İşte yalanlar ve gerçekler

Ottomanzo

Doçent
Katılım
25 Temmuz 2008
Mesajlar
746
Reaksiyon puanı
7
Puanları
0
Doğan Grubu, SPK raporundaki suçlamaları özünden saptırma ve konuyu karmaşıklaştırma çabası içinde. Ama gerçek son derece basit: 1- Aydın Doğan ve üç yöneticisiyle ilgili soruşturma sürüyor. 2- Ne Üsküdar, ne de İstanbul Cumhuriyet başsavcılıkları tarafından SPK'ya aykırılık sebebiyle verilmiş bir takipsizlik kararı var


Hürriyet, belgelere dayanarak hazırladığımız "Doğan'ın kâğıt dosyası" başlıklı yazı dizimizde yer alan bilgileri temelsiz iddialarla yalanlarken kendi okuyucusunu yanılttı. Aynı Hürriyet, tabela şirketleri üzerinden yapılan ithalatlarla 36,5 milyon lira haksız kazanç elde ederek küçük ortaklarını zararı uğrattığını da gizlemişti. Gündeme getirdiğimiz dosyanın önemini daha iyi anlamak için aynı suçtan mahkûm olan Kanadalı medya patronu Conrad Black'i anımsamak yeterli. Conrad Black, The Telegraph ve Jerusalem Post başta olmak üzere 400 gazeteye sahip bir medya holdinginin patronuydu. Black'in, tıpkı Doğan gibi vergi cenneti olarak bilinen Barbados Adaları'nda kurduğu Argent News ve Sugra Bermuda adlı tabela şirketleri aracılığıyla kendi medya şirketlerini zarara uğrattığı için milyonlarca dolar haksız kazanç elde ettiği saptanmıştı. Florida Mahkemesi, Black'i 25 yıl hapse mahkûm etti. Cezası 6.5 yıla indirilen Black halen hapiste. SABAH, Aydın Doğan'ın da aynı yöntemlerle haksız kazanç elde ettiğini ortaya çıkardı. Bu yüzden telaşlanan Doğan Grubu şimdi gerçekleri saklamaya çalışıyor. İşte Hürriyet'in yalanları ve işte gerçekler:

Hürriyet: Yeni bir soruşturma yapılmıyor GERÇEK: Soruşturma sürüyor

HÜRRİYET Gazetesi haksızlığının vermiş olduğu telaş içinde "Yavuz hırsız ev sahibini bastırır" atasözünü hatırlatacak şekilde gerçekleri kamuoyuna açıklayan SABAH Gazetesi'ne haksız saldırılarda bulunuyor. Oysa Hürriyet Gazetesi'nin konuyu karmaşıklaştırma gayretine girerek özünden saptırma çabasına karşın konunun aslı gayet basit. Sermaye Piyasası Kurulu Başkanlığı tarafından yazı dizimizde anlatılan ve küçük yatırımcıları zarara sokan Doğan Grubu'nun bu eylemlerine yönelik olarak Üsküdar Cumhuriyet Savcılığı'na hem Türk Ceza Kanunu'nda düzenlenen güveni kötüye kullanmak hem de Sermaye Piyasası Kanunu'na muhalefet suçundan dolayı suç duyurusunda bulunuldu. Üsküdar Cumhuriyet Savcılığı tarafından yapılan soruşturma sonucunda güveni kötüye kullanma suçunun yasal unsurları gerçekleşmediği sonucuna ulaşılarak bu suç ile ilgili olarak takipsizlik kararı verdi. Ancak Üsküdar Cumhuriyet Savcılığı 29.05.2009 tarihli yetkisizlik kararında güveni kötüye kullanmak suçundan çok daha ağır bir cezayı gerektiren Sermaye Piyasası Kanunu'na muhalefet suçu ile ilgili olarak "...kamuoyunda vergi cenneti olarak bilinden off-shore ülkelerde kurulu olan ve yine Doğan Grubu'nda fiili olarak görev yapan kişilerin yönetici olarak göründüğü, personeli ve müştemilatı olmaması sebebiyle herhangi bir operasyonel yetkisi bulunmayan şirketler (Eurozone, Sortal, Shawcliff) üzerinden ve üretici firmalar tarafından İstanbul Doğan Dış Ticaret teslim fiyatlı olarak kesilen faturalara aynı gün veya bir gün sonra işlemlere konu olan gazete kağıtlarını üretici firmaların satış fiyatları üzerine yüksek kar marjı koyarak Doğan Dış Ticaret'e fatura etmesi şeklinde alım işlemlerinin gerçekleştirildiği, bu şekilde halka açık şirketler olan Hürriyet ve Milliyet tarafından kullanılan gazete kağıdı ve baskı malzemesi tedarik işlemleri üzerinden ithalat sürecine herhangi bir katkısı bulunmayan ve bir katma değer yaratmayan şirketlere Hürriyet ve Milliyet aleyhine olarak ÖRTÜLÜ ŞEKİLDE KAZANÇ AKTARIMI YAPILDIĞININ KABULÜ GEREKTİĞİ..." demek suretiyle dosyayı bu suçlara bakmakla özel olarak yetkilendirilmiş olan İstanbul Cumhuriyet Savcılığı'na gönderdi. Bu soruşturma İstanbul Cumhuriyet Savcılığı'nın 2009/37610 Soruşturma sayılı dosyası ile halen sürmektedir. Sermaye Piyasası Kurumu'nun şikayet dilekçesinde adı geçen şüpheliler Aydın Doğan, İmre Barmanbek, Hanzade Vasfiye Doğan Boyner, Ali Rıza Temuroğlu hakkında Sermaye Piyasası Kanunu'na muhalefet suçuna ilişkin soruşturma İstanbul Cumhuriyet Savcısı Sadi Yoldaş tarafından sürdürülmektedir. Soruşturma ya dava açılmak ya da takipsizlik kararı verilmek sureti ile sonuçlandırılır. Oysa İstanbul Cumhuriyet Savcılığı'nın 2009/37610 Soruşturma sayılı dosyası ile ilgili verilmiş bir takipsizlik kararı yokken Hürriyet Gazetesi'nin soruşturma olmadığı yönündeki iddialarının yalnızca suç bastırmaya yönelik olduğu anlaşılmaktadır. Hürriyet Gazetesi'nin tüm gerçek dışı iddialarının aksine konu ile ilgili olarak Sermaye Piyasası Kanunu'na aykırılık sebebi ile ne Üsküdar Cumhuriyet Savcılığı ne de İstanbul Cumhuriyet Savcılığı tarafından verilmiş herhangi bir takipsizlik kararı bulunmamaktadır.

