Medyayı bırak bakana bak!

Bu konuyu okuyanlar

Arf

Öğrenci
Katılım
17 Ekim 2007
Mesajlar
31
Reaksiyon puanı
0
Puanları
0

Savunma Bakanı Gönül, ABD’li meslektaşından “Elle tutulur bir çözüm” istedi. Gates ise operasyon olacağı izlenimi edinmedim” dedi


PKK’nın 12 askeri şehit etmesinin ardından Ukrayna’da düzenlenen Güney Asya Savunma Bakanları zirvesine katılan Türk Savunma Bakanı Vecdi Gönül ve ABD’li meslektaşı Robert Gates 30 dakika süren bir görüşme yaptı. Dün yapılan bu görüşmenin detaylarını Gönül ve Gates, Amerikan Associated Press ajansına açıkladı. Buna göre gazetecilere gülerek poz verip içeri girdikten sonra Gönül, ABD Savunma Bakanı’ndan Amerika’nın PKK ile ilgili olarak derhal harekete geçmesini istedi. Türk bakan, “Amerika’nın bir şeyler yapması gerek. Kamuoyu baskısı çok büyük. Elle tutulur bir şey istiyoruz. Ne olursa olsun. Çocuklarımız ölüyor. Ordu sınırötesi operasyon planlıyor. Sınırı geçmeyi düşünüyoruz ama hemen değil. Bu işi Amerikalılarla birlikte yapmak istiyoruz” dedi. Vatan Gazetesi'nin haberine göre; uluslararası haber ajansları Vecdi Gönül’ün bu açıklamalarını “Türk bakan acil bir sınırötesi operasyon ihtimalini düşürdü” şeklinde yorumladı.

Ermeni yasası tehdidi

Gates gazetecilere bu sözlere verdiği yanıtı anlatırken ders verir gibi bir tutum takındı: Vecdi Gönül ile yaptığım görüşmede tek başlarına harekete geçmekten çekindiklerini gördüm ve rahatladım. Bu iyi bir şey. Acil bir operasyon olacağı izlenimini edinmedim. Türk bakana itidal ile zayıflığın birbirine karıştırılmaması gerektiğini söyledim. Bu işte beraber çalışmamız gerektiğini belirttim. Operasyonun hem Türkiye’ye, hem Irak’a, hem de ABD açısından olumsuz olacağını, sınır ötesi operasyon yapılması durumunda ABD Kongresi’nde bulunan Ermeni soykırımı yasa tasarısının geçmemesine yönelik çabalarımızın da zarar göreceğini anlattım.

“İstihbarat dersi” verdi

ABD’li savunma bakanı açıklamasının devamında ise Türkiye’nin PKK konusunda eksik istihbarat bilgisine sahip olduğunu ima etti: Teröristler konusunda en önemli şey güvenilir istihbarat bilgileridir. Bu bilgileri alırsınız ve buna göre askeri operasyonunuzu yaparsınız. Türk bakana güvenilir istihbarat bilgileri ve belirli nokta hedefler olmadan Kuzey Irak’a büyük bir Türk gücünün gönderilmesi durumunda bunun büyük kayıplara yol açabileceğini söyledim.

Buna "SAVUNMA BAKANI" derler..
 

emubaltaci

Müdavim
Emektar
Katılım
21 Kasım 2005
Mesajlar
18,862
Reaksiyon puanı
129
Puanları
63
biz tezkereyi meclise getirecegimize ABDye sorsakdıkya bosuna gecirdik teskeri ...
 

Arf

Öğrenci
Katılım
17 Ekim 2007
Mesajlar
31
Reaksiyon puanı
0
Puanları
0
Aslında tezkere ufak oyalama oyunlarından sadece birisiydi sanırım. *DTP dışındaki tüm milletvekillerince kabul edilen bir tasarı için, ABD'ye danışılıyorsa; işte ben burada Türkiye Cumhuriyeti'nin "tam" bağımsız olamadığını, emperyalist güçlerin etkisi altında yönetildiğini söylerim.

"Olamadığını" söylerim, çünkü yazıklar olsun ki; Atamızın bize emaneti, o tam bağımsız, özgür, dünyaya hükmeden Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni muhafaza edemedik, uygar devletler düzeyine çıkarmayı bir köşeye koyun.

Terörün tekrar hortlama sürecini gözden geçirirseniz esas suçluları ulaşacaksınız. Son bir ay içerisinde verdiğimiz 30 şehidin sebebi zamanında yapılmayan operasyonlardır.

