Kime inanacağımızı şaşırdık..!

*SiRiNe*

Dekan
Katılım
22 Kasım 2007
Mesajlar
5,336
Reaksiyon puanı
2
Puanları
0
Kimileri televizyonu "aptal kutusu" olarak niteler. Bu görüşe katılmamama rağmen, son günlerde televizyonlardaki çelişkili yorum ve önerilerin insanlarımızı "aptala çevirdiğini" rahatlıkla söyleyebilirim. Malum, "zayıflama sezonu" açıldı. Ekranlar sağlıklı beslenme ve zayıflama uzmanları ile doldu. Ama gelin görün ki, birinin söylediğine diğeri itiraz ediyor. Birinin "yiyin" dediğine diğeri "asla ağzınıza sürmeyin" diye itiraz ediyor. Pazartesi sabahı Seda Sayan'ın programında Murat Topoğlu zayıflama çaylarının incelmeye hiçbir etkisi bulunmadığını söylerken, aynı saatlerde Arım Palım Peteğim'de aktarların başkanı, beşibiryerde çayının zayıflamak için ideal olduğunu savunuyordu. Deprem konusunda da durum sağlıkçılardan daha farklı değil. Biri "Marmara kaynıyor, deprem namlunun ucunda" derken, diğeri "Marmara fayı 7'den büyük deprem üretmez. Kırılsa bile güney fayı kırılır" diye diretmekte... Gündüz programlarında dini konulardaki soruları yanıtlayan ilahiyatçılar arasındaki derin görüş ayrılıkları da izleyenleri zor durumda bırakıyor. En son bu köşede okudunuz, "Yarışma ödülleri haram mı, değil mi?" tartışmasında ilahiyatçılar ikiye bölündü. Son olarak Diyanet İşleri Başkanlığı da medyada boy gösteren din adamları için "muhtıra" gibi bir açıklamada bulundu. Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Mehmet Görmez yazdığı bir makalede bu kişiler için "tele-vaizler" ifadesini kullanarak, "Kişisel kapris ve şöhret uğruna 50 yıllık ilahiyat birikimini bir çırpıda harcayanlar var" dedi. Çok seslilik demokrasinin vazgeçilmezlerinden. Ama iş "toplumun fiziksel ve ruhsal sağlığını ilgilendiren uzmanlık konularına" gelince doğrunun "tek" olması gerekiyor. Aksi halde bilgilenmek için ekran başına geçenler, kafa karıştırıcı bir kakafoni dinlemek zorunda kalıyor.

NOT: Binbir Gece'nin sezon finalinden sonra millet aktarlara hücum edip, "Çocuk düşüren ot" sormaya başlamış. Allah cümlemizi sorumsuz televizyonculuktan korusun!


Yüksel AYTUĞ
 

PC MERAKLISI

Dekan
Katılım
1 Şubat 2008
Mesajlar
5,541
Reaksiyon puanı
2
Puanları
0
çouk düşürme otu mu saçma iş yaw bizim bu millet kendini saf mı göstermek istiyo yoksa gerçekten safmı :S

biz yoplum olarak böyle saçmalıklarla ugraşırsak daha çok gelişiriz >X<

paylaşım için saol *SiRiNe* :)
 

*SiRiNe*

Dekan
Katılım
22 Kasım 2007
Mesajlar
5,336
Reaksiyon puanı
2
Puanları
0
Rica ederim PC MERAKLISI :)

*SiRiNe* dedi ki:
Çok seslilik demokrasinin vazgeçilmezlerinden. Ama iş "toplumun fiziksel ve ruhsal sağlığını ilgilendiren uzmanlık konularına" gelince doğrunun "tek" olması gerekiyor. .

Yüksel AYTUĞ

Doğru söylemiş Yüksel AYTUĞ.....

İnsanlarımızın çoğu duyduklarını hemen uygulamaya koyuluyorlar araştırıp düşünmeden...! Her kafadan farklı bir ses çıkınca hepsini uygulamaya çalıştıklarından sonuç hüsran oluyor...!

Aslında herkesin aynı şeyi söylemesini beklememiz de çok yerinde mi diye düşünüyorum...!

Yani şöyleki;
Tıp doktorları bile tıpta hiç birşey %100'dür diyemiyor... Çünkü onlar da her gün farklı birşey keşfediyorlar yeni yeni bilgiler ediniyorlar. Bir önce ki gün savundukları şeyi yine kendileri çürütebiliyorlar...! İşte bu yüzden birinden duyuguğumuz şeyi hemen uygulamamalıyız...! Farklı insanlar da farklı reaksiyonlar görülebilir...!

Bundan dolayı iyi araştırlamı ve yine herşeyi doktor kontrolünde yapmalıyız...

Şu çocuk düşüren ota gelince Allah bu zihniyetteki insanlardan herkesi korusun ne diyim... Ruh sağlığı yerinde olmayan içinde insan sevgisi ve Allah korkusu olmayan insanlar ancak böyle bir şeye eğilimde bulunabilir...!
 

WaterBoy

Profesör
Katılım
24 Eylül 2007
Mesajlar
2,751
Reaksiyon puanı
5
Puanları
0
NOT: Binbir Gece'nin sezon finalinden sonra millet aktarlara hücum edip, "Çocuk düşüren ot" sormaya başlamış. Allah cümlemizi sorumsuz televizyonculuktan korusun!

:S :S :S
 
Üst