Karanlık Enerji ve Kozmik Ağın Sırrı Görülmeyen Gerçek Zariyat 7

bera_ramazan

Öğrenci
Katılım
20 Kasım 2010
Mesajlar
74
Reaksiyon puanı
18
Puanları
8
Evrenimiz uzun yıllar boyunca, galaksilerin arasında boşluklar bulunan geniş bir yapı olarak düşünülüyordu. Ancak 20. yüzyılın sonlarından itibaren yapılan kızılötesi ve gama ışını taramaları sayesinde, galaksiler arası uzayın tamamen boş olmadığı; aksine, galaksilerin birbirine ipliksi bir yapı ile bağlı olduğu keşfedildi.
Bu devasa yapıya modern bilimde "kozmik ağ (cosmic web)" adı verilmektedir. Bu ağın tam yapısı hâlen tam olarak çözülememiştir; gözle görülmediği için "karanlık madde" ya da "karanlık enerji" terimleriyle tanımlanmaktadır.

Kur’an-ı Kerîm, Zâriyât Suresi 7. ayette şöyle buyurur:
“Göğe andolsun ki o, iplik iplik örülmüş, karmaşık yollarla doludur.” (Zâriyât, 51/7)

Ayetin Arapça orijinalinde geçen "hubuk" kelimesi, "örülmüş yollar, karmaşık ağ yapısı" anlamlarına gelir. Bu ifade, modern bilim tarafından keşfedilen kozmik ağla çarpıcı bir biçimde örtüşmektedir.

cw-meta.jpg

Resim Evrenin çıkarılmış haritası her bir nokta bir galaksiyi gösterir


1989744108.png


Bu resimde de daha net görüleceği gibi zaman içinde daha karmaşık bir hale gelen ve kozmik ağın durumunu gösterir. Bu yol diye tabir edilen her bir kozmik ağda galaksilerin birbirleri ile olan bağlantısı gösterilir.

2007 yılında NASA ile Harvard Üniversitesi tarafından yayınlanan bilimsel makalelerde, evrenin büyük ölçekli yapısının iplik iplik örülmüş devasa bir ağ gibi olduğu doğrulanmıştır. Bu yapı, sıradan gözlem araçlarıyla görülemez; ancak özel teleskoplar ve yüksek enerji ölçüm teknikleriyle ortaya çıkarılabilir.
Kur’an'ın, teleskopların ve gökyüzü haritalarının henüz bilinmediği bir çağda, bu gerçeğe işaret etmesi; onun zamanlar üstü bir bilgi kaynağı olduğunu ve tüm çağlara hitap eden bir rehber olduğunu ortaya koymaktadır.

Surenin ilk ayetlerinde geçen:
“Tozutup savuranlara, yük taşıyanlara, kolaylıkla akanlara...” (Zâriyât, 1–3)

ifadeleri de kozmik olaylara dikkat çekiyor. Astrofizik gözlemlerine göre, yıldızlar ömürlerini tamamladıktan sonra süpernova patlamalarıyla çevrelerine büyük miktarda madde savururlar. Süpernova dışında karadelikler tarafından da bu toz bulutları uzayda savrulur.

NASA ve Avrupa Uzay Ajansı (ESA) tarafından yapılan araştırmalar, bu bulutların içinde yüksek miktarda hidrojen, helyum ve ağır elementler bulunduğunu göstermiştir. Bu maddeler zamanla kütle çekimi etkisiyle yoğunlaşarak yeni yıldızların ve gezegen sistemlerinin oluşmasına katkı sağlar. Buda ayette geçtiği gibi toz bulutlarının yük taşıdığını ortaya koymaktadır.

Sürekli Kur’an ile bilimin çeliştiğini iddia eden ve Kur’an’ın bilimden uzak olduğunu savunanlar bu gibi ayetleri “yanlış meal veya yorum” olarak değerlendirirler.
Ancak evreni yaratan Allah’ın, onun işleyişine dair derin hakikatleri bildirmesi, aslında son derece tabiidir.



Zâriyât Suresi'nde kullanılan ifadeler, modern bilimsel veriler ışığında değerlendirildiğinde, Kur’an’ın evrenin yaratılışına ve yapısına dair ilahi bir bakış sunduğunu gözler önüne sermektedir. Ayette geçen “kolaylıkla akanlar” ifadesi ise, sürtünmesiz uzay ortamında hareket eden kozmik yapıların fiziğine olağanüstü bir atıftır.


Kur’an’ın 14 asır öncesinden bu gibi gerçeklere temas etmesi, onun ilahi bir vahiy olduğunu, hem akla hem de kalbe hitap eden bir kitap olduğunu göstermektedir.


Kaynaklar
Cosmic Web - NASA Science
Karanlık madde - Vikipedi
https://www.americanscientist.org/articl...cosmic-web
 
Üst