Haiti Depremi ABD'nin İşi

  • Konuyu başlatan Konuyu başlatan ZorhaK
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi

ZorhaK

Rektör
Katılım
24 Kasım 2008
Mesajlar
10,757
Reaksiyon puanı
259
Puanları
243
Chavez'in 'Haiti' iddiasına Rus desteği


Haiti'de büyük bir trajedi yaşanmasına neden olan korkunç depremden sonra, Venezuela lideri Hugo Chavez'in dile getirdiği iddia, Rusya Kuzey filoları tarafından hazırlanan bir raporla desteklendi.


Rapora göre, Haiti'deki depreme, ABD donanmasının İran'a karşı kullanılmak üzere geliştirdiği bir nükleer silah testi neden oldu.

Raporu gündeme getiren Venezuela'nın Vive TV internet sitesi, ABD donanmasının 'deprem silahı' olarak nitelenen bir silahı İran'a karşı kullanılmak üzere Karayipler'de test ettiğini, ancak bir şeylerin 'korkunç şekilde yanlış gittiğini" ve "bir felakete yol açtığını" kaydetti.

Venezuela Devlet Başkanı Hugo Chavez de geçtiğimiz günlerde benzer bir iddiayı gündeme getirmiş ama kimse dikkate almamıştı.

Rusya Kuzey Filosu komutanlığı raporu resmi kaynaklar tarafından teyit edilmemesine rağmen, ABD ve Rusya medyası, iddialara geniş yer veriyor.

Russia Today, Moskova'nın da benzer silahlara sahip olduğunu ve bu silahları kullanıldığını savundu ve 2002 yılında, bir Gürcü parti liderinin, Moskova'yı Gürcistan'daki depremi tetiklemekle suçladığı hatırlatıldı.

Vive TV, ABD'nin Pasifik Okyanusu'nda yaptığı benzer bir silah testinin, Kaliforniya'da bu ay başında meydana gelen 6,5 büyüklüğünde bir başka depremin nedeni olduğunu da öne sürdü.

Venezuella haber sitesi, raporun, ABD ordusunun test sonuçları ve neden olabileceği hasar konusunda "herşeyi bildiğini" kaydettiğini de ifade etti. Hatta, ABD askerinin adadaki kurtarma çabaları için yapılabilecekler üzerine hazırlık yaptığı da iddia edildi.

Testlerin, ABD'nin 'High Frequency Active Auroral Research Program (HAARP), adı verilen, ve birçok doğal afetle ilişkisi olduğu öne sürülen silah araştırmaları programı kapsamında yapıldığı belirtiliyor.

"TESLA ve HAARP"

İddialar 1970'de ABD'nin 'Tesla Elektromanyetik Cihazı' kullanmaya başladığını açıklamasından bu yana farklı doğal afetler için gündeme gelmişti.
Rusya, Afganistan'da Mart 2002'deki 7.2lik yıkıcı depremi tetiklemek için bu cihazı kullandığı gerekçesiyle ABD ordusunu suçlamıştı.

1990'ların ortalarında Rusya Devlet Duması HAARP hakkında 90 milletvekili tarafından imzalanan bir basın açıklaması yayınladı. Açıklamada, ABD'nin "yüksek frekanslı radyo dalgaları ile dünya coğrafyasını etkileyebilecek yeni bir silah meydana getirme peşinde" olduğu ifade edildi.

1997 yılında, ABD Savunma Bakanı William Cohen de bu faaliyetler hakkındaki endişelerini dile getirdi, "elektromanyetik dalgaların kullanımı yoluyla iklimlerin değişebileceği, depremlerin ve yanardağ patlamalarının tetiklenebileceği" uyarısında bulundu.

ABD hükümeti ise, HAARP'ın sadece bir 'iletişim ve gözetleme teknolojisi' geliştirme programı olduğunda ısrar ediyır.

