Zaten Türkiye Zekâ Vakfı Başkanı Sayın Emrehan Halıcı da bu duruma benim gibi itiraz ediyor..

Bu tür araştırmaların zaman zaman birçok ülkede yapıldığını, sonuçların birbirini hiç tutmadığını söylüyor..

Kendisini Ecevit'in yardımcısı olarak çalıştığı yıllarda siyasetten tanırız..

Seçimden birinci olarak çıkıp iktidar olan bir partinin yüzde 1.5 oy oranı ile küme düşmesine "zekâ bazındaki" katkısı ne kadar olmuştur, bilmiyorum ama söylediklerine aynen katılıyorum..

---

Bir takım bireysel örneklerden gidersek, önümüze gelen sonuçlar bizi yanıltır..

For example (temsil) bir süre önce Emniyet Genel Müdürlüğü'nün sitesinde "kapkaç belasına" karşı kadınların alması gereken tedbirler sıralandı..

Birinci madde şu tavsiyede bulunuyordu:

"Evinizin kapısını tanımadığınız kişilere sakın açmayın.."

Sıradan bir IQ bunun sokakta yapılan kapkaça karşı nasıl bir koruma sağladığını anlamayabilir.. Ama iyice irdelendiğinde bütün ihtimalleri içerdiği hemen anlaşılır..

Örnek yanıltır

Evin kapısı çalınır.. Kadın "Gidip açayım bari" der.. Kalkıp mantosunu giyer, başını bağlar.. Çantasını da omzuna takıp kapıyı açar..

Kötü ruhlu kapkaççı da çantayı kaptığı gibi kaçar.. Ama bu tavsiyeyi dinleyen bir kadın asla çantasını kaptırmaz..

Demek ki IQ, IQ'dan üstündür..

Olumsuz bireysel örneklere bu yüzden "takılmayın" diyorum..

İzinsiz doğum yapan keçiye para cezası kesen sistemi işletenlerin IQ'su tartışılır, kabul ediyorum.. Ancak "Doğumu ben yapmadım keçim yaptı.. Para cezasını da o ödesin.." diyen üreticinin itirazındaki zekâ kıvılcımını da atlamıyorum..

"Taksi geri geri giderken taksimetrenin düştüğünü iddia eden" vatandaş da bu ortalamanın içinde..

Maliye'nin daha piyasaya sürmediği yeni banknotları kendi imkânları ile basıp kullananlar da bunun içinde..

---

Avrupa takımlarından biriyle yapılan maçta sahte bilet basmayı akıl edip, takımın adını mahalli lehçe ile yazdığı için yakalananların IQ'sunu hor görmüyorum.. Talihsizliklerine veriyorum..

"Anne sütünün son kullanma tarihi var mı acaba?" deyip bebeğini emzirmeden kendi memesi üzerinde araştırma yapan çevreci annenin zekâsı değil, duyarlılığı tartışılmalı..

Şehirlerarası yolun gidiş yönüne tabela dikip üzerine "Lokantamız 400 metre geridedir.." yazısını yazan aklı da bir şaka olarak görelim..

Özetlersek..

Allah bütün kullarından akıllarını toplamış, karıştırmış.. "Herkes dilediği aklı seçsin" buyurmuş.. Akıl tezgâhlarına üşüşenler yine kendi aklını seçmiş..

Sonsöz: Bizdeki akıllar çok kullanılmadığı için ikinci el pazarında iyi para eder..



Selahattin Duman tarafından yazılan bu makale, 29 Mart 2006 Çarşamba günü yayınlanan Vatan Gazetesindeki köşe yazısıdır.