Daha açık söylemek gerekirse; AKP hükümetine teslim edilen "sıfır" şehit devletimiz bir süre sonra zamanla artmaya başlayan terör eylemleriyle karşı karşıya kalmıştır. Ne yazık ki bu "sıfır şehit" devletimizi dahi muhafaza edememiştirler. Baktılar ya terör temizlenmiş.. Sen yerken hurmaları; 5, 10, 15, 25, 35 şehit.. Denir ya "bıçak kemiğe dayanınca.." aynen.

30 yıldır devam eden terörden bahsediliyor. Bir 30 yıl daha çekmek istemiyorsak artık adım atmak vaktidir. Diplomasi diyorlar.. diplomasi dediğin kendi ülken için elin devletlerine danışmak değildir. Diplomasi kendi içerinde olur. Karara varırsın ve adım atarsın.

Şuda var; "sınırötesi operasyon" için bangır bangır bağırılmaz, ona buna danışılmaz. Büyük zeval mi gördün; acını paylaşırsın, kararını alırsın, girer siler kazırsın. Eminim ki; adamlara lojistik destek veren gizli güçler şuanda full çalışır vaziyettedirler.

Diğer yönüde, tüm dünya ülkelerinde manşetiz. Olaki sınırötesi gerçekleşmezse; Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve TSK hakkında yakışıksız çeşitli yorumlar göreceğiz gerek terör örgütünden gerek dış basından. Ve kedisini bile vermeyen elebaşlarından Barzani, yarın kedini de alır Erdoğan. Ona göre.

Yazılacaklar bitmezz..

Kır zincirlerini, çek restini, çiz yolunu. Hükümet! Tiryaki oldu bu ABD ciğerlerde..
 

BacKDooR

Asistan
Katılım
4 Ağustos 2007
Mesajlar
199
Reaksiyon puanı
0
Puanları
0
Beni burada üzen tek bir cümle var. "operasyon olacağı izlenimi edinmedim" tezkere çıkarmışız adamlar dert etmiyor inandırıcılık ve caydırıcılığımız kalmamış :(

Malesef tezkere ölü doğdu, halbuki çok güzel bir fırsattı.
Kullanmasanız da bir baskı aracı olarak kullanılabilirdi ama malesef gerek geçmiş, gerek tezkere sonrası açıklamalar Türkiye'nin baskı aracı olarak kullanabileceği tezkere maalesef inandırıcılığımızı kaybetmemize neden olan bir olay oldu.

Hatırladığım kadarıyla süreç şöyle.

-Bundan 400 gün önce yine 10'un üzerinde asker kaybettiğimizde abd süre istedi, koordinasyon kurulu oluşturuldu 1 yıl sonra ikisi de istifa etti zaman kaybettik.

-Barzani ülkenizdeki kürtleri ayaklandırırz dedi, ses çıkaramadık.

-Yine tezkere öncesi, sayın başbakan "dışarıda 500 içeride 5000 terörist var, ne işmiz var Irak'da" diyerek operasyon yapmayacığını o zmandan belli etti, ama verdiği sayılar yanlıştı.

-Yine tezkere öncesi süreçte Dubai'de ABD ile yapılan gizli bir anlaşma ile bu günkü dışişleri bakanı ali babacan bir milyar dolar karşılığında kuzey ırağa girilmeyeceği yönünde taahhüt eden anlaşmayı imzaladı. Fakat ABD'de bu anlaşma meclisten gizlice geçirilmesine rağmen duyuldu, fakat hükümet bunu meclise getirememişti o nedenle uygulanmadı, bu da zaten kuzey Irak'a girmeyi istemediğimizin göstergesi.

-Genelkurmay başkanı "operasyon yapmalıyız, geç kalırsak iyi olmaz" dedi o günden beri sanırım 110 şehit verdik, hükümet yanıt olarak "teklif getir" dedi.

-Irak ile sanki ırak yönetiminin gücü varmış gibi daha bağdatta söz sahibi değilken terörle mücadele için bir muhtıra imzalandı (1 ay önce) bu da Irak'a girmeyi istemediğimizi, bağdatı bile kontrol edemeyen hükümetten bir şeyler beklediğimizi gösteriyor.

-Tezkere çıkınca "inşallah kullanmak zorunda kalmayız" diyerek tezkere yavaş yavaş sulandırıldı.