17 Ağustos 1999'daki Gölcük depreminden sonra da gündeme gelen "Tesla Makinesi", ABD tarafından ünlü mucit Nikolas Tesla'nın 1900'lerde yaptığı bir makineden yola çıkılarak geliştirildi. Tesla'nın, "elektro manyetik dalgalarla" yeraltındaki enerjiyi boşalttığı iddia ediliyor. (Dünyabülteni)

KAYNAK
 

Slokr

Profesör
Katılım
17 Mayıs 2009
Mesajlar
2,842
Reaksiyon puanı
33
Puanları
228
bir film vardı böyle The Core diye izleyin orda da amerika deprem yaratılabilceğeni keşfediyor savunmak için bir şeyler kuruyor dünyanın dengesi bozuluyor falan filan
 

MtHan

Profesör
Katılım
3 Şubat 2008
Mesajlar
1,432
Reaksiyon puanı
14
Puanları
0
17 Ağustos depremininde böyle olduğunu söyleyen kişiler var.
 

quasimodo

Profesör
Katılım
20 Aralık 2008
Mesajlar
1,929
Reaksiyon puanı
57
Puanları
0
nükleer bomba denemeleri sebeb olabilir açığa çıkan enerji büyük
 

alabula

Profesör
Katılım
9 Mart 2008
Mesajlar
3,814
Reaksiyon puanı
40
Puanları
0
http://www.haber7.com/haber/20100126/Chavezin-Haiti-iddiasina-Rus-destegi.php
bu lınktekı yoruma bakın olayı bırazdaha farklılaştırıyor
başlık bu deprem ve abd 02:37:42 saatindekı yoruma bakın

Belirttiğiniz yorumu buraya alıntılamak istedim. İlginç olmuş okumak isteyenler olur belki