Hürriyet: SABAH bize 'Belgeleri sakladınız' diyor, saklamadık. GERÇEK: Belgelerin saklandığını SPK söylüyor

HÜRRİYET'İN yurtdışındaki tabela şirketleri ile ilgili belgeleri sakladığını söyleyen SABAH değil, Sermaye Piyasası Kurulu. Madem ellerinde bütün dosyanın bulunduğunu söylüyorlar o halde SPK'nın 6 Mayıs 2009 tarihinde Üsküdar Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderdiği B.02.1.SPK.0.61-1974-5751 sayılı yazının 33. sayfasındaki şu cümlelerin ne anlama geldiğini bize açıklasınlar: "Dikkatle değerlendirilmesi gereken bir diğer husus ise inceleme sürecinde söz konusu offshore şirketlerin gerçek sahiplerinin muhataplarınca gizlenmeye çalışılmasıdır. Çeşitli yöntemlerle, bahse konu şirketlerin Doğan ailesinin sahipliğinde/kontrolü altında olduklarının gizlenmeye çalışılması, kurulumuzca 2001'de Doğan Holding'den talep edilen bilgilerin tam ve doğru olarak verilmemiş olması bu şirketlerin kuruluş/oluşturuluş nedenlerinin ticari olmadığını göstermektedir." Ayrıca "63 klasör belge verdik" diyorlar ama bir taraftan da "Tasfiye edilen şirketin mali kayıtlarının ülke mevzuatı gereğince saklanması zorunlu olmadığı için kayıtları veremedik" diyorlar. Madem belge vermeye bu kadar hevesliydiniz o halde neden belge saklamanıza bahane teşkil eden yabancı ülke mevzuatlarını öne sürüyorsunuz. İncelemenin sağlıklı bir şekilde yürütülebilmesi için asıl ihtiyaç duyulan, yurtdışındaki tabela şirketlerinizin kayıtları idi. Ama siz 63 klasör belge verirken bu kayıtları saklıyorsunuz.

Hürriyet: Tutarlar yanlış GERÇEK: Tutarlar doğru

154 MİLYON 522 bin 790 dolar, bizim uydurduğumuz bir tutar değil. SPK'nın raporunun 92 ve 93. sayfasında Eurozone'nun hasılatı ve ticari kârı ile ilgili bilgiler yer alıyor. Hürriyet, Eurozone Trading Limited'in 1997-98 toplam kârının 11.6 milyon dolar olduğunu iddia ediyor. Ellerindeki SPK raporunun 93. sayfasındaki tabloya bakarlarsa şirketin, 1997-98 yılı toplam hasılatının 246 milyon 133 bin 460 dolar olduğunu ve bu dönemde toplam 15 milyon 739 bin dolar kâr ettiğini görecekler. Yani kârları 11.6 milyon değil, 15.7 milyon dolar. Hürriyet bu gerçeği de okurlarından ve küçük ortaklarından gizliyor.