-Tezkere sonrası bir bakan "sınırın kapatılması söz konusu değil" diye açıklama yaptı.

-Başbakan abd dışişleri bakanına iki gün süre tanıdı, 5 yıldır çözüm getiremeyen abd'ye 2 günde sorunu çözmesi için. (şu anda haberlerde izledim mesajıma ekleme yapıyorum o nedenle abd bakanı kasım ayı başında yine koordinasyon gibi bir kurulun istanbulda bir araya gelmesini önerdi ;D )

-İngiltere ile bugün terör anlaşması imzalamak için ingiltereye gitti, artık ingiltereden de ümit bekliyoruz.

-Başbakan "ABD ile ortak harekat olabilir" dedi bugün, yani terör kamplarında arama yapmak için bir hafta önceden haber verip sonra da silah bulamadım diyen abd ve barzaniyle ortak harekat düzenleyeceğiz. (ortak harekat planlarının amacı, Türkiye'nin kuzey ıraktan çıkmama ve peşmerge devletine engel olabileceği düşüncesi)

-Başbakan yine "askeri şartlar henüz oluşmadı" dedi. 1 haftada 30 şehit ve sizi böleceğiz demeleri yeterli değilmiş, bu şartları Türkiye olarak merakla beklemekteyiz, bu şartlar nelerdir ve daha kaç şehit gerekir.

Bunlar hatırladıklarım arada var daha da aklımda bu kadarı kaldı.
 

Arf

Öğrenci
Katılım
17 Ekim 2007
Mesajlar
31
Reaksiyon puanı
0
Puanları
0
Rahşan Ecevit, Erdoğan’dan elini çabuk tutmasını isteyerek “Türkiye Irak’a girmeli ki, Irak Türkiye’ye girmesin” dedi.


Sınır ötesi operasyon konusunda izlenen siyaseti eleştiren Rahşan Ecevit, iktidara tarihi uyarılarda bulundu. Böyle durumlarda dünyanın onayını beklemenin büyük hata olduğunu vurgulayan Rahşan Ecevit, hükümetin kararlı ve acele davranmasını istedi.


Bir gece ansızın olabilir...
1974’deki Kıbrıs Barış Harekatı’nı örnek veren Rahşan Ecevit şöyle konuştu: “Bu gibi işler, bir gece sabaha karşı gün doğmadan, kimseye haber vermeden yapılır. Yoksa, ‘Ben geldim, geliyorum’ diye feryat ederek olmaz. Bu, ‘Beni durdurun’ demek olur.


Ben geliyorum diyerek operasyon yapılmaz!
Rahşan Ecevit: Bir tedbir alınacaksa bir gece sabaha karşı gün doğmadan, kimseye haber vermeden yapılır.


Eski Başbakanlardan merhum Bülent Ecevit’in eşi Rahşah Ecevit Irak’a sınır ötesi operasyon tartışmalarına isyan etti. Konuyla ilgili yazılı bir açıklama yapan Ecevit, Kıbrıs Barış Harekatı’nın ardından uluslararası kamuoyunun söyleyecek söz bulamadığını, çünkü orada Türklerin öldürüldüğünü kaydederek, “Türkiye haklıydı” dedi. Benzer bir durumun bugün Irak ile ilgili olarak yaşandığına işaret eden Ecevit, açıklamasında, “Irak’tan Türkiye’ye girenler Türkleri öldürüyorlar. Öyleyse Türkiye Irak’a girmeli ki Irak Türkiye’ye girmesin. Türkiye bu konuda da haklı. Yine uluslararası kamuoyunun bir diyeceği olamaz” görüşünü dile getirdi. Rahşan Ecevit, açıklamasında şu görüşlere yer verdi: “Ancak bu gibi işler Kıbrıs konusunda olduğu gibi, bir tedbir alınacaksa bir gece sabaha karşı gün doğmadan, kimseye haber vermeden yapılır. Yoksa, ’Ben geldim, geliyorum’diye feryat ederek olmaz. Bu, ’Beni durdurun’demek olur. Türkiye acele davranmalıdır. Onun, bunun onayını beklemeden hareket etmelidir. Aksi halde daha çok canlar yanar.”


Bunları söylemeye çalışmıştım, fazla konuşmak istemedim. Baktım, Saygıdeğer Rahşan Ecevit dile getirdiklerimi harfiyen söylemiş..
 
Üst