HAARP adında kitabı tam 2 kez okudum. Mutlaka bulup okumanızı tavsiye ederim. Ben arkadaşıma göndermek için aradım ama hiçbir yerde bulamadım. Önüme gelen herkese söylüyorum da .. Akıl almaz bir olay nasıl Gerçekleştiriliyor - ve bizlerin kili bile duymuyor anlam veremedim. Kitapta da adı geçen TESLA makinesinin kurulumu ile Dışarıdan, Türkiyenin ve benzeri yerlerin jeolojik konumunu ele almayı amaç edinmiş adamlar .. Ve bir 17 Ağustos ta askeriyede yapılan büyük kokteyl Daveti ile ortak oldular büyük. O gece kendi adamları-askerlerini de kaybettiler ... Zarar vermeyeceğini düşündükleri proje Asrın felaketine döndü. Kitabı okuduktan sonra feci şaşkındım ve benimde askeri çevremden araştırdığım tüm bu anlatılanları doğruluyordu. Marmara olayını artık deprem olarak kesinlikle düşünemiyorum. Marmara depremi 17 Ağustos 1999, Gölcük Saatler gecenin üçüydü ve insanlar kendilerini evlerinden dışarıya atarken sanki bir kıyameti yaşıyor gibiydiler havliyle olabilir. Ali Kırcanın yönettiği Siyaset Meydanında enkazdan kurtarılan bir bayan şunları söylüyordu O gece ne olduğunu bilmiyorum ama bildiğim bir şey var ki bu, Depremden Farklı bir Seydi. Bir iddiaya göre Depremden hemen önce Gölcükten Avcılar a kadar geniş bir alanda görülen ateş topu ile ilgili bilimsel bir açıklama yapılamıyordu. Birtakım teoriler ortaya atılmaya başlandı. Kimine göre Ruslar bomba patlatmıştı. Kimine göre de Yugoslavyada yaratılan bombaların yer kabuğunun dengesini bozması sebebiyle depremin gerçekleştiğini söylüyordu. Hatta bazılarına göre işi PKK bile yapmış olabilirdi. Nitekim CNN televizyonu Başbakan Bülent Ecevit ile yaptığı bir röportaj sırasında depremin arkasında PKKmı var sorusuna sanmıyorum cevabını vermişti. Oysa bu sorunun doğal yanıtı siz ne saçmalıyorsunuz, depremle PKKnın ne alakasi var. olmalıydı. Bu soruya verilen cevap, akıllara, PKKnın deprem oluşturabilme ihtimalinin olduğunu düşündürdüğü gibi, depremlerin olabileceği sonucuna da götürmektedir Bu teoriler arasında akla en yatkın olanı Future Times da yayınlanan araştırma dizisinde yer alan yapay hikâyeydi. Bu senaryoya göre, San Andreas fay hattında meydana gelebilecek büyük bir depremin Amerikan ekonomisine çok büyük zarar vereceğini bilen ABD, yerkabuğundaki Değişimleri izleyerek, daha deprem oluşmadan tektonik katmanlar arasında artan basıncı değişik noktalardan patlatıp boşaltarak, büyük depremi küçük depremlere dönüştürmenin yolunu bulmuştu. Yıllar önce Sırp asıllı Amerikalı bilim adamı mucit Nicola Tesla tarafından geliştirilen bu düşük Frekanslı Elektromanyetik ışınımla yüksek enerji nakli tekniğini, hem Ruslar hem de Amerikalılar uzun zamandır bir silah olarak kullanmanın yolunu arıyorlardı. Bu yöntemle, çok uzaktan, hatta uzaydan geniş alanlarda tahribat yapabileceklerdi. Ancak Pentagon yıllardır çok güçlü bir silah geliştirmek amac&ampyacuteyla üzerinde Çalıştığı bu Projeyi, bir yandan da barışçı deprem indirgeme sistemine uygulamak suretiyle tepkileri azaltmayı ve fonlama devamlılığını sağlamayı amaçlıyordu. Bu nedenle proje önce Avustralyanın çıplak ve seyrek nüfuslu Kırsal bölgelerinde denendi ve geliştirildi. Daha sonra bunun deprem bölgelerinde denenmesine geldi sıra .. Değişik zamanlarda Kafkaslar da, Okyanus tabanında ve Güney Amerikadaki Ant Dağlarında tektonik Uyarılar verilmek suretiyle endüktif deprem yaratma konusunda büyük adımlar atıldı .. Bu araştırmalar Amerika da HAARP ve diğer askeri tesislerin kumanda merkezlerinde yürütülüyordu. Bu arada, Türkiye, Japonya ve benzeri deprem bölgelerinde de Sismik Ağ şebekeleri kurularak bu bölgelerin tektonik verileri saniyesi saniyesine Devasa bilgisayarların kayıtlarına gönderilmeye başlandı. Ve gün geldi bu sistem Türkiyede denenmek istendi. Bölge zaten yılardır bu amaçla sismik casusluk altındaydı. Nitekim gelişmeleri dikkatle takip edenler, Depremden hemen sonra Türk Telekom un Türkiyenin sismik bilgilerini pentagona ileten NATO Üssünün iletişimini nasıl kestiğini ufak puntolarla gazetelere düşen haberlerden hatırlayacaklardır. ABDni nasıl hedefi, Kuzey Anadolu fay hattındaki deneyden elde edeceği tecrübe ve bulguları, San Andreas fay hattına uygulamaktı. Bu iş yine çok yüksek askeri gizlilik taşıdığından, Yürütme işi İsrailli uzmanlara verilmişti. Gerekli makine ve donanım gizlice denizaltılarla Gölcük üssüne getirilerek oradaki, yeraltı, Denizaltı korunaklarına kuruldu. Türk makamları durumdan detay bazda haberdar değildi. Deney başarılı olacağından sonunda kimse normal dışı bir şeyin olduğunu fark etmeyecekti. Bu amaçla Gece şahini Tatbikatı nın Gece 03:00 da başlaması planlandı. Gece saat tam 03:00 da düğmeye basılacak ve Gece şahini devreye alınacaktı. 