Hürriyet: Offshore şirketlerin vergisini ödedik GERÇEK: Vergi cennetinde şirket kurup vergi kaçırdınız

İTHALATLAR vergi mevzuatı açısında da sakıncalı. SPK'nın 15 Ekim 2008 tarihli 1086 nolu kararında Doğan'ın çetrefil ithalatlarının vergi mevzuatı açısından da incelenmesi isteniyor. Hürriyet'e soruyoruz: Madem offshore şirketlerin vergisini ödeyecektiniz, o halde neden vergi cenneti olarak bilinen ve OECD'nin kara listesinde yer alan adalarda şirket kurdunuz. Sortal Trading Company Limited, Jersey Adaları'nda kurulu bir tabela şirketi. İngiliz Virgin Adaları'ndaki Shawcliff Trading Limited de kara listede bulunuyor.

Hürriyet: Doğan hukuken sorumlu değil GERÇEK: Aydın Doğan tabii ki hukuken sorumlu

NİHAİ olarak Aydın Doğan'ın sahibi olduğu şirketlerden Aydın Doğan'ın hukuken sorumlu olmadığını söylemek aynı cümlede çelişkiye düşmekten başka bir şey değil. Hürriyet, dolambaçlı ithalatla haksız kazanç elde ettiği gibi dolambaçlı cümlelerle de gerçekleri gizlemeye çalışıyor. İngiltere Sanayi ve Ticaret Bakanlığı'nın SPK'ya gönderdiği belgelerde bile Aydın Doğan'ın Sortal, Shawcliff, Eurozone ve Falcon'un nihai patronu olduğu açık bir biçimde belirtildiği ve SPK, Doğan'ın savunmasını hukuken geçersiz olarak nitelendirdiği halde Hürriyet, "Aydın Doğan bilgi vermek zorunda değil, çünkü şirketlerde idari görevi yok" diyor. Oysa Doğan, SPK'ya göre hukuken bilgi vermek zorunda. Hürriyet ayrıca, "Sayın Çalık, SABAH'ta yapılan iş ve işlemlerin tamamından haberdar mıdır. Mutlaka değildir ve olmasına da gerek yoktur" diyor. Bu savunma, karşılıklılık ilkesine uymuyor. Zira biz "Aydın Doğan'ın Hürriyet'teki haberlerden ya da mali işlemlerden haberi yok" demedik. "SPK'nın tespitlerine göre Sayın Doğan, küçük ortaklarını zarara uğratan şirketlerden -gerçekte sahibi olduğu halde- nasıl sorumlu olmaz" diye sorduk. SABAH, Aydın Doğan'ın bu şirketlerin sahibi olduğunu açıkladığı için Hürriyet de artık gerçeği saklayamıyor. Çıkıp cesurca "Evet, bu şirketlerden hukuki olarak da, ticari ahlâk açısından da sorumluyuz" demesi gerekenler "Biz sorumlu değiliz" diyorlar. Takdir kamuoyunun...

Hürriyet: Yurtdışı şirketler tabela şirketleri değil GERÇEK: Hepsi tabela şirketi

BİZ diyoruz ki "Aydın Doğan'ın yurtdışında kurduğu şirketler tabela şirketleri." Daha doğrusu bunu SPK diyor. Çünkü şirketlerin adresleri ve telefonları aynı. Bazısı Malta'da kurulu olarak görünüyor ama gerçekte İrlanda'dan yönetiliyor. 21 Ekim 2008 tarihli suç duyurusunun 15. sayfasında deniyor ki, "53 Dominic Street, Valetta, Malta adresinde yer alan, ancak daha sonra İrlanda'da kurulu olduğu anlaşılan Eurozone Trading Ltd. unvanlı şirket..." Şirketlerin tabela şirkeleri oldukları bu kadar açıkken Hürriyet halen "Yurtdışı şirketlerin hepsi yasal" savunması yapıyor. Uzun lafın kısası, biz "Kılıfına uydurmuşsunuz" diyoruz. Onlar da "Evet uydurduk, ama gene biz haklıyız" diyorlar.

Sabah - Gündem - İşte yalanlar ve gerçekler
 

twilight_flame

Doçent
Katılım
14 Mayıs 2008
Mesajlar
618
Reaksiyon puanı
20
Puanları
18
Bu yalanlar gercekler siralamakla bitmez. Hem Hürriyet icin hemde siyasiler icin.

Sadece bir ornek vermek gerekirse. Almanya mahkemeleri Türkiye'ye deniz feneri dosyasini yolladik. Adalet Bakanligi dosya daha yola cikmadi. :)
 
Üst