... ( daha uzundu fakat ben bu bölümünü kopyaladım tamamını okumak isteyenlere http://makale.turkcebilgi.com/kose-yazisi-66636-selahattin-duman-zekamiza-laf-soyletmem.html )
 

paleokastro

Doçent
Katılım
7 Aralık 2006
Mesajlar
646
Reaksiyon puanı
1
Puanları
0
dine bağlılıkla değil de bağnazlık -veya daha bilinen tabiriyle yobazlık- ile zeka seviyesinin ters orantılı olduğunu söyleseydi daha mantıklı bir araştırma olurdu.
hedef saptırmayı amaçladığı ortada

Selahattin Duman vermiş zaten kendi üslubuyla gereken cevabı.
 

myefsane

Dekan
Katılım
15 Eylül 2006
Mesajlar
6,949
Reaksiyon puanı
49
Puanları
228
Yaw müslümanlarla ilgisi ne?

Amerika Birleşik Devletlerinde 1990’larda yapılan bir araştırma da

diyor :D bunu sen istersen Hristiyan bir forumda aç ne dersin??? Müslümanlarla alakasını bulamadım ben :)

Ben de yaptığım bir araştırmaya göre inançlı insanların hayatı daha düzenli ve mutlu İş ve arkadaş çevresi sorunsuz. Okul ve ders notları yüksek :)
 

fish

Profesör
Katılım
4 Aralık 2007
Mesajlar
2,606
Reaksiyon puanı
4
Puanları
0
mesela batı dünyasında rönesans ve reform dönemlerinden sonra kiliseye gitme oranı azalmıştır...
 

paleokastro

Doçent
Katılım
7 Aralık 2006
Mesajlar
646
Reaksiyon puanı
1
Puanları
0
insanlar rahat ve refaha kavuştuklarında daha önce içinde bulundukları durumu -hatırlamak istememekten midir bilinmez- çoğunlukla unuturlar.
misalen 17 ağustos depreminin ardından o yıkımın sonuçlarını ibretle izlemiş olan bir çok insan camileri doldurup taşırmış; çok değil bir aya kalmadan o sıkıntılı durumu unutuverip tekrar eski alışkanlıklarına dönmüştü. nereden biliyorsun demeyin o zamanın şartlarını gayet yakından yaşadım.


fish dedi ki:
mesela batı dünyasında rönesans ve reform dönemlerinden sonra kiliseye gitme oranı azalmıştır...

sanırım bizdekine benzer bir durum. o sıkıntılardan kendilerini kurtarması için İsa (a.s) ı aracı kılarak tanrıya yalvaran batılılar, yaşanan ekonomik ve kültürel iyileşmelerle buna gerek duymamaya başlamış olabilir.
 

idealterror

Asistan
Katılım
11 Haziran 2008
Mesajlar
425
Reaksiyon puanı
0
Puanları
0
Alemci_Dayı dedi ki:
ateist olan arkadaşlarımız halaa maymundan türediklerini zanlediyorlar , kendilerini zeki sanmaları normaldir .. ;D (:
ahahaha :)
iyi de insan maymundan gelmiyor ki zaten...
 

Wolker

Profesör
Katılım
2 Kasım 2006
Mesajlar
1,542
Reaksiyon puanı
2
Puanları
218
doğru ya o ahmak bilim adamlarının okudukları kitapları islam ailemlerinin yazdıgını unutmuşlar olsa gerek...
 

paşazede

Doçent
Katılım
3 Mayıs 2008
Mesajlar
522
Reaksiyon puanı
3
Puanları
0
bırakın şu kendini maymun sanan zihniyetin hayvanca arastırmalarını boşwerin bunlarıı değmez
 

beyazaslan

Öğrenci
Katılım
16 Mart 2008
Mesajlar
3
Reaksiyon puanı
0
Puanları
0
Mars isimli kişi yazının başına kondurduğu gülücük ile müslümanlarla açıkça dalga geçtiğini sanıyorum. Sadece buradan anlayabiliriz ki bu kişinin muhatabını aydınlatmak, ona doğru bildiğini kanıtlamaya çalışmak ile alakası yok....Demek ki KALBİ iyilikler ve güzelliklerle dolu olmayan birisiyle karşı karşıyayız.