1-2 dakika içinde de oluşturdukları muazzam enerjiyle Marmaranın altındaki tektonik tabakayı zayıf yerlerinden kırıp, aylardır Oluşan basıncı dışarı atacaklardı. Böylece büyük bir deprem önlenmiş olacaktı. Ama o gece bir şeyler yanlış gitti Doğa kendini yönetmek isteyenlerden bir kez daha intikam almıştı. 45 saniye süren deprem, beklenenin 10,000 kat üstünde bir güçle gelmişti ... Zayıflayan ve titreyen elektrikler geri geldiğinde, gece saat 03:05 i gösteriyordu. Daha bir kaç dakika öncesine kadar korunağın içinde Şampanya patlatmayı Bekleyenler, şimdi korkudan buz gibi Donmuş, hareketsiz ayakta duruyorlardı. Kimsenin ağzını bıçak açmıyordu. On binlerce insan, çoluk çocuk, o enkazın altında veya çekişiyor olabilir Cansız yatıyordu. Bu tarihin en büyük felaketiydi hem de insan eliyle yaratılan ... İşte o andan sonra çantalardan çıkan Q planı çalışmaya başladı. Ilk önce Bölgedeki tüm haberleşme ve elektrik enerjisi Felç edildi. Kimsenin birbiriyle Haberleşmesi istenmiyordu. Cumhurbaşkanı dahi Sabahleyin benim de telefonum kesikti şeklinde garip bir açıklama yaptı. Cumhurbaşkanı ve başbakan şaşkındı. Saatlerce Üzgünüz bile diyemediler. 4 dakika içinde İsrail Başkanı Barak ve Birleşik Devletler Başkanı Clinton ile irtibat kuruldu. O anda İsrail de Ben Gurion un Lod askeri havaalanından 4 adet savaş uçağı savaş uçağı eşliğinde 2 nakliye uçağı havalanıyordu. 2 dakika sonra da İsrail Deniz Kuvvetleri ve NATO Güney Deniz Saha Komutanlığı tüm birlikler DEFCON-4 acil bağlı deki durumuna geçirildi. Amerikan 6 nci filosuna bağlı gemiler de rotalarını İstanbula çevirmek için Pentagondan emir aldılar. Bu arada devreye Avrupa ülkelerinin LİDERLERİ de giriyor ve belki de onlardan da Türkiye için sözler alınıyordu. Yunanistan bile harekete geçirilerek Türkiye ye karşı olan hasmane tutumuna son vermesi sağlanıyordu. Tüm Batı başkentleri hareket halindeydi, panik yoktu. Her şey kontrol altındaydı ve Koordinasyon bir tek Türkiye dışında. İsrailli askerler ve üst düzey subaylar o gece Gölcükte ne arıyorlardı. Bu devir teslim töreni her yıl yapılan rutin bir ulusal törendi. Uluslararası bir kimliği yoktu. Bunun Nedenini şimdi daha iyi anlıyoruz. Hiç kimse bugüne kadar hiç katılmadıkları bu devir teslim törenine neden katıldıklarını sormadı. Ya şaşkınlıktan, ya da telaştan, enkaz altında kaç İsrail askerinin olduğu, kaçının yaralandığını da soran olmadı. O felakette kaç İsrail askerinin olduğunu ne Genelkurmay yayınladı ne de İsrail böyle bir bilgiyi açıklamak nezaketinde bulundu. Herkese verdikleri imaj ise oraya biz yardım için geldikleriydi. Hemen bir hastane kurdular. Esas Amaçları enkaz altındaki askerlerini ve önemli askeri malzemeyi çıkartarak götürmekti. Biz de Bak şu İsraile helal olsun, hemen yardımımıza koştu diyerek sevindik. Sabah saat 03.05 ile 06.30 arasında Batıda bu hareketlilik yaşanırken bölgede de çok hızlı ve çok gizli askeri hareketlilik hakimdi. Ancak herkes kendi derdine düşmüş oldu&ampethundan bu olağanüstü gizli operasyondan kimsenin haberi olmuyordu. Böylece bu işi planlayanlar gecenin karanlığından da yararlanıp denizaltından parçaları yüzeye vuran Tesla makinesinin kalıntılarını toplayıp, yer altı ve yerüstündeki tüm izleri yok etmeye çalışıyorlardı. Ve bölgeye son hızla gelen Rus araştırma gemisi dahi sabah saat 06:30 da bölgeye vardığında, havanın aydınlanmasıyla birlikte etrafta delil olabilecek tekbir cisim bile kalmamıştı. Deniz altında Oluşan Radyasyon anlaşılmasın, dibe çöken kalıntılar araştırılmasın ve patlama sonucu meydana gelen Denizaltı krateri ve çukur ortaya çıkarılmasın diye bu bölge derhal askeri karantinaya alınarak dalışa yasak bölge ilan ediliyordu. Ancak bütün bu temizlikler yapıldıktan sonra Ecevit ve daha sonra da Demirelin bölgeye gitmesine izin veriliyordu. Amerika tüm imkânlarını seferber etti. Clinton Amerikan halkından Türkiyeye yardım etmesini istedi. Kasım da Türkiyeye geleceğini ilan edip, Ecevit in de bu arada Amerika ya (belki de binlerce şehidin diyetini konuşmaya) kendini ziyarete geleceğini haber verdi. Ilk anda çok yadırgadığımız Sağlık Bakanı ile veda etti Osman Durmuşun yabancılara tek bir hasta bile vermem demesini, ABD Deniz kuvvetlerine ait yüzer hastanede tek bir hastanın bile tedavi edilmediğini, 750 ton yardım malzemesiyle yüklü bir İsrail gemisinin üç gün süreyle gümrükte tutulmasını şimdi yadırgayabiliyor musunuz? Enkaz altında binlerce Mehmet, Hatice, Ayşe ve Aliye karşı bir vicdan borcumuz var. Onlar geride gözleri yaşlı on binlerce sevenlerini, sıcaklıklarından mahrum bırakırken, sırf Kaliforniyada Johnny ler, Susanlar ve Alice ler yaşasın diye yaşamdan çalındıklarını dünya bilsin Lütfen bu mesajı tüm bildiginiz adreslere gönderin. Katkılarından dolayı İzmir Ekonomi Üniversitesi Bilgi İşlem Müdürü Mehveş Tijen AYAS e teşekkürlerimizi bir borç biliriz.
 

