Masaj mı, mesaj mı?

Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...

hellish

Profesör
Katılım
20 Kasım 2007
Mesajlar
2,226
Reaksiyon puanı
0
Puanları
0
Ne fark eder ki? Masajla başlar bazen her şey...

Bazen de mesajla...

Aslında ikisinin de ilişkilerdeki gelişimi aynıdır.

Giriş-gelişme ve sonuç bakımından eş zamanlı ve eşanlamlı ilerler.

İsterseniz karşılaştırmalı olarak bakalım.

Bir kere, ikisinin de iyisi, çok keyiflidir. İnsanı bazen canlandırır bazen de mayhoşlaştırır.

Kötüsü ise...

İkisinin de kötüsü çekilmez.

Kötü bir masaj ne rahatlatır ne tahrik eder. Bari birinden birine yarasa! “Çok güzeldi” desen olmaz, “kötüydü” desen hiç olmaz. Ne diyeceğini şaşırırsın...

Kötü bir mesaj da buna benzer. Öyle bir şey yazar ki, ne cevap vereceğini bilemezsin. Bulamazsın yani. Cevaplamazsan da olmaz; bilirsin ki, bekliyor. Üff için sıkılır.

Bu olay ilişkinin başında geçiyorsa, arkadaşına sorarsın.

Telefonu açıp, “Şimdi bana bunu yazdı, sonra ben ona şunu, o da bunu. Şimdi ben ne yazayım?”

“Hıı... Dur düşünelim. Anlamlı bir şey olsun! Bir daha oku bakiim?”

Muhtemelen şöyle bir mesajlaşmadır:

- Toplantıdayım, çok sıkıldım. Seni düşünüyorum.

- Ben toplantıda değilim ama yine de seni düşünüyorum.

- Düşüncelerimizi birleştirelim o zaman.

Eee?

Gerçekten de buna ne cevap vereceksin şimdi?

Hadi bakalım...

Bir ilişkinin başında, hiç gereği yokken masaj yapmak ister.

Niyeyse!!!

“Çok iyi ayak masajı yaparım, Uzak Doğu yöntemiyle... Hadi uzat ayaklarını...”

Şimdi ne ayağını falan uzatacan? Ayak, ayak!

Tıpkı manasız mesajlaşmalar gibi...

- Nerdesin?

- Yemekteyim.

- Ne yedin?

Zekâya bak! Yahu ne fark eder? Ne yediyse yedi! Ayrıca sana ne?

Bir ilişkinin en iyi mesaj ve masaj dönemi ilk 10 yatmaya kadarki

dönemdir. “Ne yedin?” devriyle “seni düşünüyorum” arası...

İlişki biraz ilerlediğinde, çok değil ha, 15 yatmadan sonra falan, “üfff... Boynum tutulmuş” dediğinde

“gel ovayım” der.

Dikkatinizi çekerim, kendi gelmez, ayağına çağırır.

Tıpkı aynı dönemdeki mesajlar gibi:

- Napıyon?

- İşteyim.

- Akşam bir şey yapacaz mı?

- Bakarız.

Neye bakacaksa?

Masajın da mesajın da istenmeden yapılanı insanı ya arsızlaştırır ya da insanın gururunu kırar. Artık tipin neyse...

Ki bu, ilişkinin gelişme dönemine rastlar.

- Çok fena omzum tutulmuş, azcık ovsana...

- Hiç ovamam şimdi, biraz sonra...

- Yaa... Böyle mi olduk artık.

- Ovacaz dedik ya, biraz bekle.

Çok beklersin...

Veya:

- Sana ulaşamıyorum, beni ara.

5 saat sonra:

- Çok yoğundum, işim şimdi hafifledi.

Bu iş ayrılana veya evlenene kadar azala azala yok olur.

Ya ayrılıp başa dönersin...

Yani yeni bir mesaj tonu seçersin kendine, öğleye doğru dııt dııt, öter, heyecanla açar okursun:

“Sıkıcı bir toplantıdayım, seni düşünüyorum.”

Evliler mi?

Onlar ne mesajlaşır ne de masajlaşır.

Sadece eve gelirken adam arar:

Ne yemek var?


Dilek ÖNDER





 
Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...
Üst