İstatistiğe gelince, ben bu istatistiğin rakamla ilgili kısmını gerçeğe yakın buluyorum. Akademisyenlerin- özellikle batıda- pek azı "tanrı" inancını paylaşıyorlar. Tabi zeki insanların akademisyen olduklarını varsayarsak, bir de at gözlüğüyle bu tabloya ,el çenede - düşünen adam pozisyonunda , bakarsanız inananları zeki olmayan insanlar olarak gösteribilirsiniz.
Tabi ki bunun gerçekle bağdaşması mümkün değildir.

Akademisyenler mesleklerini hayatlarına düstur edindikleri için inançsızlığı seçerler. Açıkçası bu da gayet anlaşılabilir bir durumdur. Çünkü düstur edindikleri yaşam tarzında yani....pozitif bilimde,

1- KALP yoktur AKIL vardır.
2- tekrarlanmayan olayların mevcudiyeti reddedilir.
3- "şüphe" olmazsa olmaz bir kaidedir.

Daha birçok şey sayabiliriz tabi...

Akademisyenlerin büyük çoğunluğunun inançsızlığı tercihlerinin bilimsel olarak izahını KANITI OLMAYAN GERÇEKLER (NTV yayınları) kitabından, inanan insanlar kolaylıkla anlayabilir. Bu arada ateistler de bu kitabı zevkle okuyabilirler, inançsızlıklarına kendilerince mesnetler bulacaklardır.

Şahsen inanan birisi olarak ben bu kitapta dünyanın en zeki insanlarının ne kadar KALPten yoksun olduklarını, rakamların ve sebep sonuç ilişkilerinin bu kişilerin dünyasına nasıl bu kadar hakim olabildiğini ,hayretler içinde , görmüş bulundum.

Şunu bir kere inançlı kimseler idrak etsin ki bilimsel olarak, Allah'ın varlığı ASLA ispat edilememeyecektir.
Şunu da inançsız kimseler bilmelidirler ki bilimsel olarak, Allah'ın yokluğu ASLA ispat edilememeyecektir.

Varlığımızın kökeni ile ilgili fikir ve kanaat sahibi olmak isteyen herkes, bu konuda cevabı olanları , yani DARWIN'ı -KUR'AN'ı - İNCİL ve TEVRAT'ı berrak bir AKIL ve selim bir KALP ile incelemesi ve yaşamının geri kalanına yön verecek kararını alması gerekir benim kanaatimce.....

Bunun neticesi olarak ta herkes SEÇİMLERİNİN NETİCESİNE RAZI OLMAK durumundadır.


Son olarak.... Ne inanacak olanı ne kimse caydırabilir ne de inanmayacak olanın mührünü kimse sökebilir.


Onlar ki, kendilerine gelmiş bir delil olmaksızın Allah'ın ayetleri hakkında mücadele ederler. Allah katında ve imanı olanların yanında kin beslenmesi için ne büyük huy! İşte Allah, her zorba, böbürlenen kimsenin KALBini öyle bir tabiat ile mühürler. Mumin (35)



Yasin 7. Andolsun ki, pek çoklarına karşı söz hak olmuştur da artık onlar imana gelmezler.

Yasin 8. Çünkü Biz, onların boyunlarına kelepçeler geçirmişiz de onlar, çenelerine dayanmıştır da burunları yukarı, gözleri aşağı somurtmaktadırlar.

Yasin 9. Hem önlerinden bir set, hem arkalarından bir set çekmişiz ve kendilerini sarmışızdır; artık baksalar da görmezler.

Yasin 10. Onları uyarsan da uyarmasan da farketmez, inanmazlar.

Yasin 11. Sen ancak Kur'an'a uyan ve Rahman'dan gıyabında saygı besleyen kimseyi sakındırırsın; İşte onu, hem bir bağışlama hem de değerli bir mükafatla müjdele!
 
Üst