Senisma34

Profesör
Katılım
22 Nisan 2009
Mesajlar
1,076
Reaksiyon puanı
34
Puanları
0
Haarp Kıyamet Teknolojisi kitabı, yazarı Aydoğan VATANDAŞ. Kitabı yaklaşık 1.5-2 sene önce aldım ve çok şaşırmıştım. Gerçekten bende şiddetle tavsiye ederim. Evet doğru, bu depremde "de" Amerika'nın parmağı olabilir. Artık teknoloji değişti, bunları daha derinden araştırmak gerek.
 

xismailaydin

Profesör
Katılım
28 Eylül 2008
Mesajlar
1,379
Reaksiyon puanı
18
Puanları
218
Yaş
35
alabula ben de bu konuyla ilgili çok araştırma yaptım. Gölcüklüyü ve hayatım o depremden sonra tamamen değişti.
Ve inanın olmaz diye birşey de yok. Her ne kadar komplo teorisi gibi görünse de gerçek olma ihtimali daha yüksek.

Olası büyük İstanbul depremi sonrası İstanbul'un işgal altına alınacağını öne süren bir adam vardı.
Ona söyleyin; işgal etmek istediklerinde büyük İstanbul depremini de kendileri yapacaklar zaten.
 

The Dark Knight

Profesör
Katılım
10 Eylül 2009
Mesajlar
3,914
Reaksiyon puanı
77
Puanları
0
Şu Tesla Makinesi olayına hastayım, sanki tıraş makinesi der gibi anlatıyor insanlar. Kullananların gücünü artıran biyonik zırhların videosu var gerçekten geliştirilen bir teknoloji ama insanlar buna inanmıyor. Ancak acayip karmaşık ve bilimsel olarak yapılması şu anki teknolojiyle gerçekten zor olan bir olayı herkes inanıyor. Buna psikolojik savaş denir, ABD'in elinde böyle bir güç olsa hiç bir ülkeye savaş açmaz, deprem yapar dümdüz eder sonra da gider ele geçirirdi. Böyle büyük bir silahın varsa elinde ve resmi olarak da açıklarsan hiç bir güç sana karşı gelemez. Abartmayın bu kadar Amerika'yı...
 

attorney

Doçent
Katılım
1 Ocak 2010
Mesajlar
524
Reaksiyon puanı
18
Puanları
0
insanımız komplo teorisi üretmede üstüne yok
 
Üst